| Ğ — haritasının yapılması işi Dahiliye Ve- 4 T 'ğ r-Tindan göz yaşları arasında ebedi A e Li ULUS 29-11-1939 .Hevyork mekfupları : Amerikalı İlk aylar Nevyork'ta amerikalıl. şeyler hepimizi hayretlere düşürüyo! Amerikalılara göre; Türkiye, sı şark memleketlerini ve beyaz, renkli — bilhassa renkli — şark ka- vimlerini içine alan müphem, büyük ) Diktatör bir Atatürk vardı. Haremi kaldırmış, alfabeyi değiştir- miş ve ölmüştü. Amerikanın içerilerine girdikçe, ve cenüp devletlerinde — Türkiye Eazı yerlerde bütün bütün yok oldu. İdaho'da fransız, Misisipi'de in- giliz menşeli iki aile, ve ikinci aileni dar değillerdi. *amerikalılardan daha lr!ındn menşeli üçüncü bir aile dünya üzerinde adına türk denen bir mülletin ve Türkiye denen bir devletin mevcut olduğundan bile haber- : Türkler ve Türkiye hakkında biç bilgisi olmıyan amerikalılar, bi- z'm için, türkler ve Türkiye Hüakkında şöyle böyle malümat edinen lar ve biz arın Türkiye hakkında bildikleri rdu. cak, soğuk — bilhassa sıcak — bir coğrafya idi. — bilhassa merkez hakkındaki bilgiler daha - azaldı. n yanında misafir olarak bulunan n Bunl bizd Ötekiler şüphelerle dolu idiler. şüphe etmiyorlardı. Derimizin siyah olmaması, onlara kendilerinden daha geri yaratılışta insanlar olmadığımızı isbat için kâfi geliyordu. Bi l:lıkikfkıfı_r?ngimiı.ho.y.ı mı? Memlekette de burada giyindi- timiz gibi mi zıyımriı.? Tü_ı.'lnye sıcak memleketlerden biri değil mi? hiç ol Terbiye mü imiz, yüksek kilere benzerler mi? ilh... ilh... _ Birçokları verilen c-_vıplın itiraz etmeden dinlerler, sonra yepye- ni bir şey öğrenmek istiyorlarmış gibi sorarlardı : — Siz hakikaten türk müsünüz? Yoksa propaganda için angaje edilmiş bir yabancı mısınız? *t . Amerikalılara bizi İstiklâl harbi sonuna kadar imparatorluk ekal- liy;etlıçi. lâik kanunların kabulünden sonra da memleketten ayrılan y İkinci devrin sonuna doğru bu bilgilerin ara- sına müphem surette, Atatürk'ün adı karışmış. — İyi diktatör, büyük adam, harem ve alfabe! Çok defa Atatürk'ü methederken türk milletini yerin dibine soku- yorlardı. Nevyork'a vardığımız günlerde, le olmuş, böyle olmuş diye. devlet adamma, Türkiye'nin idare #k$ s1ı hakkında bol neşriyat yapmıya başladılar. Şu olmuş, Siyasi vaziyet inkişaf ettikçe tahliller ve izahlar yaptılar. Karile- rine Türkiye'nin coğrafyasına, askeri, siyasi iktidarma, Avrupa ve Balkan devletleri arasmdaki mevkiine, Türkiye'yi idare eden büyük kteplerimiz var mı? Amerika'da: gazeteler Türk - İngiliz anlaşma- bu olmuş, şöy- i mali ek ik vaziyeti- ne ait kısmen doğru ve yüzde 99 u lehte malümat verdiler. Bahsi hü- lâsa edeyim : Amerika matbuatma, Türkiye'nin Amerika efkârıumumiyesine her - türlü liyakatleriyle arzı işini, Türk - İngiliz anlaşması dikte etti. N. H. ATAY Antakya ve İskend&run Elektrik işleri Türk - FPransız anlaşmasına bağlı protokol mucibince mülkiyeti hükü - metimize geçen Antakya ve İskende- run elektrik müesseseleri Nafıa Ve - kâletince muvakkaten idare edilmek - tedir. Nafıa Vekâleti bu iki elektrik müessesesinin Antakya ve İskende - run belediyelerine devri hakkında bir kanun projesi hazırlamıştır. Projeye göre bu iki elektrik müesse- sesine ait hak ve vecibeler devir tari- hindeki mevcutlariyle birlikte Antak-| ; ya ve İskenderun belediyelerine dev- rolunacaktır. Hükümetimiz tarafından mezkür protokolla fransız hükümeti- ne tediyesi kabul olunan 35 milyon fransız frangı iki mahalli belediye a- rasında taksim olunacak ve belediye- lere isabet edecek mikdarın hazineye ödenmesine mütcallik esaslar Dahiliye ve Maliye Vekâletlerince müştereken tayin ve tesbit olunacaktır. 