Yazan: 1sk sar- edemem. Lâ sike göyliyeyim Z mesut olamazdınız! . ıw_ OİRmatau, beni bu kızla — zörlü KARŞILAŞIYOR.. (Holivad sirk) löca, dölmu . N © gece löcadâ bit tâninı sik , V NŞTMİŞ olacaktı. 'Yu,;"o" © gece yine sirka 1 tarstmdan — davetliy *%Aq Kehdi kendine Ü y S0n de.. güzteler is, A20i Yarın öbürgün Malpeceğim. Vürgelir bana Wvlı.nhıç kimseden sak ü yeti — saklamak yw._. Mis Nelsona abayı zıi"""”lv'ortlu. n bir aralık Yusufun Misafirlere duyur. ELFSESES A9H FÜRGSENAYCEErRSERAR REBEFAN VAEF e KÇ fisılda, di : ” :ı."':Mıı Nelsönu — locar ğt İsöai Ydık. Her — taraftan ee Ya bakıyorlar. ıl:_ h'm’ne gıkar? — Halk, lmda kken de öt h"h'“'dn_ Amzıy-âıamum £ | iyana İNi çıkarsa, bu höş mi? | lzpeti atmıştı: H—â% evlenmek, SİPBL Yatak Mü, yoksa ı- bu anlayam hldduüınd?gâiı gö ve endişeye düş. 'qyun' Mişter Yusuf, ne- tiniz, birdendire.? *Ndü. Yusuf tercima, Af i ğ Şurada burada üş da.. Bunun için M İse aksetmemiştir. eden duydunuz? Bü İÇin çok mühim bir n bu yalanı uy- helflmuu olmuştu. Yecanlı bir ifade İle w:mm duruyordu: Üzülmesin. Ben, u;?”":: bu hezeyanlara GBEnç kızın heyecanlan, & Ü7 CZT p M? diye sordu, kaş M göz mü çıkar- " Nelsona ıbyiod tevil ederek: Ze Bün garsonlar otel, bahsediyorlardı. Seni Söylüyorlardı. Mis v » T Ü p z z İf A ARkatssttdtt BE. Hğ:_%. . Sizin Shek Tniz sıkıldığını anr S Hati O ne diyor? Büywm!ledey::kdp - S p liYe de unun aslı ı_şı.., mm. diyor. Büzeteli ü SAA Tam A SAÇ el No nüllrteve eci, x__—_ OCA YUZUF AMERiİKADA ender F. Sertelli 60 — Sonra kendini dorla tutarak söbri bir gülüşle Nelsona gu ce vabı Verdi: — Hacet yok, Ben hasmımı yeğeceğimden emin oldı İş giğ, bu dediködulara kulak ver, dem. Alâm ne söylerse — söyle- Bin. Ortada atlar koşturuluyor.. canbazlar öynuyor.. Maskaralar bin türlü soytarılıklar Lâlkı güldürüyordu. Valker bir aralık yan localardan birine geç Mişti. ÖOradaki döstüriyle görü şüp döndü. zaman — Yusufun surâlını askın gördü , — Cünımn sıkıldıyaa gidelim ? — Hayır.. Pek memnunum bu numaralardan. Hele gu küçük Midilliye hakın. Ne sevimli, ne gevik bır koşması var. — Cakı gördün mü? — Hayır. — Bıraz önce geldi, Şu yan taraftaki locada, beyaz saçlı ada mMan Öönünde oturuyor. Yuzsuf yavaşca — başını çevir- Câkt iyice gördü. — Domates suratlı, sert bâkış İt bir adam. — Harry kadar sert ve surat. &z değildir. Konuşmaları Har. ry gibi insanı sıkmaz, Bir ku- suru vardır: Mağrurdur. — O kusur her pehlivanda bulunuz. — Ya sende neden yök? Bir çocuğa bile alçak gönüllülük gösteriyorsun! — Eh.. bu da tiynet mesele - si. Başka ne diyelim. kten sonra, tribünlerde oturan Cak sirke alt kattaki beyirciler mütemadiyen üst kat. taki localara bakmağa başla, Mıiştı. Herkeste gu merak vardi: “w— Acaba iki hasım, uzaktan uzağa, — birbirini görlünce — ne yapacak ?i,, Cak, sert bakışlâriyle birkaç di Türkler böyle güler — yüzlü mül: dür? Diye söyleniyordu. Duvarlara ve localarım etra. fma: “Yakında Cakla, dünya sam , mu Yusuf güresecek.., li büyük afişler asılmış- tı. Gerçek, İki gece sönra güre* şeceklerdi. Ancak, hâlkta garip bir kana, at belirmişti: (Dovamı var | *ŞE” Jerin sekizinci imazat olan imam Rızanın türbesi hem dünya- nm n karakteristik, hom de en zeng'n türbelerinden birldir. İç içe bir kaç şalon ve bir çok oda- ları ihtiva eden türbenin cenubun- daki “sahnt köhen” ise dünyada- kt