“Dünkü spor faaliyeti Kadıköyünde Fenerbahçe takımları arasında bir futbol #urnuvası yapıldı Dün, Bazi cumalar.üç beş spor müsabakasına — birden sahne olan İstanbulun yegâ- Kadıköy © sahasında Yaptığı forbol turnuvası TeŞ- İ kil ediyordü. Fenerbaliçe ortaya çikar- dığı dört futbol takımile Ka- dıköy sahasının etrafında top- lânan seyircilere güzel “bir futbol günü. geçirtti bakalar için elde me rinci, ikinci, üçüncü ve dör- düncü takım cularının yerleri değiştrile rek ortaya dört mütecanis takam çıkarılmıştı. İsimlerini kalecid. sislamak sol açıkta bitmek © suretile sira ie yazalım: 1 inci takım Nihar, Fü- rızan, Kadr, Ziya, Reşat, Şahap, Niyazi, Alaettin, Ze ki, Muzaffer, Fikret. 2 inci takım - Husamettin Fazl, Nahit, Velit, Rıza, Necati, Hadi, Baki, Şaban, Yusuf, Fahir. 3 üncü takım - İhsan, ya, Ömer, Velit, Şevket, Nuri, Şekip, Sedat, Lütfü, Ihsan. 4 üncü takım - Ali, Şevki, Nedim, Necati, İlhami, Nec: det, Saip, Suat, Fahri, Se: mih, Bedi. Evveli 3 ve 4 numaralı takımlar karşılaştı, Müsaba- ka elika ile seyredilecek bir kıymeti haizdi. Genç oyuncuların içinde yeni ve ilerisi için ümit ve rici istidatlar farkoluyordu. Müsabaka (3-1) 3 üncü ta- kımın Jehine bitti. Bundan sonra 1 ve 2 nu marali — takımlar karşılası. I numarah takim biraz <de- gişik olmakla beraber aşağı yukarı birine» takımın. kad- rosunu muhafaza ediyordu. Oyan bittabi birinci takımın hakimiyeti alında cereyan ediyordu. Maamafih, 2 nu- maral takım da sadece mü- dafaaya çekilmiş bir vaziyet- te oynamıyor, bilakis atılgan iti bâzı yün” ve eğüve er Dİ ve seri bir oyunla bi takımın müdafaasını bir hay- İn şaşırnyordu. Hatta bir de- fasında bü hattı aşıp bir de yol yaptı. Oyun neticede ikinci ta- kımın bu-bir golüne -dörtle mukabele eden birinci teki- mın galebesile bitti, Gelecek cuma günü gi- lipleri. 3 üncü ve ı inci takımlar arasında turnuvanın son maçı, yapılacaktır. İzmirdeki maç İzmir, 13 ( Vakıt) — Altay - Botef maçında ilk dakikalarda Bulgarlar ha- kim oynadılar, on üçüncü dakikada ilk gollerini yap- tılar. on dakika sonra ikin- cisini, biraz sonra Hakkı, ilk devre sonunda Vehap penaltıdan bir gol yaptılar. İlk devre iki iki berabere kaldılar. İkincide Altay şiddetli rüzgir âltında sıkış- tütünlerimiz Londrada çıkan Deyli telgraf gazetesi M, Metkolf isminde bir yatın Ameri- ka sermayedarlarından bir grup namına o hükümeti- mizle müzakere neticesinde Amerikada Türk tütünleri inhisarı o riyasetine (tayin edildiğini yazmaktadır. Bu haber hakkında in- hisar umum müdürü Belh- çet B. şu izahatı vermek- “— Böyle bir tayinden haberdar değilim. Amerika- da Türk tütünleri üzerine muamele yapmak üzre bir Amerikan şirketi teşekkül etmiştir. Bize para gönde- recekler ve biz arada va- sıta olarak mübayaatta bu- lunacağız. Mesele bundan ibarettir. 4 ia > Şatranç müsabakası - Satranç, dünyanın en asil oyunu, en mümtaz eğlencesi olduğu kadar bir zekâ mümaresesi, bir irade ve temkin temrini ve dikatle itidalin idmanıdır. Gazetemiz önümüzdeki haftadan itiha- ren pazartesi, perşembe günleri birer şat- ranç meselesini karilerine takdim edecek- ür. Müsabakamız nasıl olacak ? Şatranç meraklısı karilerimiz verdiğimiz problemleri bir hafta zarfında halledip cevaplarım zarfın üzerine ŞATRANÇ kaydını ilâve ederek idarehanemize gön- dermelidirler. İki gün sonra ilk mes'eleyi JEriYoruz. Binbaşı ku “Sakın sen de ( onlardan ) olmıyasın.. Haniya o kaldırım kabadayılarından ... ,, SO are Binbaşı Bey, benim sa- bürane sükütumdan ve $iş- man efendinin tasdikinden cesaret alarak devam etti. — Hayır efendim, mak- sat o değil Bizce malüm.. Eğşek değiliz ya Gidip orduyuda telvis edecekler Artik O sabredemedim , biraz titrek ve biraz sert bir lisanla cevap verdim. — Binbaşı bey, affinizi rica ederim, Biz , vatanı- mıza karşı ifa edeceğimiz bir vazife için size müra- caat ediyoruz . Bu vazife bir borçtur. Borcunu öde- mek isteyen adamlar tah: kir edilmemeli . Sizden soruyoruz. Biz orduya gö- nüllü gideceğiz. Bu müm- du. Evvelâ öert bir cevap vermek istedi. Sonra birden- bire yavaşladı. Başını iki tarafa sallayarak : Hasbünallah © veni- mel vekil. Siz lâkırdı anlamıyorsunuz ki. Oğlum, evlâdım bilmediğimiz tanı- madığımız adamları orduya nasıl sokarız ? Kavun de- ğilsin ki dibini koklayayım. Söyle bakalım, kimsin, ne- cisin. Sakın sen de (onlar- Binbaşının kuşkulandığı noktayı anlamamazlıktan gelerek sordum; —Kimlerden beyefendi? — Haniya onlardan. O kaldırım kabadayılarıtıdan. Şişman zat başını iki tarafa sallayıp dişlerini gi cırdatarak (o binbaşı beye Müs- terih olunuz ben bugün sadece ovatanna (karşı borcunu düşünen bir ada- mın ,. Binbaşı, uzlaşır gibi oldu : — Söyle bakalım adre- sini. Hele evvelâ bir tah- eçhul asker şkulanmıştı züne baktık. Bu, kâfi idi. * Ertesi akşam.. Bursaya geç varmıştık. Hükümet dairesinin karşısındaki çi- narlı kahvenin yanındaki lokantaya girdiğimiz zaman yassı ezanı okunuyordu. Son bir müşteri ellerini yıka- mış havluya kuruluyordu. Ortadaki uzun masanın karanlık köşesinde oturduk. Mümkün olduğu kadar gö- rünmemek istiyorduk. He- nüz yemeklerimizi söyle- miştik ki içeriye yeni bir müşteri geldi. Kalın ve eğri saplı bastonu koluna asılı idi; Lokantacı ile teklifsiz telifsiz görüşmesine naza- ran buranın dalmi müşle- lerinden olacak: Bir taraf- tan, yemek “hazırlıyan lokantacı ile konuşuyor ve bir taraftanda göz ucile bize bakıyordu. O dü yemek söyledi ve geldi. tamamen karşımıza oturdu. Sabit, zeki parlak gözlerini üzerimizde gez- dirdikçe sinirleşiyor fakat susuyorduk. O,zlokantacı ile “mükâlemede devam ediyordu. (rı) ları (gayın) gibi söyliyen ağdalı ve kuvetli bir ifadesi vardı. Biz, yemeklerimizin üzerine eğilmiş sessizce yemeğe de- vam ediyorduk. Bu zat, birdenbire ye- rinden; yarı kalkarak dışarı seslendi: y “Celâl. Celâh. Başımızı kapıya çevirdik, kısa siyah ceketli, gözlüklü, esmer, narin biraz mahcup tavurlu bir genç kapıya geldi. Henüz siyah bir hat gibi bıyıkları görünen du. | daklarında tatlı bir tebes- söm vardı, Ahenktar... fakat | harflerin üzerinde duruyor gibi bir ifade ile: —.Ne o hocam. Bu ak- şanı gene geç kalmişsın 2. -— Ne yapalım azizim. bu akşam da öyle icap etti, Hele gel. Genç içeri girdi. O efen- dinin yanına oturdu. Bir müddet 'şundan bundan konuştular. Esmer genç, birden bire sordu: — Gazeteleri gördün mü? O elendi cevap verdi: — Gördüm.,. Tevkifat Bir gün “ Lüküllüs sa misafiri yokmuş. Aşçım cene - ran yalniz bulunduğunu .mazarı hibara alarak kendisine nefis ol - makla beraber her zamanki kadar | mütenevvi olmıyan bir yermek ha - zarlameş .« Lüküllür > sofranın her vakit İd kadar mükerimel ol madığını farketmiş, Yemekten sonra aşe yararak ve o pese ar mer b risi dikkat ettiğini sormuş. Aşçı özür makamında o akşam misafir ber - hunmadığından fazla yemek yap - mağa lüzum görmediğini söylemiş O vakit «Lükülla» pür hiddet — Ne m harit ! Bu akşam a la el küllüs» nezdinde misafir olduğunu bilmiyor mu idin ? Su işleri Nafia yekâletinin bu sene tatbikatına başladığı sula- ma işleri için büyük bir faaliyet © sarfedilmektedir. Su mütahassısları Gediz, Büyük Nenderes, “Nilüfer, Deliçay, Çubukçayı Sakarya Adanadaki Berden Porsuk, Sarısu civarında tetkikat yaparak yeni esaslar hâzır- lamışlardır. Burada bentler inşası takarrür etmiştir. Çubuk- çayı civarındaki Dent 40 metre yüksekliğinde ola- caktır. Bu. sudan o Ankara ve civan büyük istifadeler edecektir. Su siyasetine | eses ola- cak ana hatları çizilmiş ad. dolunabileceğinden yapıla- cak ihaleler başlamiştir . Süt meselesi Söt meselesinin (ıslahı için ahırların sıhhi şartları haiz olması birinci iş te- lâkki edildiğinden” Vilâyet ve Emanet baylarları bu hususta çalışmıya başlar mışlardır. Fena ahırlar yık- tırılacaktır. Gıda meselesi de bozuk süt amilleri a- rasında olduğundan bu cihet.de tepit edilecek ve hayvan sahipleri irşat olu- nacaklardır . Kitapeılsr heyeti Devlet matbaası ile -ki- tapçılar arasında mektep kitapları - fiyatı yüzünden bir ihtilâf çıkmış, kitapçılar geçen halta Ankaraya ma- arif vekâletile temas etmek üzre bir heyet göndermiş- lerdir. Bu heyet dün dön- müştür, Kenan B. Dün Ankaradan avdeti beklenen müddel umumi Kenan bey gelmemiştir. Bu gün gelmesi ümit edilmektedir. Evlenme merasimi mülülüğü © baş müsevvidi Atımet Esat Beyin kerimesi hantmla “Akşam, * müharrirlerinden betanbanl gazetesi Mustüfa Ragıp Beyin evlenme merasimi Alustafa Ragıp beyin ntaşmdaki evinde dera edilmiştir. Türaleyne- saader temenni. ederiz. Hole barik sora girketnder Her güni wi tefehhüme mahal kalmamak için “Helvetia,, harika karşı İsviçre sigorta gir keti kemelissabık o Türkiyedeki musmelâtina devem etmekte olduğunu ahalii kirama arz ile kesbi şeref eyler. Memalki Şarkiye | müdüriyeti TÜntarah 1 tesis edilmişti cukların himayesi içinde bu n tur, Ancak buriyi! | klerin' ya: hi? Gtesadül ediliyor. Şünü'da #âve etmelidir ki, bize fenâ görünen bu, hâreketler Soviyet &laresi için zarı Oarsnı istikbal tayin ede cektir. Hali hazırda Rusya baştan aşağıya büyük bir propagan- da mektebine benziyor. Her trlta gece gündüz mubtehi şekilde propaganda yapılıyor. Bilâ istisna hükümet nufus 74 altında Soviyet matbuğuna gelince o da olan İde, İngiltere, Filistin, Çin hadiseleri ile meşgul oluyor elmilel ihtilâl hare. fazla ve be kellerine «hamiyet veriyor, Soviyet matbuatını okuyan balk & kadar, Avrupada ihtilâl çıka Rus. elkân n ekseriyeti bu iştirak - etmektedir. şunu da kaydetmek eriz ki, Rus milleti; harb- iki seneye cağına kanidir. «itmek istemez, ( netekim. Çim ahalisile dost geçin- mek: hususunda umumi bir temayül mevcutdur. Soviyetlerin. — ebemmiy&t verdikleri — meselelerden. bi- rinide din aleyhindeki dele teşkil etmektedir. Rus Barın bu hara hareketi bazı mahafilde şidiletle tenkit edi mektedir. İlalbuki, Obizim tahkikatımıza nazacan Ros büyük tesiri olduğu ve ade- soyduğu” cihetle lisenin nüfuzunu liyi kurtarmak iy ediyorlac.Bun- dan. dolüyıdır ki bir çok kiliseler o seğdedilmişlerdir . Bu meyanda Tiflis Kated- rali klüp haline ifrağ olun- müştür. Essen her tarafta kiliseler bomböştur ve tektük “Rude inde | harcamak mecburidir! i tedabir ittihaz olunmuş- nında ;bir çok fenalıklara da | memleket haberlerinden ziya: | Kilisesinin Rus halkı üzerinde |. 0 lira nız gün parpldrınızi alak için müracaat ettiğiniz zaman eğer 100 dolar mukabili size verilmiş “olan 200 rubi meslâ 50 sini Sarlettit SE, günde 10 rubleden besabımzı görürler “ve: Şedinize sancak Bu su- sarfetmemiş 50. dölar “verirler. retle isteyerek olsanız, bile 50 dolârmız kay- nar. Rusyada hayat o “kadar pahaht olmadığı için hergün 10 rüble haresmak o kadar kölaş değildir. Bir f mek üzete söyliyeyim ki, Mas- en eyi bir ir“ edin otelde m rubleyi (50 kuruş yatabili herşey buna g 10 lira harenmanın güçlüğünü takdir edersiniz. Hulâsa, Rusyanın umumi vaziyeti - hakkında kati bir fikir beyat edilemez. Çünkü Rusyada w tee» veren bir teşebbüsün diğer bir memleketce dahi ayni tieticeyi vereceğini kim se temin ödemez. Yalmz Rus milleti guyet zeki ve azim- kâr bir millet öklüğe günün © Üibilide © düryad hakiki bir kuvvet teşkil et. mesi son derece muhtemel dir. Bunun için. Rusların bir az daha pratik adam. olmu- iyi lari icap ederm İki vapur İBiyükdere açıklarında çarpıştılar Evvelki akşam Boğaziçin- de bir vapur kazasi olmuş- tür. Tahkikatımıza göre hadise şu suretle geçmiştir: Yunan bandıralı Alek- sandr ve Türk bandıralı TTavilzade vapurları Büyük- dere . açıklarında. hâreket halinde. bulundakları bir sırada müsademe etmişler, her iki vapur: da kismen hasara uğramıştır. Müsade- me nülus zayistıni mucip r. hakiki kiliseye gidenler de'ihtiyarlar.| sebepleri alâkadar daireler dan mürekkeptir. Gehç nes- Tin Wise ve dinle alâkası yoktur. - Sovyet hükümeti bir de sanayie fazla ehemmiyet ve riyor ve eskiden bir z'raat memleketi olan Rusyayı A- merika ve Almanya: gibi bir sanayi memleketi halime — if rağ etmek istiyor. Yalnız şimdiye kadar inşa edilen fabrikalar ve sair sanayi mü- esseseleri büyük bir ehem- miyeti haizdir.? Echebiler Rusyada istedik- leri gibi hareket etmekte serbest midirler, Doğrusunu söylemek lâzım gelirse, bidayete çok endişe ediyorduk. Çünkü Rusyanın tehlikeli bir memleket o'du- Bunu ve ecnebilerin “daimi takibata tabi tutulduklarını söylüyotlard... Balbu ki biz Rusyanın — mühim. yerlerini gezdiğimiz. halde. hiç bir müşküldta uğramadık. Bu münasebetle © bize Garip bir hadise anlataca- pız, Rusyaya giren ecnebiler yanlarındaki ecnebi paralarını Sovyet memuru o mahsusuna teslim etmek mecburiyetinde- hesabile kendilerine teslim edi- len paralara o mukabil Rus parası verirler. Ancak, her ecnebi Rusyada bulunduğu müddet . zarfında. yevmiye on rüble “(yani 5 dolar) sarletmek mecburiyetindedir. Farzedelim ki 100. dolarla Rusyaya giviniz ve on gün dirler. Sovyetler doları iki ruble taralından yapılmakta olan tahkikat neticesinde anlaşı- lacaktır. Dünkü tenezzüh Boğaziçi . gençler kulübü azaları ve ailelerine mahsus olmak özere” tertip ediler deniz tenezzühü dün şirketi hayriyenin 71 numaralı va- purile yapılmıştır. Vapur. sabahleyin boğaz haricine «kadar - gittikten sonra. dönmüş, Marmarada ve Adalar. “etrafında dola- şarak Pendiğe uğramıştır". Pendikte iki saat kadar eğ- lendikten sonra o hareket edilmiş“, vapur gece saat birde köprüye dönmüştür. Yarım asır velki VAKIT 74 Eyl