ö — VAKIT 21 AGUSTOS 1939 Tarih konuîmaları : - Hüsrev paşa köleleri Osmanlı tarihinde hırçınlığı ile rnııruf olan Paşanın yetiştirdiği çocuklardan çoğu sayılır ricali arasına girmişti. Hüsrev Mehmet Paşa as. len Abaza idi. Küçük ya. şında — İstanbula — getirilmiş, Enderun hümayünda hazine koğuşuna alınmış, saraydan çırağ edildikten sonra da Üçüncü — Selim da Kaptanderya K yin Paşanın himayesiyle ilerle. mişti. Hicrt 1216 da vezirlik rütbesiyle İzmir valisi olmuş, muhtelif eyaletlerde valilikler. | le dolaşmış, kapdanıderya ol- muş, seraskerliğe yükselmiş, 1255 te, Abdülmecidin cülü- sunda da sadrazam olmuştu, ki Osmanlı sadrazam'arının yüz yetmiş ikincisi idi. |1 ay 8 gün | sonra azledilerek Tekirdağına sürülmüş, fakat ihtiyarlığına hürmeten affedilerek 600 altın maaşla “Meclisi hassı vükelâ,, âzasr olmuş, 1276 da Emirgân. daki Sahilsarayında ölmüştü. Hüsrev Mehmet Paşa mevki ve ünvan harisi bir adamdı. Bu sonsuz hırsı, alaycı tabiati, ha- zırcevaplılığı ve muazzam ser. veti ile zamanında halk arasın- da fevkalâde büyük bir şöhret kazanmıştı. 1216 da İzmir valisi olduğu sıralarda Hüsrev Paşa da gayet güzel köle çocuklar satm alıp onları yetiştirmek, aılı-ını etmek y bu-ılmm;lx, yetiştir- | diği kölelerden birçoğu bilâha- #a Osmanlı - ricali arasında en | mühim mevkilere yükselmiş. lerdi. Sadrazam Koca Hakkı Paşa, Sadrazam Gürcü Mehmet Re- şit Paşa, muhtelif nazırlıklarda bulunan kapdanıderya Çerkes Rifat Paşa, Tophane Mü. Masil, Mebanaki Pai /çare « Sadullah Paşa, Üçüncü or- ü Hayrettin Paşa, Fe- ri't Haydar Paşa, Ferik İsken. der Paşa, Ferik Selim Paşa, Mirliva Hüseyin Paşa ve daha bircok ileri gelen ümera ve me- murlar Hüsrev Paşa kölelerin. den idiler. Hüsrev Paşa kölelerini ye. tiştirip, onlarm yükselmesini temin eder, fakat garip, hattâ biraz zalim bir “efendilik,, his- si ile onları âzat etmez, ellerine Azât kâğıdı vermezdi. 1200 da Emirgândaki yalı- su.da oturuyordu. Aşçıları ara. sında bulunan bir delikanlıya zamanının askerlik usulüne göre kura isabet ederek askere almması icabetti. Serasker Sü- leşman Rafet Paşa, Hüsrev Paşaya bir tezkere yazarak, kuraşı düşen aşçının taburuna sevkedilmek üzere seraskerliğe gönderilmesini rica etti. Esasen çok mağrur olan Hüsrev Paşa, ihtiyarlığın tesi. riyle de âsabı bozulmuş, fevka- lâde hırcın bir adam olmuştur. Seraskerin tezkeresine alımdı. Bunu kendisine bir hakaret te. lâkki etti. Ve derhal şu acı ce. vabı yazdı: “se Vakıa dairemizde böyle bir aşsçı vardır. Fakat ben ihti- yarım, muhtaç olduğum çorba ve lâpa ve bulamaç ve mahal- lebi gibi perhiz gıdalarını bu aşcı pişiriyor. Onun pişirdikle. rine alıştım. Kurası çıkan eh da karşılık İstanbul ve devairi | nak:nyenm haricindeki yerler balkından aynen bedel teradik edilerek verilmesi kura nizam- | sonraları Osmanlı devletinin Yazan: Reşat Ekrem del tedariki ise biraz zor olup geçikeceğinden, elân âzat kâ. gıtlarmı elierine vermeğe mu- ivaffak olamadığım devlet rica- linden halihayatta ve âfiyette bulunan Haelil Rifat, Mehmet Vasıf Paşalarla filân ve falan... poşalar ve — beyefendilerden kangisini aşçımın bedeli olarak kabul edecek iseniz ceyaben bildirilmesini dile-im.,, Serasker — Süleyman Rifat Paşa, kurası çıkan aşçıyı ihti. |yar ve hırçın Hüsrev Paşadan istemekte israr etmemişti. REŞAT EKREM l İddıasına göre es Geçen ay içinde, Fransanm Luvr müzesinde meşhür ressam Vatonun "Lâkayt,, isimli tablo - sunun çalındığını yazmıştık, Uzun tahkikattan sonra Fran. srz polisi hırsızın Serj Bogusla- Paris kasırgası Beş artist tarafından çok reşeli bir tilm çevrildi Elemden, kcdorden hıkınıs Üa lan şu dünyanın sinema âlemine |de tesir ettiğine hiç şüphe edil - mesin.. Artık herkes heyaz perde de negeli filmler seyretmek isti yor. Halkın bu ihtiyacını çok i - yi takdir etmesini bilen film â milleri de durmadan neşeli film . ler hazırlıyorlar. Amerikan stüd- yoları bir yandan kendi orijina - Hitelerile dolu neşeli filmler çe - virirken Fransızlara günlük ha ' yatlarını cazip bir şekilde beyaz perdeye aksettirmekten de geri kalmıyorlar.. İşte “Paris Kasırgası,, Paris'li beş arkadaşın günlük hayatlar: . nn hikâyesidir. Fakat bu günlük hayat bir çok maceralarla dolu - dür, Ve bu maceraların hepsi de filmi çeviren yıldızlar kadar ko- miktir. Yıldızlar vakalardan, vakalar da yıldızlardan daha komiktir - ler. Filmin beşizleri namile ma - ruf iki kadın üç erkek yıldız se. yircileri kahkahadan kahkahaya sürükliyecek bir kurdelâ hazırla- maktadrıalr. Bağ rolde Ray Van- tuüre gibi çok kıymetli bir komik de vardır. Yalnızca Ray Vantu - ra halkı saatlarca güldürebilecek kuabiliyettedir. Fakat bu filmde yalmız değildir. Daha yirmi iki komikle birlikte çalışmaktadır ;Bu şekilde filmin Paris kasırga Bi ol:ıcığından şüphe edilmemel;. Fevkılıdc hareketli bir film ©- lı.. Paris Kasırgasında bir çok |yeni ve kabiliyetli artistler rol almışlardır. Tamamen gençler ta Ray Venturadan maada Koko Aslandır. Koko Aslan, Ray Van - İturanın Çok eski arkadaşıdır. Sa nat hayatına musikişinas olarak atılmışlar birçok — örkestralarda birlikte çalışmışlardır. Bir gün -|yine Budapeştede birlikte çalış - tıkları bir tiyatronun müdürü haftalıklarını vermemiş olduğun | dan grev yapmağa karar vermis. ler ve bunun için de çok entere- san bir usul düşünmüşlerdi. Per da açılıp da halkin karşısına çık- | tıkları zaman çalmıyacaklar ve müthiş bir rezalete sebebiyet ve- receklerdi. Filhakika bu düşü - nüşlerini yerine getirdiler ve pat ron derhal haftalıklarını vererex büyük bir rezaletin önüne geçti. Kökoö Aslan dostu Ray Vantu. radan bahsederken: — O lokomotif gibidir, yorul - mak bilmez ve bir an için bile ü- mitsizliğe düşmliş değildir. Diyor. Filhakika Ray Vantura çok müşküll anlarda bile neşesini kaybetmiş değildir. İşte bunun i çin de Paris Kasırgası filminda fevkalâde muvaffak olmaktadır. Filmde rol almış olan kadın yıkınslardan Kler Jordan Pariste dünyaya gelmiş ve istikbal vaa: deden yeni bir artisttir, Uzun se. neler ayna karsşısında kendi ken- dine calıştıktan sonra nihavet bir gün Pier Remuvaru bularak bir rol istemiş ve geçirdiği kısz bir imtihanda feykalâde muvat - fak olarak sinema hayatına atıl- |maştır. Fransada fevkalâde tanınmış genç bir artist olan Jimmy Ga - ramcıme uygun olduğundan, |rafından çevrilen bu filmden ne-|illard da bu filmde rol almışlır. a muvafık hariçten be- şe, canlılık taşmaktadır. Moris Şövalyenin Gajino dö Paris Vatonun “İâkayt,, tab- losu bulundu Çalan yine bir ressammış ere sonradan ilâ- ve edilen oyuncağı tadil edecekmiş Ressam Bog hemen tevkif olundu visky İaminde genç bir ressam olduğunu meydana koymuşstur. Kizata Boğ tesmiye olunan bu genç ön senedenberi resrce büyük bir hövesle sarılmış ve her İtürlü yoksulluğa tahammül ede- rek Banatini ilerletmeğe çalışmış tır. Boğ senclerce evvel Bodlerin eserlerini okurken Vatonun sa - natkârlığını öğrenmiş, bundan sonra da eserlerini tetkik ederek bu sanatkârın hayranı olmuştur. Yalnızca sanat aşkile hareket eden Bog Vatonun “Lâkayt,, i * simli tablosunu ve diğer eserleri ni her gün hayran hayran seyre. derdi.. Nihayet bir gün “Lâkayt., tablosunun tadil edilmiş olduğu- na kanaat getirdi. Eserdeki lâkaydin elinde yöyo şekli bir oyuncak vardı.. Halbu - ki Bog, Vatonun böyle bir tefer. rüatı düşünmiyeceğine ve bu o- yuncağın sonradan ilâve edilmiş olduğuna kani idi, İşte bu nokta | "arsızlığa sebebiyet verdi, Vatomum acarima yapdnı VU . iveyi kaldırmak Bog için bir sa- at mecburiyeti olmuştu.. Dost- ları Boğ'un sırf sanat aşkile ha - reket ederek bu tabloyu çalmış olduğunu söylemektedir. Filha * |kika Boğg tablo Üzerinde rölüş yaparak bu oyuncağı kaybettir . miştir. Fakat kanun böyle bir mazeret kabul etmiyeceği için Boğ tevkif olunmuştur. Bazı şahitler de Bogun anor - |mal olduğunu ve bu hırsızlığı ya- parken kendisine malik bulun - madığını ileriye sürmektedirler. Halâ Kad Geçen cuma akşamı İsviçrede Leman gölü civatında çok entre. | san ve sembolik bir seremoni yapılmıştır. Dünyanın dört bir tarafımndan gelerek toplanmış olan kadınlar tarafmdan tertip edilen ve bü- tün dünyaya hitap eden bir te. isimli filmdeki rolünü muvaffa . kıyetle taklit eden Jimmy Gail - lard fevkalâde mahir bir komik - tir. Bu filmin müzik kıszmı beste- kâr Pol Misraki hazırlamiştır. Her veçhile çalışilarak mükem mel bir şekilde hazırlanması te - min edilen Paris Kasırgası, mu. hâakkak surette mevsimin en eğ- lenceli fitlmlerinden bit olacak - tır. mücadelesi mi ? Leman gölü civarında sembolik bir merasim yapl“'ıv gekoru kırdı Fransız tayyareciletindeii si ve Mmuavini Esmond, 370 modelindeki çift motörlü yareleriyle geçen sene ayındanberi İtalyanlarda nan ön bin kilometre " sürat rekorunu kırmışlardi!: rekor şimdiye kadar saatt€ kilometre 9T0 metre ile İli Anglo Tandi Roberto ve muavinlerine aitti. Fransız tayyareciler saatt€ kilometre, 631 metre süratl€ © |rak bu mesafe üzerindeki ’j rekorunu kırmağa muvaffak * Mmuşlardır. . Rossinin havanın mııh“'“ ta İsti tayyare meydanındali iki saat beş dakika on ) ye uçtuktan sonra yere 4 safir kalmıştır, Fakat kimit Ressa>: Böğ Hakikaten Bogun çok enteresan bir şahsiyeti vardır. Kendisi bi evin tavanarasında küçücük dar bir odada oturur. Odasının her tarafında tablolar asılıdır. Bütün kazancını ihtiyacı olan malze - meyi almağa sarfeden genç rez. sam ancak birkaç sandviç ile kar Wunı doyurmaktadır. Bog evlidir, fakat olan Despres ile :ıyı'l müşterek bir hayat dır, * Bogun on iki yaşında kuı vardır, bir mürebbiyı İnında hüyuıneklcdır Vatonun “Lâkayt,, tablosunu ' Suçlunun — vaziyetini # ŞUK YURYA LA CÜNT Vd derer, İrheem urulm’ tam dört saat sürmüştür. de altında bulundi Bog büyük bir ketumiyet gös - termektedir. Tabloyu çaldıktan sonra rastladığı bir kadın dostu ile. beraber ötomobille gezmoğe gitmiştir. Fakat bu kadının kim olduğunu gizlemekte: — Bütün Parisin tamıdığı bir kadını ele veremem. Demektedir. Diğer taraftan Bo zun sirkat hâdisesinden dört zün sonra odasımı kiralamış ol - duğu öğrenilmiştir. Hırsız sa- İaatkâr bir dostunun evinde mi . erkek - kadın | SUÇLU NE DİYOR? ruhiyat mütehassısları t:ğk' dan müuayenesine lüzum ’J f miştir. Aymı zamanda bif de tablo üzerinde yapılmif — fevkalâde memnundur. — İlk defa olarak ç miz bir yatakta yattım, T kap sıcak yemek yedim.. #” hanede insanın sıhhatif kıymet veriyorlar.. Demiştir. ınlar, erkekler İle a)'"' ı yürümüş ve elinde (ulk“:';p bolik meşale ile bir odun * ateş vererek, kadınların © ıYıını bir müca-' deleye girişiyor |zahürata diplomatlar da iştirak (etmiştir. Bü teşebbüs, bundan sonra mümkün olan her yerde ezkekle kadının cins farkı tefrik edilme den kanun muvacehesinde müsa. vi haklara malik olmalarmı te min için yapılacak teşkilâtm baş | langıç noktasımı teskil etmekte. dir. Geceleyin projektör ışıkları al- tında bir numaralı feminist Mis Petlik Lavrens, Bartelmi - villa, yından gölün kenarma kadar v İzayan yeşil çimenler üzerinde| olduğunu bütün dünyay* miştir. Pâ a Mis Petlik Lavrens, hareketlerile bütim dün) ,ı/ vet bulmuş ve bu yn rîl” addid kereler hapise &" kadındır. dü Bundan sonra — AYTUP g dünyanm dört bir i memleketlerden gelmi WA j im mümessiller. ıııerl!"“d N kıyafetleri olduğü ' ateşe yaklasmışlar ve ” 'erinden getirmiş olduklar *i fenerlerini bu <testef 'ardır. > * (Devanı 34 |ziyetlerinden istifade ederek dığı bu rekor için on beğş IÜ’ vı reket etmiş ve 16 Aiuuoı“ğ Beş 5 inmit İt key, v ivinde kaldığın: ıayıemaui’ î: rötuşları tetkik edecektir-: yi Bog tevkif edilmiş olıl’ teşkilâtlarının faxliyete buîf