' hukuku hakkında ank;ıl_: ! *sör Jerhard Kesel'in fikirleri İv*,ı t)pa Uni hukuk olarak Şiltafler olabilir Z har, tı. | TlL ıı.'îy::“lhı. * egöllletinin *| bırsızlığı, zinayı, | devlet hukuk vazeden bu şekil. H grupların en mühimmidir. Fakat devletin ferkinde hukuk yazan bir müessese var mıdır? Bazı “Tabit Hukuk,, “Boşo- Ti Hukuk,, taraftarları ht kun esası olarak cemiyeti ileri- sürmlşlerdir. Buradaki ce yet mefhumu tahtında, en ge- niş mânada “İnsaniyeti,, anla. mak mümktündür. Fakat bu mMmünada cemiyet ya bir ideal- den, bir ümit ve gayeden iba- Fetltir, veyahut bir çok millet- lere mensup kimselerin düşün. dükleri, Inandıkları şekilsiz bir birlikten fazla bir şey de- Bildir. Bu gibi şekilsiz içtima! Bgruplar bazan büyük bir haya- tiyet göstererek geniş bir içti, mal nüfuz kazanabilirler. Fa- kat hukuk yaratamazlar, Profesör Kesel “Millet dev- leti hukukunu”, etler dox. tü hukuka,, tercih ediyordu. Sözü yine Profesüre bırakıyo- rTum; — Bugün bütün dünyaca ka- bul edilmiş milletler üstü o. Tan esaslar mevcuttur, Mesolâ ana, babaya hürmet, şahsi hürriyet, milkiyete hürmet, hemcinsinin hayatına, dinine bürmet gibi. Adam öldürmeği, esareti, ihtiyarlara, kadınlara, çocuklara fena mu- ameleyi mübah gören bir millf hukukun bütün kültür memle- ketlerinde itirazı mucip olaca. Bt şüphesizdir. Fakat bu itiraz milletler Üstü hukuku, tabit hukuku ve ebedi hukuku be- geri İleri sürmez. Cemiyet ha- linde yaşayan insanlar ve mil. Jetlerin milletlerin üstü ahlâk ve adalet telâkkileri vardır. Bu müşterek ahlâkt esasları, bu milletler üstü adalet Ulkü- sünü yükseltmek ve tatbik sa- hasına çıkarmak insanlığın en bilyük vazifesidir. büyük wazifesidir. Fakat devlet kanün vazeden - ve hu- kuku koruyan en yüksek teş- kilât olarak kaldıkça “adalet,, “Milletler üstü hukuk,, olarak değil, “MNN hukuk,, olarak muzaffer olabilir, Bu kıymetli fikirlerinin gâ- zetemizde neşrolunması 1ütfü. nü esirgemiyen muhteram pro- fesörümüz Vels'in böyle kritik bir zamanda ortaya atmış ol- düğu bu prensipler üzerinde daha enteresan mütalealardâ bulunabilirdi, Fakat kendisi hüdiseler üzerinde yalnızca &. saş izerinde İlmi bir mütal da bulunmağı muvafık gördü- ler. MUZAFFER ACAR Silâhtarağa elektrik fab rikasının istihsal kud- reti takviye ediliyor Elektrik İdaresinin, Silihtar fabrikası istihsalini genişletmek, cek hale koymak üzere getirtti; iki kazan faaliyete geçmek üze - redir, Kazanların ısınma tecrilbe- leri yapılmaktadır. ki, bu tecri- belerin bir ay kadar sürmesi ve yeni kazanların önümüzdeki ni. San içinde istihsale başlaması mMukarrerdir. 1938 senesi temmuzunda Elek- trik Şirketi İstanbul Elektrik İşleri Umum Müdürlüğüne dev- redilirken, Silihtar fabrikasının takatı türbogeneratör bakımın. dan takriben 70,000 kilovat ol- Masiria mukabil mevcut kazan takatı yalnız 40,000 kilovat ©- lup bunlardan ancak 25,000 ki- Jovatlık kısimı modern 4 kazan ve Mütebaki 15,000 kilovatlık kısmı da eski tipte, alçak tazyikli bu * har verebilen 8 adet küçük ka. zandan müteşekkildi. Şehrin elektrik ihtiyaer art- Makta devam ettiğinden kazan tesisatının emniyet bakımından kâfi gelmediği görülerek 25,000 - 30,000 kilovat takat temin edile- bilen yeni bir kazan dairesinin acilen tesisi kararlaştırılmıştı. Yeni kurulacak kazan dairesi. ne en modern tesisatla mücehhez Ve beheri saatta 62 ton, 42 at- Mosfer tazyik ve 4500 C hara- Tette, buhar veren iki kazan ku- Tulması münasip görülmüştür. Kazanların — sıkleti 2200 ton olüp beton temel, bina, siloları su ve buhar boru. ları, elektrik ve kömür gibi diğer muhtelif tesisatla beraber sıkleti takriben 6000 tonu bulmuştur. Vels, İngiliz Kralhı ile görüşecek —--:5 Amerikanın Moskova elçisile Molotof arasında İki saat süren mülâkat Londra, 9 (A.A) — — Amerika hariciye müsteşarı Sumner — Vels Londraya gelir gelmez hemen Çemberlayn ve Lard Halifaksla görüşecektir. Bahriye nazırı Çörçil ile de bel- ki mülakatta bul k — ve kral tarafından kabul edilecektir. VELSLE HİTLER ARASIN. DAKİ KONUŞMA Moskova, 9 (A.A,) — Tas a-. Jansı bildiriyor * Amerikan Associated Press a. jansı, Berlinde 3 mart taribin Hitler ile Amorikan reisicumh ru Rurzveltin mümeessili Vels a- rasında — vukubulanr — mülâkatın mevzuu hakkında Berlin muha. Bu akşam Romada mü- zakerelere başlanıyor Amsterdam, 8 (A.A.) — Reu. ter ajansı bildiriyor: Hitler, von Ribbentropu Ro. maya göndermek kararını ittihaz etmiştir. Nazır bu sabah 9,15 de Romaya müteveccihen yola çık. mış bulunmaktadır. Reuter ajansınımn haber aldığı- na göre, ecnebi müşahitler Al. manya hariciye nazırının Roma. da Müsolini le Avrupanın şima. 1i garbisindeki vaziyet ile Alman. yanın tarzı hareketi hukkında müzakerelerde bulunacaktır. Ber linin bazı bitaraf mahafilinin zannına göre İtalyayı bu harpte Almanyanın yanında yer alarak aktif bir rol oymryabilmesi için M. Musolini üzerinde tazyik ic.. ra edilecektir. Bu minasebetle von Ribbentrop İtalyan kömür gemilerinin İngilizler tarafından tevkifi hâdisesinden azami dere. cede istiladeye çalışacaktır. Hatırlarda olduğu üzere bu kö, mür hâdisesi münasebetile Alman matbuatı İtalyan gazetelerinden çok şiddetli neşriyat yapmışlar . dir. Almanya haritiye nazırı ayni zamanda Amelia Lavo vapuru. nun maruz kaldığı taarruzdan dolayı İtalya hükümetine Alman. yyanın özürlerini bildirecektir. Diğer bazı zevat von Ribben. tropun Roma seyahatini Sumner Velsin son seyahati ile alâkadar görmektedirler. Ayni zamanda Almanya hari. tiye nazırının Kont Ciano - tara. findan geçen birinciteşrinde ya. pilmış olan Berlin ziyaretini iade maksadile Romaya — Kazan dairesi için 1000 metre murabba sathında ve 4 metre ir- tifaında beton arme hüsusi şekil- de bir temel yapılmıştır. Teme - lin üzerine inşa edilen binanın âi 32 metre tulünde olu i 20 metre ve irtifar 15 Binanın Üüst kısmında 48 saatlık kömür ihti. | yacına tekabül eden GÜ0 ton kö- Mürü istiap edebilen silolar var- dir. Yapılan keşiflere rarzaran yeni kazan tesisatının bütün masrafı 1.100,000 liraya baliğ olacaktır. Bu tesisatın ikmali üzerine si- libtar santralr türbin, generatör ve kazan bakımından 70,000 kile. vat takatında tesisata malik ol- müuştür. birlerinin bir haberini neşretmiş. Va Amerika — mümessili Velsin Bezlinde yaptığı — konuşmalar hakkında ecnebi matbuatta çıka . rılan şayialar münasebetile salâ hiyottar Alman makamatı şunu müşahede etmektedir ki, her iki taraf da bu müzakerelerin mev. Züunu neşretmemek hususundaki kararı samimi ve halisane bir su. rette tatbik etmişlerdir. Binmenaleyh ecnebi matbuatın Neşriyatı tamamile asılsızdır. Ve Almanya ile Birleşik — Ametika devleti arasında - itimatsızlık çı- karmak ve açık ölan — Almanya. nın harp hedefleri hususunda dünya efkâri umümiyesini yanlış dia edenler de vardır. Herhalde muhakkak olan bir gey varsa o da şansölye Hitler taralından ani olarak - ittihar e. dilen bu kararın Berlin siyasi mahalilinde - büyük .bir hayretle kargılanmış ölmüsedir. * t ALMAN MATBUATI ROMA ZIYARETİNİ NASIL TEFSİR EDİYOR? Berlin, 9 (A.A.) — D.N.B. Alman hariciye nazırı von Ri- bentropun Roma seyahati atın bilhassa nazarı dikki betmektedir. Gazeteler bu müna- sebetle yazdıkları makalelerde Ber lin * Roma mihverinin sağlamlığın da harp dolayısile hiçbir değişiklik olmadığını ehemmiyetle kaydedi- yorlar, Völkişer Beobahter diyor ki: “Mihver ile bizibirine bağlı bu- kunan iki büyük devletin bariz vas- ft iki taraf simamdarlarının meseleleri devamlı ve şahsi temas- larla müzakere ve müştereken hal ve tesviye etmeleridir. Alman ve İtalyan re istikrarı iki milletin — iş birliğine sarsılmaz bir itimat — ve tam bir haberleşme mahiyetini vermekte- dir. Alman * İtalyan hasebet" lerinin esasları müstekardır. Bina- enaleyh zimamdarlar - arasındaki konuşmanın mevzuunu, müteaddit | vesilelerle müteessir olduğu sahit olan iş birliği bakımından günlük meselelerin gösterdiği tahavvüller teşkil edecektir. Bu neviden — son konüuşma Polonya harbinin intacı üzerine İtalya hariciye nazırı kont Ciano tarafından Berline ziyaret münasebetile vukubulmuştu. Şim- ı di de von Ribentrop Romaya gide- rek Musolini ve Ciano ile iki mem Teketi alâkadar eden meseleleri her zaman olduğu gibi karşılıklı —iti mat içinde görüşecektir. RİBENTROP PAPA 'TARAFINDAN KABUL EDİLECEK | Roma, 9 ÇALA,) — Emin bir menbadan öğrenildiğine göre, von Ribentrop, pazartesi sabahı papa tarafından kabul edilecek - tir. İTALYAN GAZETELERİ ZİYARETİ NASIL KARŞILADI Roma, 9 (A.A.) — Alman ha> riciye naztrı Von Ribentropun Romayı ziyareti İtalyan gazete - | lerinde günün hâdisesini teşkil I etmektedir. 3—VAKIT 10 MART 1940 izmirde Tındık büyüklüğünde dolu! e anın dinmesini çık. başlamışlar, Cece yağmur saat 6,30 da fır şiddetli gdakika kadar devam etmiştir, geçmiş, sabali ik cesametinde olu yağmış ve beş yola gevketmek yolunda bir te. şebbüsten ibarettir. RUZVELT, ARŞİDÜK OTTO ŞEREFİNE ZİYAFET VERDİ Dün, fırtına cstasında birçok vwakalar olmuştur. Bu arada be. lediyenin merkez garajı önünde otobüs bekliyen iki kişiden bi © civarda bulunan bir inşaat ba. rakasının uçan damının çarpma. sile Hade veremiyecek derecede ağır — yaralanmış ve hastaneye kaldırılmıştır. Bu yaralı, esasen dün sabah hastaneden çıkmış bu. lunuyordu. Eşrefpaşada bir kadın bara. kasında otururken yan — duvarın baraka üzerine yıkılması netice. si olarak mangala — kapanmış, yüzünden ve göğsünden narak hastaneye kaldırılmıştır. (Ağır ceza zabıt kâtiplerinden biri de Fevzipaşa bulvarından ge. içerken kırılan bir camım ayağına düşmesile yaralanmıştır. Şehrin muhtelif mahallerinde, birçok ba. lcâlar yıkılmış, duvarlar çatlamış ve damlar çökmüş ve bu yüzden birçok kazalar olmuştur. Parklarda vukü bulan tahribat (da büyüktür. Birçok ağaç yıkıl. mış ve meyva çiçekleri kâmilen dökülmüştür. Karşıyaka iskelesi önünde deni n rıhtımı kap lamış ve muhi ibat yapmıştır. f “SU ALTINDA KALAN— Vaşington, 9 (A-A.) — Reisi- cumhur Ve bayan Ruzvelt dün Be yaz sarayda Âvu: Y şerefine bir çay vermişlerdi RBu resmikabüule hiçbir atfolunmamaktadır. harth dün öğleden sonra Kr sarayına giderek Molotofla saat görüşmüştür. Bu sabah ta İsveç sefirile görü- şecektir. Popolo di Roma diyor ki: “Bugünkü gayri tabil vazi - yette Alman hariciye nazırmın, bu ziyareti gayet tabil bir hâ ,, disedir, hususile ki mihver an - laşmaları iki memleketi alâka - dar eden mühim meaeleler çık- tığı takdirde zimamdarlar ara « sında noktal nazar tentilerini der piş etmektedir.” KÖYLER İzmir,,9 (A.A.) Çünkü fırtınadan Bergâmâ köy- lerinde birçok çamı ağacı devril iğtir. 7 Martta yağan şiddetli .yüğmurlar Bakırçayı ile Ilıca, Barıca ve Develiler çaylarmı (taşırmış ve ovayı kâmilen sular kapla: ır, Bu tuğyan yüzün , den Turhanlı nahiyesinin Kadı- köy, Zanos, Bulgeç, Doğanca, Siğirler, ve Dağızhan köylerini tamamen sular sarmış ve bura- larla muvasala kesilmiştir. Ber- gama, Turhanlr yolu da tama - men sular altındadır. Mahsur o gazetesi de bıı':'.i.4 4 bir devletin tah- dide çalıştığı haklarını müdafaa için İtalyanın azimle müdahale ettiği bir zamanda vukubuldu « ğunu ehemmiyetle kaydeylemek tedir, Amesterdam, 9 — Alman ha- riciye nazırı trenle seyahat et - mekte ve kendisine hariciye ne. zaretinin bazı eksperleri refa .. kat eylemektedir. Nazır yarm akşam Romaya muvasalat ede » cek ve müzakerelere derhal baş- lanacaktır. Görüp düşündükçf Şefkat madalyala Madalyalar, bir kahramanlık destanıın go lan çiçekleridir. Dün, gazetelerde okudum, — De biz çocuklu annelerimize birer şefkat madalyesi vermiş. Uzak ka- zalardaki hak süâhiplerine de bu madalyalarla beratları gön- dorilmiş, Annelik, tablatla uzun bir mücadeledir. Öyle sanıyorum, ki anayı bu kadar büyük ve mukaddes bir varlık haline koğan şeyler arasında, onların bu mücadelesi de vanlır, Tekvin sırrında *Allah,, la “Ana,, elele yürürler. Bir zer- renin çocuk oluncaya kadar geçirdiği değişmeleri eğer filme çekmek kabil olsaydı, yeryüzünün belki en büyük harikasinı seyredecektik. Ana, babadan çok evvel çocuğun sahibidir. Baba, yavru doğduktan sonra onu tanır, ona doakunur, sever, okşar, Fakât anne, çocuk daha bir gır iken de, yavrusunun Aşinası, dert ore tağı, sahibidir. Kaniyle besler. Hayata ait her şey, önce öna çarpar. giddetler darulur, tortular süzülür ve ancak bumdan sonra çocuğa göeçer, kendisi de bir ölüm, dirim kavgası sayılabi- ir hâdise, gayesiz bir vaka olarak muhakeme edilse de, anneliğin ne büyük bir kıymet olduğu meydana çıkar Buna bir de vatan, millet ve devlet zaviyesindan bakar- sak, işin ehemmiyeti birdenbire son derecelere yüksolir, Eski çağlarda “Nüfus,, ün pek miyeti yoktu. Fakat bugün xsiyascite onun oynadığı rol, ilk plâna nlmmıştır, Artık nülus, bir devlette istikbalin temeli, Balin kuvveti, geçmişin şanı mânasına geliyor. Çok çocuklu analara madalya, nüfus siyasetinin ne şuurlu bir Idrâkle idave edildiğine de şahittir. Bugün, madalya halinde kendisini gösteren bu şuurlu id- râk, yarın maddi mükâfatları da buna ekleyecektir. Çok ço- cuk, ancak ana ile babanın devlet ve cemiyetçe kucaklanma- sından doğar. Yarmı korku ve endişe bekliyenler, sefalet- lerine bir ortak, hem suçsuz bir ortak getirmekten cekinmekte haklıdırlar, Biz, madalyalarla birlikte “burx,, İar da hazırla. malıyız, Böyle bir madalyaya hak kazananların, münevi haz« lariyle beraber maddi refahları da düşünülmek gerektir. HAKKI SÜHA GEZGİ? rı H,