yedi acibedan sayılır. İçerisi, bir insan boyu ktama kadar “küşi” ile; yani, bizim yeşli çinilerimiz kadar aydınlık çinilerle kaplı; bunun Hs- Hi de pirinç üzerine baydan boya altır geçmedir. Dip taraftaki bir kapıdan da mabede girilir. Mabo- dün her köşesinde, mustatil came- kânlar içinde paha biçilmez taçlar, gerdanlıklar, küpeler bulunur, Bun lar muhtolif krallar tarafından tür beve vakfolunmuş bir taktm hedi- yelerdir. Ayrıca türbenin hududu. ha girebilmek fırsatmı bulan hiç bir suçluya ılişilmediği gibi yüzler- ©e meskensiz ve zavallı İnsanlar da, türbenin demir kapılarmıda imam Rızaya yalvarmak için geles rek hacetlerinin bir gün mutlaka | olacağıma İnantr; ve türbenin İn- san İncitmeyen — muhitinde gece- ler, dua edörler, Bütün bu noktalara işaret eden Âzeri bir dostum şu hikâyeyi an- Jatarak dedi ki: — Meşhed halkı dünyanın en zengin ahalisi olduğu kadar en mu- tekid ve mucizoye en fazla İnan- miş İnsanlarıdır. Bu mucize işi Meşhedileri Rus istilâamdan ba- kon nasıl kurtadı: Kırk clli sene kadar evvel “Ka- car” gülâlesinin son günlerinde, İran, yer yer isyan tehlikesine ma- Tuz olduğu bir srrada idi. Ruslar | Beşer dakikalık hikâyeler “ Hakem toplantılarında gazeteciler de bulunabilecek Pazartesi akşamı yapılan ha, kemler toplantısında, hakem ar kadaşlarımızdan Hüsnü gazele- ci arkadaşların da bu toplantı, lara iştirak edebilmesini teklif etmiştir. Bu teklif ajanlıkça memnutu, yetle kabul edilmiştir. Hüsnünün — bu teklifi, ajanı mız Nuri Bosutun bu tek'ifi ka- bulü güzeteci arkadaşları mü tehassıs etmiştir . Boks m”--akaları Istanbul boks ajanlığının ter tip ettiği boks müsabakaların: önümüzdeki cumartesi akşamı Beyoğlu halkevi salonunda de vam edilecektir , Bu müsahakalarda —10 çIf karşılaşacaktır. Müsabakalarlı. müuntazam cereyanı — için afaü, Lkça lâzımgelen bütün teri at alınmıştır. Karşılaşmalar icinde en tiyaae Kuzu - İlyas ve Hasan - Asdi müsabakalarınm heyecanlı ola, tağı tahmin edilmektedir. Dahili Pentatlon müsabakası Atletizm aianlığından: 1 — Dahilf pentatlon müsa - bakalarında yapılması lizım ge len koşulara 2 şırtat ÖS41 pazar günü saat 14 de Robert Kole, kapalı salonunda devam edi cektir. Müsabıklarm tam saât 1330 da Kolejde hazır — bulunmaları tir, 2 — Genel direktörlük koğu, 2-2.941 pazar günü saat 10,30 sırtlarında 1 inci, 8 Üncü kâlâ- goriler arasında yapılacaktır. Eminönü halkevi koşusu Bminönü halkevinden: 1 — Spor gubemizin tertip et Sporl | tiği ikincl koşu — müsabakası 2-2,041 pazar günü saat 10,30 da yapılacaktır. 2 —- Koşu mesdfesi hâlkevi . Gülhane parkı, ortasmdaki ana yoldan gidiş ayni yoldan dönüş (8) kilometredir, 8 — Koşuya her teşekkülden azam! (20) kişi dabil olacaktır. 4- — Onuncuya kadar derece alacak koşuculara madalya ve- rilecektir. 5 — Müsabaka kaydı 1.2041 cumartesi saat 12 de kapanacak tir, 6 — Müsabakaya dahil ola, cak koşucular saat (10) da spor salonumuzda bulunacaklardır. Kayıp Aranıyor Bekiz sene evvel Babacakide Tstas- yen memuru Salmin yanında evlAtlık olarak bulunduktan sonra nerode ol duğu bilinemiyan 16 yaşlarında Weh met kozı Nefise Filiz! göretlerin ge- zetemiz — mürettiphanesinde kardegi Mustafa Pilize bildirmeleri insaniyet vamıma rica olunur. “Baçkir' Türkmenistanindan Göçük yolunu takip öderek — birdenbire Meşçhede intvermişlerdi. Çar orduları, bu hareketlerin! zabirde, kandi tebaalarımı himayo maksadı ile yapıyorlardı. Hakidat- te ise bu sobebin arkasında Rus emperyallzminla gizli maksatların- dan biri vardı. Yani Ruslar “Ho- rasası" Beyaz Rusyaya ilkvo ei mek, Hindistana tüfuz için de daha kolay bir kapı bulmak istiyorlar- dı. Bereket ki Meşhedliler dindar oldukları nisbette — milliyetperver bir takım adamlardı. Merkezden yardım gelinceye kadar çarın az- kerlerine karşı kendi aralarında müukavemete karar verdiler; ve u- fak tefek bir iki kuvvetle müka- beleye dabi hazırlandılar, Rusların bu sırklarda niçin Möş- hedi topa tutmadıkları sorulacak bir sualdir. Belki de Meşhedi topa tutmakla dindar olan halkı da- be bilyük bir. mukavemete toş- vik ödeceklerini nnlamışlardı. Ya- hut, Meşhedi sağlam ve diri bir insan gibi ele geçirmek istiyorlar- dr, Fakat yine bu srralarda Çarın Meçhed konsolosu şehri muhasara etmiş kuvvetlere şu fikri telkin ediyor: — Eğer, diyordu; Roslar İmamı Rizanm türbesinin en ileri mute. metlerinden biri olan “müfti” ile uyuşacak olursa şehir kan dökül- meden zantedilebilir. Fikiy, Rus orduları kumandanına Wi gelmiş olacak ki, bir binbaşıyı Meşhed müftüsü ile konuşmaya memur etmişti, Rus mürahhast yanında İi de S — VARIT 30 İKRİNCİKANON 1041 Darülâceze imalâthareleri ! Müessesenin bankada birikm ş 40,000 1808 senesinde temeli — atılm 4811 senasınde açılmış olan Da- Tülüvedede bugün faal bır halde imatâthaneler de vardır. İma, Wihaneler bilhassa son ıki sehe terlında yeni müdür Bekir Yafırın himmetiyle — inkişata aşlamış, hariçten — büyük mik- vasta iş alâacak dereceye — gel, ca, mara! demirhane atel. yeleri vardır. Mücssesenin bü - h ihtiyaçlarını bu atdlyeler tevn etmektedir. Bu atelyelerde evvelce sanat . Karken — malüliyetinden ve düş- künlüğünden dolayı Darülâceze . | ye iltica etmiş olan, fakat ma- mliyeti çalışmasına mani olmt. | yan acezeler ile kendilerine iş l.ıgfııılmek üzere küçük çocuk * | ar çalıştırılmaktadır. Bırkaç ay evvel zabitâ tara, fından şehirde yapılan sıkı bir aramada bir çok serseri çocuk » lar yakalanmış, bunların bir kım mı memleketlerine gönderilmiş, bir kısmı ailelerine teslim edil, miş, kimsesiz olanlar da Darül- ücezeye derilmişti. — Sayıları 26 yı bulan bu serseri çocuklar, bugün mileasesenin muhtelif a. telyelerinde sanat öğrenmekte dirler. l bun'lardan yedi. sini çorap makineleri — başmdı gördüm. Bir kaçı yakın bir za manda ndikleri makinelerde çorap örüyor, bir kaçı da henül> meye çalışıyordu. Konuş . =ıı-uı gocuklar göyle diyor- Li —— Buradan çok memnunuz e, fendim. Kıyafetimizi düzdük, îu'ıp başma para da veriyorlar. nşallah adam olacağız... Terzihane — kısmında büyük bir faaliyet vardı. Kadınlar, er kekler harıl harıl pamuklu dik;. yöorlardı. Meğer bunlar — " zilay hesabına kahraman aakerleri- miz için dikilen pâmuklularmış. Yine askerlerimiz için 100 bin çift siparişi alınmış.., Her iki m de tam vaktinde ve, rilmek için terzihane — seferber edilmiştir... Marangözhanede de — büyük bir faaliyet vârdı. Kâpı, pence - re, dolap yapıtiryordu. Demirha, nede ise faaliyet o kadar fazla değildi. Ben neden scaha diye soracaktım. — İmalâthaneler gefi elinde bir takım albümlerle mü- düre yaklaştı: — Efendim, dedi. - Aradığım makineleri buldum, On beş bin Hraya hepsi tamin edilebilecek... Müdür Bekir Zafir, beni ta, ŞEHİR KURTARAN TENGERE | süvari ile müftünüa kapisina gel- diği vakit. şehir büyük bir korku geçiriyordu. Müftü murahhasın zi- yaretini haber alır almaz: — Buyursunlar dedi; ve yemek yömek için hayırlığa başladığı hal. de vazgeçti. Yalmız bu dakikalarda şu tosadüf oldu ki, müftünün biz- fetçisi, içinde yemak dölü bir taş tencereyi odamn içine bıiraktı; d- garı çıktı, Rus binbaşıstnm içeri girdiği da- kikâlar, birhizmetçinin müftüye yemek vermek hususunda zcele et. tiği böyle bir dakikaya rastgoli- yordu. Müftü; — Buvursunlar ekselâna, dedi. Emirleriniz?.. Binbaşı yarı ağildi: — Betağfurullah, dedi; büyük Çar orduları namma küçük bir ri- yaret için geliyorum. Müftü ve binbaşı kargılıklı ayak- ta durüyorlardi. "Rus mürakhhasım kulakları Meşheddeki imam Roza türbesinin sayısız mucizelerile do- Tap taşmıştı. — Birdenbire, gözleri tencereye ilişti, Taş tancüre yer- do, tahta Üzerinde duruyordu; ka- pağı açıktı, Fakat altında en kuv- vetli bir ateş yanıyormuş gibi ft kır fıkır kaynıyor; odanın içine bu taze yemektan — baharlı bir koku intişar ediyordu, Binbaşı yemeğe bir defa, iki defa dikkatle baktı: — Olur gey değil, dedi. Tahta üzerine brrakılan bir yömek ken- di kendine kayanam?.. Gözleri tencereden müftüye, müf tüden tencereye doğru koğuyor!: tr lirasının bu imalâthanelerin inkişafına sarfı çok yerinde bir hareket o'acaktir Yazan: Yeklta Ragıp Önen l Üğrülücesede Çündağır yıkuma Üusresü Bıştırınca eef kendisini tutamı - yarak dedi ki: — Efendim, demirhanedeki çu gördüğünüz alât ve edevat hem pek eskidir, hem Ce buranın alâ. t pek azdır. Biraz gayretle bu- raya makineler temin edilse ba, lediyenin bütün sobalarını bur radâ yaparız. Bundan başka yine belediye. nin ve diğer rTeemi dairelerin demirciliğe ait işlerini kusursuz va) malâthanelerin faaliyeti cid- den takdir edilecek haldedir. An, gak buralarım işlerini çoğaltmak zarureti vardır. İşi çoğaltmak* tan maksadım, her dört atelye, de hariçten fazla miktarda iş al- maktır. Bu takdirde dört a, telyenin işlerinden hasıl olacak kâr müesseteye kâlacak ve bu suretle bir zaman gelecek ki, müecessese belediyenin yardımıma bile muhtaç olmıyacaktır. Bunu temin için de ortaya mütedavil sermaye koymak, e- telyelerin — lüzumlu — tesisatını yapmak Hizımdır. Öğrendiğimi . göre, darülücezenin bankada bi- rikmiş 40 bin Hxısı'vı.mu. ğ: işe tahsis etmek doğru ve çok yerinde bir. hareket olacaktır. :h kısmiyle de münevverlere Bus pa yapılması mev. Iuhhwıalir. Darülâcezenin inkişafı İle çok yakından alâkadar olduğunu bil- diğim sayım valimiz doktor Lüt, fi Kırdarın bu işe de el koydu- ğunu haber aldım. Nelicenin ne kadar müsbet ve mileasese lehi, ne çıkacağına itimadımı vardır. | Darülâcezenin qıwrbınul—! ni de gezdim. Mücasesenin bin, | lerce parça çamaşırmı ötomatik | makinelerle yıkanıyordu. Çama- | Şir makineleri üç kaynar kazan dölabr, iki sıkma makinesi, altı Yazan: Kenan Hulüsi —— Bir mucize, bir muecise!,. Diyor; ve Adeta, durduğu yer- da imam Rizanım elleri dörisine te- fMas etmiş; boğazımdan yakaladığı Çibi, bir. kaldırışta. Moskovadaki Çarın hururuna atacakmış gibi tit. rediğini hissediyordu. — Mürtlinün karşisında tek bir kettme — konuş- mad'Et hatde daha fazla duramadı; ve yanmdaki süvarilerle berabor Meşhed sotaklarınm tozunu duma- na ketarak, geriye ordu kuman- danmm yanma döndü. İçeri girer Birmez. telâşla: I — Eksolüns, dedi; kosa bir ton- cere yemeği müftünün odasımda kendi kendine kaynar ,ördükten sonra imam Rışanın her şeye muk tedir oldufuna —inanrvorum. Bana kalırsa, Çarm haşmetli örduları Mosghoedi istilâ etmekten — vazgeç- sinler... Hidisenin hakikati ise şuydu: Meşhed Efganla Türkmenlatan arasımdadır. Şohrin gark tarafları — dağlık ve kayalıktır. Halk — büralarda- ki taşlardan bilhassa tencere gibi. yemek pişirmeğe elverişli mamu- Tât yapmak hususunda İstifade e. derler. Bu taşlar harareti o derece fazla muhafaza ederler ki, yemek indirildikten donra uzun bir müd- det daha, altımda tıpkı bir steş var- meş gibi frkır fıkır kaynayıp durur; Adeta Insanda bir muciza - tesirini brrakırlar. Müftünün tenceresinde. ki sır da sonradan anlaşılmıştır ama; Rus ordular: da Meşhedo gi- Tememişler; bir tencere koca bir gehri Kazak çizmelerinden böyle- | ©e kurtarmıştır. buharlı tekne, iki kalörifer tec. bizatından — ibarettir. Çamaşır makineleri bir saatte büyük ve küçük 450 — TÜ0 parça çama- gir yıkamaktadır. Kalörifer techizatında bir sa, at zarfında 400 parça çamaşır kurutulmaktadır. Ancak hafta - da iki defa makineler işlemek . tedir. Diğer günler makineler Atil bir halde durmaktadır. Bu münasebhetle söyliyeyim: Acaba bu makinelerle belediye nin temizlik amelesinin ve diğer milsaseselerinin hattâ — hastane, lerin çamaşırları yıkanamaz mı”? Geçen söne bir ilânda temiz - lk amelesi elbbiselerinin yı- kanmasımın 6000 11raya münakasaya konüldüğu nu görmüştüm. Münakasa, ihâ le, teslim ve tesellüme — ihtiyâ: kalmâdan belediye milesaesek , rinin çamaşırlarının burada yı kanması tetkike değer hir mev sudur. Darillâcezedeki — çocuklarır sütleri hariçten münakasa I n- litmaktadır. Yeni müdür bir a hir inşastnı ve buraya bir kac inek ve koyun alımnanak çocuk lar ve acezeler için dahö temiz ve halis süt teminini düsünü. yor. Müdürün bu düşünüşünün de yerinde olduğunu söylemeğe kacet yoktur sanırım. Düşüp yaralananlar Evvtlki günkü kar ve dün sa- bahki döon yüzünden eehirde bası kayarak düşme vakaları olmuş, bir Çok kişi yaralanmıştır. Bun- lar srasile şöyledir: Beşlktaşta odun iskelesi hamal- larından Bekir ağlır Mehmot Şan sırtında yük tasırken burlardan a- yağı kaymış, yere düşerek başın; dan yaralanmıştır. Yaralı Beyoğlu hastanesine kaldırılmıştır. * Üsküdarda —Atlamataşıda ©- turan 70 yaşmda Yordan oğlu Be- rafim Köseoğin Sokak — kapısının merdiveninden kayarak düşmüş, 8- Ütr surete yaralanmıştır. Yaralı Haydarpaşa — hastanesine kaldırı!. miatir, * İstinyede oturan Salim kisi Fatma Sartkan. — Sultanahmetten göçerken, buzlardan avağı kaymış, düşerek başmdan yaralanmışlır, * Bakırköyünde oturan Cemile, Bak-rköy da — tronden hizla İnmiş fakat bazlardan kaya- rak giddetle yere düşmüş, başından yaralenmıatır. Yaralı kadınlar te- davi altıma alınmışlardır. Sinama ve Tiyatrolar Tn" | — Şehir Tiyatrosu lli Akşam 2030 d0 Emilia Galotti TStiklâi Caddesi Remedi kasmında Akyamn M30 da; Kiralık Odalar Her gün gişede gocük temslllari için bilet verilir ÇENBERLİTAŞ ŞEN BAHÇE SBALONU Her Akşam İçkisiz Saz Ba' hinin Sesi Okuyncularından Bayan Mukadder Kotseri Ayrıca Varyete, Kukla Bevoğlu Halk Sineması Matino 11 de, Goce 8 dei 1 — Tüş Parçası * — Tni Dertliler L AA ĞZ b Pu ada ee Si * ÖL aa e L n lli D R a A GA N ei vin eli & aei