AKİS "— Bu mizanseni beğenmedim!.." "Bir elinde cımbız.." Eylül gelince sosyetenin hızı azbu- çuk kesildi, birçok kişi soluğu Av- rupada, Amerikada aldı. Kadınlar mo- da ve güzellik salonlarında kış hazır- lığı yapacaklar, erkekler de biraz ha- va alacaklar. İlk gidenler arasında Ferhunde ve Natuk Birkan, Necat ve Beyhan Eczacıbaşı, Halis Ve Piraye Kaynar var. Zübeyde Aktay, İzzet Cin- tav, eşi ve başka gruplardan bir kısmı. Türkiyeye ancak seçim sonu dönecek- ler. Seçim - Totoya katılmıyorlar! Kadın ve kontenjan Şu kontenjan hikâyesi kadınların da derdi oldu. Kadın avukatlardan Beria Ongör İstanlbulda bir dernek kurmuş, adı İleri Kadınlar Demeği. Dernek Başkanı, gazetelerde çıkan ya- zıları ve konuşmalarıyla kadınların partilerin kontenjanından aday gös- terilmesini, bunun için baskı yapılma sını savunuyor. o Tiyatro eleştiricisi Ayperi Akalan, üslübu hayli teatral ve sosyal bir yazıyla Bayan Ongöre ce- vap verdi, bu fikre katılmadığını söy- ledi. İleri Kadınlar Derneği Başkanı bu yazıya fena halde içerlemiş, hangi kadına rastlasa, Ayperi Akalandan dert yanıyor. Fakat iki tarafa da hak, daha doğrusu kulak veren kadınların sayısı parmakla gösterilecek kadar az. Çok olsaydı, aday yoklamaları böyle mi neticelenirdi? Parti genel merkezleri kontenjan adaylarını böyle mi seçer, lerdi, kadınların isteklerine cevap ve- ren bir kontenjan çıktığını kim iddia edebilir? Pervaneler Metin Baranın, oğlu için yaptığı sün- net düğünü birçok işadamını bira- raya getirdi. Hayri Baran ve tayfası, Avi Meserretçi, kızı Güldeni Meser- retçi damadı Yücel Kurttepeli, Nejat Doğan, Hayri Başar çok eğlenceli bir gece geçirdiler. Celâl Şahinin de bulun- duğu sanatkârlar grupu türlü oyunla- rı; esprileriyle sünnet çocuğundan çok misafirleri eğlendirdi. Metin Baranın kızı İlgin Baran düğünün en güzel kı- zıydı. Bütün gençler pervane gibi, bu, esmer üzerine uzun boylu, güzel kızın etrafında dönüyordu. İlgin Baran, Londra dönüşü İstan- bulun güzel sekreterleri arasında yer aldı. U.S. Royalde çalışıyor, çalışma hayatı uzun sürmeyeceğe benzer, etra- fında pervane gibi dönen gençlerden biri, bu güzel kızı nikâh dairesine gö- türmeğe fena halde niyetli görünüyor. 11 Eylül 1965 TÜLİDEN HABERLER Orhan Boran ve Zennube Donjuanizm, revaçta! Çifte Namıklar Seçim bölgesi Aydında seçmenleri ta- rafından tasfiye edilip, Genel Mer- kezce AP'nin Samsun listesinde birin- ci olan Melâhat Gedik, seçim mücade- lesinden vakit buldukça torunlarını seviyor. Bayan Gediğin iki torunu var; biri kızı Ayla Akarcanın, öteki oğlu Arda Gediğin çocuğu. İkisi de oğlan, ikisinin de adı Namık. Büyüyünce, biri Namık Akarca, öteki Namık Gedik olacak. Ama, acaba adaylıklarını da koyacaklar mı? HERKES OKUYOR Kayakzede bir başkan Ankara İşçi Sigortalarının çok sevi- len Başdoktoru Mansur Pekdeğer, Kayak Federasyonu Başkanı oldu, Mansur Pekdeğerin mesleği kadın dok- torluğudur. Hayatı kadınlar, çocuk çığlıkları, doğum yapan kadınların fer- yatları arasında geçer, fakat yılda bir ay Uludağa gidip kaymayı da hiç ih- mal etmez. Otuz yılı. aşmış bir-kayak- çılığı var. Geçen kış, karlı tepelerde tehlikeli bir sıçrama yaparken düşüp ayağını kırdığı için arkadaşları ona "Kayakzede Başkan" diye takılıyorlar. Şaka bir yana, bakalım, yeni Başkan kayakçılığa neler kazandıracak.. Donjuanizm Sosyete kadınları arasında bu yaz çok bahsedilen bir hastalık var: Don- juanizm! Bazı erkeklerin bu hastalık- tan mustarip olduğunu-ileri sürüyor- lar. Bu, anlamı üzerinde bir hastalık. Ortada Don Juan gibi görünenlerin aslında Don Juanlıkla hiç bir ilgisi yok, sadece görüntüyle oavunuyorlar. Allah hiç bir erkeği bu hastalığa dü- şürmesin, değil mi? Ama, Orhan Bo- ran bunlardan değil tabii. Zira hikâ- yeleri gerçek bir Don Juan olarak do- laşıyor ortada Gönül Yazar defteri kapandı, Zennube defteri açıldı. Sevim li sanatkâr İzmire gittikten sonra ba- kalım ne olacak, kimin defteri açıla- cak... 29