Sahife 6 , VAKIT 15 Ağuslos N (MEMLEKETTE VAKI rl Konyadaki kuraklık Ziraat velisi lâzımgelen tedbir- leri yer ka gecikmişiz Uşakta Avcılar kulübü Neler yaptı? Uşak hususi muhabirimizden: Mütevazı bir binanın cephe- sinde şimdi yeniden yazdırılmak için kaldırılan silik bir levha: Avcılar kulübü.. Daracık birkaç basamak mer- divenden sonra geniş bir yer. Duvarlar kâmilen av hırsını gi dıklıyan tablolar, O fotoğraflar, tahnit edilmiş gerilmiş, çeşit çeşit kuşlar, hayvanlarla dolu, Burada her şey taşıdığı isme uymak istiyor: Mesela kalem mabfazası fişenklerden yapılmış, perdelerin ortasında süs püskül küçük ve tüylü bir porsuk.. Mer- divenin yanında geniş bir tahta, burada sik sik - aynı zamanda sevimli ve kudretli bir karikatü- rist olan - reis Hakkı Dağan Be- yin bir av hikâyesini canlandı- ran karikatürine kararlara, emri yevmilere davetlere filân rastlanır. Cemiyetin azası çok, yalnız Uşakın içinden değil, köylerin hemen kâffesi aza, merkezde bulunan daimi azalar her gelen misafire beşu; ve mülteft, mi- şafirperverlik gösrerirler. Onlar tüfekleri ve tüfeklerin barutu kadar sert değillerdir, fakat tü. feklerinin isabeti kadar dürüst birer insandırlar. Reisleri bam- başka bir insandır. Halk fırkası reisi olan'Hakkı Dogan bey göz» lerinin bebeklerinde iradesinin, zekâsının şiddeti parlayan, çok kuvvetli hafıza sahibi bir sima, Avcılığını görmedim, metbini işit- tim: Yamanmış; yaveri Lort (kö- peğinin ismi ) sahibinin istediği gibi bir hayvan, Uşak avcıları kulübü memle- kette çok büyük hizmetlerde bulunmuş ve avcılığı bir ilim haline getirmiştir. Gittikce te- denni eden av hevesi kulüp sayesinde yeniden canlanmıştır. Bunu Ogeçen sene Hakkı Dogan Beyle münakaşalardan sonra Uşaga gelen Sait Salahet- tin Beyde takdir etmişti. Gün geçtikce azası çoğalan kudreti artan kulüp cıvar kaza- lara kendini numunei imtisal göstererek kulüpler tesisine ça- lışmıştır. Gediz, Simav, ve daha sair civar kazalarda avcılığın nizam ve intizam altında ilerle- mesi bu suretle mümkün olmuş- tur. Her sene av mevsimini büyük av bayramlarile karşılan kulüp azaları şimdi istirahatta köpek- lerini ayaklarının dibine yatıra- rak okşiyan parmaklar tetiklere dokunacak günleri bekliyerek batıralarile eğleniyor. Geçenlerde bir perhiz bozgun- luğu yaptılar, ailece topçu tabu- ru zabitlerinin iştirakile Çanlı köprü civarında bir atımlık ce- saretile çil topladılar, Bayramla- rini bekliyoruz. Rüştü Kavası öldürenler Zonguldakta Ereyli şirketinin kavasını o öldürenlerin © muha- kemesi bittmiştir. bunlar kavası öldürdükten sonra Ereğli şirke- tinin 40,000 lirasını elinden al- mışlardı. Bu işte zimethal olan- Ja rdan üçü idam edilecek, beş wânesi de muhtelif müddetlerle hapıshanede yatacaklardır. Konya, (Husu- si) — Konya- bu gene mevzii bir kuraklık geçir- di. Bazı mınta- kalarda ekinler Çiftçi : mız sene yandı . lardaki köylüler müsteribtir. Çün- kü borçları yok- tur, Zirai vaziyeti bozuk olan yer- lerde koyun, ke- çi, öküz ve inek , çök ucuzdur. Ka- ektiği tohumu ramanda bir çe- bile alamadı. Konya şehrinin umumT manzarası biç keçi yavrusu Bilhassa Kara- altmış ©Oyetm;ş, manın Ova köyleri, Cihanbeyli havalisi kuraktan çok mütcessir oldu. Ot yok, ekin yok.. Bunlar olmayınca köylü için hiç birşey yok demektir. Cihanbeyli mın- takasındaki hayvanat buralarda ot bulunmadığından Söke mer'- alarına sürülmüştür. Karaman ova köylülerinin va- ziyetleri bir heyet tarafından tetkik edilmektedir. Önümüzde- ki seneler zeriyatı normal olur- sa bu köyler halkı borçlarını belki o zaman verebileceklerdir, Ziraat vekâleti zirai vaziyet ve kuraklık mıntakaları hakkın- da malümat istemiştir. Burada- ki (Babalık) gazetesi kuraklık mıntakalarındaki köylünün vazi- yetini ve mahsul olup olmadığı- Yalüükenetti liebe hatpimg | misyon teşkilini istemektedir. Muvazzaf bir ziraat mütehas- sısının da söylediği gibi sulama teşkilâtından İâyıkiyle istifade edilememektedir. Yarma nahiyesi ihtiyar heyeti- nin mübür ve imzalarını taşıyan bir varakada maksatlarına muva- fık ve zamanında su verilmedi- ğinden, su içmemiş ve sulanıp da mahsul vermemiş kuru ara- zinin bile idarece su ücretine tabi tutulduğundan acı bir lisanla şikâyet edilmekte, yüzde yirmi “e ceza alındığı ilâve olunmakta- ir. Buralarda bu sene bostan da olmamıştır. Tohum atıldığı gibi kalmıştır. Yeni buğday kanunu zürra sevindirmiştir. Mahsul alamıyan- lar sa meyuslur. Ova köyleri çiftçisinin sulama idresine borcu çoktur. üm emme mk Sr era LR kuraklık geçirmiş, ekinler yan- mıştır. Böyle olmakla beraber bura- kuruş, danalı inek yedi sekiz li- radır, Keçi eti on, onbeş, koyun eti yirmi, yirmi beş kuruştur. Keçi ve yahut koyun müştereken alın- dığı ve eti bölüşüldüğü zaman okkası yüz paraya, hatta daha aşağı geliyor. Yeni senenin kuzusu otuz kırk kuruşa alınabiliyor. Köylü bay- vanları yok pahasına elinden çi- karyor. Konyaya yakın memleketler- deki sular azalmış, bazıları ke- silmiştir. Tatbirat yapılmaktadır. Bağ ve bakçelerdeki sebzeler susuzluktan kurumuştur. Şehir- deki çeşmeler muayyen saatlerde kesilmektedir, Nöbetle su ve- riliyor. Belediye Tutlu memba suyunu şeure İsmeye Kürar tır, Ahmet A. Şeker ihtiyacımızın sekizde bir buçuğu nasıl temin ediliyor ? Sirkeciden Ohâreket (oo eden trenle Trakyaya seyabata çık- mıştım. Yollarda gözün göre bil- diği ufuklarda bep sarı yığınlarile tepelenmiş samanlarla dolu har- manları ve bostanları seyrede ede akşam üzeri Alpullu istas- yonuna geldim. Burası hakikaten görülecek ve millet için iftihar edilecek bir varlıktır. o Daha uzaklardan muazzam şeker fab- rikasının semalara yükselen 75 metre irtifamdaki bacasının sa vurduğu kara dumanlar fabrika, nın faaliyetine bir nişane oluyor-, du. Amelenin bir kısmi istiraha- te çıkmış olduğu icin istasyon büyük şehirlerin istasyonları gi- bi pek kalabalıktı. istasyonda:, tanıdıklarla karşılaştım. Alpullu- ya gelince ilk işim bittabi bu başmetli şeker fabrıkasını ziya- ret etmek olmalı idi. Her gün tatlı tatlı yediğimiz şekerin nasıl ve ne kadar zamanda yapıldı- ğını görmek istiyordum. Arkadaşlarım fabrikanın kibar ve kıymetli müdürü Şefik Beye müracaat ederek müsaade iste- diler. Şimdi fabrikanın içinde ve faaliyet sabasındayım. Burası bambaşka bir âlem. Köylünün araba'arile pancar getirmesi, pancarın tartılması, büyük bir kuvvetle akan Ergene su kanalına dökülmesi, imakine- lerle pancar kabuklarının soyul- ması, pancarın parça parça doğtanması, kıyılması, suyunun çıkarılması, kazanlarda kayna- ENE Alpullu şeker fabrikası ması, koyu bir hale getirilmesi, toz şeker haline ifağı, torbala- ra konulması, kantarlanması, bağlanması, depolara gönderil- mesi... hepsini ayrı ayrı seyre- diyorum. Pancarın suya dökül- mesinden itibaren şeker boru- larından şeker halinde akması on beş yirmi dakika sürüyor. Pancarın posalarından istifade hususu da düşünülmüş, bir se- nede 200 ilâ 300 ton ispirto ya- pan bir ispirto fabrikasıda şe- ker fabrikasına ilâve edilmiştir. Bundan başka ispirtosu alınan posalar da atılmıyor. Küspe ya- pılarak hayvanlara oyediriliyor bu küspelerle beslenen hayvan- ların sötleri fazla olurmuş. Bu posalar köylüye meccanen veri- liyor, kim isterse paucarımı tes- lim ettikten sonra arabasına küs. pe doldurarak köyüne davet ediyor. Fabrika hem toz şoker, hem de kesme çay şekeri çıkarıyor. Öğrendiğimize göre geçen sene- nin şeker istihsalâtı 1457 vagon- »dur. Beher vagon 15 ton oldu- ığuna göre fabrika 931 senesin- ,de piyasaya 21,855,000 kilo şe- *ker çıkarmış demektir ki buda .Türkiye şeker ihtiyacının sekiz- de birbuçuğudur. > Bu sene 2000 ton çıkarılacağı mit edilmektedir. Faaliyet mev- siminde amele miktarının yedi yüze baliğ olduğunu öğrendim. Fabrika civarında ormanlar ye- tiştirilmekte, güzel köşkler vü- cude getirilmektedir.Burası Kırk- lareline ayrılan şimendüfer hat- tınm başlangıcı olduğu için gi- diş geliş fazladır. Alpullu inki- şafa çok müsaittir. Evvelce sade bir istasyon halinde iken bugün yüz evi mütecaviz bir küçük ka- saba olmuştur. Istanbula pek yakın olan bu ahideyi herkesin görmesi lâzım- dır. Fabrikanın faaliyet mevsimi 15 Temmuzdan kânunu evvele kadardır. Muhtelif şekillerin Al- pulluya toplu bir halde seyahat- lar tertip edip burayı ziyaret et- mesi güzel ve faydalı bir gezinti olur diye düşündüm. Bir kaç gön sonra Alpulludan aynlıp civar kazaları gezeceğim ve gördüklerimi VAKIT karile- rine bildireceğim. “> miş, bunun için tahsisat ayırmış- | > Samsun'da Halk fırkası z ## n nasıl çalışıyor? ( aç Samsun hususi muhabirimizâ€9* şt Cumhuriyet Halk fırkası iğ Samsundaki mesaisi çok © Yin ve canlıdır. Bunu anlamak tür fırka çalısı altındaki top'asl Li görmek kifayet eder. ii. Vilâyet kongrelerinde kara” laştırıldığı üzere vilâyet, Kö köy idare heyetleri mus?! zamanlarda fırka binasında to?” lanmakta ve mesaileri hakkın birbirlerine izahat vermektedi”” ler. Bundan başka her ay onuncu, yirminci, otuzuncu leri fırkaya mensup bütün tandaşlerin umumi içtims vardir. Bu toplantıda fırka idare heyetlerinin mesai ta rından malümat alır ve ayn! manda birbirlerile tanışırlar. Tabaka tabaka vilâyet, ve köylerde yapılan bu to; tıların mühim faydaları görü mektedir. Fırka mensupları rada yalınız biribirlerini tanı la, idare heyetlerinin mesail vakıf olmakla kalmazlar. Bu a lantılar onların fikri inkişaflar”” ve umumi malümatlarını t eder. Fırkanın memleket ve dei let işlerindeki alâkası ve um” takipliğin tamim'eri onlara i rada izah edilir; g5 bali, pe burada ma "âmat alırlar | veb dan bir mektepten ayrılır gö dolgun bir duygu ile çıkarlar Fırkanın esaslı meşguliyetle” den biri de esnaf ve amele kilâtlarile uğraşmasıdır. içse mizin muntazam ve muasır 8 disip'in altında çalışmaları * esaslı tedbirler alınmaktadır. cümle Samsun iktısadiyatı “Wi rinde müessir olan limsnd” tahmil ve tahliye işleri bu”, yandadır. Tüccarlar tahmi tahliye işlerinde mütemadif*” kayıkçılardan, motörcülerdet pe mallardan şikâyet ederlerdi. a şikâyet günün birinde Sam”, limanının ehemmiyetini Ünye al mamna intikal ettirecek $9 tehditkâr bir vaziyet almıştı bek Bunu nazarı dikkata alan mutahassıslardan mürekep encümen teşkil ederek bu mes” eleyi tetkik ettirdi. Ve ei den aldığı rapor üzerine ie tedbirler almağa başladı. bu kabil mesai erbabını bi tiren ve çalışmalarına intiza — suur veren bir teşkilât me“ a tur, Denebilir ki tahmil ve BK liyedeki bütün müşkiller ta! wi izale edilmiş değil de şikâY' meydan vermiyen muntaza Gi muttarit tarifeler mütemadi ii alâka ile takip ve tatbik ektedir. gi Zübeyir oğlu Fust Topraklar altınd kasaba pg Afyonkarahisarın ys zl bif köyünde eski Firiçyalılarâ ” g4 kasaba harabesi evci. harabe tamamen toprak 9 dır. Köylülerin, burada yy yaptıkları haber alınarak ei y Afyon Maarif müdürlüğün” bis? zılmış ve derhal men'i tevessül edilmiştir. Bu çıkan bazı yazılı taş ve da mahallinden kaldır ELE SF, EE) il RA #5 05-5 44 rı» SW TI.