28 Nisan 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
ME indi, 5—VAKII (o 28 NIsAN 193344 — ülhamit paraları nerede saklıyor”? Hududu döller âylarca maaş alamazken.. — .—31 Mart vakası — —10— it yalnız Türk milleti- | durdu. o Harici düşmanlar Türki. çalıştı. Beyin kızı Pa- lr karşı emniyet - | yede meydana çıkan yeni hareket (10) Temmuz inkılâbınm bi kocan pe ği etmiş,, kaynatasmın nasihatlerine ekle, o Arnavut ii karşısında yeni vaziyet alabilmek | hakkukuna kadar tedbirli bir di teşebüsünde i boşanma | aldırış etmemiş, erhu ââhtü ini muhafız Dr İş isi Ma lüzum görmüştü. | lâlci gibi hareket etti, Bu suretle | davası açmıştır. . Al Ne | y yirmi, yirmi o beş bi liralık başıma geçirmekle kalmı - | r İttihat ve Terakka ce- | Manastırda İttihat ve Terakki te$- | kaynata kini gerginlik fevk; bir adam oldulğundan, gerek ka- attâ Arnavut ve sü o. umumiyetle o | kilâtı içinde bir nüfuz ge ol - | iâde şiddetlenmiş, bunun abimi rısının, gerek ( çocuğunun infak askerlerinin memleketlerin - | zama: Selânik! olan oMus- | du. O vakte ka ad olrak ci we m birinde cinayet | V€ sini ondan bekl. , bu v ki en uzak akrabaları ve ah - | tafa (o Kemal ile (bazı | viyeti içindeki birbirine ie — bü kabil daha bir çok hâdisede, iki ri ihsanlara garketmekle fa #imiyordu. Memleket Vi pi arı gibi Sörikden. ihti - lâlden sonra ei siya Volkan gazetesine ihsan — Başsız bir cemiyet ! Yazan: Mehmet Asım ğin haricinde bariz b ir rken, Anadolu dan ö öni plıyo: onra b topladığı lale ie ette sl başma ii büyük anka harp gelmi: bu Paraların yalnız bir bu- emdiği sööürlediği inkıraz hair kef idaresi 8 vatan hudutlarını te milli pe daha â 5 EE 5 gz p 2 g g & e © 5 İptida cemiyetin Manastır şubesi man ği muvafakat edeme-| reisi mira'ay Sadık Bey ile Selânik | masından sonra Abdülha i İ şubesinin bir kısı u esasiyi ilân (ettikten | başlıyan anlaşamamı: 1 cemiyetin parçalanmasına sebe lâf fırkası çıktı. Bunların çarpış” | kilâtın başında olan Sadık Bey a ile | maları arasında memleket felâket- | tık kendisini başlıca İaraşlarından ten fe'âkete uğradı. etihat ve Terakki vee Se- shu başlamı setten a- | si görülmedi. Bilâkis bir taraftan | O Cinayet nasıl olmuştur? Bi emle- | mektep tahsili görmemiş bir rü Bey, vak'adan sonra elindö eN mıştır.Bu vaziyet karşısında, P. yolunu a sahibi asker olması askerler ve Zâ | çasiyle karakola gitmiş iin o - | kize Hanım, nihayet babasının ya: öyle çi nıma ecbur kalmıştır . o zaman- ne geçilebilecekti. > revaçi ına imkân bulun: nsubu bul >. etmi men- ebi de mem'ekette saplar rı kendisi çok hizmet etmişti. Bu mıntaka - daki ilyon altın lirası büyük müş- | rumunâ yuvarlanmıştır. : Nihay: i avcı taburları teşkilâtı başla” » | milli mücadele ile milli... i bi tler ile beraber İttihat emız difilinde . yeni bir Türkiye ye girmiş old ı için dünya yüzüne çıkmıştır. Sadık Bey Abdülhamit idaresine İttihat v e Terakki cemiyet esa- | karşı kuvvet ile çıkmış idi. Abdül- Meşruti-| hamit buradaki ye ve Terak- ısım âzası arasında | resi artık memlekette nizam ve a- €sasinin ilânı ur İe . şahsı olarak görmeğe rek — eşmiş, mahkü: ası rası olmadığından bahsetmiş, bu- nun üzerine paranm alınmasını li ir. Bı ühtü *İ kilde işlendiğine | ten ceza kanununun “İ yayı anlatış yollu, şunları di: mazlık nihayet | sayiş yoluna ek için kanunu olunca olarak Ma mineli İttihat siiteşi ve Terakki teşkilâtı re - Usküdarda kaynatasını öldüren damat! 1 inci sa; isi Aziz Beyin o sırada sküdar Elükim üm, uğ vandik edile- | ceza mahkemesi reisi bulunduğu- miyet nu kaynatanın damat aleyhine aç- ka - aç et davasına ait a tazminatın | tığı tehdit ve hakar ıy pâ- | muhakemeyi gördüğünü, mahkü- miyet karar verdiğini ka ydsnerek haciz yolu ile | sözlerine şöyle devam etti: ımat, karısına eza ve cefa avacıların vekili, şahsi davayı di yollu daha bazı sözler ilâ- en za Beyle ga geldi. vk İskele civa» | ve etti ve sıra müdafaaya EN mi değild dir! b iddiasını redetti: arka cebine attı. Ben — Kat'iyyen böyle bir şey yok- vel davrani sm. Tabancâmı a tur, dedi. Müekkilim, kaynatası rıp ateş ettim t NN devamlı surette tazyık Suçun bu in gayri bir şe | gör yüz: ahatı huzuru ş, bu ri dair bir delil hım bunalmıştır. Fakat, an kırgınlığını onu öldür - le vardırmağı aklından Vak'a, şiddetli ani bir su- yoktur. tevei suçun yirmi se- bir zi yz Tem arihinden evvel meğe ki işlenmiş yi maktaımdan .. geçirmemiştir. : tl Ni eek — v— ve infial rette ortaya çıkmıştı tesiriyle, Zeyi 'n kasten ve te- | lim, 80! okak ortası! ndaki karşılaş" hevvüren kisi öldürmek - | mada hakaret ve tehdide, tecavüze 449 uncu | uğraymca ne yaptığını bilemiye- cek hale gelmiş, bu vaziyet karşı - nı isterim. sında kendini korumak endişesiy- Müd deiumuminin mütelens le e , İındıktan sonra, öldürülenin varis- | ekkilimin bi lerinin vekili söz aldı ve şahsi da- söyle « | olsa, o ge gününe ar bekle: pidesi, geçimsizlik sü Cinayet, tasarlanmıştır! uzun müddet içeri isinde, di — Biz, suçun kasten ve tehevvü- eğil, taammü rlanmış | vel li bir suç — eri di. D olarak iilândiğini iddin. ediyoruz. | vel buna hiç bir mi Bu iddiamızı teyit edecek deliller | | Suçlu vekili, milan sahasında azı noktalara dair “a vekili, mahkeme re- bulunmuş, müdafaa de ak Karar Perşembeye is Aziz, aza Kemal ve Abdur- al rahman Şeref adaş er — mü“ sini kaldırarak yerine re bir rejim kurmak için çalışirken lânik mıntakasımda olan ihti ie Ben İb ie ım ape Efendi, ne var? iz biraz burayagelseniz... © a 481 neresi? urası Merkez eczahanesi.. > Geleyim, ne var? kaç His Hasan Bey biraz keyifsizlen - ima geliyorum, Sen orada mısın? T uradayım, ele fi Mu kapadım, koştum, — ktep ş bir —ini Be issiz bir ihtilâlci cemiyeti olduğu bir miralay idi. Hem de Melâmi halde Sadık Bey cemiyet içinde | mi ln istihsali için uğraşmıştı. mek üzere muhakem. tarikatine mensup bir Şeyh idi.| gayri resmi reis rolünü oynamağa Fakat bu mıntakadaki teşkilâ- | perşembe günü İner on ın dörde bı” ydı a Jetihat ve Terakki ce-| hazırlanmıştı. başı a olduğu gibi rakmışlardır. sü ü eri mieytine a bu mın- Bununla binbir İttihat ve iyi orduya mensup bir zabit değil, o muhakeme sırasında, mah» pe cemiyetinin teşekkülü | takan meleğini Sadık Bey almış" | rakkinin Manastır m mıntakası zaman bir posta ve telgraf memu- me salonu tamamiyle uştu. gi inkı'âbınn yuku Ji. ki teşkilâtı, kanunu esasiyi m et | ru olan Talât Bey idi. r çok kişi, muhakemi e safhaları" e eyibirm müddet (için dur- Sadık Bey burada hakikaten iyi | tirmek, ni istipdat idare- Çöven (992) nı mesi dinliyordu. > ii İrdez Bey eczahanede y: Bey kendinden geçmiş yatıyor. O kada: dık, Belediye hekimi — rn Me: , görürüz. — Nerede m Bey? fena oldum ki, utanmasam aği az kan almış. H gider .. di asan Bey kahvede, buraya getire- | Ayaşlı benden beş beter. gene kaldırdılar, kâfuru ny e kan gi a z hile pg ia sk DM Bey “yerinden kaldırma - — Nasıl olmuş? Deye dürli, bilmem neler yaptılar, hasta açıl - un birl , a isı ili büyük tasaya düştük: Hasan Beye in- e Ayaşlı bu sözü söylerki Şi urada kahvede oturuyormuş, fena- ii zi 5 ylerken, orada otu » | lık gelmiş düşmüş, 7 kaldırmışlar. Fahri'ye sordum: ve gün, öğlen sonra, bankada çalışı” e Kn kaveci beni HN ER yerd atıg dam; sy ppi , ada çalış N — Nedir, Doktor Bey hastalık? De- | koşturmuş, ve bunu böyle buldum. — Açılabilir, dedi. efon; Ayaşlı telefon edi dim. Size telefon eti lı, hastahane idare müdürünün ygınlık geçiriyor, dedi, yı Belediye hekimi yok, dışarıya ri odasına gitmiş, kapının yanına oturmuş, hem uzaktan hasta odasını gözetliyor, ia eren bile çok ihtimam di me i, Ayaşlı dedi kit — Belediye hekimi de orada, gidelim b akalım, ben telefon edeyim de hastahaneye kal - Ben a telefona sarıldım. Fahri'yi | dıralım. olduğu için ei Beni odasma götür- buldum: m etti, “—. geldi. Ha » | dü, konuştuk, b az avundum ama içim - — Ha, şimdi m ben gelinceye | der ge Ha: Beyi (o elden deki vi yenemiyarum. kadar bir şey yapmayın, dedi. | geldiği ln iv sars - Biz konuşurken Fahri, geldi: Ayaşlı ile gittik, Orada yakında bir | madan otomobile koyduk, astaha - — Açılıyor, dedi, 0 kahvenin arkasında bir odada Hasan | Biraz sonra Fahri geldi. Mim bakın dı, hastaya baktı, Bana dedi — Bunu yerinden kaldırmak doğru olmaz ama, bu viranede de bırakamayız, nenin alt kat odalarından birine yatır - hem de cigaranın birini yakıp, birini sön- dürüyor. Baş hekim işitmiş, geldi baktı, Baş he kim de babamın pek Yi dostlarından var),
