20 Kasım 1942 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BKOK A —. & v www a -.4 .. L EY KF Ü” FEE A ta v B A L .KF s<Bue e “EORRmeS MA e &g ğ MET K ği *040 Eşkişehir : hi Hibe İstanbul'da balık bolluğu var ! Torik akını! Taksi ve motorla taşınan balıklar, balıkhanede alış veriş ir buçuk iki aydanberi İstan- bul sularına torik akını durmadan devam ediyor. Yıllardanberi görülmemiş bollukta akıp gelen torikler, hem balıkçıla- rın; hem de şehir halkının yüzünü güldürmekle kalmıyor, bu “deniz kuzuları”, memleketin çeşitli yer- lerine ve fazla olarak da memle- ket dışına gönderiliyor, oralardaki insanları da doyuruyor. Bu balık bolluğunda, İstanbul, he yazık ki Ankara'nın yaptığı gü- Zel işi yapamadı. Ankara Belediye- sinin kurduğu soğuk hava tesisatı ankaralılara hem taze, hem de u- cuz bahk yedirmeak imkânını ver- diği halde, İstanbul'da, balıklar an. cak günü gününe satılabilmekte- dir. Gününde satılamıyanlar ise, kim bilir, belki de heba olup gidi- yor. Her gün yüz binleri asan kilo- larla tutulan toriklerden mühim bir kismı, Avrupa memleketlerine de gönderilmektedir. Avrupalı müş- teriler, figorifik vagonlarla, bunları derhal alıp nakletmenin yolunu buldukları için, memnundurlar, Yüz binlerce kiloluk balık, Tür- kiye hudutlarından çıktıktan son- ra kim bilir, ne kadar değerlen- Mmektedir. Bizim, “torik balığı” df- ye biraz da ihmal eder gibi gö. ründüğümüz bu şişman ve yağlı deniz mahlüklarının, bugünkü g- dasız Avrupa'da, bütün gıda mad- delerinden daha üstün tutulduğu- na şüphe yoktur. İstanbul sularındaki bu balık bolluğu, Avrupa — memleketlerinin birçok yerlerinde 0 kadar çabuk duyulmuştur ki, şimdi her taraftan pek cok siparişler yapılmaktadır. Bilmem, bu siparişleri karsılama- Ba imkân bulunahilecek mi? stanbul'un fakir ve orta sı- nıf halkı, et fiyatlarının her gün bir parça daha ar- tan ve nihayet 170-180 kuruşu bu- lJan yüksekliği karşısında, — şimdi et #htiyacmı hemen hemen balık. la temin ediyor. Mahalle araların- da sabahtan akşama kadar başla- Yazan : ' AHMET İHSAN £ rında tablalariyle dolaşan seyyar satıcılarım kulak tırmalıyan — fer- yatları gün geçtikçe artarken, es- kidenberi malüm olan balık satış yerlerine yeniden birçok balıkçı dükkânları katılmıştır. İstanbul'da şimdi torikten başka hemen — hiç bir balık görülmemektedir. Her biri 8-10-12 kilo gelen ve bildiğimiz kılıç balıklarını bile göl- gede bırakan bu hayvanlar, artik tane ile değil de kilo ile satılmak- tadır. On ön iki kiloluk bir balığı almak her babayiğidin harcı olma- dığından, kilo ile satış daha pratik " At orik akını başladığı vakit, ba- hkçılar, balık avına mahsüs motorlar için kâfi mazot bula- madıklarından şikâyet ediyorlardı. Balıkçıların bu dilekleri yerine ge- tirilmiş, kendilerine, ihtiyaca kâfi miktarda mazot verilmiştir. Balık- çı motorları şimdi, civar — sularda bahk avlamakta hiç bir güçlüğe uğramamaktadırlar. Buz ve tuz meselesi de halledilmiştir. Bir ara- hk, kâfi miktarda tuz bulunama- dığı iddia edilmişti. İnhisarlar ida- resi, bu dilekleri de karşilanaştır. Fakat tuzlanan balıklar, şehrin ih- yacını karşılıyacak derecede de- Burada, balık könservesi ya- pabilecek bir fabrika bulunmadı. ğından, tuz, sadece lâkerde — için sarfedilmektedir. Biraz sonra akın durunca, torikler, gene bir lüks gı- ddi olmakta gecikmiye- ve daha r » İstanbul balıkhanesi her gün sa- bahtan akşama kadar görülmeğe değer bir meşher halini almıştır. Kayıklarla, motorlarla durmadan gelen torikler, bir taraftan — açık artırma İle esnafa satılmakta, bir taraftan da hususi sebeplerle, buz. da cektir. Bugün çokluğundan bahs dilen torikleri, fenni bir şekilde, konserve yapmak imkânı bulunsa, milyonlarca kiloyu bulan balıklar- dan bütün sene faydalanmak müm- kün olacaktır. Ankara Belediyesinin yaptırdığı lanarak doldurularak W ân muhtelif yerlerine gönderilmekte- dir. Hem tazesini, hem de biraz ucuzunu almak istiyen halk da, balıkhaneyi doldurmaktadır. Pera- kendeci esnafa kâr vermeden, ba- hkhaneden ucuzca balık, ancak torikleri kesilmeden almakla müm- kün olduğundan buradan herkes, elinde koca koca balıklarla çıkmak- tadır, Ufaklı büyüklü sepetlere dol- duürülmüş toriklerin taksi — otomo. billerine bindirilerek taşındığı ise, simdi İstanbul caddelerinde sık sık görülen manzaralardır. Kasaplar, et fiyatlarını arttırır- larken, İstanbul sularında görülen bu balık boluğu, vurgunculara kar- şı vurulan yeni bir darbedir. Et yi- yemiyenler, mahrum kaldıkları gı- dayı balıktan bol bol alıyorlar. 'To- rikler, bu sene, hayret edilecek ka- dar yağlıdır. Şimdiye kadar bu ka- dar yağlı ve iriliğine nishetle de bu kadar körpne ve lezzetli balık çıkmadığı söylenmektedir. fenmi buzh ankaralılara balığı hem taze, hem de ucuz yedirmek fırsatınmı vermiştir. Toriğin kilosu burada 50 kuruşa satılırken, bura- dan Ankara'ya gönderilen aynı balıkların orada perakende olarak 45 kuruşa satılmakta — olduğunu gazetelerde okuyunca hayrette kal- dik ve teşkilât kudretinin nelere muktedir olduğunu anladık. Bugün- kü şartlar içinde şimdi büyük ölçü. de bir balık konserve fabrikası kurmağa belki imkân yoktur, fa- kat Ankara Belediyesinin yaptığı gibi bir soğuk hava deposu yaptır. mak da mümkün değil midir? Torik akmının daha ne kadar devam edeceği kestirilemiyor. Se- nelerdenberi balık avı ile uğraşan- lar bile bü bolluk karş$ısında şaşır- mışlardır. Fakat herhalde bunun bir sonu gelecektir. İşte © vakit torikler barbünya seviyesine yük- selecek, kasaplar da büyük bir ra- kipten kurtulmuş olacaklardır! Hava Kurumuna bağışlar Sabiha Gökçen 1222 lira bağışta bulundu ÇERANTTNN Sabiha Gökçen bir uçuştan sonra uçaktan inerken nifaturacı Hakkı Üçer 100 er lira, Manifaturacı İsmail Şeren, Ahmet Taner 70 lira, Manifaturacı Recep Kanışkan, Manifaturacı Rıza Soy - 'Türk Hava Kurumu Başöğretmeni Bu. Sabiha Gökçen Kuruma 1222 lira bağışta bulunmuştur. Hava Kuru - müunün bu husüstaki — teşekkürünü aynen aşağıya koyuyoruz : Türk Hava Kurumundan : 'Türk Hava Kurumu Hayacılık Dairesi Başöğretmeni Bn. Sabiha Gökçen Kuruma (1222) lira bağış - Jamıştır. Türk Hava Kurümunun ga- “yelerine, yüzlerce genç kanad yetiş. Hrerek hizmet eden Bn. Gökçen'in memleket havacılığını kuvvetlendir- —mek yolunda bu candan alâkasını da takdirle karşılarız. Diğer bağışlar Havalarda kuvvetlenmek — dâvası, ün meselesi - olduğunu çok iyi (kavrıyan halkımızın Türk Hava Ku. Ffümüna yardımları hızla devam et - Mektedir. SON BAĞIŞLARIN LİSTESİ: Ankara : Özgen mahallesi 19 numarada Ri- Za Başkoşar 200 lira, Çukurhan'da Mmanifaturacı —Abdülkadir — 50 lira, Hevzipaşa mahallesinde 4 numarada İevvzi Manco ve eşi Selma Manco şer lira, 3 Çifteler köyü halkı 480 İlira, A- Hhca vöyü halkı 80 lira. Kozkaym Köyü halkı'72 lira, Çerkes Çukurhi- (Şar halkı 49 lira; Kavacık halkı 47 (Hea, Manifaturacı Hasan Tahsin Ka- mbacax, Manifaturacı Hamit Ölçen, AManifaturacı Nurettin Gökay, Ma- 'a MEER daş, Manifaturacı Hasan Ergiden, Manifaturacı Hüseyin Çınar, Mani- faturacı Kâzım Esin, Manifaturacı Abdurrahman Türe, — Manifaturacı Ferhat Ediskan, Manifaturacı Ali Rıza Heper, Manifaturacı Necati Ertuna, Manifaturatı — Halil Tanık 40 ar lira, Manifaturacı Ata Özka - zan 35 lira, Manifaturacı Habibullah Taşgeli, Manifaturacı Rifat Ediskan, Manifaturacı Riza Günsoy, Manifa. turacı İbrahim Özer, Manifaturacı Mehnmiet Ahmet Yücel, Manifaturacı Abbas Ungüun 30 ar lira, Manifatu - racı Kadir Sevinçli, Manifaturacı Arif Uğur, Manifaturacı Nazif Öz- kocaer, Manifaturacı Hüseyin Ertu- na, Manifaturacı Nuri Beşoğul, Ma- nifaturacı Ahmet Aslan, Manifatu - racı Zeynel Karagöz, Manifaturacı Mehmet Basmacı, Manifaturacı Ze- keriya Çadırcı, Manifaturacı Cavit İyloğlu 25 er lira, Manifaturacı Nâ- zif Uysul, Manifaturacı Faik Aşıcı, Manifaturacı Zekeriya Erten, Ma - nifaturacı Sabri Aktaş, Manifatura- €© Hasan Tahsin Tarı, Manifatura - € Halil Cerit 20 şer lira, Ayrıca bir kısım vatandaşlar 200 lira. Edirne : Abalar köyü halkı 267 lira, Sile- oğlu köyü halkı 287 lira, Geçkinli köyü halkı 213 lira, B. Gerdelli kö. yü halkı 182, Havsa merkezi 167 li. ra, Yolageldi köyü halkı 164 lira, Osmanlı köyü halkı 148 lira, Değir - men Yeniköy köyü halkı 147 lira, Musabeyli köyü halkı 146 lira, Bü- yük Döllük köyü halkı 112 lira, Ka- rakasım köyü halkı 88 lira, Lalâpa. şa köyü halkı 85 lira, Çeşmeköy kö- yü halki 82 lira, Kuzucu köyü halkı TI lira, Çukurköy köyü halkı Ti li- ra, Muratçalı köyü halkı T7i lira, Donbay köyü halkı 70 lira, Orhaniye köyü halkı 70 lira, Bakışlar köyü halkı S1 Hra, Korucuköy köyü halkı 65 lira, K. Döllük köyü halkı 57 li. ya, İğnesiköy köyü halkı 48 lira, Ku- lubalık köyü halkı 45 Hira, Çatma köyü halkı 44 lira, Kalkansöğüt kö- yü halkı 44 lira, Bolvadin : Çiftlik köyü halkı 392 lira, Dere- çine köyü halkı 802 lira, Karamik köyü halkı 287 lira, Yakasenek köyü halkı 162 lira, Dort köyü halkı 152, Küçük Karacaviran köyü halkı 146 tira, Cumhuriyet köyü halkı 125 lira, Dort köyünden Ali Duran 100 lira, Çukurçak köyü halkı 96 lira, Şenşik köyü halkı 39 lira, Alaşehir : Deliler köyünden — Cemile Sezer 50 lira, Killik köyünden Süleyman Şinar 50 lira, Killik köyünden Ahmet Aslan 31 lira, Killik köyünden Malül Gazi Ahmet Sünğü 30 lira, Davas : Kızılcabölük nahiyesinden Ali Sü- leyman Yeniçeri 50 lira, Kızılcabö - lük nahiyesinden Mustafa Uzakgi - den 40 İlra, Kızılcabölük nahiyesin- den Bekir Doğu 20 lira, Kızılcabö « lük nahiyesinden Ali Kurşunlu 20 lira, Kızılcabölük nahiyesinden Şem- si Mestan Tolas 20 lira, Kızılcabölük nahiyesinden Abdurrahman 'Telas 20 Hira, Kızılcabölük nahiyesinden Os. man Ulubaş 20 lira, Ayvavlık : Küçükköylü Şerif Uzun 35 lira, Küçükköylü Mustafa Yılmaz 28 lira, Küçükköylü Salim Gençel 25 lira, Küçükköylü Muharrem Çetin 25 lira, Küçükköylü Bekir Akımn 20 lira, Kü- çükköylü Hayrullah Erbil .20 lira, Küçükköylü Üzeyir Yılmaz 20 lira, üçükköylü —Nahut Yağcı 20 lira, Küçükköylü Hasan Yaman 20 lira, Ayrıca bir kısım vatanaşlar 20 lira. Aydın : Ömerbeyliden Necip İzmirli 25 li- ra, Bozköyden Mehmet Günlü 20 li- ra, Koçarlıdan Şevket Timor 20 lira, Dampınardan Mehmet Çalışkan 20 lira, Ayrıca bir kısım — vatandaşlar 155 lira, Edirne : 'Uzun Bayır köyü halkı 39 lira, Su Akağacı köyü halkı 38 lira, Saksa- #an köyü halkı 34 lira, Çömlek kö « Yü halkı 38 lira, Hasahtığa köyü hal- kı 31 lira, Sarayakpınar köyü halkı 31 lira, Hüseyinpınar köyü halkı 21 lira Türk Hava Kurumuna bağışla - mışlardığa —( Sonu var )— BIRKAÇ SATIRLA Yağmur altında Ankara ! Ankara'da bir deniz ıklimi başladı. Eski Ankara'yı bilenler, onun ıklimi- ni yakından tanıyanlar bu söz€ hak vereceklerdir. Ankara'nın ya- zında eski çöl yanığı, kavurucu | , Ticaret Vekilliğinin | yeni bir tâmimi —— Devlet yardımını kimler alacak ? Ticaret Vekilliği vülülüklene — yaptığı bir tay- rüzgâr ve sıcak Ankara- nin kışı nerede ise portakal yetiş. tirecek kadar uysal bir hal aldı. Hele yağmurlar, bir sahil şehrine bir orman bölgesine düşercesine bol ve zengin sağanaklar halinde yağıyor. Bu mevsimde, İstanbul'u veya İzmir'i andıran kapalı, donuk ve sisli gün- ler içindeyiz. Sanırsınız ki karşı- nızdaki buğunun ardında Dikmen sırtları değil de Çamlıca tepeleri vardır. Fakat, şu günlerde, şu Tutubetii kah- pe soğuk yerine eski Ankara'nın donduran fakat titretmiyen mert soğuğunu aramak içindek! nimeti bilmemek mi olur dersiniz! Havanın rutubeti olmasa Ankara yağ. murun keyfini çıkaran tek Türk şehri olacak.. Yağmür Ankara'da, diğer birçok şehirlerimizde oldu- ğu gibi diz kapağına kadar çamur veya sel baskını bir felâket demek değildir. Yağmur, asfaltları yıkı - yan, cilâlıyan, çamların tozlu yap- raklarını temizliyen onları yeşil eden, bir kelime ile şehrin pasını cevap vermektedir. Bu tamimi —aynen aşağıya koyuyoruz: “Hükümetçe ekmek ve ekmeklik hu- bubat ve salr eşya ve maddelerin dağı- tılmasina dalir talimatname”, bu mev- zua taallük eden bütün işlenin tatbik şekillerini kati olarak tayin ettiği hal- de, bazı yerlerde hak sahiplerinin tos. biti hususunda — harcirah — kanurmmnamesi ü yol açıldığı ve ezcümle talimatnamenin bi- rinci maddesinin on beşinci fıkrasında adı geçen “beslemiye mecbür — olduğu kimseler,, tabiri şümulüne girenler için yaş haddi bahis Mevzuu olmadığı hal- de yaş haddi vesilesiyle bazı kimselerin haklarının tanınmadığı haber alınmak- tadır, Mütekalt ve dullar'da dahil olduğu halde tallmatnamenin birinci maddesi- nin şümuülüne bütün kimselerle bunlara mesnup karı, evlât, anne, büyük anne, kız kardeş ve tor bey ile Türkiye'de gazetenin mevkii şu- dur: "Son gazeteciler toplantısmda Baş- vekil Şükrü Saracoğlu toplu ve sağ- lam görüşünden çıkardığımız mânaya göre gazete (Türkiye'de) Hükümetle Balk arasında bir temas organı, anlaş- ma ve kaynaşma vasıtasıdır.,, Avrupa'nın ve Amerika'nın siyasi & debi da gazeteye “dördüncü - kuve vet,, denilir. Bizim bugünkü anlayışımıza — göre Türk gazetesi dördüncü kuvvet değilk dir; milleti, Hükümeti ve devleti de içine alan tek kuvvetin bir parçasıdır. yanlış başlığı kapıp başlarına & mişler. Hoca bu aralık hiristiyanı yere miış, ayağının altına almış. 3 'Tam bu sırada döğüşü görenler ? kırmağa başlamışlar: — Gâüyur hocayı döğüyor! hocayı döğüyor. Hoca, düşmanını hem yum: hem de bağırınmış: — Acele etmeyin! Herkes kendi hint giysin de o zaman — anlar gâvur mü hocayı döğüyor, hocdl Bâvuru ? Salamon, yahut Süleyman daki deniz savaşında kim kimi bunu anlamak için de, galiba, daha bekliyeceğiz! *kok Tunus gediği ! Mü fik orduları da, mihver Ondan Cumhuriyeti: inkılâbırı bek- lediği de kendi payına düşen ödevler de tamamlayıcı, bü ici — olmak; Hükümeti iyi anlamak, halkı iyi an- lamak ve bu iki iyi anlayışı malzeme münderocatına nazaran alle telsi tamm- silen, yaz günlerinde Belediyeye | fından taşe olunanlar umuml — surette yardımcı titiz. bir ev | n (hak ler, Bin leyh talimat - hamarat elidir. namenin mutlak ve sarih olan hükümle- Onun için Ankara, yağmuru. bekler ve sever. Fakat bazı âni baskın- larda yağmur, sizi sokakta yaka- larsa haliniz haraptır. Sığınacak * dam altı bulamazsınız. Şehrimizde eski yapılarımızın sokaklara — ka- nat geren çatılarından eser yok- tur. Evler bahçe ortasındadır. A- partmanlar dibine gölge vermiyen mumlar halindedir. Ya tamıdık bir kapı çalmak veya bir dükkâna sı- ğaınmaktan başka çare yoktur! Be- reket versin Belediyenin — yaptığı otobüs duraklarına. Cidden bu duraklar şehrin büyük bir ihtiya. cını karşıladı. Hele bu mevsimde o çatıların altına sığınanlar bu durakların değerini bir kat daha anlıyorlar. Fakat bu duraklar henüz şehrin her bölgesinde ihtiyacı karşılıyacak bir bollukta değildir. Bu yüzden. Belediye, malzeme ve işçi pahalı- lığına rağmen bu yıl da şehrimize birçok kapalı duraklar daha ka- zandırdı, memnunlukla — öğrendi- ğimize göre yenilerinin inşasına da başlanmıştır, bazıları da baha- ra kadar tamamlanacaktır. Cebe- ci'de oturan bir okurumun anlat- tığına göre, burada bir iki tane kapalı durak varmış. Büyük ka> labalık toplıyan Döryolağzı, Kur- tuluş, Hastane önü duraklarının da kapalı hale konması bütün Ce- beci halkını sevindirecek ve bü - yük bir sıkıntıdan kurtaracakmış. Halka hizmeti kendisine ana nrenı':v rinin tefsir yoluna gidilmiyerek aynen tatbik edölmesini ve keyfiyetim vilâye- tiniz deki — bütün — akâ bildirilmesini rica ederim. Toprak mahsulleri idare meclisi reis ve âzaları fayin edildi Toprak Mahsülleri Ofisi İdare Mec- Hisi Relsliğine İstanbul Belediye İktisat müdürü B. Saffet Sezen, üyeliklere de Kosya mıntakası Ticaret Müdürü olup bir müddettenberi Ticaret Vekilliği teş. gibi kull. k bir tek anlaşma ya- ratmaktır. 'Türkiye'de basın hürriyeti vardır. Ve bu memleket, bugün büyük yunan filozofunun meşhur sözünü olduğu gi- bi, ayniyle tekrarlıyabilecek bir ülke- vetleri de havadan, denizden ve dan Tunus'a girmeğe, yahut da nus'ta köprübaşılar turmağa — uğü rin yurdu idi. Bu bakımdan düş seniz, her iki taraf da şimdi T “külâh kapmağa,, uğraşıyor, diyebi! siniz. Beklenmekte olan bu olay € mihvercilerle — müttefikler — Tun dir: “İçinde söz hürriyeti bir cumhuriyet, güneşsiz kalmış bir memleket gibidir.,, Çünkü, dediğim — gibi, Türkiye'de gazete, dördüncü kuvvet değildir; bü- yük tek kuvvetin bir parçasıdır. Napoleon, “gazetecilere tam hürri- yet versem, üç ay sonra kendi mevkı- imde kalamam,, demiş. Bu söz doğru bile olsa, Nepoleon devrinin gazeteleri içindir. Bizde hürriyetine sahip gazete, onu zarar verecek yolda kullanacak kuvvet değildir. Od kelimieleri lelesi b mümkündür. Muhakkak olan, şimdi Tunus'un cephe haline geldiğidir. Orada ça mak üzere olan orduların her ikisi karşı tarafta bir gedik açmak istil cektir. | Buna “Tunus gediği,, demek ne d receye kadar yerinde olur? bilmiya Bildiğim bir şey varsa © da m—adj savaşı kazananın “Tunus gediği,, | ! *kk Yeni bir şeker hastalığı » leleri ve sütunları birbirine — eklenen ipek kordunlardır ki hükümeti millete (ai Br ve milleti hükü kKilâtlandırma Umum Müdür M kL vazifesini görmekte olan eski gaze- tecl arkadaşlarımızdan B. Halll Midhat Karagölge, eski Adana valisi B, Falk Üstün ve Zimmat Bankası baş müfettiş- lerinden Salih Ekim tayin edilmişler - gir. / Belediye Meclisinin dünkü toplantısı Ankara Belediye Meclisi dün saat edinen Belediyemizin, di bu dileğini yerine kuvvetle umuyoruz. Sabaheddin SÖNMEZ ÇAĞRI Yx Dahiliye Encümeni bugün Heyeti U- ivedi n k getireceğini sonra Yr Divanı Muhasebat Encümeni bugün saat 10 da toplanacaktır. * Adliye Encümeni bugün Umumi He yet sonra topl. k Yz İkusat Encümeni bugün Heyeti Umu- miyeden sonra saat 15.30 da topla- nacaktır. İaşe yardımından bekçiler de faydalanacak Şehir ve kasaba sınırları içinde emni- yet ve asayiş işlerinde polis ve jandarma- ya yardımcı birer unsur olarak vazife gören çarşı ve kır bekçilerinin de me- mur ve müstahdemler hakkında tatbikt kararlaşan iaşe tedbirlerinden aileleriyle 17 de işleri kad- rosunun barem dahiline alınması hak- kındaki mazbatasımaı müzakere ve ka- bul ettikten sonma toplantıya son ver- miştir. Öğrendiğimize göre Belediye — Mecii- Ssimiz, pazartesi günü saat 17.30 da yapacafı toplantı ile bu devre içtimala- rana son verecektir. Devlef memurlarının yabancı dil imtihanları Anknara, 19 aa. — Maarif Vekilli- ğinden bildirilmiştir: Devlet memurları Sle - bankalar — ve Devlet müesseseleri memurlarının 3659 sayılı kanunlara göre yapılan yabancı dil imtihanları evvelce de — bildinildiği gibi, 24 ile 28 gönteşrin tarihleri arasın- da yapılacaktır, Yalnız bir yabancı dilden imtihana girecekler için 24 sonteşrin yazılı, 27 sönteşrin sözlü, iki yabancı dilden im- tihana için 24 ve 25 sonteşsrin birlikte faydal: ları kararlı Dr. Kırdar şehrimizde İstanbul, 19 (Telefonla) — Vâli ve Belediye Reisi Dr. Lütfi Kırdar bü akşam eksşpresle Ankara'ya ha - deket etmiştir, 1 yazılı, 27 ve 28 soönteşrin sözlü imtihan günleri olarak tespit edilmiştir. İmtihanlar Ankara'da Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesinde, İstanbul'da — Ü- niversitede yapılacak ve imtihanlara sabahları saat 9 da başlanacaktır. Eğer o hürriyet, zararlı bir yolda llanılacak olursa, — bükü de, millet de, gazeteci de bilir ki — bu zarar hükümete ve millete değil, doğ- md_ııı doğruya, hürriyet denilen gü- hazmedemiyen gazeteye dokuna- neşi *kok Kim kimi yendi ? AA AAA Salamon adaları — iki dostum, Ah- met Şükrü Esmer'le Burhan Belge bu adaları ihtida ettirmişlerdir; — Süley- man adaları derler — civarında yapı- İstanbul gazetelerinin yazdığına Bf kılırsa 47 dükkânda gizli şeker bulii! muş, bir takim bakkalların evlerii de araştınmalar yapılmıştır. leketin durumu, vatandaşlarif ihtiyacı, hükümetin aldığı tedbirler İf kadar açık bit yürek ve dille konduktan sonra hâlâ bu türlü hokkf bazlıklara cambazlıklara kalkışa: bilmem, ne demeli? | — Piyasada bir nevi “şeker hastif| lığı,, denilmesini uygun —bulur aü sunuz? | Şeker hastalığı kanda tahlil M anlaşılır. Bana öyle geliyor ki bugütf kü günde milletten ve hükümetten $ ker kaçırıp enu saklıyanların bu. '3f ker hastalığı,, nt anlamık için kanli" lan son deniz savaşı hakkında Tokyo- rınt tahlil ederseniz, orada şeker d€ dan gelen haberlere kulak veri: gi b ıraadiir v İN HFK KSK Bil, ve ınl'leu wl mahvolmuş! L Vaşi; j SAAT , 2 geliyor: ü birinde sarıklı bir hoca ile sapkalı bir hıristiyan bir arsada döğü- ş " Döğüş, saç saça, baş başa devam ederken ikisinin de baş- lıkları fırlamış, ve ikisi de dalgınlıkla Kara kış ve l kızıl cehennem ! | TERESEİDÜNİE BÜ deFRİ İki siyaset ve harp meraklısı arff m.' — Rusya'da kara kış başlamış! — Acaba, Stalingrat'taki kızıl a€ T. ( H. P. Dumlupınar Nahiyelilerin toplantısı C H. P. Dumlupınar nahiyesi idare heyetinin tesbit ettiği toplantının ikin- cisi dün L oturan Partili yurttaşlarla yapılmıştır. Bu toplantıda, nahiye ve — ocukdarı mensuplarından yüzlerce Partili Halk- evi salonunu doldurmuştu. Ocak — Rölsi Nizamettin Esin arkadaşlarına hoş gel- GÜNÜN GÖLGESİ Bazı insanlara ’, . ve dana,, lara dair.. İRKAÇ gün önce, bir çiftlik- te, başlarını — yemliklerine eğmiş kırk elli ineğin bu- bir ahırı dolaşıyord Bir başta da, henüz binkaç aylık bu- zağılar vardı. Buraya gelince, bize izahat veren mütehassıs arkadaşı- muz: — Bunlar, dedi, sevimli oldukla. rı kadar da zeki ve hassas hayvan- lardırlar. Ana sütlerini kovadan içerler. Fakat kendi analarının sü- saygılı olabilsek! Fakat böyle düşündüğüm için sıkıldığımı da söylemeliyim. Mah- lükların en şereflisini, yalnız — eti, sütü ve kuvveti için yaşamasına tahammül ettiğimiz şu danalari — Son depremin fahripleri Bigadiç'fe bir çok evler yıkıldı 6 kişi öldü Balıkesir valiliği ile civac valiliklerii belirttikten sonra, Milli Şefimizin — son i devam etmektedir. Şehr gelen haberlere göre yerdepremi — ayif on beşinde yer altından gelen müdiş V Bultularla başlamıştır. Anmutlu, Y | cami köylerindeki hasar şiddetli ve '; çocuklarına, Cumhuriyet nesline ve he- le Atatürk ve İnönü — evlâtlarına — zor gelecek yendimiyecek savaş olamaz,, de- sirli ol Sındırgi & G cük nahiye merkezinde 17 ev tamamtf 28 ev oturulamıyacak derecede yıkılml! tır. Esmen Dere köyünde 20 ev tamamt yıkılmış, diğerleri oturulumıyacak def€ cede hasat görmüştür. Bu köyde bir öl vardır. Deprem bilhassa Bigadiç'te büyük hif sar göl miş Marli var öğünç 1 ve bu konuşmada bulunanlar her — emrinde olduğu bü kere de asil şefle ve Cum. huriyet Hükümetiyle her zaman kıvanc birlikte düşündüğüm, arada kıyas- lamalar yaptığım, hattâ onlara im. rendiğim için, cinsime karşı suç yiz andımı — tekmar- lamıştır. Bundan sonra, İstikdâl Ocağı Azasın- dan sair Ahmet Ertem, “Yurdumuz,, a- dındaki siirini büyük heyecan ve alkış- ge- ne de fakat her kalaba- tüne karşı o kadar du ki, beş öon kova içinde onu kolay- ca bulurlar ve başka ineklerin süt- lerini ağızlarına dokundurmazlar. Fakat insanı asıl mütehassis eden, sıra beklemeleridir. Çobanım hangi hissede: ineğl sağdığını nler. O ko- va gel parmaklığı: l da bekliyen, yalnız sütü — sağılan ineğin yavrusudur. Ötekller, arka- da masum ve mütevekkil, sıraları- nı beklerler. Bu izahatı dinlerken, — doğrusu bu ya, İlk aklıma gelen bizim “yı. Bilışmıya karşı" HıAnlmmıı sonra hkta, her umum! yere giniş çikış- ta, ille her otobüse biniş ve inişte, çiftlikte gördüğüm buzağıları ha- tırlamıyorum dersem yaları — olur. O buzağılar, bu birbirinin omuzun- dan ati istiyen, bu bütün gücünü, önündekini — biraz yana itmek için onun böğründe kullanan, bu gözlerinde Ihtiyar ve çocuk, kadın ve hasta için Insan adlı mahlüka has acıma ve sayma lar okumus daha sonra, Halk- evi temsil kolunun ylik bir başamı ile neşe ile rek geç vakit toplanta sona ermiştir. Tokat'ta kış ekimi çok iyi oldu t Bigadiç'te bulunan evin yüzde 6Ö şı taş taş üstünde kalm da içinde oturulamıyacak hale gelmif tir. Bu kasabamızda enkaz altından e€ velki güne kadar 6 insan çıkarılmışti/'» Bigadiç'in Neyzen köyünde 27 ev vaml' men 48 ev kasmen, İşiklar köyünde 48 ev tamamen BO ev kismen, Balatlı yünde 58 &v tamaten, diğerleri kısımetf Çirdekli köyünde 15 ev tamamen. diğtf” leri kismen yıkılmışur. Belediye Reislikleri tasdik edilenler Antalya Belediye — Relastiğine — LOtf Canakkale Beli Reisii” Tokat, 19 aa. — kış zeniyati cok iyi olmuştur. Hükümet ta- eşer olan- ları ilk işleri, kendilerini dama yaratmış olduğu için tanrıla- olacaktır. otobüs a du. Daha sonra, insanların “üstün zekâ” meziyetiyle şereflendirilmiş 1ükl ve herhalde, cinsimizde buzağılardan daha kuv- vetli bir izan daha anlayışlı bir ze- kâ, başkasının hakkına saygı şuu- runa sahip tasavvur etmenin hata olmıyacağını düşündüm. Kendi ken- dime: — Hiç olmazsa, dedim, olan aşırı ği kası için, şu buzağılar kadar feda kendi baş- edebilmek kuvvetini — göstersek; başkasının kadar gönderilen 500 ton tohumluk köylüye dağıtılmış ve hepsi toprağa a- tılmıştır. 1943 mahsulünün çok bereket- M olacağı küvvetle umulmaktadır. bu yıl mahsu- diz, insanda iptidal terbiye şüphesi u- tünde borçlandırı!mış oldukları mikta. rın yüzde doksanını Ofise teslim etmiş yi , par inin ar- kasında, sıralarımı bilerek , kuzu gibi analarımın sütlerini bekliyen- lerle yanyana düşündüğfüm için, buzağılardan af dilemek istiyorum. Bir kısmımız, çok değil, şu da- nalar kadar saygılı olabilseydik... Antalya'da deprem Antalya, 19 aa. — Bu sabah saat beşi on dakika geçe şimale #ime İhsan Berkin, Coruh Belediye Reif” Hiğine Osman Demiröz, Denizli Belediö? Retslikine Esat Kaymakçı, Elnziğ Belt” diye Reisliğine Kemal Şedele, — İspartf Belediye Rolsliğine Hilmi ÇCakmaküt Niğde Belediye Rekiiğime Ahmet Öztü” kin, Kayseri Belediye Rehliğine — Enlk Seler, Kars Belediye Reklifine Metmt | Bağatır, Sivas Belediye Relslliine Rah” mi Günay, Sinop — Belediye — Reisititif Ali Brsoy, Muş Belediye Reisliğine Zeti Dede ve Antakya Belediye Vedi Karabay'ın intihapları doğru beş Baniye süren şiddetli bir :w olmuştur, Hasar yok- bu alınan kurat” dar İcra Vektileri Heyetince kabtul Yüksek Tasdikten geçmişlbir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: