11 Mart 1929 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

Süleyman Pasa Yazan YHAN Akibeti Abdülhamit kızdı, bağırdı Hinzar herif, ben sana vupur. ne oldu , askeri ne yaptın? deye soruyorum aş Sultan Hamidin bir dediğine iman edilemiyordu. Renksiz ve | vesvesehi bir şeydi. Süleyman paşa çok saf ve te- miz bir vat olmakla beraber cüret sahibi idi. Ziyade olarak ilmi de vardı. Padişahı kandinp kendine celbederek serasker oluvermesi ihtimal dahilindeydi. İşte Rauf paşa bu endişeyle saraya gidiyordu. Eli erip dili | döndüğü kadar Abdülhamit hanı Süleyman paşa aleyhine doldur- miya gayret edecekti. Yıldıza giden yökuş başında başkâlip Sait paşa ile karşılaştılar Sait paşa sadrâzam Etem pa- yaya gidiyordu, sadrazamı alıp Yıldıza getirecekti. Böyle korkulu demlerde Ab- dülhamidin. sadrazamları rehin gibi göz önünde bulundurması artık tabiat hükmüne girmişti. Sadrazamamın celbi Rauf paşanm da işine yarıyacaktı , başkütip : — Teşrilte isabet buyuruldu. Efendimiz paşa | hazretlerine intizar buyuruyarlardı.... Dedi. Rauf paşanın arabası saraya girdi, serasker kaymaka- manı doğru huzura soktular. Abdülhamidin. hali pek te beğenilecek gibi değildi. Süley- man paşa ile anlaşımamış olduğu yüzünden seçilip (o gözlerinden okunuyordu. Rauf paşa meseleyi derhal sezmişti. — Etendimiz. kulunuzu terkettikleri Sultaniye yumu ile Üsat ettiği asaki suiniyet tebeyyün , ediyor. vapuru o huma- diği ve belkide şahaneleri dört bini mütecavizdir , hasbessadaka arzederim .. Medi . Süleyman Abdülhamit paşanın cüret zaten ileri geri ylemeğe etmesinden sönbelerip faili salmıştı” Rauf paşanın sözlerinden bütün bütüne müvazenesini kaybetmişti Hinzir herif. .7*) ben sana onu sormıyorum, Yapur ne oldu? askeri me yaptın; başkâtip paşa sana İradeyi havi U tezkereyi göstermedi mi? Diye bağırdı. Raul paşa zaten mevkiinden korkuyordu. Abdülhamidin saye- sinde rütbesini muhafaza edi- yordu. Az zaman evvel «Eskizara: daki bozğunluça sebebiyet ver. | TE 11 Mart 1924 dişinden <hizmeti | askeriyeye elvermiyecegi ve kumandanlışa gay muktedir. olduğu» sskeri | altına medisçe karar mazbatası vükela meclisincede tastik edildiği / halde, Abdül | İ hamit tarafından © tutulmuşlü. Abdülhamidin iki düdağı ara sından çıkacak bir çift kelime Rauf paşayı mahvetmiye kali gelebilirdi. Böyle küm vaziyete olanları kullan mak o Abdülhamidinde işine geldiği şüphesizdi. En sağlam | ve emniyetli iş dedikleri de işte ancak böyle olurdu. Yalnız. Abdülhamit o diğil kendinden şüphe edip vaziyetin- den korkan herkes böyle yapmak akıl kârı idi, Rauf paşa şaşkınlıkla padişa- hin ayaklarına kapaklanmaştız — Vapuru hümayunun Mak- rköy açıklarına sevk olunduğunu arza mücaseret eylerim efendi miz dedi. — Hnzır.. İçindekiler ne oldu. Bana ondan haber ver.. — Elradı askeriye Ayasta fanos havalisine ihraç olundu. Hünkâr geniş bir nefes almış” tı, Eb.. Artık Süleyman paşanın eli kolu bağlanmış sayılırdı Kalk paşa şuraya otur. Diye ayaklarına (kapanan mahküm Rani paşaya iltilat eti: — Fakat bu adam sulh ya pılmasında israr ediyor. Ruslara karşı artık mukavemet imkân sırdır diyor. İngilizlerden üç aya kadar fayda görülmez bir aya kadar da Ruslar İstanbula gelir. ak ma. maksadı harpten kurtulur karı saltanatı seniyelerin fesada başlamek fi leşip elde etmektir. Bunu (nereden ediyorsunuz. paşa? —Hüdu bilir bunca nanüni- meti hakkı hali bu bendelerinin üzerinde bulunan Abdülâziz han aleyhi rahmeti velgulran hazret. stidlâl lerine reva görülen biedebane ve muhkirane muameleyi hatır. ladıkça meyus olmamak elde mi? Ah eledimiz, bu ve cansali | adamler o şevketlü o efendimizin zaman âlilerinde nasl serbaz- ıklarına devam ediyorlar ? Abdülüziz kelimesi sultan Hamidin gözlerini dört açmıştı; evet, Raul paşa doğru söyliyor. | s tefrikası : : 101 Namuslu kok tlar Muharrıri: Hüseyin Rahmi Sonra yavaş yavaş bu tebessüm yüzünden silinerek Kendine bir mazeret felsefesi hul- mak icin şöyle söylen- — Umumi ablâktan beklenilen selâh eğer herkesin bugöz önün- deki caddeden gitmesi ise bu arzunun tema- mile husulü mümkün değildir. Zira bana bu nasiha- tı verenlerin dolambaç izlerde iş gördüklerini ben bildikçe onların sözleri ile nasıl âmil alınıp | kendine karşı male | Şirketin hükümete bor- cu olduğu doğru değil İ Eski imtiyaz sahipleri hakkında fakibaf yapılıyor gözetelerinden gün barıt Körg geçen hakkında bir haber Bunda bant ve mevadı inlilâkiye şirketinin — tarihçei behsedildikten «sonra şirketçe hü- birinde inhisar inişar etmişti teşekkülünden aidattan (400,000) verilmediği bu sebepten dolayı def- terdarlıkça takibat | #ernsına başlan. dığı” bildiriliyorda: Bizim aldığınız mevsuk maluma- ta göre bu haberin aslı yoktur. Şirket hükümete edaya olduğu didatı vaktinde mecbur vermiştir. Yazılan yanlış haberin şunden- gölet olman kuvvetle muhtemeklir Bart inbiterım bugünkü | şirkete devreden sahipleri şirketin teşekkülüne kadar inhisarın işletilmesinden mütevellir | kazançlar rından hükümete borçlu — oklukları vergiyi henüz iermemişlerdir. Bu itibarla o haklarında takibat icra edilmektedir. Balo değil, rezalet! Emanet Tarkuvazdaki hadise hakkında teh- kikat yapıyor Tarkuvazde Amerikalı sey. yahlara verilen şarkköri balo hakkında Emanet muavini Hamit B. tahkikata başlamıştır. Mem- leketimiz hakkında o muzir bro- paganda yapanlar. hakkında taki- eski imtiyaz du kurban gitmemiş miydi? Abdülüziz han sarf saflığına Rauf paşa başa İrsnti bulup yakalamıştı. bütün kinini döke cekti: Efendimiz, evel ve ahir arzettiğim veçhile tahtı tevkile alınarak İstanbuldan nelyini tahtı humayunlarının o masuniyet ve selâmeti namına niyaz eylerim, umum kumandanlık Mehmet Ali şirketi | kümete tesviye edilmesi lâzımgelen | liranın henüz | | dolayı Sultan Hamit endişe ile sordu:| - Çabuk söyle ne yapalım? | Munhedenin münasebetile teati. telgraflar Ankara, 9Ç A.A ) — Türk - Bulgar müshöderinin imzalanması münasebetle © hariciye vekilimiz Tevlik Rüştü Beyle Bulgar beşvekili N. Liyançel ve hariciye nazın M. Bürol arasında berveçhi ati telgrak- lar taati edilmiştir > Bulgar başvekili M. Liyapçef hazretlerine Türk-Bulgar | bitaraflık uzlaşma ve hakem muahedesinin imzalan - masi münasebetile zatı âlinize dost. tuk hissiyatını ve memleketlerimiz oraundaki cari münasebalı dostane ile balkanlarda edilen sulh gayesi Tehine östihaal mes'ut geticeden derin memsuniyetim ile dostane ve takdirkârane ihtisasatımı arzederim efendim. Tevlik Rüştü Hariciye *nazırı M. Bürof hazretlerine: İki memleketin menefiini müdrik samimi ve şuurlu bir teşriki messi neticesi olarak Türk-Balgar muahe. | derinin imzalanması münasebeti ile zatı ölinize İşbu aki balkanlarda sulh lehine sön derece mühim bir amil olarak telekki eylediğimi ve nazarımda iki komşu arasındaki va- zU HusrevB. Sofya sefirimi- zin beyanatı Salya, 9 (A.A) Mir gazetesi Türkiye sefiri Hunrev Beyin bir bevanatını eşretmektedir. Husrev bey Anköradâ imzalanan Türk-Bulgar| misakındasi > Baharderek demiştir kiz | «Bu mwshede iki memizketin gerek kendi gerekse cihan » sulhü seline yaptıkları siyasi | dustlugun bir. semeresidir. 1927 muahğdesinin akdinde hakim odan fikirden mülhem olan bu yeni misak mütekabil bitara/lığın kat'iyen | menfaatleri, teminini isihbar etmekte ve harp fikrini tamamen reddetmektedir. iki taraf bundan böyle bütün ihülaf- lart sulhen tesviye eylemegi teahhüt etmektedir. > Husrev bey dostluk muahedesine müzeyyel. protokolün © emlâke bazı maddelerinin tefsiri için müza. ait kerat cereyan ettiğini ve Tük Bulgar © münasebatmın tam bir itimat havası içinde inki- yi etiğini Seylan. ilâve etmiş paşa kulunuza tevcih buyurulmak münasip gibi isede... Sultan o Hamidin vereceği cevap (o memleketi o düşünerek saraya toplanan o dalkavuklara baş eğmemcekten başka kusur m kabahati | olmıyan zavallı | Süleyman paşanın akibetini tayin | edecekti , 4 Bümedi ) zaman söylemiş, hayret edilmesi TT Kurdi böyle . J olurum? ben bazı ah- lâki saatlerimde ka- çakçılık hareketlerim den dolayı kendime mazeretle arıyuram. Ben öylelerini tanıyo- rüm ki hususi menfa- alleri yolunda en ufak bir mazeret aramak- i sızın uluomta gidiyor- | ilar.. Belki doğrusu budur. Bir ofenalığı mutlak yapacak olduk- tan sonra ona bir ma- zeret aramaklan ne fayda çıkar? işte buna riyakârlık derler. Ha- yır şeklinde yapılan fenalıklar işte buradan İ yor, iihhalleli biliyor, Aferin “Bir köylü amca okumayı yazmayı nasıl öğrendi? Denirli, 10 (A.A) — Tavan sozak köyünde kâlem köğat almak- tan aciz bir köylü ekmek sacı üze- rine kül koyarak ve parmagile yaz. mak saretile derslerini tekrarlayarak okuma yazmayı öğrenmiştir. Ben bir ve J » kadın sevi- yorum, Kocaları bili- eşdost herkes bu alış verişin farkında.. Ben arka, tenha sokaklar- da dolaşıyorum, cad- dedeii gitmiyorum. Maz- lum Ülyi Bey işi duy- muş. Beni lliiçcze - m Pöh kepazeli kınız.. Zevcesinin se- dakatsizliğini o duyan koca ne — yapacaksa o anda yapar.. Namus galeyanının parlıyan ilk alevi sön- ğe ba- siyetin beliğ bir Hades öldüğünü #rreder ve bu mesut hadiseden istifade ederek zatı Aâlilerine şahsi dastluğumu teyit ederim efendim. Tevfik Rüştü Türkiye cumhüriyeti hariciye | vekili Tevfik Rüştü Bey efendiye Bitarallık uzlaşma; ve hakem mu- ahedesinin akti münasebeti ile taralı devletinizden izhar buyrulan dos tane hissiyattan. dolayı teşekkür eyler ve sulh ile her iki memlektimiz için gayet kuvvetli olan bu aktin imza lanmasından mütevellit derin mah. zuziyetimin teminatını kabul buyur» yüksek ve samim manızı rica eder, hürmetlerimi arzedetim efendim. Başvekil Liyapçef Türkiye cumhuriyeti hariciye vekili Tevfik Rüştü beyefendiye Her iki memleket arasında im bulunan muahedenin Balkanlar müsake- imetindeki, ebemmiyetine müledeir mütaleatmeza o samliniyetle iştirak ile ciddi ve idrakli bir teşriki me- salnin smantıki meticesi olan bu eserdeki şahsi hisci iştirekinizden dolayı tebriköime © arzeder şahsi dastlığumun teyidi için vesile addettiğimi arzederim özge pcuk halası Başvekilimizin kıymetli bir makaleleri Ankara, 10 (A.A) Himayei etfal cemiyeti reisi Dr. Fust Bey 23 nisanda yapılacak cocuk haftası faaliyeti hakkında atideki beyanatta bulunmustur: Çocuk haftası hazır lıkları de am etmektedir. Cemiyet bu halta için ihzar ettiği alip ve kartlarla kitapların mühim. bir kısmı ikmal , olunmuştur, Yekânun #ki nil yaptı, mütecaviz. olduğumu iade et- mek, Hütirliğin derecesini gösterir. çocuk haftasında meşrolunacak «er memleketin en maruf muharrirleri ile şairlerinin gelmiştir. Başvekil İtmet paşa hazretlerinin bu esere ürettikleri kimetli bir mükale de mevcuttur. Makale ço- cak sevgisini teşeih etmektedir. çe cek haftası hakkındaki makalelerini muhterem Başvekilimiz şa suretle bitirmektedir. «Bu bakada en zevkli iniz çocuklarımızın hoşuna gitmel vi veb hahasında vatanın havan çocuğun kuş sesle çinlamak. » Çocuk haftası İsmet paşa hazret lerinin söyledikleri gibi bütün Tur- kiyede her Türk çocuğunun istikbal için ümit verici sesinin derin akisle- rini duyacağımızdan eminiz. Birkürek mahkümu Adapazan, 16 (A.A) — onbeş sene kürege mahküm Zeynel hapi- saneden kaçmaga muvaffak olmuş ie de zabitn taralından 24 sant zarfında yakalanmış ve tekrar hapse konulmuştur. zalanmış rnünasebatımızla ve ekseritinin eserleri dükten sonra o "herit hiç bir şey yapamaz... Mazlum Ulvi kocalık hakkını benden he su- rette alacaksa Onu kendi reyine bra- alsın. kalım. Fakat benim bir kadınla kucak kucağa cıkartlığım bir cinayete sebep o- lacak adamlara sat- maktan istifade arıyan madırabazın cezasını vermeliyim... Hurreni Lutfi bu ta- kibi esnasında fotograf- eyyı bir gün gene 0 pis meyhanede Sermet Na- resmimi asammaammaea senn şamagae Er aaa Köy düğünü — Mubarriri : Eşref — esma İİ eminem İsteme başka, bu vak'a bestir Keden olmazsa yeri mahperlir | Bu hayalet nedir oğlunda sesin Sette pantolla geterken yeğenin Babana bakma gel oğlun şöyle Yanlışım varsa sözümde söyie | Kisa dizlikle slâhık De fena | Oyalı yazma hele başta belâ | Banı elbette bilirsin avanak | Kuskunun kopsa kalırsın çıplak | Kim demiş belde silâhk kemerin? İ Adeta tersine dösmüş semerin | Seyreden der:»Bu kaçak yolcusu mu? Rejide yoksa tütün kolcusu mu?» Hüsnü siretle de olsan meşhur Suretin siretine şahidi zur Yatsa da er kepenek ullunda Kim olur şimdi bunun Başka ademler ederse kar | Seni de hapse ederler ilka Mülteriyate olursan da hedef Eylemez haline bir kimse esef! Bin ömarate bedelken o kilik Sen dahi bazı çalarsın sh İse bir yak'a mahallinde zuhuf Seni kaldıran polisler marur Olmuş olan da © işte masum O kiynletle ederler mahküm Seni ettirez beraet kanun Kahrvelerde gene sensin mazsuf İkiz eyles: bir gün faraza Eylesen makkemede arı İka Dalin olsan çıkarlar medyun Şahit olsan bin mu? derler mazmun?” "Tölnetin: şahidi vahitle biter Kalığın şahidi sanılık eder Eylesen her » artı yücel Oraya geldi sanırlar haydut Müstelttir bu kılık Namzettir bu kıyafet ecele. her vede ( Devamı var ) Tüyler ürpertici bil tren kazası (Üütaralı tinci sayılamızdadır) Bunlar da 6Binci alayın efradı arasında bulunmaktadırlar. Diğer yaralılar, makinist Osman, | muavini Adem, şimendüler bekçi- lerinden İbrahim ve Istanbul İşsesi leyli talebesinden Hüseyin elendi- lerdir. Avdet l İmdat treni yaralı ve ölüleri hamilen Arifiyeye gelmiş ve ölüleri orada bırakarak yaralıları hamilen dün saat İZ de Haydargaşaya gelmiştir. Yaralı Askerler Haydar paşa sekeri hastanesine, diğerleri de Tıp fakültesi birinci hariciye ko- Boyuna yatırılmaşlardır. Bunlardan makinist Orman efen- dinin bacağı kırılmış ve yanmış; eli de. zedelenmiştir. Bekçi İbrahimin bacağı ve kaburga kemikleri kanl miştir. Muavin Ademin de yüzü | gözü yanmıştır. Hüseyin efendinin yarası hafif olduğu için pansumanı yapi larak serbest birakılrıştır. Diğer yolenlara bir şey olma banlarının ellerinde, yüzlerinde ulak tefek siynk ve bereler hasil olmuştur. Güzel bir tesadill © neticesi olarak | kömilen burdahaş © olan fürgonun içinde bulunan şef tren. bağaj kondoktörü, burunları mış, yalaız muavini ile bir hamalın bile kanamamıştır. Makinist diyor ki: Dün Haydarpaşadan kendinle görüşen bir muharririmize makinist Osman elendi kazayı çu şekilde anlatmıştır: Ariliyeden Geyveye gidi- yorduk. Sast 11,30 vardı. Karan lkta birdenbire önümüze bir şey peyda oldu. Ne olduğunu bilmedik. Ona çarpar çarpmaz yammızdeki * dirle yan yana görd Baş o başa, ağazdan kulğa öyle sıkı fıkı bir hararetle lardı ki... Bu kadar aşikâre bir ketumiyetle görüşülen mühim mesele ne idi acaba? Hurrem Lutfi - nin kafasında dsrhal şefak attı. Muammanın iyisini bulmuştu. Fe- sadın baş mürettibi gözüktü. Kaç zaman- dır zihnini buran kör düğümler şimdi hep çorap söküğü gibi bir biri. arkasına çözülü- yordu. uçuruma yuvazlandık, Bir dal yevarlandık Tekerlekler yıkan, beni kafam toprağın içine girmiş, ayağın) birisi havada kalmış. Mavinin Yi çikti İ nında idi. Onun da kazanın pati ması üzerine buharla her tai yanmış. O halile. karanlıkta elf geçirdiği bir ie b kurtarmaya çelişti. Ben o vaziyette 45 dakıkadaf akıla kaldım. Tam alı saat öYİ bağırdık, — inledik, nihayet gel imdat trenleri bizi kurtarıp getirdi ler, » taş ve eğe Yol açıldı Kapanan hat dün açılmış porta yolunu devam etmiştir. Felsefe imtihanları Edebiyat fakültesi felsefe zümre mezuniyet imtihanları bu ayın © alusında bitecektir. Yarım asır evelki VAKIT TE Mart 1879 “ekeni Sırbıstanın cenağ ve cenubu şarki o taraflarındı hududu. tecatüz ile bazı mese” vide bulundukları beyanile Ser bistanın o Dersaadet orta. Babdliye şikâyet eylediğini Far yazıyor ise de Arnacutların det" let metbualarının rızest hilafına hareketle bulunmıyacakları 9 hülgümeli seniyenin dahi b makale ahtale meydan bırok “ myacağı derkör olmağla Far” ritayeti sahik ise elçinin şik“ yeli nabemahaldır. Geçenlerde Sırpların tecavüzü hudut elti eri makimdur. İhtimal ii işim” diki şikâyet o maddeyi | Gaslır” mek için ola. elçisi — 36 Hemen mey girdi. Birilenbire lâm vererek bu ik müfsit — fiskosçunu! yanına oturdu. İşgilli — bilmem dingildermiş fehvas ca ötekiler fena halli bozuldular, Fakat re" vermemeye uğraş rak: — Buyurunuz aney wi Bey iskemle ib dim etiler. Hurre" Lutfi küçük bir hele eanın verdiği ek$i yil suratla oturdu. ş Geli