10 Ağustos 1934 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 2

a P- ai Baylfa: 2 Sıhhat bahsı Muhtelifirtitada nebatat Bir dağa çıkıldıkça hara - Iretin tenakus, ziyanın teza - yüt ettiğini bundan — evel söylemiştik. İşte bu hâdise- den dalayıdır ki. tenehbüt koyfiyeti mühlekf — irtifalara göre Tohavvül eder. Mes- | elâ Fransanın — conubunda kâin Wiston Alplara çıkm- ak üzere hareket ederseniz ( gilasyoler Jeçıkıncıya ka- dar biribirinden farklı dört mıntakaj tenebbüt — tespit edilir ve — tesadüf — edilen nebatatta azim farklar me- şhut olur. Bu — renkler adeta biribiri üzerine mevzu şir itleru benzer; en aşağ.daki açık yeşil, onun üstü hem- en siyaha yakın koyü yeşil ve daimi karlı mıntakalara yakın olanlar kirli — yoşil renktedir. — Nabatatın — bu suretle ihtilâfından teşekkül eden mebatat — mıntakaları bahrisefit mintakası, orman mıntakası, Alp mıntak- ası, gilasye mıntakası namla- rile mıntakalara etmiştir: D Bahrisefit mıntakası: Bahrisefit — mıntakasındaki nebatat üzerine — toprağın tesiri mühimmesi vardır: Buralardaki toprakların pek çoğunda bulunan müs- Bit bir vaziyat arzetmiştir. Nis civarı iklimin — pek mülâyim ölması — hasebile yaprakları daima yeşil neb- atının neşvümemasına — pek müsajttir. Buralarda defno, inkısam zeytio, portakal, fistık - ve il. âh.. gibi, hurma ile sıtma ağacı denilen okaliptüslerde toniz — ekalim kaidesine tebean | ie!iglirilmehıdir.. Buradan biraz - uzaklaşiniz bayırlara doğru çıkınız. bu- ralarda; yeşil meşelerin or- man teşkil ettiğini ve fun- daların eşcar halini aldıkla- rını görürsünüz. 2 — Orman mıntakası ha. hrimefit mıntakasından bir- az yükselecek olursanız or- man mıntakasına girersiniz. Bu mıntakanın alt tarafların- da kestane, meşe, gürgen, eyrelti otlarına tesadüf ed- | ———————————. TÜRKDİLİ nin tefrikası No:4 Yazan: A. NAZMİ ilir.Sonra yavaş yayaşmeşe, daha yukarıda gürgen gaip olur. Fakat bundan evel ka yın ve çam ağaçlarını görü- rsünüz Bu mıntakanın (1500) metre irtifamda fıstık, kara | com, kayın, akça ağaç beraber bulunur. — Bu mıntakanın ağaçsız olan ye- rlerinde kurt, boğa, — öküz sahnep gibi nebatata tesadüf edilir. Bundan sonra — kara çumlar sabit kaldığı halde adi çam ve fıstıklar yavaş yavas küçülmeğe başlar ve bu hal (2500) metre irtifaa kadar dovam eder. Bu sevi- yeden itibaren yüksek otlu meraları havi Alp mıntakası başlar. 3 — Alp mıntakası: Bu | mıntakada büyük ormanlar görülmez. Ağaçlar ufak ve oılızdır.'Kayın, akça #ğaçların tülleri 20 - 30 santimi te- cavüz otmez ve hemen ke- men toprağa yatınış — bir | vaziyet Aarzederler. Dajıma karların hududuna yaklaşdıkça aakların daha ufaldığı, yaprakların daha ziyade kalınlaştığı ve sert- leştiği ve fakat yeşillikler- inin daha ziyade koyulaştı- ğı görülür. Bundan — sonra gilasye mıntaksı başlar. Bu mıntakanın başlıca nebatatı (2800) metre irtifaında olan yerlerde yetişen kar çiçeği- ne ve gilasye yıldızı denilen ve seyyahlarca pek kıymet- tar addedilen nebatattır. Bu irtifadan sonra çiçekli nebatat tamamen gajip olur. Adi ve taş yosunlarından ba- şka bir nebat görülmez. Bu irtifalardan daha yukarılara | çıkılırsa uzviyotin yaşaması için Jâzım olan haraket ki- fayet elmediğinden gözler TÜRK DİLİ Ve ' Amerika Hazerl ordü. mevcudünü — ar. tlrmaya karar verdi. Vaşington, 7 (AA) — Harbiye nezareti hazeri or. du kadrosunu — arttırmaya hazırlanmaktadır. Askor mev cudu 118,000 den 165,000 & ve zabit mevcudu da 12,000 den 14,000 e çıkarılacaktır. Diğer taraftan — kongreden 35 milyon dolarlık munzam tahsisat istenecektir. Harbi- ye nezaretinde söylediğine göre Harbiye nazırının Pa- nama kanalında ve — garp mıntakalarında teftiş seya- hatine çıkması erkânı har- biyenin bugünkü ordunun Amerikanın ve deniz aşırı memleketlerinin emniyetini temine kâfi olmadığı husu- sundaki noktaj nazarı teyin eylemektedir. aa Vali muavinimiz geliyor. Balıkesir vali maavinliği. ne tayin edilen İnegöl ka - ymakamı Ekrem beyin bir kaç güne kadar şehrimize gelip yeni vazifesine başla. ması beklenmektedir. Fırka reisimiz -bugün geliyor. C. H. F. Vilâyet jidare he- yeti reisi Konya — mebusu | Tevfik Fıkretbey bugün Kü- | tahya trenile şehrimize gel- ecektir. Fırka reisimiz bir müddettenberi — memleketi olan Karamanda bulunmak- ta idi. Bozuk köprü nihayet yaptırılıyor. Tabaklar yoncasındaki evk- afa ait köprünün şu günlcrdel her tarafi istilâ eden bemb- | inşasına başlanacaktır. Köp- | eyaz cumudiyelerden başka | rünün inşasına belediye de hiç birşey — görmez olur. Bundon sonraki mevzularımız okuyucuların daha ziyade | hayretleri muci,polacak olan yardım edecektir. Bugün K. İdmanbiırliği. ile | 10 AGUSTOS !ııııı--ıı-ıııııııı-ı-ıı—ıııııııııı--ıın--—-_-—ıııııııı-ıı t Afyon Fi ı'atlg_r_ı._ Afyon tüccarları bunun — için odaya müracaat etlilerer Afyon fiatları çok düşü - ktür. İki üç sene eveline kadar yirmi, yirmi boş liray- a satılan afyon şimdi beş, altı liraya zor müşteri bul. meakladır. Diğer taraftan bu işle uğraşan tüccarların ev- elce aldıkları malları ellerin- den çıkara akta oldokla- rı anlaşılmaktadir. Dün şehrimiz afyon tücc- arları ticaret ve sanayi od- asına müracaat ederek daha ziyade zarara girmemcleri için buna bir çare bulun. masını istamişlerdir. Afyon — tüccarları - oda- ya verdikleri istidada diyo. r ki: 4933 - 634 senesi maha- ulleri müstahsil elinden tüc- ecar eline geçliği halde el » an bu mallar inhisar idare- since alınmamaktadır. Hariç piyasalarda bizim afyonları- mızin morfin muhteviyatı ve kalitosinde olan afyonların beher kilosuna 20 lira ka. dar bir fiat var. Buna ra- ğmen memleketimizde maa- lesef afyonun kilosu beş âl- tı İjra arasında olmakla be- raber inhisar idaresinin mü- bıyıı“ı bu fiatların bile piyasamı - ada canlı bir hareket gö- rülmemekte ve afyonun da- hilde alım ve satımı adeta durmuş bir vaziyettedir. Bu. na da yegâne sebep inhi - sar idaresinin gerek beyan- nameli ve bayannamesiz e. ki ve gerek yöni afyonları sekiz aydanberi almamakta olmasıdır.» Oda meclisi şu birkaç gün içinde toplanarak bu mese- leyi görüşecektir. Oda mec- lisinin bu mesele hakkında muhtelif derecatı arz neba- | Mektepliler muhteliti arasın- | hükümetin nazarı - dikkatini tatı ile nebatat ve medeniyet mevzularıdır. Hikâye -— Komedi - Trajedi Makale — Orijinal Bir Yazı... İşimden her akşam erken | dönüyor, onun yanına gidi- yordum — ona bir kaç de- İ « a Doktor — Evlenmek tek. lifinde bulundun . . . Salih bey — benim, bu | çılgınca yapdığım hareketler karşısılida, o, daima — ciddi leşir ve bana karımdan, ço- cuklarımdan bahsederdi .. Meğer, madalyanın — ters terafı buşko imiş ... Doktor — Ya sönde onu, bugün anladın, değil mi?, . Salih Bey — Amcasının bıraktığı bir. kaç