14 Mart 1950 Tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 3

14 Mart 1950 tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Mart 1880 Koçyas Partisinin umumi Netice Yunanlıların, kızıl tethişç toplar Yunan seçimlerinden alınacak dersler: 1 H iğe karşı duydukları nefretin ifadesidir Bununla beraber, komi reylerini kamufle komi mistler tam bir hürriyet içinde ünistler lehine kullanabildiler ARİHİNİN en nazik bir dev Fini yaşıyan Yunan milletinin on gün müddetle tahammül ve akstilâmellerini müşahede ettim Daha evvel 5 mart seçimlerinin ne- den büyük bir ehemmiyet taşıdığını izah etmiştim. Daha sonraları cere yan edecek hâdiselerin Kolaylıkla Anlaşılabilmesi için bunu kendi ke dime tekrarlamamda bir fayda gö- ü Uzün diktatörlük yılla- yından, İkinci Dünya Harbinden, galden ve bu deş boğı yi icat etmiş olan b ilk defa olarak tam bi içersinde iradesini ifade imkânına u adamları seçmek fırsatını elde etmiştir. Ve yine, ilk defa olarak, hem bugün hiç de makbul görülmü: yen klâsik liberal ve batı tipin YENİ İETANBUL Eski - yeni Ti nesil mümessilleri hürmet beslemeleri, yaşlıların da yer gerekir. EMEN her memlekette, ede- | 4 biyat ve sanat sahalarında bir | di 'esi yeniler” mücadelesi | v. yardır. Yeniler, eskileri inkâr eder- İ m ler, eskiler ise, yenileri - beğenmez- | de Zaten, nes sındaki bu. gö rüs ve düşünüş aykırılığına, her sa- | hi hada, günlük hayatımızın her safha- | v sında da - rastlamak — mümkündür. | m Yaşlılar, gençi hu kaşını, tenkid ederler. Gençler de, | y yaşlıları, zamana uyamamakla, ana: skiler birbirleri ütün: bağdaşamaz: | z lar. Buna sebep olarak, telâkki — ve zihniyet Ha Karşılıklı emezliği gönterirsek, her halde pek yanlış bir hükme sap:- | zi zaaflardan kendilerini kolay kolay | de ni kabül etmek J- 'hur dâhilerin inda da buna dair bir çok misaller ”- bulmak kabildir. Onün için eski / Ustatlar kendi şöhretlerini gölgede bırakacak bir gen rlamasını pek de hoş karşılamıyacaklardır. — Tabi gençler de, fırsatla karşılarına | si çıkan yhlerine neticelenecek P yı bir mükayeseye — zemin — hazırlıyan ukları mânevi yaşlı şöhretlerin ku neleri, nüfuzlarının İmkânı derecesinde onları himaye Yazan : arasında bir anlaşmaya doğru arasında / devamlı bir anlaşmanın tecsslisü için gençlerin olgun bir düşünce ile hareket etmeleri, hak tamımaları ve eskiye istidatlara karşı şefkat ve alâka etmeleri Muvaffak İhsan GARAN meti daha fazla - takdir ediliyor u. İnsanlar, bugünkü kadar hayat /e geçim gallesi içinde bunalmış ve ileşmiş değillerdi. Üntelik, Jevirdeki genç istidatlar, kendi. bü üklerinden ve zamanın imaye görüyorlardı. Onlardan yel ise bir. “Servet-i Fümn Türk edebiyatında, bir çığır açacak ve buna kendi. is- nini verdirecek kadar tesirli ve ha: arlı rol oynadığını hepimiz biliriz. Beri — taraftan, seneden beri Zelere fazla bağlı kalmakla ve hiç| Türk telif. edebiyatının inkişafına bir şeyden memnun - olmamakla it- | engel olan, hele yeni istidatların ye- ham ederler, Her iki nesil de, iddia- | tişmesine hiç imkân bırakmıyan şu darında haklı, düşüncelerinde — sami- | mahut “Serbest Tercüme,, derdi, on- midir. Bu ezeli ihtilâfın önüne, hiç| ların — zamanında mevcut - değildi. kimse ve hiç bir. kuvvet geçemez. | Memlekette gerek tâbiler gerekse o- Ancak, vaktinden evvel olgunlaşmış | kuyucular, tercümeden ziyade telif gençlerle, ruhu genç kal yar: | esere kıymet veriyorlardı. Bugünün seriya dişinda kaldıkları gör tercüme dampinginin rekabeti — kar- unda ezilmiş, boğulmuş vaziyette- irler. İşte bu sebeptendir ki, eski 'e şöhretli Ustatların gençlere el u atmalarının, yeni yetişen kabiliyet- ler için şimdi paha biçilmez bir de- Reri vardır. Yaşlı ve kaymetli Muharrirlerimi- n bu alâkasızlıklarını, bir. bakıma aklı görmekten de kendimizi ala ayoruz. Çünkü zaman, onlar için le kötüdür. Geçim kaygım ve hayat mücadelesi, insafsız tırpanını onlara karşı maktadır. Onlar lurlarsa olsunlar, geçinmek için hâ- JA yazmaya mecburdurlar. Ve terzi- berberin kendi. gaçını da kullanmaktan geri kalma- da, hangi yaşta 0 kend elbise — dikememesi, Kestirememe: İ gibi, onlar da yazmaktan okuma. 'a vakit bulamamaktadırlar. Bütün bunlara rağmen, gazeteler- de, mecmualarda kendilerine her za- Saltanata karşı isyan ede ir. | man için en mütena sütunlar tahsis Her bakımdan daha rahat, daha e- | edilen meşhur müelliflerimiz, arada min vaziyette olan meşhur Üstatlar; | sırada, medhini işittikleri bir gencin enilerin tanınması ve ilerlemesi için | yeni esterini okumaya fırsat bulur ve İüzümlu himaye ve alâkayı çok defa | bir makalelerini de ona ayırırlarsa onlardan esirgedikleri için de, genç | memleket edebiyatına ve şiirine bü- istidatların hirçinlığı, öfkesi büs- | yük bir hizmette bulunmuş olacak. ütün artmaktadır. lardır. Onların, bü kadarcık - feda Şunu da itiraf etmek doğru olur Tlığı, genç Ve kabiliyetli bazı ha- Sayfa $ İstanbulun bir münakale ve müdafaa mevzuu Yeraltı tramvay M. Şevki YAZMAN mubafaza / küdretini #üphe edilemez. Xazan : 1089-4h Harbinde hava hücumları ve füze taarruzlarına karşı Londra- hları koruyan en geniş müdafaa v haiz olduğuna İstanbul, peler Üzerine inşa olun- Sıtasının — yeraltı tramyay gebekesi | muş ve binsenaleyh zemin suların. olduğu — şüphesizdir. Yüz binlerce| dan korkmadan kolaylıkla kalın öre Londralının © korkunç günlerde bu| tülü ve sağlam tabakalı tüneli şası mümkün olan biz tahaffuz imkânı fazlasiyle mevcut- tur. Yeraltı yolü inşasında işin mü- dafaaya taallük eden safhası budur. gehirde ise metropoliten — istasyonlarında kalktıklarını biliyoruz. yatıp Dünya yüzünden harbi kaldırmak hususundaki bütün arzu ve emelle- rimize rağmen henüiz sulh ve emni- yete ulaşmadığımız da muhakkak ol. İsin bundan daha mühim ve gün- dük hayatımızda her gün tesirini Kösteren bir de münakale (ulaştır- ma) safhası vardır. İstanbul, eski bir şehir olması dolayısiyle sokakları bugünkü münakale sistem ve şebe- kesiyle alâkadar olmuyacak derecede vardır. Tslahi için istimlâklere kalk- mak, yeni yollar açmak onlarca mil- yon masrafı icap ettirir. Bu yollar açıldıktan sonra dahi (meselâ Tak- simden Harbiyeye doğru olan geniş yollarda gördüğümüz gibi) aksaksız ve süratli bir ulaştırmanın temin olunacağını kimse söyliyemez. Yol- lar üzerindeki nakil — vasıtalarının çeşitliliği, süratleri arasındaki fark- hlık betekrar sıkışmalara, tıkışmala- ra sebep olacaktır. Yalmız. yeni yollar açmak — bakı- mından değil ve çok hizlı, önünde başı madığı için süratle hareket eden va- mta olmak itibariyle de tünel için. de hareket eden yeraltı tramvay bekesi İstanbulumuzun biricik Uml. di ve büyük topluluklar için - hizli kale bakımından biricik imkâ- ik önümüze çıkmaktadır. Bu şartlar altında Şişliden Beyazı- da kadar uzanan sahada / yapılacak 5-6 kilometrelik bir tünel ile bunun içersinde işliyecek hizlı ve elektrikli nakil vasıtası bir taraftan şehrin münakale ihtiyacını büyük mik, temin edecek, diğer taraftan da bir harp zuhurunda ilk hedeflerden bi- Tisini teşkil etmesi çok muhtemel İs- tanbul halkının etrafa ve Anadoluya dağılmasına kadar kitle halinde im- hasından kismen olsun korumuş ola- caktır. Bu şebekenin tesisinde en büyük zorluk para bulmakta ve ikinci zor- una göre İstanbulumuzun büyük halk kitleleri için de yarınki harple- rin bu icaplarını düşünmemiz desef ettir. Avrupanın — harp sonrası neşriya- tından anlıyoruz ki meselâ hava hü- cumlarına karşı tertibat alan ve o- n Alman- na göre hazırlanmış bi yada Stuttgart şehri nüfusuna ve 53 bombardımanda sav Tulan 25.000 ton bomba az bir zayintla (4000 ölü) 1 inden daha kurtuldu: gu halde böyle bir tedbir ve tertip almamış küçük Prorzhelm kasaba- #ının bir bombardımanda ve 1600 fon bomba ile nüfumunun ŞÇ 30 un- dan fazla (25.000 ölü) zayiat ver- miştir. O halde büyük şehirlerimizi ve bilhassa İstanbul halkını hava: hücumlarından korumak için bugün. den tedbirler düşünmek birinci va. zifemizdir. Bu atom ve hidrojen bombası dev- rinde böyle çare ve vasıtalardan fi da var mi? gibi bir sual akla gele- bilir. Her silâha karşı bir kalkan bu- dundüğu gibi bu yeni bombalara kar- g1 da müdafan silAh ve vasıtası tabil bulunacaktır. Nitekim kalın toprak ve beton tabakalarının atom bomba- ının radyo-aktif veya hararet tesir- lerinden — muhafaza ettiğini - biliyo- ruz. Hattâ Japonyaya karşı kullanı- Jlan iki bombanın bu derece büyük tesirinin biraz da Japon şehirlerinin pek hafif inşa edilmiş, ahşap binalar, olması yüzünden ileri geldiğini mü- tehassıslar ifade etmektedirler. Hid- rojen bombasında da kraterden az menedilmiştir. ba seçim hürriyeti bir | ranna atmaları tarihi bir kanun öla. | lerinde a üz- | gü hareket etmeleri, hak ta üşünülerek köprülerden birisinin ya- asİ veya kooperatif peyklerini ka- | hüdise, bu derdin el G| z limaye etmeleri gerekir. — |ei mafik maliyetle fazin tesimi olmazaa ti 'Demokratik cephenin, tü d bi ana Belp gelmediğini kendi| Yaşılmamış, kisir ve nankör bir sa. Dün şehrimize gelen İngiliz tiyatro münekkidi ve propagandasını bu ideolojiden ilham | bolmuşa Fakat, kim ertesi sabah kasaba / ve - köylerden | acır Bilhassa M a e aN seyrüseferine — tahsis edileceği için alarak, açıkça ifade etmesi, bunun | yebilirdi e n ilk neticelerle ufuk aydınlan- | Cden (Benç kabili, gölin. Hir ş HH A n S A Ş saatte vasati 60 kilometre hizla marara l sarş BK aa ni | D Gi ae ee C 5” » Tonmmış bir İngiliz tiyatro münekkidi geldi | Szenak Sremam ilhakika, Yunanistanda herkes, J. nanmıyarak, korkarak veya teth lardı.... Fakat, ol a mühim bir sökağk ee ylleneneipetllşeei » sığdırılabilir ki b mnentindedir. ncü Enternasyo- | Miyecekti? - Hangi istatistik müte-| aralarında Tass Afar tatların kendilerini uta- | * z n l n Sir. Dent muhtelii e Bu hava hücumları devrinde Bo- lan bütün seçmenler, reylerini S e Z #etbi DÜ ÜĞN Giğe- | h r inan seçimli ararlar. Hall aman, ünive mahflll up | çei beni | z dereceye kadar doğrudur. Fakat anopulos lehine kullanarak bunu ifa irdi? Kimse.. Ve işte bu Bebapi altında yapılı a tam bir alâkasızlıkla karşılaşır | Yeleyel eti bulunuz 4 ada piyesler yaltında , ve Ünerinde kuli tabalia- -e dir ki, hiç kimea S mart süçim edemez. Yahut da, eğer| lar, yahut da tü büyülderim t İ yağlir YENMüN ' -| çi HBA lar birakarük tüneller inşan — her olup olmadığı da - sorulabilir. Şumu | CK ve Kati bir tahm diyse, bu,| Oztlük ve b Saniretürin 14 Kağ ç. pe| Sazdur. Atom ve hidrojen b güncelerini ifade etmek aatlerı öi raml ddi an iklerin, daha ta: aa t a. Sanat D ni | ketmiyecekli gaye, Giğer vermek hususunda, Atinadaki İ işelerini müşahede e b hli ve dah li bir gençlik de den B ine kadar Manch e ı Yanı | Sekalie l aa ip bağ ap eder. Kimse, bunca| / Bakanlığına — g: n leri de inkâr etme Od Hâlen Nevs C l küir $©| olmaz. İstanbu elti yol 'e 1at n | le oli nisti r r n il e Kü B e. D G ropoliten) inşasında da bu bağdı rse çağırır K bamın yerinde b ai bisaydı. Sabiha bu hürr aman zaman — sert da: renkliydi. Bana gülerek “Güzelleşmiş miyim?, Ahmet Hamdi Tanı e - zekmayeğbarı Üraymer Ha SA üedasalahmin üüreleri, sartle H dker Gd KA gün e âhatleri g öderdi. Fakat Şine me Bu yine in! dedim. Sahnenin ukiliyn a - : Ye z & B E y * Bir gün mahallemizin - Üstünden geçen bir | | sonra düşündü. — Bak Cemal, dayak o kadar Dışındakiler ÇD öraren e yt T A | F F 0 | n " M “Kul oluyor. Sabahleyin doktor geldi. Neyin var? diye sordum eti a ağı b l Sokağa çıktı & n yacaksın! dedi. Üç gün ben böyle Hiç! Konuşma! Bak ne güzel! Bu adama asına a Si 'ndisindön o ka. Hem n an in Mi bir amıya: yaşıma bir yığın dert çıkartmıyacağım. gazı Jâmbasını yakan fenerciyi gösterdi. O işini Annem arette dai aşta ne yapacak | bostancılarla — konuşuyordu. yorum! Keşki erkek olaydım. : İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: