19 Aralık 1942 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

19 Aralık 1942 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

fban Kkesenlerin dikkat etmesi gereken' önemli bir hastalık Ekinokok n Bayram günlerinde evlerüse nusüsi olarük ke«. gilen ve Mmüayeneye tabi tutulmuyan kurbanların karaciğer ve akciğer gibi iç organlarında bazı baştalıklar — bulunabilir. ki bunların mahiyeti hukkında — hiç malümatı olmiyanların hem ken- di sıhhatlerini ve hem de muhit- lerinin aıhhatini tehlikeye koy - maları mümkündür. Kurban ola. rak satın alıman koyunların — hor türlü bulaşıcı haslalıkları aran - mış ve incelenmiştir. Batılğa çı- karılmış olan bu hayvanların bu Zgibi hastalıkları yoktur. Fakat iç organların bazı parazitler has- talıkları, hayvanlar hayatta İken her zaman teşhla edilemezler, Bun lar arasında en Önemlisi, koaraci. ğer, akciğer, dalak, bübrek — ve sair organlarda yerleşebilen — ve birer Bert su kesesi halinde gö « züken ekinokok hastalığıdır. Bu hastalık yalnız koyunlarda değil, evcil ve yabani bir çok hayvan - larla birlikte insanlarda da bulü« nur, İnsan ve diğer hayvanlara köpeklerden geçer. Köpeklerde ya- şıyan bir şeritin yumurtalarının alınmasiyle hasıl olur. Fakat kö peklerde yaşıyan bu gerit'in kay- nağı da koyun, keçi ve siğir gibi kesilen hayvanların karaciğer, ak- ciğer ve sair organlarındaki sert &u keseleridir. Köpekler bu — ike. seleri yiyince barsaklarında bin. lerle şeritler husule gelir. lnsnp— Jar ve eti yenilen hayvanlarda ö rülen sert su keseleri, köpekler- de yaşıyan geritin yavru şekli « dir. Ekinokok hastalığı insan ve hayvanların — hayatını tehlikeye koyan ve aynı zamanda ıne_mlake( Bervetini de zedeliyen çok önem- H bir hastalıktır. En ziyade küpeklerin barsak - larinı beğenen ve (Bechinnococcus granulosus) adını - taşıyan gerit aynı zamanda kedilerin ve — kurt ve çakal gibi vahşi hayvanların barsaklarında da yaşar. Böyü an- cak 3 milimetreden 6 milimetre- ye kadar uzuün olur. Şerilin 34 halkası vardır. En sonuncu — hal. kası en büyük halkasıdır. Bu ha_l- ka adeta bir yumurta kesesidir. İçinde 7-8 bin yumurta vardır. Şeritin başında barsağa takılıcı küvvetli çengelleri ve huqceııgeb lerin bulunduğu kısmın biraz ge- risinde de yuvarlak ve dört ta. ne vanluz gibi yapışıcı çukurluk. ları vardır. Bu gşeritleri ancak a- lişkım gözler görlür ve incelen - mesi de ancak mikroskopladır. Bir köpeğin barsağında bu şerit- Terden binlercesi bulunabilir. Bu olgüun şeritlerin son halkaları _ko. pabildiği ve köpeğin pisliğiyle dışarıya çıkabildiği gibi, bir ch geritlerin aksine, bu parazitlerin Köpeklerde yâşıyan ufak şerit Yazan : : Prof. Dr. Nevzat Tüzdil tedavisi de yoktur. Ancak ame- liyattır. ” Ekinokok hastalığına karşı sa- vaş basittir: : 1 — Koyunların ve eti yenen diğer bütün hayvanların hasta - hklı su keseli' karaciğer, akciğer, dalak ve sair organlarını hiç bir zaman kedi ve köpeklere verme- mektir. Evlerdeki köpeklere esasen hiç bir zaman pişmemiş — karaciğer, Ekinokok bezleriyle dolu bir koyun karaciğeri akciğer, dalak, manca, hattâ iş - kembe verilmemelidir. Çünki bun. lardan köpeklere diğer bir takım hastalıklar ve şeritler daha ge- çer ki bü tedbirle önlurin da ö- nüne gecilmiş olur. 2 — Evierde beslenen ve kük- çükten beri büyütülmeyip de sonradan alınan veya ügrağıra Ci- ğer verilmiş olması muhtemel o- ian köpeklerin muayene ettiril . mesi İâzımdır. Esasen her köpek sahibinin senede bir defa köpeği- ni muayene ettirmesi hem köpe- ğinin ve hem de kendi Sıhhatinin en mühim icabplarından — biridir. Beritli köpeklerin derhal — tedavi altına aliınması ve bütlüin şeritle. rinin diüşürülmesi lüzrmdiır. Mezbahast olmıyan yerlerle ev. lerinde hayvan kesen, hususiyle Kurban — Bayramlarında — kurban kesenler bu korunma- tedbirlerin- den birincisine önemle dikkat et- melidirler.. , Hastalıklı karaciğer ve akti - ğerler derin bir çukur kazılarak ve üzerine bol kireç döklülerek gömülmelidir. Eğer imkân bu - lanursa bu gibi uzuvlar — yakılır- sa çok daha muvafık olur. Bozük Çıkah karaciğer ve akciğerlerin köpek ve kedilerden müuhnfaza e- dilmesine sön derece dikkat edil. neelidir. Kurban bayramlarında kurban kesenlerin bunu sağlık ve ekonomi bakımından büyük bir İnsanlık börcü olarak telâkki et. meleri lâzımdıir. Yurttaşlar ya - pilması pek kolay ve ehemmiyet. siz olan bu tedhirleri pözönünde futarlar ve hastalıklı ciğerleri, zararsız bir hale sokar, kedi ve köpeklerin önüne atmazlarsa mem- İekete karsı sıhhat ve ekönomi vönünden cidden büyük bir İyi- lik vapmıs olurlar. yumurtaları da barsağa döküle - bilirler. Ve köpeğin gaitasiyle dışarıya sürüklenebilirler. O hal. de bu gibi hasta köpeklerin gal- talarr yumurtalarla dolüdur. Hays van pisliğini nerelere bırakırsa, yumurtalar da buralara dağılmış we yayılmış olür. Köpek galtası. ni her yere, meralara, meyva ve gebze bahçelerine, boş araziye, a- sü ke- * Rac ve çalılık diplerime; miller hayatımızın — parlarına her yere birakabilir. Meralarda otlar, bahçelerde seb- * Ziraat Vekilimizin Tasarruf Haftası dolayısiyle radyodaki konuşmâsı: ( Başı 1 inci sayfada ) lerimizden doğmuştur. Şimdi de artık içine kök salmıştır. Bu millt Kürumü bugün büyük- küçük zeler ve yere düşmüş meyvalar, — böş arazi, sular milyonlarla yu - murtalarla bulaşır. Şeritlerin son ' halkaları da düşebilirler. Öteye beriye dökülen bu halkalar ezi - lerek veya kuruyarak parçala - Hir ve iclerindeki — yumurtalar her tarafa yayılır. Bunları* bütün iwe!l hayvanlar ve insanlar ol- -*&uğu gibi kuşlar ve hattâ sinek- der ayaklarına- bulaştırarak — her ' tarafa yayabilirler. Köpekler şerçleri muhitine ya- g olan halkaları dişliyerek lar ve ağız, dil ve burunla. Ofını olduğu gibi vücutlarının her " tarafını da yumurtalarla bulaş - tırırlar. ” 'Bu yumuürtalari hayvanlar meralardan; Insanlar da pişme - en ve iyice yıkatmadan yenilen Bebzeler, meyvalar- ve nadiren de arla, en ziyade, doğrudan doğs Oruya, köpeklerden alırlar. — Bu yumurtaların içinde hu;_'n- — mek, olgunlaşmak İiçin beklemi - ye ihtiyaç olmıyan hazır, canlı rüşeym vardır. Bu rüşeym dede serbest bir hale gelir, ga geçer ve barsağın iİÇ Zü. delerek kana karışır ve Uz- viyetin her tarafına dağılır. Ne - rede kalacaksa orada bir kese ha- Bıl eder, Bu kese çok uğir büyür; aniın alınmasından ancak Ay sonra bir santim kadar k.n- kazanabilir. Fakat kese git- büyür, kese serttir. İçinde ü ?yen bir terkipte bir su vars " Kesede hesapsız başçıklar ha- olur. Böyle keselerin — içinde » bir veya bir kaç kese da- bunların içinde de 8 Üncü de- de keseler dahi hüsüle gele- , Genel heyetiyle bir tek ke- olabildiği gibi karaciğer ve- sâir uzuvlarda, aynı — Uzuvda gok keseler de bulunur. Hay- nlarda, Özel köyün ve sığırlar: . aynı uzüvda bir çok kuıefeı den vücut buluyor. Gerçi in- anlarda çok defa kesenin adedi eya ancak 2 tune oluyor. Fa- & buyük bir kese halinde te - kil ediyor. Keseler birinci de- karaciğerde, ikinci dere - e akciğerde husuüle gelirse de. i en ziyade bu iki uzvu se - 8e de vücüudun hiç bir nok- g yoktur ki orada bu kese vü. bulmasın. Kemiklerden dimaz içine kadar her yerde, Kalp, böbrek ve salre her organ her örgüde kurulabilirler. İn. nlarda karaciğerde olğgun — bir e büyük bir portakaldan da iri bir cesamet alnbilir. Keseler yetleştiği yere göre â- huüsüle getirirler, Yani kara« irde, akciğerde, dalakta, ada- lerde böbreklere ve Baire ! hus & geldiğine göre © uzuvların elerinin yapılmamasından — ve ve komşu uzüvlüarı sıkış - ktan mütevellit vahim Grâz , Teşekkül ettikleri uzva sıkıya yapıştıkları itin bun- ; onun gelişmesini sevinçle görüyoruz. “Millt Ekonomi ve Arttırma Kurumu"” içinde çalışanları, bu millf iktısat pişdârlarını ve bu güzel Bumunla beraber sadece harpdışı ol- luşumuz, bazılarımızda zaman zaman nor- mal yaşayış zihaniyetini — ayaklandırıyor. Harbin sınıtlarımıza kadar dayandığımı ve memleketin üç yıldır gittikçe şiddetle- nen bir iktisadi varlık içinde bulundu - Bunu ünücanlara Tastlanıyor. Hiç şüphe etmiyoruz ki, küçücük n ü an'anenin bekçiliğini l burada överek ve sevgiyle anarım. z Sevgili vatandaşlarım; “On üçüncü Yerlimalı ve Tasarruf Haftasını" da, insanlığın daha çok kana bulandığı bir zamanda yaşıyoruz. Bun - dan üç yıl evvel başlıyan harp, memle - ketten memlekete bulaşarak önce bütün bit kıtayı sartdı ve sonra, kıtadan kıtaya aşatak dünya ölçüsünde bir genişlik aldı. sırada insanlık sonu belli olmıyan korkünç bir hengâme içinde çırpınıyor. Bütün cihanı saran yangından masun kalan memleektler bir kitada bile değil, tekmil dünyada sayılıdır. Bizim aziz yur: dumuz da işte bu sayılı memleketlerden biridir. Ş$üphesiz dünyanın baştan başa cehen- neme döndüğü bu zamanda güzel vatanı- mizin bir sulh ve sükün cenneti halinde kalışt sadece bir kader işi değildir. Bu her şeyden evvel bir akıl ve irade işidir. Bu irade bizim parçalanmaz milli birli » Bimizden çıktyor ve Türk milletinin en büyük evlâdının, başımızdaki örnek in- sanın üstüm zekâsından işik alıyor ve ko- ca Türk Ordusuna dayanıyor Karşılaştığımız. gerçekler Muhterem yurttağlarım; Bügün insanlığın içine — yuvarlandığı bu amansız harp gözlerimizin önüne çıp- fak gerçekler çıkarmıştır. Biz hep birden bu gerçekleri sezmek yer hdeyiz. Bu ger- Çeklerin en âyanı zamanımız harplerinde milletlerin dayanma küdretlerinin, iman bütünlüğünden olduğu —kadar, iktısadi varlıktan fışkırdığı gerçeğidir. — İktiısadi varlığı sağlam ve büyük olan ve bu var- lığı gözü kırtpmadan topyekün ortaya koymasını bilen milletlerin soluğu kesil- miyor. İman kudreti sağlam olan mille - timizin bu getçeği bir an bile gözden ka- çıtmaması ve milli iktısat dâvasına ona göre sarılması getektir. Sonra d harp masun bulunduğu şu zamanılat tariht an- Yardandır. Bu anlar bizim milletimiz için kaçırilmiyacak fırsattır. Gözlerimizin ö- nünde sürüp gitmekte olan faciadan ib- ret alarak zamanı boş geçirmemeliyiz. Bu zamanlar eksiklerimizi tamamlamak var- lığımızı pekleştirmek için — kullanılacak zamanlardır. Sevgili yurttaşlarım; Wakıa aziz vatanımız bugün şu dün- ya harbinin dışındadır. Fakat bu harhin yarattığı iktısadi buhranın içindedire Ha- Tin iktısadi kargaşalığı bizim yaşayışı - mırda da darlıklar, sıkıntılar doğurmuş; v Öğlâ doğurmaktadir ve daha da do- —caktır. Bunu hepimizin de aydın ola- # görmesi, açık olarak bilmesi ve ona bilerek katlanması şarttır. Biliyoruz: uzak ve yakın tarihinde büyük zorluklar aşmıs. ağır sıkıntılar Çek- miş olun milletimizin çokluğunun, bugü- Afatindi F patlatılmadan ameliyatla cı- da çok Başka nün darlığımı anlayışta; önu olduğu gibi alışta ve ona katlanışta bir kusuru yoktur. miyenleri, tahatına di lamiyânları Türk milleti asla hoş görme- mektedir. Milli iktisat bütünlüğü Sevgili vatandaşlarım; b Bizim milli iktısât düşünüşümüz, ik- tısadi varlığımızı bir bütün olarak alır, milleti de aynı zamanda bölünmez bir ik- tısadi birlik sayar. Bizim milli iktısat zih- niyetimize göre, milli ikusat kişi iktısat- larının sayıca bir yekünu değili Bilâ - . —— 1 yorızyıome ı İRKAÇ SATIR Bu mikrobu neden serbes dolaştıralım ? Dünkü Ulus'ta Halk Bankası — kasasını soyan ve uyanık zabitamız tarafından hemen yakalanan dört — soyguncumm hazla — macerasını okumuüşsunuzdür. Hazin, diyoruz; çünkü hâdisenin olup bitişi, bir basit zabıta hüdisesindec farklı sayılmıya değecek içtimal bir mahiyet taşımaktadı:, Dörct genç; eli kolu tutar, kafası — işler halde, hattâ bin bir şeytanlığa — erer seviyede, azçok okur yazar ve kravat- h dört delikanlı, en azılı sabıkalıla - rın güç cürer edecekleri büyük — bir saygun hüdisesini başarabiliyor. Bunlar, ilk soygunlarını pürüzsüz — bir programla tatbik — edebiliyorlar; bu işlerde yuğrulmuş pişkin soyguncular gibi her ihtimali gözönünde — tutarak plânla harfeket — edebiliyorlar; — hatıâ profesyonel haydutlar gibi 20 bin li- rayı paylaşıyorlar, aralarında ipucu verecek en küçük bir sızıltı bile çı- karmıyorlar!... Her işin bir mektebi vardıç, hör işla bir acemilik çağı bir yetişme devri var - dır.. Bir soyguncunün, Bir yankesici. nin, bir haydudun her halde ilk mia - ceraları ilk hâdiseleri çok maswm şey- Terdi. Bunlar, ancak bin bir. hâdise- de yuğrulduktan, bin bir tecrübeden geçtikten sonra bir kasa soymiya — 1e- şebbüs edebilirlerdi. Fakat bu kravatlı delikanlıların, böyle bir yetişme devrelerinin de bulunma: dıği anlaşılmaktadır. — Lombroza'nuan en azılı tipleri, fittt mücrimleri — bile ilk işte bu kadar başarı gösteremez - lerdi!.. O halde, en kurnaz amerikan »haydürlari gibi bu işi nasıl başardı - lar, hangi mektepte yetiştiler, nereden ders aldılar? Birçoklarınız bu sualin cevabını —daha şimdiden vermiştir sanırım: Sinemadan ve haydutluk hikâye ve ro - manlarından ! Evet, sinemalar ve bazı poliş romanları, ne yazık ki, gençliğe bu işleri bir üniversite ücizliğiyle — öğrermektedir. Banka nasıl soyulur, telefonla adam nasıl kandırılır, veznedar nasıl o10 - mobile tıkılır?... Bunlar, bü üniver - sitenin alfabeleri arasındadır; bunlar bu —üniversite neşriyatının — iptidai maddeleridir. Haydutluk maceraları tiryakilerinin — bu satırlara ne kadar — hırslandıklarını görür gibi, ve şöyle söylendiklerini duyar gibi oluyorum: - Peki, bütün bu kitapları — okuyanlar, bu filmleri görenler haydut mu olu- yorlar? Bibette hayır, fakat herkes bir hastalığa yakalanır; mikrop, ancak birkaç zayıf bünye bulur ve — onları alıp götürür, diğerlerinin mualiyeti, mukavemeti galebe çalar! İşte gan * esterlik mikrobu da ancak bu dört berbaht bünyeyi — tahribedebilmiştir. diğer sağlam karakterli gençlik omun tahribinden -k dabilmişti: ö K o alı m | Kuvvet (20 5) ve ifibarımızın kaynakları (Başı 1. inci sayfada) ne koyduk, Harbdeki büyük devletlerden birinin reisi şunu söylemişti: “Bu harp, Türki- ye'nin kendi âlemi için bir ni- zam ve istikrar âmili olduğunu isbat etmiştir.” Bütün bunlar şimdi kulağa hoş gelen, başka türlüsü zâti olur mıydı, yapılır mıydı, duy- gusu veren şeylerdir. Bir de ilk dünya harbinden önceki ve sonraki Türkiye'ye içinden ve dışından bakalım. Asıl inkılâp, kafalarımızın köklerini sarsmış olandır: baş- ka düşünüyor, başka anlıyor, başka muhakeme ediyoruz. Eski düşünüşle, eski anlayış ve hükmedişle ne kurtulabilir, ne de, rastgele kurtulmuş ol- sak da, yaşıyabilirdik. İnkılâp- larımız yenileşen, yeniden yu- ğgurulan bir cemiyetin - hâmisi olmuştur. Bu cemiyet, garp te- fekkür ve medeniyet âlemi içinde, milletler arası karakte- ri garbli ve milli karakteri Türk olarak, ilerleyip — gelişe- cektir. Falih Rıtkı ATAY landra Halkevi'nde verilecek konferanslar Sir Wyndham Deeds burün — Londra Halkevinde, dil lisas, edetilydi iiy , kibi mevzuları öğreten — Şehir Edebiyat Enstitüsü talebelerine hitaben Türkiye baxkında bic konlerans verecek, konle - feranstan sonra bir de film gösteriledek- vr. Ayrıca önümüzdeki 22 ilkkânun tari- hinde de bir Türk mütehassısı taralın - dan “eski ve yeni Türk tiyatroları” mev- zau etrafından bit konferans verilecektir. Ş DumİupınTr CN. P: Ocaklarının yaplığı toplanli İktisat ve Tasarrüuf Haftası dölayı - siyle Cumhuriyet Halk Partisi Dumlu - pınar nahiyesi evvelki gün Halkevinde nahiyeye bağli ocaklı partililerin isti - rakiyle bir toplanti yapmışslardır. Top- lantıda nahiye idare heyeti adına Halil Sezal Evrkut tarafından dünyanın bu - Kgünkü şartları icinde önem kazanan e- Fakat, mükavemet ve muafiyete güvene - rek bu mikrobu neden serbeşt dolaştı- ralım, neden antiseptiğini bulup kul- vaziyetimiz' ve tütüm konusu Harp ve sulh zamanında Kızılhaç VUSTURYA ordularının he zimetiyle biten Solferino mey- dan muharebesinden sonra ya- ralı ve hasta düşen askerlerin bakım- sızlık yüzünden çektikleri — astırapları yakından görerek bir takım siyasi en- trikalara, ihtiraslara kurban olan bu masum insan kümelerinin harp mey - danlarında bakımlarının, ıstırapları » nın temin ve tehvinini ilk defa olarak düşünen Henri Dunaist adında bir is - viçreli olmuş ve 1864 te bazı Devletler tarafından imzalanmış olan Cenevre müukavelenamesi ile bu — düşüncenin tahakkuku neticesi olarak Kızilhaç Ce- miyeti doğmuştur. Bu mukavelename sihht hizmetleri temin ve ila ile mükellef Doktor ve tezkerecilere düşmanın — tecavüzünden korunmaları için harp meydarilarında kollarında “bazubent” taşımaları hak- kını vermektedir, Cephe ilerisinde bu- hunan Kızılhaç memurları yaralı dü- şenleri Kızılhaç'ın — sıhhi — trenleriyle menileketin içerilerine nakil ve bu ameliye — vapur, ınx')'n;e gibi — vası- talarla da icra edilmektedir. Hastanelere kabul edilen bu yara- hdar Kızılhaç Cemiyetinin doktorları, hasta bakıcı hemşireleri tarafından te- davi edilmektedir. Fakat bu yaralılar- at olanlar, gözlerini kaybeden- lerle akıl hastalıklarına uğtıiyanların bu hastançlerde tedavilerine imkân ha- &l olamadığından — bu gibilere hazı memleketlerde Kızılhaç tarafından ih- das olunan daimt müesseselerde bakıl. maktadır. Kızılhaç Cemiyeti harp za- manında yalnız yaralı ve hastaları hi- maye ile kalmaz. Sivil ve askeri harp esitlerini de korur. Onların — hayat şartlarını ehven bir seviyeye çıkarmak, aymı zamanda aileleriyle muhaberele- rini temine çalışmak için beynelmilel Kızılhaç Kömitesi — delegeleri — üsera kamplarını sık sık ziyaret etmektedir - ler. Dünyada Kızılhaç hazeket ve fra- liyetinin menşeini, aslımı teşkil eden beynelmilel Kızılhaç Koniltesi buzün 61 memleektin milli kızılhaç cemiyet- L k N n dan P deker Yerekz _'__* i Fuat German Harp kurbanları olan ahali lehine yardım çalışmalarırıı daha müessir bir hale iTrağ için beynelmilel kızılhaçlar hirliğiyle beynelmilel komite gayretle- rini birleştirmek için lard Harp felüketredeleri için komite ile birlik tarafından yapıları müşterek müracaatlar, dâvetler birçok memle - ketlerde iyi tesirler yapar. Toplanan birçok paralar, ayni teberrular, Kızık haç murahhaslarının kontrolü altında komite ile birliğin. mümessillerinden mürekkep hususi bir komisyon tara: findan idare ve tevri olunarak ianele » rin verildikleri, tahsis edildikleri mü- hallerden müteberriler haberdar edi « lirler. 75 senelik bir hayatiyet esnasında bilhassa birlik kurulduğu günden iti- baren Kızılhaç Cemiyeti fanliyet sahae sını genişletmiştir. O, orduların yalnrz sıhhi servislerine yardımcılık varifesi. ni ifa ve ihzar ile kalmamış aynı za- manda mustarip beşeriyetin acılarımı, ihtiyaçlarını tahfif ile meşgal olmuş. tur. Bu iki vazifeyi lâyıki veçhile ifa için Kızılhaç Cemiyeti her memlekette daimi teşekküller vücuda getirmiştir. Salgın hastalıklar, su baskınları, yer sarsıntıları gibi felâketler ânında hiz- metlerini arzeden birçok gönüllülerin müzaharetinden istifade etmektedir. Bu aönüllüler ihzari mahiyette malümat ile teçhiz edilir. Kendilerine tevdi ol nacak yazileleri ifa için lâzim gelen i ti yapmakla meşgul- olrr. eşekkülleri yetiştirmek, tekemmül ettirmek için Kızılhaç Cemiyetleri da- kik birçok kurslar açmak mecburiye « tinde kalır. Aynı zamanda kızılhaçlar bu gönüllü yardımcıları aynıca giydir- mek lüzumunu hissetmektedirler. Bun- dan dolayı harp, su baskını, yer sarsın- tıları, bürkâni indifalar, tayfan, salgın hastalıklar gibi ahvalda muztar — bir FO SÜ lerilni etrafına - dir. Bu kamire Kızılhaç müessesesinin esas kaidelerine nigehban olur. Cenev- te mükavelesinin tathiki münasebetiy- le yeniden ihdas olünan mill? cemiyet- leri tanıt, bilhassa harp zamanında tarafsız bir şefkat unsuru halinde te - celli eder. 1939 eylülünde harp ilânını müteakıp beynelmilel Kızilhaç Komi - tesi 1914 - 1918 harbinde olduğu gi- bi bütün dünyanın takdirine mazhar olan harp esirleri merkez - ajanlığını teşkil etmiş, diğer taraftan milli Kızıl- haç cemiyetleri hir federasyon halinde toplanarak Kızılhaç Cemiyetleri Birli- Bini kurmüuştür. Kızılhaç Cemiyetinin insani fanli- yetlerini her vakit teşvik ve teshil va- zifesiyle mükçilef olan birlik cemiyet- ler arasında irtibatı temin, sulh zama- ninda olduğu gibi harp zamanında da milit ve beynelmilel sahada mükellef Teğrüet tök Aduk? bi yük bir ilgi Jle dinlenen bu konuşmada bu milli. dâva üzerindeki , yazifelerimiz geçirmiyelim ? Sahbaheddin SÖNMEZ Belli gelirli olanların yiyecek ve giyecek dağılımı için hazırlık Ticaret Vekilliği; belli — gelirll olan yatandaşlara dağılılacak giyecek ve yl- yecek maddeleri üzerindeki hazırlıkları- Ba devam etmektedir. Dul, yetim — ve ü lere yeril mallar pazarlarınca kis kişi ik İ fantlı mil- i faatl ynaşmış bir i Bizim için kişilerin iktısadi — menlaatleri ancak beancak milli iktısat — bütünlüğü içinde toplanmıştır. Bundan ötürü bizim milit iktısat zihniyetimiz yalnız sayılı ki- şilerin rahatını ve relahını gözeten — bir zihniyet değildir, millet birliğinin sağ - hığını ve buzurunu istiyen bir zihniyet- tır. Bugünkü iktiısadi ahlâkımızda milli iktısat zihniyetimize uygundur. Bizim ik- tısat ahlâkımız bütünün zararına kişinin faydalanmasını hakir görür. Bu görüşü beni iyenleri, bu Teekt — içinde yalnız ve yalnız kendini düşünenleri mil- 1t vicdan ergeç cezalandırır. Yeni Türk Devleti de bu ahlâkin karuyucusudur. Biz işte böyle bir zihniyet, böyle bit ah- lâk ile mili? iktısadımızı kurduk ve ge - ne bu zihniyet, bu ahlâk ile onu geliş - tirmek bütünleştirmek yolundayiz, Aziz yurttaşlarım; Bizim milli Iktısadimiz daha - dün denebilecek kadar, yakın -zamanlar içinde kurulmuştur. ve bu iktisat bu- gün en körpe çağını yasıyor. — Mülli, Uktısadımız henüz körpe çağında iken imtihanların en ağırını geçinmekte- dir. Buna rağmen bü iktisat simdi bir yandan kendi kendine yetmek — Öte yandan da bütünleşmek zorundadır. Onun için diyebiliriz ki milli iktısadı bütünleştirme — işlerimiz. tamamiyle durmamıştır. Bu işleri kendi şartla- rTımıza, kendi İmkânlarımıza göre yü- rütmek ve başarmak mevkiinteyiz. Milli-iktısadımızı kendi kendine ye- tindirmek ve onun bütünlesmesini yü- rütmek için bizim şartlarımız, bizim imkânlarımız her şeyden önce — yur- d koy da ve is kuvvetindedir. Çünkü çekinmeden İti- raf edebiliriz ki, elimizdeki mill! ser- maye bu kadar büyük deflidir ve bi- ze yetecek büyük bir teknik zorumuz da yoktur. d Biz günün sartları ne ölüren olsun vatanımızın tablat varlıklarını — kıy- metlendirmek pesin& düğşmeliyiz. Bu- hu da, hiç şüphesiz kendi insanımı- zın iş küvvetiyle başarabiliriz. Bu se- bepten elimizdeki vasıtalara bakmak- sgızın emeğimize dayanarak bu — yür- dun her bücağındaki servetleri hare- kete getirmek Hin kaybedilecek — za- smanımız yoktür. ve bizim hepimizin de Üüzerine titrediğimiz bü vatan ân- Cük ketdi evlâdinin emöğiyle mamür (Sonu 3, üscü sayfada) MN mukiuü — dağıtimından sonra belli gelir- Hlere yapılacak dağıtıma başlanacak - - tır. halen yapılmakta olan 20 metreliük pa - Tanmıyalım.. Gençliğe her an — zarar | belirtilmiş Btedi Sefimizle Milli Şeti - verebilecek 'olan film ve kitapları ne- | mizin andan parçalar — alınarak den bir milli - karakter —süzgecinden | halik vazifesi canlandırılmıştır. Halkevi Temsil Kolunun —amatörleri tarafından (Babaların Günahi) — pilyesi temâll edilmiş ve topluntıya nihayet ve- rilmletir. — Künekeetükeemei * STENOĞRAFİ Yazan: Kâzım Arar Kendi kendine veya muhabere ile en çok bir ayda Stenografi öğreten yeni ve kolay kitap çıktı. Arzu edenlere kitabı ya- zan tarafından Memurlar Koa- peratifi karşısında Stenografi kursunda Üücretsiz. olarak 2 ders gösterilmektedir. Bütün kitabevlerinde bul a mi sürette yardım eder, Bu yardımlar bilhassa dört sahada tecelli eder ki onlar da felâketlere karşı imdat teskilâtt, hasta baktet hem- şirelerin talim ve terbiyesi, hifzissıh- ha öğretimi, gençlik Kızılhaç teşekkü- lüdür. Birlik” himayesinde mill? konle - ranslar fasılalarla yy bir mahalde Kızılhaç Cemiyetleri de - lepelerini toplar, Bu konleranslarda temsil edilen memfeketleri alâkalan - dıran meseleler konuşulur. 1939 eylülünde harp ilânına kadar Paris'te oturan birlik sökreterliği Ce- nevreye naklederek orada harp kuür - banlarına yardım için beynelmilel ko- mite ile işbirliği yapmaktadır. Dünyada mevcut milli Kızılhaç ce- miyetlerine mensup üyelerin miktari 40 milyona baliğ olmaktadır. Henri Dunaut harp meydanlarının arzettiği korkunç manzaraları tasvir eden Solferine hütirast adındaki ese » rinde ortaya attığı Kızılhaç fikrinin dev adımlarla bu kadart hayırlı bir in- ğ ğina ihtimal veremezdi. Telefon: 3714 BAYRAM GÜNLERİNDE KSEK dağlara çıkan seyyahlar, özlerini ikide bir zirveye dik- mezlermiş: uzaklığı ve yüksek: liği, ümit ve cesaret kirar diye... Arka- lacına,, uçuruma da çevirmezlermiş: başdöndürür diye,.. Dağ seyyahlarının, yalnız ayak at- tıkları saha ile iktila eçmeleri — sem- bolik bir mânaya da gelir, İkide bir zirveye bakmamaları, içlerindeki, da- ğen en yükseğine çıkmak azmini kır- maz; daha doğrusu bu azim kırılma - sın diye-bakmazlar. Uçuruma bakma - mâları da "dün” lerini umüttukları mâ- nasına değildir. t Dağ seyyahlarının ağimli, Kanaatkâr olmasını bildikten sonra... düşünen herkes, bin bir haksızlığa uğ- ramış olduğu hakkında cerhi kabil ol- miyan deliller balabilir. Kime sorarsa- mniz sorunuz: çeşit çeşit haksızlak gör- müştür.. Talihsizdir. Böyle olmasa, şimdiki vaziyette mi kalırdı? Daha bü- yük, daha zengin, daha mesut olurdu. Fakat bu kendi görüşü ve kendi ka-' naatidir. İnsanın nefsi bahis mevzuu olduğu zaman müstakil bir mantıkla düşünemiyeceğing göre hiç bir zaman bitaraf değildir. Tereddürsüz karar ve- rebilirsiniz ki bu hüküm bir taraflı hü- Atapların bir ata sözünü hiç umut- mam. Şöyle derlermiş: "Kî“dıl”-'h"" fakat sabırlı yükselme gayretleri, ha- yatın her sahasına tatbik olunabilir bir misaldir. İnsan içinden yükselme az - mini söküp atarsanız geriye bir kucak et ve kemik ve basit ihtiraslar — kalır. Her gün bir adım daha ileriye, daha yükseğe ve daha iyiye doğru giden umumi hayat kanunu, asil ihtiraşlara daima saygılı bir yer vermiştir. Yük - selmek, herkesin hakkı, hattâ kelime- nin en geniş münasını aldığınız ve ce- miyetçi bir zaviyeden baktığınız saman herkesin vazifesidir. "Yüksel ki yerin bu yer değildir" #"Dünyaya geliş büner değildir.” Fakat her tekâmülün bir takım şartları vardır. Kanaatkâr olmak, düne ve yarına “ihtirasla kan çanağına dön- memiş” bir gözle bakabilmek, sabırlı fakat azimli olabilmek tek başına Bir meziyet olduğu kadar ilerleyip yükse- Tebilmenin de ihmal edilemez bir şartı- dir. Köndi içine Kiyelesiş bi akükla , / di ,'fi' Bkak L B. şikâyet ediyord! Ayaklari — ol; bir adama rastladıktan sanra şikâyetten vargeçtim, sustum." Bu söz, günlük b ne gü- kişâfa uğ B Silâhların çoğalması, çeşitlenmesi, top- yekân harp mefhumunun tatbikat sa - hasına intikali asrt tahrip cihazlarının tesirine sivil halkt da marüz birakmak- ta ve bu vaziyet harp kurbanı olan si- villerin himayesini temin için müessir vasıtaları, tedbirleri derpişe Kızılha- çı mecbur etmektedir. Habeşistan'da Kızılhaç ekipleri, İspanya'da Kiztlhaç seyyar ve sahit hastaneleri, Uzak-Şark- ta Çin, Japon, Avrupa'da müuhasım memleketlerdeki Kızılhaç teşekkülleri askerlerle beraher birçok yaralı sivil balkı da toplamış ve bunların — teda - visiyle meşgul olmuştur. Hatbin sivil ve askeri kurbanları lehine — vaki bu ihsan! hareketler her gün daha bariz ve faydalı surette ktad işafına daiş . | k için Kızılhaç Ce- miyeti bir takiım malzeme depoları teşe kil ve jdameye mecbur olmuştur. İmdat işletinde — tayyarecilik bi « rinel mevklil işgkal etmektedir. Tay « yare yalnız folükete uğriyan yerle « ri derhal kesif ve tahkik etmekle kalmaz, Tlüç, yiyecek, giyecek — gibi seyleri felâket yüzünden teeridddii - miş olan ahaliye ulaştırmıya dü ct- lışır. Yaraltların, ağır — hastaların tahliyesini, nakillerini — kolaylaştırır. İste bu gibi hizmetler, yandımlar 1 , cin Kızılhaç cemiyeti uçmıya, inmi » ye alışkın bir hava personeli teskil ve ihdas etmek zaruretinde kalmış- tir, Kızilhaç cemiyetine yalnız telâket ve kaza vukuunda müracaat edil - mez, Hastalık zühurunda hastaların bakımını temin için de müdahale e- der, Kızilhae cömiyetleri içinde has « tanesl olmiyan pek asdır. Kızılhac lar preyantorytm, Sanatoryum, at « maşa karşı istasyonlar, cüzamlılara karsı — bakimevleri gibi mütehasıme t idare et UU Bütün bu sahalarda hasta baktet hemşirelerin oynadıkları rol pek mü- himdir, Ziyaretol hemsire — evlerde yaptıkları bir cok mühim vazifeler e den başka hifzisetiha hakkkında de « derli bilgtler yayması — #ibâriyle de mühlim bir propagandacıdır. Butun (Sonu 3: üncü sayfada) Daimi karf -alacaklara Belediye Nelmliğinden : 1) 1-1-19548 gününden #ibaren gehri miz Halk Dağıtma Birliklerine kayit © lunabilmek ve dalmi ekmek kartı alas bilmek için : A) Diğer gehir ve kazalardan ge « lenlerden, geldikleri yerlende Değit> ma Birlikleri tesklilâtı varsa Bu böre Üklerden kayıtlarının - silindiğimi ve ekmek kartı alıp almadıklarını gör terir birer /ver değiştirme belgesi). B) Geldikleri sehir ve kazalarda Das gitma Birlikleri teskilâtı yoksa, me: halli belediye teskilâtından veya kör muhtarlarından © yerden tamamam ayrıldıklarını ve kart — usulü varst kart alıp almadıklarını, kart usulü yoksa kart usulü olmadığını bildirir bir (ver değiştirme belgesi) getir « meleri istenocektir. y 2) Hal ve vaziyetiyle yaptığı tei, şçehe rimizde daim! kalacamı kanaatini ver . ÜGÜNKÜ mul en acık- Hrmiy dalmi ekmek karti verilmiyecektir. Bu itibarla, — 1-1<1044 tibaren Halk Dağıtma Rir « h neticelerinden biri olan mül- teci kütlelerinin uğradıkları elim âkıbetlere ne demeli? Mültecile- rin imdadına büyük mikyasta koşmak ancak Hükümetlerin başarabileceği bir iş olmakla Beraber Kızılhaç Cemiyeti bu insan? harekete iştirakten kendini alamamakta ve her tarafta yardımları- nı esirgememektedir. Bumun için ce- miyet; yollarda, garlatda kantinler, kö- bak yerleri ve tbbi yardımlar vücuda getirmekte, hasta've yaralıların nakil- lerini temin etmektedir. Bombardıman İ aileleri d vel ve ne kolaylıkla tarbik edilebilir: Bu kışı da eski palto ile geçireceğim diye üzülüp duruyordum. Fakat dün blr pali ladı Gineşeri vazgeçtim. Bu bayram kurban kese - m&dik diye annem şikâyet edip duru- yordu. Fakat bir pisirimlik — bulguru olmıyanların hali, onu şikâyetten vaz- geçirdi. V. S... Halimizden şikâiyet ettiğimiz za - man hatırliyabileceğimiz bu çeşit mi- saller, bize kanaatkâr olmak için hol bol hak verir. Ve galiba, darlık içinde saadet duyabilmenin tılsımlarından bi- ri de hudur. TELIŞ Kanaatkâr olmasını bildikten son- ra işler öyle bir kolaylaşıyor ki... Kemal Zeki Gencosman likleri her şahıstan veya afle relsindeli evlerinin tapularını veya kiracı” iseler kira kontratlarımı veyahut da çalıştık- Jari İş yerlerinden datmt 1 gördüklerini gösterir bir. vesikayı he lerdir. Bu sebehle ( Yar değiştirme belsesl? getirmiyenlere, Tacağımı: İspat tein kira muküyelesini veyahut da iş yeri ve- BikasıInı İbraz etmiyenlere sureti katiye- de dâlmti ekmek kartı verilmiyeceğin « den, İşbu vesliizaların ş$imdiden temin e- - hizmet 34110 001000110011101010101101011101 1L IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIllII|IIIIIIIIIIIIIIIIIIlIIIIIIIlIII_IIIIl; Kömürden tasarruf etmekle hem “ kesenize hem de yurda Türkiye Kömür Satış ve Tevzi Müessesesi AUDUTADIDIITAITATAYAKAKI KKK IAIAIDDADIDADADADIDDDDLILD DDDT | edersiniz ŞA l

Bu sayıdan diğer sayfalar: