17 Ağustos 1940 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

17 Ağustos 1940 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

0 rta tedrisat kadroları: Yardımcı öğretmenler hak- ,kInda yeni "aarif Vekâletinin orta tedri- Ortaokullarda levertA Okul ve liselerde yeni ta- İti bu ayın 27 sinden Hayt ve kabul maarif müdür Bötaln hazırlamış olduğu ta- caktıyı Ükümlerine göre yapıla- TİNA gi ıdml ancak kuânı; ŞEzteelm otlcien Odun fiyatlar karar alındı öğretmenlik —ancak Üniversitede tahsilde bulunan gençlere verile- cektir. Bu gençler yardımcı öğret- menliği kabul ettikleri takdirde ayrıca Üniversiteyi ikmal ettikleri zaman munllimlik mesleğine gire* cekler, yardımcı — öğretmenliğine mukabil mecburi olarak kendileri- ne taşra vilâyetlerinde muayyen bir müddet vazife verilecektir. kayıt ve kabul be al (bilecemlerdir. Yenider açılmatr.a karar ve. rilen orta okullardan Üsküdar 4 üncü orta okula Beyoğlu ikinci orta okulun hazırlıkları ikmal odilmistir. :7 sinden iti - baren yeni talebe kabulüne baş- layacaklardır. ı_ar'tı—Vîr Buhrana nakil vasıtaları- nın azlığı sebep oldu Belediye kömür ve odun meso, Tesi otrafında incelemeler — yap. İ mı:nm ediyor. a) tahkikat nelicesinde İZ- Büada ile Karadeniz havalisinde bin çeki kesilmiş odun mev nakil vasıtazının bunların sahile ia- dirilemediği anlaşılmıştır. Bu ise VSE a Büneean ea pit Katiyat mevsimi olan ilkbaharda cut azlığı yüzünden DS ada Şanghayda iMlareşal Budye'nin geçen genelere nazaran daha az miktarda odun kesilmiştir. On beş eylülden itibaren İstanbul civarın. daki ormanlarda katlyata başlana- caklır. Yalnız evvolce kesilmiş o- | lanlarla yeni kesilecek - olanların kış bastırmadan evvel İstanbula | nakli meselesinin halli icap et- mektedir. Bu da tetkik mevzuu halindedir. Odunun çekisi bir haftaya nasa, ran 50 kuruş artmıştır Yapılan vazitesi değiştirildi toplantı Amiral Hart müşahit sifatile iştirak etti Changhat, 16 (A.A.) — Chang- 1 Amerikan kaynakların dan alınan haberlere nazaran, iAmerikan do. Tanmasınm kumandanı amiral Hart, dün Changhaide yapılan Yabaner kumandanlar — toplantısı- DA Tesmen iştirak etmemiş yal” ':;Mıı sıfatiyle bulunmuş. * Toplantıdan maksat, kuvrel- erini çekmek hususunda İngil verdiği karar üzerine ya. bancı kıtantım müstakbel vazi- Yetini tesbit etmekti. Japon talebine 1 olarak müdafaa kuvvet. trinin adilâne bir suretto tevzi €emniyet altına alm- masma büyük bir ehemmiyet Veridiğini göstermektedir. ——— e Romen petrol aksiyon- Wök hükkinde bir karaç yaryaksiko, Z Ya hükümeti İıııılıu 16 (AAJ) — Röyter a. Fin bamlazın Tanner'i İriliy n istifa ettiği :ı_ıcuı » Tannerin yerine halen Mistir Nazırr olan Kotilninen gec, . Moskova, 16 ÇAA —- Tass A- jansı bildiriyor: dan affedilerek mill! müdafaa ko- | miserliğinin birinci muavinliğine | tayin edilmiştir. |. Mareşal Çapoçnikof, - sıhhi se- | i isteği üzecine K h rek ni'ıılm müdafaa komiserliği mu- avinliğine tayin edilmiştir. General Meretzkof, müdafaa ko: miresi muavinliğini muhalaza ct- mekle beraber Kızılordu genelkur. may reisliğine tayin edilmiştir. (ihtilalci 14 irlandalı tevkif edildi Londra, 16 (AA.J) — Gayri ka- nuni bir teşekkül olan “İrlanda « | Cumhüuriyet Ordusu,, âzalarından olduğu zannedilen 14 kişi şimali İrlandada beyecanlı bir takipten sonra Belfast'da tevkif edilmişler- dir, Bu adamların topl. n polis cebren girmişti. Yı teslim olmuşlarsa da geri galanlar kaç- mışlar ve sokaklarda takip edilmiş- lerdir. İki taraftan silâh atılmış ve firariler civar sokakta bir eve iltica etmişlerdir. Polis kuvvetleri ma- halleyi sarmış ve firariler yakalarr mıstır, Altın Fiyatı B Altın dün 2175 kuruş üzerinden muamele görmüştür. Tirele Fikret ihtifali p Eyüp Halkevinden: Dil ve Edebiyat kolumuz tara« fından Tevfik Fikretin ölümünün | rci yıldönümü münasebetiyle 19,8.440 Pazartesi günü saat 15 de | ve mezarı başında bir ihtilâf ter- tip edilmiştir. Bunun için o gün saat 14 de Evimiz salonunda top- kanılacağından arru edenlerin teş- rilleri rica olunur. li eve | .î Frkerk — Bu tablat manzaraları içinde her şey güzel! Bütün ha- yatımı burada geçirmeğe hazırımı! Kadın — Öyleyse park hekçisi olmak için hir istida ver! Her mesleğin içyüzü: Haftanım muayyen - günlerinde Istanbulun muayyen semtlerinde pazarlar kurulur. Pazar verlennde her şeyin ucuza alınabileceği hak- kında halkta yerleşmiş bir kanaat yardır. Bu paza: yerlerinde neler yoktur ki, sebzevattan, bakkaliye- | den tutun da çanak çömleğe, bas- malara kadâr, Hattâ Fatihte ku- rulan n sadece tavuk, li gibi kümes hayvanla: 1t değil, koyun, keçi ve hattâ ba- İzan merkeb ve at da satıldığı vökidir. Pazarcılar, her gün mallariyle [ başka bir semtle göç eden seyyar bir kafile halindedirler. Hemen her pazarda satıcılar aynidir. Bu pa- zarların en büyükleri, Fatihte, Be- şiktaşta, Unkapanında ve kısmen de Bakırköyde kurulur. | Benim burada bahsetmek istedi- Bim asıl mesele pazarlardaki ucur- luktur. Pazarların ucuzluk olduğu | hakkında halkta yerleşmiş bir ka- | naat var demiştim. Bu kanaat ne- reden gelmektedir? Ve niçin değiş- memektedir. Filhakika pazarlar u- cızluktur.. Buna sebep dükkân ki- tast verilmemesidir, netekim sey- yar satıcılarda da vaziyet böyledir. | Fakat gerek pazarcılarla gerekse seyyar satıcılarla alış veriş ederken dikkat edilmesi lâzım gelen birçok noktalar vardır. ü Uzün müddet pazarcılık etmiş | bir baba dostu beni göyle tenyir etli: — Oğlum, pazardaki mal ucuz- l dur diye hemen kapılma, pazarlar" dan alışveriş edebilmek için pazar- cılar kadar açıkgöz olmak iağder. Filhakika pazar yerleri ucuzdur, Dükkândan 10 kuruşa aldığını pa zardan yedi buçuğa kolayca alır- sın, fakat unutma ki kilo bazan yedi yüz elli gram ve hattâ bazan 500 gram bile çeker., Nasıl olur, deme, bunu sen kolay kolay anla- yamazsın, - ! Durdu neles aldı. sonra sır verir Bibi yaklaşarak devam etti: 4 — Bak sana anlatayım, dedi, 'Terazide hile yapmak, zinciri ka!- dırmak leblebicilerin icadettikleri bir usuldür. Bugün bu usul pek ip” tidaf görülmektedir. Ancak bazı seyyar esnafın bir zinciri kısa te- razi kullandıkları da görül! e Dikkat edecek olursanız hep ayni keleye koyarlar.. Onun için şüpheye düştüğünüz b l aldığınız malın yerini dmm-' irerek bir daha tarttırın. A- I farkı derhal görürsünüz, Terazide yapılan hile bu kadar" la kalmaz.. Orta parmağın büyük rolünü unutmamalıdır. Esnaf malı ham tarafına çeker ve orta parma- füyle ibreyi ileriye iter, sen de a dığın malın deği! bir kilo hattâ ki- hodan bile fazla olduğunu görürsün Terazi hilelerinden daha mühim olan açıkgözlükler de yok değildir, Seyyar esnaf nasıl — külâh giydirir Bunlardan birkaçını anlatayım da öğren: Yazın manavlarda elli ku- ruşa zör aldığın Malatya kayısısını pazarda 25 kuruşa bulursun.. Ba: | karsın mostrası mükemmeldir. *“Ver bir kilo!,, dersin. Esnaf kâ- Şdi alır görül önünde doldurur ve yerden terazi ile dirhemleri ala- rak tartar, İşte bu sırada sana-o- *ı lanlar olmuştur. | Satıcı kayısıları dizdiği masa- l İ nn arkasında durur, önünde yer- de sandık vardır, Bu sandığın içim de, çürük, küçük, bözük kayısılar ile dolu kesekâğıtları hazır bulun- maktadır. El çabukluğu ile kâğıt- lar değişir ve sen “Aman ne ucuz,, diye bir kilo şüpürüntü alırsın.. Şeftali, kayısı, armud gibi mey- ; îll_lar için tatbik olunan hilelerden y VKiru. vişne ve'bilhassa üzüm için başka usul tatbik edilir. Biliyorsun bu meyvalar danele- hirler, Esnaf bunları atacak değil | ya.. Tutar bu taneleri kesekâğıtla- Ta taksim eder ve seyyar esnafa hokkabaz sopası vazilesi gören tahta sandığın içine dizer, müşteri Üüzüm işteyince bu tanelerin üzeri- ne salkımlar yerleştirilir. Bu saydıklarımız hileyi, pek ile- riye götüren esnafın kullandıkları üsüllerdir. Bir de hemen bütün seyyar satıcıların — tatbik ettikleri gekiller vardır. Meselâ mostra me- selesi bunların başında gelir., “Dıişı seni yakar içi beni,, Sözü sanki burlar için söylen: miştir, İlk sıralardaki mal pek mü- kemmeldir. Fakat gerileri yenmiye | “e& ol .—'<_m:ıwr kötüdür. Esnaf üstün- Kİ ir müşteriye peşkeş çeker, altındaki malr verir. Sonra cenaf malı kesekâğıda doldürürken de dikkat etmeli, kullanılan usul gu- | dur, esnaf malın iyisinden bir ta. ne gösterir, fakat bununla beraber üç tane de bozuğundan koyar, Es- naf malr kâğıda doldururken sen hiç kendini işe karıştırma, sen ms- | yordu: selâ bir tane sağlam şeftali he ken o bundan istifade ederek bi kaç tane çürüğünü kâğıda atar, Pazar yerlerinden alış veriş e- | ran derken sakın et alma, Alır isen de dikkat et, keçinin adı bazı kasap- larda beyar, bazılarında hafızdır. Fakat iş keçi ile kalmaz, eşek eti bile yutturulduğu vüikidir. Pazazların sabah satışı ile ak- şam satışı arasında da bir fark vardır. Hele karanlık basınca fi- yatlar çok düşer, işte bütün, çürük, bozuk mallar bu karanlıktan İsti. | cağını fade edilerek sürülür. —— Baba dostu sözünü bitirirken; — Oğlum. dedi, sana tavsiyem, alış veriş edeceğine bir dükküna daimi müşteri ol, kilo ba- gına kırk para, iki kuruş fazla ver, fakat aldığın maldan emin ol.. MUZAFFER ACAR | böyl E — VAKI 17 AĞUSTOS 1840 — Öpüş Nakleden : Vıkme bir. gönç kız ve pek genç bir erkok — vardı. S- hilde denize doğru uzatan tahta, kayık iskelesi Üzerinde yan yana oturmuşlardı. Dalgalar — ayakları- Rin ucunda hizir hişir kıvrılıp kö- Pükleniyondu j Heor ikisi de hiç bir şey konuş. muyor, kendi başına düşünüyor ve güneşin batmasını seyrediyordu- Genç erkek, yanındaki kızı öp. mok İçin içinde derin bir arzı du- yöyordu. Ozun ağzına baktığı za- man, bu düdükların — sırf öpülmek iğin yaratılmış olduğura inâhiyot- du. Hiç güphe Yok ki Bimdiye ka., dar bundan daha güzel kızlar gör. müştü ve kondisi do şimdiki hal- de bir başka kıza üşiktı. Fakat o Ağik olduğu ku, daha ziyade bir idealdi, bir yddızdı. Bir pervano- nin yıldıza kavuşmağı arru etme- tinden ne fayda çıkar? / Genç Xız ise, geng erkeğin ken, disini öpmesi ihtimalini düşünüyor ve bu fikir, hoşuna gidiyordu. Zi, ra böyle bir hâdise, karşısında kal- dığı vakit birdenbire hiddetlene- cek ve ondan ne kadar nefret et tiğini gösterecekli, Birdenbire Bya, Ka kalkacak, Gtekliğini vilcnduma Biki sıkı sarmcak o vaziyette adeta hançer — saplıyormuş &ibi gert bakışlarla onu tepeden tırna, #a süzdükten sonra dimdik bir ya- ziyette, ve hiç bir şey konugmak- :mı,n hıııuk Tüzumsuz — telâş eseri © göstermeksizin — çekili lde- Bt gçekilip gide- Fakat genç erkeğin, böyle bir hldııgye meydan vemm;l ihti. malini düşünerek, yavas yavaş ve yumuşak bir sesle gunu sordu: — Ölümden sonra yine hayat var mıdır? Siz ne kanaattesiniz? Genç erkek, bu süale “evet” di. yecek olursa, onu öpmenin di kolay olabileceğini düşündü. kat başka zamanlar, ayat me üÜzerinde neler söylemiş olduğunu hatırlıyamıyordu. Kendi kendini tekzip ötmekten — çekinarek. genç kızın derin gözleri içine uzut vzun baktt ve öyle zamanlar oluyor ki. ölümden sonra bir hayat mevcut olduğuna inanıyorum, dedi. Bu cövap, genç kızı. fevkalide ı?m etti. Şimdi genç krz düşü- nüyordu: “Bu erkeğin saçları da a0 kadar güzel. Alnı da Öylem No yazık ki burnu pek çirkin, bundan başka henüz bir mevki sabibi de., Bi Sadece, 1 vermek llıeniınıl.ın Bir talebe. Arkadaşla- van bula bul; ye- ça R bunu buldun diye- Genç erkek te göyle düşünü i R göyle düşünü- yordu: “Zannederim ki şimdi ar. tik Onu öpebilirim. Fakat çekini | b R çekiniyo. | ; ni —€ Şimdiye ka iyi aile | at etmiyenlerin istifade TüM da., den bir kız vi bunde bir t öpmemiştim. — Acaba ehlike olmasın- Babası gum' Pek yüksel? mevki sa- birisi. Az jlerkle hamak içe. uyku kestiriyor., y:“c düşünüyor: “Hayır, ha- :! tokat atmak —daha iyis., Bir Bönra yeniden düşünme,; çağaklı: “Pakat niçin örerlll ahi Ben o kadar çirkin mi. Üinü Genç kız bir kere daha dü. Cöye daldı; "Acaba beni Gpe - lursa ze himsedeceğica?,, a söylemek lâzım Bgö- Hize bayatında otu bir kere Öp. Bu genç kızla pek genç erkek, ©C0 kendi başlarma düşünerek Üzerinde otururlarken gü- 'e ortalık kararmağı iskeleo Böğ Battı y Başladı. Genç erkek gimdi göyle dişünü. kararmmaga Des battığı ve ortalık Ve bundan sonra erkek kolunt Bafifce genç kızın boynuna doladı. tg, bunu aklmdan geçir - O öadece öpüloceğini ve ::'n ardından avucunu yalaya . B€nç erkeğin suratına “gap!” Bundımmugm :ı n Bonra da Prenses Bibi salma salma çekilip Bidecekti. Pakat gimdi ne yapa: Ti bilmiyordu. Bittabi ona kız- - İstiyordu. Fakat aynır zaman- Öpülmek fırsatını da kaçırmak ""lhınnı- Onun için sesini e: . hd madı, Olduğu gibi oturmazta &vam etti. Bundan sönra & * u öptü, a genç erkek o Böni öpecek olursa suratma | | HİKMET MUNİR inden 'de daha garip buldu- ire rengi üdeta bayılacak setmişti. Ona bir t hat onun henüz biç bir mevki sa. hibi bulunmıyan bir çocuk olduğu. nu, her şeyi unutmuştu. Ay çıktığı zaman, hâlâ iakele ü- zerinde oturuyor ve biribirlerini öpüyorlardı. Genç kız, genç erkeğin kulağı- na fısıldadı: Seni ilk gördüğüm dakika - en sevmiştim. ç p verdi; — Dünyada senin kadar güzel bi ktz tanrmıyorum. Benim biricik sevgilim. Harp Okulu yeni talebeleri Dün Ankarada âbideye çelenk koydular Ankara, 16 VAA) — Bu sene Harp okuluna gelen yeni talebeler bugün Zaler Abidesine merasimle gelenk koymuşlardır. Bu merasimi müteakip talebeler arasından ayrı- lan bir heyet, Atatürkün Etnor grafya — müzesindeki muvakkat kabrini ziyaret ederek Ebedi Şefin manevi huzurları önünde hürmet ve tazimle eğilmiştir. — , Romanyaya mal ihraç etmiş tüccarlara Tıcaret Vekâletinin bir tebliği edememiş bulunan ihracatçılarımı Zın, (A — Gönderdikleri malmn cinsi- tarımı ihi arihini ve kıy" irlikte 1940 tarihinden itibaren en eç bir hafta içinde mıntakaları t müdürlüklerine bildirmeleri elmektedir. — Bu kerre Römenlerle yapıl- makta olan müzakerelerde mevzuu bahis alacakların tediyesini tesri etmek üzere iltihazı derpiş odilen istisnal tedbirlerden merkür bir haftalık müddet zarfında müraca- edemiye- ü cekleri bildirilir. Reji General Şirketi yolları yapmaya karar verdi İzmir, 16 (AA) — “"Turistik yollar hakkında Reji General Şir- üzere vilâyete müracaat ettiği an- laşılmıştır. Bu teklif vali ve daimi encümen tarafından tetkik mektedir. Vali Fuaf Tuksal, tüğs: tik yollar vaziyetini bizzat ve teftiş emiştir. Bu işin süratle kati? bir karara bağlanması beklen- mektedir. Fuara iştirâk edecek devletler damir, 16 (A.A.) — Bu sene İz- mir Enternasyonal Fuarına | ki katiyet kesbetmiş olan ecnebi devlet C: İngiltere, Iran, Yugoslavya, Ma- caristan, Italya, Yunanistan ve sa- nayi propagandası mahiyetinde've hususi bir şekilde Almanya. ——— Yabancı dövizlerin vasati çek fiyatları Eylül ayı içinde muteber olacak olan borsamızda kote olan ve olmı- yan yabancı dövizlerin vasati çek fiyatları tesbit edilmiştir. Sterlin 523,75, dolar 15907,25, İsviçte frangı 2970, drahmi 99.75, leva 169.75, pezeta 1380,50, pengü 260075, ley 6250 dinar 332,50, şveç kuronu 3101, yen h. Finlandiya markr 264 Estonya .markı 3569,50, -rupt 992250 ku. Genç krz, Bi öpüşlk takmin ode,,) ruştur, . A PEGR

Bu sayıdan diğer sayfalar: