vg Yazan: NAZİF SÜLEYMAN Valinin son demeci Kıbrıs — Lefkoşa — (Hususi) Önümüzdeki haftalarda Kıbrıs- tan ayrılarak memleketine dö- necek olan ve ancak işlerini tes- fiye için Ocak ortasında Kıbrısa gelmiş bulunan Kıbris Valisi Lord Winster, geçen gün, İera- M. Meclisinde (bu meclisin tem- salâhiyeti yoktur, azaları hükümet tarafından seçilmiştir) yıllık büdçe konuşmasını yap- Tmış ve Kıbrısın 1948 seneği zar- fındaki durumynu gözden geçir Daha evvelki yazılarımda da belirttiğim gibi Lord Winster Vali olarak Kıbrısa Kıbrıslılara daha geniş idari salâhiyetleri ihtiva eden bir anayasa kabul ettirmek maksadile gönderilmiş, ve Rumların ilhak yaygaraları ve hükümetle bu hususta teşri- ki mesaiden kaçınması üzerine, bu maksadı tahakkuk ettirmiye muvaffak olamayınca Londraya. giderek istifasını vermiş ve bu istifası kabul olunduğundan, iş lerini tesfiye için Kıbrısa avdet etmişti Bu sebebten Lord Winsterin yukarda bahsettiğim bütçe deme ci onun icraat meclisinde verdi- Bi son demeçtir. Böyle olmakla beraber bu demeçte Kıbrısın si- yasi durumunu alâkadar eden bazı noktalar mevcuttur. Lord Winster 1948 in muhase Besini yaparken siyasi mes'ele- lerden ziyade, dahilt mes'eleler, bilhassa Kıbrısın inkişafile alâ- kadar işler üzerinde daha çok dormuştur. Maden Bölgesindeki karışıklıklar Lord Winster yıllık demecin- de Kıbrısın 1948 senesinde ge - çirdiği siyast buhrana ve bu yıl zarfında Komünist elemanlar ta | fından idare edilen Rum işçi sendikalarının Karadağ Maden | bölgesinde çıkardıkları büyük greve de temas etmiştir. Bu grev hakkında biraz malü at vermek faydalı olacaktır; Karadağ Bakır Madenleri bir A merikan şirketi tilmektedir. Kominist liderler ta rafından sevkedilen Rum Sendi kalar Birliği geçen yıl zarfında, Maden Şirketinden teslim edil - mesine maddi bakımdan imkân olmıyan bazı dileklerde bulun- muşlar ve Şirket bu dilekleri ka bul etmeyincö Maden bölgesin- de grev ilân etmişlerdir. Hül et bu mes'elede mevcud niza - mat gereğince bitaraf kalmış ve grevcilerle girketi kendi arala rında uzlaşmıya terketmiştir. Hükümetin bir uzlaşma temini i- çin zaman zaman yaptığı tavas- But teşebbüsleri imkıtaa uğre miştir. | den sendikaları liderlerile hiçbir ğunu iddia etmiştir. Şirket bu grev üzerine yeni işçi yazmıya ve onları maden kuyularında çalıştırmıya başla- maştır. Hükümet bitaraf bir du- rümda kalarak, ancak kendi ar- zu.lanlı— kuyularda işlemek isti- yenleri zabıta vasıtasiyle koru- Mmakla iktifa etmiştir. Fakat grevciler grevlerinin muvaffaki- yetsizliğe uğrıyacağını anlayın- Ca, çalışmak istiyeh yeni işçile- ri kuvvet zoruyla bundan menet mek istemişler ve bu bazı alıval de polisle çarpışmalara sebebi - yet vermiştir. Vaziyet bu gekle girince ma - den bölgesinde bir iğtişaş hava- Sı esmiye, meçhul eller, grevin kırılması taraftarı olan şahis veya amele başlarının evlerini dinamitlerle berhava etmiye baş lamıştır. Ancak grevi sonunda Şirket kazanmış, ve komlnist olmadı- ğına inaddığı sendika lideri ye - ni elemanlarla bir anlaşmıya va rarak aylarca devam eden ve memlekete çok pahalıya mal o- lan bu grev de sona ermiştir. İşte Lord Winster yıllık de - mecinde maden bölgesindeki bu iğtişaşa ve bu arada adanın Si- yasi durumuna da temas ederek oldukça şiddetli bir lisan kullan miş ve bilhassa demiştir «1948 senesi zarfında adanm sosyal, endüstriyel ve ekonomik bayatının birçok alanlarında gö ze çarpan terakkiler kaydedil- miş, fakat sene, maatesüf — bir çok siyasi iğtişaş ve rahatsızlı- ğa da şahit olmuştur. Bunlar ol Mamış olsaydı, daha çok terak- kiler kaydedilecekti. «Siyasi maksatlar için tertip edilmiş bir sürü grevler adanın endüstri hayatını altüst etmiş - tir. Daha fenası şu ki, bu grev- ler, müşevviklerini terzil etmek le kalmamış, alçakça yapılan Şiddet ve tecavüz vak'aları da Kıbrısın mini ihlâl tir, İyi niyet ve itidalin sonunda Mi - galebe çalacağını tmid eden hü kümet bu vak'alar karşısında sabır göstermiş olmakla beraber bu sabrın bir faydası olmamış - tır. Halkın büyük bir çoğunlu - ğu sadece sükün ve asayiş içe- Tisinde işlerine devam etmek i- çin rahat bırakılmak ister.» Vali sözlerine devamla demiş tir ki: «Geçen seneki iğtişaşın sorumluluğu particiliğe nittir. Bu partiler kendi menfaatları uğrunda ihtilâfı teşfik ederler, sosyal ve ekonomik gaye güt - miyen grevler çıkararak endüs- tri hayatını bozarlar, nefret his leri telkin ederek, dahili müca - dele çıkararak, Kıbrısta refah sağlanması uğrunda Hükümetin gayelerine engel olurlar ve bü - tün milli hayatı altüst ederler, zaman müzakerelere girmiyece- ği adan direktif aldıklarına güphe olmı- yan kominist elemanlar olduk - lazını, grevin memleketin ikti- sadi nizamını baltalamak gaye- sini güden siyasi bir grev oldu- (Devamı var) ıldareu' Gözüle Aktüaliteler | | Yeni Neşriyat : Pariste Türk | —“Üniverite / çıkuı M | — Üniversite Talebe Birliği ta -| Tıcaret Oda D | Fafından her hafta Çıkarılan Ü -| (Baş tarafı 3 üncüde) S1 tosis etmoğe şimdiye kadar im- kân hast! olmadı. 1932 senesinde bir Franco - Tur3 Ticaret Odası tesis etmiş anrojisiro edilmiş. Fakat maatteessüf bu te- sis tasfiyo etmiştir. Buradaki Türk ve Fransız tüzca- Ti, bu medeni ihliyacı talmin için, Uzün seneler - Ankarada, — Fransiz garjedafferilğini yapnuş — ÇGeneral Mujen) in riyasetinde bir Mdara he yeti ite "İĞS 'derösinde bir. Tioaret odası tor ler ve Fransiz kaz nunlarına göre de tesolt muamıale- #ini ikmal etmişterdir. Yeni teşekkül eden Odanın nak- Gi masraflarını avanse eden - bir Türk vatandaş da bulunmuştur. 0- danın komite dönerünü de şimdiye kadar hakik! Türk dostluğu ile ta- nınmIŞ Mösyö Heriyot, Mösyö Pol Bonkor, MÖsyö Pol Bastid, Mösyö Stenem BgİDİ Zevat teşkii etmizler- dir, | Bu vaziyet karşısında sırf yahsi | eşehblin notloosile kurüları - Fran- c0 - Ture Ticaret Odası, — şeklen, | kanünen ve huküken. hali Iıılıyıır; | Te colması Jâzım gelir değli — mi?, Maatteessür. Har yır... Çünkü, Idare heyetine muayyon | makcadlar altında alınması Maattoossür.. Yözüm hükümler yavan, Hariç bırakılmı: Ankaranın mül addit müdah Mirlerine rağmen me: ele idarel maslahata inkılâb eimiş. | Bir senedir yüz Üstü hırakılmış. Ba kalım bu vaziyet ne kadar daha mu halaza #dilecek | Daima kapris, Türk ticaretinin inkiyafına mani' olan bu vaziyet dolayısito Paris a- 1490 komersiyalliğinin, Paris Türk Safaretinin ve nihayet Ticaret Ve- kâletinin nazarı dikkatini cotbetme Bi bir vazife biliriz. İDARECİ | Siyasi muarızlarının gayri ka nuni hareketli arşı tedbir almadı diye hükümeti tekbih e- denler bile, hükümet otoritesi aleyhinde tahripkâr hareketlere Eirişmişlerdir.» | ite dergisinin 10 uncu sa -| dilmişti: avsiye ede Ingiliz hastabakıcıl si bugün geliyor İngiltere Hastabak Teşiilör reisesi Miss Meak Benos bugün v- çakla şehrimize gelecektir. İngilin hemşire şehrimizde Gure. Ba, Cerrahpaşa hastahanelerile, E- Minönü Halkevinde — konferansler Fatih Halkevinin Faaliyeti Fatih Halkevinden: vimizde açılan İngilizce, Pi- yano, Keman ve Mandolin ders- lerinin kayıtlarına başlanmıştır. Kaydolmak istiyenlerin ber gün Saat 10 da 20 ye kadar Evimiz. İdar idürlüğüne , müracaatla in Ö: ürk Küitür Ocağı geri konfe Ta ün konferansı Nİ 8. ABAH D KA ıxııı.nm 948 Eylülünde senevi 500,000 Bursa hattının hususi serma Bursa (Hüsuaf) — Mudanya - Bursa şimendüfer hattı, 1948 iylülünde senevi beş yüz bin lira zarar ettiği bahanesile An- karada verilen bir. karar ilga edilmişti. Hattın ilgası haberi Bursaya aksettiği zaman alâka darlar derhal harekete geçerek önlemeğe çalışmışsa da sarfedi len gayretler kâr etmemiş, An- karayı verdiği karardan döndür ” N Havzada feci bir cinayet işlendi Geçimsizlik yüzünden ko- casını terkederek sevgili- sine kaçan bir kadını bı- çakla vurarak öldüren katil yakalandı e vza (Hususi) — Arslança yırı köyünden Kâmil oğlu Arif Yılmaz 7 senelik karısı bulunan Asiyeyi sokak ortasında doksan yerinden bıçakla vurmak sureti- le feci bir şekilde öldürmüşt Cumhuriyet savcılığından yap tığım tahkikata göre hâdise le cereyan etmiştir: Arifle Asiye 942 yılında evlen mişler, bir de çocukları olmuş- tur. İlk günlerde çok iyi geçinen karı kocanın iki senedenberi a raları fena halde açık bulunm ta, müdhiş bir geçimsizlik ktedir. Sebebi di baş siyenin gizli gizli sevi: dukları ve Asiyenin fırsat bul- | dukça Hüseyinin evine giderek orada bulüşmalarından ileri gel mektedir. Arif Yılmaz mütend- dit defalar karısına Hüseyinle münasebette bulunmamasını söy Temişse de kadın kocasının bu nasihatını dinlememiştir. Hâdise günü Asiye evinden kendisine ve kocasına ait bazı eşyaları da toplıyarak bir bahçe #çerisinde kolları arasmma almiş Hüseyinin evine gitmekte iken kocası Arif, işin farkına vara- rak karısının arkağından koş- muş, ona evine dönmesini te! rar rica etmiştir. Bunun üzel kadının: — Artık ben seninle yaşıya- mam, seni koca olarak tanımı- yorum, demesi üzerine Arif ya- Tandaki bıçağını çekerek karisı- 'nın üzerine saldırmış, muhtelif yerlerinden doksan darbe vur- mak suretile feci bir şekilde öl- dürmüştür. Hâdise mahalline giden Cum- huriyet savcısı Abdullah Tozu- ner tahkikata el koymuş, katil ÜZ tevkif edilmiş, tahkikat devam etmektedir. Münir Bulgurcuoğla Uzunk öprünün Eski kabristandan kalan cc Uzunköprü (Hususi) — Sayı- sız tarihi eserleri sinesinde bu- lunduran kasabâmızın; yeni 0- narılmakta olan mezarlığının acıklı halini görmek adeta insa- na hüzün veriyor. Yapılan bekçi ve bekleme bi- nasının sona erip, mezarlığın sı mır ana duvarlarının müstahsil tarlaları boyundaki — kıamında bir çalışmaya henüz geçilmedi- &inden boş araziyi Lazı milstah silin sürdüğünü ve hububat ek tiğini görürsünüz. Bundan başka, mezarlığın dı- gında kalan eski kabristan çu- kurları içinde bir yığın halinde 350 sene evvel gömülen dedele rimizin taşlarının kırı vaziyette bulunduğu ve Üzerle- ölüm tarihlerinin 1017, 1124, 1134, 1146 olduğ nu da görebiliriz. Bu taşların her biri Traky mızın birer tapu senedi di dökük Kiraz| ilçesi Millet Parüsi il merkezi İzmir dan ücüncüsü Topkapı B ı müzi müdürü Tahsia Öz tarafından (Türk Sanat Şa- heserleri) mevzuunda ol: 10 Şubat Pergembe günü saat 17 de Eminönü Halkevinde verile- cektir. Giriş serhesttir. TEŞEKKÜR | T k Üniversit Teknil Okulu Topoğrafya — Profesöcü Foat Şarman'ın vefatı dolayısi!2 ) gerek mektup ve telefonla, ge- | rek cenazesine gelmek — sureti!s | gösterdikleri