30 Haziran 1937 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3

30 Haziran 1937 tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

-30 HAZİRAN 937 —————————”: Hava Ve KimyaTaarru- Gelecek harplerde tayya teler şehirlere, kasabalara, ı'lbdkı ra, büyük istasyon- ra, hattâ ekinlere hasılı Otduya ve memlekete lâzım Slan her kaynağa bomba Macaklardır. Buna karşı başka milletler Sibi biz de tedbirlerimizi alı- Yoruz. Bu tedbirlerin bir- kısmı Stduya, bir kısmı da” halka Ve belediyelere sittir. Bun: in hepsine birden “Hava Saldırmalarına kargı korun- Ma tedbirleri, diyoruz İdare ** belediye makamlarının ve kin yapacakları tedbirle- 88 *Paasif korunma tedbirle. » he dalir çok yakında bir Adun çıkaçaktır. Bu kanu dayanan talimatnameler, .'"wıı. belediyelerin Alkın yapacakları işleri ve Sakları tedbirleri göste "tceklerdir. Hava ” korunma birlerini almakta ileri git- olan milletlere göre bi- Reri kaldığımıza şüphe Ur. Fakat buna muka * biz daha evvel hazırlan- *t olan milletlerin bilgile *-.nı ©h Ve tecrübelerinden AYCa ttifade edebiliriz Dabiliye Vekâleti Sefer- k müdürlüğü kendi ka $ik, Ve talimatnamelerimiz ı"—'!ı kadar ecnebi mem- tllerde hava korunma iş Ü, he dair halka neler öğre- d ği ve ne tedbirler âlındi” l_dı_kkındıkı faydalı bilgi hq:: kstıfade ederek — hal h * ve alâkalı mücssese tönvire — çalışıyor. Bu eti den olarak Bay Hüsa M_ nT"Bıçııı A vusturya ve 'Üı,.. kitaplarından istifade Ya ** vücuda getirdiği “Ha imya taarruzuna kar- Orunma, isimli broşürü : Bu eserden karilerimize “Yokt | da toprağı yarma : zlarınaKarşıkorunma Sovyetler Birliği Şeker hâlkın can ve melını ve Fabrihaları" memleketin servet ve varlık kaynaklarını tehlikeden ko rumak “Sivil korunma,, de- mektlir Bombardıman tayyareleri mevcud oldukça hava teh> likesi durmadan artacaktır Hiç harbetmeyi düşünmiyen bir millet bile birdenbire ta arruza uğrıyabilir. Bu sebep le hava korunması lâzımdır. Halkın havadan uğrıyaca ğı tehlikeyi ve derecesini anlamak için tayyarenin ta şadığı bombaları bilmek lâ zımdır. Tayyare bombaları: Tah: rip, yangın ve gaz bombala rıdır. Tahrip bombaları ha- fif, orta, ağır olur. 1 — Hafif tahrip bomba- ları: İkiye ayrılır. Birincisi | * 2 ki'o ağırlığında “Tayya- | ve fâresi,, adı verilen bom: balardır. Bunların delmek kuvvetleri pek azdır Ancak canlı hedeflere karşı parça lanarak tesir yaparlar. İkinci nevi hafif bomba- lar “50,, kilogram ağırlığına kadar olanlardır. Bunlar nor- mal bir beton çatısını ve birkaç katını delerler Tay yarelerin çoğu bu çesid bo mbaları taşıyabilir'er. 2 — Orta tahrip bomba- Tarı: 50100 kilogram ağır- hğındaki bombalar olup 3 4 katlı evleri yıkarlar 3 — Ağır tahrip bomba ları* 100 kilodan faz'a ağır bombalardır ki çok katlı ev- leri ta bodruma kadar tah rip eder 2000 — kiloluk bir bomba ise bütün bir ev blo kunu tamamen yıkar Büyük bombaların en çok tesir'eri patlama esnasında yaptıkla | rmı çok şiddetli hava tazyiki Bundan daha fazla itme şeklindeki tabrip kuvvetidir. 2000 kiloluk bir 150 metre çevresindeki bü tün evleri çökertmek şek iledir ve Tü 'ııı.ı_kxmuum MİLLİ ROMANI No: 23 'İı_u,' ağlıyordu.. Genç Yaş .h'c""'ı gibi, yavaş ya- SAa Ce Korkak bir el Tiay y Sile Zeynebin saçla tidı: Aenin *tirabının karşısında ar değilse — bile, çok fazla üzül akat a Sakl ıı* 3 Zeynep. Ama, herşeyi söy a Nai * dam birlâhza dö İçak | ve kızıl emel u ı'."l-ı n tam - | | | | bağışlıyarak, ondan pekâlâ lstifade edebilirdi . Bu, on: dan istiyeceği son yardımdı Zavallı dul kadına daha çok yakınlık göstererek se- sine okşayıcı ve kandırıcı bir âhenk verdi: — Ayrıldığımız. — zaman- dan bugöne kadar epey hic ran dolu Aaylar geçti. Seni büsbütün unuttum zannetme, Unutmak istediğim gün, se- | ni en çok aradığım zaman :dı. Suçumu — bağışlatmak için sana bir gece değil, gün- lerimin hepsini - uğruna sol- | fabrikalarının, | yıllık plân bidayetinde, gün- | Birliği ikinci şeker beş Sovyetler delik randımanı, — 972800 kental idi. Yeni fabrikaların | yapılması, mevcut müessese- | lerin islâh edilmesi ve nihayet | müessese bomba Stakanovistçe çalışmıya baş- lanması ikinci beşyıllık - plâ nın sonlarına doğru bu randı manı 1.650:000 kentale çı- karmıştır. Fabrikaların gündelik ran- dımanı bu müddet zarfında yüzde 69,9 nisbetinde faz lalaşmış ve senelik - istihsal de 1933 senesinde 56 2(0 kental iken 1936 sonunda başına — 109200 kentale varmıştır. Günde 30 bin kental iş liyebilecek olan — ve tama men elektrikle işliyen Kupi- ansk fabrikası da işlemeğe hazır bir hale getirilmiştir. Üçüncü beşyıllık plân zâr fınd biri 50 bin kental randımanlı mütea:ldit ise, her yeni fabrikalar edilecektir Uzun Sefer daha inşa Kaptanı Kadın Anna Şeetinina, Sovyet ler Birliğinde uzun - sefer gemi kaptanlığı yapan ye gâne kadındır. Bayan Şçe tinina, 1934 senesinde Vla- divostok denizcilik mekte- binden uzun sefer kaptanı” diplomasını almış ve — Vla. divostoktan — Kamçatkada Petropavlovsk şehrine giden bir gemiye kaptan tayin olunmuştur. Vladivostok Petropavlovsk seferleri, Ba- yan Şçetininanin ilk uzun seferlerini teşkil eylemiştir. O zamandan beri, Bayan Şçetinina Avrupadan Vladi vostoa Üç sefer yupmış. ve Atlantik denizinde, Hind de- nizinde, Akdenizde, Kara denizde, ve daha diğer sularda mu vaffakıyetle dolaşmıştır. Kaptanlığa başlıyalı beri, YAZAN: Balil Bedi PFırat Japon — denizinde | durür, sana istediğinden çok | bir bayat vermekten — asla çekinmem Zeynebim. — Fakat bende o kadi zavallıyım ki.. Eğer tatira- bımi bilsen bana acır, beni | yine sen kurtarırdın Neler söylüyorsun Hik met? . — Bana inan Zeynep.. O kadar kendimde değilim ki.. Fakat buna artık — sen bir son vereceksin . Yine ayni dert, ayni yara.. Yine bir kadın değil miz , | tün ziraat verimini beleyle- bulunmuştur. | aldatan | tapkı ikimiz gibi bizden ol- Sovyetler Birliğinde Çay İstihsali Agroteknik usuüllerin inki şalı ve islâhi neticesinde So- vyetler Birliğinde çay rekol. | tesi mühim bir yükseliş gös termekte devam eylemekte dir. 1932 şenesinde vasati re kolte; hektar başına ancak | 700 gramdı. Üç sene sonra, 1935 senesinde, 1.400 kilo grama çıkarak iki misli ol- | muş, 1936 senesinde ise ge- ne hektar başma 1.600 ki lograma varmıştır. Bu suret le, Sovyetler Birliği, çay ya- prağı vasati rekollesi cihe tinden Şini, Formoz, Hindi ciniyi ve daha diğer mem- leketleri geçmiştir. Bugün, bir çak sovkhoz ve kolkhoz larda rekor teşkil eden - ie- Uhsaller yapılmaktadır. Me- | selâ Çakva sovkhozunda 500 hektarlık çay zeriyatında he ktar başına 2.700 kiloğram | çay yaprağı alınmıştır. — Bir çok yerlerde bu vaşatl ve rim battâ 6,421 kilograma kadar — çıkmıştır. Kobuleti mıntakasında Voroşilov köl- | khozunda bazı yerlerdehektar, başına 4500 — ilâ 4.800 kilogram yaprak elde edil miştir. Çay zeriyatı üzerin de ilmi tetkikler sovyet ene titösünün şay tarlalarında en son sandıman, rekar ha- linde. hektar başına — 7.000 kilogramı geçmiştir. Çay zeri yatı bu bir taraftan — gün ilerler ve genişlerken, bitta- bi diğer tarafıan bu çay yapraklarını ilâh ile uğra şan çay yaprağı fabrikaları da aynı nisbette istihsalini arttırmakta ve çalışmalarını aynı âhenge uydurarak bü- suretle geçtikçe mektedir Diğer taraftan, çay yap- raklarının — işlenmesi usülle rinde de terakkiler elde edilmiş ve çıkarılan çayın nelaseti gittikçe artırmakta kilometre mesafa tir. Sovyetler Birliği Merkezi İcra Komitesi, kendisine İş Kızıl bayrağı nişanını miştir. katetmlş- ver Hayır, bir. kız.. Nasıl söyliyeyim bilmem ki... Onu sevdiğimi zannetme.. Öndan nefret ediyorum. Seni ben den ayıran o değil mi?.. İ tirabumla eğlenen ye beni yine — o değil mi Zeynep.. Birgöün onun da masimı İstemek, söyle Zey- nep hakkım, hakkımız de ğil mi? Hikmet.. Hayır.- Susmak Senin istediğin geceyi, söndürmek istemiyorum. Sana — seve seve vermek istediğim, son | emelinden niçin beni mah rum ve zavallı — bırakmak Istiyorsun:. Ben de bu günü yaşamak için, kaç gece ya şamak — istemedim — bilsen Zeynep.. Son kelimeleri ©o kadar yürekten söylemişti ki . Göz lerinden sızan birkaç damla yaş, genç dulun çıplak kol larına düşmüş. onu birden, doöğüveren ağlıyana —- karşı bir acımakla yakmıştı.. Bağ sında biriken kinler ansızın | Karl | tetkike lüzum Gönüllü Gönderen Komite Z8 ( Radyo ) Çekeslo vakyadan İspanyaya gönül lâ gönderen bir komite, Vi yana zabıtası tarafından ya- kalanmıştır. Üyun kağıdı Dimans Viyana , Avusturya — yolile Hllostrr. mecmu asının neşrettiği malümata göre oyun kağıdları Altıncı zamanında 1922 de ihdas edilmiştir Bu iddianın doğru veya yalan olup olmadığını biz baksız değiliz değilmi? Talebeler İçin Sanatoriumlar Sovyetler Birliği ve diğer federe Cumhuriyetler ma- kamlari, talebelerin sana torlumlarda ve sihhat İstas yonlarında tedavisi ve isti rahatrdçin bu sene 17. mil | yon rüble tahsis etmiş'erdir. Ayrıca sendikalar teşkilâtı da talebelere istirahat yurd. larıtda- SÜ bin, sanatorium- | larda 5 bin ve sıhhat istax yonlarında ise 2 — bin> yer ayırmıştır. Bunların masrafı (ki 14 milyonu tutmaktadır) içtimali sigorta hesabatindan tasviye olunacaktır. Kayıp mühür Defterdarlık yüksek ma kamından 'dileğim: Melülini askeriyeden olup tatbikli zat mühürümü kaybettim. Diğerinin hâk- kına — müsaadelerinizi dile rim. Balıkesirin (Gökkö yünden) malül nefer Ethem oğlu Ali Belediye görüyoruz; | | Mavi | "” | Gözler Berlinde çıkan ve sadece siğortalar Üzerine yazılar | neşreden bir gazetede bir doktorun garip bir makalesi | çıkmıştır. Bu makalede dok- tor bütün siğorta şirketleri ne mavi gözlere dikkat tav- | siye edilmektedir Bu doktora göre, siğorta şirketleri mavi gözlü kadın siğortası kabul etmemelidir. * Otuz senedenberi yaplı- ğım tecrübeler üzerine di | yebilirim ki mavi gözlü in- sanların hastalığa karşı mu- kavemetleri siyah veya kes- tane renkli göze malik olan lara nisbetle çok azdır., Talisizlik rekoru Tulado şehrinden — Fred Herter cihanın en bedbah adamı sayılabilir. Bu-adam- cık bir müddet evel işinden çıkarılmıştır. Fakat felâket dört taraftan gelmezse, tal sız. olur, değil mi? Bu adamcağızın da aşağı yuka- rı böyle olmuştur, iş bulma dığı bir sırada karısı hasta | lanmıştır. -Bir müddet sonra karısı ölmüştür: — Bundan az sonra kızı, sefil bir cani ile kaçmıştir. ve bir kaç gün sonra da evi yanmıştır Hal. buki evin siğortasını zavallı adamcağız mütevali felâket. ler yüzünden bir hafta evel tecdide muavffak olamamış- tor! Yeni Bulgar pulları Bulgar hükümeti yeni bir seri pul çıkarmağa — karar vermiştir. Bu pullarda şim- diye kadar görülmemiş bir hususiyet olacaktır. Pullar üzerinde kıymetine — göre, bir meyva resmi bulunacak tır. Bu suretle Bulgaristanın yetiştirdiği bütün meyvalar böylece her yerde reklâm | edilmiş olacaktır. Riyasetinden: Açık olan belediye tahsil ldarlığı için talipler arasında 2 7-937 cuma günü saat (5 de Belediye Encümeninde mü sabaka yapılacaktır. Evvelce müracaat etmiş olanların im- tahan zamanında vesaikile birlikte belediyede hazır bu | lunmaları ilân olunur. erimiş, genç dul bambaşka bir ruhu kucaklıyan bir var lığa bürünmüştü... Ömründe birgün acımadığı Hikmete bu gece o kadar — acıdı ki., Bütün varlığını — şimdi kararuz, yorgun düşünceler — sarmış, sanki uyuşup kalmıştı.. İkisi de susüyor, geceyi, gümüş izli kıyıları gözden geçiriyorlar dı. Zeynep, — dağınık saçlı başını Hikmetin — göğsüne dayamış, uyanmaktan kork- tuğu, tatlılığına bütün mev- cudiyetile, tapınırcasına bağ- landığı güzel bir — rüyaya dalmış gibiydi. Oh, yaşa mak ne güzeldi bu gece Aylarca çektiği istirabı damla damla — eriyor. İlk defa gülüyor, ilk defa ya şamağı seviyordu. Genç adam başarmiş, yapmak tesir ümidinden bir neticeye — bağlanmıştı.. Tiksintisini — belli etmemeğe rak Zeynebin saçlarımi okşamağa başlamıştı: Beni, ikimizi kurtara- olsun istediği rolünü iyi | çok fazla | cakaın değil mi Zeynep.. O kadar yaşamak l« tiyorum ki. — Zeynep Söyle, berşeyi söyle — Bana darılmaz musın? — Ağlamak istemiyorum artık — Gülmek için, o da lâ- Zim değil mi?. — Ne güzel söylüyorsun Zeynep . — Herkes. — emellerinin müjdecisine ne güzel konu- yuyorsun der.. Bu da güzel.. çok güzel.. — Fakat çirkin olanlar?.. — Zehra.. Zehra mı? Bu da kim?. — İstirabımızın rengi. Bunu sen silecek, beni sen kurtaracakun. Hem — Niye sustun Zeynej Dinlemek için. Geceler, belki yıllarca birbirimizi dinliyeceğiz . Be- ni, eğer dinlersen .. R

Bu sayıdan diğer sayfalar: