28 Haziran 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

28 Haziran 1939 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

aZ İ ei SİStİR « timlâk bedelleri hakkında hususi ida- eti h ULUS 28 -6 , 1939 Avrupada 4 hafta: BuBi C- B. B. C. yani “British Broadcas- ting Carporation” ingiliz radyo şir- ketinin küçük ismidir. Ankara'da i- ken, programlarını ve bilhassa ha- berlerini merakla dinlediğimiz bu Mmüessesenin Londra'daki binasını gezmek ve bilhassa seslerini her zaman işittiğimiz speaker'lerle ta- nışmak çok hoş oldu. Bu sonuncu- lar büyük bir nezaketle, bize, vazi- fe gördükleri odaları gösterdiler. Vazife taksimi ve saati muntaza- man bildiren “big ban” hakkında malümat verdiler. Meğer bizler W inster'in ç değil, plâğını dinlermişiz. Radyo çünkü, hakikat için de sahtekârlık için de insan icatlarının en elverişlisi sayıl- malıdır. Bu sebepledir ki, bu vasıta- nın günün birinde, eğlence ve öğ- renme için değil de aldatma ve tah- rip etme için kullanılabileceği dü- şüncesi kadar korkunç bir şey yok- tur. Eğer bir harp olursa, general- ler ve amiraller, insanların üzerine ateş yağıdrırken, propaganda na- zırları, aynı insanların üzerine, ya- lan yahut hakikat yağdırmağa ça- hışacaktır. Felâket şurada ki, mermiye rastlıyan, yaralanmak yahut ölmek- le bunu derhal hissedeceği halde, prop da dal düşen, bu- nun yalanı mı yoksa doğruyu mu taşıdığını, ancak malümatının ve idrâkinin derecesine göre tesbit e- decektir. Daha şimdiden, radyo ne işler görüyor, biliyoruz. Fakat, İngiltere- dehâkim olan bir nevi optimizme göre, hakikati bilmiyen ve kendisi- nin muhasara edilmekte olduğunu dinliye dinliye buna inanmağa baş- lhıyan Almanya'yı B. B. C. tenvir e- debilecektir. Mütemadiyen, alman- ca haberler verilmektedir. Ancak, nasıl bir batarya, yalnız top atma- ğa değil, endıhllıkı isabeti de tes- bit eti : uo, v lan rad- yo emisy dad ip dinl mıdiiîni ve dinlenmediği takdirde ne biçim bir tesir yaptığını bilmeğe acaba lüzum yok mudur? Bilmiyo- rum B. B. C.'nin endaht isabetini| . tesbit edecek böyle bir âleti var mı- muhasara edilmediğini isbat husu - sunda ingiliz hükümetinin sarfet- mekte olduğu gayretlerde, B. B. C.' yebüyük bir pay düşmektedir. Ve yaptığı almanca neşriyatın dinlenip dinlenmediğini yahut nasıl bir tesir yaptığını bilmeğe yegâne salâhiyet- tar bir adam varsa, ©o da Dr. Göb- bels'tir. B. B. C.'nin bir televizyon şube- sivar. Gezdim ve hattâ, o günkü gazetesinde konuştum, Televizyon neşriyatı 20 - 50 kilometre dahilin- de rahatç labildiğind kala- balık Londrı ;ehrı, bundın mükem- mel istifade ediyor. Hattâ, bazı zen- ginlerin evlerinde, hususi ahizeler var. Studio, tıpkı bir film stüdyosuna benziyor. Müthiş bir ışık altında, ö- nünüzdeki objektife bakarak yan tarafta bir yerde dın'ın muhatabı- Şeker şirketinde tetkikler yaptırılıyor İktrsat Vekâleti Türkiye şeker fab- rikaları Anonim şirketinde - teftişler yaptırmaktadır. Haber verildiğine gö- re şirket son zamanda teşekkülün bün yesinde bazı tasarruflar yapmak ga- yesiyle 90 kadar memurünün vazife- lerine nihayet vermiştir. İktısat Ve - kâleti tarafından teşkil