alâkadan — dolayı Bile Ünlversite — hocalarına, | twlebelerine ve dostlarına so'1- Buz minnetlerini bildirmektedir. Ailesi efradı ı İzmir (Hususi) — İzmir (l | merkezine bağlı Kiraz ilçesi mü | teşebbis heyeti kurulu gu snret | le kurulmuştur. Başkan Kâmil Polia, başkan vekili Hüseyin Özer, muhüsib Mustafa Niğde, kâtib Mubtafa Korkmaz, üye M Tütfi Çatal, Üye Asaf Hancı, masına kasaba halkı büyi inLalsiz A AA Bursa - Mudanya hattının âkıbeti dira zarar eden Mudanyu - vedarlar — tarafından — işletil- düşünülüyor mek mümkün olamamıştır. Esasen hattın İlgası hususun hükümetin salâhiyetli olmadığı, bu hareketin kanuna aykırılığı- mukaddema ulaştırma bakanlı- ği hukuk — müşavi ce ileri sürüldüğü halde kararın tatbi- kinden vazgeçilmiştir. Binaenaleyh hattın ilgası ha- beri ortaya çıktığı zaman husu si sermayedarlar hükümete mü racaatla, hat hükümetce kat'i o- larak işletilmiyecekken, işletme imtiyazı istemişlerdir. Diğer taraftan bu işler olup biterken kendilerine müracaat edilen Bursa milletvekilleri de bu hususta tek bir hareket gös- termemişler, Mecliste ağızlarını açmamışlardır. Hattın zarar etmesinin reka- betin artmış olmasından ileri geldiğini iddia edenlere kargı, ticaretle meşgul ve iktisaddan anlıyan çevreler, Mudanya şi- mendüferi hattının zarar yeri- ne kâr getiren bir müessese ha line getirilmesinin mümkün ola bileceğini ifade etmektedirler, Bursalıların temennisi, yeni hükümetin hayati ekemmiyette bulunan bu mesele üzerinde has Basiyetle durmasıdır. Adapazarı köylüsüne Z. Bankasının yardımı | tüstahsile veril 'ecek ipotekli verilen 40 bin lira 100 bin Adapazarı (Hususi) — İlçe- miz Ziraat Bankası şubesin.n muhtaç çiftçiye yapmakta bu- n yardımlara büyük bir #ntızam ve hız içinde devam olun zaktadır. Bildirildiğine göre, zira! ikrazat için şube ipotekli emrine Maraşs M dit kütübhanes Milli Eğitim Bakanlığı bu Kütübhane ile neden alâka- dar olmuyor? Maraş (Hususi) — Şehrimi- zin noksanlarından olan müze ve milli kütübhane garnizon ko mutanımız Albay H, Nuri Yur- dakulun yüksek yardımları ile geçen yıl açılmıştı. Kütübhane iyaca cevab verebilecek kitab v. s. olmadığı için hiç bir kimse buradan istifade sağlıyamamak tadır. Müze ve kütübhane Milli Eğitim müdürlüğüne devredil- Miş ise de bu işlere bakan bir memur da yoktur. Milli Eğitim Bakanlığı şizadi- lik kütübhane için 150 kitab gönderecektir. Mühim Derdi Kasaba mezarlığı acıklı bir halde dad kemiklerinin açıkta kal- bir hüzün duyuyor dedir. Bunların Edirnddö oldüğü gi? bi kasaba merkezine bir camlin muhafazalı yerine getirtilip sak lanmasının temini beklenmekte dir, Halen yeni hükümet yanında munasip bir mahalde muhafaza edilmek üzere dedelerimizin ke miklerini ve tarihi taşlarını sak lamak-bir vazifedir. Atalarımı- zın kim ve kimler olduğunu -bi- len alâkadarlar için bir vazife- dir. H. Tahsin Arıkan YURDDA KIŞ Konyanın civarla alâ- kası kesildi Konya (Hususi) cden Şiddetli soğuklar ğan kar neticesi - kap yollarının açılması ilgili ekip- ler tarafından — yapılmakadır. Kar kalınlığı Cihanbeyli, Teygo hir 80 em, Hadim 90 cm. feydi şeyir. de 115 em. dir Cihanbeyli fle Beyşehir yolfa zanmn açılması fgine devamirdil. mekte ve bunün için naliye karargâhi kamyonları — gifip yalinde çalışmaktadırlar, Maraşın elektrik — | y SEL mes'elesi AA Son günlerde takattan düşen elektrik cereyanı yüzünden şehir — adeta mum ışığında kaldı. Yeni gelen Imotör ne zaman takılacak P Maraş (Husüsi) — Şehrimiz elektriği son yıllarda oldukça kudretten düşmüştür. O kadar ki lâmbalar adetâ mum ışığı gi- bi yanmaktadır. Bunu gözönün- de bulunduran Şehir Meclisi ta- “lep vükuunda ceröyan verilme- mesini karar altına almıştır. Diğer taraftan gehir cereya- ni takviye etmek maksadile getirtilen motör henüz — kurul- mamıştır, Elektrik santralının takviyesi dolayısile yeniden a- bone yazılmak istiyenlerden lâm ba başına 150 - 200 lira depo- zit alınmaktadır. Elektrik cere- yanı yeni motör montaj editdik ten sonra verilecek ve depozito lar ise harcanan paraya mahsub yapılacaktır. Diğer taraftan haber verildiğine göre belediye başka bir taktik kullanmakla- dır, Yeni inşa edilen kahve ve gazinolar C, H, P. li olursa ce- reyanın derhal *verildiği ddia edilmektedi. | | zirci ikrazat için şube emrine Tiraya iblâğ edi!di wmovm müdürlükçe tahsis edil- miş olan 40 bir liradan maada 30 bin lira dahi yetmemiş - ol- €nğundan plâsmanın 100 bin li- raya iblâğ edilmesi zaruretinde kabnmış ve bu hususta teşebbil se de geçilmiştir. 1937 - 1938 senelerinde çok düşük kıymetler üzerinden tan zira edilmiş olan toprak değer baremlerine göre, buhranlı yıl ar içerisinde müstahsil banka nin bü hususa ait kredi işlerin- den hiç faydalanamamıştı. Fa- kal, yeni gelen şube müdürl İlk önemi bu İşe vererek derhal yeriden toprak değer baremle- #İni günün Şşartlarına göre yük selttirmesi müstahsili müraba- c eline düşmekten kurtarmış- tır. Amasya köy- lerinde bir yaralama Uzunobalı Süleyman, Ziyerc köyünden dönerken açılın yaylım ateşile ağır yaralandı Amasya (Hususi) — Merkez köşlerinden Uzunoba'lı Süley- man Hançer, Ziyere köyünden âönerken, bağlık bir mevkide Yeşil ırmağın karşı sahilinden n bir ateğe maruz kalmış, kurşunlardan birisi g01 rastladığından ağırca yaralanmıştır. Hastahanı leyman, kaldırılan aralarındaki geçimsiz- lik yüzünden daha evvelce kav ga olduğu bir köylüsünden, Süphelenmektedir— — —-a Savcılık soruşturmaya başla murştır. Konyadan kisa Haberler * Londra Olimpiyadlarında Türk gücünü Dünyaya tanıtan Gazanfer Bilgeye Şehrimiz mil- N eğitim derneği talebe yurdur öğrencileri — (70) Nira yardım- dn bulunmuşlardır. Diğer tare tan gehrimiz gençleri - güreşi miz menfaatine bir müsamere | hazırlamışlardır. *Sehrimiz Gazi Alemşah ma hallesinde Osman yıldırımın e- vinde bir kedi - kudurmuş bir asker Ve iki çocuğu 1sırmıştır. Kedi öldürülmüş ve - çocuklar hastahaneye kaldırılarak kuduz | usisi yapılmıştır | * Halkevi salonunda milli e- | ğiltim müdürü Refet Onurlu ta rafından (Halk Eğitimi) konu- Ju bir. konferans — verilmiştir. İkinci konferans top. yzb. Na- | | fi Onat tarafından (radar) ko nusuda — yerilmiştir. — Kon ranslar münevver halk tarafın- | dan ilgi ile takip edilmektedir. A Boks sporunu geliştirmek için B. T Genel müdürlüğünce | gönderilen — boka — öğretmeni | Danyal Tepedelen şehrimize gel m'ğ ve çalışmalarına başlamış- tr. Öğretmen — şehrimizde tç hafta kalacak ve boks heveslisi dere teknik bakımdan bil- Tecektir. Amerikan donanmasmın denizaşırı seyahatleri imanımızın misafirleri olan — dost — Ameri- kan filosunun — muaz- Zam gemilerine yetiştirilen de- niz subayları genenin muayyen aylarında en büyük ve modern gemilerle dünyanın bütün kat's larını dolaşıverilerek mesleki bil gileri arttırılmakla beraber mil- letlerin güzel yaşama tarzları yerinde gösterilmektedir. Yazımızda geçen sene limanı- mıza gelen (Misuri) harb gemi- sinin eşi (Newjersey) harb