T tarihi v ü aa n Çünde Meş. KÜlme Ayın a Balke Arda Sökabeti' h D beti ir, kütlesini u "'ıî;":'riu Ve D kıta tarih Anla Rux- 'tlerin, VİS te d'_'“ inkitaa Ür ü 'ı,uı:f'" Cök ga: &a ' h'ııı.h'"ı'ı” Kiyasi düğu gl Şi yelihim roller 6s PAtandanın Üler'i cephe- Yükselttiği Sti haline "lik Rusyası, Tin ve Ka ' Akın Şark MİNie tahak, e mütşahit NS Zzeneral gâye- U iddia bir Sa Rusofil- ODag Germano- tira Müdası mı 15 te Man çep- İ büldir 'an ldirdi- n Möselesi aa Bulga- N Ürker ürp nler l K yet Olm N d, q'_'k'g'ı. sol co ı Te öTÜklemök li lep sürüldü lli leyhte naç Korsetke tü Şt v Nir- M larR İ işleri. X meptliyacağını *Yüan veril. I Ye edenler de az değildi Bini temin etmişti. Hü- tin noktal nazarını takvi- Ha Raşko Macaroff gibi ma Bulgar diplomati Fistanda sol ce anları kanlı tenkil hareket! le imba et Mmekle şühret bulan eski baş- vekillerden Profesör Çankof'uu Ovo,,bile bu fi- Nihayet hükümet dü- nü yapınış ve Sovyet | lerle Bulgaristan arasında dip lomatik mlünasebetler başla le Bulga münasebetler dip. lomasi formalitelerinin ve bu arada kültürel bazı tezahlrle- cine çıkama- Böyle olmakla beraber, mevkilne geçtiği gün- tr. dar de iberi Büyük yve Kahraman Atamızın: - Yurtta — gulh, cihanda Bulh! Düslürunu | edinmiş olt Köselyan ber gün kendisine şiar 1 başvekil Doktor bu münasebetler raz daha genişlel miş ve nihayet Avr bın düş tüğü bugü kanlı ve müş- kül vaziye karşısında bu münasebe iki memleket arasında bir ticardt ve seyrise- fer anlaşması imzalamata mü- vaffak olacak kadar ileri gü: türmüştür. Bu &on yakın! Deplerini s. hesillerinin milleti,, ne yeni nesille sol cere, n mücip se- eski Bulgar “Kurtaran olan hağlılığiyle arazında mevcut anların Moskoraya o- Plan se; ü İlcaatile Bulgar umümi efkârında husüle gelen mükait tesirler aram li dır. Bunün mühim bir sebebi de Bulgar İhracatının yüzde 64 ne pazar olan Almanyanın bu- gün düsmüş bulunduğu müsş kül ve Teci vaziyettir. Diğer taraftan bunda Sov- yet Rusyanın da haricl siyase tinde vukua ahavvülün büyük bir hissesi meycuttur Bütün bu sebepler Bulgat »- Sovyet ticarel ve seyrisefer an- masını doğurmuştur. , Anlaşmayu : Bütün Bulgar matbuatımın alkışladı- Br bu anlaşma, Üüç sene müd detle muteber kalacak ve Si yetler Birliği Bulgaristandan ün, gülyağı, pirin, dirl ve- p: alarak buna mukabil Bulgaris- tana başlıca petrol keten men- sucatı, demir ve çolik, kâüğıt bamuru (sellülöz), pamük ve kuya tuzu verecektir. Sevkiyat | deniz ya 4 Ve Sövyet vüapür- ndan yapılacaktır. Bu Mmübadele, her ikl memle- ket arakında tesbit edilecek kontenjan listelerine göre ya- pilacak ve İlateler, lüzumu ha- ları tara linde, genişletilecektir. Sovyet- lerce tertip edilen kontenjan filhakika pek mah- dut ize de salâhiyottar Bulgar mahafili bunun bir £ olduğunu ve tedrici bir surette inkişaf eyliyeceğini söylemek tedir. İkinci bir Bulgar heyeti de on milyon kilogramlık patn ğun Bulgar tezgüâhlarında |p- lik haline getirilmesi mesele. sini görüşmek Üzere Moskova- ya gitmistir. Bu keyfiyet, Bul- garistanda pamuk ipliği men sucatı imalâthanelerini ziyade- siyle sevindirmiştir. Bulgar hükümeli — Sovyet Rusya ile imzaladığı anlaşma- dan başka İspanya hükümeti Rus | ya keslilmiş domuz, hayvan de- | risi ve muhtelif ziral tohumlar | | Otobüscüler yüzde onların bir müddet alınmamasını ıstiyor Hem taksımetre, hem do.muşa “müşteri taşımak yasak , z k İ ıUwü..ıçülzr dün muhtelif isti. lalarla bheledi ü de. Almanlar Fınlandı- a eee sütecane vde- $t datlı üzerindi ddi yada Ruslara — yazarananıbır sunam el ı yardım mı ediyor : sua alınmamasını mişlerdir. Otebüsçüler Beyağluna gitmek için yeniden tayin edilen Kara. Lö Tan ga muharririne & Kızılordunun » Dolmabahçe . Gümüşsuyu e | yolu yüzünden her seferde iki ki. lometre fazla yol katettiklerini Fransızca n ask sön gün de Finlândiya cephelerinde yap- | buna zamimneten benzin fiyat! rruzların ırlanış | Nım da somr günlerde pahalılaştı. bik şekli Alman müte- — ğinı, bu N hassıslarının tıklarını | İecin isöyliyerek yeni taleplerini Bgüslerecek derecede intizam | İleri sürmektedirler yda etmiştir. Bu İtibar İle Diğer taraltan Maçka - Beya. simdiye kadar yapılan arruz. hattında işleyen otobüs sahip. larm netlcesi muvaffakiyet te- de dün belediyeye mi | min etmemiş olmakla bi askeri harekâtm ce kat ve alâkayı uyandıracak bir vaziyete gelirmiştir. —— işler, her gün zazar ettikleri. bu zarardan korunabilmeleri için Beyazıttan sorca Topkapıya kolar işlemelerine müsaade cdil. mesini istemişlerdir. Eminönünden Taksime dolmu. şa giden otomobilcilerin müraca. atı da henüz bir neticeye bağlan. mamıştır. - Bunlar sabahleyin bir saat ve akşam üstleri bir buçuk saat dolmuş yapmalarına, diğer saatlerde de taksimetre üzerinden çalışmalarına müsaade olunması- nı istemişlerdi. Belediyede salâhi. yettar bir zat dün bu hususta de- miştir ki: “— Dolmuşa müşteri taşınma. s1 henüz bir tecrjibe devresinde. dir. Bu tecrübe sonunda esaslı bir karar verilecektir. Dolmuş yap. ma meselesi haki emniyet Dolmuşa müsaa. de edersek 0 zaman belediye za- bıtası talimatnamesine bunlar i. çin yeni hükümler konacak ve dolmusa calışmak isteyen otomo. billerde taksimetre bulunmıya. caktır. Yoksa hem taksimetre il) ve hem de dolmuş yaparak müş. teri taşımaya müsaade edilemez. İraklılar Amerika- | dan layyare alıyorlar Lö Tan gazetesl- Beyruttan ne büldiriliy Şubatı e Irak hava ordusuna mensup — mühendis. ler İle pi rekkep bir askeri n vâpurunun karaya otur. | kkında yaptlar — tahkikat dolayısiyle alâkadarlar yeni ve mühim bir noktayı meydana çı. karmışlardır. Bu, kaza sıraların. | da gemideki clektrikle çalışan ©. tornatik iskandil âletinin kullanıl. gilerini tekemmül ettirmek |- çin bir sene kadar Amerikada kalacaklarımı söylem . Bundan başka heyet Irak | mamakta oluşudur. Malüm oldu. hükümeti abına — mühim | ğu Üzere, Almanyada inşa edilen miktarda tayyare satın ala- | bütün gemilerimizde son icat o. caktır. lan bu âletler vardır. İ Elektrikle işleyen bu otomatik &letler gemi seyir halinde iken her an bulunduğu mevkün derin. ini bir kadran üzerinde rakam. | lk okul la göstermektedir. Böylelikle ge. | öğretmenleri mektedir. Böylekik mi sığılığa doğru giderse bunu İlâve saatleri için € maütemadiyen düşen rakam Taasane Yödtmiz Maarıf Vekili Maarif Vekâletinin — kararile lise voe orta okül direktörleri Bu akşam Ankaraya dönmek ihtimali var ilk okul baş retmenleri ayda bir defa maarif müdürünün baş. kanlığı altında toplantı vapa . | caklardır. İlk okul brşüğretmen. lerinin evvelki gün Maarif mü. dürünün reisliğinde ilk içtimar. arak aylık toplantı ruz . 1 konuştuklarını yaz . Şehrimizde bulunan Maarif Vekili Bay Hasan Âli Yücel tet. kiklerine devam etmektedir. Ve. mistik, llk okul toplantısı pek hararetli olmus, g henler Vakâletten bazı di. bugöğretmenlerinin miş, talebelerle görüşmüş, kim. olesörlerinin enstitü hak. i dileklerini dinlemiştir. “Tırhan vapuru kazasınd Suları iskandil aleti kullanılmadı mı ? a larla anlamak kabil olmaktadır. Bilhassa sisli ve tipili havalarda , çok faydalr olam bu âletlerden Tırhanda da vardır. Fakat aldı. ğımız malümata göre, kaptanlara bu âletlerin her zaman kullanıl. mamazı bildirilmiştir. Bu emtin verilmesine sebep âletlerin çok kullanma ile çabuk bozulacakları korkusudur. Fakat işte bu garip emir belki bir âletin çabuk bozul. masının önüne geçmi: â ğer taraftan kaca bir geminin kay bolması tehlikesini doğurmuştur. Alâkadarların ve bilhassa müna. kale vekâletinin bu hususta tah. kikat yapması beklenmektedir. Et nakli İstanbulun et nakliyesi bele. diye tarafından müzayedeye çı. karılmıştı. Müzayedeye kasap . lar Şirekti ile bir zat müracaat i. Bu zat lüzumlu olan ve. iti bir hafta zarfında temin &. deceğini söylediğinden ihale bir hafta uzatılmıştır. Belediye İs. tanbulun et nakliye işini dört ay müddetle müzayedeye koy . maktadır. Hazirandan itibaren nakliyeyi belediye kendi vesalti ile yapacaktır. 3 — VAKIT 9 ŞUBAT 1540 Hocanın Sütunu: Küçüklere muzır neşriyat Müstehcenlikle maznun bir kitabın, talim ye terbiye heye- türe sevkedilmesi gazetelerde klere zararlı neşmiyat bah- sini tazeledi; fakat dikkat edi. yoru B neşriyat tam 43 yıl- hik bir kanunun mevcudiyetin- | den habersiz görünüyor. erl muzir neşriyat. â), 1117 mumaralı kanunun adıdır ve ceza kanu- nunda nadldesinde* yazılı stehcen ve hayasızca neşri- yatın . dışında kalan kitaplar ve resimler içindir. Bu kunun hususi bir heyetin (küçüklere mMuzirdir) diye vereceği karar- Ha üzerine bunların neşrini yıt altına alır, tahdit eder, Artık bunlar: 1) Açık sergi- lerde, sabit veya seyyar mü- vezziler tarafından satılamaz; Z) Dükkânlarda, camekünlar- da Leşhir edilem ) Bir yer- den bir yere teşhir maksadile açık bir surette nakledilemez ve müvezziler tarafından bun- lar için sipariş kabul oluna- maz; 4) Gazcteler ve mecmua- larla, duvar — ve el ilânlariyle veya başka suretlerle İlân edi- emez; ) Kitapçılar tarafın. dan küçüklere gösterilemez; para mukabilinde ve parasız onlara verilemez ve hiç bir su- retle mekteplere sokulamaz. Bu yoldaki tahdit salâhiyeti mecmutlara da — şamildir: Bir mecmuanın bu mahiyette oldu- ğunu gören heyet bir ihtar merhalesinden sonra - onü da kara listeye koyabilir. Tetkik heyeti 8 kişiliktir: Maarif talim Ve terbiyesin- den2, muallimlerden 2, dahili- ye vekâletinden 1, adliyeden 1, basın birliğinden 1, çocuk esir- geme kurumuandan 1 zat. Resmi makamların her biri, Çocuk esirgeme kurumu, KRı- zılay, Basın Birliği de böyle gürdüğü bir eserin tetkikini İs- tiyebilir. Bu gibi eserlerden her han | gi birânin tetkik edilmekte o! duğuüna — vo tahdit edileceğim: dalr gazetelerde dahi neşriyat ta bulunamaz. Fakat ilâve edelim ki, “fik ri, içtlmai, ilmi ve bedii kıyme ti haiz olan eserler bu kanunuu şümulünden hariçtir.,, Bu heyet 18 yıldır belki hiç toplanmamıştır. Bunu kanımın tatbik kabiliyeti olmadığına atfetmekten ziyade bu yolda- ki neşriyatlan memleketin, çok şükür, masun olduğuna ver- mok daha doöğrü olmaz miı? Dün bir muharrir, bu kabil eserleri büyükler alıp da kü- çüklere veremez mi? diyor, (Lütfen sahifeyi çeviriniz) aşlangıç | K leklerde bulunmuşlar ve mecbu. Bir aile kömürden zehirlendi Yeşilköyde Ademin bahçıvanı Ahmet evvelki gece mangala kok kömürü koyarak odt'asına almiş, çoluk çocuğu İle uykuya dalmış. | tır. Bunların sâbahlevin iyice van mayan kömürden zehirlendikleri anlaşılmıs, Ahmet. karısı Naciye, kızlarr Süreyya, Muallâ, Sühey. | Jâ hastahaneye kaldırılmışlardır. ——— ile de yeni bir ticaret mukaye- lesi imzalamış bulunmaktadır. Böylelikle Avrupa harbi dola- yıziyle sarsılan Bulgar dış ti- careti, tedricf Sürette iylliğe | doğru gitmektedir ve bunu, bugünkü Köselveanof hüküme tinin sulhseverliğine | dur. iğin hedyun- | raya dönmesi ihtimali mevcut . MUSTAFA ŞERİF — tur. Öğleden sonra da Sarıyer par. ti kaza idare heyetinin daveti Üzerine Sarıyere gitmiştir. Sa. riyer halkı partiye müracaatla uzun zamandanberi Sarıyer ka zasında bir orta okulun açıl . masını istemektedirler. İstanbul — mebusları — halkın oldukarı za . aynı derde te. ve mebusların yar. istenmişti, Vaziyet şel rimizde bulunan Maarif Vekili. ne bildirilmiştir. Maarif vekili, maarif müdürü Tevfik Kutla hirlikte Sariyere giderek parti nin orta okul olmak üzere g terdiği binayı gezmiştir. dertlerile meşgul man da yine Öğrendiğimize göre bina uy . gun görülmüştür. Önümüzdeki ders yılı başında burası orta o. kul haline getirilecektir. Bu hu. susta alâkadarlara emir veril . miştir. Vekilin bu akşam Anka. “Ankarada iki Lut Masignon » TMROURUM. elrafında mühim Vir bonferans vermiş, K lertle kalabalık bir talebe grupu bulu nmuştur, konferans verdik ten sonra şehrimize gelen tanın mteş âlim ve müsteşrik profesör dün saat 14 te Üniversilede komferana salonun da “Selçukilerin Bağdada giriş. onferanma ta bir çok üniversite profesör. Görüp düşündükçe Hafıza hakkında *Exzop”, dili muhakeme ederken, ona hem en güzel, bem en fena vasıfları verir, Geçen asırlar, onun hükümlerini per- ginlemekten başka bir şey yapmıyor. İnsan varlığı içinde hafıza da dile benzer, Biliriz, ki insan medeniyetinin bütün tarihi onun raflarına — İstif edilmiştir. Yine biliriz, ki hâfıza olmasaydı, insan emekleri birbirine ekle- nemiyecek, herkes, her şeyi yeniden yapmağa çalışacağı İçin, hiç bir şey Mmeydana gelmiyecekti, Ne ilim, ne fen, ne sanat var olmayacak, hakikatler, geç- u zincirlenip uzanmıyacaktı. Yarına ha- mişten geleceğe do zırlanmak, dünü tanımakla başladı, lığın “İntibah,, tan da nasibi olmıyacı gaflet uykusundan silkinip uyanmasına vaklit kalmıyacaktı. Böyle bir cihanın manzarasInı, Lüş ve mağara çağından yukarıya çıkarmağa bel- ki imkân yöktur, Fikir tarihinin marı o, zekâ tohumumnun saksısı o, tecrübenin lâboratuvarı odur. akat bütün bunlarla beraber, beşeriyetin bedbahtlığım göre, hâfızasız İnsan- da hâfıza hazırlar, Yürekte kin abteşini söndürmiyen o, gönül- de hi; et dikenlerini sulayarak yarnlarını tazeleyen o, dost vefasızlıklarımı, arkadaş Adiliklerini, nankörlerin sözlerini, beynin içine çakan odur, Kendinizi en mesut sandığınız bir za- manda, en küçük bir vesile ile hâfızada bir kapak açılır, ora dan ateş Namlılı bir biçak sıyrılarak kalbinize saplanır. Yü- zünüzün sarardığını, dudakla, zın titrediğzini, şakaklarımızın tokmaklandığımı duyarsınız, İçiniz soğur, Bir takdirin, bir gev- ginin, bir hayranlığın kefenlendiğini, yüreğinizde hir cenaze taşıdığınızı hisseder, ürperirsiniz. Meselâ: Size bağlılığından bahseden dostun, geçmişte başka bir simast daha vardır. Hâ- fıza, onu teller, pullar; gözlerinizin e kor. Görür, k DA sınız. Gönlünüzden inanmanın tadı uçar ve içiniz boş bir me- zar balini e 'Toprak olmuüş dedelerimizin, sevzili ölülerin hâtırasımı yaşatarak bizi hiç dinmiyen kalp ağrıları içinde bırakan da hâfızadır. Arada sırada gazetolerde — “Hâfızasını kaybeden adam,, başlıklı yazılara rastlanır, Ben, onları yüreğim çarparak oku- rum. Hâfızasız adam, yal ma adamıdır. Ömrü dalmi bir yenilik içinde geçer, Kederi, ıztırabı, utancı, kkançlığı yoktur. Bir gün, yüksek ble dâhi çıkar da, geçmişin izini silecek bir ameliyatla hâfızadan geçmişi, bir kür bağırsak gibi söküp ntarsa, bence insanlığa en büyük iyiliği yapmaş olacaktar, HAKKI SÜHA GEZGİ