vE JsAvaTI| Venedikte açılan sinema sergisi | La Tribuna,, gazetesi yazıyor: Sinema faaliyetine, Türkiye dahi iş- tirak etmekle büyük bir nezaket gös termiştir. Genç Türkiye, sinemacılıkta lk adımları atmış bulunmaktadır. Sergide gösterilen Leblebici Horhor Ağa filmi, Ertuğrul Muhsin Beyin bir| &seridir. Bunu bir tecrübe filmi saya- iz. Bu film halkın hali tabiide güzel ve orijinal âdetlerini gösteriyor. Musi.! kişini, operet tempolarına benzetebili. | tiz. Mevzuu da besit ve sadedir. | Sergide bu gece gösterilen en güzel program, Alman programıdır. Bu film, Alfanım çevirdiği Flüchtlinge filmidir. Mevzuwnu yazan Gerard Menzel ve fil. mi çeviren Ücicky'dir. Kate Fon Najü ile Hans Albert bu filmde rol almışlardır. Bu film, Çin ahvalini göstermekte- dir. Ve Çinde çevrilmiştir. Film, Man çurya kıt'asını elde etmek için Çin je- nernalleri tarafındân yapılan dahili harp- leri gösteriyor. Film şu tarzda başlıyor! şehri düşmanın müthiş ateşine maruz kalıyor. Ahali bu şehri o terkederken vefil ve perişan halleri görülüyor ki, | filmdeki en mühim ve en feci manza - ra budur. Filmde bütün teknik vasıtalar kul:) lanılmiştır; binlerce © tabii manzaralar gösterilmiştir. Filmin esas mevzuuna gelince; hic- 4 — VAKIT 18 AĞUSTOS 1934 ret edenler arasında Laudis riamında bir Alman mühendisi vardır. Bu Alman; kız kardeşiyle beraber idi, Kızın ismi Kiristinadır. Bu iki kardeş Sovyet Rusyaya hic- ret etmeğe mecbur oluyorlar. Yolda maruz kaldıkları sefalet burada o canlı bir surette tasvir ediliyor. Bunlar Sov- yet Rusyada hiç bir yardım göremiyor» | lar. Az zaman sonra imtiyazlı araziye geçmeğe muvaffak oluyorlar ve burada da perişan bir halde kalıyorlar. İlki kardeş bu hazin şerait içinde bir adamin tesadüf ediyorlar. Bu adam ©6- ki Alman muhacirlerinden olup bir çok zamandanberi Almanyayı terketmiş ve hattâ vatanımı unutmuştur. İlk nazar- da bu zavallılara karşı ehemmiyet ver- memiştir. Bilâhare hakiki vaziyetlerini anlayınca kendilerine acımıştır. Kris tinanm güzel gözleri de buna büyük bir âmil olmuştur. Bu zat bu iki kardeşe her türlü yardımları göstermiştir. Yeni bir plân tertip ederek şimendifer işlet. mesi imtiyazını almışlır. Ve bir müd- det sonra Kristina ile evlenmiştir. Filmi temsil eden Albert büyük bir san'atkâr olduğunu tamamen göstermiş- tir. Kate de vaziyete göre elem ve sevinç duygularını simasında aksettirmeğe mu vaffak olmuştur. Dün akşam bol yağmur yağdı Şehrimizde bir kaç gündür ha- va gene aşkın bir sıcaklık gösteri- yordu. Evvelki akşam gök hafif hafif bulutlanmağa başladı ve bir az da yağmur serpeledi. Dün sa- bah gök bulutlu ve yağmurlu ha- lini muhafaza ediyordu. Akşama doğru kısa fasılarla bir iki defa yağmur yağdı. Saat yirmi birden sonra ise yağmur oldukça şiddetli ve sürekli bir hal almıştı. Hava- nın epeyce serinlediği de hissedi- liyordu. Dün hararet derecesi en çok yirmi alti, “en az on sekizdi. Rüz- gâr yıldızdan azami ön iki metre hızla esiyordu. Yağan yağmurun miktarı 0,5 milimetre idi. Avrupa ekspresi sekiz saat geç kaldı Dün, Avrupa ekspres treni se- kiz saat geç gelmiştir. Yugoslavyada suların taşması Jüzünden, trenin yolundan kal - dığı haber verilmektedir. ld g (Baş Larafı 1 inci sayıfada) Türk Dili Kurultayı azalarına mahsus olmak üzere bir “Kurul - tay Kılavuzu,, bastırılmıştır. Bu kılavuzda (o kurultayın programı, kurultay talimatı, mü- zakere usulleri ve komisyonlarda çalışmalar, umumi rapor ve he- saplar bulunmaktadır. İkinci Kurultayın çalışması, A. B. ve C. olmak üzere üçe bölün- müşlür. Türk dilinin dünya dilleri ara- sındaki yeri, Türk dilinin tarihi akışı ve filolojisi, dil inkılâbının manası ve hedefleri müzakere o - lunacak meselelerin ana hatlarını teşkil etmektedir. Harbin Kurultay talimat ve proğra» mının bazı maddeleri Madde: 1 — İkinci Türk Dili Kurultayı 18 Ağustos 1934 Cu- martesi günü saat 14 te İstanbul- da Dolmabahçe sarayında açıla- | caktır. Madde: 2 — Kurultay, Türk Dili Tetkik Cemiyetini. kuran ve koruyan Reisicumhur Gazi Mus - tafa Kemal Hazretlerinin yüksek himayeleri altında bulunacak ve lâtuf buyurdukları takdirde hu - zurlariyle de şereflenecektir. Madde: 3 — Kurultay, Maarif Vekili ve Cemiyet Reiri Beyefen- nin bir nutukları ile açılacak ve bir reis, iki reis vekili, dört kâ- tip seçerek işe başlıyacaktır. Madde: 4 — Kurultayın idare- si Riyasel divanma ailtir Riyaset Divanı Kurultay Reisi ve Reis ve- killeriyle Cemiyet umumi kâtibi ve Kurultay kâtiplerinden mürek- keptir. Madde: 5 — Cemiyet Umumi Merkez Heyeti ve Kurultay hazır- lıkları merkez bürosu ile Riyaset Divanı arasmdaki münasebetleri Cemiyet umumi kâtibi idare eder. Madde: 6 — Kurultay, Cemi- yet Umumi Kâtibi Merkez Heyeti kararile davet edilen devlet erkâ- nı, yerli ve yabancı bilginler ile Cemiyet azasından olup 15 Tem- müz 1934 akşamına kadar İkinci Kurultaya iştirak edeceğini yazı ile bildirmiş olanlardan mürek - keptir. Bunlar haricinde kalan dinleyiciler müzakereye ve reye iştirak edemez. Madde: 7 — Kurultay dinleyi- | cileri ile matbuat erkânımna ait kartlar yalnız girme hakkı verir, müzakereye ve reye iştirak hakkı vermez. Madde: 8 — Kurultay içtima salonu yetmediği takdirde daimi ve muvakkat dinleyicilerden bir ısmı muâyede salonunda radyo - dan dinliyebileceklerdir. Madde: 9 — Kurultayda okun- mak üzere göndeşlen tezler Ce - miyet umumi merkez heyeti ve Kurultay hazırlıkları merkez bü - rosu azaları tarafından tetkik e- dilerek şu kısımlara alınmıştır: a) İlmi değeri ve Cemiyetin ülküsüne uygunluğu bakımından Kurultayda okunması gerekli gö rülenler, > b) Vaktin darlığı yüzünden Kurultayda okunmasma imkân | görülemediğinden ilmi komisyon- lara havale edilenler, €) Okunması münasip görül- miyenler, İkinci"dil kurulta çalışma | İ lanmıştır, | Madde: 10 — Tezler ruzname- deki sıralarma göre okunur. Kurultayda müzakere usulleri Madde; 11 — Kurultayda esas, ilmi tezlerin azaya bildirilmesidir. Bunlar üzerine münakaşa ve mü- zakere kurultayın mevzuu dışın- i dadır. Ancak bir tez hakkında bir noktanın istifsar ve istizahı için söz alınabilir. Bu gibi söz- lerin mümkün olduğu kadar kısa | olması ve sual çerçevesinden çık- maması lâzımdır, Madde: 12 — Mütalaa veya sual irat eden zat, ayrıca bir tek- lifte bulunmak isterse bunu mut- laka takrir şeklinde ve yazılı ola» rak riyasete vermelidir. Şifahi | teklifler reye konmaz. Takrirler, lait olduğu encümene havale olu - nur ve encümenin mütaleatiyle | müzakereye konur. sebeple söz almak istiyen zat, kendisine sunulan zarf içindeki fişe adımı ve işini yazarak hade - me ile veya bizzat urultay kâtip- lerinden birine verir. Madde: 14 — Söz istiyen zat» Polis haberleri: mimik ai Sabıkalı Şevkinin marifetleri Macar caddesinde Fırm soka- ğında oturan Asım efendinin cep saatini alan ve gene ayni mahal- lede oturan birahane sahibi Halit Efendinin * hırsızlık kasdiyle ka» pısını kıran sakıbalı Şevki yaka» lanmıştır. Kanlı kavga Kemeraltı caddesinde gümrük hamallarından Şakir ile Hüseyi - nin arasında kavga çıkmış ve Şa- kir bıçakla Hüseyini ağır surette yaralamıştır. ğ Hüseyin Beyoğlu hastahanesi - ne kaldırılmış, Şakir de yakalan- mıştır. Su alırken döğülmüş Küçükpazar Çeşme sokağında 7 nümaralı evde oturan (Fatma Hanım polise müracat etmiş ve çeşmeden $u alırken Sultan ve E- mine Hanımlar tarafından döğül- düğünü söylemiştir. Sultan o ve Emine Hanımlar yakalanmıştır. Manape meselesinde tah- kir edilmiş Dün sabah Unkapanında Ye- şiltulumba sokağında oturan Fat- | ma Hanım polise müracaat etmiş ve Mustafanın kendisini bir ka - nape meselesinden tahkir ettiğini söylemiştir. Musfata yakalanmış » tır. Hırsızlık eden kiracı Bakırköyünde Yeni mahallede oturan Fatma Hanımın iki ceket- le dört lirasını çalan kiracisi Ne- şet Hanım yakalanmıştır. Uyuyan karpuzcunun başınal| yeti ve bu ülküye ermek için gi- gelenler Cibalide reji arkasında karpuz sergisi sahibi Hacı Mustafa sergi- İde uyurken © seyyar satıcı Emin altı lirasını çalmıştır. Emin yaka dl RDE F.Y 4 w gı WL Madde: 19 Ftaç başi Dir | e eat kiediğiğe bataleyamdan yı bugün açılıyor i | lar, riyasetten kendilerine söz ver- mesini beklemek ve ancak riya- setten davet edildikleri zaman söz söylemek mecburiyetindedir - ler. Komisyonlarda çalışmalar Madde: 14 — Kurultay üç ida- ri ve dört ilmi komisyona ayrıla- caktır. 1. İdari komisyonlar şunlar - dır: a) Nizamname komisyonu, b) Takrirler komisyonu, c) bütçe komisyonu, li. İlmi komisyonlar şunlar - dır: a) Dil karşılaştırmaları ko- misyonu, b) Filolojik tetkikler komisyonu, e) Istılahlar komis - yonu, d) Gramer komisyonu. Madde; 17 — Komisyonlar 5 - 7 kişiden mürekkep olacak, içlerinden . bir reis, bir mazbata muharriri ve bir kâtip seçilecek: tir, Madde: 18 — Hiç bir takrir geçmeden umumi celsede müza « kere edilemez. Madde: 19 — Kurultay ve ce- | miyet reisleri ile cemiyet umumi | kâtibi ve umumi merkez heyeti | azaları her komisyonda bulunmak ve reye iştirak etmek hakkını ha- izdirler. Madde: 20 — İdari komisyon- ların kararları Kurultayın son gü“ nüne kadar Kurultaya verilmek lâzımdır. İlmi komisyonlar icap ederse Kurultay dağıldıktan son- ra da çalışmalarına devam eder - | ler. Bunların tetkik ettikleri tez - ler ile verdikleri kararlar Kurul - | tay kitabına konur, Kurultayda okunacak tezler için kararlaştırılmış mevzular A — Türk dilinin dünya dille- ri arasındaki vaziyeti: 1 — Türkçe ile Hint » Avrupa dilleri denilen diller arasındaki münasebetler. 2 — Türkçe ile Sami denilen diller arasındaki münasebetler. 3 — Türkçenin Ural - Altay dilleri denilen diller arasındaki mevkii. 4 — Türkçe- | nin muhtelif lehçeleri arasmdaki münasebetler, B — Türk dilinin tarihi akışı: 1 — Türk dilinin kablettarih, tarih: tezinin ve en eski dil yadi- gârları üzerindeki mukayeseli pa- leontoloji lengüistik tetkiklerinin verdiği neticeler ve bunlar hak - kındaki tetkikler. 2 — Bilinebi - len en eski Türk dilleri (Sümer, Eti, Elâm dilleri) hakkında tet- kikler ve bunların Türkçeliğinin delilleri -3 — Türk dilinin son 13 asırlık istihaleleri ve muhtelif Türk © İehçelerinin | tekâmülleri hakkına tetkikler. 4 — Türkiye e dil işlerinin umu- mi tarihi ve muhtelif hedefleri ü- zerinde tetkikler. * € — Dil inkılâbının manası ve hedefi: 1 — Umumi bakış: İstenilen ve özlenilen öz türkçe dilin mahi- dilecek - yollar. 2 — Cemiyetin dil inkılâbına doğru olan faaliyet mevzuları üzerinde tetkikler ve mütalealar. 3 — Türk dilinin ih- tiyaçları ve yarınki tekâmülü üze- rinetetkikler. O OIkti s at j Mr. Roosevelt! müşü millileştirii “Manchester Guardian,, 18 1934 (Washington) dan 9 bildiriliyor; Reisicumhur Mr. Ruzvelt, müş mübayaa kanununa tevfil şün beher (ounce) nin (*) Sİ ten millileştirilmesi emrini Darphanelere, Amerikada müşleri almaları için talimat Reisicumhurun beyat atında miştir. Darphaneler aldıkları fak bir resim hakkını tenzil ra mütebakisinin tutarını gü 4 veya nakit olarak mal sahibi cektir. Bu emirnamsnin 21 vel 1933 ten itibaren mem rılan yerli gümüşe tesiri yolt”” dan maada Amerikada 9 asif" ne kadar mevcut gümüşün ş gün zarfında darphanelere nacaktır. Bununla beraber bf lara da müsaade © edilmiştir. meyanında ticari ve sınai 14 mu olan gümüş ile maden ti€ rinde mevcut kontratlar racı zarari olan gümüş vardır. dan maada ecnebi hülcümetler bi merkez bankalarınm sahip gümüş, fabrika mamulâtı ola avani ve tezyinat, Amerikan raları, ve ecnebi gürnüş paral İ gümüşler istisna edilmektedir. Bu kanun, millinakit miki” 75 altın ve yüzde 25 gümüş *| çıkıncıya kadar mübayaatı ya re hükümete salâhiyet ve: Reisicumhur Mr. Ruzveltif hakkındaki emirnamesi aşağıf” İunmuştur: “Bugünden itibaren Birlefi rika hükümetlerinin para siy#f) tarzda olacaktır: Gümüş ve #5 stoklarındaki nisbet yükseltil! gümüşün miktarı mevcut st0 yirmi beşini bulacaktır. 193 mübayaa kanununun verdiği le satın alınan gümüşe muk bonolarını tevzi etmek üzere dürüne salâhiyet verilmiştir. "İİ lar piyasada para gibi tedavil” tir. Gümüş bonolarının mul N gümüşler, tam olarak devleti" sinde hıfzedilecektir. Gümüf bileümle kanuni borçlar | ÜĞİ muteber olacaktır. Resmi borçlarda da tefrik edilmiyet" no sahipleri arzu ettikleri za noları gümüş dolarla tebdil *“ğ/ lerdir. Reisicumhur lüzum her hangi bir zamanda Amer cut bütün gümüş madenini. dan aldığı salâhiyetle top” tir, Mr. Ruzvelt, yukarıdaki meden evvel neşrettiği ” 1934 gümüş mübaysa kam” bik zamanı geldiğini ve b“ memlekette fiatlerin istilri tâ yükselmesine yardım p Yü harici ticaretimizi, kıymeti ! bi dövizinin maküs tesirleri” maye edeceğini bildirmişti” Gümüşün millileştirilm? ri, bir sene kadar evvel all yapılan muamelede takip yola giriyor; Şu farkla kir davülde bulunan gümüş pars yecektir. — e e an : (*) İngiliz ölçüsüdü” 16 da biri, es RRRRE AH MARE Ay Yurttaş; Bu cümhuriyet bal yi yerli mallarımızın Ankara yeni sergi ©“7 lacaktır. Kışlık — iht ucuz ve sağlam yor mizla hır seriden 1 j Mimi İktrsat *€ Cem yg