Silivri cenubundan geçmiş ve mu- Sahife 4 ö : z ——— —— at Tefrika numarasız Tt 21 Ağustos Te DA MA SADA | GerE a MA u l İransız tayyaresi rakipleri şerefine, | Dün meriyete ” giren yeni Ceza " B GÜNÜN HABERLERİ Ş gün Tarabyadaki Fransız sefare- | usulü - muhakenteleri — kanumuna TARIHTE Büyük adamların | tinde bir öğle ziyafeti verilmistir. | göre — bütün ” Müddeimümilere : . Hz. arıkuş, saat 16, 15 te Yeşik | Cumhuriyet Müddeiumumisi de- metresleri Ku Mütercimi: A. Hilâli | Pendikteki köşklerinden — harice | Kadar gittikten sonra dönerek | lerin eşhas aleyhine yapacakları kilitli kapının arkasından Mariye Kont arabasının koşulması em- | rini vermekle berabar sordu. — Niçin yavrum? Arabada Mariye. fevkalâde mül- tefit davrandı, muvaffakıyetinden dolayı tebrik ve imperatora başka bir defa rast geldiği zaman mühteşem bir tuvalet giymesini tavsiye etti: — Yayrum! Pek yakında tek- yar imperatoru görmek bahtiyar- lığına mazhar olacağız. Beni im- | peratorun da hazır bulunacağı bir ziyafete davet ettiler. İkimiz için de bu daveti kabul ettir O sırada araba şatonun avlu- suna girmişti. İhtiyar Valefski zev- cesini yatak odasının kapısına kadar götürdü ve: — Allah rahatlık versin diyerek yanından ayrıldı. Fakat Marinin rahat bir uyku uyumasına imkân ve ihtimal var mıydı? Çünkü Kontes odasına girerken oda hizmelçisi bir zarf sıkıştırdı. Mari zarfı elleri titriye- zek açtı. Mektubun münderecatı şuydu: “Yalnız, sizi gördüm, yalnız ve yalnız sizi seyrü temaşa ettim ve ancak sizi özliyorum. Ateşli sabır- sızlığını dindirmek için süratle cevap) veriniz.. N. mıs Ponyatofski Napoleonun mektubuna cevap vermek içi yarım saat yalvarıp yakardı sinme uyandırıyor. ve gençliğinin | güzel ve temiz rüyalarını ebe- diyen telvis edeceğinden korku- yordu. Kudret ve kuvvet sahibi bir imperatorun gözde - ittihaz için bütün akran ve emsali arasından kendisini - tercih etmiş — ol ıı* kalbinde hiç bir övünme hissi uyandırmıyordu. Biraz evvel kilitli odasının ka- pısi arkasından Napoleonun aşk mektubuna müspet bir cevap ver- mek yalvarıp yakaran Prense hiddetle: | (Mabadı var) çıkmamışlardır, Pş Hz. ni dün de bazı zevat ziyaret etmişlerdir. Başvekil Pş. Hz. bir müddet daha şehrimizde kalacaklardır. * Ankarada hava gazı — An- karada hava gazı tesisatına de- | vam edilmektedir. 15 Teşrinievel- | de hava gazi işlemeğe başlıya- | caktır. * İş bankası U. Müdürü — İş bankası U. M. Celâl Bey dün Ankaradan şehrimize gelmiştir. * Adliye Vekili ne vakit ge- lecek? — Adliye Vekili Mahmut Esat B. İsmet Pş. Hz. nin An- karaya avdetlerini müteakib İs- tanbula gelecektir. ayyen hattı seyri takiben Bükreşe gitmiştir. Sarıkuşun teşyiinde Yeşilköyde hükümet namma Bakırköy kay- makamı, — Şehremaneti namına Hâmit ve Tayyare cemiyeti İs- tanbul şubesi M. Fehmi Beyler hazır bulunmuşlardır. Fransız tayyarecilerine — şebir nanına Hâmit B. tarfından bi yük bir kutu şekerleme, Tayyare namma da Fehmi B. tarafından küçük birer kutu şe- kerleme ile bir buket verilmiştir. | mamız — Donanma- e Uğramış ve geceyi Küllükte geçirdikten sonra bu sabah Mermerise hareket etmiştir. Bu çok meraklı, şayanı hayret eseri Ümmua> Yarınki ( AKBABA ) da okuy Avrupada milyonlarca insan çıplak yaşıyor !.. Hasusi kamplarda, kadkı, erkek, hep beraber, anadan doğma çıplak yaşayan bu insanların nazariyeleri şudur Bu çıplak çıplak insanların hayatlarını, fotoğrafları ve resimleriyle beraber * Akbaba ,, gazetesi tefrikaya başlıyor.. unuz neşriyattan dolayı tecavüze uğra- yanlar tarafından ikame edilecek davalar gazetenin bulunduğu yer- de değil, müştekinin bulunduğu mahalde açılacaktır. * Adliyede yaz tatili — Ağır ceza ve Üçüncü ceza mahkeme- leri de dünden itibaren beş eylüle kadar tatil edilmişt Tatil edilen bu mahkemelere ait mevkuflu davalara bu müddet zarfında birinci ve ikinci ceza mahkemeleri tarafından - bakıla- caktır. Dün Ağıtceza ve Üçüncü ceza- da talik edilmiş mahkeme olma- dığından Birinci ve İkinci cezada | çalışmamıştır. Tabiata avder 1 Bu mektup doğrusu büyük ve tahammülşiken — bir — küstahlık teşkil ediyordu. Mari, oda hizmet- çisine sert bir sesle sordu: — Bu mektubu sana kim verdi? — Prens Ponyatofski madam! Mektubumn çevabını sokakta bek- liyor. — Derhal git Prense söyle ki verilecek biç bir cevabım yok... Hizmetçi gider gitmez, Mari yatak odasının kapısını kilitledi ve sürmeledi. Mari bu tedbiri ittihazda haklıydı. Zira biraz sonra Prens Ponyatofski oda - hizmetçi sini iterek merdivenden kontesin dairesine çıkmağa çalışıyordu. Prens Ponyatofski yarım saat kilitli kapımın arkasından kontese yalvardı yakardı ve nihayet bir netice elde edemiyeceğini anla- yınca pürbiddet — çıkıp — gittti Mari pek feci bir gece geçir Kontes erkeklerin — ihtir; arzularını tahrik etmemek — için çirkin olmasını bilseniz ne ka- dar temenni ediyordu. Vatan uğruna kendisine kabul ettirmek istedikleri bu aşk ve | muhabbet macerası, ailesinin men- | faatı uğuruna seksenlik bir ihti- | yarla istemiye istemiye razı olduğu | ibi kalbinde derin bir tik-' — KADIN Muharriri: Zoltan Ambrus Kızım! Yavrum! Miniminim! Höööy! Hecey! Nereye? korkma, W canım! korkacak birşey yok! Ben fena adam değilim! Sana fena- hığım dolzaacaz! diye bağırdı. Bağırd. rama, nafile! Kız, bir î ve kaç adır. gerileyip te derebeyini karşısında — görünce, — kıpkırmızı | kesildi. Biran, kirpiklerini önüne | iğdi. Açtığı zaman, gözleri yaşar. arıştı. Genç kizı bu derece heyecana düşüren 1 olubilüirdi? — İhtimal v ki, hicabımdan. Derebeyi — N> oluyorsun, yavrucuğum? MOTÜRLER ve TEZGÂHLARI Veresiye size takdim eder Beyoğlu Tünel meydanı Metro Han Tayyare Piyango müdürlüğün- dem Mevcut Nümünesi - veçhile (10,000) adet takvim — tabettiri- inden Taba talip olacakların pey akçeleri ile birlikte 22 agus- fos persembe Günü ssat 15 te piyango Müdürlügünde müteşek- kil tayyare mübayaat Komisyo- nuna müracaatları. DAKTİLOĞRAF ARANIYOR Seri yazabilen bir Türk dakti- Töğraf kamıma ihtiyaç vardır. Ta- liplerin hergün öğleden sonra saat ikiden dörde kadar Eminönü Rıhı- tam hau | nümarada Tevfik Yılmaz ticaretanesine müracaatları, >* Teşekkür — Himayei etfal cemiyetinden : Pangaltıda şekerci Kalyoncu Zede İzmeil Hakkı bey tarafından mevlidi risaletpenahiye müsadif günde Kalender Müesse- semizdeki kimsesiz çocuklara 200 külahtan fazla şeker göndermek suretile ibrazı hamiyet eylemi; iyet namına teşekkür eder Acı bir ölüm Esbak - mutasarrıflardan - Reşit ve Hasip paşa zade Eşref paşa- ların hafidi Sefaret kâtiplerinden Hüseyin Hakkı beyin kızı Aliye hanım müessif bir ölümle allahın rahmetine kavuşmuştur. Aliye ha- nım iyi tahsil görmüş ciddi fazi- SA Mütercimi (Va-Na) Fakat kız, tek kelime söyle- meden, hemen arkasını döndü. Bir tavşan süratile, ormanın, kuytu ormanın ağaçlığında kayboldu. Asılzade , uzun zaman, o isti- kamette baktı, durdu. Nihayet: —Bu kız kimdir? - diye ikinci kıza sordu. İkinci kız, yerlere kadar derin bir reverans yaparak: — Bu kız. köylü jankoula'nın kızı |— Grisella'dır. — cevabini verdi. Derken, bir revarans daha yaptı; ve bu suretle, derebeyinin başka bir emri olup olmadığını öğren- mek istedi. Asilzadenin, ikinci kızdan, hiç bir emri olmadı. Lâkin, o gün, akşama kadar birinci kızı unuta- madı. Hep: “Ne güzel, ceylân gibi gözleri vardı! - diyerek düşündü. Tavşan gibi de koşuyordu.., İşte, köylüler, derebeyine, dün- yaya bir varis getirmesi için ricada bulundukları zaman, Gaultier'nin aklına, derhal, ceylân gözlü kız geldi. Şöyle düşündü: * Madem ki, halka lütfolsun diye evleneceğim; bari, varayım, şu kızı alayım! ., Asilzade, aklına gelen şeyi yapmak için, öyle arizü amik, ceye — düşünen — cins insanlardan değildi. kararını der- hal tatbik sahasına koydu. Kendikendine dedi ki: ellisi, başımı sallasam tellisi.. Hangi | kızı istesem bana canügönülden varır. Bütün güzel kadınlar, sarı- şından esmerine kadar nefis şe, lerdir. Onlardan hangi birini kendime zevce diye intihap etsem, benim şatoma, kedi yavrusu gibi gözleri kapalı ve masum bir halde gelebilirler. Lâkin, şatoma geldikten sonra, gözleri açılır da beni tırmalarsaaa.., — İyisi mi, asilzade bir kız almıyayım da bana sonra bir şey soylmiye hakkı olmasın. Başına kakarım, Hem bu sayede, eski hayatımda devam edip dururun. Bana birşey demiye yüzü olmaz. Gördüğü ni- metlerden dolayı o derece minnet- tar kalır kiağzını açmamağa mee- bur olur. Ormanda rastladığım za-/ aklını oynatacaktı. Derebeyi vallı kızcağı öyle biçare şeydi ki, | benim ne yaptığı varmaz. Her Herşeyi, tabii bulur. Daima mazi- sini hatırlar. O kötü hayattan bu şahane bayata kavuştuğu için şük- reder, Beni kendine velinimet bi Bu iyilikleri ona yaptığım için, nazarında ilâh mertebesine çıka- mım. Bittabi, benim kendisine sadakatimi, — saadetlerin ” saadeli amma, sadık kalmadığımı görünce, “Saadetlerin hepsine birden sahip olunamıyor:,, diye teselli buluz. —i mdin Gaultiler, bu sözleri kendi kewa dine söyledikten sonra, Griselidis' in babası — Jankoul: Kızını almak Köylücük, sevincinden, az daha (Mabadi var)