ge SAYIFA 4 Komşularımızda| | vr.. neler oluyor? YUGOSLAVYADA $ “Pravda,, gazetesinin yazdığı- na göre yugoslav — öğretmenleri kongresi 21, 22 ve 23 ağustosta Saraybosna'da toplanacaktır. Bu kongre dolayısiyle hazırlanan ra- por, Yugoslavyada 60 talebeye bir öğretmen düştüğünü söylemekte - dir. $ Tecim bakanlığı “yemiş mer- kez komisyonu,, nun bir bildiriği- ne göre ilk yugoslav taze üzüm ve erikleri yabancı piyasalara var - mış ve istek arlmakta bulunmuş - tar. Bu yemişlerin ambalajlariy - de hazırlanma uüsülleri hakkında hükümet çok ciddiğ tedbirler al - mak kararını vermiştir. $ Bugünlerde bütün yugoslav gazetelerini uğraştıran en önemli mesele “Ban ve Banovin,, lerin, yani vali ve vilayetlerin erkinliği işidir. Bir çeşid “ademi merkezi - yet,, sisteminin kurulması demek olan bu erkinlik meselesinden bah- seden “Sloveneç,, adındaki Zag - reb gazetesi, birleşik karşın parti- lerin ancak Skupçina'nın bir kara- riyle kotarılabileceğini ileri sür - hkakkında kabinenin karar verebi - leceğini söylemekte ve düşüncesi- me esaş olarak 1931 anasal kanu - munun bu mesele ile ilgili hüküm- lerini göstermektedir. SOVYETLERDE $ Komiserler kurulu, boşanma hakkındaki kamunun hükümlerine karşı olarak çocuklarma bakma - makla suçlu babaları bir yıla ka - dar hapisle cezalandıran bir ka - mun projesi kabul etmiştir. Bu ka- muna göre, her sovyetlinin şahsiğ pasaportuna, “çocuğuna nafaka borcu,, nu gösteren bir kısım ila - ve edilerek bu borçlar, babaların çalıştığı kurumlarca, — doğrudan dnıruyı kesilip, çocuklara verile - » Iu kanunun önemini anlamak için hakyerlerinin, 1933 yılında 142.000 ve 1934 yılında da 200.000 *“çocuğuna bakmıyan baba,, hak - kında karar vermek zorunda kal- mış olduğunu öğrenmek yeter, WNAMSTANDA $ Cumuriyetçi “Patris,, gazete- si, cumuriyelin korunması için aç- tığı savaşta pek ileri gitmekte, hü- kümet üyelerine karşı türlü yazı - hlar yazmakta idi. (Geçen gün yirmi kadar silahlı adam bu gazetenin — yönetgesine hücum ederek her tarafı kırıp dök- tükten başka yazarlardan bir ka- çını da yaralamışlardı. Bütü esreğl S b aykırı bu gibi girişimlerin ancak yunan medeniyetini lekelemekten başka bir şeye yaramıyacağını söylemektedirler. $ Türkiye elçisi Bay Ruşen Eş- ref azad günlerini bitirerek işinin başma dhmmıgur WLGARISTAN DA: $ Varnada dikilen anıtlar do- layısiyle bir takım yabancı (7) gazeteler tarafından o günkü töre- me verilmek istenilmiş olan sıyasal karaktere esef edilmesini söyliyen *Slovo,, gazetesi, — başyazısında; Varnada 1444 tarihinde kanlarını d'müş olan uluslardan birinin d-legelerinin bulunmamış olmala- rmun bu yanlış düşüncelere sebeb olmuş olduğuna işaret — etlikten sonra orada kıral Boris ile başba: kan Bay Toşef'in vermiş oldukla- rı söylevlerin — bu törenin ancak kültürel gayelerle yapılmış ve çok insaniğ hislerle hareket edilmiş ol- B. Laval’în aldığı kesin tedbirler 10 ağustos 1935 tarihli Deyli Telgraf gazetesi bu başlık eltinda yazdığı baş betkede diyor ki: B. Laval cesur bir yöney tuttu. Fran- sız başbakanı Pransa ekonomisini sıkın- tr içinde bırakan birçok güçlükleri yen- mek için birçok plânlar hazırlamış ve karşısına dikilecek bütün dayanımları çiğneyip geçmeğe karar vermiştir. Bereket versin bir takım fransız li- mamlarında başgösteren — kargaşalıklar yalıştırı'maktadır. Havrda ve öteki li- manlardaki — kargaşalıklar yatışmış ve tayfaları ayaklandığı için hareketleri geciken Şamplen gibi gemiler, dün yo- ia çıkmışlardır. Bütün bu kargaşalıkların aş sebebi, geml işçilerinin de, gemi sahipleri hü- kümetten yardım gördükleri hulde, dev- let işyarları gibi gündelik ve aylıkları- man kesilmesidir. Brest ve Tulonda ise bu para kesil: mesi bahane edilerek daha buşka scbep- lerle kargasalıklar çıkarılmıştır. « Şimdi, geçen ay çıkarılan ekono- mik buyrultu kanunlarından sonra bir- gçok yenileri de çıkarılmıştır. Bunların, halkta görülen genel hoş- nudsuzluğu artadan kaldırılıncaya ka- dar genişletileceği ve artırılacağı hay- retle görülecektir. Fransız hükümeti büdceye kâğıt ü- zetinde denge verdikten ve frangı teori alanmmdan kurtardıktan — sonra — şimdi yaşamayı ucuzlatmak, iştizlere iş bul- mak ve arsıulusal İransız tecimini onar- mak tedbirlerini almakla uğraşıyor. Bütün bu araştırma ve incelemeler- den sonra tarife buclandırması sıyasa- #sman kötülükleri meydana kanağatındayız . Bu sıyasa iIk önce nerede ve ne za- man yeritilmeğe başlanmıştır, bunu söy- lemek güçtür. Fakat bu her tarafta genel bir silâh olarak kullanılmaya başlayınca ne ka- dar zararlı bir şey olduğu ortaya çık- maştır. Fransız hükümeti şimdi İngiltereyi model alarak bizim “girit danışma ku- rulu,, gibi bir kurul yapmak ve ”en dur- suz bir zamanda İngilterenin gerek en gıkacaktır düstri, gerek tarım tecimini onarmasına âmkân veren,, bu yöntemi yeritmeğe ka- rar vermektedir. Frantız kurulunun da — İngilterede olduğu gibi bütün endüstricl ve sıya- sal etkilerin dışında kalıp kalmıyacağı görülecektir. İngiültere de böyle etkiler — dışında kaldığı içindir ki bu kurulun dedikleri hükümet, parlâmento ve endüstri çeven- lerinde pek az tenkid ile kabul edilmiş, yeritilmiş, böylece başarı elde edilmiş- İtalyan gazetelerinin ingilizlere hücumu Roma'dan Mançester Gardiyen ge- zetesine yazıltyor: İtalyanın uluslar sosyetesine karşın olan duyguları ve gazetelerinin ingiliz sömürge sıyasasına olan hücümları ha- 1â devam edip gitmektedir. Hattâ Lavo- ro di Cenova gazetesi, İngilterenin uy- gun bir zaman gözetlediğini ve o gelin- ce Habeşistanı imparatorluğa katacağı- nı söyliyecek kadar ileri gitmiştir. Burada söylendiğine göre İtalyanın 4 eylâl uluslar sosyetesi toplantısı için ©y vermemiş olması onun orada orun- tanmayacağı anlamına gelmemek gerek- tir. Bugünkü gazetcler, İngilterenin sö- mürgeleştirmek için kullandıkları sert metodlar yanında italyan metodlarının pek insani olduğunu söylemektedirler. Koriyere delle Sera bir baş betke- sinde diyor ki: “Irklar arasında harp, değişik renkliler arasında bir çekişme çıkarmak İtalyanm tabiatine uymaz. Böyle renki insanları biribirine düşür- mek ve onlarla çekişmek bir anglo - sak- son metodudur ki bu, İtalyanın yüksek ve ipsani ruhuna uygun düşmez. İtalya daima sömürgelerindeki teba- asına medeni bir tarada bir baba sevgi- siyle muamele etmiştir. Onlardan da da- ima bayrıca karşılık görmüştür. « İtalyanın Habeşistanda yapacağı hareketlerin Afrikanın öteki siyah ırk. ları arasında bir takım karışıklıklar çı- karmasına imkân yoktur. Burada biricik tehlike, İngilterenin büyük harpte bağlaşığı olan ve gideceği yere medeniyet ve tolerans götüreceği bayık bulunan İtalyayı ktekanmasına ve onunla önürdeşmeye girişmesindedir. İngiherenin Afrikadaki siyah ırklar arasında beyaz ırklara kargı uyandırdı- ğı nefret, bu ulusların medeniyet çevre- si içine girmelerini hiç olmazsa, elli yıl geciktirecektir.., Belçika’dâ ; yeıv Avrupa tıyasal çevenlerinde — plân adarı diye anılan “Henri de Man,, ta- yafından hazırlanmış olan iş plânı Bel- çika sosyalist partisi tarafından kabul edilmişti. Henri de Man'ın başkanlı - gında toplanmış olan büyük — bir plân kurulu ana çizgileri onun tarafından çi- zilmiş olan plânı genişletmiş ve büyük bir program halinde saptamıştır. Bazı kısımları şimdiden yeritilmeye başlan- mış, fakat diğer bazı kısıralarının başa- zıilması için daha bir çok yıllar istiyen bu plânda, öğretim reformuna ayrılan kısmı önemli gördüğümüz için okurla- Tımıza tanıtmak istiyoruz. Yapılmakta olan yeniliklerin belli başlı noktaları şunlardır: 1 — Yükümsel öğrenim çağı 14 den 16 ya çıkarılacaktır. Orta öğretim pa- rasız olacak, okulların ders yaraçları ve taşıt ihtiyacı parasız temin edilecektir. 16 yaşma kadar çocukların dışarda çı- raklık etmeleri yasak edilecektir. Bir zanaat öğrenmek istiyen çocuklar bunu okullarda yapacaklardır. 2 — İlk, orta ve yüksek, bütün o - e .w kullar en modern şekilde olacak ve bü- tün öğretim gereçleri yenilenecektir. 3 — Öğretlen sistemi şöyle kurul- maktadır: (şemaya bakınız) 6 dan 12 yaşa kadar 6 sınıflık ilk okul. İlk okulu bitiren çocuklar hayatta tutacakları yolu seçmek ve öğrenimle- rine ona göre devam etmek zorunda - dırlar. Orta öğretim iki esaslı kısma aytıl- maktadır: Teknik okul, genel bilgiler veren ve üniversiteye yetiştiren okul." 'Teknik orta okullar şunlardır: Ta- Tim, tecim, endüstri ve zanaat okulları, Orta öğretimin ilk sınıfını bitiren ço - suklar ba dört okul tipinden birine girmekte ve 13 den 16 yaş arasında 4 yıl okumaktadırlar. Bu okulları bitiren- ler her biri kendi branşında olmak üze- ve şu yüksek okullura girebilmektedir - ler- Tarım, tecim ve endüstri, teknisi - yen mühendisi yetiştiren okullar. Genel bilgiler veren orta okul üç sınıftar, bunu bitirenler 15 le 18 yaş a- rasında lise ikinci devre — şubelerinde okumaktadırlar. Şubelerin sayısı dört. İ ogre tim planı tür; Teciâm ve yönetim şubesi, fen şti- besi, yunanca ve latince şubesi, peda- goji şubesi, Tarım, tecim ve endüstri orta okul- Tarını bitirmiş olanlar da bir senelik hazırlayıcı bir aımıltan geçtikten sonra lisenin bu ikinci devre gubelerinden bi- Tine girebilmektedirler. Lise ikinci devre öğrenimini bitiren gocuklar 18 le 19 yaş arasında bir ha - zarlayıcı sımıftan geçmek süretiyle ilk okul öğretmeni olabildikleri gibi üni - versitenin fakültelerine de girebilmek - tedirler. Üniversite fakültelerine gire bilmek için lise şubelerini bitirmek şarttır. Tecim, maden, elektrik, tarım gibi branşlardan teknisiyen mühendis dipleması olan bir genç bile üniversi teye girememektedir. Bir üniversite fakültesini bitiren genç, bir senelik bir pedagoji asmıfını bitirdikten sonra orta öğretim öğret - meni olmaktadır. Aşağıdaki şema, çok lojik ve ras - yönel olan bu öğretim sistemini bir ba- kışta kavramak imkânmı verebilir. YIR okuli 0'dan 18 yeşe kalafi Alta dere yaılı. R Azola 43 ile (S yaşarası Orla öğrelim 2Ü ye S remeflar ve Yönetim Üneversi te Falu Tteleri, 19'AĞUSTOS 1935 PAZÂRTESİ Biliyormusunuz " NY ARMCRİĞE $ Bugünlerde Pariste Laval ve Aloizi ile habeş - italyan anlaş - mazlığı hakkında konuşmakta o « lan ingiliz bakanı Eden, büyük harbta yüzbaşı idi ve pek çok ya- rarlıklar göslermişti. İzerde ken - disine gaz çarpmış ve genel kur - maya verilmişti. Yüzbaşı Eden, 0- rada kalmıyarak tekrar ateş boyu: na gitmiş ve onbaşı Hitler'in bulunduğu kıta karşısında uzun zaman savaşmıştır. Karşı karşıya döğüşen iki eski savaşcı, son aylarda, barış için, yeşil masa başında, daha kaç ke- ve karşılaşmışlardır ! $ Japon Ji - Ji gazetesinin yaz: dığına göre Japonya şimdiye ka- dar, güney Mançukuosu şimendi - ferleri ve süel harcalarla birlikte, Mançukuoya bir milyar yenlik bir kapital yatırmıştır. $ Fransız gazetelerinden bir takımının yazdıklarına bakılırsa başbakan Laval'in kızı madma - zel Joze Laval'in, bu ayın yirmi - sinde, kont dö Şambrönle evlene- ceği haberi bir çok dedikodulara sebeb olmakta ve başbakan de - mokrasiye karşı olmakla suçlan - dırılmaktadır. Yeni güveyin kont olmasından dolayı bir babanm sı- yasal hayatıma leke sürmeğe kal- kışmak çok mu bir harekettir? Ah bu demokrasi! $ Büyük Marn savaşının yirmi birinci yıldönümü 8 eylül pazar günü Mo'da, sü bakanı Jan Fabri- nin H..hp' ıda kutlanacaktır. $ 13 ağustos gecesi Montekar- Joda bir elmascı dükkünı soyulmuş — ve bir milyonluk mal çalınmıştır. İşin şaşılacak tarafı, dükkânın hu sızlığa karşı en son sistem elek - trikli enstallasyonlarla korunmak- ta olduğu halde hırsızların kimse- yi kuşkulandırmadan içeri girip mücevherlerin saklı olduğu kasa- yı da kırdıktan sonra bir iz bile brakmadan savuşmuş olmaları - dır. $ Japonya - sü bakanlığı süel işler direktörü general Nagatanın yarbay Saburo Aizavva tarafın - dan öldürüldüğü anlaşılmıştır. Ge- — neralin bu suretle öldürülmesi or- duda disiplin eksikliğine verilmek: te ve japon kurmayını ciddiğ ola- rak tasalandırmaktadır. $ Ünlü fransız romancısı Bal- zak, bütün eserlerini “İnsanlık ko- medyası,, adı altında neşretmek için 1841 tarihinde “Kitab evleri konsorsiyomu,, ile bir sözbağı im- zalamıştı. “İnsanlık komedyasi» 26 cild içinde 137 eser olacak, her cildin fiatı 5 fvangı geçmiyecek ve Balzak satılan her kitab başına yarım frank ılıeılnı. Balzak, söz- bağmı yerine den öldü ve bu kitabcılik işi de 6793,85 frank ziyanla kapandı. Dünyanısı en büyük romancıs! sayılan Balzak, herkesce okunat kitabları dolayısiyle yedi bin frank ziyan verdirdikten sonra “zamanımızda kitab olemn * muyor,, demek doğru olur mu? $ Gene kitab: Pariste çıkall Lezannal dergisi — geçenlerde bir ankel açarak, mütarekeden sonrâ: — mükâfat kazanmış olan romanlar içinde “mükâfatlar mükâfatı,, ÜN vanını alabilecek — olanı seçi için okurlarımı ankete cevap ver ” meğe çağırmıstı. Gelen hıl"“' ciliği Rolan MDaeriöles'in h>elar,, 1. ikincdiköi Piyer Bönü * vanm “Atlantid. i, ücüncülüğü — Leon Frapive'nin “La Mal l dördüncülüğü Marsel — Prust'u? “Yeni yetişen kızların ıüll"i' de,, si, beşinciliği de Fransuvâ Moriyak'ın “Sevda çölü,, nün b' kitabcısına — e $ ;