Akdenizde Turk leventleri Memi Reisin gemisine girmiye can atarlardı Bu kadın Bir esir veya cariye değil, benim ni kâhlı karım olacaktır. —— Doğrusunu söylemek lâzım ge- lirse Üçüncü bir arkadaşları var- di ki, onları yaşatan oydu ve göze görünmiyordu. Ruhlarına karışa « rak Cesaret telkin ediyordu: Ü- Mit... Memi Reis Cezayirde o gece Beç vakite kadar uyumamış, Fat- manın kaçırılması için neler ya pacağını tasarlamıştı: - Tabansız Ahmetle beraber Şeyh Ebü Saidin konağının arkasına gidecekler kağın bir köşesine — sineceklerdi. Akşam Üzeri keşif için gönderilen |1 küçük Hüseyin, söylenilen pence - Li KORSAN LAZMAlALI, sonraki isetğine karşı gelmiyece- Binize inanım vardır. lediler: — Evet.. la ona darılmam. Bu gibilerin harç- sınlar. Yakında döndüğüm doğruya bizim kılıçlarımızın hak-| yi mirle llmandan ayrılacağız.' . kıdır. Bunda zorluk da yok; bu ge- ce saraydan kaçacak ve bana gö- lecek. Onu benim gibi korüyacağı- nıza, yabancı saymıyacağınıza e- |dışarıya kimse çıkmıyacak; dışa- minim. — Reisinizin bu”. kadar yıl|r Hemen hemen hep birden gür- İy, — İçinizde benimle gelmek — ve |hi bü işe karışmak istemiyen Varsa Ci zayirde kal- n ıklarını vereyim, bizimkilerin beraberlerinde getir - diklerinden başka herkes yerli yerine çekilsin! İnşal- günler geçiriri b arısından sonra verilecek bir e- — Baştistüne rels!.. — Bu dakikadan sonra gemiden idan içeriye de bizimkilerden ve kimse girmi- ecek... Haydi yoldaşlar, artık lah çok geçmeden bol kısmetler- e buraya döneriz, bütün kış yi BEKLENMİYEN Memi Rela ABER t 'atmayı kaçırdıktan | 1 |Y00 gram olup 30 kurbşa | dün fırı me meselesind yi kunç bir şel Yeni ekmek satışı bugün başlıyor Hamur ekmek çıkaranlarla ceza görecek Yeni ekmek bu günden iübaren satışa — çıkarılacaktır. — Yeni ekmek aptılacak. | yüzde 10 çavdar unu olup randıma- lara dağıtmiştir. — Belediye İ hamur ekmek çıkaran ve ekmek &- | kıntisr yaratanlar hakkında sert ce- zalar tatbik edecektir. Konyada bir günde üç kişi öldürüldü (Telefonla) — alisinde son günler için Konya, 11 n adedi. art Bu cümleden olm dört sant zarfı, lenmiştir. 1 — Dün gece sant 1 de şelirimi Doği içkili bir âlem yapan gençler arı- nda çıkan bir. kavga — neticerli Mehmet, Seyit Ali ve İzzet Kaçın adlarında üç kardeş Tahsin T bıçakla öldürmüşleri 2 — Derbent köyünde de ot biç n Ali Şar adinda bir genç Osman Kapıcıyı tabanen — ile öldürm 3 — İnlice köyünde demirci Ali, arazl ihtilâfı yüzünden Osman Sini- ıni taşla ezmek üretiyle kor- de öldürmüştür. Denizyolları işçileri zam talebinde bulundu Denizyolları İda da çalışan iyarlık abrikaların. çiler son zamanlarda (h- A olarak ücret, ge örtası prii yürde 4 kesilmesinin; erinder nlarını büsbütün güçleştir. renin otuz adım kadar berisindelonları da gemiye alırım. Nasıl, ve onunla nikâhlandıktan — sonra | çim duru yıkık bir türbe olduğunu haber| böyleleri var mı? Cezayire gelmekte bir. mahzur| diğini beyanla — zam — istemişlerdir. vermişti. Gizlenmek için bundan| — Memi Reisin bu kadar arkadaş- | sörmüyordu; çünkü Şeyh Ebü S kesilen prim derecesinde bir daha iyi bir yer bulunamazdı. ça Konuşması bütün yoldaşlara İldin ister istemez onüunla barışa- | zam için tetkiklere başlamıştır. “Memi Reis sabaha karşı biraz ü- yukladı; sonra saatlerin bir an ev- vel geçmesini, güneşin gök kubbe- de alabildiğine koşmasını — diledi. altına topladı, yapacağı işi bildir- di ve şunları söyledi: — Uyduğumuz nizamlara göre gemiye kadın getirmek yasaktır; bunu biliyorum; fakat hepinizin ö- açıkçâ #öylemeliyim ki, Du: bir esir veya cariye değil, benim nikâhlı karım olacaktır. Li- mandan çıktıktan sonra da en ya- kın ve emin şehirde yerleştirile- cektir. Hattâ ben padişahımıza başvu- |ledi, vap verdi: Tarak bir sancak beyliği istemek fikrindeyim. Bu takdirde akınları- mızi hem serbestçe yapacağız, hem de devletten yardım görece- Bimiz için maaşlarımız dolgun, ge- milerimiz sağlam ve eksiksiz ola- caktır. İçinizde bunu İstemiyenler bulunursa onları zorlamam. Yıl - larca beraber yaşadık, bütün sa- Vaşlarda kardeş gibi savaştık ve birbirimizi koruduk. Kendime siz- |r den fazla hiçbir pay ayırmadım; hiçbirinizi gücendirmedim. Ben memnun olduğum gibi siz de sanırım ki, benden şikâyetçi değil- #iniz. Bir ihtiyar cevap verdi: — Evet.. Bizim içif eşi bulun- Mmaz bir relssin... Bize babalık, yoldaşlık yaptın! Diğerleri tasdik ettiler: —Evet... Doğrudur... Başı- mıizdan eksik olma! Memi Reis devam etti: — Bundan başka eminim ki, | Şeyh Ebü Saldin yaptıkları bana olduğu kadar size de ağır gelmiş- tir. Evine aldığı bir misafire kan- cıklık eden bir adama insaf edil- mez, Zaten önün kizi doğrudan her şeyi açıkça söylemi pek hoşuna — gitmişti. reisleri olmasaydı onlar bu kadar sene denizlerde birer şahin gibi av- Akşama doğru leventleri güverte lanamıyacaklar, diğer birçok kor- sanlar gibi çoktan kâfirlerin elle-| r: rine düşecekler, ayaklarında ağır | (l zincirlerle kürek çekmiye mah -|linin veya Anadolunun güzel bir | arlanmal küm olacaklardı. yerinde bir sancak beyliği alabile- ceğine de yüzde dok: Türk leventleri Memi Reisin-gemi- | mindi. ” sine girmeye can atarlardı, fakat o, yar eler, sık dokurdu. Şimdiye kadar senin emrinden dı- şarı çıkmadık; bunün için hi man kazançlı olduk. Bundan son- ra da senin arkandan gelmiyecek Sizden |lalım, lâzımgelirse dünyaya mey- i hepsinin | c Gerçekten, | Zaten bunun için Akdenizdeki a adam alırken pek ince Hiç kimseden ses çıkmadı. Kör Ali kocaman gövdesiyle iler relse döndü; gür sesiyle ce- — Ey bizim yiğit relsimiz!.. za- ve senin emirlerine bir köle gibi 1- taat etmiyecek arkadaşımız vok- tur, Çok bile söyledin. Senin arzun bizim arzumuzdur; emret! Kılıçla amızı, palalarimızı siyıralım; bal- ta, topuz, ok ve mızraklarımizı a- an okuyalım. Ölürsek te kalır ta hepsi senin emrinle olsun! Her zaman seninle beraberiz. Beraber yaşıyacağız ve beraber öleceğiz! Leventlerin hepsi Kör Alinin söz lerini coşkun bir şekilde tasdik ettiler: — Beraber olacağız Olacağımıza and içiyoruz Korsanlar kılıçlarını veya pala- larını sıyırarak havay lar, yemin ediyorlardı. Memi Rels teşekkür etti; sonra | gın tanlikesine karşı fabrikaların. dedi Ki |da exkik Lulunan cihazların tesbit — © halde şimdiden — yolculuk | edilmes.ni, bunların tamamlanma- için hazırlıklı bulunacağız; — gece Ki kemmel bir limandı de bu derece rahat ve emin olma- ları mümkün değildi. kıç güvertede vardıya tutan küçük Hüseyin koşarak geldi, Reisin ku- lağına yükselerek girmek istiyor! emretti Beraber| lerden alınan sitari ücretini kaldırmış- ağı belliydi. Cezayir ise o zaman- | Türk korsanları için en mü - başka yerler. Bunu 'aber orayar dönmenin uzakça bir | g, ihtimal olduğuna, herhalde Rume- | p. n dokuüz e- Herkesin- dağıldığı bir. — sirada — Küçük Arap çocuğu gemiye Dedi. Memi Rels — Çabuk getirin! Size söyleme- im mi bırakın diye?.., n (Devamı var) la be- | cu nakli; Akdeniz li zam yolcu nakliyı reflerine Hac münasebetiyle tereddütsüz | ,, Hususi firmaların hac seferi Akdeniz limanl tında ecnebi firmalardan firmalar da arasındaki yol onra; bir takım yerli izyolları İdaresi ile rekabete ha- Kışınbay firması munta- adırlar, anları arasında 1 İçin 2 vapurunu Vapurlar Akdeniz se Cidde- ahsis etmiştir e yapacakları - seferlerden başlıyacaklardır. Kaymakemların toplantısı İsahüp etmek Iddlasında — bulunan |Pit ve tahlili mahiyetinde olmalı- | Dün - Vilâyette Kaymakamlarla apılan bir toplantıda anat 22 den ye kadar — klâkson asağı, tekrar karar altına, sabah aat 7 alma alınmıştır. Ayrıca klâksonların tek tarafları| battal edilerek sesleri azaltılacak - Kİ bir resmi makamın başka tü a hlarak baskı yol ekmek sıkıntısı çektirenler | L Şehri- | İleri memleketin |tirmekte ne kadar becerikli olduk- hereti gönül rızasiyle kazanılmış olur. Resmt yazılara İmektep Kü ——— Prot, Sabri Esat Siyavuşgil larına ve kanun metinlerine soku le piyasaya sürü para ve emek elde edilen rakkanla le takaim edilirse, her kelimen l let kesesine kaça mal olduğu dana çıkar, Böyle bir hesaplaşma- | nin hiç olmazsa ilerideki mesai -| hü mil: ney- | ki Fakat dil bahsinde, her şeyi olu- |m runa birakarak, hiçbir. teşebbüse |eti girişmemeli miydik? — Memleket |ti realitesini göz Önünde tutarak, n böyle bir suale menfi bir. cevap | c verilemez. Şüphesiz girişmeliydik, | te fakat evvel emirde bazı prensip | la: kararları almalıydık. Bu prensip-| ka ak dü bi ler günlar olmalıydı: Dil çalışma- larını politikadan ayırmak, bu 19- dilini sevdiklerini ve bildiklerini eserle iabat etmiş o- lan edip ve âlimlerden kurulmuş | ri. bir akademiye havale etmek ve| fı Ia do evvel bir türkçe lügat hazırlama #ına zahir olmak. Dil çalışmalarını politikadan a- |N0 yırmak süretiyle temin - edilecek | ( kazançlar sayı: Bugüne ka dar maalesef kaprisli bir siyase - dir bi tin kanadı altından çıkamamış 0- lan resmi dil çalışmalarımız, ge- | te rek münevverlerin, gerek — hal- | Ol in — hoşnütsüzlüğünü — ve — iti-|1d matsızlığını — celbetmekten başka | K bir işe yaramamıştır. Son yirmi |dâ yıl içinde birbirini takip eden zik-| Bl! zaklı hareketler, aynı esen rüzgüra göre kanaat değiş - şahısların | larını açıkça meydana koyarax, umumt efkârda bazan en mülâyim tekliflerine karşı dahi — şüphecilik ve inatçı bir mukavemet uyandır- mıştır. Dil çalışmaları günlük - yasetten ayrılacak olursa, halkın ve münevverlerin itimat ve müza- hü la Ki Yine bu çalışmalarla maarif teş |At kilâtımız arasında, bugüne kadar | Kanın zilli bebekleri böyle bir mü- milit bütçeye hayli pahalıya mal olmuş ve neticede tedrisatımızın kalitesini düşüren bir dil anargisi- | " teşekküle büsbütün başka bir ma- hiyet vermek imkânı yoksa; onun- la hükümet alâkasının tamamiyle kesilmesi icabeder. Halkın ve mü- |nevverlerin sempatisini kazanmak ve devam ettirmek istiyen herhan- lü hareket etmesine imkân ta: tır. Bü hususta tesbit olunan mühlet vakında ilân edilecektir. —| VÜF edilemez. Bundan başka evlerde ve diğor| Dil işlerimiz, yepyeni bah 7 ye kadar etrafı rahatsız e. İdemisine tevdi edilmelidir. Akade- Öksürüğü Keser den gürültü ile de mücadele olu |mi fikri bizde yeni değildir. Bun- nacaktır. dan takriben bir asır önce k Klâkxonlarını tâdil ve yasaklara lan <Encümeni daniş> bir nev riayet etmiyen şoförler — hakkında| akademi idi. Tarihçilerimiz bu ilk * izyolları İdaresi bundan sonra Doğu - Güney Akdeniz seferi | murakabı yapan vapurlarla mal getiren tâcir bun - dan sonra kendisi ödemeği karar- laştırmıştır. * Tekel Genel Müdürlüğü, Be- lediyeye müracaat ederek, bir yan sanı istemişti Yazan: Maysie Sreic Kız güldü: «— Ne yaparsınız meslek ica- bir. Genç adam Katlinin fütursuz kahkahalarından dehşetli suret- te zevk aldığını unutarak kendi kendine itiraf etti, o kahkaha - lar doğru kalbine hitab ediyor ve orada tatlı Ürpertiler husule Betiriyordu. «— Sen yaşadığın muhitlerde istediğin kadar — kibarlık tasla kızım, ama gimdi aşağıya inip bize kahvealtı hazırlıyacaksın.> Güzel yüz kırıştı: <— Kahvealtı mı hazırlıyaca - m, nereden başlıyacağımı bil- hiyorum ki.> <— Nes.. , Kadın olmana rağ- men bir kahvealtı - hazırlamak bilmiyor musun, kızım . ben er kek olduğum halde yemek pişi- rebiliyorum, hem hiç de fena bir ahçı değilim, insan Avustralya - N Cöv ü — Evet haklısınız ama ben Avustralyada yaşayamadım. ki, Maalesef mesleğim icabı daima P birinei sınıf otellerde hayat ge- çirdim.» <— Çare yok öğreneceksin kızım, ben kotramda safra taşı- mam.» Kız koyu renk gözleriyle im- dat arar gibi şıldır gıldır etrafi- 'na bakıyordu. «— Yatakları düzelteyim, o işi gayet iyi yaparım, annem - otel hizmetkârlarının yaptıkları ya - taktan nefret eder, onun yatağı- ni dalma ben yaparım» «— Yaa.. öyle mi küçük na- nim, ben ise annenizin fakir bir çiçek satıcısı olup sizi doğurur - ken bu fâni dünyaya gözlerini kapadığını zannediyordum.> Katlin tebesslim etti. «— Ahi sahi ya, bakın nasıl da unuttum.> Adam sert sert Demek dün gece bana söy- lediğin her şey yalanmış, haydi bakalım aşağı in, Sami sana gös: bize kahvealti - hazırla, #imdiden sonra bunları yapacaksın, onun için bir an ev- Sunan: Halide KARAMÜRSEL vel öğrenmiye bak.> Katlin güzel bir gemici selâmı verdi, gülerel «— Emredin komutanım!» Klayv mavi gözlerinde zevkli tebesslimlerle onun aşağıya ini- yini seyrederken: — Kâfir pek de tatlı geyi> di- ye düşündü. Katlin yemek pişirmesini çok çabuk öğrendi ve elinden geldi- Bi kadar kotrada her işe yardım etti. Klayv o gece, bütün seya hati boyunca ilk defa iyi düze tilmiy bir yatağa yattığını gör- dü. Hakikaten insan, böyle yı pılan yatakta, sabaha kadar bat- taniyesiyle çarşafiyle boğuşma- ya mecbur kalmazdı. Kızın kendisinden bahsetme - Bini çok istiyordu, ama sormak- ta mana yoktu, ona anlattığı her sey yalandı. Katlinin hapise gireceği dü - süncesi Klayvı fena halde Üz - miye başladı. Acaba kadınlar ha- piste ne giyer ve nasıl bir hayat yaşarlardı? Acaba kâfi mikdar- 50 lira para cezası ile 8 günden 15 | güne kadar icrayı sanattan men'i | cezaları tesbit edilecektir. Toplan - tıda şehrin temizliği ve — iktisndi etrafında da kararlar a- lınmıştır. Uyku ilâcından öldü Kadıköy, Yeldeğirmeni — Bayr yeri sokağında oturan Sabahattin, al mış olduğu fazla uyku ilâcından ze hirlenmiş ve kaldırıldığı Haydarp Nümune hastahanesinde ölmüştür. hakkında tahkikata — başlan- da yiyecek ve temiz hava bula- bilirler miydi, Katlin gibi neşeli canlı bir kız hapishanenin dört duvarı arasında yaşıyabilir. mi: di? Der geyden evvel hapishane mhhatine iyi gelmez zayıflardı, zaten gşimdi bile zayıf sayılırdı, 'ya bir de orada tehlikeli bir mik- Top kapsa, zavallıcığın hali nice olurdu? Günde fç defa beraber yemek yiyorlar, deli dolu konuşuyorlar, Bülüyorlar ve namtitenahi eğle niyorlardı. Klayv müstakbel ni - ganlısı Klere bile anlatmadığı şey leri Katline anlattığını farketti. Ama tabli ne de olsa bu kız Ti leğin çenberinden geçmişti. Kler gibi nazik, zarif bir ev hanımı değildi ki, insan onunla rahatga her geyden konüşabiliyordu. Gençadam htlâ — İngilterede Katlini polise teslim edeceği fik- riyle yaşıyordu, ama içinde gim- diye kadar duymadığı bilmediği bir his, onu İngiltereye ulaştımak tan âdeta alıkoyuyordu. Meselâ Katlinin beyaz şifon — elbisesini Biyip te başına İspanyollar gibi kırmını çiçek taktığı gece Klayv, onun bir hırsis olduğunu kendi kendine kaç defa hatırlatmak mecburiyetinde kalmıştı. Ona al dırmamayı çok istiyordu, fakat bu küçük kotrada Kafline rast- gelmeden yaşamak imkânı yok. tu, keşke onunla beraber yemek yemek AAĞEİNE İKAAN Stmeseydi, bari gimdiden aonra kızı sofrası- Na almasaydı.... ama neden, Jizah etseler, Jolur. Cumhuriyet devrinde de ka: kkında etraflı bu teşekklilün akademimiz ha bir araştırma yaparak A mahiyetini, teşkilâtını, meşgul uğu meseleleri ve nihayet çalış - malarına Arız olan zorlukları ve |dağılma - sebeplerini — tafsilâtiyle kültür — tarihimizin mühim bir. nokt aydınlanmış mesuttu. Çok gükür o büyük otellerden, [ © kozmopolit sosyeteden kurtul - muştu, burada aadece gök yüzü, deniz, samimiyet ve Klayv vardı. burada saatlerce elleri — başının altında güneşte yatar onu seyre- debilirdi. Katlin geng adamın göz lerinin mavi olduğunu tahmin et mişti ama bu derece koyu olduk- larını aklına getiremezdi. Bu, â- deta güney batarken denizin al- dığı bir renkti. Ya o içlerinde a- rada bir çakan geytanca parıltı, Katlin Klayvın ellerini de çok bi geniyordu, bunlar büyük, kuvvet li, muktedir ayni mamlanda hassas ellerdi. (Devamı var) * atiyen yanaşmamışlardır. böyle bir teşekkülün her şeyden | fa dolay Türk dilinin bütün akıt olduklarını eserleriyle isbat |zaman günlük politikanın emrinde harcamış, güzel, başka kıstas tıkın hududundan dışarıya çıkan saslara | Özazmmammmman Çarsıkapı, Tramvay dürağı karşımı gPTTETEEME AYAKKABICILAR ROOPERATIFT | Üa Carsıkapı Yeniçeriler Cad. No, 72 YAZAN: geçmiş, ühengi llme, aslı ne o- lursa olsun, bu 1ü | kavuşmamış Ti malüm dil cereyanına engel 0- | binlerce ve binlerce kelime ile zen- ir endişesiyle, akademi — fikrine | ginleştirilebilir. Borarım size, bu. İ&ün sularımızda yaşıyan balıkla- İrın, havalarımızda uçuşan kuş ve böceklerin, toprağımızda biten ne- Bizde akademi, hiç güphe - yok, ükümet tarafından kurulmak ica- mizin düzene girmesine yarıyacak, |beder. Ancak, memleket kültürü- | batların adları, katl olarak, lügat ibrete değer neticeler vereceği nün mukadderatında çok Mmühim | kitaplarımıza girmiş midir? Her süphosizdir. birrol oynıyacak olan böyle bir Ücsseseyi azami ihtimamla tesia | istilahları: mek Tâzımgelecektir. Hüküme - n yabancı memleketlerde bulu - | an mümasil müesseseleri etraflı- a tetkik ettikten sonra, Üniversi- lerin ve mütaleasını a- dan haberimiz var mı zinin bütün — Aletleri, Arabacının bütün tabirleri, hatti tekmil ev eşyamız adı ile sanı ile . reş belli midir? Bunları, hiç şüphesiz, ve kültürümüze 1 mizi almış her ke | felâkki olunduğunu herkes ate sığıntı gibi | Eİbİ da dır? Demircinin, marangozun ter- | balıkçının, | d Mt Mecitatöddü Yüührum l memleketin çiftlik gibi Id edildiğini, Un sürüsü bilir. ndar- ağıl sah 'ranarak memleketi imar halkın da Ki |Bununla beraber bazı hükü Harın iİyi bir çitttik len uydurma kelimelerden kaç ta- | bu fikre taraftar olduğu görülmüş- |değil, ev halkındanmış gibi yerleş- | JAt Ve milleti refaha ulaştırmal: nesinin tuttuğunu veya tutar gıbi | tür. Yalnız hükümetlerimiz <e ma-|melidir. Kelime hazinemiz, uydur- |tf geri kalmadıkları bir —h göründüğünü tesbit etmek güç de-|arifi idare eden Makamlarımız, | ma tâbirlerle değil, halk arasında | Kâftir; nitekim milletleri için altın Bildir. Şayet bunlar sayılır ve se- | sırf politika icabı her ne pahası- | yaşayıp da lügat kitaplarına kabul | (©VTİ yaşatmış olan hükümdağa- nelerden beri bu yolda sorfedilen |na olursa olsun yürütmek Istedik- İedilmek — sandetine ra rastlamak zor değildir; fakat iyi bir hükümdarın yaptığını on- dan sonrakl kölü hükümdarın yık- tığı görüldüğünden milletin mu - kadderatını talle birakmamak ica- beder; demokrasi - bu doğdü. Osmanlı tmpa Ihtiyaçtan torluğunun yük- hangi bir zanaat erbabının husuzt **li9 devrinde memleketin serveti- İnl vo nüfusunu gösteren mükotr- mel defterler bulunduğu sabittir ha sonra bu İşler ihmal edildi. A |İleri memleketlerde öyle mükem- mel ve teferrüatlı İstatistikler |yardır ki, milli meselelerin hallini kolaylaştırır; zira hastanın kanı- rak, tam hürriyet ve serbentisi | kullananlar bilirler, fakat — bizler, | anunla teminat altına alınmış bit | başımız sıkığınca, bir nevi Alet ve. | "" Nabzını, tansiyonunu, hazım ci- kademi tesisi dalma mümkün -| ya zımbırtı diyip geçeriz. Bugün | Hâzının ve diğer cihazların duru - ür. Bu akademinin ilk Azası, ta-|bir anket yapılsa, mandal, ceze, | "ünu bilmeden bir şey yapılamaz. atiyle, memleketin fikir — iffeti © içtihat hususundaki istiklâlle - iyle tanınmış münevverleri tara « indân seçilmeli ve ölüm veya lati- | iyle vukubulacak inhi - pervaz gibi kelimelerin bile yavaş yavaş unutulmakta olduğunu gö- rürüz. Akademi, muhtelif meslek ve zanaat erbabı Iügatini hazırlarken, | Bizde İntiza nüfüs İşlerinin bile pAla na girmediğini Itiraf Tâzım- okuyucularımızdan — Orhan |Bürçe diyor kf# «Benim İzmirde nüfas dalresi- ler, mevcut Azanın İntihabiyle (arasında yapacağı geniş ve kon- | 12 Yerdilim bosanma ilâmı tam oldurulmalıdır. Asıl mühim olan | trollu ankenlerle bu çeşit kelime- | V3 *ene sonra aradıcım halde İs- okta, ilk Azanın #eçilmesidir. Bun |leri en doğru ve yaygın şekillerin- | '47bula gelmemişti. Bir arkada - ne kadar hassas — davranılsa, (de tesbit edip türkçemizi zengin- |8T Vernset için aüfun datresine ridir. Türkçenin lügati ve ıca-|leştirebilir. Keza bu lügatte, bil ı“’"”""' 'abasının kaydı var, uğ- nda grameri ile, aynı zamanda hassa müteradif gibi görünen ke- "pin Yok, torununun var .x lebiyatımıza hamleler. — verecek | lmeler nrasındaki ince farklar be-| , OkUYucumuz ilâve cdiyor: eMuh dbirleri almakla iştizal edecek|lirtilerek) bir çok kelimenin bu|(üTları her zaman yerlerinde bu an böyle bir teşekküle, vaktiyle İnuanslara kayıtsızlık — yüzünden, | AMüyoruz. Her mühür için bir li- are meclislerine Aza nasbında | |üzumu ve yeri kalmamış zanniyle YA vermek de caba . Hüsnühal ullanılan kayırma uüsülleriyle a- m seçmemek İcabeder. Buraya recek olanların, her şeyden önce, | inceliklerine Unutulup gitmesine mâni olabilir Akademi, bilhassa, dilin musikisi içinde yuğurulmuş, zevk sahibi e- diplerden teşekküll edeceği için, türkçenin asırlar boyunca kazan - mış olduğu ahenk, kabalıklardan korünmüş olur. Böyle bir lügat, dilimizin hakikt bir bilânçosu olacaktır. Eli kalem tutanlarımız, tabiatiyle, istedikleri gibi yazmakta serbest kalacak - lardır. Fakat Türk çoucğunun eli- İne vereceğimiz böyle bir. lügatle, onu her yazılanı anlamak imkânı na sahip kılmış olacağız. İntihap hakkı onundur; o, her şeyi öğren- dikten sonra, istediğini kullanmak ta serbesttir. Zaten bu hususta, milletin bize öğrettiği yoldan git- miş, bil 1 ve zevkini hiçbir iyi ve doğrudan tanımıyan, — peşin ükümlerin zebunu olmamış kim- ler bulunması şarttır. Mânasız himlere kapılarak akıl ve man- r, sabit fikirlerin zinciriyle kıs- ivrak bağlanmış olanlar, menfa- düşkünleri, demagoklar, politi- | eseye asla sokulmamalıdır. — | Türk Akademisinin tik işi, hiç| phesiz, bir Iâgat hazırlamak ola- İberrak ve nüansli bir bilançosunu r. Dilimize girmiş, edebiyatımıza | versin. TAKSİTLE ea PEŞİN ve YÜZDE VERMEDEN tuhafiye, manifatura, elbise, Her nevi kundura, çanta, parde- ü, şapka ve bebe takımları, parfümeri KARDEŞLER *en temin Ayakkabıyı Ucuzlattı değer. p ikende satışları ve Sergideki pavyonları görülmeği İzmir Belediye Başkanlığından Belediyemize ait Erler mahsllesinde 895 sokak ile Dr. Hu- lüsi Bey sayılı - parselden 2 1225.75 metre karelik veşehrin ticaret merkezi saha- caddesinde cephesi olan 363 ada 1 (Ç Baka oere l DÖĞ P- Vai değilate, kâğıdı almak Için malikemeleri do- İlaşmak Icabediyor. Muntazam bir adliye siclli yok. Bir arkadaşımın anlattığına göre Almanyada bü- tün bu İşleri polis yaparmış ve |karakolda o mımtakanın bütün nü- |fusu kayıtlı imiş. Bizde niçin ol- masın? Hem hükümet hem de halk için kolaylıktır.» Herhangi bir zamanda memle - ketimizin nüfusunun ne kadar ol duğunu anlamıya imkân — yoktur, ancak sayım zamanlarında belli o- lur. İşsizlerin, türlü neslek sahip- lerinin de sayısınız. bilemeyiz. Adeta - karanlıkta el yordamiy- le yürüyoruz. 1988 de 88000 me - mur varmış, şimdi 220000 olmuş? İşler daha mı mükemmel yürüy demek ki, çokluğun mânası mut- Radircan KAFLI , caktır. Yalnız bu lügati, bugüne | gün, idare edenlerimizi nasıl ser- i fazla sıki münasebetler tabil - ve | Kadar tatbik edilen usullerle de. | bestçe secmek hakkını kazanmış -| — İStanbul — Tramvay idares Makul nlepetlere iren edhirae, ace. | Eil diline bağlı her milletin kul -İsak, kelimelerimizi de serbesice|. “Tramvay işcileri yemeklarin 'vi 16 ve ifratin'geniş Tatkyasta mu-|Jandığı öblektif usüllerle hazırla -İsetip kullanabilmeliyiz. Yeter. ki. |ÇİDİSüılından sikâvet | ediyorı Tet Kültürüne Farar vermesine ma, | Ması icabeder. Bu lâgat hazırlama İmilletin itimadını kazanmış mü - iyemedilderinden / dökcülüyormu M olünür. Bünün İçindir Yl. bupü, |lsl, mevcudun kalburdan geçiril -İnevverlerden müteyekkli bir aka- | BU Yemeklerin be : |ha kadar önimize tek 'ensina e. mesi şeklinde değil mevcudun tes demi, bize meveudun tam, hakika İET daha memmun oluruz, üiyon, deposuna mensup bulunanlar va İdır. Mümkünse rtcalar |masını dilerima. — 7 Şehir tiyatrosuna ye nizemnome Tiyatro dAvasını halletmek üzere dün Belediyede gazetemiz muhar - rirlerinden Refi' Cevad Ulunayın da iştirâkile bir toplantı tır. Bu toplantıda, Şehir Tiy nizamnamesi; şiddetle tenkit olun. muş ve bununla temsil sanatının inkişaf bulamıyacağı — anlaşılarak, nizamname bertaraf edilmiştir. İçtimada bulunanlar eyın 90 sin. de bir nizamname esan hazırlayar rak Şehir Tiyatromunda takrar top Tanacaklardır. Bulgar mültecileri gitti Şehrimizde bulunan Bulgar mül- tecilerinden bir grup, düm milletler arası müfteci teşkilâti — tarafından memleketlerine sevk edilmişlerdir. Bu Cumartesinden itibaren tatil boyunca Her Cumartesi günü 10.30 - 11.30 ATLAS Sinemasında Her yer 30 kuruştur. Küçük çocuklar vellleriyle beraber gelebilirler, Tkane Oea a gama aa Hataa L l eai ellişer liradan muhammen bedeli ” 61287 lira BÜ 1869 | 1950 | 1566 | İvetler acimiş ve neticede, vesmi A a Aara aBa aa N e görülmediğinden bir av İlil. Temmaz Ka aa ae iyşeete pazarlda'bıraklan satş işinin vazarn. birektma B (namazın| 13 - İzasiaa| ket - münevverlerini ee A rluğu müddetin son günü olan 26/7/950 çarşamba günü aat 27 | vimami a airasl! 11.30 da ihalesi ir belediyesi daimi komisyonunda yapıla- gi | neden içindeki bu garip his kızla lll caktır |a — vasati — özani || Alâkasını kesmekteri onu uldkca » İsteklilerin 4315 liralık teminatlarını ihale günü ve saatin- (|| taasük 326 645 || yüyordu. Yok canım, işi izâm et |P gen evvel belediye veznesine yatırarak makbuzları ile - belli Güneş 6,38 8.56 | mekte ne müna vardı, tabil ki bir (|f Canen gün ve saatte dalmi komisyonda hazır bulunmaları ilân ğ (| ö 13,20 4,88 Katline gelince: O ilk günün Ü ea ni Yaztl| yabancılığı çekingenliği gittikten İZea 28 S | tonra bu küçücük kotrada haya- İstanbula göre İmsakiye | gını hissetti. HAttâ kendizi a| YAPI ve KREDİ BANKASI'nın BAR N | anlattığı yalanlar bile hoşuna gi- Amerika ve İngiltereden getirttiği öğretici “" Ü” Ve * Adllek den kurtulduğuna Adeta inana - ve eğlendirici Kültür filmleriyle İ aat D dd Jan dö Selinyi gibi kontların bu- |. I| * v : aa AA İlk Çocuk Sınemasıww ea a | yok canım Katlin hakikaten çok #D Satılı’: BAĞ ve MENBA 80 SUYU dönüm Arasi, lif Takriben 4000 bakımlı Amerikan çubuklu bi çe gitli meyva ağaçları, 8 odalı evi, ahırı, ayrıca akar. suyu ve kuyuları mevcut BÜYÜKDERE ALİ AĞA bağı ve — tapusunda — kayıtlı meşhur. MEMBA SUYU satılıktır. Galata Minorva hanında Sab. Fi Atayotu'na müracaat, Telefon : 4