! '—ııı—-ıuı İi ÇİKÂYER - 9rney — RUS AŞK Yuzani Leot Telstoy '-'-ıımı dünkü sayımızda) 1 dünkü sayımızda/ Fedoşka! Gene ne olüyor?. haykırdı. Zavallı hayrancağız üç ayak İ ? sÜrüne sürine sürünün kuytu Veşkil ediyordu. Üyar, Korneydi. Genç kadın * dene evvel kolu kırılan kızde, SYovkanın zengin bir Glesine Kitmişti. Anderyevka — köyü Bküyünden çok uzak değildi. nI lörney Vassiliyev; o zengin, ç Bildiği bir şey varsa o da karı Ve dinç yapılı adam, Şimdi Ülüyü andırıyordu. Gayet Güşmüştü. — Vücudunu örlen Elbisesinden boşka hiç bi h Oktu, Cantasında da iki güm .. Atkerlik tezkeresi vardı. lebeddülâr yavaş yavaş baş ÜŞti Hattâ bu feci halin ne Başlayıp ne zaman billitini latacak vaziyetle değildi. Yal Yüzünden bu vaziyete Kirişiy ini terk otlikşen sonra odun gitmizti, Odunlar dahi ev Salılınıştı. Moskovaya giderek başladı. Her zaman içetdi. Bu seler, iki haftada aşık Bün olmamışlı, Biraz kendi “#elince, davar bulmak için Vol ç İ Kâr edememişti, Tekrar Ssefer de birşey yapamadı. bir sene zarfında üç bin Ancak yirmi beş rublesi . Amelelik yapmak mecbü - kalmıştı. Evvelden içiyor çlkide daba fazla İçmele başı Zamanlar bir koyun tüccarı. dik yaptı. Mütemadiyen sar ettiği için tüccar kendisini Nihayet bir şarap tüecarı - Ba girdi, Fakat bu da çok Hesaplarda daima yönlişe Mi için oradan da kağaldu. eve dönmek,, “Hattü çocuyk bile. Iqllln pt b oıyunırleu bile utanı. Ve eve dönmesine imkfa ni çoktan kestirmişti. bir gün geldi ki, hiç bir İŞ bulamadı, — Alkölden — de d için *t sonra tamamen İşsiz * Ve hiç bir yerde barınama- ._ arttıkca, karısına karşı İm Ve nefreti de artıyordu. Serseriliğe dökmüştü. Cebine Ö? rüblesi vardı. Kieve gitti. da tutunamadı. Kafkasyaya 1 Kaofkasyaya varmadan . Ancak'bir rublesi kal. Tanıdığı bir kimse de yoktu. köyüne dönmeğe karar ver , Yardı; ve gitgide kuvyelten du, Parası kalıramıştı. Dile Fakat böyle olmasına rağ Üa Söyüne yakalştığından dolayı, dıı ediyordu, Güç belâ, hir .' Yörüdükten sonra Agalyu Beldiği vere kodar gelebil. .ı. He TlşyllYanm — dediği gibi yaplı. trine gelince, geceyi gee İcin tmüsaade istedi, Kabul 'Ya girince, İkonaların önün n Sıkararak ev sahiplerini se. ı"' Sahibi neşeli vo ihliyar hir âdı. Yemek sofrasını ba - Ü, İhtiyara: Siğrük babat.. ı'ı yaklaş,. Yaklaş!. — snııı kocası genç bir ki Ni B Dedi. Dönmüye Yanın Üzerinde mturmuş. Yakmağa çalısıyordu. kadar çok islanmışsın, Bü. - Dedi. Sohanin yanında Çalış kendini.. , ayakkalelarını çıkaı Wu MaYa yaklaştı. N'_a İsbaya girdi, Elinde, süt k Hesli vardı, Hayvanları Nüytü, Yuya ihtiyar bir yolcu wel. H Diye sordu. Zavallı fakire ..aıwnl söylemişlim, Soba — haşında 'hkhnnı uğuşturan ıı. 5—' dı- Dedı. Karneyi de cağırdı'ar. Ye v .;'İkırok sıranın — kenarına P tye İYara, bir bardak çayla bir ğ Seker vermiştiler, Bahsetrteğe başlamıştı.. ıuw ivi ıuııııu. DB * Üe h Şabut, incecik Kor Çevlren: Vasiliyezı HIKÂYESİ — CEVAT TEVFİK ENSON Korney, âyakta, etrafına bakarık Daha doğrusu yağmuz altında kal, mıştı, Genç kadın, ihtiyara beşinci ça yı dü vererek mirıldandı: — Sıkılma büyük babat,, İhntiyar, çay flavanını eline alır ken sordu: — Elin ne için çolak?.. İhtiyar kadın biraz — Çocukken, Agafyanın kolunu babası kırmıştı. Korney, Övgestinyiyi hatırlamış h. Fincondaki çayın yarısını dök lükten sonra gözlerini kıza çevire rek: — Ne için kırmıştı?.. Diye sor dü. — Güyda, evimizde gayet seri bir adam vardı, İsmi, Korney Va. siliyevdi, Zengin bir adaşdı. —Bir gün karısına karşı öyle bir hiddet Böslerdi ki, hem onu döğdü., Hem de kızının kolanu sakatladı. Karney, siyah kaşlarının üzorın den bakarak sükür edivordu. İhtiyar, şekerini dişeldikten son ra gene sordu: — Ne için?. Türlyar kadın, cevaben: — Ktnbilir?,. Dedi, Herkes bir şey süylüyor. Evde iyi bir uşak var dı. Onün yüzünden oldu, O da evi mirde Ölüp gitei, Korney, birkaç defa kuru kuru öksördükter sonra sordu: — Öldü mü?. — Öleli çok oldu, Kızi oradan aldık. Korney, sordu: — Peki, öteki adam ne oldu?. — Herhalde o da ölmüyür, Çok İçiyordu. Önbeş sene oldu, Kırz atılarak: — Daha fazla olmuş; annem ba: na söyledi. — Pekt.. Kolunu kırdı diye onü karşı kin beslemiyor musun — Yabancı değildi ki., ayet bııh.ıındı. Huyııı ,bir çay ıl.ı!ıı iç; Lâ wm ı&ıuı a büşladı. — Nen var?. — Bir şeyim yok.. böyle.. Diyerek adam sobaya y Keydi; çantasını aldı., İhtiyar kadın, sordu: | — Nereye gidiyorsun?,. Büyük | babat., Kalsan — daha iyi cdersin.. Yomeğa kal,. — Bayır; teşekkür edertm, gidi yorunu, — Üyle ise dünden kalan şu ga letaları alt!.. Dur çantana koyayım! | ı(oı'nq teşekkür etlikten $on- , Allaha ısmarladık! dedi. — Eder buradan geçersen, Ve biz de evlenmezsek gene bize uğrat. Büyük bir sonbahar sisi etrafı kaplamıştı. Korney, yolu biliyordu. Ön yedi senedenberi herşeyin dü. Bişmiş olmasına rağmen civarı ka rış karış hatırlıyordu. Gay Köyü gene eskisi gibiydi,, Yalnız, köye girerken birkaç yeni ev yapılmıştı. Bazı tahta İsbalar da yeniden luğladan yapılmıştı. Taş tan yapılma ev hiç değişmemişii.. Gene eskisi gibiydi, Dam, uzun 24 Mandanberi boyasız kalmışlı. Köşe dıvurdan birkaç taş eksilmişti; mer divenler de biraz çökmüştü. ı Evine yaklaşırken, kapı gıcırda* dı, İçetden İki âtta bir tay çıktı. Alların biri yaşlıydı, İhtiyar adarm #L yanıe gibi olmuşlu. “Voktile pa. nayırdan satın aldığım atf.,, diye düşündü. Atlları götüren ön dört yaşlarında siyah kaşlı bir delikan hydı, Belii de torunuydu.. Vedküs nn oğlu,. “üpkıi onun gözlerine ben ziyor,, diye mırıldandı, Çocuk, ihtiyara baklıklan sonra alların peşi sıra koşmağa başladı.. Çocuğun arkasından da siyah bir köpek koşmağa Yhaşladı. “Volçok olacak!..,, İhtiyar. köpeği de tahımıştı. Ev den ayrılalı vyirmi sene oluyordu. üçlükle merdivenleri çıkmağır Kapıyı açlı. İzbada bir kadın sesi işitildi: — Sormadan nasıl içeri giriyor son?,, Sesi tanımıştı, Biraz sonra kas rısı ihtiyarlamış sıska ve bitkin bir Halde gözüktü. SÜ ç (Sonu Yarın) £ğcacsduruMAL 1 — Muzaflerolan (iki kelime), 2 — Güzel sanatlardan biri, nota, 3 — Yerden çıkanlardan, vekil 1 — Vilâyor, bazı kadın kunduraları, OU detiden yapılır. 8 — Arabistan da bir yer, mezar, © — Vücutteki Şişkinlik, geri kalan, 7 — Bir hay van, bir cins ağaç, bir emir, & Bir şeyi borkese bildirme, hayret, edatı, uzuylarımızdan ikisi, 9 —. Güç bulunur, ceenuhl Anadoluda bir kasaba, 10 Bir edalın tersi, gü>, kirlenmiş nokta, 11 — Yenilecek i. çilecek şeyler. 1 — Deniz nakliye vasınaların. dan birine giren (iki kelime), 2 -- Vücudun et kısmı, zam, 3 — Bir emrin tersi, âdeş olduğu üzere, |« — Çocuk doğurtanlar, kavga, & — Üs. Kürte çıkan, aktörün oynadığı, 6 Hitap edatı, , beyin yenisi, nata, ? — Ufğraşmak, 8 — Firlatarak, bir edat, 9 — Hediye şeklinde bağışta nan şeyler, 10 — Ekmek, bir emir, akar, sa. Dönkü bulmacamızın balli: 1 — Eviküçük, Sa, 2 — Lüpa, İbaret, 3 — İlelen, Deni, 4 — Zikir, Kanan, 6 — A, Lemen, La, ö — Yaz, Malaka, 7 — İra, Ezel, Ra, 3 — Filim, Mal, D, 9 — Lireş, Reva, 10 — Kemik, F, Naim, 11 — Ar, N Kamara, TOPLANMAYA DAVET Kabalaş Lisest mezunları birli « ginden: Bizliğimizin senelik — toplantısı 6, 12, 942 tarihine müsadif Pazar HKüÜnÜ saat 15 de yapılacaktır. Birtiğimize kayıtlı ve kayılsız w zanta bulunması Tüzemu bildirilir. Ruznama; 1: Açılış. 29; Kongre riyeset divanı seçimi, 3: Geçen devseye aft yıllık ra TeT LA A 5: — Arzu ve dileklerin totkiki, 6: Kam.tenin tesbit! YERLi Müess#eSsssSi |kar ul vak'alar ! TEŞEMEZLÜ ıi a UEVAMLI BiR SULH TESİSi MÜMKÜN MÜDÜR ? Şimididen düşünülmesi icabeden harp sonrası meselelerloden cn mü birami hiç Harbin fel duyan herkes kurulacak sulhün, fu zanlığa bu mustbetin bir daha dayu rulmamasını müraklin — kılacak bir bakşinaslıkla lesislal arzu etmek'e dir, Maalesef şimdiye kadar tarihte Rördüğümüz sulhler iasanl güyeleri nazarı Hihare almaktan uzak kal « maşlardır. Tarih galiplerin mağlüplara Gik te ellirdiği hazin sulllerin sayısız örneklerini ihtiva etmektedir. Bü- tün bu örnekleri bir tarafa bıraku rak burada, insanlığın eriştiği Te kâmül seviyesinin şu anda menfast düşüncelerinden uzak ve adalet hiş feriyle meşbu bir sulh kurabilecek mertebeye varıp varamadığı mekelo sini tetkik elmek İstiyoruz. Bilhas sa bugün târihte eşi görülmeyen bir | harp âfetiyle muztarip beşeriyet a. caba bu hürhin sonunda ©o ebed' sülh sandetine kavuşacak mudır? Bu suale bir mülefekkirin pek hâklmane bir sözünü hareket nokin sı yaparak cevan vermek İsliyorur: Bu mütefekkir Bossuettir. Ve söyle diği sör şudar: “Eğer hepimiz uslu oltaydık, vazır kanunlar, sizin için ne acı bir sukut olurdu!.. Bössaet bu sözüyle —tiynetinde Tevcut hırsa İşaret elmekte ve va, zi kantnları bu ihilradların vücü de getirdiği İhtilâlları hol için ahe kâm sevkeden insanlar olarak kar şılamaktadır. İnsanlar şayet bu ih. tiraslardan mahrum olsalardı. on - lar haklariyle iktila — kabiliyetinde olacaklar ve netice olarak karşıla - şan. menfaaslerinde haklarının ha. duüdunü tavin kahlliyetinde buluna caklardı. Bu takdirde ise dava ve davacı olmıyacak, — vazıt kanunsa beşeriyetin pek wirifi menfaatleri ni telif için normlar keşfelmek kül fetinden kurtulacaktı. Vazıı banunlar — için böyle bir Usukut,, Tahayyül elmek müsüklü müdürü, Hayır, Cünkü İnsanfar İh. Hrastarından — sıyrılamazlar, Hartfi İhtiras tekâmül icin Hzımdır. Pas- kal “mealiden — hiçbirisi ihtirassız tahakkuk elirilemez,, derken bu ha kikati anlatmaktadır. dan sıyrilamayan İt di bir ih lesis edebilec beklenmemelidir, Demek ki, ililiras beşeri hayatın tekâmülü için zârüri bir unsur ol düğü kadar yonsuz İhşilâlların kay noğıdır da, İhtiras kin ateşini üf/i yen rüzgürdır. Bu (i muzin müs dafaasına yarıyacağına emin olda Gumuz tarihi bir hâdiseyi kaydede, | $ Üre: Fransa Kıralı Ondördüncü Lut işgal altında bülündurduğu Alman yanın Ren eyaletine pek zülim bir Mareşoli vâli tayin etmiştir. Ba maroşal Rende © kadar zülmler ve kalllamlar yapar ki, ismi bülün Ai leti arasına yayılır ve dai- tle yüdedilir. Alman halkt min dişleri, onu ve ÖOn Dördüncü Luiyi anarken gıcırdar. Bir müddet sonra Almanya ba şında Bismarkıi bulur. 1870 yılının Alman « Fransıt gerginliğiyle do hi günlerine geliriz, Fransız Mecli, Si İçiime halindedir. Areşli mebus lar Almanyaya ateş — püskürmekte ve harp Mân edilmesini İstemekle- dirler. İhtiyar ve — teerübeli hetip Tiyer yürsüye gelir, Bu ateşli mer buslara Alman bazırlığını ve harbin Fransaya felâket getireceğin! anlst mak ister, mebuslar bağırırtar: — İn, innn!? Tiyers kürsüden iner, meclisin kararı şudur: Almanyaya harp ilân edilmiştir. Muharebe başlar; galip, Alman orduları Fransada ilerlemek ytedir, O yaman Fransızlar ihtiyar Tiyere (aman vaziyelimizi kurtar) derler. Tiyer Almanlara görüşmek, istediğini bildirir ve Alman mürah haslariyle karşılaşmasında — (İmpa Tatorlük yıkıldı, kiminle harp edi yorsunuz?) diye sorar. Aldığı ce- vap şudür: — Ön Dördüncü Lut ile!. Bu vak'a harpte insanlara hâkim 2lan. düsünceyi heliğ bir şe- kilde anlatmaktadır. Hareket nokta sı dalma kindir. Btima biraz da ca- zip bir gaye katınca harp pisikola -— SÜMER BANK MALLAR PAZARLARI Müdür NEREN Kız okulları voleybol maçları Eminönü Halk e'v 1 Cimnase | lik salonunda başlayacağını haber verdiğimiz Kız — Okulları völeybol maçları, dün hükem Sami Açıkös neyin İdaresiade oynanmış baştad nihayete kadar — seyircilerin alâka ve heyecanile takip edilen bu maçe ların sonunda Cümhuriyet Kız , sesi - $. Terakki TLisesine 15 « 15. Lisesine 15 - 2, 15 - 6 sayı İle galin gelmişlerdir. Dı MıımıR Aydın GOZ HEKIİMİ Beyoğtu Purmakkar, Umaa sekini Na £ Tel: 11588 SAHİBİ. ASIM US Basıldığı yer; VAKI MATBAASI Umumi Neşriyat idare eden Refik Ahmet Sevenoli harbettiklerini düt etmeden: — Versayla ! diyeceklerdir, Çamlıca Kız ., - İstanbul Kiz; i—a ... Jisi tamamdır. Bu iki hisle meşbu — insana her işi yaplırınak mümkün, — dür, Bugünkü — Almanlara kiminle sorunuz, hiç tered- — Taribi vakalardan riyazi netice — ler, istihraçı Iddlasında değiliz. Yas ni dün insan âdil bir sulh kura e madılar diye — yarın da böyle bir sulh kuramıyacaklardır. demlyorut. Vakın iddiamız insanların böyle bir sulh karamıyacağı yolundadır. Fas — kat delilimiz yalnız tarihi vakalar değil, onlar kadar mühim olan, in. sanların taşıdıkları hudutsuz — iht- ras ve kindir, , Bu eesiyle pek ax hertaraf edilebilen, daha doğrusu pek az şadil edilebi. — len iki ihtilâf unsurudur. Müuhariplerin salâhiyetli şahşie yetlerinin sık sık tekrarladıkları Be di! sulh projeleri muzyorip insanlı, Ba yapılan birer ümit enjekslyonun dan öteye geçemezler, Fazla söze ne bacet, yarınk! uslhui kuracak o- Tanlar bügün esfrlere pranga vüre duran insanlardır. Rocal Dibian, üğünden llhal mallarının serbest satışa çıkarıldığı hakkında Halkımızım giyim ihllyı;lımu ithal nııllınyle de karrılamak üzere manifatura ithalâtçıları birliğinden aldığımız Gö,nleklik, anmalııı muhtelif basmalar ve salaşpur - çeşitleri Bahçekapı, Beyoğlu, Kadıköy, Karaköy mağazalarımızda satışa çıkarılmıştır. Serbest satılan bu mallardan istenildiği kadar almabileceği sayın halkımıza arzolunur, Harusurrosid'in Oğulları — Öyle dlyorlar efendimiz. Gerçe ben bu rütboye M Yi değilim ama,,. Vezir, lâfını kesti: — Polis âmirinin dediklerine bakılırsa sea daha yüksex mevkiye lâyiksin., Oğlam da senin ifej alcumda yeddi ta, la sahibi olduğunu söylüyor.. Sadüınan yüreğine su serpilmişti. Bu ilşifattan cesarot alarakı — Efendimjz! dedi, Asli oğlunuzun takdir buyurduğu marifetlerimi bu kitaba borçluyam, Bu — kğtaptan — birçok Kirli kaltmş bakikatları öğremdim, Onun <ayfajarında ne görürsem önü söylerim. Çok defalaş okuduğum eümlelerin Tüğnssim ben bile unlayamam. Vezir Bifadılı bu husustaki fikrjal öğreamek için İbni Mâhana âööndü, O da, başmı ettiğini mnlat ga. sallayarak, ba sözleri tastik Bunun üzerine vezir memnun olduğunu — gösşeren mü. tebossim bir çehre He Sadüna seslendi: — Senf imtihan etmek jstiyorum, ya kazanır veoyahur kaybedorsin.. Nasl suatlerime cevap verebilecek misla ? Meletan, başını kaldırdı. Sözde vezirin yüzüne bakmak. fan çekinmiş gibi onun elindeki yelpazeye baktı: — İslediğinizi sorunuz. Conatı hak bana birşoy Tham edecse söylerim Yoksa biç sıkılmadan, korkmundan aezimi Httrat eder, çekilirim, Benim Adetim büyletir Sadün sözlerini bişlrimca polla âmlri — ile vezirin Başlırımı sallayarak: oğla — Tumamı. Muvafık, dediler. Elfadıl, yerdinden doğrulurak sordü: Harunurreşid'in Oğulları dardan gelen adanım vezrin oğlu olduğunu anladı, Hiç teti. tini bozmadan oturduğu yerde onu beklemeğe başladı, Biraz sonra kapı açıldı İçeriye vezirin oğlu girdi, gü, Iümsiyerek onu selâmladı: — Bugün nasılam Melefan Sadüa? Badün, olindeki kitadı dizlerinin üstüne bırakarauk içerlye girmisini vebiraz beklemeen şaret ete. Vezirin oğlu ona yuklaşarak sordu: — Neyia var Melefan? Sen; mütecesir görüyorum, Sadun, dizlerimin Üsçündeki açık duran kitabı kapadı, Üna bir yer göstererek: — Ey vezir Bazreşlerinin asıl evjâdı! dedi, Oyur baka, kza,, Benim gibi bir adamın teessürüne kim ehemmiyot ve rir. Bu Bsçın İnsanları « adcak yalandan, hbeden ve bunlur. yapandan hoşlanıyorlar. Vezirin oğlu omuzlarını silkti: — Oturamıyacağını, ben kendi işim için gelmedim. Bo baw senj gürmek isyiyor. Oau haber vörmeğe geldha, Sadun başını aaljadı: — Eğer baban senin gihi besden şüphetenir, sözlerini HHimat elmerse benimle Konuşmasının hiç taydas. yöktur, Vesicla oğlü, Melefanın bu Emalı sözlerinden Medai> şörrine kadar gidip Meymuneyi arayışcaı kasdottiğini an nuştı. Sadan, baklı (dj. Kendisine krzm orada olmadığın söylediği halde insamamış oraya gidip onu aramıştı Anltamamazlığa grltrex serdı — Sadan, ba imalürtn, çelmihlorin me münasebeşi vne” Bans ne zaman güvecmzilk göslerdik Birlelan Sadün dayanarsadır. iki duygu medeniyet deres —