ge- misile İngiltere adaları, Norveç ve trupikal denizde dolaşan de- niz talebeleri bu seyahatleri es- nasında gerek gemide gerekse limanlarda geçen hâtıraları A- merikada neğretmişlerdir. İngil terede iken deniz talebelerinin gereflerine verilen muhtelif res mi kabuller meyanında başta İngiltere — veliahdı — tarafın- dan sarayda tertib edilen kok- teyl parti ile Napolyon Bonapar tın İngiltereyi istilâsına müni olan ve Fransız donanmasını (Trafalgan) da mağlüb eden meşhur İngiliz amirali Nelso- nun İngilterede kuru bir havüz da tam teşkilâtı ile bir müzz geklinde 200 senedenberi muha- faza edilen Sancak gemisi (Vic- tory) de İngiliz amirali (Fra: Spun) tarafından verilen ziya- fettir. 1947 Haziranında yapılan bu seyahat esnasında son sınıf de- niz talebelerinden mezun olup da halen limanımızda Bulunen filoda belki bu subaylardan da vazife alanlar mevcuttur. Amerikada (Annapolis) deniz harb okulundan hareket (Demir al) bu kumandayı ve- ren (Nevjersey) (A. B. D. D.) ikinci zabiti idi. Beraberinde ge- tirdikleri valizlerile oraya bu- raya koşuşan deniz - talebeleri- nin çıkardıkları gürültü vardı. Motör, talebeleri gemiye bırak- tıktan sonra acı bir çığlık kopa rarak Annapolis Maryalnd A. B. D. bahriye okulunun rıhtımı na dönmek Üzere hareket etti. Talebelerin gözleri 1947 Hazira nının sisleri içinde gittikce kü- çülen motörü takib etti. Geminin kumandanı Tugami- ral (James L. Holloway) ın ya- pılacak deniz seyahati için hazır lamış olduğu plânları okuduğu andan sonra herkes bugi gelmesini dört gözle bekliyordu. (Edinburg) — (Oslo) hang) (Londra) önümüzde parlak Timanlar bizi bekliyordu. İki büyük savaş gemisi (Wi consin) (Newjersey) (Randol Ph) tayyare gemisi ve (Kear- sarge) (Lsd Fort) ve (Mandan) destroyerlerinden mürekkeb fi- lo ile 2,100 denizci ve deniz tale- besi kitablarına Allahaısmarla- dık diyerek deniz ve denizvili- ğin tadını tatmak üzere ileride her şey olacak olan denize ilk defa çıkıyorlardı. - İkinci sınıf talebeleri üst güvertede banyosu yapmakla vakit geçiri yorlardı. Hepsi 60 kişi olan ü- çüncü ve birinci sınıflar ile son sınıf talebeleri ve 10 tane de T kollejlerden gelen — deniz talebesi için (New Jersey) in 16 pusluk döner toplarının bulun- duğu ön kısım ayırlmıştı. Hepi- mizin kilitli dolabları vardı. Fa- kat dolablar o kadar küçüktü ki ilk gördüğümüz zaman şaşırıp kalmıştık. İkişer valizden fbaret olan eşyalarımızı bu. çekme celere nasıl — yerleştirecek- tik. Binbir zorluktan sonra eş- yalarımızı bu çekmelere yerleş- tirmeğe muvaffak olduk. Deniz talebelerine gemide dolaşma öğretiliyor Bir - kompartmandan kompartmana su geçmez lar vasıtasile diz kapağ rup berelemeden geçmeği ancak üç dört günde öğrenebildik. Fa- kat bir güverteden diğerin: gü | 1p merdivene oturmamak - şartile geçmeği öğrenmek daha uzun vakit aldı. Bazı arkadaşlar ge- minin kunduracı ve berberini bu luncaya kadar İngiltereyo var- dık, Bir konferansta subaylar- n biri bize şöyle bir nasihat- te bulunmuştu. <Eğer bu seya- hatin devamını istiyorsanız bu olduğunu iyice üç şeyin neredi yiniz? Bu duğunuz sıralar, yemek siranız ezber y de otur tistünde iken işten canımız o ka dar çıkar ki yabancı limanlar- da biraz eğlenmek çok mu! De- niz seyahatinde gördüğümüz talimler şunlardı, seyrisefain, ağır top ve topculuk, deniz mü ——— Çeviren : —— — |K. Osman ONUR hendisliği adlarında akadeın daireden talimler. İlk yâni denizcilik ve seyrisz- fain kurslarında son sınıf ola- bilmek için bize nota verecekler di. Böylece donanmayı baştan şağı öğrenmeğe başladık. Dört Baat iş başı ve son iki saat ser- besttik. Talimat almak saati de serbest olduğumuz bir zamana rastlıyordu. Ağır top ve topcu- luk kuru ve en hoşumuza giden kurs oldu. 16 pusluk dönen topların içi ne girip çıkıyor tayyare dafi' toplarını sökmek çok kolayımı- Za gidiyordu. Bazı topculuk ders leri ekseriya filmleri gösteril kine talebeler limlerdeki hararet dereceleri i- çinde makine dairesinde yorlardı. 5.30 da kalk borusu ile ka kan deniz talebeleri yığın hali de duran iş başı elbiselerini bu yığın içinden bulması bir $ Derhal güverteye çıkarak temiz! lik başlar. Hepimi rtede yağmuırun yağmasını güverte yıkamamak arzu ederdik Fakat her zaman güneşle karsı laştık. Sıraya dizilen deniz tale belerinin ilk sırası güverteyi yı- kamakta arka sırada olanlar da lâstik fırçalarla suları gü- vertede toplamaktadırlar. Gü- verte ve kamaradaki temizlik bittikten #onra dördüncü sınıt talebesinden bir talebe kahval- tının hazır olduğunu haber ver- Tesi üzerine herkes sıraya çok- tan girmiştir. Gemide mürette- batın istediği kadar yemek yer ve istediği cinsten alması için (Kafeteria) usul vardır. Her”çe git yiyecek uzun masalar üzeri- ne dizilir. Talebe ve erler ellerin deki tepsiler ile sıraya girerek bu masaların yanından geçer - ken istediği cinsten ve mikdar- lonuna gider. Eğer ikinci defa isterse tekrar bir defa daha geçebilir. Sefer esnasında en zor gelen-iş <Tarla günü> idi. Tar- la gününü sakın tarlalarda ge- çen bir gün sanmayın bu Ame- rikan donanmasında her hafta sopalara geçirilmiş — tuğlalarla güvertenin toplu olarak oğulma S idi. Eskiden donanmada gi verteler her gün kum ile oğu- lurdu. Fakat kumun güvertelc- ri aşındırdığından tarla gürü kabul edilmişti. Makine tal lerinin en zör devresi kazan bo- rularını temizlemekti. Talebel yarı çıplak halde kazan kupak- larından içeri girerek ellerinde- ki tel fırçalarla boruları kazı- yorlardı, Amerikan deniz talebeler Hüzlltere kralının gardenpartisinde Amerikan filosu Londrayı yareti canasında 20 deniz tale- besi kendilerini filonün en talih N gençleri olarak addetmekte haklı İdiler. İngiliz kralın'n (Buckingham) sarayınm bah: sinde verdiği " partide bulunan bu deniz talebeleri bize sa: ki geçirdikleri unutulmaz daki- kaları şöyle anlatıyorlar. Yir- mi kişilik grupumuzun çoğu &< sınıf talebesi veya öğretmen su baylar ile bir kaç küçük sınıf talebesinden ibaretti. Londrada ay İngiliz krallık kapısına yeni nişan Tanmış olan İngiltere — veliahdı (Elizabeth) ile nişantıst Philipi görmek için birikmiş olan halk ile karşılaştık. Polisler sarayın kapısını sarmışlardı. Saraydan içeri girince bir çok ekâbir misafirlerle karşılaştık. Halbuki biz bu partinin bizbi: olacağımı zannetmiş ve kral a- ilesinle uzun uzadiye konuşaca ğimızı tasarlamıştık. da hayal kurmuğuz, Prenses Elizabeth ile (Moun- batten) ve kral (George) saray dan çıkarak bahçede bir saray ve kafanızdır. AZ zevk ve çok iş $ Karada oturanların bazıları- nin deniz talebelerinin - soya» hatlı nedi ni — gayet r. Fakat gi lüks — zan- ünlerce deniz teşrifatcısının misafirler arasın. da açtığı yoldan yavaş — yava, yaklaşmağa başladılar. Bu par- tido vazifeleri misafirlerden bir kaçını prenses Elizabeth ve nl- l kadar | “Bu seyahatler genç subayların görgü ve | - kültür bakımından yetişmelerini sağlar VÜK KK LAİ şanlısına, yahud krala takdim etmek olan yüksek rütbeli de- niz subayları da bulunuyorlar- dı. Kral büyük amiral üniforma- sı giymişti. Damadı da İngiliz deniz yüzbaşısı üniforması taşı- yordu: Prenses Elizabeth açık renk bir elbise giymişti. Misafir ler arasında kordiplomatik ile Londranın kibar aileleri hazıs bulunuyordu. Bizim grupumuz kral ailesini mümkün olduğu kadar yakından görebilmek i- çin dağılmıştı. Yavaş, yavaş yaklaşan Elizabeth Filip ve kra a doğru kalabalık arasında yol aça, aça ilerlerken bizim kuman danı krala tanıştıracak olan bir İngiliz hâva subayının yanında bulunduğunu gördük. Prenses Elizabeth ve nişanlısı ile tanış. mak için kaçırılmaz bir fırsat karşımıza çıkmıştı. Kalabalık arasında yol açma için bir hayli mücadele ve özür dilemelerden sonra kaptanımı- zih yanına - varabildim daha iki arkadaşla prenses Elizabeth ve, Filipe takdim edilmeği sabırsız. lıkla bekliyorduk. — Veliahâ nişanlısı* ile tanıştiktan — biraz sonra tabii ve arkadaşça tavire ları karşısında biz de çekingene likten eser kalmadı. Biraz son« anki eskiden arkadaşmışız gibi konuşuyor hattâ şakalaşıe yorduk bile. Prens Filip deniz okulumuzg alâka gösteriyordu. Tabit biz de ona karşı Anna Polisteki ve (Darmoutt) ve okulumuz hak- kında bazı şeyler anlattık. Pren ses Elizabeth de Deniz Harb O- kulunun son sınifindan olan ar kadaşlarımızin kollarındaki işa retler hakkında malümat isiedi. 15 dakika süren konuşmamız i- zin verilen --yaktin üç--mislini geçmiş olduğunu anlıyan beşri- fatcı tarafından kenildi. Tebrik ve iyi talih temenmile rile kalabalığa karıştık. Sanki prenzes ve nişanlısı İle tanisma mız yetmiyormuş gibi bizim dâ- vetliler sözlerine devam ederek ve daha sonra 'bir kaçımız kra- liçe ve prenses (Margaret Roso) in ortada bulunduğu bir çenbz- Ti yarmağa muvaffak olduk. Ta- nıştıktan sonra az kalsın (Mar garet) den bir randevu rica e- decektim. Fakat cesaret edeme dim. Çay vaktine doğru kral a- ilesi misafirlerle görüşmeği bi- tirdiler. Fevkalâde büyük bir tentenin altında hazırlanan bü- feden ikram edildik. Her biten gün gibi bugün de sona ermiş- ti ve biz deniz talebeleri torun larımıza saklıyacağımız tatlı hi tıralar ile muhteşem (Bucking- ham) sarayından ayrıldık, ingiliz kültür heyetinin dâvel Naber aldığımıza göre Hapis- haneler Genel Müdürü Bay Sa« kip Güran ve Ankara Radyö- undan Bay Nabi- Şerez, İngitiş Kültür Heyetinin davetlisi öla- gi rak 16 Şubatta İngiltereye decekler ve dört hafta k: caklardır. Ankaradaki Islahha« neşerin açılmasında — büyük bit rolü olan Bay Sakip Güran ge« çenlerde şehrimizi ziyaret eden Birminghan suçlu çocuklar mahi kemesi Reisi Mr. Hamilton Bay- nes'in çocuk suçları - hakkında verdiği konferansların neticesi olarak ve bu sahada gösterdiğl haşarıdan dolayı Adalet Bakan« lığı tarafından seçilmiştir. Bay Naci Serez, İngilterede çevrilen kültürel film ve Lon- dra B. B. C. rgdyosunun denia aşırı yayınları hakkında İncele. melerde bulunacaktır. Bay Nacf Serezin Radyo, Siyasal Bilgiler r mecmualarda Çıkmış ayni zamanda ve ecnebi memlek Fada çekilen kü lite fimlerini idare etmi: Bay Sakip Güran ve Bay cl Sereze bağarılar diler ve Sö« yabatlerinin 'memleketimiz içim hayırtı olmasını dileriz. Kırılayın Yerinde Bir Yardımı Kara kişin - bütün - giddetile devam etmesi hasebile, her za« man hayırlı faaliyetil!e unfamnn 8C anan Rınlay İsti J gubesinin, ikinci defa olar 12 Şubat 049 Cumartesi günüü fakir halka mangal kömürü dağılacağı memnun'ukla haber alınmıştır.