3 Temmuz 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
ha —--— Verem mücadele cemiyeti pe'şi Dr. Ah Pş. cerem hastanesi bulunmaması, gün geçtikçe kendini hissettiren feci bir eksikliktir. Bu yüzden hemen bütün fakir veremliler sokakta kalmakta, hem kendileri kur- tulamamakta, hem de saçtıkları mikroplarla diğer sıkhatteki a- damları zehirlemektedirler, ç Emanetin yaptıracağı hastane- rin arsası bile tesbit edilmemiş- — tir. Fakir hastalar için Büyükada ve Heybeli sanatoryomlarında ncak 14 yatağı vardır. Bu ya- teklar dolu olduğu için Emanete mürâcaat eden her veremli ta- biatile reddedilmektedir. Bu .. surdtle şimdiye kadar 1000 den sig ep Son günlerde cinayet vak'a. arı artmaktadır. On beş gün © sarfında iki komiser bir sabıka- “Olyı, bir polis bir sandalcıyı, bir balıkçı da karısını öldürdü. Daha bunların tahkikatı ikmal edilme- den evvelki gece gene bir kan- lı vak'a ile karşılaştık. Bir genç sarhoşlukla bir gar- sonu öldürdü. Bu hususta aldığımız malüma- K Ba mesöleğii: ha''etnz'i. R “ Binlerce fakir veremli her türlü yardımdan uzak! Resmi teşekküller hususilerden, hususi teşek- küller, resmilerden medet umuyorlar ziyade hasta geri çevrilmişlir. Bu hastalara bir çare bulu- «po bulunmıyacağı (o hakkında dün bir muharririmiz veremle mücadele cemiyeti reisi Ali Pş. ile görüşmüştür. Ali Pş. demiş- tir ki; — Maalesef veremlilere yar- dım etmek için paramız yoktur. Biz halktan alacağımız para ile ancak veremlilere bakabiliriz. Asıl halk bize yardım etsin ki Biz de (o veremlilere (e yardım | edelim. | Hadise gece yarısı cereyan etmiş, m katil derhal yakalanmıştır Vilâyet Sıhhiye müdürü Ali © “Şehrimizde fakir halk için bir | Rıza B. de bunları süylemiştir: — Bugünkü teşkilâtla filha- kika veremlilere bakmanın imkâ- nı yoktur. Herşeyi, her hizmeti resmi teşekküllerden istemek doğru değildir. Çünkü nihayet dairelerin bir bütçesi vardır. Bununla ne ya- pılabilir? Her memlekette cemiyetler kendi azalarını, cemiyetin para- sile tedavi ettirirler. Bizde bu niçin. yapılmıyor ? e Veremlilere yer bulmak, tedavi etmek için yalnız resmi teşekkül- lerden istiane etmek kâfi değil. Şimdiki halde şehremanetinin yaptıracağı hastaneyi beklemek lâzımdır. ” © Sarhoşluk yüzünden bir facia Üsküdarda bir genç tabanca ile bir garsonu öldürdü nına alarak bir otomobile bin- miş ve Çamlıcada Avni efendi nin Sefa gazinosuna gitmiştir. Gazinoda Behiç Beyin oturma- sına garson İhsan ve Aleksan tarafından mümanaat edilmiş, kırnata çaldırmasına ise büsbü- tün mümaneat edilmiştir. Garson Aleksan bilhassa u- yuyacaklarım söyliyerek fazla is- rar etmiş, bu yüzden Behiç bey- le aralarında kavga - çıkmıştır. Behiç B. biraz sert davranmış, Aleksanı tokatlamış bunun üze- rine bıçak çekmiştir. elinde bıçakla üzerine içen — gören Behiç B, taban- z l casını çekmiş, iki el ateş etmiş kurşunlardan birijkalbine isabet- — 4 temmuz kayık yarışiarı hakkında mıntaka denizcilik be- yetince ittihaz edilegelen karar- ların son şeklini 24 haziran ta- rihli tamiminizde okudum, ve kürek sporlarında medeni dün- yada mer'i usullere iltifat etmi yerek indi mülâhazalarla hüküm- ler ihdas eden hey'etinizi yanlış kararlardan siyanet etmek saa- detinden daha çok zaman mah- rum kalacağımızı teessüfle gör- düm. Tamiminizi başdan nihayete kadar tahkik etmeğe zaman müsait olsa idi üç buçuk satır içine sığabilen zühul ve hatala- ların miktarına ve hele ne ipti- dai mevada bile saik olduklarına siz de şaşardınız. İşte çok küçük bir iki misal: Tamimlerinizi kâh kulüplere kâh deniz kaptanlarma tevcih ediyorsunuz;, ,mıntaka;denizçilik heyetine ancak kulüp reislerinin muhatap olabileceklerinden şüp- hemi ediyorsunuz. Bilirsiniz ki kürek ıstılahında “tek,, kelimesi kürekcinin iki e- lile bir kürek çekmesini ifade eder; bir kürekçinin iki kürek çekmesine alem olan (çifte) nin mukabilidir. Demekki (tek çifte) denemez nasıl 2 çifte, 3 çifte İ diyorsanız öylece bir çiftle de- seniz murat ettiğiniz sandalı ifade etmiş olursunuz, Bu küçük misalleri kelime oyunları addet meniz mümkündür, beis yok maksat zühul ve hataların hudu- İ duna hep birlikte erişmek, hay- ret ve yesimizin muhik olduğu: nu size kabul ettirmektir. Bir misal daha getireceğim, kabilse şaşmayın!... Yukarıda medeni dünyada mer'i usullere iltifat etmediği İ rum ki son tamiminizde bütün | garp memleketlerinde mer'i olan bir kaideyi aynen alarak diğer muharreratınızı süslemişsiniz, fa- kat şaşmamak mümkünmüdür ki beynelmilel talimatnameden ter- ceme edilmiş, yegâne aldığınız bu pek doğru kaide, sizin elini- ze geçince, fahış bir hata olu- yor!.. Bahsetmek istediğim ser- dümenlere ait olan atideki mad- dedir : “(B. M.) Nizamnamesi muce- bince serdümenler, O kıdemsiz, müptedi, ve saire gibi kayatlar yoktur; yalnız serdümenler Elli kilodan noksan olamaz. Elli kilodan noksan iseler fıta- lara azami 10 kiloya kadar ağırlık konur. Bakınız! reden bütün di için doğru olan bu kaide tarafınızdan kabul e e oluyor? Garp me a Blnlel: eri e ekler müsabakalara iştirak eden kürek- çiler birbirinin aynı vasıtaları, yani merakibi kullanmak mecbu- riyetindedirler. Bu (vahdeti temin için, nizamnameler, yarış merakibinin tulünü, küpeşte ve su kesimindeki arzlarını, umkunu hatta kaç tahta ile kaplanması lâzım geldiğini ve nihayet sıkletini tesbit etmiştir. Bu kadar itina ile tesis edilen müsavatın dümen- | cilerin sıkletlerinde bulunabile- İ cek müessir bir tefavüt ile ihlâl edilmesine elbet cevaz verilmez. Bundan dolayıdırki sizin suya sabuna dokunmaz Zzannile ve kararlarınızı süslemek maksadile aldığınız o madde orada vaz olunmuştur. Halbuki bizde vaziyet Garp- tekinin ayni midir? Yarış yerin- de sıralanan, faraza bir çifte fıtalara baksanız görürsünüz ki: Birisveya ikisi 0,70 6;60 eb'a- dında: ve :40 ile 45'kilo ağırir ğında oldukları halde yanların- daki, meselâ Beykoz fıtası 0,90x7,10 eb'adında 60 kile sikletinde Haliç kulübünün fıta- sı ise 0,95>8,30 ve 75 kilo sik letindedir. işte yan yana sıra- lanmış irili ufaklı bu htalar bey- nindeki cüsse farkından, ve bu | farkın tekne sür'atlerine olan tesirinden sarfınazar, yalnız siklet farklarını ve neticesini teemmül eden ve söz söyleyen Haliç ku- löbü kos koca fıtasile, meselâ G. 5. veya A. O, fitaları ara- sında aleyhindeki 30-35 kilo a- zaltmak için 40 kiloluk bir dü- menci koysa siz hemen üzerine üşüşüp dümencisinin altına on kiloluk bir ağırlık mı ilâve ede- ceksiniz?... Ve böylece müsava- tı tesis ettim, doğru bir iş gör- i düm! iddiasında mı bulunacak- nizi söylemiştım; itirafa mecbu- | tınız ? Diyebilirsiniz ki: «şayet o hafif dümenci Haliç fıtasında değil de karşısına çıkan ve zaten hafif olan fıtada bulunursa mü- savalsizlık ziyadeleşdirilmiş ol- maz mı? “ Varsın olsun müsa- vatı nasıl olsa tesis edemiyecek iyi 3— © VAKIT 3 Temmuz 1330 neden biribirle | | rine müsavi tutuluyorlar ? Denizcilik işlerinde garip kararlar Yazan: Cem a 2 Ha getme my yy ray ' itibar ile size onu tavsiye eden, olduktan sonra heyetiniz işe ne | diye müdahale eder? Biraz fazla biraz eksik, bozuk bir kantar yine bozuktur! Bahusus yarış vasıtaları arasında bir vahdet ve müsavat (bulunması lüzumuna kani olsaydınız günlerce nefes tüketerek bu sene hiç olmazsa bir tek vasıtayı, faraza bir çif- teleri tevhit edelim, bir tek ya- rışta olsun hakiki galibi ve mağ- lubu tayine imkân bulalım , tar- >zındaki tekliflere muarız kalmaz- İşte görüyorsunuzki bey- iz meden aldığınız e (kel başm tarak ) gibi gö- İ kata mutabık olmasa bile hatı- | v Bi - N yy İ güzide ( san'atkârımız Cem, | “E yarın yapılacak kayık yarış- £ ları münasebetile kaleme al #di.| | Geçen 1929 senesi mıntı İ bir gün şifahen bunu teyit etti- eğer: I Resim ve karikatürle ol £ dugu gibi deniz sporlarile de £ pek yakından alâkadar olan £ dığı şu yazıyı bize gönder $ ze batan bir hata olmıyor. müteveffa denizcilik federasyo- numuzun son azası ve halen türbedarı olan Rıza beye, zuhul- leriniz silsilesine bir yenisinin ilâvesine sebep olduğu için ser zenişte bulunmak hakkınızdır. * Mukarreratımızı baştan başa tahlil etmiye imkân ve zaman olmadığını söylemiştim; Hepsin den sarfımazar ederek yarış me- rışları mesafeleri şöyle idi: kıdemliler müptediler 1 çike 1800 1900 2, 1600 1600 3 Çubuklu-Beykoz 2000 1600 2 ağustos 1929 yarışları o kademliler o müptediler o hanımlar I çifle 1200 yarda 1200 Y. o 600 XY. 2 , 1600 Y. 1600 Y. . san Yi 3, Çabukle-Meykoz 2000 X. 4900, © Bu sene yarışlarının da, hiç olmazsa ayni mesafeler üzerin- de icre edileceği meczum idi. Hatta haziranın 15inden sonra niz. O günden 24 Hazirana ka- dar bir hafta zarfında aklınza ne geldi ki 24-4-930 tamiminiz- de mesafeleri tezyide lüzum gör- dünüz ? Sakın üç şamandıra ek- sik bulmuş olmayın. z Mesafe: Tek (8) çifte 1900 Bi “ 1600 Üç w— Çubuklu» isbu mesafeler küçük, h mesi lâzımdır ki bilcümle itile ve mesafesile malüm olan yarışlara hazırlanan kürekçiler lâakal 4 ay müddetle tedrici ve muayyen merbaleleri olan bir idman takip etmek mecburiye- tindedir. Demek ki yarışların arefesinde yarış mesafeleri yit veya tenkis edilemez. B sus bu gibitebeddülleri veh emredenler bir kulübe de « supsalar (kendi arkadaşlar gizlice bu mesafe Üzerinde id- man yaptirdı bizi de son daki kada haberdar etti) gibi haki ra gelebilecek düşüncelere ve dedikodulara bais ilir.. Em rettiğiniz yarış K i ile | geçen seneki mesafeler arasın- daki farkın azametini anlamak için bu mesafelerin “küçükler sınıfı istikbal düşünülerek ihdas edildiğinden 18 yaşını teci iğ etmemeleri şarttır, dediği ve bu tarzı tahrire göre 16-17 yaşındaki çocukların bile dahi olacakları sınıfa ve hanımlara