edilmiş olan hususi bir komisyon şirketin muame- lâtı üzerinde tetkiklerine devam et- mektedir. Bir ay kadar mezuniyet almış olan şirket umum müdürü B, Kâzımın bu- gün İstanbuldan döneceği de ayrıca haber verilmektedir. Tayyare piyangosunun Merkez Bankasına devri için lâyiha Geçen hafta toplanan Meclis Parti Grupunda B. Hakkı Kılıçoğlu'nun bir nızla, kendisini gör konu- şuyorsunuz. Sizi seyredenler, konu- şan kocaman bir fotografınızı görü- yorlar. Ben, başkalarını konuşurken gördüm; fakat kendimi göreme- dim. Arkadaşlar ve refikaları, sura- tımın yassılaştığını söylediler. Ko- dan önce yüzü makiyaj yaptılar. Ve konuşmanın bir prova- sını yaptılar. Konuşma saatine daha vakit vardı. Gidip müessesenin lo- kantasında yemek yedim. Burada birçok meşhur adamlar ve artistler, benim gibi yemek yiyorlardı. İngil- tere'nin en büyük ailelerinden biri - ne mensup bir lady, İbnissuuüt'un memleketi hakkında gorduklerım istizah takriri üzerine söz alan Mali - ye Vekilimiz Fuat Ağralı tayyare piyangosu işlerinin Cümhuriyet Mer- kez Bankasına devredileceğini söyle- mişti, Haber aldığımıza göre Maliye Vekâleti bu hususta bir kanun proje- si hazırlamıştır. Projeye göre piyan- go işleri bundan böyle Merkez Banka- sına bağlı hükmi şahsiyeti haiz bit t?şekkül tarafından idare edilecek - tir. Kırlasive müfedavil sermayesi 2 milyon İiraya çıkarıldı Maliye vekalctı kirtasiye işlerini anlatmak üzere dond " Yi yordu. Lindberg'in çocuğunu öldü- ren adamları tevkif eden bir polis müfettişi, keza, sırasını bekliyordu. Bunlar, benim gibi, televizyon ga- girecek ki lerdi. Ve biz- den sonra televizyonun asıl progra- mı başlıyacaktı. Henüz emeklemekte olan fakat bütün dünyayı pençesinin yahut pençeresinin içine alacak olan bu harikulâde icat, bugünkü halinde dahi, insanı düşündürüyor ve i insanlık gururu veriyor. Burhan BELGE dır? Her halde, Almanya'nın aslâ Münhal Devlet Şîırası' .-| çarşamba günü saat onda toplanacak- azalıkları için namzetler Devlet şurasında münhal bulunan birinci daire reisliğiyle üç âzalık için Büyük Millet Meclisinde teşkil edi - len mühtelit encümen tarafından dün namzetler tesbit edilmiştir. Anayasa da mevcut hükümlere göre encümen münhaller için üç namzet tesbit etmiş tir. Bu namzetler arasında intihap hak kı meclisi âli heyetine aittir. Devlet Şurası birinci daire reisliği için tesbit edilmiş olan namzetler şun- Devlet şurası âzasından B. Hüsnü Berker, temyiz mahkemesi âzasından B. Şemsettin Temizer, Devlet şurası âzasından Şefik Yürekli. Üç âzalık için de muhtelit encümen aşağıdaki zevatın isimlerini tesbit et - miştir: Dahiliye vekâleti sicil müdürü B. ÇAĞRI X Dahiliye Encümeni 28-VI-1939 tir. X Teşkilâtı Esasiye Encümeni 29-6- 939 perşembe günü saat 10 da topla- nacaktır. X Sıhat ve İçtimaft Muavenet En - tümeni bugün saat 14 de toplanacak- tır. B islâh maksadiyle İzmirde büyük bir de po yaptırmağı kararlaştırmıştır. İstan- bul ve İzmir'de de ayrıca birer küçük depo tesis edilecektir. Diğer taraftan kırtasiye mütedavil sermayesinin de iki milyon liraya çı- karılacağı anlaşılmaktadır. Bu husus- ta iki kanun projesi hazırlanmış ve Bü yük Millet Meclisine sevkedilmiştir. HA Y Sıcaklar arlarken yağmur yağmağa devam ediyor Dün şehrimizde hava açık geçmiş rüzgâr şark istikametinden saniyede 3 metre hızla esmiştir. Günün en yük- sek sıcaklığı 30 derece olarak yayde- dilmiştir. Yurdun doğu ve cenup şarkı Ana- dolu bölglerinde hava çok bulutlu ve if yağışlı, Karadeniz kıyılarının X Divanı Muhaseb i bu- gün saat 10 da toplanacaktır. X Adliye Encümeni bugün saat 10 da toplanacaktır. X Vergilerde itiraz ve temyiz u- süllerine ve mercilerine ve vergi ih- barnamelerinin tebliğ suretine dair kanun lâyihasını müzakere için seçi - len muvakkat etcümen 28-VI-1939 çarşamba saat on da toplanacaktır. X Arzuhal Encümeni 28-VI-i939 çarşamba günü saat 10 da toplanacak- tır. X Bütçe encümeni bugün saat 10 da toplanacaktır. ve orta Anadol şark & da bulutlu, diğer bölgelerde umumi- yetle açık geçmiştir. 24 saat içindeki yağışların metre - murabbaına bıraktığı su miktarları Vakfıkebirde 23, Kars ve Ardahanda 17, Giresun'da 13, Erzurum'da 11, Sa- rıkamış'ta 10, Rizede 6, Muşta 5, di- ğer yağış gören yerlerde de 1-4 kilo- gramdır. Rüzgârlar Trakya bölgesinde ce- nuptan, diğer bölgelerde umumiyetle şimal istikametinden saniyede en çok 9 metre hızla esmiştir. En yüksek sıcaklıklar; İzmirde 35, Adana'da 36, Mardin'de 37, Antalya- ve İskenderun'da 38 derecedir. ın- İzmit, Adapazarı, Bolu bölgelerinde spor vaziyeti General Cemil Tahir Taner seyahat intibalarını anlatmağa devam ediyor Beden terbiyesi genel direktörü tüm general Cemil Taner'in son tet - kiklerine ait beyanatını koymuştuk. Bugün bu beyanatın ikinci kısmını neşre devam ediyoruz. İzmit: İzmit'te spor faaliyetini yapan iki kulüple kâğıt fabrikası spor yurdu ve kendi talimatı dahilinde beden ter- biyesi ve sporla meşgul mektep teşek- külü vardır. Bunlardan Akyeşil kulübünün mu- kayyet 183 gayri faal 97 faal âzası olduğunu öğrendim. Bu 97 faal âza - nıni da şubelere taksimi şöyledir : 20 i- dareci, 7 bisikletci, 10 atlet, 27 futbol- tu, 4 güreşçi, 15 tenis ve voleybolcu, 14 yüzücü ve kürekci. İdman yurdunda ise mukayyet 179 gayri faal ve 123 faal âzası olduğunu söylediler; Bu faal âzanın sekizi atlet, on beşi güreşci, kırkı futbolcu, on be- şi avcı, yirmi beşi denizci, yirmi ida- reci olarak gösterildi. Her iki kulüpte de gerek yardımcı olarak mukayyet olan ve gerek faal olarak külüpte çalışan, kulüp malze - mesinden istifade eden âzanın hiç bir aidat vermedikleri, yalnız kulübü ida- re mevkiinde bulunan zatların maddi külfetlere katlanmak mecburiyetinde kaldıkları anlaşıldı. Akyeşil kulübünün çalışma yerini gördüm, Burası belediyece kendileri - ne tahsis edilmiş bodrum katında bir odadan ibarettir. Kâğıt fabrikası spor yurdu daha varlıklı ve kendi âzalarına daha mun- tazam şartlar dahilinde idman ve spor yaptırabilmektedir. Şehir spor kulüpleri kendi kudretli âzalarının kâğıt fabrikası tarafın - dan ellerinden alınmasından biraz müşteki iseler de bir fabrikanın sı - hatli, kuvetli ve faal işçilere malik ol- ması fabrikanın randımanı bakımın - dan lüzumlu olarak mütalea edilirse kulüplerde yetişmiş, kuvet kazanmış sporcuların fabrika