Ber D. P.nin dokuz bin üye: gama D.P. çalışmaları —a var—Belediye işleri yolunda c gitmiyor — Sonu ölümle biten feci cinayet Bergama; (Yeni Sabah) — Ete Hölgesinin Demokrasi kaynağı olan Bergamada — Demokrasi gün g eç- tikçe yerleşmekte ve halkan 'Pemokrat Parüyekar şı Olan — seygi Ve bağlılğı gaha İÇok artımaktadır, Önsekiz bin nü- 'usu bulunan kaza metkezinde De okrât Partiye Kayıtlı dökuz Bih “den fazla üye vardır, “Göp$ç ve ye “pi başkan Süleyman Gşıgîpln ve aalkn gâyretlle çŞaçırYanlı cami» docağında! Pazar günü. açılış- töreni çoşkün tezahürat içinde yapılmış- İtir, Ayrıca «Barboros» ocağının a- “gılış töreni de yakındâ yapılacak- tır, SONU ÖLÜMLE BİTEN SARHOŞLUK Atmaca Mahallesinden Zihni E- senlioğlu ile Mehmed Yıldız adıh. aki'iki şahıs fazla alkol almışlar ve taksi meydanındaki kahveye gel mişlerdir, Bu sırada her ikisi ara sırida ağız dalaşması olmuşsa da bunlardan Zihni; Mehmedin koluna girerek haydi seninle biraz dolaşa him diyerek kendisini kahveden dı- Şarı çıkarmış, Mehmedi biraz ilerde bıiçakla mühtelif yerlerinden ağır surette yaralamıştır, Yaraların te siri ile Mehmed kaldırıldığı hasta- Manede ölmüştür, Savcılıkça yapı- Jan tahkikat sonunda sanık Zihni, suçüstü kanununa tevfikan ağır ce za mahkemesine verilmiştir. Sav cı, sanık hakkmda 448 nci madde nin tatbikini istemiş olub müdafa a şahidinin celbi için duruşma baş Ha güne kalmıştır, BELEDİYE İŞLERİ AKSIYOR Önsekiz: bin nüfusu bulunan bu tafihi kazanın sokakları pislik için de, esnaf kentrolsuz olduğu gibi ka sablarla belediye arasındaki anla şağhamazlık neticesinde bir. müd detten beri et bulmak imkânı bulun Müyor, Elektrik mötörünün kifa yetsizliğinden, mi, yoksa başka se- beblerdön mi olduğu anlüşfama- jan bir Seheble Gündüz akşama ka dar yanan elektrikler geceleyin yan maz, Bullara - Karşılıkta bolediye bü işlerle zerre kadar alâkadar ol Maz, sebze Tiyatları alabildiğine yükselmiş ve esnaf da bır mallarını istediği fiyatla satmaktadır, Bele diyenin her şeye bu kadar alâka sızlık göstermesi halk üzerinde hiç de İği tesir birakmamaktadır. Halkın, yegâne eğlence yeri olan si nemada oturup film seyretmekte- dirler, İstiklâl meydanında bir — bahçe vardır, bu beliçeye — müttasıl bir de amme menlaatı için yapılmış yüz numaFa vardır, Şayet tetbirli olarak çarşıya: çıkmamış. veya cebi nizde paryamıa yoksa haliniz harap tır, Çünki burada duran bir. zad Guvara”sa lâmı yazmıştır, (Küçük su dökmek.) kuruş büyük su dök- Mek 5. kunuş) bu zad buraya - kim taralından kanduğu belli değilse de helâzın Hemizlik işlerini yaptığın- dan detayı bu hakkı kendisinde-gör, mesi ne dereceye kadar doğrudur. Bu gibi şehir işlerile belediyemi- zin yakın alâkasını bekleriz. - Çarşambanın Dikbıyık Bucağı D. P. Ko ngresi , Orman idarelerimnin halka gösterdiği * - “müşkülâta temas eden delegeler acı acı derd yandılar Çarşamba (Yeni Sabah) — Kazı mizin Dikbiyik bücağı D. P. köngre- «i ocak Üyelerinin iştirâkile yapılmış 'tir. Kongreye detegelerden bucak mü irlimür gelmemesi ayrıca altka çek niştir. |. Köngrede delegeler pek çok dilek Ve ihtiyaclardam bafisetmişler ve bu 'Güeklerini 15 madde üzerinde topli- yarak daha yüksek riyasete sunul- Masına karar vermişlerdir. Bu maddelerde bilhassa orman - Garelerinin halka gösterdikleri teş- Kilâttan tahsildarların - gösterdikleri Vkaydi ve zirat donatımın köylü ile /biç alâkadar olmadığı noktalarında Asrarla durulmuştur, | Müteakiben partinin senelik büdce Fören! — Osmaniyenin kurtuluş ' yıldönümü kutlandı a mütcakip aymni heyecan ve müzakeresinden sonra bucak — idare kuürülü seşimine geçildi. " Gizli -oyla yapılanı bu seçimde: Başkanlığa Hasan Sezgin, — İdare kurulu Üyeliklerine Mahir İnan, Mah mud Karakulak, Nüzım Baykal, Da- vud Kocaman, Hasan Oturuş, Halld Etgin, Şevki Özdemir, Murad Cem, Hüsnü Soykan, Abdurrahman Akça, Osman Demiset, İorahim Şen, Ahmed Yılmaz seçilmişlerdir. İlçe kongresine delege olarak ta: Hasan Sezgin,“Davud Kocaman, Ha- san Oturuş, Mahir İnan, — Mahmud Karaknlak seçilmişler ve bu seçim- den senra'Bü Bucak Köngresi” dağıl- mıiştir. - Aymi hararetie komünizm aleyhine bir nümayiş yapıldı, nutuklar söylendi Osmaniye: (Yeni Sabah) — Kah raman ve-güzel Osmaniye bugün ta Tihi ve sayılı günlerinden birini yâ şamıştır, Sabahın erken saatlerin de dayullar çalınıyor, herkes milli kayafetlerile törenin yapılacağı ala Na doğru akıyordu. | Törende Seyhan milletyekili Si nan Tekelloğlu, Tokat milletvekili ,Ali Galip Pekelde hazır bulunuyor- | lardı. Kürsüye çıkan — yetmişlik bir ihtiyar bundan yirmi altı yıl ön ce-düşman çizmesi Aaltında kâlan 'Toprakkale bucağında iki gencimi- Bin boğazına sopa sokulmak suşetile Seci bir şekilde öldürüldüğünü an- Jatarak heyecanı büsbütün arttır- ©, İbtiyar şunları ilâve etti:C Da ha biz, bunları unutmadık ve waüt moyacağız) dedi ve şiddetli alkişlar #rasında kürsüye gelen Binan Teke Yoğlu (Aziz ve kahraman Osmanj- yeliler diye söze başlıyarak; evvelâ Atatürkün irade ve küyvetine uya- Tak size vurulmak İstehen zincirleri Kopardınız, şirin Osmaniyenin 26 yıl evvelki kahramanlığı dünyaya ürnek olmuştur, diyerek istiklâlini ze sulkase etmek istiyenler yeni bir 17 Ocak günü yaratacağınızdan as- la şüpke etmiyorüz, Gdiyen hatip sözlerini bilirmiştir.) Bayram mü nâsebetlle muhtelif“yerlerde milli. yetçi gençler tarafından Komünizm aleyhintle nümayişler yapılmış ve bir çok levhalara (Atâtürkün yo- lundayız) (her Komünist bir yılan dit) (kahrolsun komünistler) gibi ibareler yazarak mahalle mahalle dolasmıklardır. Cumhuriyet alanı dd söz alan'bir genç, bizim çam ve menekse kökan güzel yaylalarımız- ga nevayılar, ne de kızıl köpekler barnabilirler diye bağırarak uzun üUN Alkışlanmıştır, Curahlriyet alanında dğzı açık bir; yılah yesmi —yapılı ve altında (He> Kömlndlet bir yılandır) yazılı ievhe Çakılmışlır, Heyecam içinde geçen bu toplantıdan sonra genç- ler sükünelle dağılmışlardır ve hiç bir büdiseye meydan verilmemiştir. Bu akşayü ga bayram münâsebetile şinema binasında İlkokul öğrencile Ti tarafından biy müsamere verilmiş v ğ aa e ” Manisanın Uluboz- köyü gaz sikıntısı çekiyor ——— Üç aydır gaz alamıyan ylü tenvirat sıkıntısı içinde Manisa, (Yeni Sübah). — Vilüye- timizin Ucuboz. köyü halkı aylardan beri petrol sıkıntisi. gökmektedirler Alâkadarların nazarı dikkatini çok- melt makksedile yapılan neşriyat hâ J4 mücasir olamamıştır 947 yılınn son aylarına doğrü iki Üç ltre gaz vezilmiş olmasına — rağ- Men'son ayda ak hane — Başına IKi Mitre Ygüz yerilmiştir. Şimdiki hal Köylünün Üç Titrelik Halbüki bu hakları- mn Yözümesi düşünülmediği gibi her ay gayri muntazam bir şekilde gatı. gı alan Kköylüye âdeta bir, bikkınlık gelmiştir, ——— Zonguldakda Basın dâvası Zönguldak (Yeni Sabah) — Koz lu maden faclası — ve.49 vatanidaş, adlı bir broşür neşreden İbrahim Çaydamarın bu broşürle kendisine hakaret ettiğini ileri süren Breğ- - kömürleri işletmesi genel müdü. rü-İhsan Soyak Zonguldak - asliye ceza mahkemesinde bir dâva — aç. mışti, Geçen cuma,günü yapılan duruş mada; İbrahim Çaydamar, bu bro şürü bir hakaret kasdile değii, mem leket ölçüsünde Bir facta münase- betile bazı teknik noksanları efkârı umümiyeye aksettirmek gayesile neşrettiğini beyan eylemesi — üze - rine;' söz alan dâvacı vekili, Ereğ N kömürleri işletmesi hukuk mü - şaviri Orhan Esen; #anığın — ilmi otorite sahibi olmadığı halde — bu Mevzuda kitab kaleme alışının yegâ he sebebi hakarfet kasdı olduğunu söylemiş ve broşürün bazı yerlerini okumuştur. Duruşma başka güne mıştır. ÜİT eeei Çanakkale Beden Terbiyesi büdcesi Çanakkale: (Yeni Sabah) — Be den terbiyesi istişare kurulunca tesbit edilen bölge büdcesinin. gelir. ve gideri (111,423) lira (33) kuruş olarak Kabul — edilmiştir, Büdce tastik edilmek üzere Genel Müdür lüğe gönderilmiş ve spor sahasının iÂşkatı için Genel Müdürlükten 50 bin lira tahsisat İstenmiştir. Yapılmakta olan fakat daha he nüz duvarları tamamlanmış olan bölge stadyomunun tesviye ve tü- Tübünleri için elzem görülen'bu pa ra tedarik edilir edilmez inşaata süratle başlanılacaktır, D. P. Murgül Bucak teşkilâtı Hopa; (Yeni Sabah) — D P Murgul bucak merkezi pek “çok zorluklarla kurulmuştur” Raniz Yıldızın — başkanlığında teşekkül eden bucak kyrulu — mü- THiüeinde gösterdikleri Mmesal ile halka yakın olduklarını İsbat et - mekb Örler, Muxgul bucağına bağlı olarak al tı-ccak kurulmuştur. 'Bu - ocaklar sırasile şunlardır: Erenkiy ocağı Nevzad Yılmazın; Özmal ocağı Servet Özdenin; Da - Marköyü Osman Çinin, Pe- tek köyü Osman Kab yöncunun; GöreköyüAhk med Orhonun; Yaşköyü Arslan 'Baydinin — başkanlığında — Murgul bucak teşkilâtına katılmışlardır. ——— D. P. Çanakkale 3 üncü semt ocağı Çanakkale: (Yeni Sabah) — Dün Demokrat Parti yeni bir semt oca ğına daha kavuştu, İsmet Paşa ma hallesinde açılan 3 üncü sem* o- cağının açılış töreni Çanakkaleli ler ve kazalardan gelen kalabalık bir davetli huzurunda yapıldı. Çanakkale - mülletvekili Ali Rıza Kısevetin de hazır. bulunduğu .bu merasimde,bir çok Demokrat Parti N söz almış ve bilnassa Ali ” Riza Kirseverin veciz sözleri zaman za- man aliışlanmıştır. Yeni semt ocağı başkanı Bmin Eriş söz alarak “wraelâ Mlletveki limiz Ali Rıza Kirsever tarafından S:sıımış ve ocak dâvetliler tarafın n gezilmiştir, de Ucuboz'da hakları vardir birakıl- İngil " ıd 4 ; Bahlialer terede yeni mali tedbirler a $ * a» den İngilterede, —senelik — bü büdceyi tastik eden kabine mesul olduğundan, - Maliye Bakanı M Hügh Daltonun istifası büdee üze- Tinde hiçbir tesir yapmmyacaktir, 1 tifayı Şâhsi bir sebeb — doğurmuş. tür mi M, Hugh Dalton efkârı umu e aleyhine olarak, gizli kalma- sı lcâp eden bir meseleyi hartee açıklamıştır, — Partileri ne olursa olsun, bütün kamara üyeleri M Daltonun - dürüstlüğünden ve bir gazeteciye verdiği beyanattan son ra istifasını talep etmesinden hay yanlıkla bahsetmektedirler Yeni: Maliye Bakanı Sir Stafford Cripps, olağanüstü büdcenin parla mento süresinin sonuna-Kadar, kul lanılışından “mesul olduğu gübi,ray: ni zamanda - ekanomik programın bir cüzü —olan mülk tedbirlerin a- Immasından da mesul bulunmakta dir, Olağanüstü büdee, ekonomik programın tatbiki sırasında enflâsi yonun önlenmesini sağlamak — için hazırlanmıştır, - Parlamento müza kereleri esnasında olağanüstü büd cede ne kadar değişiklik yapılırsa yapılsın, Dalton — büdeenin başlıca asfı olan enflâsiyonu önleyici pren sip büki kalacaktır, -Masrüftan 200 milyon İngiliz ll- Talık bir kesinti yapılacağı ilân edil miş bulunmaktadır, — İlâve büdee tekiltinde de, vergi yöliyle enillâs- yonu önleyici tedbirler mevcut bu- Tunmaktadır, Böylece alkollü İç- kilere konulacak —munzam vergi, geliri 56 milyon İngiliğ dirası arttı rataktır, Satılan mallara konula cak munzam vergiler — sayesinde de 80 milyon İngiliz Hralik bir ge- lirıdaha temin edilecektir, Kazanç vergisinin iki misline çı karılmasile'de 47 milyon İngiliz li- rası elde ediletektir, Yeni konu- lacak vergiler drasında, bahsi müş terekler vergisi ve ilân vergisi var- dir, Bunlardan birinoisi büdceye 10 milyon ikincist İse 15 milyon ilâ ve edecektir. Bütün bu yeni ve art tırılmış vergiler sayesinde 208 mil yon İngiliz lirahk bir umumi gelir temin edilecektir. Bu meblâğ da mukakkak ki enflâsiyon baskısını aaaltacaktır, Bundan evvelki büdce demecin- de eski Maliye Bakanı Huğh Dal: ton, bazi- ticari şirkellerin yüksek hisse Hân ederek enflâsiyon baskı © yarattıklarını ve ima — yoluyla göylenenlerdan bir fafde temin edi lemeyince kazanç vergisinin — iki misline çıkarıldığına işaret etmiş- ti. Hiç olmazsa Londra şehri, da- Bıtılan hisse —üzerinden vergilerin yüzde 1250 den 96 25 e kadar ve daâğıtılmayan hisselerden de — yüz de 6 den yüzde 10 a kadar vergi art tırılacağını tahmin etmiştir, — - Burada işaret edilmesi gereken diğer bir nokta da, yeni büdee ka zanç vergisi borcu olanlardan borç miktarına göre yüzde üç verginin kararlaştırılmış — olmasıdır. — Kati durüm- bügün- bilinmemektedir, fa kat 1046 senesi Mart ayında öden meyen vergi miktarı 780 milyon in giliz lirası civarında bulunuyordu. hâlen bu rakamın daha — küçül: müş'olması muhtemeldir, Bu mik tarın bir kasmı — itirazlar faslında bulunuyorsa da en büyük — kısmı geç kalmış vergilerdir, “Bu vergile rin ihdasına sebeb, enflâsyon bas- kısmı önlemek üzere, derhal öde- me ameliyesine — girişilmesini — te- mindir, Kazanç vergisi verenlerin menfaatlerini korumak için kuru- lan eKazatıç vergisi verenler birli- ginin» resmi bir şahsiyetinin şu söz leri şayanı dikkâttir: *Makul bir şekilde yapılacak iş- lerden kimse şikâyot etmemektedir. Fakat, haklı Vaziyetlerde istisnala- Fın yapılması şarttır.> İngilterede İlân vergisi ilk defa Ihdas edilmekle beraber makul bir vergi sistemidir, “Çünkü, İnelltere de emtla kıtlığı hüküm sürdüğü bu sıralarda ilân edilecek her — mal müşteri — bulabilir. “Evvelce ilânat acentaları #lâün masraflarını, mali yeye verdikleri beyannamede vergi den muaf addedilen rakama ilâve ederlerdi. Yeni büdce teklifine, bu masrafların ancak yansı, şimdiden sonra vergiden muaf tutulacaktır, Bahsi müştereklere konulan ver- gi de yeni bir vergidir. Köpeksya- rışları, ve gazete kuponlarile-yapı- lan fulbol neticelerini bilme mütsa bakalârı şimdiden sonra vergiye tü bi — tutulacaktır, Kupon müsübia. kaları için de yüzde on miktarında yeni vergi Ihdas edilmiştir, Büdcenin at yarışlarına — vergi osYAASININ sebebi bu-gibi yavışlarda kontrol bürosunun bulunması — ye yüzde 10 verginin evvelden beri ke- dilmiş olmasıdır. R “İkinci Tanıdığım Büyük Sanatkârlar Bramarı 16 OCAK 1948 z J irmin Gemier (Komedi Fransez) denilen (Odeon) un müdürü bulunan büyük sanatkâr, tiyatroyu bir mezheb, bir din, bir iman telâkki ederdi ” rmin Gemier — (Firmen F: böyle birde n ar Ti yi en — tüm. Fakat mbire kar yatro bir şuur — meselesidi I]ğ e ıîınyıaıy"'. a;;ıı;oı: ıN:ıı) =qacığımı tasavvur — etmemiş- — Temelinin ımıııışolmuı Tâzımdır, A » Bu — tanışıklı- . Zaten bunu tarih de işbat eder Bin bir mukaddimesi vardır: Ha- ——— Nasıl? dedim 'Büyük Ge- Tiyatyo san'akı bir ialeda hizmel ıılhı.. heni: aldalmıyorsa 1925 de mier mi? eylediği zamandaki dar asla Bublan SDi ği zamanda kadar as :: xlı ıu.“h:xoîî(um beni o enma — Evet Büyük Gemier.. gür bir ilham kaynağı ..:mıırınş- aa l aet —HYAZAN: ——— ' ©. Bi miı[ yosü kuran vg fr Ki üneh ö Cevüd M K Yamü CLE SYKT hrem CPj Hü an senlerden «Rekş “hgrâm> — “Benim golişi güzel Sarfettiğlm ir nevi ibadethane idi. — den ei HaPfet miş bir nevi ibadethane idi. — -| A thlidtin etkniğti. "Bu adami ike- — hu sıfat j—n; dö olun— “sdünt-” Üzeri Üküm yaprakları İ ada (Arab) adlr BİY fika ” kârın gürürünü” olşadı, tebesetimi " bülünan' Üaamüa — “dalları — ilğ Çetkrimlii. Tüserin Bazr * Wumurüna ı:u; söğra bana vatanımdan bah — süslenmiş âyin milirabı tam ore Münakaşa ettik; —Amerikalların — detti; Antavan'ın Türkiyeye yap- kestro mevkilinin ortasında yük - bir film meydana getirmek — içim büyük — masraflara — katlandıkları halde çevirdikleri mevzuların doğ- Yuluğunu temin edezek garelere teve etmekten — kaçmdıklanını söyledim; misal olarak da (Dug- las Fairbanks) la çevrilen- «Bağ- dadi Hırsız> ani zikrettim ve bura- da bir İslâm mescidinin tapkı bür Protentan mabedinin usul ve â- detleri gibi tanaim edildiğini an- lattım; bu gibi kusurlara — onun Afrikada çevirdiği (Arab) filmim- de de rastladığımı söyledim, gö- Tüşme muhatabımda bir alâka u- yandirmış, on beş, yirmi: gün sam ra kendisinden- aldığım bir mek - tubla: stüdyoya davet. edildim. Reks İngram; hoş beşten som- ra: — Bu sizden sadece bir dostiyi gibi istiyorum.- Şirket bu yardımı- hizin: mukabelesini nakden ödiye- cektir. — Beni düşlindüğünüze teşek- kür ederim. — Muazzam bir — tasavvuram var, dedi, bu hususta bana yar- dım edebilir. misiniz ? — Elimden gelen bir şeyi”deriğ etmeam. Mesele gudur: Ben Peygam beriniz- Mohammedin. hayatım fil- me etmek istiyorum. Mısarın, Tu- nusun, Cezairin; Pasın — tanmımş kalerm, erbabına "müracaatla»hirer senaryo yazdıracağım. Bunları tedkik edeceksiniz. En dağrusumu seçeceksiniz. Sonra film çevrilir - ken Müşlümanlığa aid' sahnelerde göze batacak hatâlar olmamasmı temin eyliyeceksiniz. —Bunun içim sizinle bir mukavele — yapacağız ve ayda üç bin frank yereceğiz. Düşündüm, Amerikalı metör am şen' Bu düşüncemi parayı az gür- düğüme hükmetti: — Siz de kendi şartlarınızı söy Byebilirsiniz. Dedi, — Hayır, dedim, mesele — para mçtelesi değildir. Bu film, size bir menfaat temin etmez, bilâkis bü tün islâm Aleminde fena bir te - r yüper. — Fakat İsanın filmi çevrilmiş tir. — Olapilir. Ben İslâmdan Bah- sediyorum. Bizim Peygamberimiz le İsa arasında büyük fark var - dır. Peygamberimiz «Bir yanağıma vurana öbür yanağını gevir!> de- memiştir, Müslüman kendini kur- ban etmerz, dövüşür. İsa ancak h- vârilerini irşad edecek vakit bula bilmiş; bizimki ise Allahın ken - sine teveccüh eylediği peygam- berlik vüzifesini sonuma — kadar yerine getirerek dünyanın en me- deni — dini olan Müslümanlığı kur muş; omunla siyasi ve ietimai bir gumhuriyet tesis eylemiş ve kar- duğu dinin şevket >ve üzametimi de gözmek nimetine mazhar ol - muş bir nebidir; onu bir filmde kim temsil edebilir? Böyle bir te- şebbüs hoş görülmez ve size kar- gı bir nefret uyandırır. Bana ka- hrsa bundan vazgeçiniz; — benim bu fikrime iştirâk edip etmiyece- ğinizi hilmiyorum, fakat muhak - kak olan bir şey varsa — ben ba film için biç bir şey yapmam; İs- lâm Âlemine aid başka bir film çevirirseniz emrinize âmadeyim. Amerikah, hayretler içinde kal Üstelik mâlf ve ictimai vazi- yetimi de biliyordu. Ondan sonra döst olduk. (Nis) deki stüdyoda (Mare Nostrom), (Majisiyen) - gi- bi ehemmiyetli filmler | çevrildi. Fakat Peygâmberimizin hayatına ald film çeyrilmeği, Firmin Gemier tte be Reks İngram tanıştırdı. Negresko öte Hinin holünde idik. Amerikalı (me tör an sen) yanında cıplak bi mla- oturuyordu. - Size Mösyö Gemier'yi tak- dim ederim. Ben Gemier'yi sahnede görmüş Yği — seyahati «Claude Farrere dam> piyesindeki rolüne nakletti. anlatt Sözü in «Öldüren A- (dö Sevigne) —— Ben bu eseri, dedim, (Luvi Gotye) ile seyrettim. — Bvet.. Gotye en muvaftfak elanlardan biridir. — Bununla- beraber, mizansen hatâler gör- xmyııı kocaman Gemier birden pirelendi: — Ne gibi ? — Bu hatâlar televmat-sayı - hr. Fakat bir Türk içim çok ehem miyetlidir.. Meselâ — Atik “Ali- ile Mehmed Paşanın selâmlaşmaları.. Bizde temennah böyle değildir. Bir Avrupalının bir Şarklı gibi aelâm verebildiğine hiç rastlama - dim. Gemier: — Hakkınız var. Dedi, — bizce #hemmiyetsiz görünen bu gibi ak #aklıklar sizde haklı olarak derin bir tesir bırakır; size biraz *ÖlL- düren Adam> hakkımda — tafsilât vereyim: Bn piyesi Farrere'in ramanın - -dan Pilerre Prondaie tertib etti; flk defa olarak «Antuvan tiyatro- Sunda> 1912 senesinde oynandı. ©Ö zaman tiyatronun müdürü ben dim; miralay (dö Sevigne) rolü - nü ben yarattım. Lady Falkland öle kocası Arehibali — Falkland'ın münakaşasında bende husüle ge - tirdiği teessürü kendimi — © göstermeden halka anlatmayı is - tedim ve muvaffak oldum. Bu vo İü sönra oynayanlar benim — gihi oynamadılar. Hakikaten Luvi Getye, bu rolü Bayet-basit bir tarzda oymamıstı. Bundan sonra Gemier ile her Nise. gelişinde. görüşürdük. O es - pada Reks İngram «Büyücü: ad- İa bir flm çeviriyordu. Bu filmde Alman artistlerinden Wege - rin, hem de Gemler'nin - rolleri Yardı. «Büyücü> nün muhakeme sak pesi idi, artistler filmin sâmit ol asına rağmen oynarken rollerir göylüyorlardı. Wegener de elin - kitabı alınarak idanı eğilecek seliyor; temsiller di merasimi teşkil ediyorlar; jedilere ve komedilere de — basral riyaset ediyordı Bunu —Evrintde'i güç inanır hüyiyetinde â nin açık alaylarında On «beşinci asırdaki bir edilen (İsa vak'ası Da&sion) * nn temsili nin Ortaçağın bütün dram edebi- yatının esasını dini itikadi teşkil eyler. Hattâ (Kalderon) un «<Ha- yat-bir rüyadır» , *Salibe ibadet> aülı piyesleri de sadece — Katolik dramlarıdır. Nihayöt —bir zaman , gledi ki - Sainte * Beuxe) in kuvvetli tbirile söy liyeyim - tiyatro, kendisini Kilisey bağlıyan göbek kordürumu kopardı. Ne Sehakespeare, ne (de Moliöre ukaddes mevzuları nunla berabet onlar dı temsil ettikleri Zira hütün- İngilter bu n iğlediler, Bu âa bir nevi iti- ada edilebilir. Schakespeare'le ve hütün Fransa Mo! beraber düğünür, Bu. müeli öyle' fikirler de hisler ifade etmişli Rİ mik letlerini coşturmağa- Mmuvaffak ol- muşlar. Onlarm “dehüiari rklarının bütün ruhlarına hükim olmuş, onları yoğurmuşlar, Kelimen sile Bu bir çeşid şe bakımından di; Yelimesi 'rabteden, ba; sına gelmez mi? Maziniz yük müellifleri, lanlârı bile ancak diniş kıya: * Harekette bulutmn Maliğre olgün besli. gaviş mâna- arlıktır. Kök ve yüni (relgion) ) mâna- Bütün bü- hattâ az biter dır. Sçhakespeare olsu: ner ilüsi de inganları yecek snları Hişata, düyü kedecek sözler sarfetimi rühun t iktiaab barla birer (aziz) büviye etmişlerdir. Pransız idealinin Moli- öre'e, — İngiliz ideti; Schakes peare'e ne boreli — olduğunu — isbat hiç te güç deği Zaten bütün möşhur — müellifler —dahi — böyledir. Corneille, Racine, — Beaumarchais, devletlerin — Mik itiksâlarını — tesise hizmet etmişlerdir. Mohöre cemiyet hayat: Cor- nellle kahrananlıktir. Racine has- Beaymarchaks müsavattır n havâ- Sasiyettir: Hepsi de yüksek haitikatlerin rileridir. Onlar bu. hakikatleri, şid- detle, “Mezaketle, — muhayyilelerinin geç aman bir. Alman İrENMZCA, #üğrine göneitedeceğiler ve nepsl ıü araya gelince n:'letleri ilm-i- — Fu fule —mö prüles prüle hAr> i olmuş!> SARCR GĞ Gemier'yi manzunm sür çok Diy bağırıyordu. Gemier bu ta- Kâffuz — karşısında dayanamadı; tebessümünü güç zapte — Üstad! dedim, sinema hak- kında fikriniz nedir Bence çok ehemmiyetli bir ve gika teşkil eden şu cümle vab verdi: — Dostum! Sinema lenmek için çok para sarfeden bir zengin çocuğuna benziyor! Pariste Gemier ile daha — sıkı münasebette — bulundum. — Bana (Odeon) a ne zaman istersem ge- kebileceğimi söylemişti; sık sık edi giderdim. Burada hayret cek bir noktayı işaret eyliyeceğim: Pariste görüştüğümüz güne ka - dar ben Gemier'nin top atılsa duy mıyacak kadar sağır — olduğunu Bilmiyordum. Öğrendiğim gün bu, asabım üzerinde o kadar kuvvet- li bir tesir yaptı ki artık kendi- si ile bağıra b nusmağ: başladım. Benim bu feryadım ü- zerine yüzünden eksik — olmyan tebessümü ğ Kenı nız! dedi. Ben işitmem “amma her göylenen sözü anlarım. Dudakların oynay)amda yordu. Bir gün locasında hakkındaki kanaatini Tiyatro ; dedi, bir din ol- malı idi. Zaten imana dayanmı - 'yan tta — kuvvet ve kudret yoktur. Sonraları bu büyük artistin ti- yatro hakkındaki düşüncelerini toplayan bir muharririn eserinde gu tafsilâtı okudum; piyeslerde seyrettim. — Fakat benda unutulmaz bir tesir a. Seha- Kkespeare'in — (Venedik taoiri) ndeki (Şaylok) - rolüdür. Bu rol, Gemi sahne Zzaferlerinin e: niy Büyük sanatkârı bi lanırken görmek iste Üstadım, dedim. Nadığımız. gece, loca: istiyorum. D 'nin zda bulunmak — 'Bu hafta içind nedik ta ri) ni oynuyacağım. erkence geliniz nasıl mi görürsünüz. şah: Şaylok oluyordu.. Bu sek ilüve ederken çe ribâcı -mânası veriyordu. ocam'a- bira: mier, yaları vurdukca- gözl. üç safhalı aynanın ha şirjdıden yüzile rolünü tekrarlıyordu. Başına kıvircık kizil bir peraka ga çirdi;. çenesine -iki çataj — bir ı yapıştırdı;. kulaklarına — birer halka taktı Karşımdaki Gemier değit (Venedile tadli) inin mühteşem — bir tablosu idi, Bu;rol hakkında yin A dair, yazılmış bir eserdi pörça. ları,alıyorum, Büyü şöyle süy lemiş — En mükim noktta Dik piyerla T mum: yapısını derinleştirmektir. Her aheser aydınlatılması lâzim — bir derstir. İşte aktörün vecibesi bud © halde evvelâ. Sehakesp n (Şay lok) u yazmaktaki di ni arı: yalım: -- Marlow, — (Malta Yahudisi) diye bir piyes oynatmı Drada. bit (Devamı & ncıda)