23 Haziran 1937 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3

23 HAZİRAN 937 - Zeynebi Vurdular - Üzeri otlarla örtülü, etra- birbirine tutturulmuş odun ıu.' çevrilmiş — sefil bir Kulübeden genç bir köylü ! çıktı. Sırtında sade - fa- ? gösterişli mavi bir en- İ vardı. Bu gözel, cazip Sevimli varlığı saran sim Yah bir yeldirme, sanki _I“Üllı!n az olsun güzelliği- Közlerden saklamak isli- İNdu. Sema açık ve parlak Tenkliydi. Genç kız bü işik bi Arı altında her saniye * başka renk &hengi için ::nlııyor. sönüyordu Ku .hC her tarafından meyva e arile çevrilmiş, kâh ye- ı.'dn"., geniş yaprak leke- ai seyrediyor, kâh bahçe- h Uzayan derinliğine da Yordu Kız bu esnada kulübenin Ğ kenarına iiştürülmiş asılı 7 sepeti aldı. Ve kıvrak Yürü yüşle yeşillenmiş bağ ükleri arasından geçerek ü ağaçlarına doğru iler di. Bahçenin aşağı tarafından 4 olan bir gölge, ani ,.""'llırlı, ufak incir, nar Ba u ağaçlarının gürbüz N""ll.rı arkasına kendisi- ı.ımlyerek; Zeynebe yak. hağa çalışıyordu. Netek arzusuna muvaffak CÜK genç kizın arkasına ' görünmeden sokula —:'m Buna rağmen Zey Nı:. h'ç bir şeyden haberi ey - O; elma toplamakla Ye Süldü. Yüzünü bir geri Fevirmiş olsa, kulâbeden R "Bv:ılııl Bayramı göre- * Bayram sevgilisinin bu =mıillıdın istifade etmek * Onu korkutacaktı. Bu Münas'p buldu Ve Y ;—N için, hemen Zeyne- H. Armen arkasına girdi. Kalbi yapa- cağı şakanın heyecanile çar- pıyordu. Başını birdenbire elma dalları arasından uza- tarak Zeynebi korkutacaktı Şimdi kuüvvetli parmakları arasında sıktığı dalları ayır mak üzereydi Fakat işttiği bir erkek sesi parmaklarını gevşetti. çözdü Hemen ora: cıktaki bir hendeğe girerek kendini gizledi. Merak için de sesini duyduğu erkeği bekliyordu. Yabancı erkek Zeynebe yaklaşır yaklaşmaz elindeki elma sepetlerini yere| bırakan Zeznebi kolları ara- sına almıştı. Payramın başı dönüyor, gözleri kararıyordu. Ve sanki beynini bu anda binbir kurt kemiriyor yiyor- du. Bu kalbini yakıp kavuran tabloyu daha fazla seyrede- medi, Avına doğru ilerliyen bir pars sessizliği ile ilerledi. Fakat bu defa gözleri hay relten büyüyen bir an deli gibi kararsız olduğu yerde kıvrandı. Çünkâ Zeynebin âşığı kardeşi Durmuşun ta kendisi idi. Orada daha fazla durduğu takdirde bir. ci nayet işliyeceği muhakkaktı. | Bunu yapmak istemedi. Ora dan; yayından kurtulmuş bir ok hızı ile ayrıldı Ertesi gün gazeteler, Dur muş ile Zeynebin nçereden geldiği bilinmiyen iki kur- şunla öldürüldüklerini yazı yordu. ğ emmae A, maamlana f italyan askerleri ve İisan Daily Telegraph gazetesi nin Roma muhabiri yazıyor İtalyan askerleri arasında fena lisan — kullananların bundan sonra - tecziyesi ka rarlaşmıştır. Harbiye müste şarı kamandanlara bu hu- susta bir emir tebliğ etmiş tir. İtalyan askerlerinden fena lisan kullananlar evvelâ ih tara maruz kalacaklar, son ra cezalandırılacak, hattâ a topladığı ağacın | kif edileceklerdir. ı*m“ümumu MİLLİ ROMANI No: 17 e ıı._:"'vl baba, suçumun k_ııığ'“l anlatmak — için “ı..':' kaçıp, o nektubu blım Analığıma göstermek * KA Her gece düşüme Kiriyor. .:ıî.k senin — suçun Balığına nektubu gör u. İşle bekçi ba herşeyi anlattım. Dİ bırakacaksın de; - X ediklerin doğru mu %'d—r bekçi baba.. W. Yal | dikorkma Ben düdük çalaca | ğım . Emi evlâdım. — Son #ÖzÜ, acı acı, ardı ardına po Tis çağırma düdüğü takip etti. Bir kaç dakika — sonra, heyeti hâkime gizli bir cel seyi müteakip son kararla salona girerken bir polis, bir bekçi ve bir. de küçük bir çocuk mahkemeye — doğru yol alıyorlardı. Ellerinde o mavi zarfla.. Rokfeller Enstitüsü Nasıl Çalışır? İntransigeant — gazelesin- den: Tıbbi araştırmalar Rock- feller enstitösünün Dr. Ale- xis Carel, kısza bir. müddet için Pariste bulunmktadır Normandi vapuriyle gel - miş olan âlim, Rockfe'lerin ölümü dolayısiyle ikametini uzatamıyacağı için, bir kaç güne kadar Amerikaya ha reket edecektir. Enstitüye döner dönmez, tetkiklerine tekrar devam edecektir ve Rokfellerin ölümü, bütün ilim Aleminin kendisinden pek büyük ışıklar beklediği çalışmalarını hiç de durdu- racak değildir Bizde umumiyetle malüm- dur ki, doktor Carrel, fizi yolojik suyla dolu bir kabın içinde bir kurbağanın çıka- rılmış kalbini senelerden be ri çarplırmakta devam edi yor. Fakat, bir çoklarınca mucize diye te'âkki edilen diğer tecrübelerinin teferru atı iyice malüm bulunma maktadır. Şurasını hatırlatalım - ki, | Doktor Carrel, bir civciv rüşeyminin kalbinden alın mış olan bir nesiç parçasını yirmi seneye yakın bir müd- det canlı olarak muhafaza etmiye muvaffak olmuştur. Bundan başka, bu parçası, bir tavuğun nesiç vasati ömrünü çok aşan bu müd. | det zarfında, büyümekte de- vem etmiştir. Bu sansasyo- nel tecrübesi esnasında Dok tor Carrel müşahede etmiş- tir ki organizminden ayrıl- miş olan bu nesiçlerin neş- vüneması için en müsald kültür muhiti genç bir hay vanın kanından alınan plas madır. Piâsmayi veren hay van ne kadar gençse, nesiç- lerin neşvüneması da o ka dar canlı ve seri olmaktadır. | Böylece, biyo'ojik kuvvet | leri tam faallik halinde bu İunan genç bir organizmanın kanı, ihtiyarlamış bir orga nizma kendi canlandırıcı ve | | kataliktik hassı inı geçir mekte ve bu sayede dejene YAZAN: Halil Bedi Fırat Yine bir eylül akşamı . İlik cana yakın bir hava... Yine efsanevi renge bürün- müş #ahil ve deniz . Kıyıla- rını Okşiyan dalgalar, sanki içli ve engin bir ninni gi biydi. Sonsuz bir heyecan.. Kah kaha, kıskançlık, sevmek, sevilmek, hepsini — hepsini koynunda zaman — zaman sallıyarak, coşturan, dindi- ren, eriten, alevlendiren çıl- gın bir akşam - Yine Modanın denize bakan çiçekli köşk Bitişik ki releşmiş kan bütün canlılı- ğını iktisap etmektedir. Amerikada Rocfe'ler ens titüsünün azaları sabırlı tet kiklerine devam ederlerken bu keşfin pratik neticeleri Fransada tekemmül — ettiril miş ve umumiyetle tatbika başlanmıştır. Diğer âlimler — arasında Doktor Jawarski, kendi tec rübeleri neticesinde, eski ve ihtiyarlamış organların taze lenmesinde genç kanın hay ret — verici meziyetlerine hükmetmek Doktor Carrelle birleşmiştir. Fakat evvelâ kendi üzerin de, sonra da — binlerce ihti hususunda yarlar ve “yorgun,, lar üze- | rinde bu hassayi tebrübe et- mekten çekinmemiş ve böy lece deniz aşırı - bir kalbi üzerinde yapılmış olan tecrübenin ilham ettiği usul Caurcelles caddesindeki la- | boratuvarlarda tatbik saha | sına konulmuştur Doktor Carrelin bir. kap içine koyduğu genç kan plâsmasını doktor Jaworeki, küçük dozlarla tazelendiri- lecek organizmalara şırınga etmektedir. Böylece, hasta tedavi esnasında — gündelik meşgalelerinden — ayrılmıya civciv lüzum kalmadan, umulma | dık neticeler ve gençleşme- | ler elde edilmektedir. Tabii kan “izdivacı,, ni elde et- mek için kan verimi husu sunda çok ihtimamlı dav ranmak İâzımdır. Esasen Doktor Jaworski- ninarlık meşhur olan tedavi karakteristikleri birlikte plâsmanın tamamiyle nötra lize edilmesi için yeni bir | tarz bulunmaktadır Birbirlerinden binlerce ki | lometre uzakta, ayni prob- |lemin üzerin eğilmiş, ihti- | yarlıkla mahzurları üzerine müşterek bir zafer kazanan bu iki büyük âlim, insanı | mütehassıs eden bir manza- | Ta teşkil etmiyor mu ? usulünün arasında bununla lerin radyolarından, — bazı gittikçe hız alan bir istirap la hıçkırarak içli bir dul ka din gibi, bazı mermer sü tunlardan, kıristal levhalara ! yüksekten damlıyan — sular * gibi, zaman zaman bıçkı ran, zaman zaman inliyen 1 Zigan musikisi . Sonbaharın | giıblıklarını kana içip biran için enginde kanat kotralar, yelkenliler çıl- kana bitirmek açmış içinde bir gölge olmağa — çalışan çiftler.. Köşk bahçesinden arasıra yükselen — bir. caz musikisi, genç kız ve — içli kadın dudaklarını sanki öpen, okşıyan, yalvartan bir tango.. Ve sonra çılgın bir dönüş, titrek bir durüş, — nihayet gıcıklıyan bir kahkaha ve bir alkış. Romanın — birinci — kah ramanı bay Fikretle kar gt karşıya bir köşeciğe sak lanmış kahvelerimizi içiyo son SAYFA: 3 'llllllllllllllll"lllll"llll"lllllllllll— — Voksullar Birliğinin Gardenpartisi 26 Haziran Cumartesi Günü Akşamı- Ata- türk Parkında Verilecektir. -Lll IllllllIllllllllllllllllllllllllilll"llllj Balıkesir Askerlik Şubesinden: 551 sayılı kanuna tevfikan derece ile malül olupda bir haziran 930 tarihinden evvel eski hükümlere göre tekaüt olanlara bu defa cihan kanun mucibince bir terfi zammı nisbetinde zam yapılacaktır. Malül subay ve askeri me- murların istidaları ve resmi senetleri ile hemen şubeye müracaat etmeleri, Balıkesir Askeri Satın Alma Komisyonundan: Kor merkez birliklerinin ihtiyacı için 180,000 kilo arpa ezmesi açık eksiltme suretile 12 Temmuz 937 pazartesi gü- nü saat 15 de ihale edilecektir | lira muvakkat teminatı 40 lira SO kuruştur. Muhammen bedeli 540 İsteklilerin şartnamesini görmek üzere her gün ve adı geçen gün ve saatte de teminat makbuzlarile Kor Satın Alam Komisyo nu başkan'ığına müracaatlari, 4 -—T — 244 Balıkesir Askeri Satın Alma Komisyonundan: Bandırma gârnizonunun ihtiyacı için açık eksiltme su- retile 240 ton Linyit maden kömürü 8 Temmuz-937 per- şembe günü saat 10,30 da ihale edilöcektir. Muhammen bedeli 2400 lira muvakat teminatı 180 liradır. İsteklilerin şartnamesini görmek " Özere her gün ve adı geçen gün ve | saatte de teminat makbuzlarile Kor Satın alma komisyonu | | başkanlığına müracaatları Bandırma Asliye hukuk Hâkimliğinden Bandırmanın Çepni kö yünden Ahmet kız: Tayyihe tarafından kocası aynı köy den İbrahim — oğlu Şaban a'eyhine açılan boşanma da vasının icra kılınmakta olan muhakemesinde — müddel aleyh Şabanın ikametgâhı- nın meçhuliyetine — mebni keyfiyetin ilânına mahke mece karar verilmiş ve bu baptaki muhakeme 14 7 937 tarihinin — çarşamba günü saat 9 za bırakılmış oldu- ğuündan yevmü Bandırma asliye hukuk hâ Bayan Ziya ile bay Ziya nın izdivaçlarının bir — yıl dönümü.. Oldukca çılgın ve sevinçli bir gece başlamıştı. Herkes bir yol — tultlurmuş eğleniyor. Yer yer otomo bil, apartman, plâj ve hâlâ sayfiye dedikoduları, tuvalet mirin kırınları, moda çe kiştirmeleri, iskamkil tirya> kileri.. Poker, biriç, — piket masaları - kurulmuş -. Sine- ma yıldızlarının burun, ağız, göz, söz, şişman, zaif soğuk kanlı, sıcak dedikoduları. -. Herkesin — eğlenebildiği eğ lenmeğe çalıştığı bir gece . Yalnız biz. — birbirimizi dinliyoruz,.. Mahkeme salo- nunda ilk dela yüzünü gör: düğüm ve burada kendisile tanıştığım bay — Fikret Bin gölle, artık samimi olmuş tuk.. Macerasının meraklı kısımlarına şahit olduğum Fikret yarıya kadar inmiş siğarasından — bir içim daha çekerken sessizlikten bunal. mış gibi konuşmak istedi : merkürda | 4 ı — 283 Dünkü unva zahire fiatları UNLAR: Asgari K. | 55 Randıman 860 60 ü 830 840 70 a 800 8si0 | 80 n 690 — 700 |— BUĞDAY PİYASASI Santim.. Yerli Sert 3 3 25 | Yumuşak —4 75 5 Dışardan Sert 5 506 50 » Yumuşak 5 5 575 Mısir 3 25 3 375 Arpa 2 25 2 50 Azami K 870 nız lâzım geldiği tekliğ ma kamına kaim olmak üzere | keyfiyet ilân olunur. Bu geceyi burada geçire - ceğime ihtimal bile vermer- Ddim. Tesadüfler bazan o ka | dar şaşılacak bâdiseler do guruüur ki. Cidden öyle. Fakat, hâlâ hayret ediyorum, azi- | zim O kadıncağızı o gün | nasıl oldu da göremedik bıl- mem ki . — Çocuğun ifadesine ba- kılırsa sizin otomobile bin diğiniz dakikada o da me- zarlığa yeni girmiş bulunu - yor.... — Mabzun bir boyun büktü: | — Yazık diyebildi.. * Bunu o kadar içten söy- | lemişti ki ay ışığı vurmuş gözlerini, benden kaçırmak için başımnı sık bir akasya dalı- nın gölgelediği yere çevirirken bir damla yaş saklamak iz tediği istirabı yar müşl bir izle yazdı... Dudaklarında acı bir gü- lüş titredi Ve derin bir iç çekşinde sonra — tekrar - ——M—— kimliğinde hazır bulunma