19414 sene- si başına kadar Antal:ya ve İskende - run belediyelerince elektrik tesisatı - nın tecdit ve tevsii maksadiyle celbo- lunacak her türlü malzeme, makine, alât ve edevat ile kablolar, mikdarı Nafıa Vekâletince tasdik edilmek şar- t'vle gümrük resminden muaf olacak- tır. Pınarhisar'ın harilası lanmış bulunan belediyelerin teşkilât kadroları tasvip olunmuştu. Dahiliye Vekâleti, belediyelerimizin yeni mahallerine sevketmiye başlamıştır. mahkemelerce mahküm edilenlerin as kerlik sanatları zail olduktan sonra kalari cezalarını umumi ceza evlerinde tamamlamaları kararlaşmıştır. şekillerde yurdumuza gelmiş bulunan 1876 kabulü İcra Vekilleri heyetince tas - vip olunmuştur. yeni teşkilât kanununa göre emniyet ve polis mensuplarının terfilerine e - sas olmak üzere 1939 kıdem tablosunu hazırlamıya başlamıştır. Belediyelerimizin yeni teşkilât kadroları Yeni barem kanununa göre hazır- İcra Vekilleri heyetince kadrolarını Askerlik hizmeti sırasında işlenen suçların infazı Askerlik hizmetini ifa sitrasında şledikleri suçlardan dolayi askeri Vatandaşlığımıza alınan ırkdaşlarımız Yabancı memileketlerden muhtelif ırkdaşımızın vatandaşlığımıza Emaniyet p Hayat pahalılığı etrafında hazırlanan raporlür Dühiliye Vekâleti, bundan bir müddet evel hayat pahalıliğı etrafın- da alınan ve alınmakta olan tedbirler- le, ihtikârla yapilan mücadeleler €t - rafifida vilâyetlerden mufassdal malü- mat istemişti. Vilâyetler, Vekâletin bu isteği üzerine hazızladıkları Ta- proları peyderpey Vekâlete gönder - mektedirler.Bütün raporlar geldikten sonra tetkike başlanacak ve bu tetkik- lerden âlınacak neticelere göre yehi kanunt? tedbirler alınıp alınmaması kararlaştırılacaktır. Sorgu Takim vekillerinin fâyir kerarnaâmesi Adliye Vekâleti, sorgu hâkim ve- killeri için hukuk faküiltesinde açılan imtihanda muvaffak olanlar için bir kararname projesi Hazırlamaktadir. İmtihanda muvaffak olan sörgu hâ - kim vekilleri bt kararname ile sorgü hâkimliklerine tayin olunmaktadırlar. Eski barem kanununa göre 25 lira ile öyin edilmiş olanların vaziyefi Eski barem kanunu mucibince 25 lira asli maaşla memuriyete tayin e - dilmiş olan bir kısım yüksek mektep mezunlarının maaşlarının yeni barem kanuniyle 30 liraya çıkarılması ba- zı müracaatleri mucip olmüştü. Bu mü racaatleri nazari dikkate alan Maarif Vekâleti eski kanuna göre 25 İira ile tayihleri icra edilmiş olanlarıi, maaş- larının 30 liraya çıkarılması hususun- da Maliye Vekâleti nezdinde bbüs- Tercan zelzelesinde ölenler ve yaralananlar Dahiliye Vekâleti Tercan zelzele felâketi ile Gümüşane'de vukua gelen zelzelenin yapmış olduğu hasar ve za- yiatı tesbit etmiştir. Zelzelede 27 va- tandaşımız ölmüş, 12 si ağır 53 ü ha - fif olmak üzere altmış. vatandaş Dahiliye Vekilimizin Adanada'ki tetkikleri B. Faik Öztrak muallimler içtimainda bir nutuk söyledi ş Adana, 28 aa. — Dahiliye Vekili Faik Öztrak dün halkevinde mual- limler toplantısında şu nutku söylemiştir : “Arkadaşlar, bu ğeceki çok sıcak ve samimi toplantınızda bizi arahıza yaralanmıştır. 290 ev tamamen, 1040 €v kısmen yıkılmış, 1246 ev de tamire aldığınızd dolayı size teşekkür”ederim. Beni buraya kabul ederken es« ki bir meslektaşınızı aranıza aldığınızı acaba içinizde bilen var mı? Ben de caktır. caktır. taktır. müuhtaç bir şekilde Hasar görmüştür. Zelzeleden 87 hayvan telef olmuş, 3595 liralık yiyecek 1715 ton hayvan yiyeceği ve 54656 kilo tohumluk malı- volmuştur. Ticaret Vokilimiz Alman sefareli Müsteşarını kabul eti Ticaret Vekilimiz B. Nazmi Topçu- oğlu dün alman büyük elçiliği müste- şarı B. Krol ve iktısat müşaviri Hen- ge'yi kabul etmiştir. Mülâkat bir bu - çuk saat sürmüştür. X Nafıa encümeni bu gün saat 10 da toplanacaktır. X Dahiliye encümeni bügün umu- mi heyet içtimamdan sonra toplana « sizden idim ve hâlâ da sizden başka bir şey değilim. Bir zamanlar ben de sizin gibi-memleket çocuklarının ta- lim ve terbiyesiyle meşgul oldüm. O günkü çalışmamın semeresini bu yaş- ta vakit vakit görüyorum. Bazan ye- tişmiş bir zabit, bazan mesleğinde yükselen bir memur ve bazan da bir hekim - hocam - diye elimi öptüğü zaman duyduğum zevki hiç bir ese- timde duymuyorum, İçinizde yaşı bu zevki duyacak kadar ilerlemiğ olanı- Nnız zannederim yoktur. Siz de biraz daha yaşlandığınız zaman, benim şim- di duyduğum zevki 'duyacak ve be- nim bügünkü sözlerimi hatırlıyacak- sınız. Yalnız aramızda bir fark var, bizim zamanımızda kendisine hiç de milli denemiyecek olan ve milleti bir 2ilenit esiri etmek gayesini istihdaf eden fena bir idarenin etrâfımızı sa- ran hatır ve hayale gelmedik müşkü- lât ve hattâ tehlikeleri içinde bir ta- raftan o müstebit idareden memleketi kürtarmak için başkâ yollardan hare- ket ederken diğer taraftan buna öm- mandanlığı, partiyi »& belediyeyi zi- yaret eylemiştir. Bu ziyaretler iade olunmuştur. Ş Vekil şehrimiz orta tedrisat mües- seselerini de gezmişler ve talebe ile Meşgul olmuşlardır. Vekil Seyhan kazaları kaymakamlarının yaptığı bir toplantıya da riyaset ederek kayma-' kamlarla idart meseleler üzerinde gö- rüşmüşler ve kendilerine başarılacak işler hakkında direktifler vermişler- dir. Akşam saat 20 de Seyhan halk partisi reisliği tarafından Faik Öz - trak şerefine bir ziyafet verilmiştir. * Dahiliye Vekilimizin ' belediyenin ziyafetinde söylediği nutuk Adana, 28 a.a, — Belediye tarafın- dan şerefine verilen ziyafette Dahili- ye Vekili Faik Öztrak aşağıdaki nut- Ku söylemiştir : “— Sevgili Adanada bana gösterdi- ğiniz çok samimi kabulden-dolayı he- pinize teşekkür ederim. Seyahatim X Bügün heyeti ra milli müda_f:u encümeni toplana - X Arzuhal encümeni bugün umu - mi heyet içtimatıdan sonra toplana - terde bulunmuştur . Maarif Vekâletinin bu talebi, ha - ber aldığımıza göre, Maliye Vekâleti tarafından tetkik olunmaktadır. Ve - kâlette salâhiyetli zevatla yaptığımız temaslara göre Maarif Vekâletinin bu talebinin, kanuni mevzuata göre isaf edilmesi iktıza etmektedir. Maliye Ve- kâleti buğgünlerde cevabını Maarif Vekâletine bildirecektir « İ Hukukçuların. ?oploı”—ıl H.A V Sarıkamış ve Uludağ'a yarım _mğtre_ kar yağdı Ankara Hukuk Fakültesi inda - rının her ayın ilk cumartesi gününde yapmak kararında bulundukları top- lantıyı bu ayın ikinci cumartesi günü akşamı, Maarif Vekâleti bahçesi kar- şısında ve Cihan Paâlas altında 'yeni a: mali şarkiden saniyede bir metre ka- Sahrimiz İ ş sisli, söntalkı ı eçıK geğkalİSrin, hatf dar hızla esmiştir. Yurdda Karadenizin şark köşesiy- le doğu ve cenubu şarki Anadolu böl- geletinde hava kapalı; diğer yerlerde çılan Turan lokan da icra ed. leri haber alınmığtır. Senelerden beri devam eden bu toplantılarda bulunan.- hukukçuların sayısı her defasında bir'mikdar daha artmakta ve aynı fakülteden mezun olan arkadaşlar, bir gecelerini eski arkadaşları arasında ve samimi, nezih bir hava içinde geçirmektedirler, Denizli'de pasif korunma tecrübesi Denizli, 28 a.a. — Denizlide yapı - lacak pasif korunma tecrübelerine dün gece ışık söndürme denemesi ile baş - 939 kıdem tablosu Emniyet İşleri Umum Müdürlüğü 1 ştır. Saat 19.59 da alârm işareti verilir verilmez bütün şehrin ışıkları söndürülmüştür .Bu esnada ekipler vazifelerini muvaffakiyetle yapmış - lar ve 20.15 de tehlikenin geçtiği bil - açık geçmiş Yirtmi dört saat içindeki - mutedil yağışların metre murabbaına biraktık- ları su mikdarları, Mardinde 37, Sa- rılkamışta 14, Dörtyolda-11, Erzurum- da 10, Diyarbakırda 9, Bayburdda 8, Elâzığda 6, Sivasta 4, diğer yağış gö- ren bazı yerlerde 1 - 3 kilogram ara - şsındadır. Dün de bazı yerlerde devam eden kar yağışının, bu sabah toprak üstünde bıraktığı kalınlık, Sarıkamış- ta 51, Uludağda 50, Erzurumda 29, Ardıhanda 12, Bayburdda 7 santimet- redir. Sivas ve Kayseride kar leke ha- lindedir. Doğu ve cenubu şarki Ana - dolu bölgelerinde hava durgun geç - miş: rüzgârlar Ege'nin cenup taraf - lariyle Akdeniz sahillerintde şimal, di- ğer yerlerde cenup istikametinden sa- niyede en çok 5 metre kadar hızla es- miştir. Yurdda en yüksek sıcaklıklar, Ba- hkesirde 12, Edirnede 15, İskende - runda 16, Mersinde 17, Antalyada 18 dirilmesi üzerine de nozmal hayat başlamıştır. Adanada 19 derecedir. miştir. Bizim bu hıh mesalyi siz Şimdi vatanı Şenlendir - mek için sarfedeceksiniz. Evelce bi- ze kaybettirilen zamanların zararları- nı bir dn evel telâfi etmenin zevk ve şerefi size düştü. Dalima bunu he- saba katârak o şeref ve zevkin ardiın- dan şevk ile koşunuz. çektiğiniz ve çekeceğiniz ' Her türlü müşkülâtta muvaffak olduğunuz za- man duyacağınız zevk size mükâfat olacaktır. İçinizde bulunduğum man sizin gibi mekteplerde çalıştı - ğım gençlik zamanlarını hatırlıyarak o vakitki neşeyi duyuyorum. leketi, benim vekâletime tevdi e- rümüzü y i ihti "yle ço « cukları bu istibdada karşı muvâffaki- yetle mücadele için hazırlamağa ça- lışıyorduk. ,Siz tamamen milli ve hüriyetperver ir idarenin her türlü kolaylıkları i- çinde ve her türlü tehlikeden âzade o- larak çocukları — yetiştiriyorsunuz. Biz, adına milli diyemiyeceğimiz ka- ra ve müstebit bir idarenin elinden genç nesli kurtarmak için uğraşıyor- duk. Siz çocuklarınızı bu güzel vata- nı her gün biraz daha şenlendirmeğe muktedir bir hale getirmekle meşgul oluyorsunuz. Vazifeniz bizim vaktiy- le üzerimize aldığımız kadar güç ve tehlikeli değil, fakat onun kadar Şşe- reflidir ve zevklidir. Bu fena idare altında memleketimiz maalesef ileri memleketlere nispetle biraz geri kal- olan fe- Vazifenizde Memleketin istikbalini hazırlamak vazifesi sizindir. Bu eseri en güzel şekilde yapmağa çalışınız. Her akşam vazifenizi bitirip çıkarken büyük ese- re bir taş daha koyduğunuza inanma- nın vereceği huzuru duyunuz. Ertesi günü vazifenize giderken ona bir taş daha koymağa gidenlere yakışan şevk ile gidiniz. Bu huzur ve şevk hayatın insanlara verebileceği en büyük saa- dettir. Eğleniniz, eğlence size ayrıca kuvet verecektir.” Dahiliye vekilinin tetkikleri Adana, 28 a.a. — Dahiliye vekilimiz Faik Öztrak dün de tetkiklerine de - vam etmiş, öğleden önce vilâyeti, ku- Pınarhisar kasabasının hali hazır kâleti belediyeler imar heyetince tet- kik olunmuştur. Şartnameler yakında eksiltmeye çıkarılacaktır, Acı bir kayıp Tapu kadastro r:ektebi talebele rinden İzzet Tok- #i er müptelâ bulun- duğu apandisitten kurtulmak üzere p Ankara Nümune kastanesine yalı rtılmıştı. Kendisine yapılan- ameliyat peticesinde kurtarılamıyarat 28. 11 ©39 günü terkihayat etmiştir. Kendisi son derece haluk ve ça- Tışkan olup bulunduğu 'muhit içinde herkese kendini sevdirmişti. Kendi- 8/2i tanıyanları ölümü daima hüzün iç ade bırakacaktır. Cenazesti mektep arkadaşları ta- istirabatgâhma tevdi edilmiştir. Ce- nabı Ailâhtan rahmet diler kederdi- de ailesir « taziyetlerimizi sunarız. Ankara Tapu ve Kadastro Yoksul çocuklar Zaman zaman, şuradan, buradan gelen haberlerde - himmetleri var - olsun! - bir takım hayir cemiyetle - rinin bir takım yoksul çocukları giy- dirdiğini, yedirdiğini, — içirdiğini öğreniyoruz. Eğer orta halli ve zengin her vatandaş, hergün hâarca- dığı , vadan ve yediği yemekten kendi hissedemiyeceği gayet az bir kısmını sistem, metod ve -devamla bir tarafa ayırsa, yurdun yoksul ço- cuklarından pek azı aç ve çıplak kalır, Kendisi ile beraber başkaları- nı düşünmek bir. cemiyet içinde fa- ziletin en yükseğidir. Yalnız bunu Bir sisteme sokmak, bir itiyat hali- ne getirmek lâzım geliyor. Hali, vakti yerinde vatandaşın yoksul vatandaşı zaman zaman ha- tırlaması ve hatırladıkça ona yar- dim etmesi kâfi değildir. Bu yar- dımlar cüzi olabilir; fakat devamlı olması takdirinde ondan — fayda umulacaktır. Bu itiyadı, bütün kalbimizle ya- kında teessüs etmiş görmek isteriz. okulu talebeleri Yalnız bir noktaya ilişelim: büyük YARNIKILAR — bir hayir cemiyetinin şöyle bir prensipi vardır: “Yaptlan yardım, vereni mağrur, alanı mahcup etme- melidir!,, Onun için yardım edelim, iyi; yoksul yavruları giydirelim, iyi; karınlarını doyuralım, iyi; fa- kat onları isimleri ve resimleriyle gâzete sütunlarında teşhir edip kendimize iftihar payt ayırmamalı ve yarın cemiyette birer vazife ala- cak olan yavruları şimdiden yoksul damgasiyle damgalamamalıyız. Esaseii hayir ve fazilet, göste- rişsiz yapıldığı zaman, daha ziyade maksadına hizmet etmiş olur, Torik ve palamut akını! İstanbul gazeteleri, Karadeniz- den Boğaz'a doğru büyük bir torik Ve palamut akını başladığını, şim- diye kadar bunlardan 200 bin çiftin ihraç edildiğini yazıyorlar. Dünyanın öteki denizlerinin ha- AAKARACOACAMAAOAK DAUK EARAAARA KUKOK GACYAMA KOU A AAA GUT YUNGA KYU DEKUDKUA KU KUYAAUK YAKUNGU DU KAA AD OU KUK UUNUNKODAAKDOCUKA KUOK KUAAA AU KOGUNAUKUGKUN AUK OAKUKUCA A AUADA AD AAA GUN AADA DU Su hattı lini, denizaltıları, miknatıslı mayn- leri, korsan kruvazörleri, hatırınıza getirirseniz, bu toriklerle palamut- ların pek akıllı hareket ettiklerine hükmedersiniz, Sularında sulhun yüzde yüz hü- küm sürdüğü denizi başka nerede” bulabileceklerdi? Protesto! Frani Falan memleket filan memleke- ti, filan hükümet falan bükümeti protesto ediyor, Bu bakımdan mem- leketler arasında gidip gelen pro - testo notaları, garp cephesinde kar- şılıklı atılan güllelerden fazladır. Fakat bütün bu notalar için, aca. ba, şu eski mısrağımızı tekrarlıya- maz miyız? Varakı mihrli vefayı kim okur, im dinler? Harp başladı başlıyalı, mektep çocukları ve kahve peykesinde yan gelen işsizler bile Sigfrid ile Maji- no hatlarımın ismini öğrenm'ştir. Son zamanlarda, bunlar kadar meş- hur olmıyan büsbütün başka şekil - de bir hat bunlara ilâve olundu: hollandalıların su hattı. Buraya koyduğumuz bir - kazika- tür, Hollanda'nın De Telegraaf ga- zetesinde çıkmıştır. Gazete, karika- dilen işler noktai nazarından tetkiki maksadına müstenit idi. Beni en çok meşgul edecek yerlerden biri de şüp- hesiz Adanadır. Adana tabiatin kendisine ibzal et- tiği bitmez tükenmez nimet mazhari- yetlerle yurdun çok kudretli bir par- çaaı olmakla kalmaz. Aynı zamanda istiklâline merbutiyetinin en kuvetli delillerini göstermiş olmak itibariyle de ayrıca alâkayı celbeder. Yüksek mefhumlar için kahır çekmesini ve tehlikeye katl bilen i l bunların kıymetini takdir eden insans lardır. Bu itibarla Adanayı kara gün- lerin çalışma ve fedakârlık arkadaşık olarak ayrıca takdir etmek ve sev - mek borcumdur. Demin arzettiğim gibi; tabiat Adar , nayı müstesna fayizler ile bezemiş ve — vermiştir. Fakat memlekette yakm' zd- mahna kadar devam edeğgelen fena idı- re, diğer taraftan hiç de iktisadi ol - mıyan tekâlif ve bazı milli felâket - ler, Adananın bu yüksek kudretlerden lâyıkiyle istifad imkân bırak mışti. Bunu, Burayı ziyaret ettikten sonra daha iyi anlamış bulunuyorum. Asayişsizlik ve gayri iktisadi tekâlif diğer al gibi Ada - nayı da ilerlemeden men ediyordu. Müstebit idare, bildiği gibi hüküm « ran olmak için halkı nifak ve tefrika içinde yaşatmayı kendi hayatı İçn lâzım sayıyordu. Milli idare iş başına geldikten sonra kısa bir zamanda yur« dun her tarafında emniyet ve asayiş temin edildi. Bu hal hepimiz için if « tiharı mucip olmıya değer bir muvaf- fakiyettir. Düne kadar hepimizin dı- gına çıkamadığımız yurdda, şimdi gü- nün her saatinde senenin her mevsi « minde her tarafa endişesiz gitmek im« kânını buluyoruz. Türkiye'de artık a« sayiş bir hali tabildir. Hükümet ken« di kuvetinin menbemı vatandaşlar a« rasındaki nifakta değil, vifak ve ittie hatta buluyor ve bu kanaatine sımsı « kı bağlıdır. Devlet, tekâlifi, imkânla. rın müsait olduğu kadar iktısadi şarte lara uygün olarak tanzim edilmiş bu« lunuyor, Bu güzel şartlar içinde mem- leketin her köşesi gibi Adana da geniş ve süratli adımlarla, lâyık olduğu ree faha erecektir, Başımızda bulunma - sından daima iftihar duyduğumuz Büyük Şef, her vesile ile güvenilecek en büyük kuvetin milli vifak olduğu- nu söylüyor.'Ben Adana'yı daha bil « meden evel kendisinden tasavvur et « tiğim güzelliklerin ziyadesiyle mev -« cut olduğunu bu ziyaretimde gördüm, Adana'nın kahraman ve çalışkan hal- kının şuurlu, idrakli ve hesaplı gay - retleri ümitlerimizin en kısa bir. za - manda tahakkuk edeceğinin en emin zımanıdır. Adananın feyizli istikbali için kadehimi kaldırır ve hepinizin sıhatine içerim.,; | BĞEŞr İ türün altına şu sözleri yazıyor: “Betondan daha kuyetli, çelik - ten daha mukayemetli, dikenli tel- den daha iyi bir mania, dostlarimit- zin dostu, düşmanlarımızın düşma- nı, bizim Majino hattımız, biz'n Sigfrid hettimiz — bizim su hattı- mız!” gA - YiR