Akşam 49 Eylül 1929 AKŞAMDAN AKŞAMA Cahillere / Ressam Picosso'dan, geçenler- de, bir münasebetle, bahsetmiş- tim. Bu zat, on beş sene, müte- madiyen, diğer ressamlar - gibi tablolar yaptıktan sonra, nihayet, eski tarzdan bıkmış; onu dar. ve mahdüt bulmüş; yıkmak, yerine aha mütekâmil bir tersim tarzı yaratmak için uğraşmış. Mesaisini şu yolda anlatıyor; ve dolayısile, | cahil kübist resamlara taş atıyor: * Tam on beş yıl, doğru dü- Tüst çizgiçizmeğe çalıştım; sonra gene, tam on beş yıl, bende itiyat halini alan düz çizgiyi unut- mağa çabaladım. Ne mutlu o ressamlara ki, vakıtlerini böyle füzuli bir öyrenip unutma işine sarfetmemişler. - Ellerine — fırçayı alarak, istedikleri gibi, serbestçe resmetmeğe başlıyorlar. , Resimli Ay'ın Gramer anketine, bazı güzidelerimizin : — “ Mekteplerden — sarf ve Hahvi kaldırmalı , yahut “ Sarf ve nahve ihtiyaç yöktur!, suretinde cevap verdiklerini oku- yunca, aklıma, Picasso'nun sözleri geldi. Garplılar, gramerlerini asır- lardanberi mazbut ve esaslı bir hale getirmişler. — Şimdi, — bu çerçeveyi dar ve mahdut bü- layorlar ; — yıkmak — istiyorlar . Haydi bakalım, biz de arkaların- dan! Durun, yahul Neyi yıkaca- ğiz? Henüz, mazbut olan tek ka- idemiz yoktur. — Yazdıklarımızı, elyordamı, gözkararı ile tahmin- leme, sümmettedarik yazıyoruz. Gramer yapma devresindeyiz. Bozma devresinde değil! Bunun neye benzediğini, başka bir misalle anlatayım : Amerika'nın büyük şehirlerinde, otobüslere ve yeraltıtrenlerine' 'den — tramvayları , — ortalığı füzuli yere kalabalık ettikleri için — lağv eylemişler; ve geçenlerde, bir tramvayı, İanlardan Birinde , yakmışlar! Tramıvaylar, Amerika'da Yakılıyormuş diye, biz de, Üskü- dar - Ki Ünkapanı - Fatih, Yyahut — Haydarpaşa - Kadıköy yollarında — ilerüde işliyecek olan mey- merasimle Kuşadasında iskân defteri yokmuş ! Kuşadası İskân işlerini tetkik eden milkiye müfettişleri kaza dahilinde iskân edilmiş olan mu- hacırlara ve mübadillere ait ne bir vesika ve ne de tavzi araziye bir defter bulamamışlardır. Bütün kayıtlar ve defterler ye- Şehir hududu İstanbul şehri hududunun degiş- | mesi lâzım geliyor Bir kaç günden beri İstanbul mebusları şehrin muhtelif semt- lerinde halkla temas etmektedir. Halk kendilerile görüşen mebus- lara İstanbulun şehir ihtiyaçlarından bahsetmekte, istediklerini anlat- maktadır. Bilhassa Kadıköy halkı mebus- lara şehremanetinden bekledikleri şeyleri uzun uzadıya anlatmışlardır. Bunun başında bir hastane vardır. İstanbul tarafındaki halk, bil hassa Topkapı civarında öturar lar yolsuzluk ve tenvirat- işleri den şikâyet etmişlerdir. İstanbul mebusları halkla yap- tılları temas neticesinde - şehir hudutlarının çok geniş olduğuna kanaat getirmişlerdir. Mebusları- mız hudutların tahdidi lâzım gel- çok geniş - belediye üçlükle ifa edilmektedir. Bundan başka Erenköy, Göztepe Boğaziçinin eksr yerlerinde sayfiye hayatı vardır. Bu yerlerin şehir belediyesi tabi tutulması " dogru İmemektedir. Bu husustaki tasavurlara göre İstanbul belediye hudutları ve de banliyö hudutları diye ikiye ayırmak Tâzımdır. Mebuslarımızın - şel semtlerinde — yaptıkları bir hafta sonra bitecektir. İstanbul mebusları yakında Şile Çatalca kazalarında halkla temasa başlı- yacaklardır. muhtelif tetkikat İktisat meclisi Meclis bugün Haydarpa- şada içtima ediyor Âlt iktisat meclisi bugün Hay- darpaşada demiryolları idaresinde toplanacaktır. Bu içtimada Karadeniz şehirle- rinde — yapılan ” tetkik seyahati görüşülecektir. Bundan sonra Trabzona ait bir rapor — hazırlanacaktır. — Rapor Büşvelll TebipLAA T n 2Rablmn edilecektir. Kaçakçılar fi Darülbedayi artistleri yarından ren kaçakçılar filimini çevir- niden tesis edilecektir. meğe başlıyacaklardır. Zonguldaktakı maçlar Zonguldak Türk ocağı ve Galatasaray takımları bir arada 2 maç yapmak üzere Zonguldağa gitmiş olan Galatasaray küçük- evelki gün- şel 'ahattan sonra yaptıkları ilk maçı 5-0, üçüncü maçı da 4-0 kaza doslane olmuştur. nize avdet etmişlerdir. Galatasaraylılar fırtınalı maçta berabere kalmışlar, ikinci | nmışlardır. Maçlar çok samimi ve ŞEHİR HABERLERİ î Seyrüsefer Akşamları Galatadan geçmek | kahil olamayor Vesaiti nakliyeyi idare eden şehremaneti seyrüsefer merkezi eskisi gibi bu işlerle ciddi surette meşgul -olmayor. Seyrüsefer baş memuru İhsan bey itfaiye müdür vekâletini deruhte ettikten sonra her iki dairenin işleri arasında bunalıp kalmış, daha mühim gö- Tülen itfaiye işlerini ” seyrüsefer muamelâtına tercih etmişti Seyrüsefer muamelâtı, bilhassa geç vakit intizamını kaybediyor. Akşamları saat sekizden sonra | gehrin bir çok kalabalık yerlerin- de işaret memurları azalıyor. Ga- latada, Şişhane yokuşunun altında gündüzleri mevcut bulunan memur- lar gece saat yedi buçuktan sonra kaldırılıyor. En tehlikeli ve kalahalık bir yerde işaret memuru - bulunma- ması bu sahadaki münakalâtı bir kat daha güçleştiriyor. Yüzlerce otomobil, tramvay ve arabanın geç- | tiği bu yerden karşıdan karşıya geçmeğe imkân kalmayor. Şehrür faaliyeti tam bir şekil- de tevakkuf etmeden işaret ma- hallerinin boş bırakılması doğru değildir. Ebesiz vaz'ı haml olur mu? Bakırköy kazasına tabi Anbarlı köyü muhtarı Yahya efendinin refikası vaz'ı haml edememek yüzünden müthiş ihtilâçlar içinde kıvrandığı halde Yahya efendi doktor ve ya ebe celbine lüzum görmemiştir. Kadının bu halini haber alan bir köylü Küçükçek- mece jandarma karakol kuman- danı Selim beye vakayı haber vermiş, bunun üzerine Yeşilköy kabilesi telefonla davet edilmiştir. Kabile hanım otomobille gelin- ce muhtar: “Köyümüzde hamile yoktur., diye kabileyi yüz geri çevirmiştir. Bunun üzerine kabile karakola müracaat etmiş ve yapı- lan tetkikatta hamile kar ç Tükle bir erkek çocuk doğııığ ve vaziyetinin vahim olduğu anla- şılmiştir. Ebe hanım derhal hadise ma- halline gitmiş ve ana ile evlâdı ölümden kurtarmıştır. Taksim meydanındaki ağaçlar | ne olacak ? Taksim meydanınm tevsii sıra- | sında ağaçların kökleri lüzumun- dan fazla açılmış ve bunların kurumaları tehlikesi baş gösler- Teşrinievvelde mişti. ağaçların yerlerinin değiştirilmesi düşünül- Müştür. Halbu ki bu suretle yerleri değiştirilecek ağaçların yeniden tutabilmeleri şüpheli görülüyor. Bu itibarla Taksim meydanın- daki ağaçlar, ağaç ve bahçe müte- hassısları tarafından tetkik edile- cek, şayet ağaçların bir işe yara- mayacakları tehakkuk ederse o zaman yeni ağaçlar getirilerek bunlar dikilecektir. mya:eıınumhıır orkestrası Riyaseticumhur orkestrası cüma) günü Büyükada Halk fırkası bina- sında geç vakte kadar konserler vermiştir. Çocuk dünyası (Kalamış) bilmecesinde ka- karilerimizin isimlerini nü ÇOCUK DÜNYASI izde neşredecegiz. İSAL | Sahifer Gübre fabrikası Emanet bu hususta tetkikat yapıyor Şehremaneti, şehrimizde biriken çöplerden istifade etmek üzere zaman zaman teşebbüslerde bu- lunmuş, Avrupadan getirtiği bro- şirleri tetkik etmiş, şehrin muh- telif yerlerinde açılacak fırınlarda çöplerin yakılmasını düşünmüştü. Fakat fırınların tesisi için butçede tahsisat olmadığı için bu tasav- vardan vaz geçilmiş! S eee v çöplerin yolmasını doğru bul- mamakta ve çöplerden suni gü imali ile meşgul olmaktadır. Ema- | net bu suretle mühim varidat temin etmeği mümkün görü; Bundan başka ötedenberi tasav- | vur edildiği gibi mezbahadada | kesilen îıyvııı kanlarından suni gübre yapmak ta düşünülme- e başlamıştır. Emanet gerek çöp, gerek kan- dan ne suretle gübre yapılabile- ceği hakkında — mütehassısların reylerine müracaat edecek ve muvafık görüldüğü takdırde yeni bir fabrika tesis edecektir. iran sefiri kim olacak? İran sefaretine henüz kim tayin edilmemiştir. İran hariciye nazırı Frugi hanın Cenevreden avdetinden sonra yeni sefir hak- kında hükümetimizden istimzaçta bulunulması muhtemeldir. Devran eden bir rivayete göre Frugi han Cemiyeti akvam içti- maının hitamından sonr aşehrir tarikile Tahrana avdet edecekt —Frugi han şehrimizde-başvakilimiz. İsmet paşa hazretlerile görüşecek ve icap ederse Ankaraya da gi- decektir. İncir, üzüm, tütün Müskirat inhisarı günde 1000 çuval üzüm alacak Müskirat inhisar idaresi İzmir üzümlerinden her gün 800 - 1000 çuval, hattâ daha fazla mübaya- atta bulunacaktır. Satın ahınacak üzümler yağmur yemiş, yani pi- yasada mevkü tezelzüle uğramış üzümler olursa tercih edilecekti İdarenin bu hareketi piyasa üze: rinde çok iyi tesirler yapmaktadır. Bu sene Rusyaya incir ihracına müsaşde edilip edilmiyeceği bazı ticarethaneler tarafından İzı caret odasından sorulmuştur. İncir, Rusyadan daima istenen bir mah- sul olmasına rağmen, hükümetimizle Ruslar arasında henüz muahede yapıldığından, bu sene Rusyaya müsaade edilip incir ihracına ayrıca iştigal edecek ve muahede ikmal olununcaya kadar incirleri- tan rica edecektir. Tütün piyasasının açıldığı yer- lerde, tütün inhisarı mübayaa | memurları mal almağa başlamış- | lardır. Umum müdüriyet müba- | yaat şubesi müdürü Nazmi bey, Ödemişte yapılmakta olan müba- yaatı tetkik etmek için dün Öde- mişe gitmiştir. Nazmi bey, bir kaç gün sonra da Sökeye gidecek ve orada da tetkikatta bulunduk- tan sonra bir mıktar mal alacaktır. Pirede veba de 28 Ağustosta bübon le bir veba vakası görül- varidatına tıbbi mu- dilmiştir. Bir istanbullunun yirmi dört saatı 2 (Evli bir adamın ruznamesi ) — Beki ve meşbur (Saat 8) Bizim kayın valide Üzerinize afiyet keyifsiz.. Ateş 39 buçuk... Doktor: * Başma buz koyun ,, dedi... Buz bulmak için evden çıktır (Saat 9) Buzcunun önü ma- haşarallah, kıyametten numune.. Yarım saattir. bekliyorym... Buz deposunun bulunduğu sokak ta köşe başına kadar sıra bekliyen- lerle dolu.. (Saat 10) İşime geç kaldığıma mı yanayım, buz. bulamadığıma mı?.. Bana sıra gelecek de büz alacağım... Ölme eşeğim ölme... Buz almadan eve dönsem bizimki başımın etini yiyecek... Çarnaçar bekleyeceğim... (Saat 11) Sıra bekliyenler ara- sında bir hanım vazıhamil etti... (Saat 12) Bekleyenlerden ih- tiyar bir zatın sarası tuttu; za- valıyı güç hal ile eczahaneye götürdüler.. (Saat 13) Sıra beklemek yüzün: den iki genç arasında cinayet çıktı.. Beni de şahit yazdılar... (Saat 14) İhtiyar bir hanım ba- yıldı.. Bu kadının baygınlığı bana kaynanamı halırlattı... Biçare buz getirecek diye, 'kim bilir beni nasıl bekler.. Saat 15) Arkamdaki adam üme geçip sıramı almak için n — tedbirler — iltihaz Zor bir parça sıramı sana veririm... (Saat 16) Arkadaki herifle kavga — ettik. Ben ona bir tekme vurdum, o bana bir tokat indirildi amma gene sıramı ver- medim... (Saat 17) Sokak bir parça ten- halaşıyor. Sira gelse de kayna nama buzu götürsem... (Saat 18,19,20) Buzcu dükl nına epi yaklaştım. (Saat 21) Arkamdan öyle bir sılıştırıyorlar ki boğulacağım .. Sıra bana geliyor. T (Saat 22) Tepeme bir ağrı yapıştı.. (Saat 23 ) Başım dönüyor. Ama ükkâna iyiden iyiye yaklaştım.. yim... Tam bu esnada mahaller muhtarı koşa koşa yanıma geldi. Ve haberi verdi:Bizim kayın valide sizlere ömür. Esasen buzda bitmiş .. Ayak- larım yerden kesildi; kendimi kay- bettim (Saat 1 ) Gözlerimi yatakta açtım .. Doktor başımın ucunda.. Adamcağız nabzimi tuttu. — Ateşi fazla, dedi, derhal buz bulun da başma koyalım... Buzl. Buz ha. Bizim kızı buz almağa gönder- dik... Saat (2,34,5) Sayıklama,. Buza intizar.. Hikmet Feridun İDARENAYE — acımunluk sokağı Takgraf adresi? YAkşam, İslanbul, Telefon » yazı İşleri içini isti 1685 Telelon » idare işleri işim vi MAD ABONE ÜCRETLERİ Türkiye içine Ser 'aylığı 9, Gçayhğır S00 Mürüşi Erüebi