mermer, ve çamur karınakarışık İhsan Soyak zerine ağlanabiliyor; Sevinç kaç izlirab insavı güldürmüyo: Bir Avrupa savaşı nın arifesindeyiz ! A AN a KISIMLARIN HÜLÂİ yi On gündür Kumka, bekledikten sonra, acaba bu gece balık macı olan Kudret de kötüm duyan birinde boy, ir sıkıntı vardır. Agoh'un başına gelen felâket “düş A balıktan dönünce, evinin kia bir “türlü açıl Telâş ve endişe içinde, karısı Santu'nin yattığı Ortalık karanlıktı. Agop elektriği yaktı ve olduğu yer- Santui imei upuzun, bürekeksiz oğlu gözleri diem cansız ani yapma! memesini emiy. Yatağından kaldırı a doktor, ei zi tifüsten öldüğünü teşhis edinc: yatıyordu. Bir asının sülük , hâlâ çocuğunu ce Balıkçı milleti KE evlenmek ne kadar uzak! Zavallı r görür: Sırılsıklam, yorgun, biti ie e ir. öyle bir iç sıkıntısı ni ey,,le koj olu unda ind ğu? Geni Sanma seviş. Müt b ir yıl önce nda o uğursuz felâkete uğra- C.H.P.nin zayıf tarafı Rakı bayramı derdin dermanı bulunmalıdır su yürütenler! Devlet Tahvillerinizi olarak, sanız, kuponlarınızın başka ayrıca 96 1 faiz alırsınız Bu, dıktan ve mahkemenin beş yıl meslekten uzaklaştırma lem giydikten sonra... Evet, işte o günde bi orlar. Bir gün Yorgi reizin ie kıç yoldaşlığı yapaca- ğını ona söylemeleri lm sx uğrayan insanlârı' yöket- ron tufanındat dap ası uğruna dişini ne hava! Ahlâk f anları, dından ei e ie öl yordu? Gök edi yordu. hriyeli ürkek ürkek homurdan: Lâkin izi gibi boğulacağız miele Su dizle- rime yakla şt Kudret'in sesini duydular — Kapın tenekeleri, su bizi i batı sie yapıştılar. Sıska Kani terle yağmur Bisbirine karışıyordu. ye Heybeli'nin “Balta limanı,,nda Karanlığın Miş bastır. masını Mr r. Kasımı girince gündüzcülük olmaz. So ini göstermeyen balık gece fosfor yapar; m içi — sanki... âr haşlıyordu. Balta limanı , sanatoryumu, pırıl cl gi mukavvadan bir binaya benziyordu. Kud- pi küçükken el işi" dersinde yaptığı mukavva oyun caklarar. ği Gece; dondurucu ayazı, yağmuru ve kı e iri üzer- lerine indi. Balta limanında pusuya yatan gargırcıla di birer birer yerlerinden uzaklaşıyor, denizde dört yordu. 15 Kudret, motora bağl mış, gözcülük ediyordu. aş yiye. YEMİ yuları, kırpmadan denize pi dinmiyen yağmurun suları, diktiği işi İn” şun yi saplanıyordü. yağmurdan ai pırıl ışıklarfle çizgi halinde uzanan (İstanbrfi — her yalpa vuruşta gırgırın ziftli teknesinde yakamozlağ nasıl yerlı in — gözleri önünde yanıp sönüyordu. iğ metre liğindeki dalyem e gırgırın direkçiliği dalyan viglacılığına benzemez. Güç ve ili r bu iş. Kaşık adı ez çıkmaz” sokakta oturan tramvay, dokuz yüz işçiye karşılık topu .. Önce davranan kaşığını an Geri alen sekiz yüz kırk idi Mn önün. umanına daldırıp yuta kaşık sırastağ beklermiş. İdare, kaşık almak için e > toplamağa kalkışmış. Fakat 2 mümessilleri dayatmışlat Büyükadanı ışıkları Kudretin mi işle. “Ga tırdaya gürüldeye yanan sobaları başında çilingir. sofrasını kurup keyif Si insanlar © görüyor. Lâkerdaye çatalını zıpkın ir m an adam; arada bir ai BA lu ci iile bakıyor muğ yeğin yarı çıplak 7 balıkçının ana yağ" r altında, ona lâkerdalık torik yakalayabilmek uğruna Ml fi eği gibi denizi döndüğünü hatırına getiri “Ken ini düşündü. Meliha şu saatte belki İğtap © kuyor. FA y mışıl mışıl uyumakta, onu rüyasında irmekte.. Etinde biçağiyle Baki Zühtü, bu hayali; pe Kı rine kadar ürperdi. kıskanchık rstırabınt kaptanken sefere çıktığı günlerde de duyardı