si — 4—VAKIT 11 NİSAN 1934 Esnaf Bankası Münakaşalarından Ne Anladık?. Be (Başmakaleden devam) onra kendisinin ban- urakabe hususunda salâhi- yeti lie ifade etmek için bu müessi im şirketi olduğunu, belediye riyaseti tara- fından bir belediye müessesesi gi- bi murakabe ve amıyacağını ân- latıyor, nihay: yilin esenin bir anoni — Ben suçun delilini almış deği Jim de vali ve sami reisi ak iy deli bir dava tahrik edemei ri ü ilâve ediyo Filhakika Muhittin Bey bir vali ve belediye reisi şıfatiyle delilsiz bir dava tahrik edemezdi. Fakat banka işlerini iyi gitmediğini anla- “ârktan ve başmda olan o müdürü kaldırdıktan sonra olsun hükümet- ten bir tahkik la istiyebilir- di. Nasil ki bugün gene ortadı bir dava tahrik edecek sui istimal hi Esnaf Bankası mese'esinin en 22- — — olsan il ediyor ve yok k n başlanmı: al n a ve baş işleri bundan iç, beş vel yapılmış olsay- a neticesi itibariyle daha çok fay- dalı olacaktı. Mehmet ASIM Güzel Py Akademisinde| n'atlar akademisi, bu imtihanlarma erilmesi ih ge de husliL rr atlar ak; demisinden Avrupaya, dört sene- dir hiç talebe gönderilmemektey - di. ——— ibm seferleri Türkiye e arasında tayyare ipi ihdas etmek istiyen Polonya tayayre she mümes$il- leri Ankarada bulunmakta idi. Dün sabah M, Hn Ti- M. Mikucki veuaod inetaoinet| oszynski Ta- yi M. Müreseczeveki den mü- İstanbula gel - işlerdir. Yarım öm dönebeklie dir. mizlenmiş olacaktır. eee KL el vk dün şahitler dinlenildi. Bir müddet evel, hususi otomobilin çarpması su tiyle pm kuyuda jandarma girer aktan ine sebep olm. muhakeme edilen ieci Aletin Beyin muhakeme- dün öğ bul mahkemesinde de- tir. sine, eden sonra İstanb gan mi ünkü mul mede şahitler dinlen'Imiştir. “Dinlenilen şahit- ler, jandarma Hasan, şoför Ba 2 aettin, garaj sxhibi İzzet, şoför Vedat, Tepebaşında “Lala, bi- rahanesi sahibi Kosti Lala efendi- lerdir. a Hasan efendi, ot: mobi! pre ezilen ei bağırışını işittiğini, 'oni otomabil içerisinde bir kadınla velden tanıdığı Alâettin geldiğini, Alâetti otomobiline bindiğini şlide indiğini söy e miş, sözlerini. söyle tekmillemi Ba iK yo lira verdi kullandığı| Mİ re- a, Kendisi vin haneden — Alâettin Bey, Bana on lira| “ Tozkoparan,, toz- d sil di; ! “Yanımda bozukluk yok sonra verirsin,, dedi. Ben, oi nin hususi otomobili oldu-| ğunu bi lirim, Zincirli kuyu yolun: | 3 iin rasgelmem “e e, a sordum. Kısac: “ hai ımdan bir kaza si cevabı- ni rm iktifa etti, erdiği on liradan yüz © Yiri e otomobil parası ln yanımda — alıkoyuj e. sonra ia: Ben, ğim yerde Tsi “ va Ba 2 ettin a He vasgeldi- yoktu. endi, o akşım Alâettin m im olak, ililiüesin. urduğu sonra (beraber eki Elimi ii n e birahan bulun ei eye muvazi e — ma- AŞ e bıraktığını söyle- diği otomobilini yerinde bulama: dığını, “Çalmdı,, diye Galata Büz » YA anğa damın kendisinden otomobili kı'« dırmak için yardım iştediğini, o a- damın Alâettin Beye benzediğini, fakat katiyetle teşhis edemiyece- ğini, vaka yerinde kadın görme- diğini anlatmıştır. Kosti Lala efendiye gelince, o Alâaddin Beyin itirazları Alâet Me aleyhindeki ifa- şoför ötileri öte“ kendişi- Bahaettin cip denberi acık o' nin bundan Güne aleyhinde söy- lediğini, *aleyhindeki diğer ifade- lerin de hakiki vaziyete uygün ol- madığını ileri si “Ne yanımis da bir kadın bulunduğu halde, ne de kadınsız o'arak o akşam vaka yerinde değildim. Kazaya bep olan ben değilim. Kab ürmüş, üzeri i, Katiyetile teşhis edemiyor Vedat efendi, otomobiliyle irli k J k devril- miş otomobil yanında duran bir a- Pols haberleri EE ENE Üzerine pislik atarak.. Üsküdarda Sualtı d an| Şehrimizin bazı semtlerinde kı- u Aİ ekseriya Da Kim ma - ruz mabhallerdi Belediye halkın sıhhatini şid- detle ihlâl eden bu hale (nihayet vermek üzere tedbir almağa karar vermiştir. Beyoğlunda Perapalas arkasın- daki Tozkoparanın bu suretle toz yapmıyacak surette katranlanması yapılmıştır. diğer semtlerindeki bu kabil yerlerin de| - Şimdi şehrin ayni suretle katranlanması düşünü- lüyor. Md) $ rette yazın toz yapan yerler te - E a Efendinin üzerine pis tik atm suretile 15 lirasını çalan sabıkalı -| yankesiçilerden Sait al - tır. Meşhut cürüm halinde Feriköyünde çamaşır fabrika - na ait ai su borularını mai istiyen Yani cürmü halinde Yağa Ee. ! Gelenler, Gidenli ba i e Galatasaray lisesi müdürü a çet Beyle orta tedrisat o müdi Hasan AN Bey bu ret mi gelmişlerdir. kay idaresi müdürü Cemi iy dün Yalovaya gitmişti e gul ola ei Tütün alacaklar Memleketimizden tütün satın almak üzere biri İtalyan, diğeri A- merikan iki heyet gelmiştir, k ve bilâhare temizlemek) Ya in yeni yapılacak otel işiyle meş öndeki ba et- m !,, demiştir. uhakeme, şahitlerin çağırılması için, otuz < bir mayıs mil mai b bırakılmıştır. Tram vaylarda ta- lebeye tenzilât Milli Türk Talebe ml tara - fından, tramvaylarda talebe i« tenzilâtlı tarife tatbiki Bağla Nafia Vekâleti nezdinde yapılan teşebbüsler müsbet neticeler ver « miştir. Bu işle meşgul (olmak üzere "den Ta'ebe birliği Celâl Bey etrafında da te- i, kal Idırılacak tarifeden Bundan başka £ talebel mıntaka kaydı da alimin. Yani'bir iemmiye! ve asgari tarife etki hususunda ti Bilin, met söz alındığı da haber veriliyor. tar, “ im sene © 7 meçi si a “ lıça faktör olmakta devam ir, u âmiller calar vaktiyle re rs Seli teketi Hristiyan - Sosyal muşta. ta ye nların milli zanlı! Nişanda ba “edilerek a ik mevki turyasınıı 1 ği g4 öne fi z 1. Karını a Sana Sokakta baya ile ein kalınca: — Gördün mü? dedi bunu bk bali etli de olam n da sevinçten ağzı kalkarım dı a mana İni gevele yecektin?, Meleğ'i gördün mü?, im, senden r kalsaydı kimbilir lar, di şa hasta ed Fahri, em sordu: ie ğım. , a kapısında bir otom : ie Ml bak seni hastada ” tüf taymış, bir kaç heki gö VAKIT'ın. Edebi Tefrikası: 57 Telefona koştum, Fah — ve şimdi, b vü dedim, — Ben ul gelemem, diyor. — Yediği halta bak, şimdi gel, diyorum sana! Telefonu Tay Yarım srat sonra Fahri geldi, Müdür karşıladı: oktor, dedi, kaynananın elini sünni bizde âdet böyledir. dl öptü, onlar da Fahriyi öptü- a Bm çevirdim, salonun re a hizmetçisindi nımma kadar b kadın gördüm. Bir çokları alya — Gel di ; ani çoşgunluğu vardı. Fah- ri boynuma mü ü temiz ana, ba- ba, kardeş sevgisinin sıcaklığı ile doldu- runca, dayanamadım, içimde zamanlar» danberi toplanıp kalmış olan acılapı tatlı göz yaşları ile yıkadım, ii ben Fah- ini i arı içmediler. Melek Ha- ordum. Bir aralık müdür de iğ istedi, müdürün karı- sı çıkartmı Biraz daha oturduktan sonra izin al- dık, Çıktık, — dini gidip şerefine içtik ya.. di? yecek, “gülüp duruyordu! — Ona sordukları emin misin , — Hadi oradan sen de be aptal! — Ne darılıyorsun, sordum, Fahri belki bütün önründü bu kadar dalgın olmamıştır. Eev yaklaştığımız zaman bana dedi ki: — Beni yalnız bırakma, ben şimdi u- Faki ni — isti; ğe m1Ş. e ak ağ söyledi bizim nerede olduğumuzu Ti rayet göstermiş söylememi” — Ben bu . N gider de anlarım, deye sö!