Kuruluşunun beşinci yıldönümünde İzmir Şehir Tiyatrosu Kuruluşu hayli zor olan İzmir Tiyatrosu, menfi gelişmelerle mücadele etmiş ve belki de hiçbir toplayamadığı bir münevver yardımcı kütlesini etrafında toplamaya muvaffak olmuştur. ZMİR Şehir Tiyatrosunun doğuşu deki bütün resmi ve husust büsler, Vaktiyle sanatin beşiği bu bölgeye, bir. Şehi zandıramadan göçüp gitti. Buna rağ- men Avni Dilligil'in asrarlı ve azimli teşebbüsü, ümitli bir hava yarattı ve bu sahada aynı geçen Belediye Başkanı Reşat Leb. Tebicloğlu 1944 Fuarında Ses Tiyat- Tosiyle temsiller vermeye gelen re> #isör Avni Dilligil e işbirliği yap- kolay olmadı. Kuruluş böyle başlar. Avni Düli- çabük. kurulmasını istiyor ve bunu temin edeceği ümi- diyle de Sön Tiyatrosu kadrosmunu İz- mirde tutmaya/ çalışıyordu. kadrodaki sanatkârlar işin uzadığı. Dü görünce İstanbula döndüler. Avni Dilligii İzmirde kaldı. trosu kuruluncaya kadar k zorunda bulunduğu sıkın- 13.10.1045 tarihinde yazdığı bir Mektuptan anlamak kolaydır. Dilligil bu mektebunun bir yerinde tiyatronun . Tasavvurun fevkinde bedbahi 've muztarip anlar geçirdim. Öyle ki karım ve oğlum bile mhhatimden hi ber alamadılar. Uzun aylar bütün cemiyetten İmandığım benliğim bent ayakta tu- tuyordu. Bir gün muvaffak olacak. gın; mükavemet, gayret, sabret di Şükür Altahıma nihayet E- sanat güneşini tabakalarını dokuz ayda parçalama- y muvaffak olduk.. Tiyatronun. kuruluşundaki mede maddi engellerden ziyade mâ- nevi engellerin rol oynamamına rağ- men nihayet “İzmir Şehir Tiyatro- #ü, nün kurulması için gereken bü- tün hazırlıklar Tiyatronün füilen kuruluşunda, her| geyden evvel kadro ve bina meselele- halli icap ediyordu. parktaki Sergi Sarayının (A) pavi- 'tâdIl edilerek az bir tiyatro haline ifrağ edilecekti. To bahsinde ise Avni Dilligil daha ziyade kendi ailesinin muhtelif sanat Tüesseselerinde çalışmakta olar sa- natkâr elemanlarına güvenmekte id. Zira bir tiyatro geleneği olmıyan bir gehirde, neticesi bilinmiyen Düz kurulmakta olan bir tiyatroya, yetecek kadar eleman bulup getir- mek kısa zamanda mümkün değildi. Bu sebeple İstanbul Şehir Tiyatro- sundan Nezahet Dilligil ve Zihni Ro- 'na, Ses Tiyatrosundan Aliye Dilligil (Rona), Ankara Radyosu temsil ko-| dundan Râna Dilligil ve 'Turhan Dü- ligil kadronun nüvesini teşkil ettiler. Ayrıca İstanbul Şehir Tiyatromundan Muazzez Arçay, Ankara Devlet Kon- servatuvarı tatbikat sahnesinden Ra- #p Haykır, Raşit Rıza Tiyatrasun- dan Salih Tozan ile İzmirde tiyatro- iltihak eden Profesyonel ve amatör genç, İzmir Belediyesi Şehir Tiyatrosunun Kadrosunu tamamladılar. Fuarda Sergi Sarayındaki inşaat ilerlerken, diğer tarafta paviyonunda kaplıyan sis Foto Can, #anatkarlar bir dram, bir komedi ve bir de ço cuk piyesinin provalarını aynı Şehir Tiyatrosunun temellerine mah- Yümiyet, feragatinefs ve alın teriyle yoğrulmuş olan sanat harcı dığı devredir. Filhakika kışın bir göç külfetinin maddi ve mânevi ıstırap- Jarını yüklenerek İzmire gelen sa- nca İzmirde de uğra- dıkları maddi ve münevi mahrumi- yetlere imanla göğüs verdiler. Zıları Fuardaki da, bir kısmı da Açıkhar #unun gişe, büfe, ambar veya bod. yatıp kalkıyor, yağmur ve çamura meydan okurca: natkârlar, metrük paviyonlar- Tumlarında. Her kelimeden diğerine dekiştirilerek geçilecektir. BOLDAN -SAĞA 1— Kumandan 2X— Hümi 3 işten el çektirilen &— Kavurma 5— Yunlat, kOZ Cinsinden bir deniz hay .— Müdataa BULMACANIN HALLİ SOLDAN BAĞA, 1 — Hayat. T — Karar. 9 —P #7 — Maya 2 — APla Manot, 48 — AZ 30 YUKAKDAN AŞAĞI: Aras. 5 — & — Raf. 9 — Paxot 4 — Büyal. Va. & — Davon T — Atom 8 — Onay, 44 — Mela, 37 — Tel tiyatronun aına çalışıyorlardı. Nihayet 28 şubat 1846 perşembe günü geldi. Belediye Başkanı R. Leblebicloğ- u'nün. kısa, bir. hitâbesinden sonra, İzmir Şehir Tiyatrosu perdesini aç. 'ti ve büyük bir muvaffakiyetle —d. vetlilere Strindbere'lü — (Suçlu mu) drami temsil edildi. Her yeni kurülüş gibi, İzmir. Şe- hir Tiyatrosu da kendi bünyesi içer. sindeki menfi gelişmelerle mücadele etmiş ve belki de hiç bir tiyatronun toplyamadığı bir münevver yardım. © kitlesini etrafında - toplamıştır. Türkiyede ilk defa olarak “Tiyatro ve Kültür sevenler,, derneği İzmirde kurulmuş ve bu dernek Şehir Tiyat Tomunün İnkişafı ve İmkânlara ulaş. ması bahsinde gerek belediye başka- Tuna, gerekse rejisöre ve arkadaşln- ha mânevi destek olmuştur. Bu arada, İzmir Şehir Tiyatrosu büyük bir tehlike geçirdi. 19 aralık| 1S48 gecesi temsilden sonra çıkan bir yangın, büyük fedakârlıklar ve Köz nuru dökülerek meydana gelen Binayı ve — tiyatronun — gardrobunu yaktı kavurdü. Bu yangın, tiyatr Run aleyhtarlarına — firsat verdi. ve — EAı Picasso ampul mıştır,, diye / ortaya atılanlar oldu. Bü temayüllerin önüne geçilmesi gin, “tiyatronun derhal başka bir| — Kalem yerine kullanılan bir elektrik ampuliyle sanatkâr, bir resmi, 30 saniyede çiziveriyor ! ) muasırlarını cak yeni bir usul kesfe yerde faaliyete geçmesi lâzım. geli. yordu. Gerçek bir tehlike mevcuttu. Zira, Belediye Enclmeni “Uzun za: man temsil vermiyen bir tiyatronun Sanatkârlarına maaş verilemez, di yebilirdi. Böyle bir karar Şehir Ti yatrosunun yıkılması demek olurdu. Bu büyük tehlike, belediye başkanı: Zun, rejisör, tiyatro müdürü ve Ti yatro ve Kültür Sevenler Derneği ile işbirliği yapması ve Halkevi Baş kanı Vadide Baha Pars'ın balomına | Günsöz Carol Lynn'in buz üzerinde Bebe B a Çevitli figürler yaparken alını Şehir Tiyatrosuna vermesi sayesin- Ge allabiüı. ve 15 Ocak 1040 “günü “İzmir Şehir Tiyatrosu,, büyük buh | *©'nun ço Bu sürelle Üyetee, büyük buhranı atlatmış “elmakia beraber — Halkenı | Çalışmalarına — tahale olunan yerde | l devamlı kalması mümkün değildi Bu sebeple bina işinin acele — hai icap ediyordu. Esasen Fuardaki mu: yakkat binanın ihtiyacı kaztılamadı. | # ve tiyatroya uygün bir bina te Mini hususunda daha evvel (Tiyatro ve Kültür Sevenler Derneği) Beledi. 'ye nezdinde temennilerde bulunmuş. tu. Yangın hâdisesi de inzir dince belediye derhal teş gerek Kordon'da, - Hava Kurümüna ait bulunan Tayyare Sineması bina: | İ #ını, haziran 50 den itibaren teslim | ya'a edilmek Üzere satın aldı. Diğer taraftan, sanatkârlar ara- Sında zamanla - tecssüs eden görüş İngiliz tiyatro münekkidi Mr. Alan Dent, üç konferans verecek Birliği, çalışma ahengi ve ranat an. Jayışlarındaki iştirak noktaları tem. Sil ve temesilli kalitesini olgunlaştır. Mmak yolunda müsbet rol ferdi gösteriş arzusundan sıyrılarak kollektif muvaffakiyete gi Müştereken aranması zaruretini öre taya koymuştur. —YENİ İHTANRUL HİKÂYE | leki değneği bütün kuv. sallarken. öğrencilerin sex ah süratle Kitaplarımız kütüphane Teciliği çok yi, € kakmalı bir portmantı bahsediyordu. ba he kadar sevinmişti! Sınıfı terketti. Halbuki çocukların gürültü et kapırdanacak — halleri Ekserisi ağladıkları kalmamıştı 'zon defa kendisini Hattâ bundan sonra da biyik- Müzlğin neseli seni, Ben evlene İ karşımında sırıttı. simlerin 40 tanesi üç hafta k'taki Modern Sanatlar Mü: zesinde teşhir. olundu. casS0'nuN acayip hayatiyetinin b Faaliyet içindi Miss Mendow bir « ktrik ampulu kullanarak simlerini boşluğa çiziyor. nal fikri kendisin örneki idk Bibi bir. sert üklar. korka makaldılar. Na düşünerek, Jarına Jâmıba takarak patin: sürrenlizm Rinsederen guna gitti ve heme İkinci satırda ddi Resimle darı Üzerine t İz Picasso'nun bu son bul riJiNAl “ve. seyre tifini açık- biraktı 'nün çizdikleri İN geyden” önne deta fisılti haline Ve b olduğu bir anda Tekrar kumandaya b n Baneyta 40 tam ilham SANAL ezeri Picasso'nunkiler Bir işikli resmi yapmak $0'ya 30 aaniye yetişi Jki kamera dan biri işik andan tesb Bvet yazıp — Miss Meaç serleri hayatlarını fotograf makine reludurlar. Zaten nişanlan Ressam Hoşmet, Sanat Dostlorı Cemiyetinde bir sergi d Sanat Dakt Her halde-Basil intibar etmiş 0- Hemen telgrafini almak için elini uzattı fakat Misa Wya » vermeye cesaret edem 'daha müştik bir. tonla: İnşaallah fena bir haber de İng yNamIŞ Ve |— nekkidlerinden Alan Dent, Ünün galer evvelki gün bir gelecek ve n yölün| - verecektir *İngiliz Kültür Heyet mart pazartı İşte bu zarürettir ki, 930 yılı çalış- | kokteyi anlamışsındır. Ressam Haşmet'in eli kada dosunü bir araya ge çılış merasin tarafından 18 üren serginin matbuat erkânına ahsiyet ha sanatkârın teşhir etti. #i tablolar üzerinde münakaşalar ya. lemine mensup zar bulunmu: Ta bütün kadronun gönüllü — olarak Mr, Dent 15 mart çarşamba günü hühtevi tablolarına ekse plâstik endişei Yi katmak gaye Küçüklerden aklamaya başladılar Halkevinde bir vasıta o üt dalları sevmediğimden diye fısıldıyorlardı. 17 mart cuma günü dövüyordu. 'ne verebildiği nâdir tabloların. " da. sanki kendisinde Müzik dersi Yazan : Katherine Mansfield 'den dernleri fimltı haline geldi Birdenbire kapı açıldı. Mavi el dudaklarını imrarak Bir tavırla salonun Etendim. Miss Wyatt sizi oe damında. bekii karsında “Misa — Ben gelinceye kadar gürültü ketlı Misa — Meadow erinde duran te dirtüm. Cünkü bu tek mwes'u müthiş bir he n bir telgraf mi de diniz Misa Wyatt? diye Adeta Xa Mias Mendowsa' mühim bir şey yöl hayır fiss Wyatt, te maları arasına, provalardan ayrı -| ve şehrin sanat mühiti larak (öğrenmek ve yetişmek) mak-| dilecek olan Mr. Sadiyle tertiplenen yardımcı kursla | — nicle katılmasını temin etmiştir. Galatasaray Kuruluşunun beşinci yılında İzmir| Ve Modern tiyatro", Şehir Tiyatrosu, aradığı yolu bulmuş | ©e ve yolunda / azimle, cesaretle ilerli- | Mmünekkidi yen, enerji dolu bir sanat müessesesi | Je haline gelmiştir. Üniversite aa film Turhan DİLLİĞİL — İ verecektir üü Elvir hayran. Bütün bu beklenme miZ bu rüya içinde her şey mektedir; her şey, rüya — ve h Tuhunda birbirine karışıyor. Esasen her man da böyle olmuştu, muhakkak. Fakat, şimdi. içinde bulunduğumuz Kikat, tahakkuk — etmiş bir rüya değil mi? Yaşadığımız rüya, her günümüzün hakil değil mi? adamları! Bütün bu hikâ diğiniz akla-seliminiz ne oldu? hayalperestlerin en Mmizahçıların en çılgın tasavvurları işte tutulür realiteler haline geldi. Mantık ve m deciliğiniz nenize yarıyor? Neye? Bulonya ormanında İlk gezintilerimiz birinde, içinde bir hayli garip hâdisenin kay deylediği gu h tuhaf bir manzaraya şahit olduk. Orm yoluha geldiğimiz vakit, kaldırıma, kenara 0. turmuş çocuklar nala süren, saçı sa Ken diken olmuş bir süvariyi seyrediyorlardı. Dünya, sonuna erdiğinden beri yol vahşi ot. larla taplanmıştı. rsiz, çıplak bir ata binmiş olan hu süvari, otlar ara: naralar at dan birine yaklaşıp bu garip — süv yaptığım sordum. Çocuk - Nasıl, dedi, tanmadınız mi? Bü Hün- dar'ın meşhur Hani Atila'dır. Oi na husüsi bir itina gösteren Mele otları temizlettiriyor. — Fakat ot falan kopardığı yok, sadece atını sürüp dolaşıyor. Anlamıyorum. Şimdi anlarsınız. Atilâ'nın tarihi hu- üsiyetini pekâlâ bilirsiniz. Onun atının geç tiği yerde ot bitmez demezler mi? İşte bizzat AtIlâ'nın İftihar ettiği — bu İhtisasından Me kler İdareni istifadeye karar vermiş, Bunun için bir aşağı, bir yukarı mekik dokuyun bir Elvir'le böyle bir gecenin sihrini tattım. lik d den gelen bir hayranlıkla Elvir hay- tif tesadüfler onun romantik ruhuna pek uye Kün geliyor. Sevgili Elvir! Uyanık yaşadığı. Na tabil. görün- kikat, hassas Sandalınısın — dölaştığı bu gölü, size bütün Aşıkların ezbere bildikleri kıtalaı ümitsiz feryatları ilham eden bu gölü ebedi- yete nakşettiniz. Ve Jâtif bir hareketle ey kadın ruhunün Mmüessir flhamı! - Eivir, ihtiyar şa- ona rica ediyor- buyurünüz — Ba — KIYAMET GÜNÜ — REFİK HALİD KARAY ârin elini tutarak, Benim gibi ihtiyar Sizin başbaşn kalmanıza mâni ol- Hayır evlâtlarım. bir bunak. mak istemem! nların ey maddeci ve müsbet Bakınız, görüyor musunuz: Yolün ya- dası temizlendi bile. Her şeyi ehline, Mütehaasısına“bırakmalı. Filhakika, yede, hiç şaşmaz san- Şairlerin ve arip, en tuhaf vehimleri, Hayretler içinde bağımızı çeviriyoruz, se- a bakınca, bize doğru Rica ederim Lamartin, sandalı mizda size de Refakatinizde Börünecek. AtIlA'nın atının nalları altında aanki rüzgür gibi koşan olları biçiyordu. mızdaki idarete hayvanın nalları ustura idi, olunca, köl bir hüzün, ayni zamandı Boynunun etrafını biri aksine olarak ihtisaaları olan 4 duklarını ta aç defa dolanan roman- yapılmış gibi solgunluğunu bir kat daha te- Tahayyülat rarı Tüzümsüz. buluyor k Teşekkür ederim, evlâtlarım.. Sizin sa- hayatımın en güzel gecelerinden bi Fini yeniden yaşıyorum vehmine kapılacağım. Baki hatıralar. en aziz bir köşesinde hatıralar görmeğe teşebbüs etmedim. Elvir'i görmek istemedim. halimle görünmekten korkuyorum; Siz eden kederli ihtiyarın, galri artık fazla u- ara defterime girmeye layık 'akur yüzün n Kadife yakalı, koyu renkli bir pelerine sa- bir tebessümle Küzel sesiyle tekrar- hiden bir insan kafası m Hayır.. Ona, şü Sonra asil ve uzun parmaklı elini oradan bir şekilde par- —acı bir hatırayı silmek ister gibi alnına götü Kençliğinde sevdiği a- dan atını sürerken boğu yolun bir başına gelince dönüp öteki başına kadar gidiyor ve böylece enraren giz bir şekilde mekik dokuyordu. Çocuklar. dam olduğunu tanıyamamı Fakat Cenabı Hak, Mahkeme-i Kübra'dan son- Nete girmek Totfunu esirkemezse, arızi kabuğu zesinin perilere 1 teklif etmiştim Bir hayalperesti mazur görünüz evlât- Ben bu ismi vaktiyle sik sık tekrarlardım. Tuhüm nihayet bu larak Elvir'in ruhuna ebediye mazda bağlı düran bir / sandala geçiyorum, gölün ayna- 'arasından kayıyoruz, Demin, bu ba sadece bu sihirli ismi ihirli göllerden b Andersen'in Elvir diyor ki şessiz gümüş kayık Je bütün Aşıkların aşk yıldıza. götürüyordur masallarındaki bir hayalet-kayığa benziyo ymakla canlandığını zannetti: Elvir mirildan Lamartin üz. Kürekler akseden yıla ları kler İdaresi, Atı ile birlikte buraya naklettirmiş, kendisin yeminlerini, Bana öyle geliyor ki rüyalarını bir Tahayyülât'ı az göz yaşı mı dökmüştüm. Bu ilahi hitap etm yıldıza vuruyor. ve eti kavılcımları saçıyorum. Evet sevgili. Bivir. derin bir sükünet. Yap- Senin bütün düşü. hülşlerin daima benim düşüncelerimin aynı o. bu sakin gölde henüiz bitirmiştim. ki, karanlıklar içi ç bir ses yök; kıpırdamıyo finl vereceğini hiç Sevgili Elvirim'in sar gairin ke derli dudaklarında sakin bir tebesstim Yaşların perdelediği lün yüzünde tek kırığık mevcut değil, ameliyattan çıkmış ihtiyar bir koketin gerilmiş yüzü gibi! Gölün ortasında gelince kürekleri bırak- Elvir yanıma sokuldu. sanki henliz heyecanla sessizlikten. sonra; malihtiiyalı - La 'N kabul ediniz. l ediyor: hitap an. kurtu- K darbesinde fimiza yıldız Devamı var) —a 10 Mart 1650 lerken Misa Wyati takılmış gibi. Mis: ta uçarak kendini - sınıfta, buldu. bir. hamlede Otuz ikinci sayfa Mary, emir verdi. Sevinçten Piyanonun üze- rindeki sarı krizantem çiçeğini a: Jarak düdaklarındaki — tedessümü onra, öğrencilere Otuz ikinci sayfa ço Çocuklar hep birlik. öylemeye başladılar" buraya yığın yığın ciçekie geliyoruk, çicek sepetleri ve kordelâlarla, Misa. Mendowe: — Durunuz, durünüz! Çok fena. Tbat söylüyorsunuz. Diye çocukları ta dönmüş bir mâna ile tenkid et Neniz var kuzum? 'nüz çocuklar, söylediğiniz olarak çiçek sepetleri Kordelklarla. | | Sarkıyı Biraktı: — Çocaklar! mayınız. Bu seslerin sıcak, * istekli olması haydi bir daha. Daha çabuk hep Deraber. Öyle cansız fer öğretmenin canlı bir halde öte yüksek, bavada dak galanıyordu. Keşifler ACTH'In yeni bir rakli Son zamanların romatizmaya kar- 'Hârika İlâç,, diye vasıflandırılan, ACTH hormanu yerine, sunl olarak istihsali kabil olacak molekül yapısı daha küçük başka bir ilâç keşfedil. Terkibi henliz bu ilâcin, molekül ağırlığı bu 've bunun 1000 olduğu anlaşılmıştır. ACTH'ın ki, 20,000 civarın. açıklanmamış olan Tecrübe göstermiştir. ki, ağırlığı küçük olan Jâçların sentezi, mürekkebattar su: ni bir şekilde imal edilmesi, ağırlığı büyük olanlara n zaran çok Diğer taraftan, bugün umuml sentez yoluna gidilme 've hem bol tihsaline medar olmaktadır isilin sentezi için müyonlar hâlâ müvaffak o- Keyfiyet imkân moleklii yapı: harcandığı halde Tunamamıştır. line girdiği zaman, değişiklikler tesirini Ve şifa ettiği hastalıkların