dükkânla ve şehirden beş kilometre uzakta şu, bir ay zarfında şöhret kazanan dağ başında- ki öotel, onlara kalıyordu. . . Dükkânlar gayet fona ol- dukları için, atına sat- tık . . Otole geljöce . le — bif, mevkii fena olduğundan kimse ulmak istemedi . -. Yazan: MEHMET TUĞRUL « — Naçar dedi; orada | yatıp kalkmıya ve o asın, bir dağ oteli haline — getirmiye çalışacağız . . » Ve kardeşini — alarak, o | kimsenin oğramıyacağı ote- le ğitti ... Doktor — Amonları zeki bir adammış. . Bir gün ha- Ikın, oraya rağbet edeceğini. daha 0 — zamandan — anla- miş ... Salih bey — genç — kız gideli, henüz bir hafta olma- mıştı ki, şehirde, — dehşetli bir dedi kodu dört — nala, dolaşmıya başladı , .. Meğer ona herkes âşık olmuş . , Dajre , banka müdürlerin- den tutun da , en aşağı bir memura, en zengin bir. çif lik sahibine ve tüccara kadar, her kes, amma, her kes onu seviyormuş ... Hatta, bu du(lî“knd_ür yüzünden olan- lorı hatırlarsın .. . da bir maç yapılacaktır. Ma, ça saat 17 de başlanacaktır- lerde, şu ilânı gördük: «Kır Oteli» &.—0 Movkiindeki (Yeşil çam gazino ve oteline| geli- | niz. Memnun kalacaksınız... | Her şeyi yerinde olan . Vs.» Bir iki gün zarfında, her kes oraya taşındı., Zaten elli yataklı olan bu bina, çabucak doldu.. Hatta az daha, ben bile aç- ıkta kalıyordum.. Halkın bu hücumunu, mu- hterem seyircilerimiz mana. sız bulurlar, tabii.. Onlar, gu-. nu bilmeliler ki, bizi oraya çeken bir kuvvet vardır : Vedianın, şayanı — hayret güzelliği ve harika gözleri.. Benim, şeref ve namusu- mu bir sünğer gibi — emen ©o gözler.. Oh, onu nekadar sevmiştim. Ve halâ içimde onun sevgisi kaynıyor, kini- mle beraber .. O gözler , herkesi oraya çekmiştir.. Bir âşık sürüsü ki, çobanı Vedia, idi . Fakat bu güzel çoban, ilk zaman- larda bir kaç defa, otelin bahçesine çıktığı halde, s0- “nraları hiç görünmez olmuş- geee | tu.. 4 | celbedeceği tahmin edilmek- tedir. Hasta mı oldu, diye mer. ak ediyorduk.. Bütün müşteriler, endişe içinde idi... İçimizde, doktor - olanlar. sık sık ağabeyisine gidiyo rlar ve eğer bir hastalık varsa derhal iyi edeceklerini söylüyorlardı. . Bazan, beni yanına çağır- iyor ve uzün uzün — konu- şuyorduk... Lâkin, — bir ay zarfında, topü topuna'iki de- fa görüşebildik... Nihayet. akşam, sabaha ka- rşı, her şeyi anladım... İşte, ozaman, yirminci as- rın geçinme yolunun lerden geçtigini gördüm. Gece, saat beşi vürmuştu. Âşıkların hepsi de uykuda idi. Gözlerim, bir an için olsun kapanmamıştı, o akşam... bağcede, bir az gezineyim, dedim,.. Tam, ağır ağır. aşağıya itiyordumki , koridorda bir elektrik feneri gibi dolaşan gözlerim, ta dipten, onların odasında, ışık olduğunu se- zdi... ve, ayaklarım — gayri ihtiyari olarak, o tarafa do- ğru yürüdüler.. Kapı gelmiştim. he- bulunmamasından . ŞEHİRVEMÜLHAKATTA j Dereler Temizleniyor. Sihhat meclisi derelerin temizlendirilmesine - karar verdi. Belediye meclisi fevkalâda içtimaa - çağrıldı. Vilâyet sıhhat meclisi şe. | klanarak bu hususta bir ka- hrin iki tarafından geçen sel dereleri — mecralarının mükellefiyet usulile tathiri. ne karar vermiştir. Sıtma kanununa tevkifen - verilen bu kararın tetbiki için mü- kellefiyetin belediyece tak. diri ieap etmektedir Belediye daimi encümeni bu hususta kendisini sahibi salâhiyet görüp bir kazar verimediğinden vilâyet bele- diye meclisini favkalâde bir içtimaa — çağırmıştır. Beledi- ye meclisi 18 ağustosta to- rar verecektir. Yeni mezarlık — Mezarlık yeri olarak tes- pit edilen Toygartepedeki tarlaların istimlâkine karar verilmiş, tarla — sahiplerinin itiram üzerine mesele bir komisyon - tarafından tetkik edilmişti. — Tarle sahipleri, komisyon kararına da jtiraz ettiklerinden mesele mahke* meye intikal etmiştir, To! gartepede taş — jihzaratınâ belediyece devam edilmek- tedir. — Feci bir tren kazası Dün g;ğ Bandırmada bir genğ tren altında kalarak pek feci mizden) — Bugece bir gen in ölümile neticelenen pek feci bir tren kazası olmuştur. Bandırma ile Okçugöl arasında işliyen marşandiz treni şehir kenarındakj bü- yük tünele yaklaştığı vakit Sunullah mahallesinden Em- rullah oğlu Kadir efendi de | bu sırada demiryolunun bir tarafından — diğer — tarafına geçmek istemiş, mücesif ka za vukua gelmiştir. Kaza pek feci olmüştür. | Mecmualar; Yolların Sesi İstanbulda — çıkarılmakta olan bu mecmuanın 19 ncu sayısı dolgun mündeecatla çıkmıştır. Edebiyat meraklı. sı okuyucularımıza tavsiye ederiz. yacanlı idim... Fakat, hıye—' can, ayaklarımdaki kuvveti kesecek kadar. omuzlarıma abanmamıştı .. İtidalimi mu- | hafaza ediyordum... İstemiyerek, gözbebeğimi anıhtar deliğine yaklaştırdım ve içeriye bir göz gezdirdim.. Köşede onu, ağabeyisi ile dudak dudoğa görünce, hay- retten dona kalmıştım ... Kardeş kardeşle?.. Bir hayli, o ihtiraslı - ö-p ş üşme vaziyetinde kaldıktan | sonra, ayrıldılar. . Size konuştuklarını, aynen zaptettiğim için, olduğu gibi söyliyeceğim... Dinleyiniz: Ağabey rolündekiğ- Vullahi vicdan azabı — düyüyorum, ! | bir surette öldü. Bandırma, 9 (Muhabiri- | Tren öon sekiz yaşında oldu- gu anlaşılarn Kadir efendinit sağ kolunu ve ayağını iki bölmüş ve zavallı genç pek az sonra gözlerini hayat ebediyen kapamıştır . Kazayı mütsakıp müdde! umuümi muavini Hüsnü bey hâdise mahallinde — tetki yapmıştır. Tren makinisti Uşaklı İsmail efendi ile ateşçi Şaban efendi hâdiseyi mü akıp — tevkif edilmişlerdir. Hâdise hakkında tahkikat devam edilmektedir. Gençler seyahate çıkıyor- Necati bey muallim m tebi talebesinden altı kişilif bir kafıle Köylerdei içtin ve iktısadi tetkikler yapın üzere yarın seyahate çı! caklardır. Gençler gittikleri yerle müsamereler ve konferansi” ar vererek halkı tenvir edt cekler - ve inkılâbı tantacal lardır. Kençlere vali bey Halkevi reisi her türlü laylığı göstermeği — vadet” mişlerdir. ü Gayretli ve müteşebb gençlere muvaffakıyet dil ız. Belediyo encümeninde. Belediye encümeni — dü toplanımştır. — Bu toplanti” da bolediyeye ait — birçok işler görüşülmüş ve bu bi susta kararlar alınmıştır. Fazla içilirse., Kasaplar — mahallesind Niyazi efendi oğlu Süleymii an efendi dün gece son roce sarhoş olarak çi karıcığın - — Bvet ““0'3"“3 dolaşırken zabitaca — tutül dedi, sormayınız - — Kiz kardeş rolündeki vallahi, tuhafsın, Refik.. Canım, biz ne dolandırıcı. hik vene de namussuzluk yaptık... Sadece oteli — gat- mok için bir şeytanlık düş ündük — ve — bulduğumuzu, tatbik ettik... Ağabey rolündeki—İyi am- ma.. Nedense — içimde bir kurt var, uştur. Süleyman efondi düf adliyeye verilmiştir. Hem sana ne - oluyor uP Onlar — bonim için, bef görmek için buraya ve olanca paralarını uğru da sarfeden, budala Aşıklaf dir .> Evet budala âşıklâf dedi, bize o— Onlara acı! hiç?.- - (Devamı — var) —