Amerika'da müttefiklere yardım arzusu artıyor Silâh imalâtının hızlandırılması sayesinde Müttefikler Fransa'nın şimalinde dayanırsa, yardım süratle artacak Nevyork, 9 aa. — Avrupa'da cere- yan eden hâdisata karşı Amerikan ef- kârıumumiyesinde müşahade edilmek- te olan derin tebeddül, Amerika aha- disinin müttefiklere derhal yardımda bulunulması hakkındaki arzularının _â:tikçc şiddetlendiğini göstermekte- < - ; Nevyork - Times gazetesi şunu ya- 5 Ziyor; Hitler mevki iktidarda kal - kr ça, zehirlenmiş ve terör altırıda ya- — şamakta olacak bir âlemden başka bir şey olamaz. — Herald Tribune gazetesi, bitaraflık meselelerini düşünmeksizin bütün âeketlerin, B. Ruzvelt'e zahir o darından, bütün amerikalıların g emin olduğunu yazıyor. B. Ruzvelt"- — in, müttefiklere yardım etmek - için W — garfettiği gayretler, birleşik Amerika , J?ğm vatani gayretler teşkil etmekte - | dir. Böyle gayretler politik fikirleri b >her ne olursa olsun, bütün koöngre â- — zalarının samimi müzaharetine lâ- —— Müttefiklere yüz hücum tayyaresi verebilecek /aşington, 9 a.a. — Harbiye daire- rdu ve donanmanın tayyarelerini are fabrikalarına iade etmek su- mağı natik olan ahkâm çerçevesi da- hilinde müttefiklere yüz hücum tay- yaresi vermeği karar altına almıştır. Bu tayareler beş mitralyözle mü- celhez Northrop sisteminde tayyare- ler olup faaliyet daireleri İ600 kilo- metredir. Tayyarelerde bir pilot ile bir mitralyözcü bulunmaktadır. İnfi- lâk eden madde hamuülesi, dört büyük veya yirmi küçük bombadır. Amerika yardımı süratle artacak Nevyork, 9 aa. — Nevyork Times gazetesi, Amerika efkârıumumiyesi- nin müttefiklere derhal yardım lehin d: karar vermekte gösterdiği sürati bilhassa kaydetmektedir. Gazetenin Vaşingtondaki muhabiri, kongrenin umumi hissiyattan biraz geri olduğu kanaatindedir, Amerikanın müttefiklere yapacağı yardımın maalesef maddi zorluklar dolayısiyle derhal büyük — mikyasta vuku bulamıyacağını izaha eden mü- habir Amerika'nın derhal vapahilece ği mahdut yardım ve müttefiklerin silâh imalatımnı tesri etmeleri süyesin- de müttefiklerin Fransanın şimalin- de dayanabildikleri takdirde, Ameri- kanın nüzahereti süratle artacaktır. etmek veya bunları ipka eylemek arzusundadır. Bu memleketler keyfi - ti kolaylaştırdığı zaman bu arzusu K Japonya ile mevcut münasebatın i- yileşebilmesi hakkındaki bir suale ce- teşkil eden bu beyanat, Japonya 'Yasifik'te statükoyu muhafaza etme - Gğe, ve bütün memleketlerin menafiini hdit eden bazı politik durumlarını tadil etmeğe muvafakat ettiği takdir- de, birleşik Amerika'nın Japonya ile bir yaklaşmanın mümkün görüldüğü- nü ifade ettiği kanaatini vermekte - dir. Berlin'deki ticaret ateşemiz geldi İstanbul, 9 (Telefonla)'*— Berlin © ticaret ateşemiz B. Sait Almanya'dan şehrimize geldi. Belçikanın işgalin- den sonra vaziyetleri meçhul olan beş talebenin mektuplarını beraber getir- | di. Bu talebeler Hollandadadırlar. B. | Sait Almanyadaki talebelerimizin va- İngiliz iaşe Nazırı diyor ki: “Almanya kendi kendine abluka çemberini daralttı,, Londra, 9 a.a, — İaşe nazırı radyo- da bir nutuk vererek Almanyaya kar- şı sessiz sedasız yaptığı harbi anlat- miştır, Nazir, Hitlerin Almanya etrafında- ki ablukayı bizzat kendisinin kapa- makta olduğunu kaydettikten sonra demiştir ki: ğ “— Hitlerin muvaffakiyetleri mu- vakkattir ve hesapsız zayiati hesaba gelmiyecek kadar büyüktür. Şimdi- den ehemiyetli surette sarfedilmiş o- lan ihtiyatlarını tekrar yerine koyma- sı imkâisızdır. Müttefikler onun ih- tiyacı olan maddeleri satın almak su- retiyle kendisine takaddüm ettikleri gibi petrol ihtiyatlarının sistemli bir sürette tahribi de zorluklarını arttır- maktadır. a A Almanya artık harbi kazanmağı ü- mit edemez. Müttefiklerin zaferi u- zaklaşsa bile kati ve emindir..,, ziyetlerinin normal olduğunu söyle- miştir. Bugün de Belçikadan Fransaya ge- çen sekiz talebemiz İstanbula gelmiş- lerdir. ULUS “ Hak ve adâletin yerini bulması ,, için Milâno, 9 a.'a, — D.N.B. bildiriyor: Alman propaganda nezareti müsteşarının riyasetinde bir alman heyeti Cremene'ye vasıl olmuştur Al- man misafirleri şerefine verilen bir ziyafet esnasında İtalyan nazırların- dan Senatör Farinaçı irat ettiği bir nutukta ezcümle demiştir ki: — Tairh süratle yürüyor. Hak ve adalet yerini bulacaktır. İtalyanlar ha zırdırlar, ancak Duçe'nin emrine inti- zar etmektedirler.,, Alman müsteşarı da söz alarak de- miştir ki: “— Almanya bu harbi istemedi, Musolini harbin patlamasına mani ol- mak için her şeyi yaptı. Bugün dö- vüşmekliğimiz sadece vamlı bir sulhun tesisi içindir.,, İngiliz yolcu tayyareleri İtalyaya uğramıyacak Kahire, 9 aa. “British — Oversaux kası ve Avustralya hattında kulandı- ğı deniz tayyareleri Akdeniz üzerin- de seyahatlerine devam edecek, fakat yarından itibaren İtalyan — arazisine inmiyeceklerdir. Şimdiye kadar bu |tayyareler Brendizi'de tevekkuf edi- yorlardı. İtalyan vapurlarının seferleri Roma, 9 a.a, — Pazartesi veya salı günü Nevyork'a gidecek olan İtalyan mevkileri tutulmuştur. Fakat, bir ta- raftan da bilet satılmasına devam e- dilmektedir. Teeyyüt etmiyen haberlere göre, Pazartesi günü Triyeste'ye hareket etmesi lâzım gelen Augustus vapuru îaskerî nakliyeye tahvil edilmiştir. Maarif nazırı müzelerin kapatılma- sını emretmiştir. Bu bir sanat eserini korumak maksadiyle alinmiş tedbir- dir. Vati/ «nda da tedbirler alındı Aynı tedbirler Vatikan'da da alın-« mıştır. Vatikan kütüphanesi, müzesi çin hususi zırhlı bir sığınak yapılma- sı düşünülmüş ise dç papa, buna mü- saadesini vermemiştir. Papa, Aleks - andr'ın Vatikan'ın hududunu göster- |r ve arşiv dairesi kapatılmıştır. Papa i- | doğru ve de- | |bir karar sureti kabul edilmiştir. Ka- | hava devletleri /rar suretinde, Malta işçilerinin müt- | ortaya atmışlar, milyonlar boğaz Airways, ın Hindistan cenup Afri-! — g, a. 4 : | Bir İtalyan vapuru tevkif edildi| bandralı Rex transatlantiğinin ekseri | İtalyanlar Musolini'den emir beklemeğe devam ediyorlar nın muhtelif şubelerime mensup her fert vazifesi başındadır. Efkârıumu- miye, beşinci kola mensup olduğun- dan şüphe edilenlere karşı seri icra- atta bulunması için hükümeti tazyik etmektedir, Malta şehir ve köylerinde mütte- fikler lehinde nümayişler devam et- mektedir. İtalya Malta'yı istiyor Malta, 9 aa. — eski adliye nazırı Carlo Mallia Roma radyosunda yaptığı bir görüşme esna- sında Maltanın İtalya'ya terkini iste- mitingde Carlo Mallia,yı takbih eden | |tefik ordulara müzahereti için her |türlü fedakârlığı yapmak hususunda- |ki sarsılmaz azimleri ifade edilmek- [tı:dir. diriyor: Stefani ajansına göre, Tanca lima- nından İtalyanları alarak hareket e- den İtalyan bandıralı Vulcania vapu- ru bir ingiliz harp gemisi tarafından Cebelüttarıkta tevkif edilerek limana sevkedilmiştir. Avrupaya hareket etmesi lâzım ge- len 18.765 tonluk İtalyan bandıralı | Conte Verde yolcu vapuru Sanghay- |da kalmak için emir almıştır. İtelya müdahele hus:.snda hâlâ mütereddit Roma, 9 a.a. — Havas: İtalyanın hangi tarihte askeri mü- dahalede bulunacağı hakkında kati bir tereddüt hüküm sürmekte berde- vamdır. Burada hâkim olan his, İtal- yanın hârbe girmesinin geniş mikyas dahilinde Fransadaki alman harekâtı- nin inkişafına bağlı olduğu merke- zindedir. Bu hususta Romadaki siya- si mahfiller Telegrafo gazetesinin di- rektörü Giovonni Ansaldo tarafından radyoda söylenen sözlere hususi bir mana atfediyorlar. Ansaldo radyoda İtalyan ordularına hitap eden bu gö- inde Fransa ortadan kalktık- lığında yaptırttığı müstahkem kuşâ- ğin kalesini kâfi bir sığınak telâkki eylemektedir, Hayfa'dan ayrılanlar Hayfa, 9 aa. — 6 haziranda Calit- hea vapuru ile hareket edenler ara- sında Kudüs'teki İtalyan vis konsolo- su ile Banko di Roma'nın ve Adria- tica ajansının bazı memurları da bu- luimaktadır. Meksikada demirliyen italyan gemileri Meksiko, 9 a.a. — İtalyan hüküme- tinin emrine tevfikan, bir çok italyan gemileri Meksika limanlarına demir- lemişlerdir. Maltada ihtiyat tedbirleri Malta, 9 a.a. — Halk her ihtimale karşı hazır bulunmaktadır. Müdafaa- Kü mek üÜzere dıvarları altı metre kalın- 'tan sonra İngiltereye karşı mücade- lenin başlıyacağını ve İtalyan icraa- tının işte o zaman hayati bir ehemi- yet alacağını bildirmiştir. Buna göre mezkür icraat başlıca İngiltereye kar- şı olacaktır. İtalyan istekleri İtalyanın isteklerine gelince, Po- polo d'İtalia gazetesi bugünkü yazı- sında Korfu ile Giridi de İtalyayı tehdit eden Akdeniz noktaları. ara- sında saymaktadır. Gazete, Süveyş ve Cebelüttarık isimlerini saydıktan sonra İtalyanın Malta, Korfu ve Giridin topları al- tında mahpus olduğunu bildiriyor. Nihayet gazeteler, hariciye nazırı tarafından Duçe'ye verilen ikinçi ra- poru müttefiklerin İtalyaya karşı de- niz kontrolünün ifasında suiistimal- lerine delil olarak göstermektedirler. Nasyonalistlerden | Büyük taarruzun - aydönümü (Başı 1 inci sayfada) bozgunundan sonra alınmağa baş - lanmıştır. Amerika'nın toplu ve tam yardımı ise, en son taarruz günleri- | ne tesadüf etmiştir. Bugün İngilte- | * re ve Fransa'da bu hatâların hesap- | larımı sorarak, askeri tehlikeyi bir de dahili nifaklarla artırmak istiyen | yoktur. Bu hatâlarım hakiki mesul- lerini ve mahiyetini ancak harpten sonra öğreneceğiz. İki imparatorluk, hayat ve hüri- yet mücadelesi yapıyor. Bu müca- dele, eğer bugünkü azim ve iki memleket arasındaki kati tesanüt mişti. Bunun üzerine Malta sendikal | | her şey takatler çarpışmasının nihai konseyi tarafından tertip edilen bir | inkişaflarına bağlı kalacaktır. | bitecek olan harbı bir sürü buhran- Roma, 9 aa. — D. N. B. ajansı bil- | de almanlar yorgun düşer, ve müt- zayıflamazsa, ki zayıflıyacağına da- ir hiç bir alâmet yoktur, bir kaç muharebenin neticesine bağlı değil- | dir. Avrupa kıtası uzun, çetin ve yıpratıcı bir harp hâli geçirecek, Cihanın en büyük kara, deniz ve mukadderatlarını boğaza gelmişlerdir. Avrupa bu har- bın tahribat tesirlerinden nesillerce kurtulamıyacak, şu veya bu şekilde lar takip edecektir. Eğer nerede olacağını tahmin et- taredifimiz bir müdafaa hattı önün- tefiklere uzun bir hazırlık müddeti bırakacak olurlarsa, harp müddeti kısalabilir; onun için yeni taarruz sarhasının her saalince gelen ha- berlerin büyük ehemiyeti vardır. Falih Rıfkı ATAY Balkan ekonomi konseyi işlerini bitirdi Belgrad, 9 a.a. — Balkan antantı e- kunomik konseyi dün mesaisini bitir- miştir. Konseyin mesaisi muhtelif ko- misyonlara taksim edilmiştir. Bu akşam verilen bir tebliğde, ti- cari mübadeleler komisyonunun, 15 temmuzda' İstanbul'da toplanacak ©o- lan bir mahdut komite teşkiline kâa- rar verdiği bildirilmektedir. Bu komi- te, iptidat maddeler meselelerinin tet- kikine devam edecektir. Demiryolu münakalâtı komisyonu, bütün Balkan antantı memleketlerin- de, aynı şimendüfer tarifelerinin tat- bikine karar vermiştir. Diğer komisyonlar, ekonomik saha- da, Balkan antantı devletleri arasın - daki rabıtaların, daha iyileştirilerek inkişaf ettirilmesine karar vermiştir. Ekonomik koönseyin gelecek celse- si, 1941 senesi zarfında Türkiye'de toplanacaktır. ( Rodyo Difüzyon - TÜRKİYE Radyosü — * ( Dalga UÜz 16448 m. 182 Kosi/i 317 m. 9465 Kos/ ” 1974 . 15195 Kos/ PAZARTESİ: 1 |12.30 Program ve memle , 12.35 Ajans ve meteoro 12.50 Müzik: muhtelif 1330/14.00 Müzik: hafif 18.00 Program, ve mt 18.05 Müzik: oda müzibi ğj 18.30 Müzik: radyo' câf (İbrahim Özgür). Müzik. Çulanlı det Kozalı, V I — Okuyan: Necmi 1 — Arif bey - $7i (Niçin terkeyleyii 2 — Suphi Ziyâ - (Bır gamlı hazanifi “ 3 — Lemi - kürdil kendi gibi zalimi 4 ı — Rakım Eikutlü ” kı: (Bilmem ki BW? makda mr bende)- JI — Okuyan: B l1 — Arif bey - bizar ederken). 2 — Mustafa Na (ümitsiz bir sevi 3 — Şevki bey * (yayılmıs yareler): ..- gevke karşımı gözlerin $! Memleket saat â teoroloji haberleri, Müzik: fasıl heyt' Konuşma (umi "4 terbiyesi). Müzik, Çalanlar: mal N .Seyhun, Fab tin Ökte. Okuyan 1 — Bimen Şen (durmadan aylar 2 — Arif bey - is! da hasiyet mi vâr 3 — Arif bey - İi demiş aklım alan)-. - .- üt ey»meh senin ile B Müzik: müzik folkl nekler. Sadi Yavef Konuşma (fen ve ;(onur ukdım; en; ve müzi (şef:, H, Ferit W İ— J Hâydn: sı 2 — F. Mendel bridler uvertürü. 3 — Z. Kodaly: Memleket saat & leri; ziraat, esham - yo - nukut borsasi . 22.50 Müzik: cazband ( 23.25/23,30 Yarınki prol ——( İNGİLİZ RAD İNGİLİZ Radyo Şirk! Broadtasting Corporati lerde haber neşriyatı pro INGnîğCE 19.10 19.45 20.00 20.30 20.45 fal 21.00 21.10 21.30 22.30 Bugün ULUS Sinemasında İki film birden 14,30 - 17,30 ve 21 de KADINLAR KULÜBÜ Danielle Darryeux 16 ve 19 da ŞARKICI KOVBOY Gene Autry ( FRANSIZ RADYE FRANSIZ Radyosunun yatı günde iki defa yap rın saat ve dalgâa Z bildiriyoruz : 1 — TÜRKİYE #aatiyle — P.T.T, 258M. Radiyo — Tahran mdyoıu kısüâ Ö saat 11,30 dan 14 e kadâf Öj üzunluğu üzerinden, 1713 Ti 30 m. 99 dalga uzunluğu 20.30 dân 23.30 & kadar 48 & Yeni Paramont havıdiıleri VA Hızlı adımlarla geniş taşlıgı geçti. Dat ve loş mer- divenlerden çıktı. Birinci katta, sağ tarafdaki kori- dorun üzerinde, küçük ve havasız bir odada bir buçuk saate yakın bir zaman bekledi. Nihayet, bu muazzamı matbaanın sahibi ve direktörü olan mösyö Rudolt Ravberg'in huzuruna kabul olundu. Direktör, fena döşenmiş, basık tavanlı bir odada, pencerenin tam yanına yerleştirilmiş eski bir yazı masasının arkasın:- - da oturuyordu. İçeri giren genç kıza dik, dik baktı Kardeşine, mösyö Maksi'ye çok benziyordu. Fakat, aralarında büyük bir tark vardı. Mösyö Rudolf, kar- deşine nazaran bir haylı yaşlı olduğu gibi, kaba ve aksi bir adam olduğu anlaşıliıyordu. Bundan başka, mösyö Maksi daima şık, parfömlü ve bir tiyatro yıl- dızı kadar zarit ve gösterişli bir erkekti. Halbuki; bunun sırtındaki elbisenin rengi değişmiş, kravatı, buruşuk yakasının altına doğru kaçmış, iri kemikli ve kalın parmaklı elleri, mürekkep lekeleri içinde i- di, Tıbkı gece gündüz durmadan çalışan bir ameleye benziyordu. Gözlerinde, şüphe eden bir bakış, sesin- de kalın ve pürüzlü bir ahenk vardı. İlk anda sözle- rini anlamak mümkün olmuyordu. Dili biraz da al- mancaya çalıyordu. Homurdanarak söylendi: — Şöyle biraz yakına gel. Kardeşim senden bah- setmişti. Şimdiye kadar başka bir yerde çalıştın mı? — Hayır efendim, hiç bir yerde çalışmadım. — Pek âlâ, ne biliyorsun, ne yapabilirsin? — Şimdilik hiç bir şey bilmiyorum efendim, Fa- kat, vereceğiniz işi kısa bir zamanda öğreneceğimi vâdediyorum. Rüdolf Ravberg'in, dudaklarına müstehzi bir te- bessüm yayıldı. Gizella kızardı. Yavaşça kçkeledi: — Sizi memnun etmek için elimden geldiği ka- dar gayret edeceğim. Mösyö Rudolf başını salladı: — Güzel, çok güzel. Ama hiç bir şey bilmiyor- sun? — Öğreniri: zunluğu üzerinden neşre! (Yukarıdaki Saatler Yazan: Mihaly FOLDİ " — Adın nedir senin? — Gizella Balogh, efendim. « Mösyö Rudolf, gözlüğünü taktı. Masanın üstünde duran küçük bir kâğıdı eline aldı. Okudu, başını sal- liyarak söylendi: — Tamam, tamam. Baban ne iş yapar? Gizella, babası, anası hakkında mufassal malümat verdi. Direktörün, kardeşleri olup olmadığı sualine de bir ablası bulunduğu cevabını verdi. Direktör bir müddet önüne baktı. Düşündü. Son- ra başını -kaldırarak sordu: — Pek âlâ, kardeşim seni niçin gönderdi bura- ya? — Burada, bana bir iş vereceğinizden bahsetti. Rudolf Ravberg, başını salladı. Kaşlarını çattı: — Kaç yaşındasın? — On sekizimi bitirdim. — On sekizimi bitirdim de ne demek? Ya on se- kiz, ya on dokuz. — On sekizimi bitirdim. Fakat henüz on dokuz yaşında değilim. — On sekiz de olsan on dokuz da, benim için hep- si müsavi. Ancak, lüzumundan fazla gençsin. Karde- şim, bana yaşından hiç bahsetmedi. Mütemadiyen bir kadın .dedi, durdu. Ben, emmyet edilir ciddi bir er- kek arıyordum. Fakat, seni tavsiye edince, ya- şını başını almış bir kadındır, diye düşündüm ve razi : oldum... Nişanlın var mı? — : FM ” düllete Türkçeye çeviren: F. Zahir TÖRÜUMKUÜNEY — 20 — — Hayır efendim, Tabii sırası gelince evlenece- ğim, Rudolf Ravberg, öfkeyle elini masaya vurdu: — Tamam! Ben burada uğraşacağım, sana iş öğ- reteceğim, tam istifade edeceğim zaman kocaya gide- ceksin, çocukların olacak, artık aklın işten ziyade ko- can ve çocuklarınla meşgul olacak... Güzel, çok gü- zell.. Peki, ne zaman evleneceksin? — Henüz belli değil efendim. — Bu iş yakında olacak mı? — Bilmiyorum. Bu vaziyete... — Nasıl vaziyete? Bu da ne demek? Ah bu Mak- si... Deli herif! Budala, sersem! Bana on sekiz yaşın- da nişanlı bir kız gönderiyor. Ben çalıştıracak adam arıyorum. ÂAkşama kadar oturup hayallere dalacak genç bir kızı ne yapayım? Bir dakika sustu.'Genç kızı yukarıdan aşağıya ka- , dar bir defa daha süzdü. Homurdandı: — Peki madmazel, Bir iki gün sonra bir uğra ba- kalım. Ben, o zamana kadar bir düşüneyim, Gizella, ellerini oğuşturarak yalvardı: — Rica ederim, beni atlatmayın! — Ne dedin? — Yalvarırım size, beni atlatmayın? — Hoppala, bu da ne demek? — Müsaade ediniz, hemen burada kalayım. — Ne münasebet? Böyle bir talepte bulunmağa ne hakkın var? ü « — Yılvırıyorum size, burada kalmama müf din, Artık beklemeğe tahammülüm kalmldı' W mak istiyorum. Ne olursa, olsun yaparım. maktan başka bir kabahatim yok. Şimdiye bir yerde çalışmadım. Tecrübem ve bilgim dır. Bu belki bir kusur olabilir. Fakat, ayn! meziyettir de. Siz ne isterseniz onu öğı'eııi ç kurtarın. Her emrinize itaat edeceğim. B rin, iş hayatında lâzım olan şeyleri öğretin ” — Yetiştireyim mi? Sen, beni ne sanıyo rada patronluk müu yapacağız, yoksa mı? — Babam olün. — Neyin olayım? Baban mı? Güzel, Wk Biribirlerine baktılar. Rudolf Ravberg, söylendi: — Baban mı olayım?... — Fazla bir ücret istemiyorum. Karnım! cak, kendime küçük bir oda tutacak kadâf verin kâfidir. Burada yüzlerce insan çalı$i)” g ların arasında bana da küçücük bir yer IY’“* nasil çalışacağım. Bir tecrübe edin!.. İ Rudolf Ravberg, başıni salladı. Sakalıf! * dı. Yan, yan Gizella'yı süzdü. Masanın paslı bir makasla oynamağa başladı. Bu'î'l"n ? bağırdı. Makasın sivri ucu parmağına batfi ğa kalktı. Sol elinin işaret parmağını sıkti- mağa başladı. Gizella, telâşla fırladı: — Ne yaptınız! Diye haykırdı. İhtiyar lini yakaladı. Hem yaranin derinliğini muâ yor, hem de musluk nerede? Elinizi çabuk makas paslıdır, belki mıkrop kaparsınız, “ ediyordu. Genç kizin bü ıaınımî telâşi Rudolf" ' Başiyle sol tarafdaki küçük kapıyi göi“ direktörü âdeta sürükler gibi o tarafa d dd dü. Kapıyı açtı: Burası yarı karanlık ve dâğ yerdi. Küçük bir müsluk, musluğun yanınd » bir erkek câketiyle bir yüz havlusu asıli AAT