7 Nisan 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

dan —? — VAKIT 7 NISAN 1931 iki muahede arasındaki fark Tan gazetesi şayanı dik- kat bir mukayese yapıyor Alman hariciye nazırı M, Kürtiyüs ve Avusturya Başvekili M. Şober, Alman - Avusturya gümrük ittibadının M. Briyanın Avru- pa ittihadına ait mütalcaları ile mutabik bulunduğunu ve bu iti- lâfın aktinde biç bir sui niyet olmadığını temin etmişlerdir. Tan gazetesi iki siyasi recülün bu beyanatını cerh makamında atideki mukayeseli cetveli dercetmiştir. 1828 Prusya * Hes muahedesi Prusya ve Hes büyük dükalığının bir tk gümrük hududu olacaktır. Tarile her iki memlekette olacaktır, Memleketlerden birinin bütün mah ânı diğer memlekete serbestçe girebile cektir “ Tam imtizaçtan $az olan mevar (şarap, meşmibatı küüliye ve tütün ilâh) gibi bazı istihlâkât rüsumudur. Ba gibi mevat bir memleketten diğerine geçerken mü- ayyen vergi vereceklerdir. Hükümederden her biri gümrük rüsa- munu kendi ük idarelerinden ve tahsildt nokisi nazarından tam bir müsa- vat öniresinde alacaktır. Gümrük idaresi masarifi gümrük he- sılabndan almacaktır. Pazlai hasılat miktarı nüfus tayin edildikten sonra akit mem Teketler arasında taksim edilecektir. | 1931 Avusturya- Almanya | itilâfı Almanya ve Avusturya her iki sında gümrük mi vafuk eden bir gümrük | Bir intilâk i ağır ve tehlikeli yaralı vardır Ankara, 6 (Telefon) — Cebe- cide Dağ mahallesinde çalışan 4 amele yemek pişirmek için ateş yakmışlar, bir aralık ateşin İ yandığı yerde şiddetli bir infilâk kanunu ve bir gümrük tarilesi kararlaş: | teracaklardır. Iki memleket arasında emtia delesinde ne ithalâr, ne ihracat müba- alınmıyacakur Ik nopolize,, emuaya hakkında itlaf edeceklerdir Her iki memleketin gümrük idaresi diğeriçinkinden müstakil olbcak ve ancak mensup olduğu hübümete taallüi ceker. cdes Muabedenin tetbikinden neş'et edecek masarif © çıkarıldı rük varidat taksimat cektir iktan O—Osonre güm- memlekt- arasında bir formülüne göre taksim edile. Tan gazetesinin bu mukayesesinden maksat 1828de Prusya ile Hes büyük dükalığı arasında aktolunan itilâfn Almanya - Avusturya itilâfına mutabık olduğunu göstermektir. 1828 iti- lâfı 1834 te şimali Almanya hükümetleri gümrük ittihadını (Çol- ferayn) ve buda Alman ittihadını temin eylemiş olduğundan Tan gazetesi ve diğer Fransız gazeteleri de son itilâfın Alman - Avus- ihadını temin eyliyeceği iddiasındadırlar. A EYİYEYAYAEREEEEY istifadesine de arzedilmektedir. Konservatuvar talebesinin ehem- miyetli bir san'at hadisesi teş- kil eden konserleri Tepebaşı kışlık (o tiyatrosunda o verilecek, dak, bet pazar ve cuma günü “olmak üzere 26 nisana kadar devamedecektir. Meccani olan bu konserlere kısım kısım muh- telif zümreler davet edilmiştir. | tuvarın vücvde getirdiği orkes- Darülfünündan | Bu (meyanda itibaren muhtelif derecelerdeki | İ önümüzdeki cuma günü başlıya- | resmi ve bususi mekteplerin mu- | allim ve talebeleri, muhtelif mü- | verilecek “ olan €ssese ve cemiyetler, mensupları esnaf teşkilâtı âzası memurlar, davetlidirler. Davetlilerin tesbi- tinde halkın muhtelif tabakaları Bâzarı dikkate alınmıştır. Konserler, san'at yolundaki — Babacığım çok sevdiğim bir | | faaliyetimizden ecnebilerin malü- mattar edilmesi omaksadında istihdaf ettiği için şehrimizdeki sefaretnameler ve ecnebi kolo- Bileri mensupları, bu müddet zarfında şebrimize gelecek olan Yunan darölfünunluları da bu müsamerelere çağırılacaktır. ilk konser önümüzdeki cuma günü saat onbeştedir, konserva- tra ve bando tarafından verile- cektir. 12 nisan pazar, 17 nisan cuma, İ9 nisan pazar günleri ikinci, üçüncü, dördüncü konserler piyano, şan ve keman konseridir. 24 nisan cuma günü verilecek konser keman ve koro, 26 nisan pazar günü verilecek altmcı konser şan ve keman konseridir. — Bazı ilâçlar verdi. Hastayı kadına daima sert bir âmir tavrı ferah tutunuz, sıkmaymız. İyi havai nasıl gösterebilirim? — O kadar sertlenmezsen de her lı yerde oturtunuz.. — Buradan daha iyi havalı yer) "Yor dakika cicim bicimle tepene çıkart'nerede olur?. man da iyi netice vermez... Heki- me gösterdin ne dedi? — İsteri dedi. — Bir rejim tarif etti. Zıddına basmayınız. Olmaz dediği hususat- ta ısralra üzerine varmaymız. Ve — Bir kerre bir kadının üzerine|size karşı olan muamelâtında da bu teşhis kondu mu çeki ver kuy- birçok huysuzluklarını affediniz. ruğundan... Ben başka şey merak! Yani şimdilik onu pek tam adam ediyorum. — Nedir babacığım? İden evvel ruhi bir yerine koymayınız. İsteri her şey- rahatsızlıktır. — Bu kadının isteriye uğrama) Kendisinde ciddi hiç bir hastalık! smın bir sebebi var. Onu anlamak|olmadığına onu inandırmağa çalı istiyorum... — Beni büyük bir meraka dü- şürüyorsunuz.. Bu sebep ne olabi- lir? — Düşün... şınız. Bu hastalık harici suitesi İa ve bazan da hastanın kendi ken dine fena telkinlerde bulunmasile artar.. — Bin türlü aklü hayale gelmez — Düşünüyorum en evvel aklı- felâketler içinde peşinden — dolaş. ma gelen makul sebep şu oluyor. — Hangisi? — Bu bali mahbusiyet işkence- sile geçen hayatının bir aksülâme- li olacak.. — Belki. — Doktor daha ne dedi. Evlen. İki sene sonra böyle yarı çıl gın bir kadınla karşı karşıya kal. — Babacığım ben karımı se yorum. Her derdini, her eziyetini yüksünmeden çekerek onu tedavi- ye çalışacağım.. — Çalış fakat bütün emekleri- tömet her iki memlekette “Mo- | azedilmiş olan | gün zarfında İsimleri aşağıda yâ- w'lik muvakkat bir uzlaşma | olmuş, hepside ba' fırlamış- lardır. Bunlardan çok teh- likeli surette yaralanmışlar, has- taneye ka'dırılmıslardır. ikinci müntehipler Birçok yerlerde intihap tamamlandı Ankara, 5 (A.A) — Son iki anlı kazalarda müntehibi sani in- tihabatı fırkamız mamzetlerine rey vermek suretile hitam bul- muştur. Bimdiye kadar müntehibisani intibabı ikmal edilen kazalar 231e m olmuştur. Kazaların isimleri: Mıhalıçcık, Pazarcık, Si- nop “merkez,, Maydos, Tekirdağ “merkez,,, Darende, Bayramıç, Malkara, Suşehri, Kuşadası, Şar- köy, Osmaneli, Serik, Mudurnu, | Pütürge, Kurkudeli, Meraş, “mer- kez,, Hendek, Manavgat, Yalova, Keşan, Bozcaada, Bodrum, Ka- i vaklı, Tercan, Saray, Emet, Bur- dur “merkez,, Seyitgazi, Seydi- | gat, “İnepes şehir, Cihanbeyli, ilgin, Hadım, Erezli, Ermenek, Ankara, 6 ( Telefon) Son ge- len haberlere göre Malatya, Yoz- Izmit Wilâyetlerinin bütün kazaları ile Edirne merkez kaza- sında möntehibi sani intihabatı H. Fırkası bamzetlerinin seçil mesile neticelenmiştir. Gediz, 6 (Vakıt) — Müntehibi sani intihabı bitti, C, H, İ namzetleri imüttefikan seç ————— Iki ıntihar Ankara, 6 (Telefon) — Bugün burada iki intihar oldu. Hizmetçilik eden Pekmez is- minde bir kız, sevdiği gencin kendisini almamasından müteesir olmuş, kendini iple asmıştır. Leblebici mahallesinde istan- bullu Mahmut Ef.nin kızı Saa- det H.da, ailevi bir mes'eleye canı sıkıldığı için permanganet içerek kendini ö'dürmek istemiş- tir. Fakat yetişilerek kurtarıl- #maştı nin heba olmasından korkarım. İyileşmesi hakkında büsbü- tün ümitsiz değilim.. Çünkü.. Bu talil edatından sonra Çele- bi — Ey çünküden sonra? İ Damping Başmabalemizden mabaat ediyorlarsa hariçten gelen bu fiat rekabetini sadece Rus Dam- pingi şeklinde ifade etmek doğ- ru mudur? Kömür meselesinde de hükü- metin esasen yerli mallarını hi- maye için esaslı tedbirler aldığı malümdur. Bilfarz yeni gümrük tarifemizdeki himayekâr usulden başka © şimendiferlerimizde ve seyrisefain gibi resmi müess»se- lerde sarfedilecek (o kömürlerin yüzde on fazla fiatlada olsa kendi memleketimizden alınması kararı bu çcümledendir. Bu su- retle dahilde istihsal edilen kö- mürlerin çoğu yine resmi mü- €ssesat tarafından alınıp sarfe- dilmektedir. Bu takdirde hariç- ten gelen kömürler limanlarımız- da himayekâr bir gömrük resmi verdikten başka yerli mabsüllere nispetle yüzde ondan fazla fiat k- rarlar ve hükümetçe de bunların satılmasına mani olacak yeni r alınırsa bu tedbirlerin ece hazinenin zara- rna hudutsuz bir himaye usulü nü kabul etmek demek olmaz m? Sonra Zonguldak havalisinde çı- karılıp hükümetçe satın alınan kömürlerin hemen yüzde dok- sanı ve belkide tamamı esasen Türk sermayesine ait olmadığına verilen pi rın ecnebi serma- yesini temsil eden Ereğli şirke- ne gittiğine nazaran Ruslar Damping yapıyor diye alabildi- ğine yerli kömürleri için himaye | tedbirlerine - müracaat oetmek milli iktısadiyat namına ve ha- rine zararına sadece ecnebi ser- mayesini korumak neticesi hasıl olmaz mı? Buğday fiatlarınn geçen se- neye nazaran hemen üçte bir derecesinde düşmüş olmasına elince; Bunun sebebini Rus satledenler -Halbuik doğrudan doğruya Buğ- day ticareti ile meşgul olan alâ- kadar bir zat geçen gün (Vakıt)a gönderdiği bir mektupta Buğ- daylarımızın fiatınd. düşkün- lük ile hariçten Buğday gelmesi arasında hiç bir münasebet ol- madığını rakamlarla isbat ediyor- du. Buraya kadar verdiğimiz iza- bat bilhassa memleketimizde Yy. tişen eşya fiatlarındaki düşgün- lük meselesinin hakikaten çok ince tetkik ve tahkika mubtaç bir iş olduğunu gösterir Mehmet Asım — Rahatsızlığı üzerinde... Çık- miyor... —— Canım sen de nasıl kocasın susarak birkaç defa yutkunur.)bir karını bahçeye çıkaramıyor- açılsm da kimin davetile g sun. Baksanıza ay gümüş ışıkları ile, uyuyan arzı okşuyor.. Bülbül- li Ticaret borsasında i : , Afyon piyasası durgun Ham afyon ibracı serbest bırakıldığı halde afyon piyasa: sındaki durgunluk hal bir şekil almış fivatlar çok düşmüştür. Hemen hemen hemen biç satış | yapılmıyor gibidir. Varidat aranıyor Borsa varidatının son zaman- ! larda mühim miktarda tenakus etmiş olması, borsayı yeni vari- dat aramağa mecbur etmiştir. Bunun için borsalara dahil ol- mıyan ve borsada müamele görmiyen bazı mevaddın yeniden borsaya alınması kararlaştırılmış- tır. Bunların içinde bam deri, halı, yumurta, peynir, zeytin ve zeytin yağı gibi en mühim ticaret ve ihraç emtiamız bulunmaktadır. Küçük esnafa kredi iş Bankası küçük esnafa kredi açmağa karar vermiştir. Bu bu- susta bankanın umumi müdürü Celal B. şunları söylemiştir: — Küçük esnafın kredi bula” maması nazarı dikkatimizi cel- İ betmiş ve onlara yardım edi İ mesi kararlaştırılmıştır. — iki veya üç imzalı senetleri iskonto ederek yapılacak, kredi miktari asgari 50 lira olacaktır. Tabii bu miktar esnafın vaziyetine elindeki senetlere göre tahal edebilir... | | ! Doktor Gurjeronun konferansı Bir müddet evvel Bursaya gi den Paris tıp fakültesi cildiy€ ve frengi profesörü M, Gourge“ rot Yalova yolile şehrimize dön müştür. | Profesör, Bursada üç gün ke" İ larak kaplıcalar hakkında tetkif kat yapmış, alâkadarlardan iz#' hat almışlır. Şehrimizde bulunan o Profesö Gurjero yarın saat beşte Darü Tüduni Könferats satırda Prg giden tahaffuz ve vikaye tedbil leri mevzulu bir konferans vert cektir, Yunan darül.ünunlula Atina darülfünunu hukuk lebesinden 50 kişilik bir g pun önümüzdeki perşembe nü şebrimize gelecekleri yağ mışlı. Haber aldığımıza göre, Yun | talebesi perşembe günü deği 15 nisanda limanımıza gele olan (Sardunya) vapurile geti cektir. İde gururuna yediremedi. Bak di bir iki davetle kuzu gibi yor... — Baba gelsin biraz hava i gelsin... Filesof kendine gelen — Çünkü karım bazı bazı iyile-'ler baliki tazimen nait okuyorlar. şüpheleri bakışlarile oğluna şiyor. Kendisine kuzu gibi bir mu-|Bu sünuhat saatinde içerde oturu- yet ettirmemek için yüzünü nislik ve hatta bir az neş'e bile gellur mu? liyor. Artık kurtuldu zannı ile sevi Dedi. Ve hemen yerinden fırla- niyorum, Fakat çok sürmiyor buldı. İclâlin bulunduğu odanın pen- güneşlikten sonra yine hava kara-|cereleri altına giderek onu davete ğlum karına bu muvakkat PA iyiliklerin ne zaman ve ne sebep-|yalnız siz yoksunuz. Bütün aile le geldiğine dikkat etmelisin. Bulmına rica ediyorum bahçeye inin kadın hangi tesir altında fenalaşı: Ay ile yüz yüze geliniz. Kendi yor? Hangi tesir altında iyileşiyor,İzi onun nurlarıma okşatınız bir şe Bunu anlıyarak ona göre tedbir al.|yiniz kal, malıyız... den yorulmuşlar ustular,. Filesof uzakta oturan kı- zı ile d birer ucunda, biribirin- den mümkün olduğu kadar açık ©- turarak hiç konuşmuyorlardı. Bul soğuk vaziyet nedir? Onlar da dar'tefsir için baba oğul sükütla biribi- gın mıydılar? Umrani Bey baba oğul arasında Tabi kâr tedavi bir ses: — Geliyorum... Dedi.. Damadın ricasındaki bu tesiri rine bakıştılar.. Fakat filesof, oğlunu fena bir geçen muhavereye can kulağile diklmanaya kapılmaktan men için: kat ediyor gibiydi. Lâkin mesafe- in açıklığından bir meal alabilme ledir. Şimdi böyle şimdi şöyle de- — İsterik bir kadının hali böy- şüpheliydi. Nihayet o tarafa doğ iminden inat saati idi. Sen yalvar- ru seslendi: — Çelebi Bey.. — Efendim.. dım gelmedi. Sen aşağıya indikten sonra gelmediğine belki pişman ol du... Lâkin kendi kendine | Hanımi hep buradayız! atın bu nüvaziş yanında tıbbın » bro- Baba oğul bu can sıkıcı mes'ele-| mürleri, valeriyanleri kaç para € bir müddetider?.. Damat bey bahçeden pencere- ının hallerine de dik:İlere yükselttiği bu ricasını bir kac de bahçe ka'defa tekrar etti. Yukardan © zaif inmeyi! Iya, aya doğru kaldırdı. İclâl halsiz adımlarla se mermer merdiveni üzerinde ci dü. Sıkı sıkıya bir omuz örtü | bürünmüştü. i Çelebi onu kolundan tutan in hemen yerinden fırlamak “4 iken babası kolundan yakalı” lusulca kulağına: I — Koşma. Dur. Jkendi kendine insin... Sonr& İya çağırma.. Kendi haline 4 Canı nereye isterse oraya o Çelebi bu ihtara zer İl İder bir kâynama ile yeri” İdi. İclâl hastalıktan wa Imaya benzer edalı ağır bir le önlerinden geçerken A rine hafif bir selâm verdi: vi nın yüzüne hiç bakma! dü. Doğru Caize i yanlarına gitti, Karı na oturdu. Yavaş, yavaş başladılar... Ne söyleşti mek için Çele du. Babası yine koli dı. Fakat bu defa il (Bİ Merdi derini