- m Sahife 6 Akşam 10 Temmuz 1930 — Tarihi roman tefrikamız:95 heme: Ayda KG Ayurgayla kn sokağa Çi seyre ek eek sek kövi mü bu ki SIR tanıyorum... > de O gece, Ayda ile Avurduyırık sabaha karlar içtiler.. Sarhoş pa ve göğüs göğüse, başbaşa yattılar! “. Ertesi (o sabah, oAvurduyırık, prensese: — Ben bugün Ba kövler- den birine gidece; Ancak akşam üsktü gelebilirim. Sakın, en ee kadar bir yere çıkmiyasın! Diyerek çıkıp gitmişti. Ayda, öğlene doğru başını örte- rek sokağa çıktı. Ne yapacağını, kime ve nereye gideceğini biliyer lu. Avurduyırık, herhalde Armut- şimdiye varmış ola- aktı; Mela ona tesadüf etmek ihtimali yol Ayda. rağ yıkılmış eski bir köv evinin önünden geçiyor- du. Birden bire karşısına seyrek ve garip tavırlı bir kövlü se e Prensesinin yegâne emel ve arzusu, bir an evve . Edirneye gitmekti. Edirne yolunu tütacak olursa, yorulmadan, din- lenmeden cekti. Sakallı kövlüye sord — Baba! Edirneye Alar ol- ai gidilir? z di İhtiyar kövlü, ii şüpheli kadı- nın yüzüne m e b — Edirneye mi a istiyor- Ml taraftaki dikenli yoldan gir. a yalnız gidemezsin! Kövlü biraz izahat v: — Yollarda BİL ve yere — e halil korkmaz mısın? — Bilâkis memnun oluru saray adamları bn Lamy alacak değiller Görüyorsun ki, me şu yı tik entariden başka bir şey yol ok. Kövlü gülümsedi: — Onların arasında nı alacak ii ümmi ki min alm sin? seyi a orum ki... adamlarından — İ hiç kimseyi tanımıyor musun ? — Hayır. zag bm çok ede tanırmısın ? Aydâ nın yüreği hopladı. — Tanımıyorum... Kimmiş bu Yunus bey? İstanbul Gümrükleri | mu- hafaza müdürlüğünden: 1 Rusumatın (1) numaralı vapurunun göverte ve gün müddetle ve kapalı zarfla nir konulmuşsada teklif örü »dilen fiatlar haddi itidalde müddetle aleni münakasaya a — Musaddak şartname nushaları sökük. 3 — Taliplerin pey eba beraber yevmi ihale olan 14 temmuz 930 tarihine müsadif pazartesi tinde hazır hmmesler. BİZANSIN SON GÜNLERİ İSTANBUL'U! UL'UR Fethinden sonra... İskender Fahreddin ıkmıştı. olda eni Edirmeye ye ürü mii ir , Pre di Pa azan: Köylü kaşların oynatarak: — İnk diyorsun, dedi; sen onu bl iyi aye Ain Ben Edirneyne ilk bu isi da yoktur! defa idrığlır ie tanıdığım bir adam iri . seni aramağa çıktılar! Ayda özeti çatlıyacaktı. e çıkan bu adam acaba 5 z Renikendine olursa olsun, dedi, her Gi bana fenalığı dokuna- cak bir kimseye benzemiyor. içi gi yanına sokuldu: beni SEİR tanıyor- sun, ani baka! Kövlü ema Balanrak kor- kak bir sesle şu cevabı verdi: — Kendini gizlemek Keyknli? Ben seni görür görmez dım Sen Pan Ayda değil misin? Ayda, köylüden korkmadı: — Sen temiz kalpli bir adama bi İbtiy: r köylü, Deli Hasan'dan ba: in kl olabilirdi? Ben de seni aramağa gel dim... Padişah ilân etti: seni bap gı kese akça ihsa Bir ii altın da .. Oh, ne âlâ! Artık, zengin olacağım... Ece.. Söyle bakalım şimdi, burada kimin yanındaydın? Prenses hayretinden ne HE yeceğini şaşırmıştı. Tenha yolun kenarında oturdular. yi şüphe ve tereddüt içinde, ne ya- pacağını bilmiyordu. ere i defa Yunus beyin tuzağı- na düşmek ihtimali, bu felâket- eli Tadını haklı olarak düşün- dürmeğe başlamıştı. İhtiyar köv- lüye — — Beni sağ olarak saraya btüreceğinden nasıl ai olayım? ( Mabadi var ) Polis Müdüriyetinden : gi Mind mbe t 15te icra delilsceir; Filip aat ai şeraiti öğrenmek üzere idare komisyonuna mek iştirak için de va mezkürda defterdarlık diüienile i günü saat 14 te muhafaza müdüriye- müteşekkil mi ezik omisyonuna müracaatları ilân o makine tamiratı salim bu kerre bir hafta Üimkierin kitabetinden alına- Mısır hadisatı Zakazik garında kanlı müsademeler oldu Mısırda TE hadisat vel mıştır. Kanı edilmemesinden milliyetperverler kabinesi başve- kili Mustafa Nahas paşa vilâyatı devre e ve evvelâ Zakazike uğramıştı asal. 15000, kişilik e kala- balık tarafından istasyonda halk ile polis ve asker arasında kanlı bir müsademe ol- muştur. Müsademede üç asker ve milli- am biri maktul ve bir çoğu mecruh olmuştur. Bu hadiseye dair hükümet eksi neşrolunan tebliğde Zakazik ha- disesi kallğmda “bir m asl verildikten sonra denili; Mısır milliyetp. dei takır kâtı neticesi olarak vahim hadisat olmuştur. Başvekil Sadık paşa bundan sonra iğtişaşların zuhuruna mey- vermiyecek ve nizam ve asayişi muhafaza edececktir. Almanyada linç! Fransızlarla birlikte hare- ket edenler telâşta! Fransız Ren arazisini terket- tikten sonra burada Amerikada zencilere tatbik olunan aç ka- nunu, fransızların teşvik ve mu- zaharetile Almanyadan ayrılmak için çalışanlara tatbik edilmeğe başlanmıştır. Mayansta iftirak taraftarlarına ait bir çı ğaza ve ev yağma ve tri edilmiştir. ii sa- hip! dama kaçar anlarını ni Kiedilmeki üzere Her akşam bir hikâye ETİ mistress Parker dedi ki. Haydi, Ralph! Şu alet neyse mir kuzum! İnsan, bakar bakmaz fotograf saniyor. Vak'a, bir akşam, yemekten sonra, New - York'ta, kâşiflikte ikinci Edison olan Ralph Parker - hükümet tarafından hediye kâşane- iy ai trik kez ortalık gündüz gibiydi. r Ralp Parker'i daha bu ei ini ve Smokingi içinde tendürüst görmemiştim. Cebinden çıkarıp karısının karşısına koy- duğu mechul alete bakıyor bakı- yor da keyifleniyordu. G Parker aktaydı: — Söylesen e.. 5 Kalk Nedir Âlim, Sigarasını , > e kr öbürüne yuva; rizl - dedi; sonra, biraderzadesi (o Teddy ile bana döndü: - Keşfedin bakalım nedir bu? Ben, anlıyamadım. Teddy ise, anlamağa lüzum bile görmeden — Radiographie mi?... Esaseı - dayısının ( aksine,- aklı spordan gayrı birşeye oermezdi. Varmı ona boks.. Hali de, hep, maçtan son- rabanyodan yeni çıkmış gibiydi... nlıyamadınız demek?.. Teddy'nin bırsızlanma, karıcığım... > ne old yi anlarsın.. Hele burada dursun... Sen, Teddy on ili. oturun... Ben, misa- iri yım, Beş dekika sonra geliriz.. Sürprizi anlarsınız, Parker'l men, AM yalnız kaldılar. Kâşif: — Hayatımın en mesut anında- yım! - diyordu. - En güzel keşfimi Keşif Za Ğ en şu, Taşağıl âletin . tıpkısı... Numarasından, o âleti arıyorum. “Automatik,, bir Ge bulunuyor. Şimdi şu düğmeye bas- olacak, biliyor yaptım... tığım anda ne musunuz? Şu kapak açılacak, içinden bir ayna çikacak. Aşağıki salonda karımla yeğenimin bi duran âletin kapağı da Onun da içinden bir Dir e . Onlar, bizi, ayna- nın içinde, el vaziyetimizle görecekler..” 3umu işite- cekler... Biz de in göreceğiz.. Kunuştuklarını işiteceğiz... Hasılı, münevver tabakanın e nezamandır vadedip ne bir türin keşfedemediği âlet. Uzaktan er — Evet... İşte, düğme datıyorum. Karımla yeğenimi, ol dukları vaziyette göreceğiz. yi kımıl a hemen ge- üşüncenin tenise Mi in elini korku ile yakalayıve! Mütal ia Rae a dedi. Kremi eme Elini rakı Çünki, hareke- tim saçmaydı. Mistress Parker'in bir çoklarınca malüm, bittabi kocasınca gi malüm sırrını ne bir surette oturup; İzeliğyelir, Heyhatl Olan olmuştu... Bana dik dik bakan Parker, ansızın sarardı ve alg Sonra, başını, sessizce, önüne iğdi. Ona söyli- yecek bir şey bulamiz ordum. Kü- çük zekâmın kurnazlığı ile bu dehanın ihatası önüne gemezdim. Kuj ir sesle: — Aşağıya inin dostum! -dedi.- Lütfen kendilerine sö keşfim yanlışmış.. Ümit k; Mütercimi: : hikâyeçi ) olan bir iftirakçı, zabite e tarafından Okurtarıl- ıştır. “in ve e hareketi i yüzer üç yüzer kişilik çeteler ta rafine zall İftirakçı- lara bücum edenlerin arasında bir çok genc kız bulunmuştur. Linç ve yağma dalgasına uğrr- yanlar arasında bir çok doktor, fabrikatör, tüccar — Kuru yanında gibi iftirak iile. alâkadar so mani a için şiddetli emirler işti EA Fransa ve ya İngiltereye gitmek için yeni bir teşebbüs Troçkinin Avrupa memleketle- eşebbü vrupa gazeteleri yazıyor. vamkama - age me -buslardan ei dühulü olunup olunı hakkında dehiliye yrndan bii sual sormağa karar vermiştir. Mis Wilkinson Teoçkinin İngil- terede tedayiye ihtiyacı olduğunu tinden müsaade almak için rine gitmiştir. 7 e VE Kadin satıcılar çoğaldı. n günler erir şehrimizde kadın satıcılar çoğalmıştır. emi İzan öteberi satan ki kadınlara tesadüf ediliyor. Yukarıki resim iki sat adını gösteriyor. Bunlardan biri sıcaktan hafif bir uykuya ali siğiimmind, e d di