Cavma. n Atatürk'e ızıııır İstiklâl 'Vîahkeın:-sın;ie nf-lr»r wori im? suikasdın tafsilâtı ve içyüzü Y n O A — Ben gittiğim zaman müzakes rata başlanmıştı. İntihabata İtti haâğ ve Terakki namina #ştirâk meselesi mevzfubahisti. O vakit Kara Kemal bir teşkilât olarak namzedlik mevzüubahis olmuyaca- ğim söyledi. Cahid bey de İttihad ve Terakki natına hareket edile- miyeceğini ve bunun için hiç bir hak bulunmadığını söyledi. Sonra Cavid ve Cahid beyler namzetlik- lerini koymaları mevzuubahis ol- du. Onlar sureti katiyede reddet- tiler, — Senin namzedliğin mevzuu bahis olmadı mı? — Bilâhare birkaç gün — sonra Ankarada İsmail Canbulat söyle- di, teklif etti. — Halbuki orada bir de İttihad ve Terakki mamına bir program yapılmıştı; sizin bulunduğunuz ic timada mı müzakere edildi — Bendehiz bir ictimaa iştirâk ettim. — Başka ictima görüşülmedi mi? — Hayır, — Program mevzuu bahis olma di mı? — Bir programla meydana çıkıl ması lâzım geleceği fikri ileri sü- rülmüştü. İhtimal bunun üzerine böyle bir şey yapılmıştır. — Müdafaai Hukukun tumdtleri mevzuu bahis 'oldu mu? —Evet olmuştu. — Müdafaai Hukukun — dokuz Rradösi Mmevzuu bahis oldu mu? — Oldu. — Ne esas üzerinde oldu? — Vallah hatırımda yök. — Pekâlâ, şu programa bak! (Burada dökuz madâtlik prog- Tam kendisine verildi) — * — Böyle ibir programdan malü- matın yok mu? — Yok efendim, söyledim, zira bu program bir cürüm teşkil et- mez, — 'Gavid ve Cahid Beyler sizin de bulunduğunuz ictimada — böyle bir program yaptıklarmı saraha- ten söylediler, ne dersiniz? — Diyorum ya efendim, ben bi- rinci ictimada intihabata — iştirâk için bir program lâzım . 'olduğunu göyledim. Fakat ben bulunduğum gırada program etrafında müzake Te cereyan etmedi.. hastahane er- ken kapanıyordu. Çıktım gittim. (Beş dakika müddetle celse ta- til edildi. Cölse küşad edildiği za- man Nail Beyle muvacehe edilmek Üüzere Ali İhsan Bey getirilmiş bu- Tunuyordu.) 'Reis (Ali İlasan Beye) — Ali Bey sizi muvacehe için getirdik. 337 de Şarktan Nail geldiği zaman Politika Edebiyatı (Baştarafı 1 incide: Bakan arkadaşlarımın — Çtevscoüh) ve (muhabbet) derinin Sunututmaz derin | vv —- (tahassüs) teri vçinde Çeda) sına ça- Tıştığım Üzerimdeki (şeref)'n (vazite) nin Hsterlerini Çsmhi) — dürümümün gösterdiğini — Çarz) ettiğim - (zaruret) Hle Çtetit) Çimkân) sızlığı — karşısında (özür) terimi (kabul) buyurarak (hâ- Tira) sına bağlı “katacağım “kabinsucki (vazitem) den Çaffı) mı derin Çhür- met) derimle Çniyaz) ve — (millet) ve: Ç(memlekot) Çhizmet) terinde Çdaima) Kfeyiz) Wi başarılarınızı diliyerek bü- tün arkadaşlarıma -en (samimi) duygularımla (veda) eylerim.» Yarıdan fazla en canlı müna ifade derdir. Anlaşılıyor ki buntarm vyerine ŞiMdiki © köksüz Uydurmasiyon Yügal lar konsa idi istifanın “sebobi « hattâ istifa bile anlaşılamıyacak, Görüyoruz «Ki disan tahakklime gir- miyor ; icabedince —wvarlığını belli edi- yor. Bütün bu Çitina) darin (şoren) Tin Çarz)-ların Çaf) ların (vedâ) Tarın” arasında Çister) Kelimesi ne kadar ha- zin ve yabancı”bir Ükis'husüle getiri- yor, Başbâkanın “Cevâbı da böyledir: (AZz) ÇDevEt) Bakanım. “Falar (tarin) Hi “ÇmMEktübü) nuzü aldım, (Sıhhiy YürümumüzÜN “ÇmÜNkât) yer- derde oturmanızı “Çlüzümlü) “ kılması dolayısile kabineden ayrılmak (meobu-. FİyGt) “tNI “GUYMUŞTOlMAMZA “Çök “ÜzÜl düm. “Bu (vaziyet) karşısmda Çistifa) nizi (kabul) etmekle"büyük Çteessür), duymaktayım, “Kabinedeki Çkıymot) Vi Ç(mesal) nizden dolayı”ben ve arkadaş darınız en Ç&amimi) Çteşekkür) Terimi- zi saygı We sanar ÇAcll) (şifa) Var di deriz, Bu - Çüti şifa)' lar Yapaatlah “Türk li- Banı Hakkında da / temenni “edilir de herkes Birbirinin Sövladiğini anlar va anlatırı- Âmin... Telrika No. 181 Bir programları vardı. Fırka yap rlardı. Nâail Bey de di u hakde Şükrü, Abdülka- dir, Nüim Cevad Beyler filân bir icetima yapmak istiyordunuz. An- Tattn dinlesitiler bu ictimalar — Efendim, ben akkındaki ilk ifademi — karıştır. dım. İki ictima olmuştu. Birisinde 'Nail Beyin getirdiği program üzes rinde üçümüz: Ben, Nail Bey, Na- im Cevad Bey görüştük. — Bumun Bifalde ve lüzumsuz olduğuna da- ir fikrimizi söyledik, Nail Bey de iştirâk etti. Diğer ictimalar Şükrü Bey geldikten sonra yapılmış icti- Malardır ki birkaç defa toplaml- mıştır. — Bü ictimalarda Nail Bey var mıydı? — Yoktu. — Şükrü Beyin bu ictimalardan maksadı neydi? — Efendim, Şükrü Bey haris ve | karaktersiz bir adamdır. Mebusluk için çalışıyor ve muhtelif vasıtalar la buna baş vuruyordu. — Peki efendim... Ali İhsan Be- yi çıkarınız! (Ali İhsan Bey çıkarıldı) Reis (Nail Beye) — Siz, Terak- kiperver fırka teşkil edilirken ne- redeydiniz? — Ankarada idim efendim. — Bu fırka ile alâkadar olmadın mi? Bu fırkaya iltihak için kim- lerle görüştün ? — Efendim, İstanbula gittiğim- de Kemal Beyi gördüm. Kendisine dedim ki: «Kemal Bey sen vaziye- tini tasrih et; ya Halk fırkasına yahud Terakkiperver fırkasına gir veya müstakil olduğunu ilân et!» Bu 'kadar görüştük. — Sen Eskişehirde Terakkiper- ver fırka için çalıştın, bunu izah et. — Efendim, bendeniz Ali Fuad Paşadan bir mektub aldım., Eski- şehir ve Kütahya —mıntakasında bizi namzed gösteriyorlardı. O sı rada Eskişehir mebusu Arif Bey de orada idi. İbrahim ve Yusuf Beyleri namzed gösterdim. Arif 'Bey, İbrahim Hakkı Beyi göster- di zannediyorum. Başka kimleri namzed yaptığını 'bilmiyorum. — Eskişehirde kaç gün kaldı niz? — O zaman bir hafta kaldım. — Nerede yattınız kalktınız? — Emin Efendinin evinde, De- mircinin Emin derler. — Bu da kaydedildi mi Terak- kipervere? —Bilmiyorum. — Sizin not ettiğiniz adam İtti- hadeı mıydı? — Bir tanesi İttihadcı idi. — Arifle ne esas dahilinde an- laştımız? — Teşkilât için yüz elli lira sar- fettiğinizi ifadei evveliyenizde söy lüyorsunuz. bey bentlen 'teşkilât için beş yüz lira istedi; <yok> dedim; yüz elli llra verdim, (Devamı var 'bir tavzih 5/2/948 — tarihli — nüshamızda, Dr. Çat Hakkıridaki bir yazıda adı Beçen Feyyaz Ekinerin, mezkür Hâ dise ile bir ilgisi olmadığını yanlığı- &n bir isim iltibasından ileri geldiği ni bildirir, özür dileriz. —-Hocam, dedi. Avrupada 'bizi 'bu katlar “tanimaları ne yazık! 'Neden kendimizi daha iyi tanıtmak için bi- gaz.-gayret "göstermiyoruz?. 'Turhan büyük bir şeflcatle ona bak ti — Bu “ciğı, Memlöketten çıltan vher Türk, bir “çök “vesileletle itatmış- tır.yavrum. Fakat Türkiyeyi sınırları muz dışina tanitmak vazifesinin, biraz Ü İla vatandaş sıfatile bize düştüğünü d- unutmamalıyız. Bugün Verda, yarm ir başka.gün bir Fatma veya Hasan 'Türkü ve Türkiyeyi ya- 'bancılara'tanıtmak Vazifesini üstüne alabilir. Bak, şimdi “orta “Avrupa bir #TÜTk czinin Taküzik Kabiliyetini “ög. Tendi. JBir “bağlta “vesile İHte de 'bağka sahalardaki “Müvafrakiyetlerimizi Ö yavaş yavaş'bizi kendile - bir Ahmed, 'Tenirler ve Tinden. farklı görmemeğe alışırlar. cevablar da vermedim değil. — Kabahat iyalnız onların değil, Bu, 'bir. memleket işidir iyavrum ve ciddi bir şekilde'ele alın- bizim de. malıdır. fazla yorduğunu anladı, telâşla: caktım. Bir işim vardı dedi OkKkUYLCU DIYORKİ Milli Eği Bakanlığına Bözurum — Vapı Bustitüsü- 46 - 47 haziran dö- cılık gubesin- dum. — Diploma aa iyldir. mecburi — olarak mezun olanlar tüyin — elilerek mecburi hizmetlerin nümlünde duv Her yıl enstitülerden sühib olan lerinden mezu daşlarim — tüy ce kgdro dolm tâyin edilme biltirdiler. enstitüleri: a muka ize dışarıdan ..ı.—r imtihanla piyasa- Tüsul bir nn ustalarını meni olarak almışlardır. Kay seri ve Ankama Vapı Ensti- böyle evvelden ve kümseler mov tülerinde yeni alınmış tiştirmekse İstanbul da kalanlar rak alımıyorlar. no yupacağız? Hiç olmazsa yakında tâyin lerimize başlanması ve 7 ay- fik işsiz. kalmamızın önüne geçilmesini. sonsuz — saygıla- mimla sayın Bakandan arka- daşlar namına da rica ede- y Poki bizler dan önce de bir mektubla ll — Dediğim gibi, gazetecilerin ve davetterde, şurdda 'burada Yattladı - uğimukimselerin sordukları sualler çok “kibrime dokundu. Bizi bu kadar ipti- dat've kendilerinden ayrı.görmelerine pek fazla öfketendim. Bazılarına sert geye rağ Bu sözleri söylerken 'Turhün başı ni yastığa dayamıştı. Genç ikiz önüt mek bi — Eyvah! Ben tekrar sokağa çıka * Bizi ya- — yanında ik tim yapıyor ayni — haklara bizlerden yalnız dülgerlik şubesi mozum ar- kadaşlarımızın tüyinleri Bar geçe, şilmak kartlığınız. tarafından — yapıl- E: 'T: T: umüm müdürü İbrahim| bir hayli tartışmalara sahno Glacak n Kemal Baybora, — İdarenin dürümü | — tiç, | Ben ve taşcı, sıvacı şube- olan — arka- ümizi isteyin- yle bir yere nizi bildirdi- Bayındırliık ve — Ulaştırma Bakanlıklarına kontrollüğ lik, sürveyanlık giVi bir iş is- Oralardan da ıluru- müracaatla i, ressam- olmad atölye öğret- İstanbuldan mezun — olan darim hemen — hepsi yöerleştirilmiş Buna karşı Erzurumdan me vun olun 25 kişiden uncak 4 kişi tüyin edilmiştir. Enstitümüzün — gayesi ye- bunu — dışarıda daha az bir zamanda öğre- nebilirdik. Dahası var: Teknik — Okulu- na güya imtihanla: girmek hakkımız var. Üe initihan açıldı. Erzurum- dün 1, Ankaradan 6 kişi ka- zanıyor, onlar da uncak ne- hari kadroya kabul ediliyor- Leyli kadroya mühen- dis 1 de ve hazırlık sınıfın- imtihansız ola- vaziyettedir. 14 Ekim 947 Hamiş:!Sayın Bakana bun' waziyetimizi anlatmıştım. Hâ Tâ 'bir cevab nıımndığımdııı bu açık mektubu Tüzüm görüüm, Ahmed Üzer Tutluk mah. No. 46 Mecitözü Şehremini Halkevinde kumaş ieseni dersleri verilecek —— Şehremini Halkevinden: Evimiz-| de İkumaş deseni dersleri açılmış- tir! Öğretmenliği Güzel Sanatlar A- kademisi yüksek süsleme bölümün. den mezun Namık Kemal:Orçun de Tühde etmiştir.'Bu derslerden Istifa de etmek İstiyen öğrencilerin Evi. miz kâtibliğine İki kıt'a fotoğrafla müracaat ederek kaydolunmaları!ri, ca olunur. Derslere 2/3/948-salı gü- nü'başlanacaktır. goe Aşk we his romanı vv Tefrika : 75 ea Büyük Yalan rıra asat kallar — yatnız brrakmağa — tualetli Taetburum hocam, “Affinizi “diterim. Konuşmamıza biraz sonra devam e- Turhan, yarıkapulı'gözleri"arasın 'dan ona baktı. Gülümsedi: — Güle güle Verda! O telâğlı kareketlerle çantasını, el — Onun İendisini şımartmak için yap- —geçen günlerin — arasında onu masil idivenlerini alır,tcaprdan'çılcarken Tur 'han Yulmaz da' derin'bir.saadet ve.-ra hâtlık duygusu İle gözlerini kapadı. Uyumağa, dinlenmeğe ne kadar — ta... Velhasil her sokağa çıkışında bir — sonradan garib Bir dalğınlik içinde dhtiyacı vardı: onun! Verda hislerini saraimi bir surette tahlil ettiği zamaa, 'Turhanın Viyana « bastiğı günden itibaren,her 'n, çok mesud saatler ya- gardığını itiraf etmek zorunda -kalı. yordu. Onun gibl dünyayı dolaşmış, ve olgun bir erkeğin ya r konsere, bir sinemaya git —naya aşka bir zevk oluyordu. — tekrar gü adaşlarile ayni yerlere, tek lifsizce girip çıktığı halde, Turhanın n kayafetine, aa TT DA GAT ği Belediye — tarafından hazırlanan Bgıda maddeleri nizamnamesinin ba-| linmak suretile getirtilen tavırlarına Şehir nakil vasıtaları biletlerine zam mes'elesi teklifi Şehir Meclisi bugün saat 18 de, cülimiyeceğiri İeri #ürmektedir. nacaktır | Bü içtimain geçen toplantılara | nakil vasıtalarına yeniden' zam tek nisbetle çok daha çetin tartışmalar-| Jiri ön plânda yer almaktadı lh geçeceği anlaşılmıktadır. Şehir Meclisi bu mevzu nıcrmılc Tadüknda İzahat verecek, Kömür Ti atlarıma - yay yisile Tda reye tahmil süflen bir milyona ya- kın fazla müsrafın kapatılması hu süsünda çareler düşünülmesini isti-| Tülmektedir. yecektir. Belediye iktisad işleri müdürlüğü Tbrahim Kemil Baybora, tram -| e dün yeniden müracaat eden ka - vay, tünel VA ötobüs bilet Üeretleri — rablar, narhin Hrttirilması Mmeselcst ne Zam yapılmak İstenilse bile, bu| nin müstaceliyetle halledimcsi tok- kararın Bakanlık tarafından kabul — Jifini ileri #ürmüşlerdir. Diğer tarafdan günün en mühim n Zâm d meselesi olan et hakkında da Kati BELEDİYEDE: SAĞLIK: Hariçten idhal edilen ilâçlar BAF Dıiş memleketlerden müsaade 1- dstahzar zı maddeleri harb dolayısile hüküm | lar hakkında Bakanlıktân sağlık mü Büz bırakılmış, fakat esnaf bunu ni- | ::'W bir tamim gönderilmiş -| a Bu tamimde, getirtilen lâçlardan ekserisinin karaborsaya intikal etti ği ileri sürülmekte, ilâçları kullana- cak hastaların müdürlük tarafından' muayenesile bu ilâca hakikaten ihti- yacı olup olmadığı hususunun tes - bit olunması ve Bakanlığın bundan haberdar edilmesi istenilmektedir. Belediye ile esnaf arasındaki ihtilâf zamnamenin heyeti umumiyesi itiba rile hükümsüz kaldığını anlamıştır. Bu münasebetle, bugün halkın esnafdan şikâyet — etmesine yegüne | sebeb olarak bu husus ileri sürül - mektedir. Bölediye bu yanlış tefsiri açıkla.. damamakta israr ettiğinden, sağlık Bakanlığınca — yeni bir nizamname hazırlanmaktadır. alınan tedbirler Haber aldığımıza göre Mminönü| Türlüğünde — muayene Kazası Ve belediye gübe müdürlügü | Ttcburiyeti vardın. pahalilik ve Tmtikârla mücadele için' yeniden bir çok — tedbirler almıştır. Bu arada nahiye müdürlerinin iştira kile kütle kontrolları yaptırılacak - tır, Ayrıca ant müracaat ve gikâyet, leri karşılamak Üzere ekipler hazır- lanmıştır. ettirmieleri ÜNİVERSİYEDE; Üniversitede müna- zaralara martta başlanıyor Her 'hanigi Bir vatândaş etiketsiz, Üa pahalı veya pahalı Zanninı suyandıra | — Üniversitede; sömestr tâdlI ay, cak bir gıda —maddesi gördüğünde| sanunda hitama erecektir. Bundan gündüzleri 22042, 20913 “ve (1T “den | sanra şimdiye kadar bütün hazır- sonra 20771 numaraları telefonla ha| Ilkları ikmal edilmiş bulunan tale- berdar ederse kontrol ekibi Gerhal — be münazaralarına başlanacaktır. vaka mahalline — gidecek ve gerekli |— (Bu meyanda, Mülli 'Türk 'Talebe incelemeyi yapacaktır. Birliğinin tertiblediği Fakülteler ve Müştekiler isimlerini de bildirdik | yüksek okullar arası münazaralar lari “takdirde Mceleme netioemi ayrı-| 3 mart çarşamba günü Eminönü Ca İcendilerine — haber verilecektir.| Halkevinde yapılacaktır. Birinci mü Müracaat — telefonları — Üniversite,| nazara yüksek Ticaret ve Ekonomi - iyurtlar ve lise ve orta okullara we| Hukuk; ikincisi ise Tıb - İktısad mahalle muhtarliklarına bildirilmiş Fakülteleri arasında yapılacaktır. ve okurların — keyfiyetten Bilelerini m”’l" taraftan, Üniversite Talebe de ayrıca hüberdar etmeleri isten - irliği — tarafından — muhtelif zilştir. fakültelerde münazara ekipleri ter tiblenmiştir. Bunlar, martın ilk haf ADLİYEDE tasında, karşılaşacaktır. Bir ka”1 9 yıl hapis daki münazara; «Ahlâka fikir yolu ile mi, yoksa iman yolu ile l va yatacak T ĞR. N Fakültelere ikinci sömestr Bir nillüdet evvel Fatihte Fefita| — gevresi i > adında bir kadını kıskançlık yüzün-| — g 'g" Ü':î'ıe"::;l:“sf 4 den *biçakliyarak ölümüne sebebiyet mestr devresi için talebe ı'ilmk:l veron Hamid Kısa hakkındaki dürüş| dır, 15 Şubata Batsame e ma dün 1 inci ağır ceza mahkeme -| müracaatlar ” h-': eee sinde sona ermiştir. sineilüğ m"w.' aa Mahkeme katili 9 sene 9 ay 1t | biyata 150 kişi alınmasına karar ve gün ağır hapse mahküm etmiştir. | rilmiştir. Muazzoz Tahsin BERKAND ayrı bir itina göstermeğe —du: mecbur oluyordu. Turhan Yalmaz, göz 'Turhana gelinde; kendisini leri üstüne çeken tipik bir İnsandı. — sene evvele dönmlüş sanıyor, ge: Berâberinde gezen kadın da Ber'ba - — veneşe içinde yüzüyordu, kandan ona uygun'ölmalı tdi Bir gece Verdanın parıs'yon odasın Bundan başka, hocasının yanında — da ddiler: O gün genç kız Metine u- genç Kız adötü çocuklaşmış gibiydi. —zun bir mektub göndermiş, Turhanla tığı çılgınca masrafları bile hoğ gö- — özlediğini, onunla beraber olmalk ilçin rüyordu. Bugün bir iğne, yarın bir bi — nasy sabırsızlandığım arilatmıştı: O lezik, bir başka gün bir kürk, bir çan — hislerin tesiri " altında, yemekte ve sürpriz onu bekliyordu. 1di: 'Turhana uzun Wzun piyano 'çal - —. Hocam, 'bu kadarı fatla artık! — muş, bu suretleonmüla 'fazla ikonuş - Dediği zaman 'Purhan gülümsiyor — maktan kaçmak stemişti: Bu:taşkırı — Nasil ölsa bu parayı sarfedece — neşe oyunu yavağıyavaş onu'bozma - ğinı Verda, bari güzel bir kım daha — mağa başlamıştıartik: güzel göstermek için olsun. Turhan ona bakıyordu: Genç ki- Cevabile mukabele ediyordu. zi zihninden — geçenleri okuyormuş dstnde de, çok sene evvel Viya- - gibi, birdenbire: ğ Üşlerinde gördükleri yerleri — — Seninle bir Paris isteği uyanmıştı. Ver — palım mi Verda? diye da oralara arkadaşlarile ve yalmızca — — — Paris soyahati mi aide, yine de 'Turhanla bera. — suz yorgunluğa ne lüzum var hoca ber gidişinde başka bir zevk buluyor — —— Yorgunluk-değil Vesin ” Ozadü Şehir Meclisinin bugünkü içtimamda zam sahiblerine geniş detli- munakaşalara yol açacak | |ölçüde yardım ediyor Fakat her göye rağmen İdarenin | bir karara varılmam mühtemel gö Bundan böyle dıg memleketler -| den müstahzar getirteceklerin müsa | Etiketsiz satışla mücadele için —ade Gilekçelerini “Bakanlığa günder | meden evvel hastalarını Sağlık uılL: Hukük Fakültesi ekipleri arasın. , 20 5UBAT 1048 Gecekondu evleri Vilâyet gecekondu —— Mecldiyek cağındaki tuğla harmanlarına karşı 17 inci adada 947 senesinde yapılan 35 - 40'küdar gece kondunun bu - dunduğu “arazinin Emlâki Milliye ta rafindan müzayede ile satışa çika rıldiğını, bundan mağdur olan gece kondu. sahiblerinin vilâyete müra - esatla müzayedenin tehirini istedik lerini, dün bildirmiştik. dularda oturan İki yüz kadar fakir halkın durumu hak kında vali muavini B ihsan, kendisi: le konuşan bir arkadaşımıza şunları söylemiştir. ların duğu a Tazi, Maliye Bakanlığına aid olma- S1 dölayisile buranın satışı ile Emlâ Ki Milliye ilgilidir. Biz vilâyetçe gereken kolaylıkla fapmaktan geri kalmıyoruz. Mü- iz. Fakat arazi. min muhammen bedeli üzerinden ge, ce kondu sahiblerine satılmasına ça| lışacağız. FOLİSTE Azılı bir kibar hızsız yakarandı Emniyet ikinci şube memurları eşine pek ender rastlanan azılı kibar hırsızı yakalamaga muvaffak olmuştur. Bu hırsız Bi Karada yıdır. Burhan Karaday bundan 11 se- ne evvel Kabataş Erkek lisesinde talebe iken, Almanca öğretmeni Lu- thneri bıçakla yaralamış ve cezası- nı çektikten sonra bir kaç defa gan getervari — hirsizliklar — yapmıştır. Gangster mukallidi Burhan iki defa| da cezmevinden kaçmış ve Anıkara- | da “sahte bi Taştır. Azılı hiz de 'de mühtelif dJolaşmağa başla | Ankara ve İzmir | soyduktan sonra nihayet ar gehrimize £ yükalanmıştı İki kalpazan yakalandı Dün şehrimizde Yunus ve Şaban | ada iki — kalpazan Şakalanarak | Emniyet müdürlüğün! tir. Şabıkalıların k: luklar bastıkları ve piyasaya ükleri anlaşılmığtır. Konservaluvar Türk musikisi konseri Konservatuar tarafından 15 gi e bir verilmekte olan “Türk Musiki. Si konserlerinden Mahur faslını hti va eden:6 1ncı TTürk Müsikisi konse ri 24 şubat salı günü zaat 18 de Şe hir Komedi tiyatrosunda verilecek. General Electric müsabakası Öğrendiğimize göre, Koç 'Ticaret T. A. Ş. büyü üsabaka tertib etmiştir. Herkesin iştirük edebilece- ğl bu müsabakada, kazananlara ye- ni gelen General Electric radyola-. rından birer tane hediye edilecektir. Bu müsabakanım teferruatını dün-) kü sayımızda bulabilirsiniz. bir kaç hafta kalırız: Ben Marsilya Gan vapurla İstaribula giderim. sen' de buraya dönersin Verda tereddüd ediyo yahat fovkalâde bir şey olurdu ama, bu hasta adamı yormak doğru mu i- diMEan... Bunca zaman anumla yâl niz kalmak biraz fazla ihtiyatsızlık! olmuyacak mıydi? — İstorseniz bun btr kaç ay'son' Taya bırakalım Hocan TTarhan kaşlarını çauttt: , — Bir kaç ay sonra: çökgeç/olural Sen istersen gelme. benim or; bal şlerim var. Yalız gll - Genç kaz piyano iskemlesinin üs —) tünde dönerek ona baktı. “Turkanın, yüzü sararmıştı, dudakları titciyor -j du. Onu üzmek fena bir netice verebl Titdi: Gülümsemeğe çalışarak sordu: — Kızamız'mı hi — Münasiz seböblerle gözel bir ge' zitiyi red ettiğine kızmaz muymı? — Sizin sıhhatınız mânasız bir se bab değidir. — Ben kendimi iyı hisaediyo, yorüm. esasen dole, toru bir defa n Verda hâlâ mütereddld duruyor, düşünüyordu. — Turhanın mutlak ibu, ahati yapmağa — karar werdiğinli anlamıştı. Kaçamaklı bir xcevab 'vers; diz Doktorun — bu yorgunluğu ha Hlamıyacağını umuyordu. Dövati KazZ iyündeki İkinci taş 0-|” grrerm İHER SABAH) Kenan Önerle muhayyel bir m ülâkat —A- W muhayyol — mülâkatlar serk sino başladığımdan dolayı bin deta pişmanım. Zorla başıma iş açtım. Müğer bu dâvanın no kadar moraklısı varmış. Yurdün dört bucar Bından o kadar çok mektub - gelmeğe Başladı Ki bütün <Yoni Sabah> 1 mü- hayyel Mmülâkatlarla doldursak yine her okuyucunun — gönlünü hoş #tmalkr kabil olamıyacak. Evvelâ mektubları bir sıraya koyar yım da kimsenin kimseye hakkı geç mesin dedim, Fakat baktım ki sıra bek diyenler gün geçtikçe çoğalmakta, Hani şiddetil yağış günlerinde gelen suyun fazlalığından dam olukları nasıl taşar sa benim mektub sepetim de öyle dot du ve taştı. Bu vaziyot karşısında bon €e kur'a usülüne —müracazta — karar verdim. Gözümü kanıyor besmoteyi çe kiyor we etimi sepole — daldırıyorum. Tayyare piyangosunun süt — biraderi Bibi bir. şey * Elime ilk gelen mektub İzmitte, M. Kemal paşa mahatlesi, çıkmaz sokak, (3) numarada oturan Salih Üç: adlı okuyucumun İsteği oldu. İzmitli Karlim sevvelâ Kenan Ömor Önerle, sonra da Colğl Bayarla birer muhay yel mülükat yapmamı istiyordu. Bon de hemen tolefona sarıldım, sayın Ö neri aradım: — Allo, profasör Kenan Önerin & vi mi? — Evet, e istiyorsunuz” — Elendim, sayın profesöre 1 haber verir misiniz? — Kim diyetim ofondimü? — Fıkracı bendeniz. — Kenan Ömer bey fırkadan çekil- dikten sonra fırkacılarla konuşmaya tövbe etti. — Efendim —anlatamadım — galiba, fırkacı demedim, Fıkracı dedim. <Ye- mi Sabah> in fikracısı.. yle söylesenize... Maamafih yi- 'ne görüşebileceğini sanmıyorum. — Noden efendim? — Siz duymadınız mı? Kenan Ömer bey enerji “akümülâtörlerini — doldur- makla meşgüldürler. — Bu İşi merede — yapıyorlar eten- dim? — Burada, yazı odasında. — Aman etfendim, tüttan kerem bu: yurun da biraz izahat verin. Bu di akümülâtörleri nasıl deluyor? — Hoca sabahleyin erkenden kalkı yor, yarım saat kadar oda jimnastığı yapıyor, sonra yıkamıyor, traş oluyor kahvaltı sofrasının başına gecerek ÜÇ yumurta, yarım düzüne portakat, bir Kilo elma ile hafif bir kahvattı dan sonraa. — Bu hati kahsaltıyı “hazım için yürüyüş mü yapıyor efandim? — MHayır elendim, Baçiyor yazı ma> sasının başına bir. taraftan yazıyor, bir taraftan da kükreyor... — Hocayı bilirim, kükrer gibi ko- 1nuşur ve konüşürken de kükrer. Som ra efendim? — Sonrası bu kükremeli yazı yahua yazılı kükreme öğle yemağine kadar devamı ediyor. Öğle, yemeğinden sonr ga bir “müddet Uzanıp İstirahat edi yor amma bu istirahat esnasında da yüksek Sesle hitabelerde — bulunduğu Wâki ioluyor. Yani sizin anlıyacağınız Mayed. heyecan Tazlasını yazı masasın da tüketemezse bu istirahat dakikar darında sarfediyor. — VDesenize ki istimi — fazla gelmiş bir buhar kazanı haline geldi üstadt — “Aşağı yukarı öyle efendim.. Muhaverenin — burasında — darinder derine bir gürteme işittim. Müdhiş bir ses: — Werin gu telefonu *bana; kimmil bakayım benim akümülütörlerimle me gul olan yiğİt?... diye bağırıyordu. itiraf edeyim *Ki dizlerimin bağı cö- züldü. Bir aralık âhizeyi velimden atış savuşmak istedim. Fakat vazife aşkın korkuma galebe tti ve titrek bir ses ve 'keköler Bibi: — Kızmayın üstadım, Fikraci ben denizimi... diyebildim. e FIKRACI (Sonu yarına) errrresarenemAnAn £ TAKVIMN * ŞUBATIMI Vükitler — “Vasati Ezani Güneş Öğte İkindt Akşam Yatsı İmsük 4