23 Mayıs 1946 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
e RE Janis Carter'in bu gülüşü hayatından gösteriyor Kiliside ilâhi okuyan kız Holliywood'da yıldız oldu JANIS CARTER ANİS CAİTER' sorarsanız; Operanın yolu kiliseden ge- ger» Ka öyepelr katen, o ln şarkı 8 klüğündenberi b ve rol alan > Bunun içli re; en nihayet, bu fikirden Vaz geçerek, geçim parası için şarkı söylemeğe razı oldu ve Nevyorkdaki ir kilisenin ilâhiciler kadrosuna gir- Sabahleyin saat 6 de yapılan me- rasime yetişmek için 5 de kalkıyor, bilhassa kış geceleri karanlıkta s0 kağa düşüyordu. Ondan sonra yedi saat 11 de, biri öğleden sonra 4 de, biri de akşam 8 de olmak üzere üç kilisede daha aynı vazifede çalışma ya başladı. Her Siilaen; bir sefer Mâhi söyleyişi için 3 dolar alıyordu. Fena para değildi. kat Janis Carter ömrünü kilise- zi ve gönlü hâlâ a kalmıştı Nevyorkda meşi etropolltan ope- asi rüyalarına giriyor, © uyanikken iya lisede çalışması kendisine iman ver mişti: «İnsan istediği bir şeyi, çah. $ırsa, sebat ederse, muhakkak yapar diyor: u ra çalışmakta devam etti çalışanlardan daha “iri ii m meni elite keşfederler» Fakat, eline den daha iyi şarkı MİN çe muvaffak olamamıştı ki keşfedenle- olmadı. un üzerine Janis, operaya bir anlamışsın, vs çrl my ma lied Me söy! le ebe da bi söyliyerek girmek öyle pek kı iş değildi, Bereket versin, Janis'in irdenbire şarkı | rsi bir ne kadar memnun olduğunu. (Foto: Columbia) linden başka işlerde geliyordu: Me- selâ, ve bir Elimi var- dı, ski ez ve piyesler ya- zardı. Radyoda oynanmak üzere ze iki küçük pi piyes yazdı. gendiler ve kendisini radyonun eğ sil kolu yazı pia dairesine aldıla: Orada gülünei ii piyes temsiller idare ediy: T hayatından memnun sındaki yi pi rsat kafa, Peşe Pe yordu: Bir ker ai ve radyonun musiki koluna geçerdi ami gibi oldu: Radyodaki - “Nihayet, radyoda şar- up operay re e müdürü ve isörü onun radyodaki Ünler i <Tanırız, güzel şarkı söylü; diler ve bir tecrübeye karar ll Janis artık tiras w şarkılarını Hem o kadar uçuyord ei heri kaybetti: ye çıktığı zaman dili sütl besi ayağı madı, yapamadı. dediler idim indirdiler, Bununla beraber, ba ve Bazi ei bag aşa verdilör: kame sirke versek müteessir olur, iler. Bu sefer muvaffak ol istidat ol. 5 re çıksın, koroda okusun, sonra yapılan yeni bir tecrübede mu- vaffak olarak, mi Melekle Evlen - dim» isimli a dn bir Bilir aynı opara- da başka damalı çi muvaffak - (Devamı 6 ncı sayfada) Iham daha bir şe- re ve terzi modelleri Holivudun. tanınmış ar m v bir se aldı “Fakat o rol ceği elbiseyi seçmek r zorluğa elbisi Yıldızları Jbarı çak rm Bir filmde beraber rol 'al r-Koca>, «Âşık - e indi müvaffak olan ve birbirleri iyi uyan çiftler, edildiği giri, bir tesadüfün eseri “eğin Rejisör- rol verecek inkü bu, hakikaten zor bir işdir. Bir kere, iki artistin de, üzerlerine lacakları rolde ayrı muvaffak olmaları icabeder. Fakat bu kâfi de- gildir: Birbirleriyle anl 1 iy laşmaları zamdır. Eğer bu ikinci şart yerin. erimi irür muvaffak olmasi- na imkân Rejisi örler de an fazla-bu ikinci şar- tı yerine mek e eni çektiklerini Gin rlar, tistlerin inatçılıkları da mean un için, filmin mevzuuna, manların karakterine ve tipine göre roldeki artistleri seçmekle iş bit- 9 dağ! tipi re yin ri artişt ten daha: iyisini bulmanın o imkânı ye a. at bu vs Joel'e bildirilince sam ig 8 — ai diye sordular. Artist: - in ri Se tekrar a Lake ile yanyan e iş yer im li X mem Sonradan ein Joel Me Crea meğerse Veronica'ya karşı, eskiden - beri, sebepsiz biz soğukluk duyar - mış: Kanı ısmamamış, Nerede gör- se Si selâm verip geçermiş bu iki artisti alnda Aşı, Mügoka rolüne verin! Kabil mi? bii Sene değil! m daha birçok misallerini bul- mak kabil: Meselâ Victor Mature'de le Landis'le ve Alice Faye'le dün- yada Ka ağ e Betty karşı da fazla bir sevgisi ZE g z nl Kp ii Don Ameche, buntn tel tersi- , Alice ski 0'e ad Alice'de (De cı sayfada) Sinema dünya - sına meşhur lo tarafından ER zandırılan Paulet - İki kadın rine hemi Bir tanı 5 bak! filmi ai se geteriği ilâna bakmış. Nedir 0? diye so Holivud'un em gençleri leri,, inde gördüğümüz Esther Welliams u Peri bu ti kei üzere Red Skelton'la karşılaştığı 3a- a gülmüş şi akla gelirdi ama, Sizinle beraber film çevi- ips hiç akhma gelm sesini çıkarmamış, Goz cevabını s0) miş. emişi Red Sk dar sıcak kanlı sadece nra veririm,, Gi der ii iz salla Esther William'la, Red e gekidenberi birbir- i tanırlardı, Fa nda ahbaplıl Bu film o cihetten de iyi oldu. nej ii önceki filmlerinde pek o ka bir delikanir olarak kendisini soğuk buldukları eri, ndeki rolü, haj AR mimikleri de ılmaz bi Esther wa :ams da ondu eki filmlerinde, natının başka cihetten hususiyetlerini sarya ie raber, mizaç kuvvetini fazla il edem. pa Bunun. la beraber Esther de, Red Sk iywrood'da Mi ala ur Onu herkese ani John Barrymore na » düşmüş. başlamışlar. Bir —2em nler beş, on dakika lâfa bi ister'er. Çünkü, on- nükte, hoş bir fık- k a bir fıkra vardır. atır. Biz de size yo e NO tt ikerin ye LAf ol vadan, ll bahsetm, Wi banker: aktörsünüz ha? demiş — i de bankerim, — ve oldum, efendim. İM: Ben senberi ürer içeri ayak atmış değilimdir. lohn Barrymore hafi alaylı alaylı gül - milğE dan daha fazla bir zamendanberi bankadan e atmamışımdı Red Skelton e r fıkrayı sever: bir gün caddede gidiyorlarm rikulâde rMUŞ. ır, n fazlağ kendisine dair anlatılan Dıvardaki bir ilân gözle- bir macera filmi! Birşey anlayamamış — Görmüyormusun? “Red Skelton,. yazıyor. Herhalde çok heyecanlı bir film... mgilizcede “red” kırmızı, “skeltoh,, da iskelet demektir. Bu kelime- leri iü; nanâsına alan kadın film ilânındaki artist ismini filmin ismi gat sanmış ve Red on Mini giri ll ir, Fal suz a iskelet, manasım vermiş. d e fıkra uydurmakta mahirdir. Bunları olağuş ELM kabiliyetini bilenler sipsi yalan erler, anlattığı gm fıkralardan biri © binmiş. Biraz sarşısında İtak is bir sini eiedldi 9 dikip | ilenadiyiz baktığını yet dayana başka görmüş, öbür dem . Bana niçin bu kadar dikkatle bakıyorsunuz? Adam içini çekme — Altı e karımdan ayrıyır y? — de kali o kadar benziyorsunuz ki! Yalnız bir bıyık farkı ar. Ötekisi hayret etmiş: — Fakat, görüyorsunuz ki, — İşte fark burada ya, Güzel fıkra değil mi İrene Dünne de bu Di işit — Ben hayatımda bu kadar benim bıyığım yok. mın bıyığı vardır. bir fıkra duymadım. güzel demiş Paulette Goddard » m 'un neşeli. gençlerinden biridir. Dört beş urkadaş bir araya gi —Haydi bize bir Ni anlat derlermi Paulette Godddard'ın en se daimı Bir film çevriliyormuş. Usta bir lale ihti, Dev: wdiği ve a ai fıkra da şudur: yaç armış, Bn 'iha ln lk
