Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
AAA semaama — SÖRARR — —- -— Bafrada tütün depoları “Kalkınma halinde bir muhit: (Bapı 6 ucıda) kendi kendine harman teşkil et mekle beraber başka harmanla- ra girdiği zaman tuz, biber gibi harmanın vasıflarını yükseltme- sidir Bafranın ihtiyacı, tütün zira- atini miktar bakimından tahdit, kalite bakımından ıslahtır. Bu da yasaktan ziyade başka mah- sullere rağbet gösterilmesi saye- nın, şimdiye kadar hububatının üçte ikisini hariçten alırken, şimdi hem ihtiyacını karşılan sı, hem de aynı nisbette ihracat yanman; çöşli Ürate uyanan hayırlı rağbetin bir tisidir. in kalitesini ıstah me- selesine gelince, Tekel'in ıslah fatsayonları, ekici ve tüccar a- rasında bu maksatla anlayışlı bir işbirliği başlamıstır Şeker Fabrikası B.A[m arazisi, şeker pancarına çok elverişlidir. Burası kü- çük bir f>brika kurmağa talip- tir ve şeker fabrikalarınm muh- taç oldukları pancarı yakın mevkiinde yapılacak bir bara; asgari 700.000 dönüm olan Baf- ra ovasını sulamağa hizmet e- der, pancar ziraatini kolaylaş- tırır ve civar vil dası olur. lâyetlere de İay Kızılırmak etrafında yapılan çeltik denemeleri çok iyi neti- ce vermiştir. Bafrada ideal particilik, Atatürk ve İnönü'nün Büstleri afra, her haliyle yüze gülen, tMmamur ve canlı bir muhit- tir. Burada en ziyade dikkati çeken şey, partiler arasındaki münasebetlerin olgun ve vatan- daşça bir manzara arzetmesidir. Seçimlerde şiddetli mitcadele- ler eksik olmamıştır. Fakat en ileri demokrasi muhitlerinde ol duğu gibi; içtihat —bakımından birbirlerinden —ayrılan — parti Mensupları seçim günlerinde de bile Si birleşmişler, beraberce “yemiş- ler, içmişler, yorguntuk çıkar- mücadelesinin ve karde; Bafra Belediye Reisi Necati Boca, Halk Partisine meusup AFRA bir eczane sahibidir. C.H.P. nin — zuhur etmiş: İsmet İnönü'nün 1950 Samsun milletvekili nam- — büstünün bütün partilere men- - Fakat takip sup - vatandaşların . iştirakiyle memleketin tarihi bir şahsıyeti- ne saygı göstermesi şeklinde a- Bu ruh sayesinde —na meydandat kaldırilmâsı ve dir ki Bafra Belediyesi, diğer — Belediye parkı içinde bir nok- partilere mensup olanların ve — taya dikilmesi, boş kalacak yere tarafsızların yardımımı temin & — de Atatürk'ün bir büstünün ge- tika ihtilllinin girmemesidir. diyor. Necati Bora, Samsun Va- — çirilmesi lisinden daima yardım gördü, — Eğer Bafralılar böyle olgun ğünü, Samısunda ortaya koydu- bir tarzda hareket ederlerse, ğu hareket tarzının, Malatyada —memleket hesabına dahilde ve takip ettiğinden — bahsedilen — hariçte çok sevgi ve saygı temin tarzda olmadığını ve kendisini edeceki r. Çünkü Geliboluda başvurulan kırma ve sürükle- Vali sıfatıyle Bafrada tek ta- raflı hareketi görülmediğini —me tarzı her tarafta, bilhassa söylemiştir. hariçte çok elim bir tesir bırak- n mıştir Tileğilkür Bafrada D.P. nin ilçe idare heyeti reisi Ömer Güriş'dir. Be- lediye seçimlerini kazanan C. fa Ergindir, afrada şöyle bir haber kula ğıma geldi: İsmet İnönü, 1942 de Bafrayı ziyaret etmiş. 1943 de kurulan Güzelleştirme Cemiyeti, Bafranın ama meyda- nına İnönünün bir büstüni mağa karat vermiş. Bu kararı verenlerin ve tatbik edenlerin — te yüzde doksanı şimdi D.P. de bu lunuyormuş. gindir. Burada haftalık Bafra, Çok partili bir devre girildiği - Doğru Yol, Fitil isimlerinde ga- bir sırada) Bafrada Atatürk'ün — zeteler çıkıyor. hiçbir büstü bulunmaması ve — Bafrada Kızılay, Ticaret Oda: muhalelet liderinin büstünün — sı, Yeşilay, şehrin ana meydanında oluşu tenkidler davet etmi, hemşerileri arasında hal çaresine tarafdar olanlar keziyle Havzadan başka yerle: rinde benüz kurulmamış, Bafra üçüneü partiyi tutmuıyarak il parti şeklindeki bir mücadeleyi h etmiştir. Bafra gazete bakımından zen- Kurumu, Gönçlik cemiyetler ve müesseseler var- dır, Balfra Belediye Reisi ve her üç n ( Samısun'da Belediye işleri Sımsvıııııı belediye bütçesi 1 milyon 200 bin küsur lira- dır. Bunun 444330 lirası memur — maaşlarına tahsis edilmiş, sağlık işleri için 135.015, temizlik işleri için 104. 073 lira bu seneki bütçeden ayrılmıştır. Samsunda daimi surefte elektrik cereyanı bulunması- 'na rağmen, bu cereyanın ı her an kesilmesi ihtimali mev- cuttur. Elekteiği takviye etmek için Belediye İller Banka- sından yardım alarak, Kârabükten 1000 beygir kuvvetinde bir alternatör getirtmek Üzere teşebbüse geçmiştir. Şimdi 40 kuruşu aşan elektriğin kilovatı 60 zaman ucuzlayacaktır.” Samsunun kanalizasyon ve kaldırım işleri için de lediye bülçesinden 89 bin küsur lira ayrılmıştır. SAĞLIR İŞLERİ omsunda Belediyeyi meşsul eden hastalıklar pek azalmış. Verem hastalığı var. Verem hastahanesi yapılması için teşebbüse geçilmiş, Belediye de bunun için arsa veriyor. Samsunda, Memleket Hastahanesinden başka — askeri bir hastahane ve dispanserler var. Elliye yakın doktor, Samsunda serbest veya hastaha- nelere bağl: ölarak' çalı gaRçreser Parli mönsupları başmuharririmizle illi iltilâlimizin —meşalesi Samısunda — ateşlenmiştir. Bu bakımdan Samsunun yakın tarihimizde pek büyük — bir e- hemmiyeli vardır. Birinci Cihaa harbinden mağ lüp ve perişamn çıı:ııımık Galip devletler, mütareke hükümleri- ni diledikleri gibi tatbik edıyur lar, yalnız kendi menfaatlerini düşünüyorlardı. Babtâli bir mev cudiyet göstecemiyor, her ta- zorur dilmiş, geup kumandanı Myusta- fa Kemal Paşa Harbiye Neza- reti emrine alınmıştı. Mustafa Kemal, her ne sıfatla olursa ol- sun Anadoluda kalmak istiyor- du. Fakat onu dinlemediler. İs- tanbula geldiği gün, yani 13 kasım 1918 de İtilâf devletle- rinin donanmaları da limanda demir atmış bulunuyordu. Mustafa Kemal, limanın bu manzarasını — gördüğü — zaman görzlerinde iki damla yaş tane- lendi. Bu donanmayı Bağ; dan sokmamak için ne fedakâr- lıklara katlanmış, Çanıkkalede nice şehitler vermiştik. Paşa, yanında bulunan yaye- rine dönmüş;: — Geldikleri gibi giderler! demişti. ustafa Kemal sım 1918 de Sultan Vahi- dettin ile yaptığı mülükatta, pa: dişahın milletten evvel kendi. sini ve hanedanını düşündü nü anlamış ve teessürü bir kat daha artmıştı. —Ali Fuat (Ge neral Cebesoy) erkânı harbiyei umumiye reisi Cevat (Rahmetli General Cevat Çobanlı) paşalar ları ile temaslarda bulunuyor- du. Kararını vermişti. Eğer res- mi bir vazife alma bulunamazsa, ıııı.- bir sıfat ve salâhiyet sahibi olmadan — bile Anadeluyü. geçöcekti. Mustafa Kemal Paşa, merke- zi Erzurumda bulunan 9 uncu ordu kıtaatı müfettişli; disini tayin ettirmenin yolunu buldu, Bu tayin, Samsun ve ha- yalisinde asayişsizlik ve karga- protesto da yapılmıştı. Mustafa Kemal, /J'amsunda doğan güneş Yazan : Feridun Fazıl TÜLBENTÇİ a - bu asayişsizliği - düzeltecel Bir taraftan karargâtını lqkıı ederken, diğer taraftan salâhi- yetlerini genişletmeğe çalışıyor du. 6 Mayısta meclisi vükelâda tasdik edilen talimataame ile vazifesinin yalmız askeri olma- yıp ayni zamanda mülki oldu- Bu da belirtilmişti. Mıntakası - çindeki askeri kıta ve vilâyet- lerden başka komşu birlik ve vilâyetlere de emir — verebile- cekti. Gılıp devletlerin İstanbulda- ki fevkalâde komiserleri, Çanakkalede büyük bir şöhret rtalar kah: him bir va zifeye tayinini iyi —karşılama- mışlardı. Mustafa Kemal Paşa, onları da birer birer ziyavet e- derek itimat havası yoratın: Sultan Vahidettin, v ı' ahd iken Almanya seyahatinde beraber bulunduğu Mu mali yakından tanımı: liğine tayinini tasvip beraber Şüpheleniyor di i şüphe Sadrâzam Da- mat Ferit Paşada da vardı. tafa K € 14 Mayısta, Damat Ferit Pa şa, Mü: Kemali yemeğe da vet etmiş, burada şüphe ve en- dişelerini saklayamamıştı. — 15 Mayuta Üübürin Yunanlılar ta- ndan işgal edilmiş olması 9 uncu erdu kıtaati müfettişi ni bir an evvel harekete mec bur. bırakmıştı. Halbüki — bazı dostları şöyle bir haber getir- mişti: Ya İstanbuldan hareke- tine müsasde edilmiyecek ve- yahut bindiği vapur Karadeniz- de batırılacaktı. Hükümet âza- larına veda etmek üzere Babığ- liye gitmişti. Nazırlar meyus ve perişandı. Endişeli bir eda i- le ne yapacağız diye soruyor- lardı. Mustafa Kemal: — Celâdet gösteriniz! Cevabını verdi. Fakat bu ce- lâdeti kimler gösterecekti? 16 Mayısta, cuma — selâmlığından sonra huzura kabul edildi. Sul- tan Vahidettin, Boğaza hâkim Samsunda köy yolları faaliyeti olan düşman denanmasını işa ret ederek: — Ben artık memleket ve milleti nasıl kurtarmak Tâzun geldiğini tasavvurda tereddüde düçar oluyorum, demişti. 16 mayısta İstanpuldan kal- kan küçük Bandırma va- puru Karadenizin dağ gibi dal. galdei ile mücadele ederek 19 Mayıs 1919 da 9 uncit ordu k- taatı müfettişini ve maiyetini Samsuna çıkarmıştı. — Osmanlı imparatorluğunun vaziyeti, Sam sundan şi ünüyordu: Mit let yorgun ve fakirdi. Ordula- rımız dağılmıstı. Padişah mille- ve hanedanı n devletler durmamışlar. Türkün çok yüksek olan haysi yet ve izzeti neisini kırmakta beis görmen mileri İstanbul Ba muştu. Galip devletlerden biri Adana mu Urfayı, etmiş, Antalya ve Konyaya kadar gön- dermişti. Güzel İzmir düşman cizmeleri altında idi. Sarkta bir menistan ve Karadenizde bir Rum devleti kurmak İç etler artmıştı. Ku n bir türlü anla ret ve ima: yamadıkları ve anlamak isteme- dikleri koskoca bir devleti val mız harita üzerinde görüyorla ona göre taksim plânlarını ha iyorlardı. B yaşa serhâddinin her karış toprağını mübarek kanı ile sulamış ve hudutlarını kanı ile çizmiş bir millet esir olabi- lir mi idi? Şehitler ve kahra manlar yatağı Türk vatanını bu milletin elinden kim alsbilirdi? İşte Mustafa Kemal, bütün hu sumet dünyasına karşı Samsun- dan haykırdı: ün tarihi boyunca şerefle — Bu millet ölür, fakat esir yaşama Bu haykırışta Türk milleti- nin şan ve şeref dolu mukadde- ratı fazılı idi. Samsundan yük- selen sese koştuk. Yedimizden yetmişimize kadar seferber ol duk. Mustafa Kemalin etrafın- da birleştik. O, bizi muzaffer kıldı. Samsunda doğan güneş. bütün Türkiyeyi nurlandırdı. Atatürk'ü 21 gün misafir eden oielci a: sudiye Otelinin müdürü olan Baba, bütün ki; nu işgal etmişlerdi. ü bulsalar bağlara götürü- yorlar, sokak aralarında tüfek lerle geziyorlardı. Her gün dağlardan, bağlar- dan 10 Türk ölüsü geliyordu. O vakit Havzada iki Türk ta- buru vardı. Tabur kumandanları Kâmil ve Saim Beyler — atla- rını timar etmiye nefer bula- mıyorlar bu işi kendileri ya pıyorlardı. Bu iki kumandan maaşlarını altı, yedi ay — ala- mamışlardı. İaşelerini emanet mukabili tedarik ediyorlardı. ürk İste Paşa böyle bir zamanda gelmişti. Benim otelimi be- generek, tercih ettiği oda da 21 gün kaldı. Akşam, sabah banyo yaptı. Bu arada da Mi- üzımsa, çağırıp gi rüştüren bendim. l r gün Paşa beni yanına çağırarak: — Baba, sence burada şâya mı itimat kimlerdir? Diye sordu. ayram Can, Fuat Kaylan Cebeci İbrahim, Saatzade İb rahim, Tatarzade Eyüp efendi. Kadızade Hakkı ve tamam 60 kişilik isim listesi verdim. Paşa, bunları derhal — top ladı. Konuştular. Ve Havza mızın ileri gelenleri. Mustafa Kemale 4250 tüfekli — verme- yi kabul ettiler. Paşa çok se Vinmişti. Birçok yerlere — tel graflar çekildi. Böylece Hav- | za merkez olmuştu. Hepimiz bu şekilde sevinç içinde yü- zerken bit gece Paşaya bir tel | graf geldi Bu telgrafta, Sultân Vahdel —D tin, Paş: bula acele istediği du. ; Mustafa Kemal | rılıy geri M in o güzelim k: mıştı. Buna daha dikleşmişti e nkü o kızınca az önce keyifliy« Şimdi ne oldu acaba? verdi. Sonra; Kılıç Muzafferi bularak telgrafın mealini öğ- endi Dayanama hıızjvmu a. , dedim. Bu telgraf Ülne Hntaia yazılmış, hdettine de imza ettirilmiş. Bu vesile ile sizi — İstanbula celbedip, tuzağa düşürmek is- tiyorlar. Bu telgraf mürettep- tir. Havzalılar, size dün akşam 0 tüfekli vermevi kabul et- tiler. Siz bu telgrafla İstanbu- la giderseniz, artık arkanızdam li Havzalılar Çok Asabım rini muhakkak yapacaklardır.. Paşa elimi tuttu. sonra Ö- nündeki masadan bir kadehe (Devamı 5 incide) Ekibimize Yardım Samsun ilâvemizi hazırla- mağa giden ekibimiz; Samsun muhabirimiz, Samsunun kıy- metli ve çok sevilen hemşeri- si Zarifi Atamer'den çok yar- dim görmüştür. Senelerce İstanbul gazetelerinde küçük hikâyeleri çıkan ve İstanbul heves ve gayretle ifa eden Ba yan Mücellâ Enver de teşeb büsümüze meslekdaşça al miştir. Her ikisine te şekkür ederiz.