10 Eylül 1935 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3

10 Eylül 1935 tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

——— İmza mı? | Edebi ve biricik olduğu İit Sözle, ileri — süren bir aylık mecmuanın reklâna Tda Şonları oküdüm: #İkinci sayı — birineiden | iı“l kal güzel olacaktır. Şi €r, nakaleler, hikâyeler " büyük imzaları taşıya- Saktler.n E'İelıiyulıı bağlılığım — bu ';f“lnuııgı da buna okullu “Te değil dinzaya, değer Derdiğini yazılar ve reklâ- tadan anladığımı bu me- "Nuddla bir kaç yazıyı say TMyacak olursam, hiç beğe TNüedim. e © Bir yandan bar har — ba- ""'ırlu'vl ? * — Okuyucu, - okuyucağı Tİ svçemiyor. neakudu Ülnu bilmiyor, eyi tzerler o"luıınııyur » diye .. © Bünü söyliyenlerde; oku iCunun kendi görüşümü, ddi beğenişini, islis'nar Gden patrönlürdü. Oküyü ÇNüt gözünü; kölü bir ya- & allına altığı kuvvelli bir İmza ile buyamak istiyen bay'ar çekinim. den oku Bucudan kaf ilarını, usları- : N kullanmalarını bekler — | Halbuki; bize tmza değil, t lâzım olan izerdir. V, Hizce eyi imza, yi — ve Uluslar Sosyetesi Ve Doğu Afrikası Lord Sesil — bugünlerde, İtalya - Habeşistan anlaşma - zlığının gerek — Fransa ve gerekse Büyük Birifanyanın “ durumlarını neden ters isti. kamete cevirdiği meselesini inceden inceye ırışlır_dı İn- | slar sosyetesini değil, bütün gi'terede, uluslar sosyetesini | müdafaa edenlerin en - ileri ' gelenlerinden olan Lord Se- sil, Fransanın, Cenevrede, ilk önce karşılıklı yardım plânı yapılmak — ve ondan sonra da u uslar sosyetesinin | eksik olan kuyvetini güven altına almak için 1924 de Cenevre protoko'ünü ileri sürdüğü devri hatırlatırken “Büyük Biritanya tarafından | © zaman yapılmış itiraz'arın bövle bir birge — hareketi gözönünde sonuçsuz bırakmış olduğunu az çok anlatmış oluyor. U'uslar sosyetesi paktının zayıf olduğunu - bildiğimiz içindir ki, onu eskidenberi bu gibi andlaşmala:la kuv: vetlendirmeğe çabalamıştek İleri sürdüğümüz projelerin reddedilmesi üzerine uluslar sosyetesi de dermansız - bir | hale sokulmuş o'du O gün lerdenberi bu dermansızlık gerek Almanyaya, gerekse Japonyaya karşı — apaçık, kendini gösterdi. “Emrivaki karşısında boyun eğmiş olan Düzel yazı altına uldan im — | ik büyük devlet Büyük &a olmurlidir. — Yoksa 25 . - & liranın verdiği — islekle | Mt satıyorum. İzerin ber- lzlan tsmarlama yazı al- | bad olduğu mühakkak de- İnduki i nzaya — eyi imza Gömnek islemiyoruz ve isle '-"'tım-l-'ııi: * "eg'ük tanınmış bir yazıcı konuşuyordum İstanbu 'a Özene, bezene, bir de - | ©P Üzerine yeni romanının Nini yazıyordu Nasıl ol- | Uğunu, bu son izetini na- "0 buldüğumü sordüm: .> Üstadım dedi, onu alı Yağim para söyliyecek. Ben has1 ulacak diye yazma- | lin ki, Para gelsin diye ya- | im » Bu 96 28 nel izerimdir. İki içle inde bir kaçı, izer un diye yazılmışlır. Di- Jerleri para için t Peki ama bu izeriniz Ölü ise allına darıanmış im Anezr nasıl alacaksınız? — | — Ben,izeri d gil | | adaki | zdığı di. Reşal .'Vıır:tŞ Orhan Seyfi biraz da Faruk Nafiz, be yendiğim yazıcılardır. Fakal okuyun, v mecmu izerlerini de, sonru da anleyjın — imecinuanın ödündüğünü Her yama ( yazıcının ya izer mutlaka olmalıdır demiyorum maz, Diyorum ki Kölü izer allındu eyi tnza bulunması bizim isle- diğliniz değildir. Okuyacu- yuü bu yanlış yYola - saplır mıyalım. Bu gldişle sağlim okuyucu — bulamıyacağımız besbellidir. Eyi imza, eyi yazı altına alılandır. Ola R. G, Arkın tutan — plânları | gizel | Yarasalar YAZAN: M. N. onun ayrılığından gelen bir ateş'e, için için — yanmıştı Şimdi onun kolunda oldu. ğunu düşündükçe, kaçırma. mak için sım sıkı tutuyor Nereye gideceğiz?. > Bilmem?. Ben de birşev ü.üımodlm. elkis, onun koluna girmi- Ü Yarüdüler Lssız bir köşeye çeki | du. ı;'.':hlıneniı bayan Belkis Konuşa — konuşa ; Yenika Misiniz” pıya kadar geldier. Yeni 'eİkis, yere bakıyordu: kapı. sıcakta tenhadır. Yal- . — Yok, eğer istemiyorra- © bana İnanmıyorsanız.. © Hakkısız da yök'değil. K © tanıştık, bugün 1ssiz. bir .':" Çağırıyorum sizi, ben —" Ama saçmaladım 'elkis, İlhanı kolundan ep . Akgaraya doğru yürü- j 'Üler, Ü. / yünlerden ğ bac | nız serinlik başlayınca, de- gezintisi yapmak için gelenler doldu- niz kıyısını sanda! rur. Kırıkçan altında çok be- klediler Tarifeden öğrendi ler ki, Samatyaya ancak, 2 treni vardı. Tepelerine baktılar. Daha yarım saat vardı. İlhan | | | ondan mı? yahui, İtalyanla. Britanya olmuştur. Sadaka- tsizlik göstermiş olan Al manya ile deniz slâhlanma meselesini gizliden — gizliye görüşerek kotarabilme için Büyük Üritanya, ya nızulu- dünyanın bu — meseledeki | düşünces'ni de hiçe saydı Şu halde bugün bu hareketi sezmiş olan İtalyamın bun- dan örnek almak isleme sine Büyük — Britanya ne hakla şaşıyor? İtalyanın Habeşistan hak kındaki düşünceleri. Avru pa için her halde Alman yanın yeniden silâhlanması kadar tehlikeli değildir. Ko runmas na kefil olduğu ah- dlaşmaları bozanlar uluslar | sösyetesi cezalandıramazsa İtalyanın Afrikadaki güven: liğini sağlamak yolunda a'ı nmasının lüzumlu gördüğü tedbirleri bozacak, onları tesirsiz. bırakacak - kuvveli perede bulacaktır? Habeşistan uluslar sosye- tesinde üyedir. Çin de bu sa syeteye alınmıştır. Ya'nız ©o kadar değil, Çin, uluslar sosyetes'nin hükümeti de mek olan konseve bile gir miştir. Halbuki Çin, Japon saldırımı karşısında. uluslar sosyetesinde, kendine sağ- lam bir destek bulamadı Büyük Beritanya, Uluslar sosyetesi paktının 16 - 1nci maddesinin Japonyaya tat- bik edilmesi için Çinin ya- mnını tutarak silâha sarılmak gibi bir teklifte bu'undu mu” Asya için izin veri'len bir ş$ey. neden Afrikada ya sak oluyor? Yoksa Hindis. tana giden yol buraların çok yakınından geçiyor da, rin Tasana gölü ile Nil kay- naklarım ellerine geçirmek E N niyet'le hareket etmekte ol duklarını düşünen İngilizler bulunduğu için mi? ve ya | hut, son günlerde bir İngi — —————— | liz generalinin Londra gaze- telerinden birinde - yazdığı bir yazıda dediği gibi, İtal yanlInrın Mısır ve — Sudan Üzerimden geçerek Trablus- tan ta Şapdenizine kadar varacak olan bir sömürge devleti kurmak — fikrinde olduklarından dolayı mı? - İstermisin, dedi. Ten teli bir kayık tutalım, bi: raz denizde dolaşalım? Belkis, başını salladı .. Kayığa bindiler. ve açıl- dilar. Yenikapı, adaları ve açık bir denizi görür Buradan — kayığa biner, deniz kıyısındaki Rum #evgililerine coka yapmak için saatlerce denizc'e yürü- yen mektep çocuklarile, âşı- klardır. Kayık, Samatyaya doğru yollandı. | Belkis, kimi denize, kimi İlhanın yözüne güç'ü çekiş- lerle, kayığı uçuran kolları na bakıyordu - Niçin, susuyorsunuz?. Ne söyliyeyim? Deniz kıyısındaki ev'erin | birinden gramofon tesi ge- liyordu. JHir tangoydu gali ba .. Be'kis, dinlemeğe başla SAYPA Eğer. bu düşüncelerin esası olmuş olsaydı. hiç şüphe | yök ki; Büyük Biritanyanın asığ'arı da doğrudan doğru ya lehdit edilmiş — olurdu Büyük Pritanya, — kendi güvenliği meselesini ortaya apaçık atacak verde, ulu slar sosyetesinin perensiple: rini ortaya atarak — suları bulandırmaktadır. Halbuki onun asıl men faatları bu suların, imkân nisbetinde bulunmasındadır Be ki de biz Fransızlar, ke ndi kendimizi aldatıyoruz. ancak şu kanaatteyin ki, eğer bu işler daha önceleri ve daha açık olarak ortaya atılmış olsaydı. tehdit edici bir hal almış olan İngiltere- de İtalya anlaşamazlığının İtalya ile Habeşistan arasın daki harbin bile önüne ge çmiş — olurdu. Kendimize | sitem edecek bir tarafımız varsa, ©o dı, görüşmeleri çok yavaş yapmış ve Brtanya- | nın elçilerine İlılyıyı karşı yapmış oldukları psikolojik yanlış! kları iyice anlatmamış olamamızdır. Bununla bera ber B. Eden Musswoliniye ya Pmak istetiği teklifteri —dış bakanımızdan gizlediği za- man dostça danışma'arı da pek kolaylaştırmış olmamış- u. Bu anlaşmazlığın, yapı lacak yerde sınırlandırılma. sının — eskiden oluduğu gi bi bugün de — bu işin düz: elmesi için tek çare o'duğu kanaatindeyiz. Fransız - hü: kümet şefinin bu usulde 15 rar edişi, yalnız İtalyan do stluğuna büyük bir değer verdiği için değil ulusla so. syetesinin bu an'aşmazlığı ele a'larak birçok uğraşa- cağı, fakt düzelmesi iç'n bir şey yapmıyacağı kanaa tından ileri geliyor İtalya, altmış üyeli öyle bir hak yerine veriliyor ki bu hak yerinin çoğunluğu kendisine karşıdır. fakat ve receği hükmü kendisi yerine getiremez Şuhalde — karar tatbik edilm'yerek — bütün dünya lüzumsuz bir heyecan içinde bırakılacak ve dola: yısile uluslar — sösyetesinin geri kalmış olan bir parça cık şerefi de silinip süprüle - cek, yahut cezanın tatbikini üzerine almağa — hazır bir devlet ortaya Ççıkarsa - işin soravı ona yüklenicek ve böylece Afrika — seferi bir Avrupa harbine çevrilmiş olacaktır. Bütün bu ihtimaller - hiç * dı, eyi duyabiliyordu. Bir kitar sesi, kimi alçalarak yalvaran bir inilti. kimi is tekli bir yedek haykırışı ha Nnde, yükselip alçalıyordu.. Tel'er, yürekten yüreğe uzıanır, yürek'erin sesini yü reklera götürmek için. Te'lerde, içimizin bütün yalvarışları, isteyiş'eri var dır. Titriyen bizim içimiz dir, tellerde Daha yakın gel sevgilim, daha yakın gel, Başım yıldızlardadır. yıl- dızlara yüksel Akordiyon bir Göksu, olur. Göğüs geçirir; Keman yalvarır.. Kalpten gelen her sözüm kalbine varır. Daha yakın gel çok yaz kın ge'; Başım yıldızlardadır. sev- gilim yıtdızlüra yükvel : Bu şarkının verdiği baş « * Şarbaylıktan Blikesirlilere: Soysal ve kültürel inkılâbımızın başarılması yönünde Atatürkün işaret ve emrine uyu'arak yurdun her yönünde başlıyan yenilik ve bu arada kıyafet devrimi bütün hızla yürüyor. : Bu kaynaktan ilhamını alan Şar kurulu bu yönde ka- rarını vererek sayın hemşeri'ere bir mühlet de bırakmıştı. Bugün bu bir aylık mühlet sona erdi. Artık kanunun buyruğu başlıyor ş Yurdsever ve devrimci halkımızın çok hossas hareket ederek takibata maha! bırakmamalarını Uray — halkımız- dan rica eder, . Necatıbey öğretmen okulu direktörlüğünden: 1935 1936 ders yılı için ilk öğrelmen okullarına pa rasız yatı talebesi alınacaktır. 1 — İsteklilerin şu şartları A Türk olmk, B) Ulusal duygüsunün sağlamlığı, karekterinin düzgür- lüğü öğretmenler kurulundan alacağı tutulga ile saptan: miş bulunmak, C) Yaşı öğretmen okullar! öğreneğinin saptadığı çağda taşımaları gerektir. | bulunmak? D) Tinel ve bedensel sağlamlığı, okullara gönderilmiş olan rapor örneğine göre, okuül doktoru tarafınden sap tanmak, " 2 Birinci sınıflara orta okulların pekiyi ve eyi me- zunları, 2 inel ve üçüncü sınıflara İise ikinci ve üçürcü sınıflara pekeyi ve eyi derecede geçmiş o'anlar alınaca: ktır. Ancak lize ikinci ve üçüncü sınıftan öğtetmen okul- larının dendeş sınıflarına geçmek istiyenler meslek dersle- rinden yoklanacak'ardır 3 — Şehit çocuklarile yetimler Üstün tutulacaktır. 2.1-89 miştir. Bu hal göz önünde tutulunca arlıulusal sosyete- nin şimdilik yalnız Avrupa sınırları içinde kapanıp kal. miş o'duğuna inanmak ge- rektir Eğer Cenevrede Bü yük Britanya ile İtalya tıp- kı Almanya ile Rusyanın yaptıkları gibi elele verip çalışma imkânını bulamaz- Tarsa, günün birinde barışın başını sokabi'eceği biricik yuvada yarın bir kül yığımı haline getirilmiş olacaktır. Bu ihtimallerin önüne ge- çmek için elinden geleni de boş görülecek şeyler de gildir. İngiltere — barışa ne kadar bağlı — ise Fransa da © kadar bağlıdır. Habeşista. nda çıkacak bir harbin s0- nuçlarından o da sinirlenmek tedir. Afrikadaki barışın korun- ması arzusunu yüreğimizde taşımaktayız, fakat Avrupaya karışı yüreğimizin çok daha derinliklerine kök salmıştır. İtalya ile Habeşistan arasın: da bulunacak olan bir. uz- laşma şeklini, uluslar soye- tesi çerçivesi içine sokmak imkânı olduğuna şüphe yo | yapmakla, Fransa u 'wülar ktur Nitekim sırası gelince | sosyetesine sadakatsizlik mi Büyük Biritanya çeşit bir | ediyor?, değil, birçok formül bulmu. ştur. Uluslar sosyetesininde dominyonlarına oy — hakkı verdirmek ve İrakın kabülü nü başarmış olmak gibi. Amerikanın girmemiş ol- ması dolayısiyle Amerikaya Japonyanın geri çekilmesi yüzünden Asyaya yapılma. mış olduğuna göre uluslar Evlenme Aygören — mahallesinden şap kacı Hasan oğlu berber B. Rahmi ile Vicdaniye ma- hallesinden bekçi Hüseyin kızı bayan Zekiyenin evlenme töreni dün urayda yapılmış- tir dönmesi içinde gözlerini ka. * sosyetesi evrenselliğe ereme. padı. Daha yakın gidiyor du. Yıldızlara yükselmişti. Bu şarkının romantik - rü- yasımı görmeğe baş'amıştı Yüzünde sıcak bir nefe- vin dalgalanışı.. Kendini, kü- eaklıyan kollara. bırakıyor du, kendini.. — Dönelim, İlhan . — Niçin?.. - Dönelim. size.. Yalvarırım Gençleri kutlularız Ne oldunuz, anlatınız bana . Hiç birşey sorma.. Be. ni deniz tutar da. Gelecek hafta için sözleşerek ayrıl- dı'ar. C.t Belkis, bir ipek böceğine benziyordu. İlhanın dut ya prağı rengindeki gözlerine adam akıllı vurulmuştu. Bir ipek böceği gibi öğündü, onun dut yaprağı gözlerini seviyordu; hem nasıl sev- - Ne olüuyorsunuz?. Anlı- yamıyorum. D mek bir bilseniz . Çıldırasi - viyordu. Kadın harikulâde güzel bir pilâğa benzetir, ye, ölesiye s Bana birşey sormayı , vardır, erkeği, nız, sonra anlatırım hepsi- — ni . der ki: İlhan, kürekleri asıldı, dö - Erkek, harikulâde gü- ndüler zel şarkılı bir pilâktır. Ç; İlkan, Belkis anlıyamıyo rdu. Karanlıktı içi . Dargın | Jama olur. gibi, yürüyorlardı İ (w’ aA ...*""î' hna çalına bozulur ve — ya-

Bu sayıdan diğer sayfalar: