Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
(CUMA 26 MAYIS 1939 Müessese Müdürü 1144 ŞA Başmuharrirlik 1371 Yazı Müdürlüğü 1062-1063 5KURUŞ | Muhasebe Müdürü — 1061 İdare 1064 Ulus Basımevi Çankırı Caddesi, Ankara Telgraf: Ulus - Ankara TELEFON ADIMIZ ANDIMIZDIRM Yeni romanımız Mavi Su Büyük ve sürükleyici bu zabıta romanına — Yakında başlıyoruz — Dört sene içinde başarılan işler 4 üncü Kurultaydan beşinci Kurultay'a kadar Parti programının daima devam eden tatbikatı Başarılan işler mesuf ve refahlı Türkiyeye vücut verdi Barış politikamızın anlamı Mahmut Esat BOZKURT Türk cümhuriyetinin güttüğü dış siyasanın, barış olduğunu, bilmem ki tekrarlamak lâzım mıdır? Bu o kadar aşikârdır ki, tekrarlanması her hangi bir mütearifenin anılması gibi bir şey oluyor.. Bizde barış politikası, şu veya bu hükümetin değil, partinin ve kendi- sini Parti prensipleriyle ifade eden türk devletinin bir icabıdır. Atatürk ihtilâli, türk milletinin haklarının korunmasını, yabancı milletlerin haklarına saygıda buldu. Bu saygınin normal verimi ancak ba- rıştır. Şu halde bizde barış politikası ihtilâlimizin büyük esaslarından bi- ridir. Bu kadar derin köklere mı'lik o- Ankara, 25 a.a. — Dördüncü büyük kurultayın tesbit ederek vazife halinde tevdi eylediği işlerden ve parti programının daima devam eden hükümlerinin tatbikatından olmak üzere, beşinci kurultaya kadar geçen dört sene içinde başarılmış olan işlerin umumi hatlar halinde hülâsası şuhlardır : (Sonu 8. inci sayfada) Ceza evlerinde çalıştırılan mahkümlar Türkiye - İngiltere lan böyle bir politi !’f'az aydınlık vermek faydalı ölür düşüncesindeyiz. Bir kere, bu politikadan her hangi bir pasiflik, bir uyuşukluk, bir yıl - gınlık kokusu duymak, onu, anlama- mak demektir. Biz savaştan, savaşlardan yılan bir millet değiliz. Şu hale göre, barış severliğimizin sebebi, harp korkusu olamaz. Biz,kendimizin ve bütün bir insanlığın haklarını, barışın koru - yabileceğine i dığ dandır ki, onu tutmak davasındayız. Bu pren- sip böylece açığa vurulduktan son - radır ki sözün alt yanını getirmek, zor olmıyacaktır. Hiç bir milletin hakkında, menfa- atinde bir isteğimiz yoktur. Bu yön- den gözümüz pek toktur. Fakat he- Mmen şunu da söyliyebiliriz ki, her hangi bir milletin haklarımıza ve menfaatlerimize el uzatmasına de - ğil, yan gözle bakmasına bile ne ta- hammülümüz ne de sabrımız var - dır. O kadar titizizdir. O kadar gö - zümüz pektir. Yakın, pek yakın bir tarih: bunu denedi. **& Bismark bütün bir şark meselesi, bir pomeranyalının kemiklerine değmez diyordu. Biz de, yeni yeni fetihler, hattâ bunların en muaz- zamları, bir türkün burnunun ka- namasına değmez; diyebiliriz. Fakat türkler vatanının yalçın kayalarından bir çakmak taşının bi- le, kaparıl na göz y (Koparırım!) davasını güden veya güdenler varsa inanabilirler ki bu çakmak taşı, bir kıvılcım olur ve bir âlem yakar. O zaman.. Bütün fetih- ler için burnunu kanatmıyan yirmi milyon türkün, kadın erkek, çoluk çocuk, bu memleketin dağından, ta - şından, deresinden bayırından yele - si kabarmış arslanlar gibi ayağa kalktığına tarih bir daha şahit olur. Kan gövdeyi götürür. Düşman ken- di kanı içinde boğulur. Saati çalmı- ya dursun. Tarih için bir bahtsızlık olur da saat çalarsa, biz bunu yapa- bilir bir milletiz. Sayın general Sıtkı'dan dinlemiş- tim: İnönü savaşlarında süngü bula- mıyan Mehmetcikler taşla döğüş - Müşler. Düşmanı taşla yenecek ka - dar döğüşme sanatı aşinalarındanız- dır.. İstiklâl kavgalarında yabancı devletlerden birine mensup bir manga askerin ellerinden — subay- ları da dahil olmak üzere — tokat- Ta silâhlarmın alındığına şahit o- lanlardan birisi de, ben idim... Ya- nında bir çakısı bile bulunmıyan yız. İtilafın gayesi Akdenizde sulh ve emniyeti tesistir B. Fethi Okyar'ın son anlaşma hakkında radyoda İngiliz dinleyicilerine hitabı İngiliz Radyo İdaresi tarafından izhar edilen arzu üzerine, es- ki Başvekil ve Londra Büyük Elçisi, Bolu Saylavı B. Fethi Okyar Büyük Britanya dinleyicilerine hitaben, laşmamıza dair olmak üzere, dün akşam radyoda söylev yapmıştır. B. Fethi Okyar demiştir ki: B. Fethi Okyar söz söylerken Bütçe Encümeni Bütçe Encümeni bugün saat 10 da toplanacaktır. Türk Hava Kurumu Genel Merkezi - toplantısı Türk Hava Kurumu Başkanlı- ğından : Genel merkez kurulu 27 mayıs 939 cumartesi günü saat (10) da altı aylık Mehmetcik tokatla on kişiden silâh alıyor! (Sonu 5 inci sayfada) plantısını yapacağından sayın üyele rin kurum miwkezinde bulunmaları rica olunur. 1875 İngiltere ile yapılan an- ingilizce bir “ Yeni Türk - İngiliz itilâfı hak - kında ingiliz dinleyicilerine Ankara'- dan bir kaç kelime hitap etmek fırsa - tını bulduğumdan dolayı memnunum. Türk Cümhuriyetini İngiltere Kıra- lı nezdinde müteaddit seneler temsil etmek şerefini ihraz etmiş eski bir bü yük elçi sıfatiyle iki memleket arasın- daki münasebatın böyle mesut bir in- kişafından bilhassa mesrurum. Emi- | nim ki bütün vatandaşlarım bu meser- rete tamamen iştirâk etmektedirler. Hattâ daha ileri giderek diyebilirim ki vatandaşlarım arasında hiç bir bey- nelmilel itilâf bu kadar rağbet gör - memiştir. Bunun sebebi aşikârdır. O da itilâ - fın gayesinin Akdeniz'de sulh ve em - niyeti tesis etmekten başka bir şey ol- mamasıdır. Her iki memleketin bu denizde hayati menfaatleri vardır. Bu menfaatler ancak sulh ve emniye- tin hâkim olması şartiyle muhafaza olunabilir. Her iki memleket bu bü - yük milli ve beynelmilel münakalât sahasından alınacak istifadelerin her- kese şamil olmasını arzu etmektedir. Maksat ve menfaatler böylece aynı 0- lunca iki memleketin bunları koru- mak ve icabında hakimiyet veya aSd- yişsizlik teşebbüslerine karşı sulhu muhafaza etmek için teşriki mesai et- (Sonu 7 inci sayfada) Valide Kıraliçenin sıhatı iyidir Londra, 25 a.a. — Resmen bildiril - Mary Gö - acılar hafiflemiştir. Umumi vaziyeti iyileşmekte devam €- diğine göre, Valide kıraliçe dün geceyi çok iyi geçirmiştir. zünde duydugu diyor. Yeni bir tabip raporu yarın sabah neşrolunacaktır. Maarif Vekilimiz Hasan - Âli Yücel beyanatta bulunurken Türk - İngiliz anlaşması için Londra'daki Büyük Elçimizin nutku Londra, 25 aa, — Türkiye büyük elçisi Dr. Tevfik Rüştü Aras dün ak- şam, avam kamarasında verilen bir ak- şam ziyafetinde parlâmento âzasın- dan bir grup ile Büyük Britanya po- mükası ;etrafında görüşmelerde bu- ve bu betle bir nutuk söyliyerek Türk - İngili zanlaşması - nın ehemiyetini tebarüz ettirmiştir. Lort Phillimore'ün Triyaset ettiği bu toplantıda kabine âzasından müte- addit nazırlar da hazır bulunmuştur. Hollanda Kıraliçesinin Brükseldeki ziyaretleri Kıraliçe Vilhelmin Brüksel, 25 a.a. — Belçikayı res - men ziyaret etmekte olan Holanda kıraliçesi, dün öğle yemeğini sarayda yemiş ve öğledensonra Laeken sarayı bahçelerinde, verilen gardenpartide bulunmuştur. Kıraliçe bilâhare Ho- landa elçiliğinde Holanda kolonisini kabul etmiştir. Gece de Mone tiyat- rosunda şerefine verilen gala süvare- sinde bulunmuştur. Holanda kıraliçesi yanında kıral Leopold olduğu halde belediye daire- sine gitmiş ve belediye reisi Maks ta- rafından merasimle karşılanmıştır. ” Maks söylediği nutukta demiştir ki: — Küçük devletler, cebir ve şiddet tehdidi karşısında bugünkü kadar hiç bir zaman biribirlerine yaklaşmak ve yardım etmek zarüretini hissetme- mişlerdir. İnfirat küçük devletler i- çin ölüm demektir.,, Kıraliçe Vilhelmin verdiği cevapta şunları söylemiştir : — Karşılıklı hürmet ve dostluk i- çinde yaşamamız lâzımdır. Fakat bil- hassa birleşerek, beşeriyetin umumi refahına yarıyacak bir şeyi yapmalı- yız. çi Kıraliçe balkona çıkarak halkın coşkun tezahüratına mukabele etmiş- tir, MAARİF VEKİLİMİZ Çok mühim bir nutukla Maarif politikamızı anlattı Dün Mediste Maarif bütçesi kabul edildi Ankara'da mükemmel bir üniversite kurulacaktır Dün Büyük Millet Meclisinde ha - tiplerden sonra Maarif Vekili B. Ha - san - Âli Yücel söz aldı ve Komutayın büyük bir dikkat ve alâka ile dinledi - ği aşağıdaki mühim beyanatta bulun- du : “— Sayın arkadaşlar; Maarif vekilliği bütçesi sizin bu ka- dar alâkanızı celbetmiş olmakla onun mesuliyetini deruhte etmiş insana bü - yük bir iftihar vesilesi vermiş bulunu- yorsunuz. Maarif vekilliği cümhuriyetin ilk yılından itibaren bir kısım arkadaşla - rın tenkidine mevzu olan ve istikrar - Meclis müzakerelerini sızlık suretiyle tavsif edilen araştır « ma devresini bitirmek üzeredir. OÖn (Sonu 6 ıncı sayfada) VURURACAA AUK AAA CAK AA AAA AAA AAA UA Büyük Millet Medisinde Maarif bütçesi müzakereleri Dün Büyük Millet Meclisinde ma- arif işlerimiz hakkında mebuslarımız söz almışlardır. Bu müzakerelere da- ir bir hülâsayı bugün 7 nci sayfamız- da bulacaksınız. İ takip eden Vekillerimiz İngiltere - Sovyetler birliği Londra hükümeti anlaşma formülünü Paris'e bildirdi Paris, 25 a.a. — İngiltere hükümeti Sovyetler Birliği ile yapa - cağı anlaşma şeklix.ıi fransız hükümetine bildirmiştir. Paris siya- si mahafilinde_hâkım olan kanaate göre, ingiliz - fransız - sovyet müzakerelerinin esası hakkında anlaşma hasıl olmuştur. Filhakika ingiliz kabinesi, Fransa, İngiltere ve Sovyetler arasında doğ - rudan doğruya yardımı tesis eden üç- ler paktını esas itibariyle kabul et - miştir. Bu metin Paris ve Londra hükü - metlerince kati olarak kararlaştırıl - dıktan sonra İngiltere'nin Moskova elçisi bunu Sovyet hükümetine ve fransız hariciye nazırı da sovyetlerin Paris büyük elçisine tevdi eyliyecek- tir. Siyasi fransız mahafilinde zanne - dildiğine göre, anlaşma süratle ve ih- timal önümüzdeki haftanın sonundan (Sonu 3 üncü sayfada) İngiliz Harbiye Nazırı Moskovaya mı gidiyor * Londra, 25 a.a. — Bazı gazetelerin bildirdiklerine göre, harbiye nazırı B. Hor Belişa, refakatinde harbiye nezareti eksperleri olduğu halde, şah san Moskovaya gidecek orada sovyet Hatay'daki fransız delegesi ku- d. Kole dün Hatay'dan şeh- ordusu şefleri ile t larda buluna- cak ve Kızıl ordunun kıiymeti ve or - ganizasyonu hakkında fikir edinecek- tir, rimize gelmiştir. Yukarıdaki resim- de kumandan Kole'yi Ankara ga- rında görüyorsunuz.