DA Alnında, kollarında ter * taneleri beliriyor, dağılmış, bo - | rulmuş saçları alnına dökülüyor, arasından sahnenin üzerine gül yaprakları düşüyordu. Mod ara | sıra bembeyaz muntazam dişleri. | ni göstererek, gözlerini — kısarak | gülüyor ve yarı açık ağzından bazan ter tanelerine karışan du. dak boyası kan damlaları gibi ya. Vvaş yavas sızıyordu. Kalçalarının siyah noktaları, sevişme zaman- | ediyor, her şey yenileniyordu. Kokain diz çöktü, sonra, eşine cinsi birleşmeyi hazırlamak ister | Bibi vücudunu. Arkaya attı... Fakat birden keyfi kaçtı, aya. | ga kalkarken tebessüm etti. Jarında hile Titonun şahit olama. dığı bir ihtilâç içinde titreyor, kıvranıyordu. Birdenbire hiddetlenmişti. Ta. vanı topuklarının bütün kuvveti. le dövmeğe başladı. Hiddetten bütün vücudu titreyor, titredikçe hiddeti artıyor, topuklarının dar. besi giddetleniyor, hızlanıyordu. Sonra dansöz birdenbire bağdaş kurdu. Bilâhare bir bacağını kı. tıkmış gibi arkadan çevirerek a. yağa kalktı, kollarını göğyüzüne döğru kavıra kıyıra uzattı. Bir lâhze o vaziyette kaldı, kol. Jarı uzanmış, sanıki çarmıkı [eril. miş idi.. Nihayet cansız bir cisim imiş gibi yere yuvarlandı, ve an. cak kendisini çılgınca alkışlayan ve anlaşılmaz feryatlar koparan bu siyahlar giymiş kıymettar ze. vatı, üniformaları içinde kurulan yanık çehreli zabitleri — selâmla. mak için ayağa kalktı.. 'Tito güneşten yanmış kahve rengi olmuş, eller üzerindeki, sik. ”Mameü tırnakların çılgınca hare. ketlerini gördü. Kapıda em son model bir sürü otomobil sıralanmış bulunuyor . du.. Herkes çıktı. Kolları kurde. lâlrlar, siyah redingotlular, çıp. lak kollular, pıril pıril Üniforma- hlar, sonra çalgıcılar, bir sürü â. Vât kutusunu karısının kucağına yığmış bir İngiliz hokkabaz, et. rafı bir tutam çapkın rabit ile çevrilmiş Alman şantöz ve yal. ner başına Mod... Ve daasöz narin bir zambak gibi dalgalanarak dansediyordu. Yılan kıvranışları, hareketleri. ni vavaş yavaş aşk gerinmelerine terkediyor.. — Bakışlarında lüks, kapfis, dehsşet, şiddet ve cinayet okunuyor. Tito, böyle bir dansa bir kere de Pariste güzel Ermeni kadımı Kalantanm villasındaki beyar |. badet günlerinde rastlamış oldu. ğunu hatırladı. Her şey tekrar Baş, Diş, Nezle, Nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarınızı derhal günde 3 ka«e alınabilir. BEEE HERE keser. İcabında Sinek Ve zavallı babanın mühtiş bir tevekkül ije çocuğunun Üzerin. den kalktığı görülüyordu. Fa- kat derhal tabiat kuvveti hâ. kim oldu, onun eğilmiş, cnkmüu biraz daha ihtiyarlamış bir hal. de iri damlaların gözlerinden aktığı görüldü.. Bedbaht baba zaplıma muvaffak — olamadığı gözyaşlarının serbestçe akması, na müsaade ederek evlâdınm yanında diz çöktü, oğlunun can. sız elini avuçlı içine aldı ve hıçkırarak: — Yavrum, vavrum.. Dive inledi.. Valeri bir müddet ağabeysini | koderile başbaşa bıraktı. sonra | şefkatle omuzundan tutarak: — Haydi ağabey, Kristine de | haber vermek lâzım, Dedi Tade sükünetle gözlerini sildi | ve ayağa kalktı. Kristin durma. | ya?) çekilecek, yemek kokuları, NEVROZİiN Büvük Zabıta sSomanı | Boğucu sıcaklık — dağılınişti. | Denizde esen hafif rüzgâr şehrin biraz teneflüs almasını temin edi. yordu. 'Tito sevgili Kokaini belinden yakaladı; gecenin karanlığı için. de bir beyaz noktaya, uzakta bir vaha ortasında yükselmiş gibi siv rilen küçük beyaz camie doğru yürümeğe başladılar, Şehirden okmıslar, gece - ve sessizlik içinde son evleri de âr. kalarında bırakarak. asklarını i. tiraf ettikten sonra ilk mabedi germeğe cıkmıs delikanlılar gibi kendilerini unutarak cöllere dal. r, kavanlıkta beyaz bir mum fif bir ışık veren minareye ra yürüyorlardı. in de üzerlerine ir ölgünlük çökmüş idi: Fakat meşum b — İtalyaya avdet için Bovnes. ayresten ayrıldım. Bu aksam &cn defa olmak üzere dangettim.. Ar. tik güzel değilim bunu bilivorum. Arttırmış olduğum birkaç kuruş Artık evime. © her zamanici (hatırlayorsun var. dördüncü katıma mahalle gürültüleri arasında ya. şıyacağım.. Kimbilir hâlâ hoşları. na gidebileceğim erkekleri bula. bilecek miyim, yoksa yalnızlık L çinde mi öleceğim.. Şimdi hayatı. mmın mühim bir safhasında, iki yol | ortasında bulunuyorum. Hangi, sinde devam etmeli. İki bü. yük yol ki nereye çıktıklarını Al. | İah Bilir.. Fakat şu muhakkak ki benim için her ikisi de meşum olacaktır İşte kadılı, — tesellisi imkânsız bir halde, bu şekilde konuşuyor. dü. Fakat Tito ne kadınların, ne de erkeklerin ümitsizliğe — düşe. ceklerine asla inanmış - değildi. Biz insanlar nihayet hepimiz binizdir.. Öyle insanlar vardır ki gazetenin son sayfalarında sa Mi bir aşk ararlar.. Zaman geç. tikçe, körlerde —noksan — olan hissin, işitme ve temas hisleriyle telâfi olunduğu gibi bizde de bir telâfi melekesi inkişaf eder. Yaş ilerledikçe bizde de bir | nevi mürettep intizam başlar. Ar. tık geçendeki noksanları muay. yen bir siştem dahilinde telâfi et. meğe bakarız. Tlk kır tüylerini gören bir ar. tist artık her şeye veda ctmek lüzımgeldiğini düşündüğü halde, bembeyaz bir sakala malik ol. duğu zaman kendisini hâlâ genç sanneder. “Daha var 1 Grip, Romatizma . Beyi | | uzattı, onu göğsüne bastırdı ve yavaş sesle konuşmağa başladı — Yavrum Kriziam, bu Iu dar Üüzülme, biraz istirahat et. Bu kadar Üümitsizliğe düsme. Allaha dua et ki bu menfur ka zadan zararsız kurtulduk.. Tade zavallı kadımı cılgına çevirmemek için, şoförün kur. tulmuş olan tekerleğin üzerin - de müthiş kart: Sinek Beyini bulmuş olduğunu ve zavallı yav. runun ödüğünü hiç hildirmiyor du bile.. Kristin kocasımnın koluna yas lanarak inledi: — Tade yavrularım nerede? — Krizia, hevecanlanma yav. rum, İşte bak Hügo hemen ya. :Edı hattâ hiç yaralanmamış — Peki va Jaromir?. — Jaromir daha ciddi bir şe. kilde mütesesir olmuş.. Bu sözleri söylerken müthis hakikati öğretmemek için titri. yordu. Fakat hedbaht ana güp. | tülüncülerle diğer | men Şen — Hüzzamı şari | Salâhiyettar şahsiyetle- | rin Radyo hitabeleri Ticarel Vekili Nazmi YTopçaoğ- Tanun Ankarır Radyo istlasyonunda, müstahaillere bir hitabede bulunması, Vekâlet ma- kamlarımızta, fennin Dduştünkü İm- kântarından «n müzalt şekilde is. tirodesini gösleriğor. — Rirçak müls. tahsilleri bir arayı gelirmek veya her biriyle avrı avrı konuşmak kall bir zeraret olmadıkça, Du göbi en- direkt demaslar her saman Şaydalı olacaktır. Elverir ki, meozula doğ- radan — dağraya alâkadar — olanları örgönlzr ederek — bu hilabeler mus hakkak dinletileln ve maksadın be. hemehalt hâsit olmasına çalışılsın. Üa da kâçi değil. Ankara Had- yösu programinı — yapaalar, — vaklt pakit bizzal teşebbüsle — bulunarak Pnapyen mevzular üzerinde büvük ve salâhiyetli simalardan hlobeler ça etmelldirler, HİKMET MÜNİR 30 -11-939 Perşembe 12.20: Progrum ve memlekel vaal sayTI. ÖZİĞ: R)ın— ve “rleuıuloı huberler ma meeburunda Celâlettin — Pş. — Bexten gör şarkı: (Eyler tahammül) ( Udi Cemil — Besleniğlir şarkı: (İx tedin de gönlümü verdim), 5 — Re fik Fersan: Tanbur Taksimi, 6 - Dede — Bestenlgâr şarkı; (Ren e. ni sevdim sevell). 7 — Rifat Bey — Saba zemzeme şarkı: (Hayalı yarı değmel. 8 — Dede — Uşşak şarkı: (Gitti de gelmeyiverdi). 9 — Paya- Ü saz semâlsi, 13.30/14.00: Müzik Karışık hafif müzik — PL) 1800 Program. 18.05: Memlekel sasi aya- fi Ajans ve meteoroloji — haberler 1 örkesiri Mahimi Türk' Müziği: cihe, Cevdet Çağla, Kemal Niyazi Seyhun. 1 — Okü: : Mustafa Cağlar. 1 Nihaveni pem»vı 2 — “takım — Nihaveni şarkı; (Ne yanan kalbime — baktı) 3 — Sek Pınar — Nihavent şarkı; (Hâla yaşıyor). 4 — Arif Bey * Nihavent şarkı: (Söyle nedir balsi zarımı). & — Falz Kapandı — 'NTha! vent yarkır (Gel güzelim Camhcu. yap. 6 — Eviç Türkü; (Biveda dost deli gönül). ? — Okuyan: — Saliye Tokay. | — Udi Mehmet — Hüzram şarkı: (Açmam açamam). Y — Bi Çalanlar : Pefik Fersan, da geçer). 3 — Sadettin Hüzzam türköü: (Cikar yücelerden (Radife müşterek). 4 — İzmir Hay- vi — Hüzzam şarkı: (Ölürsem y taktir). 3 — Okuyan: Rudife Ertan. 1 — Lemi — Karcığar şarkı; (Hüs. nüne etvarı nazik şan senin). 2 — Sadettin Kaynak — Rayati — şarkı: (Ömrümün meşesiz geçti baharı). 3 — Türküler: Yabandan — yeldim | yavandan; Yine yol vermedi Açem coştu | 2L15: 20.80; YLAS: Yine de - kaynayıp S e, Radife) (Doktorun saali) (Fasıl heyeti), şel Konuşma: Türk Müziği: Müzik (Küçük oörekslira €ip Aşkın)., © — Joh. Strauss: Sür- atleşme (Valk). 2 — Villi Lautens ehlağer: Primavera CArjanlin sere. nadı). 3 — Frederiksen: Halk mey- danı balesi). 4 — Carl Hobrehi: Texat (Potpuri). 5 Brahms: Ma- car Dansı, No $-6, 6 — Arman: helenmişti.. — Jaromir, Juaımrv yavrum muhakkak öldi Diye feryat edıyudıı Tade gözleri yaşlı ricada bulunuyor: — Krizia, üzme yazrum ken. zavalir dini.. Diye yalvarıyordu. Fakat zavallr kadm bunları artık dinlemiyordu bile. Kalk. mış, yataktan atlamış, perişan bir halde yanındaki odaya koşu. yordu. Karşı ğı manzara bedbaht yavrusunun yaz, ıoğuk ve Mütebessim ölü çehresi Fervat ederek — yerlere vuvır landı: — Allahım, Allahım neler gö. Tüyorum, Tade hiç müdahale etmiyor. du. Zavallı kadını bir kaç daki. ka kederile başbaşa bıraktı. Fa. kat Kristin ayağa kalkmış ken. disine mani olmak isteyen ko. casının önünden geçerken: — Rica ederim bırak beni.. Demiş sonra elbiselerini al. mıs, giyinmiş vine kücük yata. ğın vanına gelmişti.. Tade ka, rısınt beselli edecek sözler Böy. lüyordu. Fakat o sanki bunları duymuyordu bile. Dudaklarının m.n k;ıuııım Mı:_l teyit anlaşılıyordu, o dar,. Gözleri açılmız, sabit bir, /| — Geçenlerde motosiklet kaza. V ae | — Bu akşam İtalyanlığım tut. | tuz; çök söyledim... Öyle değil i>. mi?.. — Teşekkür ederim, Benim i. çin pek faydal: şeyler... Mikael sograya ilk oturdukları | sırada kaptanın söylediği sözleri hatırladı ve sordu: | — Ras Tafarinin bardağına nasıl olup da şarap kayduğunuzu anlatmadınız. Bu nasıl odu?.. — Haydi küçük salona geçelim | de orada hem sigara ve pipomuzu içeriz, hem de konuşuruz. — Ben sigara içmem ama!... — Ziyanı yok.. Benim hatırım | | için bir tanesini alıraımız. Zarar ı vermez. Burası kaptanım — kamarasına ' bitişik ve aralarında bir kapı bu. kynan küçük bir salondu. K “liklı oturdular, kaptan sordi — Bin dokuz yüz on altıda bü. yük Menelik'in torunu Sidj.Yas. #u'yu çileden çıkartan, ona — çıl. gınlıklar vaptıran kimdi, biliyor musunuz? | —— Bilmiyorum. sında ölen, tanmmış İngiliz ca. susu Lâvrene'dir. —-?0 — Evet. odur, Lidj.Yassu 1913 de ismaparator olmuştu. Ciılgırnı azgın ve alaycı idi; keyfine düş. kündü. Babasının ölümünü gizli. yerek onun bir an önce tahta geç. | mesini geciktirdiği için Gucbi Va. lisini kilisede öldürttüğünü yorsunuz. Halbuki başpapas tın bir haçı ileri sürerek onun ö. | füne geçmişti. Fakat imparator buna aldırmamıştı. | — Evet... — Harar vilâyetine yaptığı se. yahatte kendisini karşılıyanları | hiçe sayarak trenin diğer kapısın.- | dan gizlice şehre girmiş, — Bollo. lakos ctelinin taraçasından — hal. kın ve Rasların şaşkınlıklarına kahkahalarla gülmüştü. — Evet... İşittim... — Habeş bayrağındaki haç ta. şıyan asları resmini kaldırdı ve onun — yerine — (Lâilâheillâllah) yazdırdı. Hararın güzel müslü . man kadınlarına - vaktaşabilmek için müslüman oldu. Cibutiye los * komotifin içinde gitti; halkın ve Fransiz. büyüklerinin karsısına yağlı suratla çıktı. Çocukluk ar. | kadaşı ve şimdiki lmpırater Ta. | fariye büyük babası — irmparatör Menelik tarafından verilen yurt. huğu alarak onu — Adisababaya gönderdi. — Evet... Hepsini biliyorum. — İşte bunları yaptıran, casus | Lâvrensti. Kaptan genç Habeşlinin gözle. | rinin içine bakarak ilâve etti: — | — Bu sırada ben de Ras Tafa. tinin yanında idim. Bu pek kısa sürdü, fakat çok işe yaradı. | dola; Venedikte Mehtap, Juh Siranss: Bu Nağmeler seni sarsın, ey dünya! 92.00: Memleket aai a. yarı, Ajans haberleri; ziraat, Es ham — Tahvilâi, Kambiyo — Nu kut borsası, (Fiyat), 22.20: Mürik (Kilçük örkesira Yukardaki pro- Zramın — devam). (Müzik (Senfonik Parı Müzik (Cazband Yarınki program, ve kap: | noktaya dikilmiş dalgın duru. , yordu. Tade'nin sözleri bitince kalk. tı, Babit bakışt kayboldu. Karı koca selâmeti biribirlerinin kol. larında buldular.. Nihayet Kris. tin gözlerini kocasının gözleri içine gmm—k konuştu: — Onları bulacağız değil mi? — Evet, evet .âuzm onları muhakkak ele geçireceğiz. Kilgük Jaromirin ölümü umu. mi nefreti son haddine vardır . mişti. Aynı gece bütün şünheli muhitlerde aramalar — yanılmız. bir çok yerler bazılmıştı. Şüphe. |H oıhııl.ın kütle halinde tevkif ( etmislerdi. Fakat herkes hakiki l suçluları cok daha başka yerler. | de aramak lâzim olduğunu his, | sediyordu. Fakat nihavyet bu tedbirlerin hic bir müessir neticeye varma. dığı görülüvordu. Çünkü zavallı Jaromir ebedi istirahateâhma götürülürken, vukarıda Kristin villâsında veni bir cinayet ha. zırlarıyordu. Küçük vavrularını kara ton. Yaklara verdikten sonra dostla. rımım refakatile evlerine ıvdet eden Tade ile karısı, cukları küçük Hügo'yu da quo be:_lıınd » Çocuk kaybolmuş. Küçüğün muhafazası için ev. | kanalmdan geçerken na ve gemilerin beher tonu için | | muyordur | gölüne doğru ilerlemek W ”. —— Böyle olması gerekti. Çün. kü Lidj Yassu o zaman Almanla. rın ellerinde olan Kenya müstem. lekesiyle komşu — bulunuyordu. Emden kumandanı Müllerin de kışkırtmasiyle bize karşı savaş açmayı, Afrikada büyük bir müs. lüman devleti kurmayı tasarlıyor. dü. Kaptan çok şükür doğrusunu söylemişti de bütün bunların Ha. | | beşlerin kıvırcık saçlariyle kara gözlerinin hatırı icin yaptıkları. u ileri sürmemişti. Mikael karşısında bu işten an. layan bir adam bulmuşken en çok merak ettiği şeyi sormaktan ken. dini alamadı — İtalya hize harb açacak mı? Buna cesaret eder mi? — İtalya on Üç yildir. zafer hülyasiyle avutuluyor. Artık bu hülyayı elle tutulur, gözle görü. lür bir hale getirmek -— gerektir. Durmadan Eritreye asker gidi . yor, korkunç masraflar yamılryor. Biliyor musun ki yalnız Süveyş ker başı. verilen para şimdiden milyonları buldu. Şimdiden Eritrede yüz elli bin asker, yüz kadar tayyare, bir o kadar da tank ve ağır top var. Harp. patlıyacaktır; — bunü iyi bilin! İmparator bunu bildiği içindir. ki şimdiden — hazırlıklara başlamıştır. Kaptan, Mikaeclin — kulağ ae doğru sokularak ilâve etti: — Tulondan kömür aldıktan sorra dosdoğru Anvers'e gidiyo. ruz, Basma, kumaş ve makine yükliyeceğiz. Cibutiye götürece. ğiz, Fakat bu eşyanın Habeş hu. duduna girdikten sonra açıldığı zaman son sistem ve yepyeni si. | lâhlara çevrilmiş olduğumu — gö. renler ne kadar sevinecekler... Mikael daha başka hikâyeler de dinledi; bunlardan zevk duy. Tüikin katlanıyordu; çünkü hepsi de faydalı şeylerdi. Avrupalıların bin bir dalâvere. leri, hokkabazlıkları onu iğrendi. riyordu. Neden onlar da bir Ha. beşli gibi açık konuşmuyorlar, a. çıkiş görmüyorlardı? Neden bir törliü doymakbilmiyorlardı?.. Kaptanım, delikanlıyı zorla de. necek şekilde kamarasından sof. raya çağırması (Habeş . İtalyan) işinden uzun uzun meğer bunum içinmiş: İki tarafı kızıştırmak, onlar biribirlerini bo. gazlarken kendileri parsavı top. lamak... Bu aralık Mikael ile dost olmayı da faydalı saydığı anlaşı, hyordu; çünkü elden geldiği ka. dar Saygı ve sevgi gösteriyordu. Mikael kamarasına çekildiği ;lmn kendi kendine düşünüyor. a: — Bunutla beraber İtatyanın Akdeniz için “Bizim deniz!" de. mesi ve Nilin kaynağı olan Çana isteme. si, İngilizleri telâşa düşürmek i. çin çoktur bile. Onların menfa. atleri çarpışıyor, biz- de bu çar. Pışmayı körüklemeliyiz!... (Siyâsal bilgiler) — talebesinin bütün manasiyle henür kavradı. ğt bu siyaset zaten İmparator ta. rafından çoktan güdülmeğe baş. lanmıştı. Mikacl, düşüncelerinin sonun. de birakılmış olan Tütolitombo yere devrilmiş, sıkı sıkı bağlan. mis, ağıt tıkanmış, hiç bir işe yaramıyacak, hiç bir şekilde ha. rekette bulunamrıyacak bir hâle sekulmuştu. Zavallı ebeveyn ba ikinci müt. hiş facla karşısında yalruz kal. mış, bütün şahitlerin gözlerin. den uzak sessizce felâketlerine ağlamak istediler. Tade © gece hiç uyumadı.. Durmadan n mutta . sıl yazdı. İşi bittikten sonra ya, nında diz çökmüş dua etmekle meggul bulunan karısı Kristine: — Haydi.. Dedi.. Ve kalktılar.. Kadın Al. tahtan aldığı kuvvetle de her za. mankinden daha kati kararlı gö rülüvordu.. Artık her türlü yeni , tehlikeye karşıkoymağa hazır . lanmışlardı. 'Totolitombo ile Valeri de on. ları takip ediyorlardı. Aşağıya indiler. Bahçeyi geçtiler.. Bir memur kendilerini durdurdu: — Benim, Tade Bieleky ve karım, Memur geçmelerine müsaade etti, Biraz sonra yeniden durdu. Demek artık tehlikesizce yollarına devam edebilirlerdi. Her türlü tertibat alınmıştı. Fa. kat nereye gidiyorlardı ki? (Dabe var) bahsetmesi * BONUSUYOR Yazan' Kadircan Kaflı ! | _4_._..1.&.5.;;.&_ İ Hi ealillr | nim için değeri bi | yın. Sizin dostluğunuz da b da bunun farkına vardı. Çok diği iı-npuıwr Haik $e karşı olan saygı ve — sevgisi kat daha arttı. İkte Tulooda vapudan ayrılırilİR Be kaptan Vilyam Conston oenurtfEil dini candan sıktı. Yolculuk verilen parayı almadı: — Genç, bilgili, asil bir beş delikanirsiyle tanışmak ilemiyecek Pi kazançtır. Yirmi gü ya yüklü olarak Marsilyadari çecezun O zamana kadar d mek istersenir vapurum emril ze hazırdır. Ne gün ve Marsilyada — bulunacağımı telgrafla bildiririm Dedi. — Çok teşekkür ederim. yılı sonuna kadar dönmek rında değilim. Zahmet buyut İçin, pek değerlidir. Ras Tafari bir vali iken (l rator olmuştu. Mik-elin de yi bir zamanda Adisababada bir $i kanlık sandatyasına oturmıyfiti gını, hiç değilse elçiliklerden rine veya dıs bakanlığında sek bir varifeye geçmiyece kim söyliyebilirdi. Çünkü (a rator Haile Selâsiye Avrup işb okumuş aolan geaçleri getirmeyi prensip edinmi Ükdir. Exski İngiliz casusu, bütün b du. ... ani G vde TAYTU ?... Elissa o gün de öğleden s. babaşsının çalışma — odasına miş! — Çok yorülüyorsun. —Bu; dersim yökken size birar yarı edeyim. i Demişti. Matanyo kızının da kend le birlikte ayrı hedefe doğru W& adımlarla ilerlemesinden ho mıyor ve önü da koyu bir. faf olarak yetiştirmekte devam eği yardu. Bunun için onun söyled lerini büyük bir sevinçle karı di; sırtinı okşryarak : — BSağ ol yavrum, biz hep zin İçin, bugünkü coşkun gençi için çalıştyoruz!... Demiş, önüne oldukça — bü; Bir yığın tutan bir kâğıt tot ni sürmüştü. (Daha veor Köy Dergisi Köy ve köylü için şan haftalık mecm Yeni ellerle, yeni ve modern eser halinde, kıymetli yazılarla kacağını öğrendik. Sayın köyli mize bildiririz. Gazetede çıkan bütün yazı vesimlerin bukuku mahfuz: ABÖOYE TARİFESİ Memlekel Memlel içinde dter w5 1585 260 -- « 6 aylık 475 8320 1 yıllık 900 — 1600 Tarifeden Balkan Birliği ayda otuz kerus düşülür. a birliğime airmiyen yerlere ay€ velmiş heger kurüt zammedilif Abone kaydını bildiren tup ve telgraf n:rdlıl b parasının posla yollama ücretini ldııı kılıdı rine alır, “ekteanin he aneta vu dinde VAKTT'a aboane yar Adrer deMletirme ücreti 25 kuruştur. LAY ÜCRETLERİ Ticaret Hânlarının santirn - tırı sondan itibaren ilân sa! rında 40; Iç sayfalarda 50 rnı. dördüncü _M 1: ücüncüde birincide nıılıı vanı lm 5 liradıri İ Böyük. çok devamlı. — kil genkli ilân verenlere ayrı indirmeler yapılır. Resmt? (li me santim . satırı 30 ku Ticari Mahivette YÜ b Küçük İlânlar Bir dete 90. iki defası 5O, ÜÇ defası 65. dört defam ve Ö defası 100 kuruştur. ) eder. /Rüranım telefanmu: SSi