kadrosunda ken - dilerine birer vazife bulmaları ve bu suretle ailelerinin geçimini temin et - meleri dolayısiyle kulüpler de bu va- ziyeti bu bakımdan memuniyetie kar- şılamaktadırlar. Bu mevzuda kulüp - cülük gayretinden ziyade insani duy- gunun hâkim olması şüphesiz şayanı memnuniyettir. İzmit sahasının tanzimi bu sene böl- ge bütcesinden 12 bin lira kadar veri- len bir para ile bir müteahhide ihale edilmiştir. Kâğıtspor da kendisi için bir saha yaptıracaktır. Bu fabrika te - nis ve voleybol yerleri yaptırmıştır. İzmit ayni zamanda bahri bir garni- zon olmak hasebiyle su sporları faali- yetinde bir çok bölgelerden daha ileri- de bulunması lâzım gelen bir merkez olmakla beraber henüz bu yolda tam ve verimli istikametini almamıştır. Bu istikamette gene kâğıt fabrikası faal bulunmaktadir. Fabrika kendi işçile - rine bir macar ustasının nezareti al - tında güzel tekneler yaptırmaktadır, ve teknelerini de muhafaza için bir kayıkanesi vardır. Kulüpler için evelce bolgeye veril - miş bir tekne vardır. Bunu kâfi gör - mediğim için İzmit kâğıt fabrikasın- da yapılmak üzere bir tekneyi de ben vermeği vâdettim. İzmit müstahkem mevkiinin bölge - den vaki olan her türlü yardım talep- lerini kabul etmesi şayanı şükrandır. Bunların yardımlarından azami isti - fade etmekle beraber mahallinden su sporlarına hevesli ve devamlı iş göre- bilecek bir ajanın intihabı lüzumu da tebarüz etmektedir. Bu husus bölge - ce temin edilecektir. İzmit'te yeniden bir halkevi binası yapılmak mukarrer olduğundan bu bi- nada yapılacak kapalı jimnastikane - nin İzmit gençliğinin büyük bir ihti - yacını karşılıyacağı şüphesizdir. İzmit gençliğini bisiklet, güreş, at- letizm sporlarında dereceler kazan - miş sporcular yetiştirmiş olmak dola«- yısiyle hevesli ve gayretli gördüm. Bunların vasıtaları kısa bir zamanda ikmal edilince bu gayretin daha ve - rimli neticeler vereceğini ümit etmek- teyim, Bü arada şunu da söylemeden ge - çemiyeceğim ki İzmit spor kulüple - rinden birinin başında bir doktor ar - kadaşımız bulunmaktadır. Bir spor kulübünün başında bir doktorun bu - lunmasını her türlü spor ifratlarına karşı bir fren olmak hasebiyle çok faydalı bulmaktayım. Adapazarı: Adapazarı'nda hâlen iki spör ku - lübü vardır. Üçüncü bir kulüp için de vilâyete müracaat edildiği anlaşılmış- tır. Burada halkevi çok güzel tanzim edilmiş birer odayı kulüplere tahsis etmiştir. Yalnız kulüplerin çalışma yerleri henüz tanzim edilmemiştir. Mahalli idare idman sahası olarak tefrik edilen yerleri tanzim edebilme- Maarif Şürası 7 femmuzda foplanıyor Temmuzuün 17 inci pazartesi günü Ankara'da toplanması tekarrür etmiş olan Maarif Şürasının hazırlıkları bi- tirilmiştir. Şürâ Maarif Vekilimiz B: Hasan - Âli Yücel'in bir nutkiyle â* çılacak ve memleketin büyük Maarif lelerini görüşecektir. Öğrendiğimize göre Şürâya 90 kişi iştirâk edecektir. İstanbul Üniversi- tesi rektörüne, fakülte dekanlarına İstanbul, Ankara ve İzmir maarif müdürlerine, Maarif Vekâleti umumi müfettişlerine, bazı vilâyetler Maarif müdürlerine, bazı mektep müdürleri- ne Maarif Şürasında bulunmaları i- çin dâvetnameler gönderilmiştir. Nafra Vekâleti Neşriyat Müdürlüğü Başvekâlet beden terbiyesi genel direktörlüğü saha ve tesisler dairesin- de emekli binbaşı B. Cemil Karada - vut Nafıa Vekâleti neşriyat müdür- lüğüne tayin edilmiştir. Müvaffaki- yetler dileriz. jimnastik salonuna, bir yüzme havü - zuna bir de açık oyun sahasına ihti « yaçları vardır. Kapalı jimnastik sa -« lonu ile yüzme havuzunu kısa bir za - manda tahakkuk ettirmeği belediye reisi vâdetmiştir. Halkevi yanında ya- pılmış olan hal binasının jimnastik salonu haline ifrağ edilmesi suretiyle hem halkevinde toplanacak gençlerin hem de oraya yakın olan orta mektep talebesinin beden terbiyesi hareketle- riyle meşgul olmaları temin edilecek- tir. Plânı 3 - 4 sene evel hazırlanmış olan yüzme havuzunun da çocuk bah- çesi civarında meydana getirilmesi ge- ne Bolu'nun sıhat ve hareket bakı - dan büyük bir ihtiyacını karşılı « si için kendilerinin k: ayıraca - ğı belediye tahsisatının vilâyetce ge - ne kendilerine bırakılması arzusunu göstermektedirler. Yalnız Adapazarı"- nda da bu kulüpler için bir kapalı jim- nastikaneye ihtiyaç vardır. Jimnasti - kane halkevine bitişik olarak yapılır- sa hem kulüp âzalarının hem de orta mektep talebesinin ihtiyacını karşıla- yacaktır. Vilâyet tesis programına gerek İzmit ve gerek Adapazarı'nda birer kapalı jimnastikane yaptırılma- sı konmuştur. Adapazarı'nda Çark denilen mahal yacaktır. Bolu civarında belediye tarafından tefrik edilecek sahada bir at koşu meydanı ile futbol ve atletizm saha - sının direktörlükçe yapılacak plân da- hilinde senelere taksim suretiyle mey- dana getirilmesi bölgenin başlıca iş - leri arasında olacaktır. Bolu mıntakası kış sporları için de müsait bir vaziyettedir. Bilhassa ka- yak imalâtı noktainazarından Bolu nazarıdikkati celbeder. Çünkü kayak imal edilen ağaçlar en çok Bolu or-.»- irtadi ında bul Bolu'da hassaten su sporlarına çok müsait gö- rülmüştür. Belediye de burada bir yüzme navuzu yapıslımcsıkı ee ptâ nina koymuştur. Şehire borularla yeni su geldiği zaman Çark kanalından ay- nı zamanda kayık sporları için de isti- fade edilebilir. Ve çalıştıkları halde Adapazarı gençleri su sporları saha - sında da İzmit gençleriyle yarış etmek imkânlarına malik olabilirler. Adapazarı'nda âzası çok fazla olan bir de avcılık kulübü vardır. Bu kulüp ve diğer spor kulüpleri âzalarının a- tıcılık bilgilerini arttırmak için gar - nizonda bulunan alaydan muallim ve malzeme hususunda pek âlâ istifade edebilirler. Avcılık kulübü bir poli - gon yeri bulduğu ve yarı masrafını da temin ettiği halde poligonun ikmali için ben de yardım imkânları arıyaca- ğımı kendilerine söyledim, Bolu; Bolu'da bir s«por kulübü vardır ve i- dare heyeti de henüz yeni intihap e - dilmiştir. Kulüp için bir bina aran- makta olduğu bir zamatıda oraya git- tim. Valinin delâleti ile Bolu'nun en güzel bir yerinde bulunan halkevi bi- nası içinde kulübe vazife görecek ve idmanlarını yapacak bir yer temin e - dilmiştir. - Gençlerin beden terbiyesini ve yü- zücülüğü öğrenmeleri için bir kapalı Fazıl Özelci, Vakıflar idare lisi âzasından B. Hakkı Haydar Berkson, Afyon valisi B. Durmuş Evendilek, Sıhat ve içtimaf muavenet yvekâleti hukuk müşaviri B. İhsan Pehlivanlı, baş müfettiş B. Hilmi Cerit,* Antak - ya ağırceza reisi B. Necati Temizöz, Jandarma umum kumandanlığı müşa- vire heyeti reisi general Osman Özen- alp, Maliye vekâleti hukuk müşaviri B. Kâzim Sargın, Çankırı Ağirceza reisi B. Tahsin Turuzan, Hususi ormanlânn istimlâk bedelleri İstimlâk edilen ve edilecek olan hu- s“si ormanların vergi kıymetleri ve is zeler tarafından yanlış kayıt ve malü- mat verilmesi yüzünden bu işlerin i- çinden çıkılmaz bir hale geldiği Zira- at vekâleti tarafından Maliye vekâle - tine bildirilmiş ve bu hususta tedbir- ler alması temenni edilmiştir. Maliye vekâleti bu münasebetle alâkadarala - rarbir tamim göndermiş vergi istim - lâk bedellerinin ne suretle tesbit edi - leceği hakkında alâkadarları tenvir Bir yalanın doğrusu *Türk alfabesinin tadili husu- sunun düşünülmediğini ve bu yol- da herhangi bir teşebbüsün bahis mevzuu olmadığını beyana Anado- lu Ajansı mezündur.,, Maarif Vekilliğinin yukarıki tebliğini dünkü gazetemizin ilk sayfasında okumuşsunuzdur. Durup dururken başımıza bir harf tebdili davası çıkarmağa uğra- şan bir takım kısa görüşlüler, bu neşriyatı yaparlarken güya, Maarif Vekâletinin böyle bir tasavvur bes- lediği, hattâ bu işe giriştiği hak- kında da şayialar uçuruyorlardı. Maarif Vekilimizin dünkü tebli- ği bu fuzüli gayretkeşlerin yalan da söylemiş olduklarını resmi ve salâhiyetli bir ağızla ortaya koy- maktadır. Ne oluyoruz’ Bu türm m&nısıı- lıklara mü h karşımızda bir takım sinsi revıı- yoncular türiyecektir: Bir gün bir hattat çıkacak, — Efendim, lâtin alfabesinin bir eksiği var; üstünü, esreyi, ötreyi, şeddeyi, cezzimi de kabul edelim. diyecek; a K a CA a e eei Bir kamış kalem dükkânı sahibi türiyecek, — Lâtin alfabesini memleket da- hilinde yetişen kamış kalemlerden âzami istifade edebilmek için sol- dan sağa değil, sağdan sola basma- Iıyız! ? K ŞŞ 0 A Yukarıki tebliğ, artık bu ıürlü safsataların ağzını tık: DÜU yır, muhabir iki satır sonra fiyatı yazıyor: sadece 70 bin lira! “Mu- azzam” yerine “mütevazı” sıfatı kullanılmak lâzımdı. Bir iki ııyfı sonra ıkıncı bir UuNaları minde bir “çingeneler,, bahsidir, gidiyor. Osman Cemal “Çingeneler” is- minde bir roman çıkardı. Genç hikâyecilerimizden — Sait Faik, Vakıt'ta yazdığı bir makale ile bu romanı bir “şâheser” telâkki ediyordu. Nurullâh Ataç, Haber'- de çıkan bir fıkrasmda, gene “Çin- geneler” i tenkit etti. Refik Halit de bir “Hafta mu- sâahabesi” ne şöyle başlıyor: “Çingene sesi kadar insanı yaş serlevha: “Fay İ Havadis de şu: “Sıı—ıy kazasında devamlı yağmurlardan Küçükma- nika köyünün birçok evlerini su- yor. Dd Sıfatları kullanmak Türkçe yazanların en büyük kusurlarından biri, sıfatların kul- lanışındaki dikkatsizliktir. 26 ha- ziran tarihli İstanbul gazetele- — rinden birinden nümune olarak i- ki misal alalım: “Bursa'da mo- dern ve bir postane!, Bundan ne anlarsınız? En ıııiı “birkaç milyonluk bir yapı! Taş- tan, mermerden bir âbide! Ha- lar b ş ve düşen yıldırımlar- dan tarlada çalışan iki kadım ile bir öküz ölmüştür.,, Bakınız yağmurun faydasma! Çingeneler! Bir zamanlar ,Taksim bahçesi- ne gelen bir çingene rakkasenin getirdiği bir oyun havası, aşağı yukarı, memleketin her tarafına yayılmıştı: — Ah çingeneler! kE di A bir ses y N N Bu sabah, oldukça erken ©- damda çalışırken uyanmış olan büyük şehrin çok canlı, çok zevk- li hareketi içinde, çeşit çeşit, u- zaklı, yakınlı, tiz veya boğuk sa- tıcı seslerine karışmış taze, şen, şakrak, billür akisli bir kadın nağmesi duyuldu: — Lâvanta çiçeği! Kantoron çiçeği!,, Çingenelerin yaratılışta sanat- kâr insanlar olduğunu biliriz. De- mek ki arada sırada sanatın muh- telif kollarında bu türlü tesirleri de oluüyor. - bir usta tarafından alman ka Kenalr tutırlara cetirilmie bir kaç kayak gürmdsu kayaklar 8 - 10 liraya yapılmaktadır. Bolu'da tek - nik usullerle kayak imaline teşebbüs edecek bir müessese gittikçe artacak olın kayık ihtiyacı kırgıımdı fazla l Bu mü- essese bıdıyette kayak imalinde ihti - sas kazanmiş bir ecnebi mütehassıs getirse bile buna vereceği masrafı ko- laylıkla çıkarabilir. Bolu'da gençlere kayak sporunda rehberlik edecek mü- tehassıs subaylar vardır. Buraya bu sene için mahallinde imal edilmek ü - zere daha 10 kayak vereceğim. Kulüp gençlerinin kışın alayın kayak kursu- na iştirâk suretiyle kayak kullanma - sını öğrenmelerini arzu ediyorum. Bu mıntakada kayak o kadar taammüm et meli ki ve kayak imalâtı o kadar art- malı ve ucuzlamalı ki âdeta köylüler kışın pazara kayakla gelmenin daha çabukluk ve kolaylık temin edeceğine inanmış olmalıdır. Bolu mıntakasında bir de Abat gö- lü vardır. Buraya da gittim. Bolu'ya takriben 30 kilometre mesafededir. Yolu henüz toprak tesviyesi halinde- dir. Kurak zamanlarda kolaylıkla gi - dilebilir. Yağışlarda gidilemez. Fakat orman idaresi Abat gölü mıntakasın- da işletme bakımından bu yolun şosa olarak yapılmasına lüzum görmüı ve teşebbüse girişmiştir. Abat gölü her bakımdan istifade e- dilebilecek bir mintakadır. Manzara, istirahat, tebdilhava, kampocılık, tu - rizm bakımından olduğu gibi spor ba- kımından da kabil istifadedir. Yazın göl yüzme, yelken ve kayık sporları- na çok müsaittir. Kışın göl bir buçuk 2 metre kalınlığındaki buz söylendiği ne göre buz sporlarına ve gölün etra- fındaki bazı açık sahalarda kayak sporlarına müsaittir. Yol yapıldığı zaman da turizm bu mıntakada fazla bir hareket doğrucak ve bu yüzden kazanç maksadiyle mü- teaddit oteller yapılacağından şüphe - siz spor faaliyetinin de ancak bu za- mandan sonra esaslı bir inkişaf gös - termesi kabildir. Bu mıntakada her türlü faaliyetin birden uyandırılması nafıa, orman, tu rizm, sıhiye, maarif, beden terbiyesi i- darelerinin birlikte hareket etmeleri - ne bağlıdır. Burada bir kayakevi yapılması icin geçen sene 4 bin lira bölgeye gönder- iştim. Bu defa gidişimde bölge baş- kanı, vali B. Salim ve belediye reisi B. Reşat ile birlikte kayakevinin yerini tespit ettik ve ilk kazığı çaktık. Evin kısa bir da ikmali bölgenin him- metine kalmıştır. Bu kayakevi de ik- mal edildiği halde bu mıntakada be - den terbiiy:ıi bölgesine ait kabili isti- fade üç bi a mevı:ut olmu; o!ııeıktır. »

Bu sayıdan diğer sayfalar: