30 Kasım 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

30 Kasım 1939 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TT TU ÜL Us 30 -11- 1935 * Müttehit Harbm ilânına tekaddüm eden — bir kaç ayı Nevyork'ta geçirmiştim. — Harp ilân edildikten sonra, Kana- — &a - Meksika, Atlantik - Passifik a- rasında uzun bir seyahat yaptım. Amerikalıların yeni bir Avrupa harbına karışmak niyetinde olma- dıkları öncede nmalümdu. Versay sulhu, harp borçlarının ödenmeme- si, iktisadi buhran (1), silâhsızlan- ma teşebbüslerinin muvaffakiyet- sizliği, Japonya'nın şark siyaseti, panamerikanizm.. ilâh.. ilâh... ve biri diğerinden mühim daha bir çek sebepler. Amerikalılar Avrupa harplerinin, ne şekilde biterlerse bitsinler ve ne tarzda tasfiye edilirlerse edilsinler Avrupa'da daimi bir sulhun teessü- süne yardım edeceği kanaatinde bi- le değillerdir. Bugün coğrafya, ya- rın nüfus, bir başka gün dil, ırk, iktisadi menabi hattâ kültür Avru- pa'da, müstakil bir devleti ortadan - kaldırmak veya bir harp önce or- tadan kaldırılmış müstakil bir dev- lete istiklâlini iade için istifade e- dilebilecek en ciddi harp sebepleri- dir. Amerika ananesi bunun tam ak- sidir? ğ a — Amerika'da ittihada dahil — 48 devletten hiç biri ne arazi, ne nufus, ne iktisadi menabi ne de kül- | tür itibariyle biribirlerine müsavi — değillerdir. 4 b — Amerika hiristiyandır. 48 devletin hiç birinde hıristiyanlık- tan başka din ekseriyet teşkil et - — mez. 48 devlet halkı da ingilizce ko- nuşurlar. Devletlerden bir çoğunun halkı menşe itibariyle ayni kındı.ıı- ve Avrupa harbi Nevyork mektupları: Amerika salâh için en az, iki sulh senesinin Tâzım olduğunu söylüyorlardı. Avrupa harbının Amerika'daki tesirlerini ve bitaraflık kanununun tadil sebeplerini bu, sulh ihtiyacı- nın rakam ve grafiklerle tesbiti ka- dar hiç bir şey daha vuzuhla izah edemez. Harbın ilân edildiği saatlerde A- merika radyoları, hattâ Ruzvelt'in nutkuna tekaddüm ederek, bir a- ğızdan; Multehıt devlotlerln İngiltere" 'ye y için Kınıdı 'nın bıtmf kalacağını ha - ber verdiler. Ondan sonra bir ay A- merika, tek zekâ halinde, memle- ketin sulh ve satış ihtiyaçlarını te- life çalıştı. Mallarmı satacaklar fa- kat harbe girmiyeceklerdi. Bitaraf- lık kanunu bu gekilde tadil edildi. Japonya'nın şırktıkı siyasetinin, cenuptaki lâtin Amerika devletle- riyle leşrik'mıeni cereyanının — C B 8 | Avrupa hırplınnden fazla ıggıl e- den lel r hattâ amerikalılar arasında, Ame- rika'nın günün birinde Avrupa har- bına iştirâk edeceğini veya etmesi lâzım geldiğini söyliyen oldukça bü- yük münevver bir ekseriyet vardır. Bilhassa, harp, Amerika'nın mütte- fikler lehine müdahalesini icap et- tirecek tarzda uzarsa!.. Bunun bir temenni mahiyetinde mi kalacağını, yoksa amerikalıların müttefikler lehinde ve totaliter dev- letler aleyhinde israrla izhar ettik- leri hissiyatın fili bir ifadesi olarak tahakkuk mu edeceğini tayin, şim- dilik — bilhassa 1940 m ilk ıylırm— — dırlar. Hep kıta ü i ta- — rihleri, kitanın istikbaline ait ümit — ve endişeleri müşterektir. — & — Kanunları ve idareleri biri- birlerinden çok farklı olan bu 48 ittihat devlotınden buılı.n gıda Hat Ş maddeleri yehşhntler. Bazı dev- lıtlade yı.lnıı sanayi mıhıulleııylo MT A llih.—- ilâh... ilâh.. Amerikalıları dünya — bilhassa bilhassa harple neden Amerika ananesi budur: k İttihadın bu iştirâklere — farklara rağmen ve 48 devletten her — birinin istiklâline tam hürmet şar- da yapılacak olan riy intihabmdan önce — imkânsız - dır. Ben şahsen amerikalıları, fi- len harbe girmeseler bile, mütte - fiklerin harbr kazanmaları için el- lerinden geleni yapacaklarmma kani- ham |im. N. H. ATAY Dün hükümet tarafından Büyük — işlerine karişmaktan — | Millet Meclisine iki lâyiha ve bir tez- sokire di karışmaktan — me- | kere verilmiştir. Lâyihalardan birincisi Sıvas - Er- ve bu Zurum hattının Uzunahmetler istas- temdidine aittir ve bunun için tahsisat istenilmektedir. Lâyiha, anfıa ve bütçe encümenlerine havale — tiyle realize edilmiş olm d 'Amerikalıların kendilerini alâka- dar etmiyen beynelmilel işlere pek akıl erdiremediklerini, hattâ akıl ıı'dırııınk ıçın lıımdılennı zorlamak ikl herkes bi- lir, — Arnavutluk, Çekoslovakya Av- — rupa'nın neresinde idi? Avusturya- — lılar hakikaten Hitler'in söylediği gibi ılmuı dilini mi konuşurlardı, edilmişti İkinci .llyihı, belediye işleriyle a- lâkalı cent hükümler hakkındaki 486 bazı ddelerini değiştiren 1608 sayılı kanunun birin- ci maddesinde değişiklik yapılması - na dairdir ve dahiliye, adliye encü - menlerine havale edilmiştir. Tezkere de 935 mali yılı huıne umumi heu— Belediyeler imar heyeti Nafıa Vekâletine bağlanıyol Dahiliye Vekâletine bağlı belediye- ler imar heyetinin Nafıa Vekâletine devri hakkındaki kanun pro)eıinın Ki yın bu devyresi içönde | yet kesbetmesi temin olunacaktır. Projeye göre belediye teşkilâtı olan yerlerin halihazır haritallariyle müs- takbel imar plânları, içme suları, mez- baha, lağım ve elektrik tesisleri Da- hiliye Vekâletinin tasvibiinden geçe- cek mesai programlarına göre yapıla- caktır. Senelik geliri 30 bin lira ve daha fazla olan belediyelerin program h işler için her yıl bütçeleninden ayı- racakları tahsisat miktatı varidatın yüzde onundan aşağı olamıyacaktır. Bu gibi yerlerde bu işler için tahsi- sat ayrılmadığı veya ayrıları tahsisa- tın muayyen haddi bulmadığı görü - lürse bütçeyi tasdike selâhiyetli ma- kam tarafından resen ithal veya nok- sanı ikmal olunabilecektir. Bu mak- satla ayrılan paralar belediyeler ban- kasına gönderilecektir. Belediyelerin yapacakları üşlere a- İktisat Encümeninde Büyük Miflet Meclisi dün B. Şem - mıştır. Devlet demiryolları ve limanları iş- letme umum müdürlüğü 835 mali yılı kati hesap lâyihası görüşülürken söz alan Refik İnce (Manisa) ânaya- sada kati hesapların o mali yılı takip edecek sene içinde büyük meclise ars zedilmesi zarurfetine işaret etmiş, hâl- buki bunurn 935 senesine ait olduğunu söylemiştir. Bazı hatipler de aynı mü- taleada bulunmuşlar, neticede Divanı Muhasehat encümeni reisi ve mazbata muharriri bulunmadığından madde - nin müzakeresi tehir edilmiştir. Bundan, sonra muamele vergisi ka- it fennf şartname ve li l z ler tipleri Nafıa Vekâletince hazırla- nacaktır. Proje ihzar ve inşa ve tesi- sat işleri müteahhitlerine ihale edil- dikten sonra murakabeleri de Nafıa Vekâletine ait olacaktır. Kontrol ve murakabe işlerinde istihdam edilmek üzere' Nafıa Vekâletince lüzumuna göre o iş için tayin ve izam olunacak yüksek mühendis, mühendis ve diğer fen adamlarının ücret, harcirah, ve zaruri masrafları ılakah beledıyelet- ce inşaat tahsii 5d ir. Projeye bağlı kadroya göre bededi- yeler imar heyeti, yapı işleri şehirci- lik fen heyeti reisliğine merbut ola- caktır. 600 lira ücretli bir mütehassıs 350 lira ücretli bir yüksek mühendis, 300 lira ücretli bir şef haritacı, 250 li- ra ücretli bir haritacı, 130 lira ücret- li bir ressam ve su işleri için de 470 lira ücretli bir yüksek mühendis, 300 ve 250 lira ücretli iki yüksek mühen- dis veya mühendis, 200 lira ücretli bir ressam, 150 lira üÜcretli bir fen memuru kadroyu teşkil etmektedir. Münakalat vek&ldinin yeni binası Nafıa Vekâletiyle aynı binada ça- lışmakta olan Münakalât Vekâletinin bir kısım daireleri Atatürk Bulvarın- da isticar edilen bir apartmana nak- ledilmişti. Vekâletin diğer daireleri de gene Atatürk bulvarında icar edi- len diğer bir binaya nakledilmek üze- redir. Aynı binanın alt kısmını da Milli Piyango idaresi işgal edecektir. Çağrı X Arzuhal Encümeni buğgün saat 14 te toplanacaktır. bına ait bak verildiğine dair Divanı muhasebat tezkeresidir ve Divanı muhasebat en- ıym' mr gelmişlerdi? Dan- — çig bir vakitler alman coğrafyasının — içinde mi idi? Amerika'da bir Nebreska — bir Arizona devletinin mevcut olduğu- nu, yahut tek başına Avusturya'dan — da, Arnavutluk'tan da çok daha bü- yuk, çok daha mühim olan Kalifor- niya devleti hududunun nerede baş- layıp nerede bittiğini, nüfusunu, ta: bii, zirat menabiini diğer ittihat -— devletleri arasındaki mevkiini kaç — avrupalı bilir?.. Amerikalılar da Avrupa devlet- lerini ve bu devletler arasımdaki meseleleri bilmiyorlardı, hattâ bir çok devletlerin adlarını bu devlet- ler tecavüze uğradıktan veya orta- — dan kalktıktan sonra öğreniyorlar- dı. Hükümleri kendilerine göre i- di: Küçük, büyük devletlerin istik- lâllerine yapılan tecavüzlerin meş- ru sebepleri olamaz. Bu türlü teca- vüzler, yalıın veya uzak istikbalde yeni harplera sebep olacakları için siyaseten, beşeri terakkiyi bir veya bir kaç nesillik bir müddet önliye- — ceği için ahlâkan tehlikeli ve zarar- ı şeylerdir. AU Amerika'da iktisadi buhran, epey sarsıntılara sebep olmuştu. Zirai mahsul fiyatları düşmüş, bir çok — fabrikalar kapanmış memlekette iş- — sizlerin sayısı 14 milyonu geçmişti. Herkesin gözü rakamlarda ve gra- fiklerde idi. Amerika'ya, nisbi bir İi Xe v elt TÜük ü l () Bir çok amerikalılar iktisadi buh- panı umumi harbin mahreçleri daraltma- ü havale edilmiştir. Bina tahriri biten köylerimiz Balıkesir merkez kazasına bağlı 334 köyde yapılan umumi bina tahriri nizamı dairesinde tekemmül ederek bitmiştir. Bu köylerden bir kısmının vergileri 1938 mali yılından, bir kıs- mının vergileri de 939 mali yılından itibaren yeni iratlar üzerinden tahak- kuk ettirilecektir. Teşekkür Tekirdağ Mebusu Cemil Uybadın, ve ailesi büyük kayıplarından dolayı en acı günlerinde yüksek ve asil alâ- ka ile teselli veren mektup, telgraf göndermek ve cenazeye iştirâk ve zi- yaret etmek suretiyle kendilerini mü- teşekkir ve minnettar bırakan bütün Va n n ikinci maddesinin C fıkrasın daki tâsirhane ve tâsir - fabrikaları kaydının hudut ve şümulünün tayini hakkındaki tefsir talebi dolayısiyle bütçe encümeninin mazbatasının mü- zakeresine başlanmıştır. Bütçe encümeni muamele vergisi muafiyetinin yalnız tâsire mahsus o- lup tâsirhane ve tâsir fabrikalarının muamele vergisine tâbi öolduğunu” ve fıkranın tefsirine. mahal olmadığını, iktisat encümeni ise bütün bu mües - seselerin vergiden muâf olmaları 1â- zım geldiği neticesine varıyordu. Söz alan muhtelif hatipler, her iki encümenin görüşünü müdafâa ettiler ve encümen namlarına mazbata mu - harrirleri uzun boylu izahat verdi - ler, Bundan sonra söz alan Maliye Ve - kilimiz şu izahlarda bulundu : “— Dâva, bütün esası tâsir ile tas- fiye ayrı ayrı mıdır, bir şey midir, değil midir. Tâsirin, tasfiyenin lügat- ca da, kanundaki hüküm itibariyle de, türkçesinin de, arapçasının da, frenk- çesinin de ayrı ayrı olduğunda hiç şekki şüphe yoktur. Orada şüphe e- kanunun hü-kumlenne #ğele Remaliy muaf tutmuştur. Tuiıye âmel'lyeıı- ni sarih surette mükellef tutmuştur. Orta yerde dâva şu ikisi beraber olacak olursa, bu iki işi bir müessese beraber yapacak olursa, tasfiyeden dolayı mükellef olmalı mıdır? Yoksa firanın verdiği karardan anlaşıldığı veçhile bu, tâsirin mütemmim bir a- meliyesi gibi muafiyete gidilmeli mi- dir? Dâva budur. Yoksa ayrı olduğu | takdirde şekki şüphe yoktür. Şimdi bugün memleketimizde, merkezde ve mülhakatta gerek zeytin yağı, gerek- se diğer nebatlardan yağ istihsal eden fabrikaların adedi 275 dir. Yani bu rakamda tâsir, tasfiye yağ tâsir ve tasfiye yapan fabrikaların hepsi da - hildir. Bu 275 den 267 si yalnız tâsir ile ı;tigal ed.iym'. Bunlar muamele vergi £tır. Bunda dâvamız yoktur. Bir tanesi yalnız tas- fiye ile iştiğal etmektedir. Bu da mu- amele vergisiyle mükelleftir. Bunda da dâvamız yoktur. Geri kalan yedi tanesi ise Büyük Meclisin müzakere zeminini teşkil eden hem tâsir, hem tasfiye ile uğraşan müesseselerdir. 36, 37, 38 sene- dost ve arkadaşlarına arzı mi eyler. 3 1|Bu yedi İ lerindeki vergileri tahakkuk ettiril - miş ve tahsil edilmiştir. settin Günaltay'ın reisliğinde”toplan. |" gisi geri verilecek piyasada yapamı - Büyük Millet Meclisinde Tâsirhane ve tâsir fabrikalarından vergi alınıp alınmaması müzakere edildi Maliye Vekilimiz. izahat? Verdi - Madde yeniden - görüşü 36 genesinde 75 471 7 *98 450 38 » 173621 liradır. Bun- lar tahsil edilmiştir. Binaenaleyh mu- afiyet koyacak olursak hazinenin za- rarı $u arzettiğim rakamdan ibarettir. Orta yerde Maliye Vekâletini tefsire sevkeden şu sebep yalnız kanunu iyi anlamak yahut da maliyecilik-ederek varidatının noksanlaşmasına razi ol - mamak düşüncesi değildir. Demin ba- zı arkadaşlar dediler ki eğer tâsir fab rikası denilen bir fabrikaya tasfiye-i- gin dâahi bir makine getirilmiş ise bu terakkiye giden bir yoldur. Bunu mü. kellef tutacak olursak bu geriye git - miye saik olacaktır. Bendeniz bunun aksini zannediyorum. Bugün eğer ki tasfiye makinesini kullanan tâsirha -- neyi muamele vergisinden muaf tu - tacak olursak bir çok sermaye sarfe- derek yalnız tasfıye yapmak İçin ku- rulan ya k l yahut ufak bir sermaye ile ıglemlyc mecbur edeceğiz. Tabiatiyle bu gibi müesseselerde, hem tâsir, hem tasfiye yapan müesseselerle rekabet etmiye imkân bulamaz. Tâsir ve tasfiyeyi bir likte yaptığım halde ben mua - ilecek ” mele — vergisind muaf ol elbette ki —öteki benimle rekabet edemez. Bundan dolayı bu Te- kabeti iktısadiye geriye doğru gitmi- ye saik olacağı endişesiyledir ki bun-| ların mükellef olması llm geldiği Hınıs'ta ker 65 sanfim! Dün şehrimizde hava sabahleyin dumanlı ve öğleden sonra az bulutlu geçmiş, rüzgâr sakin kalmıştır. Gü - nün en yüksek sıcaklığı 8 dereceye kadar yükselmiştir. Yurdda hava Ak- deniz kıyılariyle doğu bölgelerinde da açık geçmiştir. Dün sabah saat 8e kadar yalnız hâkkâri çevresine düşen yağmur, metremurabbaına 4 kilogram su bırakmıştır. Muhtelif çevrelerde devam eden karın kalınlığı Uludağ - da kırk, Erzürum'da 12, Hınısta 65, Ardahanda 10 santimetredir. En yük- sek sıcaklıklar sıfırın altında olmak Üzere Karsta bir, Erzurum'da 2, Sı- vas'ta 4; sıfırın Üstünde Oolmak üze- re Uşak'ta 10,-İzmir'de 17, Antalya- da 19 derece kaydedilmiştir. Yedek :MIıın maaşları Siyasi vaziyet dolayısiyle ve İcra Vekilleri Heyeti karariyle tâlim ve manevra için celbolunanlarla altı aylık hizmetlerini ikmal ettikleri hal- de terhis edilmemiş olan yedek su- baylara 45 günlük staj müddeti ve altı aylık hizmet müddeti esnasında »|)nasıl maaş verilmişse, terhis edilecek- leri zamana kadar o tertip üzerinden maaş verilmeğe devam olunması Ma- iye Vekâletinden alükadarlara bildi- rilmiştir. Orman Umum Müdürlüğünde “—Orman Umum Müdür muavini Ha- lil Erkut muavinlik gene uhdesinde kalmak şartiyle terfian 90 lira maaş- l1 fen heyeti âzalığına tayin edilmiş- tir. : ameliyesini yapan bir milessese mua- mele vergisinden muaf olursa diğer taraftan yalnız tasfiye fabrikasından çıkmış olmak itibariyle muamele ver- gisi ile mükellef bulunursa ihraç ede- mediği zamanda hiç birisi ile rekabet edemiyecektir. Bunun muâmele ver - lâkki ve almış olduğu rekabeti iktisa- diye bu yoldaki müesseselerin, yani tasfiye ile tâsiri bir arada yapan mü- esseselerin, tasfiyeden dolayı mua- mele vergisinde, diğer arkadaşlar gi- bi, mükellef olmasını istemekteyim, Aksini terakkiye mâni görüyorum. 'Tâsirin Ssebebi istisnası açıktır. Muamele vergisinin istisnaya ait fık- raları dikkatle mütalea edilirse görü- lür ki, ufak tefek el sanat ve hizmet- leri, küvvei muharrikesi beş beygir - den, 10 ameleden aşağı ufak tefek tek taşla ve saire ile yaparak büyük ser- mütaleasındayiz. Ha da -| damdan da le vergisini kaldı- hi böyledir, ihraç olunan bir madde|ralım. — — arzettiğim gibi hem hqı tasfiye| Emin Sazak (Eskişehir) — Hn doğ rusu o, (Gülüşmeler). Maliye Vekili Fuat Ağralı (De- vamla) — İnşallah o da olur, o za- manlar da gelir. Fakat bügün için tefsirin ııycı!vhuduı Ş Şürâ meselesi Şürâ meselesine gelince; Hf arka- dıgdlyot%. Şürâ kararı sadır olduk- tan sonra artık Maliye Vekâletinin heveti tesrilveden tgfsir istemesi do> den karar çıkarsa biz bunu infaz ede- tiz. Fakat vazli kantın böyle emret - miştir, diyemeyiz. Ne olursa olsun ar- tık bu içtihat mutadır, umumidir, lâ- yetegayyerdir, kendi içtihadımıza uy- masa bile bunu vaziikantımna sormadan kabul edelim dersek, zannederim doğ- ru olmaz, Şürayı Devlet hangi husus- satta karar vermişse infaz edilmiştir. Ve gene infaz edilecektir. Arzetti- ğim gibi, bu 7 müessesenin konuştu - ğumuz 36, 37, 38 seneleri vergileri tah sil edilmiştir. Bundan başka Şüra ka- rarları da tenfiz edilmiştir. -Diğerle- maye konmasına ihtiyaç gö iyen (ri mü t ederli onlar da alacak- işler için vergiden istisnayı muta- lardır. dir. Vazii | ksad Şu mar arzetmiş oldu- budur. Bu maksat diğer bir ameliye ile tasfiye edilecek olursa mevzu gı- da meselesi değildir ki iyi yağ, kötü yağ yiyeceğiz densin. Böyle değildir. Beri taraftaki adam bu ameliyeyi ya: pıyoörsa vergiyi vermelidir. Bence yalnız tasfiye yapanları da bu vergi- den istisna etmelidir. (En iyisi o ses- leri) Bu ameliyeyi yapıyorsa muhıkkak suürette bu mükellefiyeti o da verme- lidir. Ve yahut arkadaşlar, bendeniz- ce yalnız tasfiye fabrikası kuran a- Mektepliler yurdu Geçenlerde uzunca bir Anadolu seyahatinde trenin durduğu ufak bir istasyonda gözlerinde zekâniın kıvılcımlandığı küçük bir mektep- li gördüm. Bakışları duran trenin pençerelerine büyük bir mütefek- kir eda ve mânasiyle dikilen bu ka- meden geçmek elimlen. gelmedi. Sordum: — Kaçıncı sınıftasın? — Beşinci sınıfta. — O halde gelecek yıl orta mek- tep talebesi olacaksın! O ateşli gözler bir an için gölge- lenir, küllenir gibi oldu: lu— Bakalım amca; zengin değiliz O seyahatten döneli bir iki ay ol- duğu halde, ben elan o çocuğu ve söylediği yukarıki cümleyi unuta- mıyorum, Onu düşünürken yurdun köşesinde, bucağında ona benzer nice yavrular bulunduğunu da ha- tırlıyorum, Dünkü (Ulus) un ilk sayfasında — gı ve fakirleştirmesiyle izah ederler, yer-alan Dir haber, içimdeki bu ta- nı sıcak yavru ile biraz yarenlik et-' sayı dağıtan bir müjde oldu: Partimiz, İstanbul'da — bulunan yüksek tahsil gençliğinin barınma ihtiyacını düşünerek evelce 170 ya- taklı bir erkek talebe yurdu açmış- tı. Dünkü Ulus'ta çıkan haber, şim- di gene partimizin kız mektepliler için de 100 yataklık bir ikinci yurt açtığını bildiriyordu. Garplı mütefekkirlerden birisinin şöyle bir sözünü hatırlıyorum: “Erkekler için açtığınız bir mek- tebin yanına bir de kızlar için aç- mazsanız, evelâ açtığınızı kapatı- nIZ.,, Bu sözün söylendiği zamanın ü- Zzerinden uzun yıllar geçtiği için bugün kız ve erkek kteplerini dır. YANKILAR gördükçe, ufak bir Anadolu istas- yonunda rastladığım zeki yavru- nun, bundan böyle, gözleri bulut- Tanmıyacak; teselli buluyorum. Talebe için yurt.. bu ile, istibdat devrini bir tarafa bıraka- lım, meşrutiyet ile cümhuriyet re- jimleri arasında bir mukayese yap- mak imkânını verir. Meşrutiyet, böyle bir müesseseyi senelerce düşünmüş, buna dair bir- çok yazılar yazılmış, hattâ bir mu- harrir, “böyle bir esere binlerce eh- ramı zafer feda olsun!,, demişti. Fakat Bütün bu nazariyat netice- sinde İstanbul, yalnız duvarları ya- pılan ve senelerce mazisi olmıyan bir harabe gibi duran bir yarım bi- Şehzadeb, ayrı ayrı müesseseler halinde ta- savvur edemeyiz. Fakat barınma na k ştı: şi'nda Ve- fa'ya gıdeu on üzerındı köge ba- Reeidi di yurdu, tabiatiyle, ayrı olacaktı. Partinin açtığı yeni yurt, bu itibar- dJa, eski yurdun açılmasiyle tatmin edilen bir ihtiyacı tamamlamakta - Hablede: * Şefkatin, ılâhnm ve vatan istik- bali endişesinin verdiği sıcak il- hamla kurulan bu türlü yurtları Berlin radyosu geçenlerde bir akşam, ev kadınlarına hitap eden ve sabun kullanmadan çamaşır yı - kamanın yolunu öğreten bir konfe- ransta şu tavsiyede bulundu: “Patates kabuklarını su dolu bir kabın içerisine koyup bir gece bek- letiniz. Ertesi gün bu su, çamaşır- larınızı sabunsuz yıkamanızı temin eder. Daha ince kumaşları yıkamak için defne yapraklarını su içinde kaynatırsanız iyi olur.,, İngiliz - fransız ablukasının te- sirli olup olmadığını insan, böyle ufak tefek tavsiyelerden de öğrene- bilir. » < zi KA İ ü DĞüğeni © S ŞORRRZ ee S AL ae bee aZ ğum esbap dolayısiyle biz bunu ka- nunun ruhuna, maksadına muvafik göremediğimizden dolayı heyeti teş- riiyeye ne buyuruyorsunuz diye tef. sir-için getirdik. Fakat gene arzede- yim, herhangi bir suretle mahkeme- den çıkan kararı o hâdise hakkında mutâ, vacibülinfaz addetmekle bera- ber kendimizi artık buna mümasil hâdisat hakkında hiç bir vakit heye- tı teşriiyeye ne dersiniz diye sormak tefsir -istemek hakkından mahrum addetmiyoruz. (Tabif sesleri). Bundan evclkı senelere ait vergi- ler gelince; 36 ind evelki senelere ait vergiler mevzuu - bahis degıldır 36 senesinden itibaren bu vergilerin tahsil edilmekte oldu - ğunu arzetmiştim, Ondan evelki se- nelerin tamamen tahakkuku müru - ru zamana uğramıştır. Bunlar için; vaktiyle tahakkuk ettirmiyenler var- sa onlar hakkında dahi usulen takibat yapılmaktadır. Fakat neticesi ne olur- sa olsun hiç bir vakit onların tahsili- ne imkân kalmamıştır. Bugün tefsir kabul buyurulacak olursa ancak ve ancak, arzettiğim gibi, bundan ilcrisi için olacaktır. Geçmiş zaman için d2- ğildir. Meselenin süreti umumiyede diğer noktaları arkadaşlar tarafındaı uzün uzadıya tavzih edildiği iç.ı bendenizin'arzetmek istediğim nok*a yalnız şu idi: Gerek hazineye olan tesiri malisi neden ibarettir. Gerek bu müesseselerin lehinde ve aleyhinc: bir tefsir çıkacak olursa nelere müc sir olacaktir, bunu ârzetmek için ç— tım, Bundan sonra İktisat BFncümeni Reisi B. İsmail Sabuncu sgöz alarak i- zahat verdi ve yeniden tetkik etmek üzere maddenin encümene iadesini istedi; bu talep kabul edildi. Büyük Millet Meclisi yarın topla- nacaktır. ve orta Anadolunun'şark kısımların-

Bu sayıdan diğer sayfalar: