b Ki Keyfi mey e inni hm Sahe « > 'Da lardan sesler: ii enilince beni nim mi yalnız “Rakı, gelir. Şarapta yi az ozu hatırlarım. Bunlar R hate ver: arlari o mübalaga ederek - mübtelâlarını kurtarmak işini eri > il e kurumuna bırakalım. Onlar istedikleri kadar uğraşa Bün pi ada bir kadeh rakının içinde gam eritmeğe çalışan ehli derd ile ayni kadehden neş'e taşıran ehli keyiften bahset- mek istiyorum. hli derd; Ertesi günü yatağından di beraber gecenin bir kaç saatını geçirmiştir. Rakının si yudumunda derdinin bir düğümünü çözen çipi insanlar için Vaktı kerahat sıkıntıya - velev muvakkat olsun paydos borusu çalan bir saattır. daha bozuk âsabla kalkmakla muhakkak derdini unutarak bir nimeti uzmadır ehli derd için. Sarhoşun her lerzişi bir secdei şükranedir. Demekle bu saatın kıymetini güzel anlatmış. Rakını yolakatıaran de ri en birinci şartı o: ilğmmi etmemektir. Bu şârta 2 ei dimyate pirince giderken evdeki le olurlar. olarak evlerine, ya postalık olarak karakola gitlerler, kanda kahramanlığı, bir kaç bıçak yarası da > Ehli keyfe gelince; bunlar atarlar etraflarına zevk saçarlar eş'enin son perdesinde ea penbe bulutlara » g E p R a 5 2 2. s8 5. S 5 gi PE R 4 “6 Ni $ m pg Bg. gs Bn 5 e B <E 8 22 EE eğ 5 2 m6 — olurlar. a par hikâyeler, nadide anda siirler, kıymetli divanlar hep bu masalarda açılırlar, e ağ masalarda ai Rakının vi hususiyeti de ei lez mehenk şına e ruhuna, taşı oluşudur. ahlâkına, seciyesine, temayü- aynanın ARAŞ ört bas idareciliği el . gi südüdür. Her Âdem oğlunun mi- .aldırsa da kafası kaldırmaz. irmiği buruşur; sulular ır; miskinler sızar. Karakteri 400 dirhem; kalbi tertemiz; ruhu hassas insanlardan korkulmaz. Onlar içtikçe açılırlar. açıldıkça sevilirler, vie korku mayası ei Bunlar üç beş kadeh rakıda ları yaratacak kudret, kaleleri fethedecek kuvvet, ru kıra- cak hak bulurlar. Ispirto Yi di tiplerimiz vardır ki bunlarla'rakı içmek eğ- lence değil işl Sonu e yel ipe uygun olarak dağılan kaç rakı soframız var?... ağ- Murat Çınar mezunları San'at. ro Bu yıl erkek san'at mektebinden kırk beş talebe mezun e Bunlardan on talebe tesviyeci eng cı, 9 be marangoz, dokuz talebe ti 8 talebe domine 6 talebe dökümcü, 3 talebe de modelcidir. Mae a £ un talebeleri mekteb talim heyetile bir arada gösteri İnebolu faclasında gizli hakikatlar İkinci taptan geminin baştan kara edilmesini tavsiye edince süvari ta- bancasını çekereki ölümle tehdit etmiş Iş farajı 1 inci sahijede Kiza) damada ii e ru yarı tikbal va- urunun b m nda tosladı- ğını ben işitmedim ve farket- edim. ikinci ka ilin Besim vapuru kurtarmak istiyordu. İyi çocuktu dogrusu.. Hâdise es- masında yolcular şuursuzca de- nize atıldılar. Atılmasaydılar batacaklardı. ,, amsun ağırcezasınca ifade- sine iahenszk dilen Hasan oğlu Ismail de şunları söyle- miştir: — Vapurun anbarları ve gö- Vapurda anlardan istifade edilemedi Çünki yol- cular bunl: ullanmasını bil- miyorlardı. sen yolcular, can karlara imiilerinden zla idi. Ben İstikbi urunun İnebolu vapuruna tdığm hissetmedim. Se azi mahkemesince b pre ve veren Hasan Mi Sadık diyor ki: pur bary okay Kala tulurdu. Sal ve filikaların denize indirilmesi için kimse emir vermedi. Esasen kaptan tayfalar kayn vere ri orlardı. varr sular oldu.,, ELER SÖYLEMİŞLER e ağır cezasında Ceh- dinin ası nezahet şunları söylemiştir: Ben bir tahlisiye simidi istediğim zaman Çarkçı başı adını susturun ve bir iye simidi verin, demiştir. yili kunduracı Kâzım ortaya şayanı dikkat Va hakikatler yama Bu zat diyor ki: —G batmazdan a ikinci kaptan Besim vapuru kurtulması ii için pe çareye Lg vuruyordu, Vaziyetin götülüğü- nü gören ia birinci ci kaptana bağa a yapmasını tavsiye etti. ia arışma, (geminin sevk ve öl bana aiddir, dedi. NAKAŞA. İkinci kapi — Cal bilik e gel ra; ol; Deyince yandan saki Bila hare Besi beraberinde inci anlak olduğu halde Mehmed Alinin yanına gitti, Vaziyeti kavrayan Mehmed Ali: Suçluları sorguya çeken ağırceza u iyet ki Mes ikinci ptan: 5 Eg öy bul, halka da gemiye di OLSUN, ediyo; diyerek len Gi ve denize atladı. ÖĞLEDEN SONRA Ikinci celse saat ikiden beşe dar devam etmiş ve alâkal safhalar geçirmiştir. e Evvelâ şahit Akif oğlu Ömerin istina- be suretile alınan ifadesi, mah- yene yi kâtibi Rauf tara- unmuştur, Pr si dene, gemide fazla yük bulunduğunu, ikinci ve üm yemi kaza enize inme snolyolerli yardım ettikle- işti şahit ozi ral tinabe suretile la ifadesinde, gesilda fazla yük bulunduğunu, fakat heyecan anında hiçbir şey hatırlayama- dığını alm Murad gemide bii del fazla ol- duğunu ve tehlüke zamanında birinci kaptan Mehmed Alinin verdiği emirleri ikinci kaptanın TEDBİR NOKSANI ahid Mustafa oğlu Hasanın ifadesi şöyle bitiyordü: Gemi batarken kaptan ve süvari hiç bir tedbir almadı. eray yoz rdan Me biri ortada Mebmed oğlu Velinin UMAN bilhassa, tehlüke yaklaşırken süvarinin emriyle heyeti Foto - Yeni Asır güvertedeki eşyaların yerlerini iştirmek için emek sarfedil- deği; diğini. fakat vapur batarken kaptanlardan hiç birini ortada örmediğini söyledi. Gere Nevza- in hiç bir tedbir madı. ,, Şahit asan oğlu Muharre- min sözleri de hemen diğerleri lüke hiç bir tile inmardiğindar bahsedi ordu. Şahit Hüseyin oğlu Zekinin ifadesi şöyle bitiyordu : “Hiç bir tedbir almadılar.,, Muharrem, eN ei tafa, Bedri, Has. Hası oğlu Mustafa isimlerindeki pi hidler bulunamadığı için ifa- il tesbit edilemedi. e lu'dan şahid Tevfikoğlu ali — Yak fazla olduğu vi mayer “Teklüke nında r di a fazla telâş görte eril Istinabe ierebile alınan bu ifadeler okunup eri sonra reis maznunların avukatlarına at gi söyleyip söylemiyecek- lerini sordu. Avukatlar sözle- rini en sona bıraktıklarını bil- dirdiler. u a sabık İnhisar me- sie Veysi oğlu Meh- edin müddelamumiliğe gön Mehme d boğulan babası ve kaybolan krali için 5.500 lira tazminat istiyordı 1t4 Temmuz 1936 ” ROMANYA HARICIYE NAZ ÜLESKO Istifa Pi Sİ istifayı etmedi Tlekemın ii eği ha- teyit, e ir rtlesko a büy verili Land n yazıyor. ARIF e MEHMED > Iistida okunduktan sonra ha- bulun: itler (sırasile çağırıldı. İli hit Arif oğlu Mehmedle reis arasında şöyle bir muhavere geçi Reis — Güv eri oturacak yer var mıydı? Şa hid — Yok. ok var mıydı? vin Hayır rüzgâr yoktu. Vapur, ye fazla olduğu için Aa app ai tahlisiye ve- sl mi? — Hayır verilmedi. Tayfalar yardım set her kes başının si ned oğlu Osman tilhassa dedik diz iş ku — ii kurta- oparmağa başladık. Taylar biri e mani olmak is tiyerek kaptan Bu sırada şahit olarak çağı- rılan maliye sesi Mn ben vapur. rda yok! liyeyim, dedi. Vapurda ali vardı. Beni ir yanlışlık neti- cesi yk DE Isa oğlu Mahmudla reis ir is bir muha- va 5 iyisi — Vapı çok md? Yatak ge ie Hu miyı mü — Yatak yapacak yer değil ya sıçan dolaşacak bir ka- rış yer bile yoktu. ie tta kap- tan mevkii bile rise do- uydu. R — Istikbal Ineboluya çarp- madı diyorsun. e farkına varmadın li Mi a nnadı., yüz& yüne “tlbale Miçe ve şahit nel tesbiti için talik edilmişti Ginki m Roman Yazan : Adnan Silget ei serinliğinde Nergis adası yle ği . Serin sular bizi çılgınca kuca| Acı konuşuyorum, değil mi Ahmed? teselli olacaktı. Mi de çok * .. — Sana düşman oldum Ah- met, — Nenden ie Bir şey mi ae ena kin ken rr gerim Klein seni örmemek, e Aş Son senin nle a derecemi © ve im ehemmiyeti kalır 4 vas iyet beni bir tufeyli bi b yakınlık var mı? Eğer bunu hangi kelimelerle da cağız. Bunlar hep karışık, hi si karşılığı olmıyan takifhninlar.. Bunların karşılıklarını ben biliyorum Sabiba,. — Şu halde en da söyle. ri çi tatmin takib m ete evi e en şamil manasiyle iki bedbahtız.. Ben çel ii m nasibi şa hayatını ifnaya ei yeti bir, bunak, sen ise evlilik ha- vi de değişik sebebi, lerle ha- ı kendi kucağımıza çekecek veinleren m mahrumuz. Ancak radaki fark şudur ki sen fe- kain, La mahrumiyetin se Mi sen hakikaten şair imişsin Ahmed.. üphesiz ki şairim. Insan, aşına şiirin kendisiyle arada | bulununca ie başlı bir türlü 2 sre mi em hatırı — Ay, yi de rumuzlu oil yi başla: — Taş olayım, değil Sabiha.. Sen vel e fark edemiyece- ğin kadar güzelsin Sabiha.. Benim ibi çirkin bir adami değil, en genç ve Si el seki lere bile ilham kaynağı olabi- lirsin.. Çehren, yla ve ni- bayet fizyon er Lİ bir. erkeğ vi kadar ç il bir arada bal i teshir Seninle sesini duymak, nihayet senin hare- ei am almak benim iyor, Zim.. Benim Me ayır ta bir kardeş, bir he: Ahmet, a b ime Epa iyisi olur mu ki.. Bir sevgili. —A.a. On önle Yuva sahili be inni dan ge- sta bendin en — Ne isterse olsun Ahmet. n artık bu monoton Kile tan bıktım. öylede :yecan du; im benim halkım değil a fena konuşuyorsun Sabiha. — Denize a mi Ah- met?. — Sen bilirsin Sabah serinliğinde adası kıyılarında soyunduk. “Güz neşin ilk ışıkları altında sende ancak siya Sab ha yaramaz ve hul- alı bir çocuk a va "eli. oyunur soyunmaz, haber vermeden bir bihlede. denize atılıyor ve uzaklara, uzaklara akıyorum. Bu kaçışım soyunma esna- sında onu serbest birakmak li rim demen bu acül- .. Yeni baş- iy ibi ii or, Onun giğtediğini een suları ge laçlıyarak sahile yanaşıyor Ses mia Adeta . gücenmiş gibi Başını ufuklarda dolaştırıyor.. m de, — — Haya yin “Sabiha, — Peki Ahm Kalbi lk kanâd sapak kre sı be- ğınacal bir yuva ararsa, nim bu hayali sevgilim de a e kıyı le Çocuk dalgal onun tertemiz vücuduna a ba bir erkek (oşamarları (o indirirken âdeta içerim eziliyor, onu ku- caklamak için çırpınıp duru- yordum.. Ve şimdi sulara açılır mr orduk,