— A a dS BdaLA, Memi Reis memnundu; zaten o hiç bir zorluk karsısında yılmamıştı — Simdi söyle Bakalım, yu Iyi KA — Elhaneş kalesi Cezayirden zi- yade denize yakındı. Denizden o- raya giden yol da oldukça temiz ve düzgündü. Öyle değil mi? — Evet, reis! Biliyorum... O yollarda az taban mı tepdik? Hat- tA Elhaneş kalesinden denize gi- den en kısa yol küçük bir koyda nihayet bulur. Bu koyda ise ufak bir köy vardır.. . — Hatırlıyorum. . . Evet! — Ben hiçbir peyi kolay kolay unutmam! — Bilirim., . Görmiyen tek gö- zün küvvetini de öteki almış! Şim- di söyle bakalım, gu işi kısa tara- fından bitirmek için ne yapalım? | Tabansız'ı çağıralım mı, faydası olur mu? — Sen bilirsin ama, “Tabansız Ahmet oralarda hiç bulunmadı. — Biz anlatırız.. Böyle dalave- reli işlere aklı erer de Kör Ali kapıya gitti; biraz ile- rideki korsanlardan birine se di: — Hişt! Bana bak! Tabansıza söyle, reis çağırıyor! Kamarada üç kişiydiler; üçü de düşünüyorlardı. Yusuf- bile bütün yorgunluğuna rağmen kendini yo- rüyordu. Bir an önce kararın ve- rilmesi için sabırsızlandığı ilk ba- kışta göze batıyordu. 'Tabansız Ahmet geldi, ona da anlatıldı. Ahmet diğerleri kadar derin dü- ye lüzum görmedi: , Bana kalırsa hemen limandan çıkalım, o küçük arap öyünün bulunduğu koya gidelim. Gemi orada durürken biz de iyi- ce silâhlanarak kale yolunu tuta - lim, Acaba denizden kaleye ne ka- dar zamanda gidilir? Buna Kör Ali cevap verdi: — İki saat kadar sürer... Bi- raz tabanları kaldırırsak bir bu- çük saatte de varılır. Memi Reis tasdik etti: — Evet.. Ancak o kadar... Sonra devam etti: — Küçük koya ne kadar za - manda gidebiliriz? ? 'Tabansız Ahmet. — Güzel bir poyraz var; yel - kenler dolar... Kürekler de ca- ba... Dedi. Kör Ali hemen fik- rini söyledi — Bu yol için de iki saat ayıra- hm Memi Rels mırıldanarak hesap- | ladı: — Küçlk koya kadar iki sant İki saat de kaleye kadar etti dört saat... kua tarafından Bitirmek için ne ya pal Gece yarısından evvel ferah ferah varırız. Kör Ali yeni bir fikir ortaya attı: — Atlı olursak yarım aaatlik yoldur. — Atları böy reden bulacağız? — Köyden alamaz mıyız? — Bulursak neden almıyalım? İyi akıl ettin; bunu unutmiyalım! Tabansız Ahmet artık olgunla- şan bu plânın en iyi tarafını be- lirttir — Giderken ve gelirken şehre uğramamak çok iyi... Şeyh Ebü| Saldin hafiyeleri eksik - değildir. | Bizi görürlerse şüphelenirler — ve işimiz bozulur. Fakat böyle yapar- İsak kimse şüphelenemez. — Hattâ | artık Memi Reisin bu sevdadan | vazgeçtiğini, Cezayir ağalarına da darılarak ansızın denize açıldığını sanırlar, mi akti ne- gece l mi raj rı fi * —30— KOYDA... Memi Rels memnundu; zaten o hiçbir. zorluk karşısında yılma - mıştı; hepsini yenmiş, maksadına ermişti. Birdenbire hatırladı: — Gideceğiri Murat Ağaya söy lemiştim. Kör Ali gülümsedi: — Fakat onlar buna inanma - N di 'Tabansız Ahmet gülüyordu: — Ona bundan daha güzel bir ders olamaz. Sevincin son basama #ında iken kafesteki güvercinin uçtuğunu haber alınca birdenbire cehenneme düşmüş olacak! Memi Rels kamaraya iyiden iyi- ye karanlık bastığını görüyordu — Çabuk davranalım!.. Haydi herkes yerli yerine... Gidiyo - ruz! Kapıdan çıkarken Kör Ali de- di ki: — Atları buradan alamaz mıyız, ri Memi Rels Tabansız. Ahmede baktı; onun da fikrini almak is- temişti. Fakat cevap vermesine vakit kalmadan Kör Ali elini al- nina vurdü: — Olmaz.. Olmaz!.. Koca at- ları gemiye alırken herkesin aklı- | na ne gelir? Mutlaka güphelenir- İter. 'Tabansız Ahmet ilâve etti: — Biz sanki akına gideceğiz... Akına giderken gemiye at aldığı- tiz dan Mehmet Emin da dera kılınmıştır. detler temenni ederir. lım?.. ü oldü mü hiç?.. Başka bir gey konuşmadan bi- ribirlerinden ayrıldılar, Meml Rels küçük Yuzufa bak-| — Sen de kal! Benim oğlum o- sun! Dedi, sirtini okgadı: — Zaten gönderseniz bile git- | ek istemezdim. — Aferin! İnşaallah bu gece Fatmaya kavuşuruz! Türk kadirgası demirini aldı ve llmandan çıktı. Sert bir poyraz esiyordu. Güver- tede hareket için yapılan manev- lara bakan rels bu serin rüzgü- bütün kuvvetiyle içine çekerek ciğerlerini dolduruyordu. Hayatın- da, girdiği bütün savaşların ve a- diği akınların İlk dakikalarında bu kadar heyecanlı olmamıştı. (Devamı var) NİIKÂH irİmİzİn tanınmı tüccarların- Gençer'in - kazı ler Gençer ile genç doktorları izdan Fikret Erkman'ın nikâhları n Beyoğlu Evlenme Dairesinde çkin ve güzide davetliler huzurun. Taraleyne & |mslardı. z n Tehitrimi aü damü GERCAOEER T CG — Beyh Ebü Bald bayram yas| — Karmıza, par! R — Yapa dursun, biz de o zama- lşanlmiza, na kadar işi bitiririz. Kardeşinize, En güzel BAYRAM HEDİYESİ İktanbut TAN Matbaası HANIMELİ Cildidir. Yazan: Maysie Sreic Bu ufak tefek, güzel bir İngi- dudakları, arzusu yerine getirilmemiş çocuklarınki liz kadını idi, Zibi bükük duruyordu. <— Bizi tanıdığıma çok mem- «Erik dalma Sizden bahseder, demek tâ Avus- bir aşallah bü- yük cesaret, gimdi de artık mira- nun oldum> dedi. tralyadan buraya — küçücük kotra ile geldiniz, konacaksınız değil mi?> Klayvın yüzü kırıştı <— O iş artık suya düştü.r İkram ettikleri viski sodayı yu dumlarken hikâyesini anlattı, 4£ Prasında Oukfilâ Park mâlikâ >sine tesahÜp eden Ralf Horto- n ismi geçince kadın: son günlerin (Times) gazeteleri- ni getirdi ve Ilânları Klayva gös- terdi. Genç adam yüzünde mu- Zaffer bir ifade ile ev sahiplerine döndü; <— Ne garip değil mi, zaten dünya hep bu çeşit garabetlerle doludur.> Eğilip ilânı tekrar tekrar oku du, evet evet güphe yoktu, kuze- ni Ralf Horton bir çift evli hiz - Metkâr arıyordu. Derken Klerin babasının sözlerini hatırladı, yaş- 1 h adam: «Bilmem ki> demişti, <o eve de misafirden başka ne şekil- de girilir?> İşte bu ilân mucizevi bir fırsat tı. Küzeninin evine uşak olarak «— A ben bu ismi bir yerde girip, diğer hizmetkârlarla rahat duydum ama nerede?> diye atıl- — rahat konuşup, onların ağzını a- dı, sonra hatırlıyarak güldü: «ta- — ramak az mı talih eseriydi? Ama bll, tabii ne budalayım demincek — ilânda karı koca olmak şartı ko- hatırlıyamadım. Efendim, biz aon — guluydu, Klayvın yüzü yine ay- zamanlarda (The Times) gazete- — dınlandı, Katlin?.... sine ilân vermiştik. Hizmet için — Evet Katlin bu gibi işler için evli bir çift arıyorduk. Bu Hor tonlar da ayni gekilde ilân ver Mişler, işte bakın> diyerek kalkıp - biçilmiş kaftandı. Onun gibi bir - Mücevher hırsızı bu zamana ka- dar her halde hayli vartalar at- Sunan: Halide KARAMÜRSEL latmış olmalıydı. Gerçi karı koca rolü yapmak biraz müşkül ola - caktı ama ne rararı vardı elbet bir kolayını bulur o işi de halle- derlerdi. Meselâ Klayv bir gilte alır, balkonda veya mutfakta ya- tardı. Lâkin kız bu işe ram olur muydu? Asıl mesele buydu. Ya- zik ki, Kler ile henliz evlenme - mişti, ama evli de olaa Kler gibi nazik bir kızı böyle bir tecrübeye ikedemezdi. 'Ya Katlin düşündüğü gibi kaç tıysa aman Yarabbil O zaman ne olurdu? Hemen ayağa kaktı gaşkın gaşkın bakan ev sahipli rinei <«— Acele kotraya gitmem 1â- zım, belki biraz sonra yine geli- rim> diye iskeleye indi. Samiye botu getirmesi için seslendi, iki Üç dakika sonra yine Bumeran- gın güvertesindeydi. Katlin- güle- rek onu Kargıladı <— Beni burada bulacağınızı tahmin etmiyordunuz değil mi? Zannediyordunuz ki, siz arkanı- m döner dönmez ben fırsattan Isfanbuldcı ekmek fiatı ucuzlamıyor Fiatın ucuzlatılabilmesi için Belediye ilgililerden malömat istiyor D. P. bölge mülettişi ve İstanbul milletvekili Hümnü Yar lerin 30 kuruştan daha an'ın ekmek- lacağı yolu beyanat Bo |ediyede alüka ayandırmı Bele: diyede ilgililer yaptıkları — İncelems sonunda. bi ola Ancak belediye. Hümü Yaman'ın bu kona: cağı neticesine varmışlardır. da almarak rtedbirler varan bildirme- 4 letemektedir. Belediyede yetkili bir xat, aynı ka- lite ve gramajda ekmeğin İzmir ve Ankarada da 30 kurüş —— satıldığını Marmaris'i ziyaret edecek Amerikan gemileri Birleşik Amerikanın Akdeniz do naNMASINA mensap Cona ve O'Hara müliripleri 91 Temmurzda Marmaris manını ziyaret edeceklerdir. On günde 1183 kontrol yapıldı Belediye murakıpları son 48 an- a yağukları, teftiriz 82 oe ea fa tutmuğlar ve iki emafı MAti Ko İrin kontrolüne de devam edilmiştir. | | Murakıplar 10 günde 1183 kontrol 197 Relediye ve 6 | Korunma zaptı tutmuşlardır. |Yeni Sinop val başına gitti Binop Valiliğine tavin edilen Be- | şiktaş Kaymakamı Fazıl Kaftanoğ i vazifesi gebrimizden ayrılmıştır. ö S Dünkü piyasa Anserikan Konsolosluğunun — te - bealılarına son variyatler dolayıni'e hazırtıklı bulunmalarını bildirir ta- rayı endişeye düşürmüş, ler durmüş, altın fiatı yuk Öğledem sonra selmiştir. süküLet avdet ettiğinden normale dönmüştür. fiatlar Tedavüldeki paramız Türkiye Cumhuriyeti Merkes Ban kasımın gayınladığı son bültene gö re tedaviuceki paramız bir hafta evveline aataran değişmemiş. / 800 | müyon 465.732 lira olarak muhafa- za edilmiş n KISA HABERLER | » Memleketimirden rallli gazeteciler, — ziyarı sında kendilerine gösterilen lık ve yakınlığa bir mektupla teşek- kür etmişlerdir. * Denizyolları memurları koope- ratifi bundan sonra daha neuza mal ayrılan İ leri —esna kölay. satabilmek İçin mübayaalarını İetih- s4l bölgelerinden yapmağı kararlaş tırmıştır. * Karadenle bölgesrinden — gehrl- İ mek ürere modern depolar yapıla: Veaktır. Taşaata bayram ertesi başla- nacaktır. * Denizyolları İdaresinin Ansal- do yaptırdığı — Kara: denlz tpl vapurlardan — İskenderi tergâhlarında vapurunun teklim muamelesi bu gün yapılacaktır. - İskenderan Temmüz sonlarında İlmanımıza / gelecektir. * «Türk Ocağı Riyasetinden: 17/Temmuz/1950 Pazartesi günü »a at 16 - 17 arasında Türk Ocağı Bra- larının — Bayramlaşma — İçin ocak merkerini teşrif etmeleri rlca olu- istifade ederek kaçacağım.> Genç adam hakikaten öyle dü- #Ündüğü için kızardı ve çekine- rek: «— Evet belki kaçarsın diye düşündüm ama Katlin, kaçmadı- kana da çok sevindim.> Katlinin güzel yüzü Insanı çil- dırtacak kadar tatlı bir ifade al- di <— Sahi Klayv?> Ona ilk defa olarak ismiyle vi sen diye hitap ediyordu, fakat Klayvın zihni bunu farkedemi- yecek kadar başka geylerle mep- guldü. <— Dinle hemşire> dedi. <Mü- him bir iş peşindeyim, bana yar dım eder misin? Sana evvelâ va- ziyeti anlatayım sonra sen kal rını ver.> Böylece amcasından ilk aldığı mektubu, sonra kuzeni Ralf Hor- tondan gelen mektubu — sırasiyle anlattı ve sonunda: <Eğer o eve başka yoldan girebilirsem — işin hakikt mahiyetini öğrenebilece - #ime eminim. Şu ilâna bak....> Katlin gazetedeki ilânı diki N dikkatli okudu sonundi <— İyi ama evli bir çift aranı- yor» dedi. <— İşte senin rolün başlıyor. Katlin.» Kahye rengi gözler hayretle - gıldi; «— Be.. benim rolüm müt Anlıyamıyorum Klayvi> «— Bak Katlin, senden yar - memnün — müsün burada Şekercilerle unlu madde antanla- | Milli | rakınız! Yarın için sizin yüz sene, malarını temin edeceğiz!> Bu şaşılacak cümleler, hayatı u- İsatmak için çalışan, muhafaza- kâr ve söyledikleri sözün ehem miyetini takdir eden ağır bilginler tarafından #sarfedilmiş - tir. İhtiyarlığa galebe çalmak için uğraşanların ne kadar başarı sağ: ladıklarını ardlaınak için, İngilte - renin en çok satış yapan bir ga dünyanın birbirinden uzak bilginlere — sorduğu cevabı zetemi, Üç yerindeki suallere hemen hemen bu almıştır. ford'da Bu bilginler grupu Ox Edinburgh'da ve Amerl.- |xada bulunmaktadır. ( haf- ta bu sözler açıklandığı İbütün dünyada büyük bir heyecan uyandırmıştır. Üç ayrı grup halindeki bu &- llmlerin aynı zamanda böyle ayni neticeye varmaları çok ehemmi - yetlidir ve işin garibi, gruplar bu heticeye ayrı ayrı ve başka başka — istikametlerden hareket ederek varmışlardır. Yaşlılığa karşı bu Üç çatallı te- |cavüzün neticelerini gözden ge- çirelitn ) Birinci grup İngilterenin meşhur. Oxford Üniversitesinin |Gerontology bilginlerinin bir ara- ya gelmesinden meydana gelmiş - İtir. Bu çetrefil kölimenin mânası | <ihtiyarlığı tetkik bilgisi> dir. Gru- bun başında a) 70 Jik, Rus kanından - fakat renchevaky vardır. Bunlar, hayatları Insanlarınkine benziyen farelere gırınga edildiği zaman (yaşlanma) işini geciktiren bir madde Üzerinde çalışmaktadır. Korenchevsky bu maddeyi iki senedir, beyaz fareler Üzerinde tecrfibe etmektedir. Bu kemirici hayvanlar, vücutlarına ve ağırlık- larına nisbetle yaşama müddetleri © tekrar | bakımından insanlara çok benzer- ler ve bunların Üzerinde sağlana- | cak başarılar, insan vücudü Üze -| rinde de aynı neticeleri verebilir. Zaten birçok ilâçlar, ilkin beyaz farelere tatbik edildikten sonra Hinsanlarda denenmektedir. b) Bu bilginin fikirleri gunlar - | dır: Perhiz ve yemek intihabı gi- bi diğer âmillerle birlikte çalışır- san “uzuvları, — hormonlar va- W mtasiyle yalnız gençleştirilmek ve daha uzun müddet kalmaz; aynı zamanda blilfili, tiyarlanmaktan menedilirler. ih- tiyarlamak lâzımdır. Bir. hastayı | mize gelen fındıkları mühalara et | iyi etmekten daha mühim olan, o- nu hiç hasta etmemek değil mi- dir? . | — HAYAT İKRSİRİNDEN | KIYMETLİ KEŞİF €) Korenchevsky hayat iksirini İbulmuş değildir; fakat © kadar kiymetli olan heyecan verici - bir keşifte bulunmuştur: ©, öyle bir madde bulmuştur ki, | beyaz farelere şırınga edildiği za- man, onları yavaş yavaş ihtiyar - latmakla beraber, kendilerine genç lik canlılığı ve çevikliği veriyor! Onun ötedenberi bir, nazariyesi | vardır: İnsanlarda — ihtiyarlamak | tabif bir şey değildir. İhtiyarlama sadece bir hastalıktır. — Hastalık Nasıl gayri tabil bir halse, ihtiyar- lik da öyle anormal bir şeydir. Ha- yatta, gimdiye kadar bilinmiyen bir Amil vardır ki, bâzı kimsele- | ri 50 yaşlarında öldürüyor, diğer- lerini ise 100 yaşlarına kadar ya- şatıyor! Profesör; işte şimdi bu- dim istememin sebebi gu, bu tlâ- | 'na göre seninle karı koca gibi gi- dip işe talip olalım anlıyor. mu: sun (kızararak) tabil şey.. Seni hiçbir müşkül duruma sokmiya- | cağımdan emin olabilirsin. Her halde yardımını benden esirge - mezsin değil mi Katlin, sen mert bir kızsın, Katlin fısıltı halinde «— Bir hirsız mert olabilir mi Klayv?»> diye sordu. Adam başını kaldırıp kızın göz lerinin içine baktı, bu bakışlarda, | Katlinin yüreğine ilik ilık bir | geyler akıtan ve kızararak başını başka tarafa doğru çevirmeye | mecbur eden mânâlar vardı. Genç | adam: «— Evet Katlin olabilir» diye| cevap verdi. <Ve her şeye rağ-| men senin mert bir kız olduğunu | biliyorum.> (Kısım: 5) Kısa bir süküttan sonra arala- rında garip bir gerginlik hasıl oldu. İkiai de o anda verilecek kararın ne derece mühim oldu- gunu idrâk etmiş vaziyettelerdi. Nefsiyle biraz mücadeleden son- ra Katlin: «— Peki kabul ediyorum> de- di. <O kadar yoldan geldikten sonra sizi sukutu hayale Uğrat- | mak günah olur.» Klayv derin bir oh? çekti: «— Katlin! Şeker Katlin, sana ne derece mingettar olduğumu bilemezsinz, (Devamı var) Bil“gi Hâdiseleri Yüz elli sene yaşamanın Birarsa esrarı öğrenildi! «Bizi sulh içinde çalışmaya bi-| çocuklarınızın yüz elli sene yaşa- | başlı | İzincir teşkil eti zaviyelerden | İngiliz tabiyetinde doktor Ko -| Jatmıştır: |ların çeşitli bezlerine gırınga et - |varıncaya kadar belki de daha bir Ba, ihtiyarlıkla yıpranmış olan in- | icabeder. yaşanılmakla | Tuz: Gençleşmekten ziyade, geç Ih- | Ber'in İdaresindeki grup ihtiyarlı- | nun doğrü olduğunu isbat etmiş- | gın sebebini araştırmaktadır. Dok tir. tor diyor ki: Bilgin günü da isbat etmiştir:| «Biz daha yavaş, fakat çok e Canlı bir mahlükun vücut |min çalışıyoruz. Belki bizden ev- ları, onun yaşiyle hiç de alâkadar | vel ihtiyarlığı - geciktirecek ilâç değildir. Profesör bunun böyle ol-| bulunacaktır. Fakat sonunda biz- duğunu, beyaz farelerde meyda -| de ihtiyarlığın ölümün — sebebini na çıkarmıştır. öğreneceğiz. Muhakkak ki, vücut Bugün, dünyanın büyük bilgin- | uzuvlarını yıpratan bir gey var- deri bu keşfi, uzun hayatın kapı- / dir. İşte biz bunu bulacağız. larını açacak tilsimi” anahtar ola- |— 2, «Şimdi biz 20 genç insan vü rak telâkki etmiştir. temmuz ayını büyük | pıyoruz. cüdünde durmadan tecrübeler ya- ©) Şimdi Bunlar genç olduğu için heyecanla beklememiz lâzımdır. | uzuvları henliz yıpranmamıştır. Çünkü — Korenchevsky, — keşfinin |Orada gizlenen, ihtiyarlık sebep - lerini keşfedeceğiz. «tlim çok mühim keşiflerin ba- amağında bulunmi bütün teferrilatını, temmuzda Bel: çikanın Liege şehrinde toplanacak | olan «İhtiyarlık bilgisi> Alimleri- lık ktadır. Birkaç nin Kongresinda açığa gülkracak- | see içinde bülki bir hapla, yahut tır. Bu toplantıda, Ihtiyarlığa kar- | bir enfeksiyonla insanları 100 ge- 1 mücadele eden bilgin grupları |N& yaşatmak mümkün olacaktır. biribirine bağlanarak ekalkaiz bir | Bunun için 20-30 büyük bilgin dur. lecektir. madan çalışıyor. Bu beyaz saçlı dindar adamın| 8. «Bizim sahamıs çok geniştir. Gerontology bilgisini bu keştiyle, | İhtiyarlığın ve ölümün sebebi bu- büyük atlamalar halinde ilerletti- | lununca, mümkün olduğu kadar kine bugün herkes inanmaktadır. | €e9 ölmenin şartları öğrenilmiş o- Oxford Üniversitesi — müzesinin | İacaktır. altındaki lâboratuvarda, onun ida- | — TIT) Şimdi de Ameirkadaki bil. resi altında çalışan Alimlere, İn- | fİN grupunun ne gilterenin en zengin hayır heyeti- | Tenelim: ni kurmuş olan Nuffleld, bol ser- vetiyle yardım etmektedir. d) Şurasını da ifga edelim ki, bu Alimler grupu keşiflerinin te- | ferrlatından bir kısmını, meşhur | doktorlara bildirerek, bulunan ha- yat iksirini <İnsan gönüllüleri> Ü- zerinde tecrübe etmelerine müsa- ada edcektir. Doktor Korenchevaky ile bir - |lkte çalışan bir Alim gunları an- ptıklarını öğ- &) Bu grup yiyeceklerimizin özü | |hakkında çalışmalar yapmakta - dir. Bu çalışmaların başında; Cornell Üniversiteri gıda profesö- rü Doktor. Clive Mo Coy bulun- | maktadır. b) Bunların aldıkları neticeler tıcıdır: Amerikalı bilginler eskiden « |dasız bırakma» dediğimiz usuller- |le beyaz fareleri ? misli yaşatmış- Tardı «Senelerden beri doktorla bir -| " Alıman netice şudur! lkte 200 fare tzerinde tecrübeler | — Farelere vücut için lüzumlu bü- | yaptık. Hormonumuzu bu hayvan- |ttm maddeleri havi olan özlü ye- meklerden az mikdarda yedirme tik. Aldığımız netice katldir. Bu| guretiyle, onların hayatlarının v ilâç, hayatı uzatmaktadır. Şuna | zadığı anlaşılmıştı. Demek ki, kani olduk ki, tabiatte, hayatı u- zatan müteaddit esrarengiz mad- de vardır. Eğer bunlar tamamiyle keşfedilip, canlı vücutlara konu - lursa, ölümü geciktirecektir. Biz bunların esasını ele geçirmiş bulu- nuyoruz. Bununla beraber netici uzun hayatın sırrı perhiz ve vü- cut ağırlığını azaltmaktadı €) Bu Alimlere göre: Vücut u- zuvlarını Azam! derecede çalıştır - ma Hüretiyle hayatı 120 seneye çıkarmak mümkündür. İnsanlar çok yeme, az dinlenme, fazla Üzül- |me suretiyle hayatlarını 30 yıl kısaltmaktadır. kag sene geçecektir. Profesör Korenchevaky gu kana- ate varmiştır ki, insanların, bu - Bünkü gartlar altında, 70 yerine, | 112 yaşlarına kadar — yaşamaları | ve daha canlı ve kuvvetli olmaları * Bu tÜç köşeli çalışmanın netice- sinde, hayatımızın yüz seneyi aşa. cağı, bugün artık bir hakikat ol- muştur. Yalnız beklenecek şey bu ÜÇ grupun vardıkları hakikatleri IT) Şimdi 300 mil ötedeki Edin- burg Altmlerine gelmiş bulunuyo- | şayışlarını koordine etmeleridir. Yalnız bizim <«Beklemeyi> bil - 1. Edinburgh ihtiyarlık bilgisi | memiz, yahut öğrenmemiz lâzım- lâboratuarı gefi doktor Egelrin - | gelmektedir. Kâzım sevinç Altınçağ gçean Güneyin En Büyük BANKASI 5.700.000 T. L. Sermayeli AKBANK Türk Anonim Ortaklığı İstanbul Şubesi Her türlü Bankacılık hizmetleriniz için BUGÜN Emrinize girmiştir. Müsalt Faiz, Zengin İkran Kolaylık. Yeni Postano caddesi No. 47 iye, Sür'at, İzmir İli Daimi Komisyonundan 1 — Cen kurtaran otomobili bin lira muham men bedelli iki adet yeni hasta can müd detle ve kapalı zarf asulile 23/6/950 da gürtnameye uygün olarak — İstekli 20> gün müld detle ve kapalı zarf usulü İle yeni- €20 gün terihinde eksiltmeye çıkarılmışs çıkmamış olduğandan den ekslltmeye çıkarılmıştır. 2 — Otomobiller - şartönmede gösterilen evsafta Şevrale, Do), Fort, Pileymat ve Dereto mürkâlardan ©la cektır. 3 — Bu İşe ait gartname İzmir, İstanbul ve Ankara Sağlık V. Müdürlüklerinde. görülebilirler. 4 — İhale 21/7/950 Cuma günü saat 11 on birde Komleyonunda yapılacaktır. $ — İstekli olanların 2490 sa yılı kanan hükümleri gereğince ha- urlıyacakları teklif möktuplariyle bu İşe elt geçlei teminat olan 1875 liralık makbuz veya banka mektu bu, Ticaret Ödası kayıt ve sicil ve olkalarını havi kapalı zarfları meskör günde aat 10 ona kadar komle yonumuz başkanlığına makbuz muk abilinde vermeleri ilân olunur. (8959) Xe İzmir İl Dalmi Haymana Belediyesinden 1 — 46812,28 (Kırk alip bin sekit yüz on İki) lira 28 (yirmi ee kiz) kuruş keşif bedelli Hâymana kanuca hamamının — ikmâl inşaatı | işi kapalı zarf usulü ile eksiltmeye çıkarılmıştır. ksiltme 21/7/950 anat 15,80 da Haymanada Belediye | binasınde başkanlık odasında Belediye Meclisinde yapılacaktır. 3 — İşin geçici teminatı 8510,99 liradır. 4 — İhaleye girmek isteyenlerin ihale tarihinden en aa tiç gün #vvel (tatil günleri hariç) bir dilekçe ile Ankara Valiliğine müracaat ederek bu işi yapabileceklerine dair yeterlik belgesi almalart ve aynı samanda buna mümasil en az kırkbin liralık bir işi bir defada bitirip kesin ve geçici kabullerini yaptırdığına dair belge ibran etmeleri şart tır. 6 — Yukarıda yazıli belge ile teminat mektubu veya — makbusu, 960 senesine nit Ticaret Odamı veni casile 2490 sayılı kanuna göre ha- sırlayacakları teklif mektuplarını ihale anatinden bir saat evvel mak- buz mukabilinde Komisyon Başkanlığına vermeleri ilân olunur. © — Bu işe nit bütün ihale evrakı her gün mesai saatlerinde Hay mana Belediye ve Ankara Bayındırlık Müdürlüğü kaleminde görüle - bilir. 7 — Posta ve telgrafla yapılacak müracaatlarda vaki olacak ge - eikmeler kabul edilmez. (8955) ZEKİ CAN ÇİL İLACI Çil, ale eder. leke ve sivilceleri tedavi ve - |mak “|mümkündür. Son günlerde birleştirmeleri ve insanların ya - |S D ye İLBÜĞÜN Hikâyesi..,. E" * Firmi sene evvel £ halinde şöyle bir rivayet halk arasında dolaşıyordu: Yabancı devletlerden biri Anka- rada bir elçilik binası yaptırmağa |karar vermiş; bu kararını 6 za. manın hükümetine bildirmiş. Mi İletler'arası üsüllere göre hükümet yabancı elçilik arsalarını paras 7 olarak verirmiş. Hükfümetin llgili bakanlığı, binayı nerede yaptır |mak arzusunda bulunduğunu ya bancı elçiliğe sormuş, © da filün yerde yapılmasını istiyoruz, de miş. Evrak bir müddet dosyadı bekliye dursun, nüfuzlu bir. sat binanın yapılacağı yeri ve lâzım olan sahanın mikdarını öğrenmiş; arsaların sahiplerini veya sahibini bulmuş, pazarlık etmiş ve beş on bin İlraya almış; kendi adına ta- puya tescil muamelesini yaptır - mış. Bir müddet onra uyuyan ev- yanmış veya — uyandırılmı! vsüle uygun olarak, gösterilen ye- rin kime aft olduğu tapn idaresin- den sorulmuş ve öğrenilmi,; zarlığa girişilmiş ve yüz . |bin lraya istimlâk edilmi Jet elçilik emrine verilmiş. Böylece |9 nüfuzlu zat beş on bin İlraya satın aldığı arsayı kısa bir zaman sonra yüz altmış bin İlraya sat- suretiyle servet sahibi ol - |muş. Nüfuzlau zat araya girme- İmiş olsaydı arsa eski sahibinden alınacak ve hazine en az yüz elli bin lira fazla ödemiş bulunmıya - caktı. Geçen çeyrek asrın — hesapları görülse hiç şüphesiz bu mahiyette yüzlerce muameleye — rastlamak yalnız bir tanesi kurcalandı ve herkesin parmağı ağzında kaldı. Halka şikâyet kapılarının ka- pandığı, yolsuzlukların örtbas e- Jalldiği, gazetelerin baskı altında tutulduğu saltanat ve tek parti devirlerinde böyle haller eksik ol-* maz. Yeni Iiktidar parftisinin en İmühim vazifelerinden biri son çeye |rek asırlık muamelelerin sıkı bir İelekten geçirilmesidir. Yeni dalar V!rrlnrîn' dönmemesini istiyorsak herkesten mutlaka hesap soraldu- ğunu göstermelidir. Bu iş yapılır- sa acaba eski iktidar partisinden kaç kişi temize çıkabilir? . | Kadircan KAFLI | Kozlu — Plân bürosu memur - Wı.n: Bahsettiğiniz mektup uzundur. Buraya yazılamaz. Posta ile gön- rdim. Okursunuz! Eakişehir — Cemal Oğu Öcal: Yazınızı profesör Sabri Esat iyavüşgile sunulmak Üzere yazı İişleri müdürümüze verdim. — K.K. OKUYU SEP DİYOR K i, LA Belediye yöklerine | Hünkâr suyu taşıyan etomobil ! İsmi ve adresl gazetemizde mab fax bir. oküyucumuzdan — aşaıdaki mektnba aldıkt | ıtanbul Belediyesinin 0184 plâka sayılı otomobilinin 193 senasinden bu güne kadar hur gün sabahtan ge ce yarılarına kadar Belediye büyüle İlerinin evlerine Hünkâr Suyu taşıd | ğini tesbit etmiş bulunuyorum. Bap ka hiç bir işte kullanılmıyan bu e |tomobilin 12 sene zarfında masrafı yaptığım hesaplara göre yi bin l rayı mütecallz bir yeküna baliğ ab | muştur. Belediye garajlar “müdürü bu otomobilin kimin emrile bu ver rifede kullanmaktadır. Bunu gören. işiten yok mudur?» | Rami - Arnavutköy |yolundaki kazaların sebebi | Bir. oküyücümüsdan — aşağhıdaki mektubu aldık: «Ramin - Arnavatköyü yolu en İşlek ve muntasam bir yoldur. Fa- kat ne yazık ki bu yolun bir kıs- mında viraj işaretleri yoktur. Bu yürden bu yolda sık sik fecf kaza- lar olmaktadır. Alâkalıların nazarı dikkatini celbetmenizi rica ederim.> 1369 1950 İLLEteri | zemmuz Ramazan || 29 Vakit || tenaük || Güneş Ökle İkindi | Akşam 20,40 | $ 22,87 İstanbula göre İmsakiye 1860 - 1960 senesi Ramazan) 6 mahsaa 8,80 Asri ev. Tkindi Öğle Yaz Çileri atatranga) saatile — | evkat İtmalik Gün doğuşu gi