u AĞUSTOS. 1949 Millet Partisi bir beyanname neşretti (Baş tarafı 1 İncide) husurunda bu vüdide bazı mose. lero işaret ederek hakiki durumu oymayı vazife saymaktadır. İntihsalde kayda değer hiç bir i- Şerleme görülmemekte, 7.eylül karar larının alış veriş Gleminde doğurdu- Ba sıkıntılar her gün biras daha art Makta, sile geçindirmek günden gü e zorlaşmakta, vatandaşlar yarın- Gan endişe duymakta, — ihracatımıs ve ithal nlarımın - daralmakta Üevlet — borçları günden — güne Brimakta ve — bi açığı — teh- Bkeli bir hal almaktadır. Mo ket işlerinde ber sahada bir karaı fızlık ve kifayetsizlik hüküm sürdü Büaden emniyet ve itimat da anrsıl Snış bulunmaktadır. €. H. Pari isi ve hükümet — ise bu dertlere çare arayıp bulacak yer- do yalnız iktidarda kalmak kaygusu hu taşımaktadırlar. Filbakika herkesçe — bilitdiği gibi B1 Temmuz 946 seçimlerinin iktidarı Şüni şef ile partisi, üç yıldır yalnız Ye yalnız gü iki işle meşgul olmuş- kur: 1 — 21 Temmuz seçimlerine ait gi kâşetleri, hakikatleri ve bunlardan doğan efkârı umumiyeye mal olmuş güpbelori örtban etmek ve unuttur- mak. 2—Önümüzdeki seçimlerde de ne pa basına olursa olsan iktidarı maubafa- sa etmek. Mecliste fiilen dört yüz kişilik eke aeriyeti bulanan C. H. Partisi genel başkanının memlekete nit tek bir me Bele mevzuu bahis etmeksizin, üç yıl da dört kabine tecrübesi — yapmas tek başına devlet işlerinin bu fasit Ünirede cereyan ettiğini göstermeğe küfidir. Kredi, endüstri, maden ve siraat sahalarında büyük teşebbüsle- Ti elinde tutan bir hükümet idaresi. nin, dünyanın bu gününde böyle bir çıkmaza sokulması korkunç bir gaf- lettir. İnönünün nutuklarından anlaşıldı. ına göre, onun nazarında 21 Te muz 1947 siyaseti ile giderilmek iste nilen gerginlik sırf politika ihtirasla- Tından doğmuştu. — Gerçektense bu gerginliğin menbar bir yandan 1946 lerinin bıraktıkları acılık, bir an da halkı sefalete mahküm e- ülüklerin ve fena idarenin de- nı. idi, Manevi durumu düzeltmenin çare- #i bir kap muhalefet idarecisini ka- zanmak değil, seçim yolsuzlukln; min ve bütün kötülüklerin faillerir mahkemelore vermek ve idareyi dü- zeltmektir. Bu yapılmadığı için ayni manevi bulran hâlâ devam ediyor. urbaşkanının 1949 buhranı sey, hürriyet — müradelesinde 12 Temmuz 1947 uykusundan uyanıl dığını ve kim olursa olsun muhalefe 'ti maksat ve istikametinden ayırmak ve hızından alıkoymak — istiyenleri halkın takip ve affetmiyeceğini görte ren tezahürlerden başka bir şey de- Bildir. Buhran aslında iktidardakilerin ni et ve ruhlarındaki samimiyetsizlik- 'ton doğmaktadır. Bugünkü gerginlik işinde Devlet Başkanının tarafsız bir hâkem olamı yacağı şüphesizdir. Esasen hem se- çim yolsuzluklarından şikâyet etmek hem do onu tarafsız saymak mutlak bir tezada düşmek olur. Biyasot ilim ve sanati muhalifleri u voya bu biçimde yola getirmek de- Zil, memleketin büyük dert ve düva Jarını halletmektir. Bu yolda hiç bir adımın atılmadığı ise apaçıktır. Cumhurbaşkanı Muğla nütkunda anlaşma ve şiddet — politikalarından bahsetmiştir. Demokrasi yolunda an- laşma ancak dürüst ve açık hareket 'eden taraflar arasında mevzuubahis olabilir. Yoksa baskı ile iktidarı el- de tutan vo tutmakta devam etmek istiyenlerle anlaşmadan — bahsetmek mücerret tehdit ve muvazaa münası- 'i taşır ve mühalefeti zora teslim ol mağa düvetten başka bir şey ilade etmez. Bir de Cumhurbaşkanı bedef olarak alınmasından şikâyetçi- dir. Bunun tek #ebebi onun her ö- nemli işto ilk voya son söz sahibi 've dolayısile tek mes'ül — olmasıdır. Onun iş başından çekilmesi bu yüz- den memleket için faydalı olacaktır. Kendisinin söylediği gibi <ya beni dediğim olacak, ya öldüreceğim> sö- tünü muhalefet değil, bizzat iktidar Partisi her hareketile ifade etmekte- Gir. Muğladaki son cümlesile Devlet Başkanı fiili bakımdan yanlış bir fik Fi ortaya atmıştır. Cümlesini ayaen koyuyoruz: «Bütün kuvvetler elimizde olduğu haldo, işte bakın hiç bir halimizi ve fikrimizi — beğenmiyen — vatandaşlar Hasıl emniyet ve huzur içinde Çalı yorlar> diye öleme misal gösterebi | len iktidar partisi büyük şerefo lâyık İy tırs, Bu cümle ile bay Nihat Erim'e a fedilen <Ordu bizde, para bizde ve sa ire> cümlesi arasında hiç bir fark yoktur Bu kabil düşünceleri demokratik bir parti ve devletin başkanı hatırı- Ha bile getiremez ve getirmemelidir. Bunlar ancak lütufkür ve affedici |; Amerikaya ve Batı Avrupaya güste- için devam ettirildiğinin açık bir leridir. Devlet Başkanının 18 Ağustosta Denizlide aöylemiş olduğu çu sözler 'e ayni cinstendi; «Übür yandan vatan yük çokluğu seçimlere girmesin diye telkinlerde bulunulması — memleketi bütün dünyaya karşı hakikaten gü- lüng vaziyoto soktur . Yukarıya koyduğumuz iki cümle- 'nin zarfındaki derin mânanın iyi an utmak go aşların bü- laşılması için çunu hatırda rektir. Hükümetimizin do imzalamış ve 27 Mayıs 1949 tarihli resmi gazctedo ya yınlamış olduğu «İnsan hakları rensel bayannamesi> nin onu imzalı- yanlar tarafından fiilen tatbik edi- h do bulunulması için hem Avrapa kon lip edilmediği hususunda incelemelor- seyinde hem de Birleşmiş Milletler lâtının Ekonomi ve Sosyal kon- e tartışmalar olmaktadır. Üy- le sanılabilir ki C. H. Partisinin ba- gındakiler bu kabil bir incoleme ya- pılacak oluran fena bir not almak endişesi İçindedirler. Bilindiği gibi bu beyannamede hürriyet ve namuslu seçim konuları çok önemli bir yer tutmaktadır. Buna mukabil üç yıldır memleket- 'to seçim emniyeti dâvasının halledil- memiş olduğunu berkes gibi Cumhur başkanı da bilmekte ve sık sık gele- İcek seçimlerin - dürüst — yapılacağını şahren temin etmek zaruretini duy- maktadır. Vatandaşların ara seçimle rine katılmaması ise ancak 1946 se- çimlerinin ükibeti ve şahsen verilen teminatın bir kıymet ifade etmediği- 'nin tecrübe ile sabit olması ile izah edilebilir. Namuslu soçim için her türlü em- niyet verilmedikçe bu halin devam tabildir ve bu koyfiyet doğru 'dan doğruya kendisinin ve partisinin mes'uliyeti altındadır. — Bu sebeple dünyaya karşı hakikaten gülünç mev kide kalındı ise bunun azabını her kesten evvel C. H. Partisi başkanı vicdanında hissederek bareket hattı- 'i ona göre tâyin etmelidir. Cumhurbaşkamının sözlerinde sık sık görülen bazı cümlelerin münasını ve Ege soyahati ile güdülen başlıca Kayelerden birini incelemek vazifesi ile de karşı karşıya bulunuyoruz. Son yılların tecrübesi bize gösteri- yor ki onun bazı meseleler üzerinde asrarla durarak konuşması yeni bir takım tedbirlerin alınmasına vo ka- nunların çıkarılmasına mukaddime teşkil etmektedir. Buna göre esasen faydalı bir netice verilmiyecek biçim de kısılmış bulunan bugünkü hürri- yetimizin yakında daha da kısılaca- iana hükmolunabilir. Keza A: da bazı değişiklikler yapılıp, daha önce ayrıca da partimizin belirtmiş olduğu gibi, bizde fiilen var olan şa- hıs hâkimiyetinin kanunileştirilmesi istenilecektir. Bu yapılırken bazı münferit hâdiseler ele alınaca sun'i bâdiselerin de çıkarılını böylelikle halk efkârının avutulması- aa çalışılması mümkündür. Nitekim Meclisten çıkarılan sağcılık ve solcu luk kanunları için bu kabil münferit hâdiseler sömürülmüştür. Devlet Başkanı, Anayasanın 88 in- teş etmer ci maddesinde yazılı olan yemininde ki <Reisicamhur sıfatiyle Cumhuri- yet kanunlarına ve Hâkimiyeti M liyo esaslarına riayet ve bunları mü- dafna...> şeklindeki kısm ele alarak, kendisine kanunların müdafaacısı sı- fatını veriyor ve bu sıfatı bir hak ola 'rak icabında kallanacağından ve şim diden bittabi kestiremediğimiz hare- ketlerde bulunacağından bahsediyor. minindeki «Bunları müdafun> tâ- birindeki <Bunlarır sözü ile yalma Milli Hâkimiyet esasları mı kastedil diki, yoksa Milli Hâkimiyet esasları ile beraber kanunların da —müdat ledilecek şeyler meyanına konulup ko ulmadığı anayasanın bilhassa eski azılış yekline göre teemmüle muh- taç bir iştir. Çünkü Milli Hükimiyet esaslarına taaruz vukuunda onların müdafaa şekilleri ve mevcut olduğu halde kanunları müdafannın Cumhur başkam tarafından ne şekilde yapı- belli değildir. Olaa olaa anaya #anın emirleri haricino çıkarak bir tör gibi veya kanunları tatbik icra ile mükellef bütün makamla- Ta emir verilmek salâhiyetini haiz bir şahıs gibi hareket etmekle olur ki, bu da Cumhürbaşkanı için bizim devletimizin kuruluşunda ve onu i- fado eden kanunlarda değil mevcut olmak hattâ memnuduür. Cumhur- başkanının aslâhiyetleri anayasanın , 85-37, 8040 ve 42 ci maddelerin- İde sarih olarak gösterilmiştir. Devle tin gerek teşrii gerek icrai vasileleri anayasanın birine <Türki- 'e Büyük Millet Meclisi milletin ye- güne ve hakiki mümessili olup mil. dot namına hakkı hâkimiyeti istimal eder ve teşri salâhiyeti ve icra kuv- eti Büyük Millet Meclisinde tecele li ve temorküz eder> çeklindeki u- mumi hükümlerle mukayyet duttur. Bütün bunlardan başka Bü- yük Millet Meclisi çıkardığı her ka- nunun sonunda, 6 kazunun — hangi faslında görünmek istiyen bir diktatöre ya- kışır. Ayni zamanda bu gözler bu- Künkü zahirt hürriyetin âleme, yâni makam veya makamlarca yürütülece B ü filân hiç biri: di | kanu - M. Door geldi (Baş tarafı 1 incide) Kadal İN Dülemir Şaren Kü ah Bamlkstnci K aAi Üymlye gğ MK Te İ aa sade ö LA ati e Bayad a BleKK ' ni a KA Tahr aled Haa Bd GA min etmek Üzere birbirleriyle da. ha yakın bir işbirliği yapmaları. 2 — Dolar ihra selesi Ve serbest ticaret, — Hoffman Türkiyeye gelecek mi? manlesef Türki, Hoffman ye gelemiyecek. Kendisi yardım nına dahil 19 memleketten ancak yedisine uğrayabildi Ve bunların her birinde bir kaç saat kalabildi, — Tahsisat meselesi ne oldu? — ©. E. C, de münakaşalar de. vam ediyor. Kongre kati kararı vermedi. Çalışmalar henüz iptidat safhadadır. Son neticenin on gün sonra Aalınacağını tahmin ediyo- Tum. Pariste iken O, E. C, deki Türkiye temsilcisi Dr. Sanus ile tahsisat meselesi için görüştüm, — Türkiyenin alacağı miktar 1. çin ne fimit ediyorsunuz? — Bu yalki yardıma tahsis edilen miktara göre hiç bir memleket 1s- tediği parayı alamıyacaktır. Tür « kiyenin bir istisna olacağını zan - netmiyorum, Maamafih kesinti her halde yüzde 30 dan fazla olmaya. caktır. Denizyollarına — yolladığınız bir mektupta, İdarenin yalnız A- merikadan doğil Avrupadan da gemi alabileceğini söylemişsiniz? — Evet, Pariste yapılan toplan- tıda denizellik meseleleri de görü şüldü, Bu görüşmelerde — varılan anlaşmaya göre yardıma dahil memleketlerden birinin ihtiyacı o- lan tipte gemiler diğer bir memle. ket tarafından yapılmakta ise, bu ild mmemleket arasında gemi alış werişi olacaktır. Bu şekilde önemli miktarda dolar tasarrıfu temin e- Gilecektir.> * Dün Mr. Door'u getiren husust uçakla Mr. Hoffmanın karısı ve çocukları da şehrimize — gelmişler ve bir müddet İstanbulda dolaştık tan sonra dönmek Üzere tekrar u. çaklarına binmişlerdir. Uçak havalandıktan bir müddet sonra motöründe çıkan bir ârıza yüzünden tekrar meydana inmiş- tir. Öğrendiğimize göre Mr. Hoff. man'ın karısı ve çocukları şehri - mizde bir kaç gün kalacaklardır. Türkiyeye askeri yardım miktarı aynen kabul edildi (Baştarafı 1 weiae ) Kantın tasarısının komisyona ta- de edilmesi için yapılan teşebbüs de akim kalmıştır Bu kanun şim. di âyana gitmiştir, Wallace'i'n hezeyam Vaşington 19 aa. (United Pres) — Başkan Trumanin yabancı mem 450 cnilyon dolarlık silâh yardım programına hücum eden müterakki parti lideri Henry Wallace Ameri- kan siyasetinin tamamen değişti. Tilmesini istemiş Ve Türkiye, Yuna nistan ve Portekizdeki «mürteci> ve <müfsit» hükümetlere yapılan yardım esasına dayanan bu şekli tenkit etmiştir, Wallece bu siyasetin Çindeki fa. cla ile neticelenen duruma sebep olduğunu da ileri sürenüştür. Wallace yabancı memleketlare yapılacak olan silâh yardımını ten kit ederken şunları söylemiştir Bu program san — derece cesim bir silâh masrafının başlangıcıdır 'vve programın sonundaki masraf miktarını da şimdiki halde kimse görememektedir. Bu program bir Savunma programı değil bir taar-| rız ve kışkırtma programıdır, Wallace daha sonra Rus siyase - tinde bu memleketin Amerika Bir Jeşik devletlerile harp yapmak isto diğine dair hiç bir emarenin mev cut olmadığını bildirmiş ve <Yer yüzünde Amerikan ve Rus görüşüo | Finde uzun &iah — bomlardıman | uçaldarı kullanılmadan halledileme yecek hiç bir anlaşmazlık mevcut değildir». demiştir. nu yürütür diye bir hükme tesadüf edilemez. Hal böyle iken İnönünün anayasa mn 88 inci yemin maddesine daya- narak kendindo üstün salâhiyetler olduğunu ileri sürmesi milli irade hâ kimiyetini tesin yolundaki müendele- mize karçı yönetilmiş bir hareket- tir, Bütün bunlar bize bir şeyi göste riyor: İş başındakiler zamanın me- selelerini ve onun vehametini kat'iy iyen kavramamış bir durumdadırlar 've hâlâ işi bazı politika terkipleri i- te halledebileceklerini sanıyorlar. Açıkça bir daha ifade etmek iste- n ve vatanda uya nlü- riz ki Türkiyede vataı şın kaderi ile doğrudan doğ kali bir hürriyet mücadelesi cereyan letmektedir. Bu mücadeleyi bir gün evvel hedefine ulaştırmak ve şahıslar üstünde prensiplere bağlı doğruluk ve adalet esaslarına dayanan bir halk idaresi kurmak bütün vatandaşlar i- çin şeref ve namus borcu ve bir mu- idir. Böyle bir gidi- ürüncemede bırak kadderat mo i önlemek ve mak ize hiyanettir, Millet Partisi bütün faaliyetlerin- Antakya 5. J. Er Okul Alay Satınalma Komisyon Başkanlığından ea Miktarı Muh, bedeli G, tominatı Ihalı İhal 1, şekli misyonca yapılacaktır, : . ğ A — Bu erzaldara ait evsaf ve gartnamesi Ankara, lstanbul. Adana il J. Komutanlığında ve okul alayı satın alma komis Üinde alınır, 5 — İsteklilerin belli gi lerini ihale saatinden bi: 5: Kubulacak gecikmeler kabul edim unda görülebilir, Bir etinin gartnamesi b teminat makbuzu veya Baska makbuz mukabili komisyon be, 12210 n ea u makamlardan 560 kuruş mukabi mektubu ile birlikte diği akanlığına vermeleri, po.. deketlere yapılacak olan 1 milyar| : YENİ SA (Baştarafı 1 incide) hayatımızda faal bir köşedir. Bu rada vatandaşlar muhtelif par- tiler ve münakaşalar içinde bir birine karşı bazı sert vaziyetler almışlardır. İsterim ki bugün ba na gösterdiğiniz muhabbeti bir- birinize gösteriniz ve Nazilliler, siyasi — partilerin — mücadelesi içinde sağlam bir yol, verimli ve feyizli bir yol tutmakta en ön. de bulunsunlar. Eğer aranızdaki münakaşaların Üstüne çıkar gös terdiğiniz muhabbeti birbirinize göstermeğe, aktarmaya çalışır- sanız ben size minnettar olurum. Demokrasi rejimi vatandaşla- rın birbirine emniyet ve itima. dı üzerine kurulacaktır. İnsaf- sız şekilde bir taraf öteki tarafı kötüliyerek demokrasi rejimi ku- Tulamaz. Cumhurbaşkanı, buradaki hi- taplarından sonra Nazilli mensu- cat fabrikasını ziyaret etmiş ve orada işçilere gu hitabede bulun- muştur: — Çoktanberi görmediğim siz. leri Nazilliden ayrılmadan evvel selâmlamakla bahtiyarlık duy: mak istedim. İşçiler kendi siyasi kanaatleri- nin sahibi olacaklardır. — Fakat fabrika içinde hem müessesenin hem de kendilerinin işlerini siya- set münakaşaları dışında dostluk hisleri içinde yürüteceklerdir. İşçiler, hür vatandaşların teg- kilâtı içinde kendi meslek men- faatlerini ve kanun haklarımı ko- rumak için feyizli ve verimli bir gurette çalışacaklardır. Benim İş- çilere karşı en ziyade ehemmi- yet verdiğim mesele şudur: On- İarın mesleklerinde ve meslek hak larında kanun teminatından ta- mamiyle istifade etmeleri ve va- zife dışında siyasi kanaatlerini her hangi bir şekilde göstermek- ten, yürütmekten her hangi bir rahatsızlık duymamalarıdır. Selçuk'da, Kuşadası'nda ve Söke'de İzmir, 19 — Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, beraberlerinde Bü. yük Millet Meclisi Başkanı Şükrü Saracoğlu ile Bayınd:ılık Bakaa) Şevket Adalan, ikiric; ordu mü fettişi Örgeneral Hakkı Akoğuz, Denizli - Muğla —Aydın C.H.P. bölge M. Dr. Hüseyin Hulki Cu- ra, İzmir - Manisa C.H.P. bölge müfettiği Süreyya Örgeevren v> Denizli valisi Ahmzt Demir ol duğu halde geceyi Çamuk ista: yonunda geçirdikten &cnra ku sabah saat 10,30 da Selçuk'a ge'- miş ve bir hitabste bılunmuz: tur. (a sonra Kuşadasına giden Crada hulâsaten çu beya- natta bulunmuştur: — Bundan yirmi sene sonra ik- tidarda ve muhalefette bulunan vatandaşların gerefli ve gururlu olarak birbirlerine çalım Batma: ları gülünecek bir mevzu olacak- tır. Amma bugün içinden geçti- ğimiz hastalık devrinde vatan- daşlarımın bu sözlerimi bilmeleri Zaim'in idamı kanuni dir (Baştarafı 1 ineide) Suriye, dış münasebetlerinde dal ma kendi menfaatlerini gözetmet te ve birleşmiş milletler anayasa - sına sadık kalmaktadır. Suriyede hükümet darbesi yapıl dığı gün müstesna, hiç bir suretle silâhh bir. çarpışma olmamıştır. Bu noktayı bilhassa tebarüz ettir. mek isterim. Suriyede yeni bir hükümetin te- gekkül ettiği, yabancı " memleket. lerde bulunan elçiliklerimiz vasıta &ile mahalli hükümetlere bildiril - miştir, Şu ana kadar yeni hükü . metimizi tanıyan devletler bulun - duğu hakkında bir malümat almış değiliz,» Maslahatgüzar, yeni rejimin es. kisi ile olan alâkasını — göyle izah etmiştir: «— Albay Hunnavinin yaptığı in kılâp, El Zaim hareketinin tamam layıcısı addedilmek Jâzımdır. — El Zalm muvaffak olduğu hükümet darbesinden sonra, gayeden inhiraf etmiş ve diktatörce bir. hareket hattı takibetmeğe başlamıştı. El Zatmin demokratik telâkkiler Gen bu inhirafı, ona kargı bu ha » reketi zarur! kilmişti. Bu son ha. reket, memleketi — inhiraf ettiren demokratik yola getirmiştir. Esa sen Haşim El gettasinin başkanlı. ğinda teşkil edilmiş bulunan koa- Hayon hükümeti, bunu teyit ede. cek en büyük delildir. Bu zevatın mazileri, vatanperverllideri hakt 'da pek çok gehadetlerle doludur. Bir arkadaşımızın Mısır hanedi nının El Zalmin ölümünden sonra matem ilân etmesi ve yeni inkılâ. bin kansız olmasının daha iyi olup olmadığı hakkındaki #orusuna - ce- vap veren maslahatgüzar: <— Mısır hanedanının matem 1. Jân etmesi, Misir elçiliğinin cevap- landıracağı bir meseledir. İnkılâ . Bın kansız olması bahsine gelince El Zaim hakkında yüksek bir as. keri mahkeme tarafından hüküm verilmiştir. Mahkeme bu hükmü vermek için Kâfi delil ve sebep görmüştür. Bu itibarla bunda bir kanunsuzluk yoktur.> demiştir İstanbul. Konsojosluğunun | mektubu Suriyenin İstanbul Konsolosluğun dan matbuata şu mektup gönderil miştir tanbul — Suriye — konsolosluğu bazı gazetelerde Suriye hakkında bütün neşrolunan ve hakikate uy. mayan — haberleri - tekzip etmeğe resmen memurdur Suriyede vaziyet gayet sakin ve tatikrarlıdır Böyle haberler negrolunsa — dahi Buriye ve Türkiyeyi birbirine bağ layan dostana münasebe.ler yayet tli ve eskisi gibi devam ede cektir. Buna ilâveten gerek yeni Başba kan ve gerek Dişişleri Bakanı Su- riyenin imza ettiği bütün beynelmi lel iltizamatları gaklal gibi riayet edeceğini beyan etmektedirler.» Cumhurbaşkanını dünkü hitabeleri BAR insanları birbirine itimat etme- ye, hürmet etmeye sevkedieek tesirli bir ilâçtır. Hiç böyle münakaşalara, tar- tışmalara alışmamış olan bir memlekette iktidarda bulunanlar müfemadiyen tecavüze uğrarlar. ga tecavüize uğrayan bir insanın baysiyetinden vo yüreğinden du- yacağı bütün elemlerle gözleri şiddetli hareketlere ister İstemez meyleder, Böyle zamanda — iyi niyette, iktidar içinde vazife gö-- meğe çalışmış olan insanları gah Bi teesalire kapılmaktan menede- cek başlıca unsur vazife duygu- sudur. Cumhurbaşkanı Sökelilere de hulâsatan gu sözleri söylemiştir: — Siyasi partilere mensup ©- lan vatandaşları, rozetleri göğüs- lerinde gülerek, şen ve gatır ba- 'na «Hoş geldiniz> nezaketini e- sirgemez biz. vaziyette buldum. Bana gösterdiğiniz nezaketin kıy meti güphesiz pek büyüktür. Fa- kat bana verdiğiniz en büyük mil kâfat Söke'de yanyana, omuz omuza göğüsl rinde rozetleriyle ve birbirl. le gakalaşırken / bulmaklığımdı Bunun hatırası ile zevk duyaca- Bim. Sökeliler. Serbest seçim olacak ve onun neticesine siyasetler boyun eğe- cek. Bu serbest seçimde vatan- daşlar bir seçimin bütün çekiş- mesini yapacaklar, fakat zor kul- lanmıyacaklardır, düşman olmuya caklar, Serbest seçimden son'a netice ne olursa olsun vatandaş- lar birbirlerine dost kalacaklar. Birbirinin canı Üzerinde, malı ü- zerinde her hangi bir emniyet - Bizlik hissi doğmıyacaktır. Bu i- deal neticenin ilk işaretini ve eserini canlı bir surette Sökede gördüm diye çok bahtiyarım. Bugün burada yanyana duran muhtelif siyasi kanaatteki vatan daşlarımın bana gösterdikleri hal istikbal için böyle bir müjdedir. Size çok teşekkür ederim. Bu sözlerim, buzların çözüldü- ğünü, emniyete, iyiliğe doğru git tiğimizi bildiren bir haber, Söke den bütün memlekete verdiğim bayırlı bir baber olsun, İnönü — saat 18,10 da avdet etmişlerdir. Hal İzmire p'te asayiş halâ kurulamadı (Baş taratı 1 incide) Orbay 24 Ağustosa kadar Suriyode kalacak Ankara: 19 (A.A.) — Haber aldı- ifimıza göre, evvelce Suriyo büküme- tinin dâveti üzerine Suriye ordusu- Hün islahina ait askeri tetkikat için Şama gitmiş olan orgeneral K Orbayın Suriyede totkikatına devam letmesi hususunda ahiren yeni bükümeti tarafındasn hükümetimize müracaat ve talepte bulunulmuştur. Ba talebe hükümetimizce muvafakat edilmiş ve örgeneral Orbayın tetkika fanı itmam etmesi için Suriyede ik; metini 24 ağustosa kadar uzatn takarrür etmiştir. Halepte asayiş hâlâ kurulamadı Antep, 19 (Hususi) — Son Su: riye hâdiseleri dolayısiyle yurdu muza ilticalar olmaktadır. Bu- güne kadar Gaziantebe 22 Suri- yeli iltica etmiştir. Bunların söy- lediklerine göre Halep ve civarın da vaziyet çok karışıktır. Asayiş hâlâ temin edilememiştir. İ: tikam maksadiyle sokak ortası: da işlenen cinayetlerin arkası ke- silmemiştir. Dün, bu şekilde 19 kişi öldürülmüştür. İltica eden- ler, Kabullulman, Kadılar — ve Ayas köylerine mensuptur. Ürdün Suriye hükümetini tanıdı Londra: 19 (BBC.) — Bu gece Şamdan - bildirildiğine göre Ürdün yeni Suriye hükümotini resmen ta- vımıştır. Türkiyenin Suriye rojimini tanıması mühtemel Şam: 19 (A.A.) «Uniled Pros> — Burada bükim- olan kanaate göre, 'Türkiye, Ürdün, Irak, Lübuan ve Afganistan elçilerinin Dışişleri Ba- kanlığını siyaretleri neticesinde yeni rejimin tanınması sağlanmıştır. Dı- gişleri Bakamı Nâzum Kudai dün Türk elçisile ikinci bir mülükatta daha bu lanınuştur. Diğer taraftan albay Sami El Hun- navi, dün geç vakit hükümet üyele- rinden bir kıamı ile görüşmüştür. Resmi bir kaynaktan — öğrenildiğine göre, 20 ağustosta toplanması karar laştırılmış olan Arap Birliği konso- yinin geriye bırakılmasında Mısır israr etmektedir. — Dişişleri Bakanı Nüzam Kudsi bu toplantıya iştirük et mek üzere bugün İskenderiyeyo ha- reket edecekti. Şimdiyo kadar bu tasavvurunda hiç bir değişiklik ol- mamıştır. Suriye - Irak gizli askeri görüşmeleri Haberi asılsız Londra: 19 (A.A.) <Basın - Ya- yın> — Buriye hükümeti dün yayın ladığı tebliğlerde, — Suriyenin iç ve dış siyasetine dair bazı Lübnan gaze telerinde çıkan haberleri yalanlamış. tar, Bu cümleden olarak Suriye ile I- rak arasında gizli askori görüşmeler yapıldığına dair bir Lübnan güzete- #indo çıkan haber de kesin olarak ya lanlanmaktadır. Ettasi'nin oğlunun demeol Paris: 19 (A.A.) <Afp.» — BSuri- yenin Paris olçisi Adnan Ettasi dün belki do eylâl sonlarına doğru yapı- Tacağını bildirmiştir. akşam basına beyanatta bulunarak | de temsil edilen devletler arasıa- ezcümle demiştir ki da kolayca anlaşılabileceğini söy Halen iktidarda bulunan — Suriye | lemiş ve azınlıkların himayesi Ü- bükümetinin yegâne maksadı toşril | erinde ısrarla durmuştur. cihazın bormal bir şekilde işlemesini | — Birçok murahhaslar ve bilhas- temin edecek moşrati bir rejim kür- | ga İngiliz, Danimarka, İtalya, İs- maktır. veç ve Yunanistan murahhasları Yeni Suriyo Başbakanının oğlu o-| görüşmenin esasını teşkil eden lan Etta Suriyede bir kurucu meclis | mevzuun ehemmiyetini belirtmiş- teşkili için seçimlerin pek yakında | lerdir. Darbesi, bir Ziyaret — Başmakaleden devam — bu görlşünü, uzun müddet ma- hafaza etmeğe muvaffak olama- mış İdi. Zira Amerika devleti relsi Mister Truman yıldırım hı- &ile yeni İsrall hükümetini tanr mış İdi. - Vaşingtonan bu - Jesti, garesiz, Londrayı da ayni yolda Yürümeğe sevketti. Fakat Orta- parkta direktif veren ve birinci plânda rol alan bir politika ol- Mmak yerine ikinci plânına atılan vo Vaşingtonun İzi üzerinde yü- rüyon bir manzara gösterdi. Bu halin, Ortaşarkta kökleşmiş men- aatleri olan bir memleket İçin, çok cazip olmadığı malümdur. Arap - İsrall harbi de, Londra- nn tahminlorini boşa - çıkardı. Çünkü Arap Birliği, bir avuç İs- Fail ordusu karşısında dayana- ğe sevketti. Ortaşarktta kuvvetli ve Istikrarlı bir idare kurmak |h- tiyacı kendisini gösteriyor. Bu işe en müsalt belki Ürdün kral-. lığıdır. Çünkü Abdullah'ın ordu- vu nisbeten en kavi teşkildir. Bi- Ürdün ve Suriye arasında üçüz- lü bir Iktisadi birlik kurulması fikrini müdafaa edecektir. Gümrük birliği kurmak sureti- le başlıyacak bu vahdet belki I- leride daha şumullü bir safhaya girecektir. Tekmil Arap memle- ketlerini birleştirmek kabil ola- mayınca şimdi, mahdut bir çer- çeve içinde, mahalli ve Hâşimi bir vahdet belki düşünülüyor. Böyle bir kül, tahakkuk edebi- lirse, karşısında çok mümkündür. ki Mısır ve Hicazı dikilmiş gör- sün... Mısır filhakika son harp- te büyük bir varlık göstereme- miştir amma nüfusu (18) milyo- na varan, bütcesi iki milyar Türk lirasına baliğ olan bu zen- gin ülke, az zamanda çok kuvvet li bir mevcudiyet olabilir. Mısı- ra, Birleşik Amerikanın da bü- yük alâka gösterdiği seziliyor. Hicaz kralı ile Vaşingtonun ara- sı ise çok İyidir. Böylece iki tür lü manzumeye doğra - gidilmesi ihtimal ve tehlikesi vardır. Biz, etrafımızda olup bitenler- le, pek . yakından - ilgilenmeğe meeburuz. Bu seyahatler, sefer- ler, konuşmalar hep civarımıza nittir. Bahusus ki Tahran konuş- malarına bizim de iştirâk edece- ğimiz bir aralık haber - verilmiş idi. İştirâk edelim veya etmiye- lim bütün bu kıpırdamalarda ha- zır bulunmamız lüzımdır. YENİ SABAH 'TAKVİMDEN BİR YAPRAK Tevfik Fikret ULUNAY (Baştarafı 1 incıde) Bu gümlemelerden biri de servet yapmak için mülletin hakkını çalan yağmacılara — karşı İdi. — Fikret Ç(Hâmı. Yagmâ) - başlığile yazdığı bu manzumadı Yeyin Efendiler yeyin, bu hânsı- iştaha sizin.. Doyunca, tıksırınca, patlayınca- 'ya kadar yeyin! Diye öyle bir feryat koparmıştı Ki bu cümle © devrin tarihini hu- lâsa eden bir veoize olarak kalmış. t Fikrot, memleket — Bençliği için Imtisal edilecek bir fazilet hoyke- ildir. Onun ruhlarda — rekzeylediği Insanlık âbldesine yazdığı şu cüm- e memleketi solâmete çıkaracak en doğru yolu gösterir: Kimseden ümmid-i- foya itmem dilenmem por-rü- bâl kendi — eflâkimde kendim tâirim Tahinâ tavk-a- esâretden giran- dır boyauma, Fikri hür, irfâm hür, vicdâmı hür bir şâirim! insan hakları muhake- mesi kurulması teklif edildi (Baştarafı 1 incide) bir Ümit kapısı açılmış buluna- caktır. Buraya aksedecek olan hâdiseler evvelâ insan hakları komisyonunda tetkik edilecek ve bu mahkemede görüşülecek de- ğerde bulunanlar ayrılarak İn- san Hakları Mahkemesine veri- lecektir. İnsan hakları mevzuunda görüşmeler Strasbourg, 19 A.A. (afp) — Avrupa istişare asamblesinin bu sabahki toplantısında cereyan e- den görüşmeler sırasında söÖz u- lan Fransız mürahhası Pierre Henri Teltgen, insan haklarınıa ve esas hürriyetlerin ibkası için kollektif sorumluklarını prenstp itibariyle kabul etmeleri - husu- sunda Avrupa konseyi üyesi bu- lunan devletler nezdinde tavsiye- lerde bulunulmasını teklif etmiç- tir. Fransız murahhasının bu hu- susta verdiği etraflı tafsilâttan ra söz alan Dahimarka mu rahhası Lannung, Avrupa konse- yinin bu insan hakları meselesin- de pratik ve enteresan sonuçla- ra varabileceğini, çünkü konsey- Kondi cevvi 'Ankara takımları yiz, Devamlı karşılaşmalar yapaca- limize daima kuvvetli te- İçinin naenaleyh kral gimdi Hrak ile|de Fransay Dün Trabzon vapuru ile Ordu at- Tetizm takımının Fraoaaya bareket etti Kafile başkamı kurmay albay Ziya Konuk'la bir konuşma yaptık, Ko- nuşmamızı aynen naklediyorum : — Atletizm ve futbol takımımız ne zamandanberi kamptadır? — N Temmuzdanberi her iki ta« kun da Ankarada kampa alınmışlar- dir. Kendileri büyük bir feragatle çalıştılar. Atletlerin kampı nihayete ermiştir. Futbolcular da geçen haf« 'ta İstanbulda Fenerbahçe vo İstan- bulaporla muvaffakiyetli maçlar yap tıktan sonra Ankaraya dönmüşler 've tokrar kampa alınmışlardır Halen kamp kurmay binbaşı Bekir Silâhçı- ların idaresinde devam etmektedir. temas halinde- Üiz. Ken kımlar, rakip olarak seçmek kararı- ni verdik. Burada İstanbulun tanın- — İstanbulda Galatasaray ve Be- taşla niçin maç yapmadınız? — Öyle tahmin ediyoruz ki futbol İmevsiminin kapalı bulunması, bu i- ki güzide kulübümüzür . hazırlıksız idurumda bırakmıştır ve bu yüzden ' şimdilik bizimle karşılaşmaktan çekinmişlerdir. — Kafile kaç kişiden müteşekkil- dir? — Ben, binbaşı Nuri Gücüyener, 'den terbiyesi genel müdürlüğünün, sağlık işlerimizle meşgul olması için bize verdiği Danyal Tepedelenle, 16 atletten müteşekkildir. Futbol hafile ni ise 14 futbolcu ve iki idareci ola- rak tesbit edilmesi bize - bildirilmiş- tir. Fransaya gittiğimiz vakit, bunı 15 futbolcu ve 3 idareci olarak değiş tirilmesini teklif edeceğiz. — Seyahat programınız nasıl- dir? — İstanbuldan hareket edece- ğiz. Marsilya tarikiyle derhal Bordeaux'ya geçeceğiz. 3 ve 4 ey- lülde Bordeaux'da müsabakalar yapacağız ve 7 eylülde de Mara:l- yadan bir Türk vapuriyle yurdu- Muza müteveecihen hareket eds- ceğiz. Futbolcular ise Eylülün 19 unda İstanbuldan hareket ede- ceklerdir. Marsilyadan doğruca | Lil'e gidilecektir. Çekilen kur'a- da kazandığımızdan takımımız Fransa ile doğrudan doğruya dö- mifinal maçlarına kalmışlardır. Kartılaşmalara altı takım iştirâx edecektir. Li'de 5 Ekimde dö- mifinal maçını, ve kazandığımız takdirde de 8 Ekimde — Pariste final maçını yapacağız. — Ordulararası spor kongre- sine iştirâk edecek misiniz? — Evet, 28-29 Ağustosta Vi- chy'de toplanacak olan ordular- arası ki ine, kurmay albay Zira Komut, binbaşı Nuri Gücüyener ve Hüsamettin Güre- liden müteşekkil bir heyet genel) kurmayımızı temsilen iştirâk ede) cektir. Gerek atletlerimizden ve gerek se - futbolcularımızdan — eminiz. Yurdumuza iyi neticelerle dön2- ceğiz. Bizlere güvenebilirsiniz. . METİN METE İstanbul Enternasyonal Tenis turnuvası bugün başlıyor Dördüncü yıl İstanbul. enternas- yonal tenis turnuvası bugün 15,80 'dan itibaren Tenis - Eskrim » Dağcı- lık klübü kortlarında oynanmağa baş yacaktır. Geçen yıllardan dahâ zengin bir orgüniznayon halini alan bu — yılki müsabakalara dünyanın sayılı tenis göbretlerinden bazıları da iştirâk et- mektedir. Bunlar arasında 6 yıl dün ya birinciliğini almış olan Fransız Cochet, Dünyanın en zax 'addedilen ve 4 yıl dünya ikinciliğini arkadaşı Henekel ile birlikte Wimb. ledorn çift erkek karşılaşmalarını ve Mısırda geçenlerde yapılan turnuva- 'da çift erkek karşılaşınasını gene bu- rada — söyredeceğiz. — Avusturalyalı Harperle — birlikte — kazanan Von Gramm da bu turnuyaya iştirak et- mektedir. Belçika — ikincisi - Peton, Avusturya Davis kupası oyuncuların- İdan Harper, İngiltere hariç Avru) 'nin bir numaralı tenisçisi İtalyan bi yan Bossi, Avusturya birincisi bayan Neumann, İngilterenind ve 5 numara h bayan tenisçileri Scott ve Cury ve geçen yılki turnuvanın tek erkekler İsviçreli bir gazetecinin intibaları (Baş taratı 1 incide) Hele Büyükada bir cennet.. Sou- ra halkınız çok nâzik.. Burada herkes yabancılara hizmet içia elinden geleni yapıyor. Bunlar işin iyi tarafı.. Size bir dost sıfatiyle, memleketinize büyük bir turizm akınını önleyen sebepleri de işaret etmek isterim. Evvelâ otelcilik işleriniz kötüdür, Avrupal gekilde en az 5 oteli ol- malı.. Diğer bir mahzur da ce- nebilerin sıkı bir kontrole tâbi tetulmalarıdır. Zira bu seyyad- ları Türkiye dahilinde çok müş kül bir mevkie sokuyor. Maam fih bu kontrol şimdilik zaruridir. Çünkü Rusya ve Bulgaristan, Türkiyeyi iki demir perde arası- na almıştır. Bu devletlerin yapa- cakları casusluk hareketlerini önlemek için bazı kontrollerin bulunması doğru olur. Türkiye Rusları seçmeyip Ba- tılı demokratlarla — anlaşmakla çok yerinde bir hareket yapmış- tır. Bu hareket genç Türkiyey: çok parlak bir istikbal hazırlu- mıştır. Yakında Tribune de Geneve'de neşretmeğe başlıyacağım röpor- tajlarla, bugünkü Türkiyeyi İs- viçrelilere tanıtmıya çalışacağını Belirteceğim noktalar arasında Türklerin kadınlara tanıdıkları haklar bakımından İsviçrelil: Görüşmelere öğleden sonra de- yam edilecektir. üstün oldukları taraflar da vaz- Buyla: 8 - eee n |Birhükümet | Ordu Atletizm takımı vrş a gitti birin Avusturyah W tenin #ee reree V EEE ea izın zevkle soyredecekleri kıymetli lee nisçilerdir. Bu sebeple bu turnuvayı kaçırmamalarını okuyucularımıza tav »iye ederiz. Dün yapılan konkuripikler Dün Ayazağadaki Süyari okulune 'da konkuripik müsabakaları kalabae liık bir seyirci kitlesi önünde yapıl. miştir. Alınan sonuçlar gunlardırı İlk olarak her irktan atlarla yapi« lan birinci koşuda : Yüzbaşı Bedri Böke, Şimşek ada h atıyla hatasız olarak 1.15:4 le bis rinci, yüzbaşı Mennan Posinli, Aker adlı atıyla bir hata ve 1.15.5 le ikinal yüzbaşı Tevfik Yücel, Yalçın adl. a« tıyla bir hata, 1.28.1 le üçüncü ol - İkinci olarak seçim yarışı 27 bini irakiyle yapılmış ve yüzbaşı Salih Koç, Binaş adlı atıyla 1.08.3 le inci, Binbaşı Eyüp Öncü Leylâ madı. Bütlin bu hâdiseler İngil- |nup takımlarını da Ankaraya çağı (adlı atıyla 1.28 le ikinci, yüzbaşı tereyi, bütün Arap ve gark poli- |racağız. Fenerbahçanin Ankaraya | Monnan Posinli, Bebek adlı atıyla Hikasını yenlden gözden geçirme- | gelmesi ihtimal dahilindedir. 1.23 le üçüncü olmuştur. Çok alâka görmüş olan bu müsabam kalara bugün de devam edilecektir. İstanbul yüzme şampiyonası İstanbul yüzme şabpiyonasına dün 17.30 dan itibaren Lido yüz- me havuzunda başlanmış ve aşar Bıidaki neticeler alınmıştır: 100 mt. serbest: 1 — İbrahim Sulu — (Moda) 1043 2 — Nejat Nakkaş (Moda) öğretmen Hüsamettin Güreli ve be-| 1.05.1 3— Rauf Ardaban ((5.8.) 1.08.2. 200 mt. kurbağalama: 1 — Erol (B.S.) 3.08.9 2 — Aydın (G.S.) 3.09.4 3 — Yaşar (G.S.) 3.25,2 1500 mt. serbest: 1 — Süheyl (G.S.) 23.31.1 2 — Haldun (Moda) 24.00.8 3 — Ayhan (B.j.k.) 24.35.7 Avusturyah atletlere verilen çavy Dün Emirgânda Avusturyalı atletlere basın mensuplarına bte çay ziyafeti verilmiş ve tki mil- let atletleri bu çayda tanışaral hasbihalde bulunmuşlardır. Ermeniler arasındaki ihtilâf (Baş tarafı 1 Incide) Arslanyan bir mazbata bazırlatıp bunu Beyruta yollamıştır. Beyrutta Katagigos, sadece ve- rilen cezalarla doğan ihtilâfı halle decek, seçim işlerine hiç bir suret. te karışmayacaktır. Valinin değişeceği doğru - değil (Baş tarafı 1 incide) 'da görüşülmüştür. Bu tâyin hakkın. daki kararname yüksek tasdike u- (nulmuştur. Kararnamenin Cumhur - başkanının Ankaraya dönüşünde tas dikten çıkacağı öğrenilmiştir. —— » Diğer taraftan da Ankara valisi Avni Doğan'ın İstanbul valiliğine tâ İyin edileceği söylenmektedir. Bu hususta malümatına müracaat edilen İçişleri Bakanı Emin Erişire gü, elçilik tâyinlerile Dışişleri Ba- kanlığı meşgul olmaktadır, demiştir. Vali ve belediye başkamı, balon Yalovada istirahat etmektedir. Bu tâyininin C. H, P. nin soru ile ye- pıldığı sanılmaktadır. Rivayet, yalanlandı Ankara, 19 (Telefonla) — İs- tanbul valisi doktor Lütfi Kırda- rın hariciyede bir vazifeye ve kuvvetli bir ihtimalle Şam elçili- ğine tâyin edileceğine dair çıkan şayialar, bu gece, salâhiyetli bir 'at tarafından yalanlanmıştır. Bu zat, Kırdarın nakline ait her hangi bir kararnamenin hazırlan mamış olduğunu da söylemiştir. C. H. P. divânı toplandı (Baş tarafı 1 İnolde) ut sistemin tatbikatından gerek t caret ve sanayi erbabı ile yapılan te maslardan elde edilan neticeler bakı- mından kurultaya arzedilmek üzere tetkik edilecek tekliflerin geniş bir tahlilini yapmıştır. Dicleliden sonra İşletmeler Bakanı Münir Birsel yeni bazı - tedbirlera kendi Bakanlığı ve devlet işletmeci. lüği bakımından da lüzum olduğu üze rinde izahlarda — bulunmuştur. —Bu mevzuda divân üyelerinin fikir ve mütalea ileri sürdükleri ve bazı e- saslı münakaşalar olduğu ileri sürül mektedir. Bu durum karşısında di yânın bugünkü mesaisini yalmıs bu işe hasrettiği zannedilmektedir. Varılan netice hakkında kat'i max dümat alınması kabil olmamışsa da işlere agâh olanların kanaatine göre İdivân, devletçilik ile hususi teşeb- büslerin tearuz ettiği noktaların kat't olarak tasfiyesini ve iki faaliyetin birbirini tamamlıyacak şekilde ve sü ratle inkişafı noyo mütevakkıfaa 0 nun icrasını istiyocektir. Divânın pazartesi gününe — kadar müzakerelerine devam edeceği sanılı maktadır. 7 kişilik bir komisyon teşkil edildi Ankara 19 (Telefonla) — Cum huriyet Halk Partisi divanının bugünkü toplantısında, devletçis lik mevzuu etrafındaki konuşma larını daha esaslı ve derli toplu bir şekilde halletmek için bir tâlf komisyon seçilmiştir. 7 kişilik 0- lan bu komisyon yarın öğleden evvel toplanarak bu meseleyi İn- ceden inceye tetkik edecek ve ne4 ticeyi bir rapor halinde divana bildirecektir. Divan, yarın öile- den evvel toplanmıyacak, öğleden sonra da bu tâli komisyonun ve- receği raporu tetkik ve intaç e- decektir. ü T taraftan bugün öğleden sonraki toplantıda Tarım Baka nı Cavit Oral'ın, müstahsile yapı, lacak yardım hakkında — verdiği dirar izahat dinlenmiştir.