—— 4. — VAKIT. 27 Kânenevvel Günün siyaseti “Morgan, ın zaferi Alman maliye nazırı M. “Hel ferdin,, in istifası, “Reyş, kabi- nesini oldukça sarsacak bir key- fiettir. Bu istifanm ferdasında elde edilen malümat Avrupa mali âleminde büyük Amerikan sermayedarlarının ne mühim rol oynadığını gösteriyor. « Reyş » hükümetişu sene 80- nunda pek güç bir mâli vaziyet sarşısında kaldı. 1930 senesine ka- dar yekünu 450 milyonu bulan deyin taksitlerinin tesviyesi icap ediyor. Alman maliyesi bu meb- lâğı ibzar için aylarca müddet uğraştı. Dâha nihayet bulmak üzere olan senenin baharında M. «Helferding» vergiler üzeri- ne 300 milyon zammedilerek bü- teenin tevziz edilmesini teklif ey- lemişti, Muhtelif | fırkalar (vergilere zammıyat icrası aleyhinde bulun- duklarından bu teklif reddolun- du. Halbuki taksit zamanı yakla- şınca vadesinde tediyatta bulu- nulmaması tehlikesi baş göster- di. Yegâne baş vurulacak çare istikrazda bulunmak çaresi idi, M. Helferding Amerika banka- ları ile müzakereye girişti. Müzakerat uzayıp gittiğinden bir «amortisman» programı tan- zim ederek Alaman bankaları- nın delâleti ile parayı temine ih- tiyaç görüldü. Bu bankaların hükümete O muavenet etmeleri için lâzım gelen sermayeye ge- lince «Piyerpon Morgan» tara- fından temin olunuyor. Almânyanın doğrudan doğru- ya Amerika bankalarile aktettiği Dülen istikrazının faizi yalnız 7,5 olduğu halde, Alman banka- ları delâletile akdolunan “Mor- gan ,, istikrazı yüzde 8,5 faizli- dir. Netice itibarile Almanyanın barice karşı kısa vadeli borcu ziyadeleşmekte ve vaziyeti ma- hiyesi fenalaşmaktadır, M. «Helferdinge in,« Morgan» m emellerine baziçe olarak böy- le bir sureti halli kabuletmesi «Rayşbank» müdürü M, Şahtın şedit tenkitlerini davet etti, Ak man bütçesindeki açığı fazlalaş- tırmış olan nazır va i temin edilir edilmez Vee kildi. Şimdi «Helferdinge in ha- lefi hakkında münakaşalar de. vam ediyor. Filhakika «Müller» in «Koalisyon» kabinesinde bir «sosyal demokrat, nazır azalmı demektir. 2 Eğer yalnız ehliyet nazarı dik- kate anarak iktisat nazırı M. “Moldenhaver,, € maliye umuru tevdi olunsa, maliye ve hariciye gibi iki mühim nezaret «halkçı» ların eline geçmiş olacak; çün- kü gerek M. “Moldenhaver,, ge- rekse M. Ştrezmann (halefi Fon «Kürtyüs» halkçıdırlar. Hal- buki solcenah fırkaları halkçı- lara karşı büyük bir emniyet beslemiyorlar. Bu vaziyet karşı- sında “Müller, kabinesinin mü- bim bir tasfiyeye uğramasından ibtiraz edilmektedir. Lahey kon- feransınm &kdi arefesinde böyle tahavvülün Alman menafiine net etmiyeceği derkârdır. M, Gayur SON HABERLER Ankara, 26 (Valıt)— Ali Ce- nani B. hakkında eli riyase- tinin hükümete yazdığı tezkere- ye baş vekületten aynen şu ce- vap verilmektedir. : Bu ayın dokuzunda doğruluk şirketi müteahhidi Hüseyin Hüsnü ve mezkür şirket kâtibi Faik beylerin polis müdürlüğüne ge- lerek Ali Cenani B. üzerine bir çok para aldığı halde 9 gün evel Adanaya müteveccihen hareket etti- ğini ve ayın ikisinde Adanada gö- rüldüğünde Cevdet İzrap ve İs- hak Rafet B.ler tarafından çekilen telgrafa cevaben Adana polis müdürlüğünden alınan tel- graftan anlaşıldığı ve üzerinde kasadan 34 bin lirayla şirket na- mma Ziraat, Emlâk ve Osmanlı bankalarından (o poliçe suretile aldığı miktarı meçhul bir para bulunduğu ve bütün vesaik ve defterleri beraberinde götürdüğü cihetle şirket namına daha ne kadar para aldığı gayri malüm olduğunu ifade etmişlerdir. Polisşçe yapılan (o tahkikatta Ali Cenani B. in Ankardan Ada- Ben meb'usum gidebilirim ——— uu — Ali Cenani B. yataklı vagon kondöktörüne böyle söyüyerek yoluna devam etmiş ve hududumuzu aşmıştır naya gelerek bir gece orada kaldıkta Sönra ayın üçüncü gü- nü yataklı vagonla Gaziayıntaba gitmek üzere hareket ettiği hal- de oraya gitmediği ve nerede bulunduğu Adanada ticaretle meşgul Ayintaplı pazarbaşı zade Nuri Beye, gelen telgrafta bildiril- mesi Üzerine tahkikatı lâzime icra olundukta Nuri B. in ifadesine na- zaran mumaileyhin pek meyus ve bedbin bir halde bulunduğu ve bin liralık evrakı naktiye mukabilinde 105 altın mubayea ederek Ayıntaba gideceğini söy- lemiş olduğu anlaşılmıştır. Fevzipaşa istasyonunda tren- den inmiyerek elinde pasaportu olmadığını gören yataklı vagon kondoktoru Halebe gidemiyece- ceğini söylemesi üzerine ben meb'usum gidebilirim demiş ve bu suretle yuluna devam ederek Halebe ve oradan da hattın müntahası olan Trablusuşama gittiği kondoktorun beyanatındar müsteban olmuştur, Vekâlktir bundan başka malümatı olmadığı: maruzdur. Garip bir telefon p konuşması Bir kâdın sesi bize Ali Cenani Beyden haber getirdi Dün telefonda ince bir kadın sesi, bize şu cümleleri söyledi: — Adanadan yeni geldim. Orada Ali Cenani Beyle görüş- tüm. İsterseniz size bazı malü- mat vereyim. Cevap verdik: — Hay hay Efendim, yalnız siz kimsiniz? — Ali Cenani Beyin dostla- rından biri... — İsminiz ? — Söyledim ya... Ali Cenani Beyin dostlarından bir... Meçhul muhatabımızın ismini vermek istemediğini anlayınca daha fazla ısrara lüzum görme- dik, muhavereye devam etmeyi faydalı bulduk ; telefondaki ses belki bize Gazi Ayntap meb'usu hakkında enteresan haberler ve- rebilirdi. — Evet, sizi dinliyoruz efen- dim. — Ali Cenani Beyi eskiden beri tanırım, fakat onu hiçbir Zaman Adanadaki kadar meyus görmedim. Ona niçin bu kadar kederli olduğun sordum, bana Şu sözleri söyledi : — Ticaret vekâletinde bulun- duğum © zaman, biliyorsunuz, buğday © meselesinden © dolayı borçlanmıştım. Azami gayretimi sarfederek borçlarımı ödemek istedim: O muvaffak olamadım. Çalışarak - karanmak istedim. Onda da muvaffak 0'amadım! Evvelce karıma verdiğim emlâk ve arazinin bana iade edilmesi için karıma müracaat etmekten medi, nihayet vermeyince de... Ne yapacağımı şaşırdım. Sorduk; — Ali Cenani B. memleketi terkedeceğinden falan size hiç bahsetti mi? Telefondaki ses cevap verdi; Hayır, hayır, hiç bahset- medi. Otelde beraberdik, lokan- tada beraber, Fakat bana bu kararından biç mi hiç bahsetmedi: — Yanında bir kadın var- mıydı? — Kadın madın yoktu. Hali çok perişandı, Hatta yakalıksızdı, kıravatsızdı.,, Mülki di M. Meclisinde Dün neler müzakere edildi? Ankara, 26 (A.A.)— Bugün Böyük Millet Meclisinde iz meb'usu Mustafa Beyin vefatı hakkındaki Başvekâlet tezkeresi okunmuş ve hatırasına hürmeten bir dakika müzakere tehir edil- miştir. İspençiyarı ve tıbbi müs- tahzerat kanununa müzeyyel ka- nun lâyibasile ln rüşvet, zimmet, İbtilâs ve diğer bazı cürümlerle maznun eşhası aske- riyenin o muhakekemesi (usulü hakkındaki kanun Jâyihası ait oldukları encümenlere verilmiştir. Mevkii müstahkem kumandanla- rna ve Sia fırka kumandanı salâhiyetile fevkalâ mevkilerde bulunan zavata verilecek maaş hakkındaki tefsir omazbataları kabul edilmiştir. Maarif vekâleti bütçesine yeni harflerin . ettiği masraf karşılığı olaral 120 bin lira fevkalâde tahsisat itası kabul edilmiştir. Meclis cu- başka çare bulamadım. Ver- İ martesi toplanacaktır. Kâzım Pş. Sofyadan geçerken Bir Bulgar gazetesine mü- him beyanatta bulundu Sofya, 25 (A.A) — Türkiye B. M. reisi Kâzım Pş. hazretleri Sofya istasyonundan geçerken Türkiye sefiri ile protokol mü- dürü M. Minkof tarafından se- lâmlanmıştır. Müşarünileyh, Slovo gazetesi omubarririne (verdiği mülâkatta Bulgar arazisi dahilinde seyahati müddetince kendisine karşı gösterilen hürmetten ve Bulgar makamatının hüsnü ka- bulünden fevkalâde mütehassis olduğunu söyiemiştir. Kâzım Pş., Türk-Bulgar . dostluğu fikrinin bir taraftarı olduğunu ve aslen | Köprülülü bulunmak dolayısile Bulgar milletini pek iyi tanıdı ğını ilâve etmiştir. Biraz Bulgar- ca konuşmakta olan müşarür- lieyh, Avrupadan avdetinde bir müddet Sofyada ikamet etmek arzusum ve Türk-Bulgar, müna- sebatmın takviyesi temennisini ızhar eylemiştir. Slovo gazetesi, Kâzım Pş. yı, Gazi hazretlerinin birinci derecede şeriki mesaisi sıfatile selâmlamakta ve methü- sena eylemektedir. —— Bir tayyare Şehrimizden Bren- diziye giderken Kazaya uğradı, 6 yolcustle üç tayyareciden haber yok! Atina, 26 (Apo) — Salı günü İstanbuldan Brendiziye hareket eden Aekro ekspsesin bir tayya- resi telsizle imdat ve tehlike işaretleri vermiye başlamış ve gece saat İl de Elli namındaki Yunan kruvazörü kazazede tay- yare yolcularile mürettebatını kurtarmak için Ayios Efstratiyos adasına hareket etmiştir. Elli kruvazörü bütün gün taharriyat- ta bulunduğu halde bir netice elde edememiş ve fırtınadan do- layı Skiros adasına ilticaya mec- bur kalmıştır. Kruvazör tekrar tahriyatta bu- lunacaktır. Tayyarenin yolcular ve mürettebatile kaybolduğu zan- nolunuyor. Bugün Aeraktspresin iki tayyaresi taharriyatta bulun- mak için mahalli kazaya gitmiş- lerdir. Dün Akdenizden limanımıza gelen vapurlar İtalyan tayyaresinin telsizle verdiği tehlike ve imdat işaretlerini almışlar ve tayyare- nin telsizle haber verdiği mahalle koştukları halde, ne tayyareden ve ne de yolcu ile mürettebatın- dan hiçbir iz bulamamışlardır. Kazanın Mondros civarında vu- kubulduğu (tahmin © olunuyor. Tayyarede üç tayyareci ile 6 yolcu bulunduğu söyleniyor. Lavrens hakkında Ankara, 26 (Vakıt) — Lavren- sin hududumuza yakın bir ma- halle geldiği haberi etrafında bir malümat almak kabil olma- mıştır. O Âncak hükümetimizin | hudutlarımız dahilinde en küçük | bir harekete bile hiç bir suretle müsamaha etmiyeceği (oo gayet tabiidir. Bundan (emin olmak lâzımdır. Eski paralar Yakılırken numaraları alınmamış.. Ankaradan Akşam refikleri- mizden birisine gelen bir telgraf haberine göre Düyunu umumiye Ssuiistimali ile meşgul olan mü- fettişler o Düyunu O umumiyenin eski paraları tebdil muamelesini yaparken yakılmasına karar ve rilen evrakı naktiye ile yerlerine Piyasaya çıkarılan püralarm nu- maralarını kaydetmediğini tesbit etmişlerdir, O zamanlar Maliye vekâletinde nakit işleri müdürlüğünde bulun- muş olan Kâzim Beyden keyfiyet sorulmuş, Kâzım Bey de verdiği cevapta kendisinin bu noktayı ehemmiyetle telâkki ettiğini o zaman müsteşar bulunan Ayni zade Tahsin Beye bu muamele- nin kaydedilmek suretile yapık masını teklif ettiğini, fakat müs- teşarın bu noktai nazara iştirak etmediğini söylemiştir. Bu noksan muamele yüzünden Suiistimalin kat'i bir rakâma bağlanması ve hakikatin tesbiti mümkün olmamaktadır. yn sağ İhlamur ziyafeti Bir İngiliz gazetesi ne diyor Deyli Meyl gazetesi İstanbul muhabirinden aldığı telgrafı neş- rediyor: Geçen akşam Türk matbuat mümessillerini Ankaradaki köş- küne davet eden Başvekil İsmet Paşa, misafirlerine ananevi Türk kahvesi yerine ıblamur ikram etmiştir. Başvekil aynı zamanda iktisa- di vaziyet dolayısile kahve ye- rine ihlamur içilmesini tavsiye etmiştir. İsmet Paşanm ıhlamur ziyfeti gösteriyor ki Türkiye bir ana- neyi daha terketmektedir. Anlaşılıyor ki Türkiyede kahve de fesin, peçenin, haremin, ba- lifenin, sultanı şönderildiği yere gönderilmiştir. gm ği lm Tekirdağında Gazimi- zin heyekeli Tekirdağ 26 (Vakıt) — Bugün burada Gazi Hz. namına dikilen heykelin küşat resmi samimi te- zahürat içinde yapılmıştır. Sırbistan Hahamı Sırbistan hahambaşisı doktor İzak Alkazay dün İstanbula mu- vasalat etmiştir. Doktor Alkazay, İstanbula gayri resmi surette geldiğini ve bir kaç gün kaldıktan sonra av- det edeceğini muharrimize beyan etmiştir. Kânunevvel 1929 Güneşin doğuşu: 7,23 Namaz vakitleri | Sabah Öğle İkindi Akşam Yatm İmsak 564 121S (435 IG AS OSA7 Bugünkü hava Heva Bulalu, o Rüsgür poyresdar.