1 Haziran 1935 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 4

Telif Hakkı Nedir ? leka, kasaca bir mücllir | — Telif hakkına karşı - her hangi kecarliz vukü bulünen mahkemeye mürncast edllir. ve zarar telifi edille. Azeralüsal — telif balıkını temin eden birlik 1908 mamile tanınmış olan mhzak veya bunlardan sil eden kimsenin onlara ait eser- Öleri, madidl bir gekilde tab ve mey- gölmek ge bunu tekrar erle kar Beraber öyunlar, “slnemi geerleriş bedil “eserlerle birlikte l ve güzel sanat, mi- hakkına de- marka, Fraass, Al İtalya, Japonya, Sibirya, Lüksem. barge Monake, Holünde, Norreç, İaveç, İviçre Porfekiz, İspanya, ve Tunustur. lekina karşı. olur, Tellf hakkının ilk sahibi mü- d müd- sonra varle bilir. Ban memleketlerde bu S0 sene, bazılarında / dal Fikir Hareketle 84 üncü sayı Rümeliya geçip de Avrupadaki n kavimleri - peyder z altına aldıktan, sonra cenupta Arap '*ta Girid, Çerken, Etmer illerine döğrü memlekett edip te bütün bu / muhtelif (Frude göre hayat felaefesi), (Mep- rütiyet batıraları), (Bugünür bibleri: Andre Gide) (Framaz Tiye İşleri), ( Matbuat hayatı ) ve- aalte. Bay Hüseyin Gabit bu müsha: tevel Yapacağı aagsedilen bu bir. kelir menin nasıf çürük bir esas oldu. İ gayeri müşterek bir kitle yapar Bizemin, aeti Hislbuki meşrutiyetin ilünından Pbanl olan metfee, Türklerin bürriretlerime malik elmer İN unairlerin darını ortaya at Sakta büreiyet sakili olmaları h ibüret kalmıştı. Ba cihetl Filhakika sekiz ön çeşi dine, mezhebe mensup, dar da Hanma eship insanları (Ox aanahlık) mami altında aymı kuv. | Bay Hüseyin Cahit h: vette iman ile bir vatamın evlâdı | vtraflı zi etmekt apmak İetemek kadar mz Mecmusmn di e meyanınde, (Frane üeviyeleriğünve işleri) yazısı, bir de doktor (Cev 'ala (9 yazı) ünvanlı kitabinın tahlili hald tem yaşatmak belki mümkündü. Meselâ Avütturya İmparatorlu. * 15 kila , 49927 defter sigare kâğıdı, 9506 çak- mak taşı, 1 tüfek, 1 tabanca 51 kaçakçı bayvanı ele ge- girilmiştir. itibariyle — daha - ziyade ifade eden. bir. kelime. Geçmiş zaman fıkralarından Bayram alayına gi decek değilya! Vaka bir radazan günü c yan eykmlşiir. Sadrazam Koca Ranp Faşa, bir kaç. ahpabi ve b gti Haşmet İ Taşmağa çıkar. Şehra: n türbedar gayetle hadit ye sinirli bir adamdır. Hiçten vem kapar, Buna oruç halini ilâve edini. . Gelin içeri girelim de kendisine biraz takıla. hei Koca Ragıp Paşa, csazen. hoş sohbet ve tuhaflık / meraki mmış. Haşmetin teklir hal kabul eder ve türbeye girer Sadrazamın . türbey gören türhedar yerinden Elpençe divan ” durur. Paşa etrafı dolaşır, bir arahık türbedara hita. 4— Türbedar baba l Burada yatan rahmetli çok mübarek bir adamdı Sakın hal Hizmetinde kun mel Sandukanın üzerinde, kavu- Şunda bir nebze bile toz, toprak Bulundurma bal, der. Türbedari Devletlimi Emrinizin bapı. nn üzerinde yeri / vari Esasen merhuma hismette biç husur et Biy Bundan sonra da ir kat fazla Püşidesinde toz bulunmasın!,, Der. Türbedar yine baş eğer. Koca Ragıp Paşa yine türbe dara dönereki yük bir zattır. Hizmetli islemem, Sarığında, kavuğunda kir bu- Tunmasın haf Hitabında bulunur. Esnsen neabi olan - türbedar oruç kepfinin de - inzimamiyle leden çıkarak, sandukaya dehşetli tekme atar ve bağ — Anladık be herif 1 Bu kerata kalkıp da yarın bay4 nna gidecek değil yal Bu Ha çok bile 1..., Koca Rogıp Paşa/ gülmekten karıla kırila kendidisini türbeden N. O. Atletzim antrenörü “Adana,, da Adana 29 — Şehrimize ge- len atletim antrenörü Her Abraham şerefine yeni otelde mıntaka / tarafından bir- öğle göleni verilmiştir. Bu şölende mıntaka heyeti, Başkanı ve üyeleri, Adanada bulunan kulüplerin Başkan ve ve umümi kaptanları ve tek- nik üyeleri bulunmuşlardı Antrenör stadyomda atletçi gençlere — atletizm — hakkında malümat / vermiş ve bazı ek- aersizler yaptırmıştır. “Yozgad,,ın mesiresi “Çamlık,, çok güzel bir yerdir, içindeki “Kay- 'mak donduran,, suyu da meşhur venefistir *Çamlık, tan “Ye Yozgat 27 (Hususi) — bu mektubumda, — Yozgadın gâne mesiresi olan çamlıktan bahsedeceği Çamlık, kasabamızın cenup yönünü tutmaktadır. İcerisinde oldukça büyük çam ağaçları yardır. AlL kisımları - şehre doğru küçük meşe ağaçlari nihayet bulur. Kasabaya an- cak yarım saat / meafededir. Yolu her türlü asının saf ve temizliği eşhur olan çamlıkta ha- yat veren sularda vardır. Bu gulardan en — iyisi “Kaymak — | dondüran> namını taşıyan çe medir. Yozgada gelenler bu suyu içmeden gitmezler. Ta günlerinde balk bu ormanda mühtelif rek vakit geçirirler. Çamlıkta otel, gazine gi yerler / henüz — yapılmamıştır. köy,güzellik itibarile 27. (Hususi) — kur- | çıkınca bir- d tnaklardi eykllarinak W tına serilen yemyeşil emsalsız manzaranın — cazip — güzelliği karşısında hayran kaldım. Bu. rası beyaz köpüklü çağlayan- darıeksik olmyan Bülbül ses- leri ve cana can katan türlü nefis meyvalarile - hakikatan binbir gece masallarının renk 've hayal dolu bahçelerinden birisi: Kerhan. Kerhan dağının zümrüt etek- lerine yaslanan bu şirin köy- cüğü gözlere aldanıpta sade 've isziz bir yeşillik diyarı san- mamalı, Hakikateo onun ufak- ları gölgeleyen gür ve sık lenceler tertip ede- | T aabir celbedecek ağaçları ars “Çamlık, tan di görünüş Fakat imar işleri gündengüne ilerlemekte olduğuna göre biç şüpbe yokki günün birinde bur da hariç vilâyetlerden mi- h edilecek ve güzelliğini birkat daha ar' tıracaktır. Bir şiüirk yuvası: Kerhan “Maraş, n sekiz kilemetre kadar uzağındaki bv emsalsız bir yerdir. Ancak bir eksiklik var ki o da mekteptir! gömülen mi. cana yakın evlerini bu- Tabilmek bir yabancı İçin ade- 'ta imkânsız. Maraştan — sekiz - kilemetre garbe açılmakla birden böyle bir şür dünyasına ve ğina, kabil değil, inanılmaz. Ona vurulmak için bir defa görmek kâfi. Ve onu görünce kerhanlı - olarak yaratılmadı. ğımıza muhakkak üzülürsünüz; Hulâsa, Kerhan Romanlarda: ki bol çimenli, güzel kakulu Bedit hulya köylerinden fark- sız.Okadar güzül, okadar hoş ve şirinki biraz uzak olmasına rağmen ona rağbet pek fazla, İlkbaharın ilk günlerinden İlk Arpa mahsu- lü ihraç edildi “Mersin,, den İtalyaya 90 ton Arpa gönderildi 29 - Çukurovanın ilk imanımızda Mer arpa urunu dün büfeden, ram edilmiş ve söylev verilmişti Kurdeleyi kestikten sonra man sösyetesinin romokör ve motörleriyle mavanalara yük: letilen urün vapura kadar gü türülmüş ve çağrılanlar purda ayrıca şölen verilmiştir. İKonyada değerli mimari eserler çöküyor! “Konya,, da çıkan “Babalık,, gazetesi, değerli mimari eser lerden olan İnceminare, İplik- Şi camii, Alâeddin camünin avlusu, Hasabey, Darülhuffazı ile Karatay mdrsesinin bakım- zlıktan çökmekte olduğunu arak çhemmiyetle nazarı dükketi celbetmektedi “Konya, da nümerotaj bitti Konya 28 — Genel nüfus yazımına hazırlık olarak. yaz pilmakta olan nümerotaj işi Sona ermiştir. Konyanın — içinde — 16.302, gevresi dişindaki / yazlıklardı 2356 ev" bağ, bahça numaı Tanmıştır. Sokaklara da sıra numarası konulmuş, “ana hatlara kendi Si yti “Adana,,da göçebeler yaylaya çıktılar Adasa' 29 — Kığlaklarında bulunmaktaralar züçebelerden pılan müayenede bu göçebe- Jerin hayvanlarında hiçbir bu- laşık hastalık görülmemiştir. başlıyan ziyaretçilerinin berrak kahkahaları, Sonbaharın günlerine kadar ufuklarında mütemadiyen çınlar Kerhanlılarda doğrusu güzel yurtlarına Tâyık insanlar. Üst lerinde, dillerinde öyle iptida- iliği andıran baller, kabalıklar yok. Şehirleşmişler gibi birşey. Bütün bunlara rağmen onun esasli bir noksanı var. Yazık ki bu noksan ona gelin hüznü de veriyor. O da mektepsizliği. Gerçi uzak bir köyde bir mektep varmış ama oradaki mektebin güzel Ker- hancığa faydası ne? Bu köy adıcın ne demek olduğunu, —nereden - geldiğini bilen de yok. Acaba diyorum Kezhan "Şiir yuvası,. demek -Milli Eiğ mukabil, gimdi karşısında Roman - Yisser t Vai taç değil miİdi? - Bune idanun bu yarı bike Fakat çocuk birl büyüyünce, babe ehemmiyeti fahusus. ken. bulunduğu l Fakat bu kü- derse kendisine ne cevap veriler cekti? Saniyen birgün - babı Şük çocuğu bu yaşta / babasından | kendisini” redeltiğini, — tanımadı. nu hamiriz, istinatgâh. | n yani — babasız ” ve isimsiz e hakkı vardı? | olduğun İtiraf etmek lüzimge. ca göratile yol aldığı bir sırada, Melâhat — küçük — çocuğun — göz ar arasında uyumnsını dalğın düşünüyordu, bu düşünceler - keh- disine bundan sonra terettüp eden zmühim vazifeleri de hatırlattı.Me Tahat arlık, avukatın d hem pacaktı. Bu babalıkta yapmak mecbü. siyeti, Molâhata bundan sonra bzer rine ne kadar mühim bir vazife ha yüklendiğini anlatınış oldu, zak hemde Safvet Selâmi gibi biradam olaydı, gimdi. Feridun böyle bir vagonun köşesinde bürülerek göz yaşları içinde uyuya kalısış bu. Tunmiyacaktı., Hep kendi. kabehatı / yüzün. 'den çocük Galatasaray gibi İny- Mzetli bir mektebin tahsilinden Jatasarayın kapısından Bile bak- mağa imkân yoktu, Çünkü arkadaşları, kendisine dalena annesinden, annesinin ya tıklarından bahsedecekler, çocuü: iyun baysiyetine dokunacaklardı. Hele Feridün daha büyüdükçe bu Jakırdılar kendisine daha çok ağır fatalup maddeten. sıkildiğini! diyordu. Ab, geçen sene bü. vakit ne mesut di? Böyle üzücü, korkunç düşüncelerden ne kadar uzük idi Böyle erkek bir çocuğu bizzat ye. tiştirmek gibi mesoliyetli bir işin birgün omuzlarına yükleneceği bi. ran bile batırına gelmiyordu. den, büyük yükler. altına - girmiş bulunüyordu. Feridonu - İzmirde - başka - bir mektebe verecek, lisan tahsilindem mahrumi olmamanı için ayrıca mu- allim tutacak, çocuğun tahsil ve ebiyesiyle çok yakından meşgul glacak idi, Fal aynılmak. a mütevellit mahrumiyeti unut: Tüzimdi. — Feridon, — daha sokulmu Fakat çocük şimdi babı büsbötün mahram kalacağını ar Jayınen. bu, kendisine çok güç gelmişti. Çünkü Şadan oğluna Şek iyi bir terbiye veriyor gnurlu, şerefli, mert bir inan o. Jarak yetiştirmiye çalışıyordu. Ço. cuk artık bu terbiyeyo alışmıştı, 'onu bundan sönra da aymı yolda yetiştirmek mecburiyeti vardı. Şu balde Melâhatin bundaz zifesi kendini tamamile gençliğinin ve güzelliği sine bahşettiği bütün turından çıkarmak, M çocuğuna ha Melâhat bu altında birdenbi Sonra İstanbulda da kimseyi gö meğe yüzü kalmamıştı. Satfet Se. Tâmi - faciası İstanbulda © kadar fayılmış, “ kadar dedikodulara Zebebiyet vermişti, ki. Melâhat en yakın ahbaplarile bile. yüzyüze gelmekten korkuyordu. Devamı var