b h sile neşredilen ve eden “ Armağan yi yakından alâkadar eden bir Orta Avru w sırada Ahnanyada Türkoloji- pada Türkiyatçılık Vaktile İstanbul Darülfünununda Profesör- lük etmiş bulunan Alman Türkiyatçılarından Friedrick Giese'nin 70 inci yıldönümü dolayı- on dört etüdü — ihtiva » dolayısile... | Ragb Hulösi, Cağferoğlu —Ahmet | ve Sadetitndir. Tedkik ettikleri mev — büdiseye gabit oluyoruz: — Alman | zular şunlardır: Türkiyatçılarından — Prederleh Gi-| 1 — Birkaç Azeri kelimezine da- O se'nin'?0 inci yıldönümünü katlamat | ir, Cağferoğlu tarafından, venilesile- “Türk- kültürile- alâkalı — 2 — İstanbul İnkılâp müzesindeki &n dört etödü ihe anctim — Ozmanlı Yva öden 175 sahi Yazan tarihine dalr, Sa. felik bir CArma- tir. Türk Hsan ve odi iyatı — Gzerinde galışan eçnebil — âlimlerin. Bea zeniş tetkik sahasınım üs bir. kısmmmı aeçtikleri ve ihtlsas sahibi oldul malâmdur. Dr. Glcse'nin sahası daba xziya- de Türkiye Türklülüğünü alâkadar eden meseleleri İhtiva ediyor. «Ar- mağan> lar umümiyetle hasredildik- leri şahsiyetin ihtisns ve mesleği ile lyhıil*.l tetkiklerden teşekkül ettiğin- den «Dr. Gicce Armağamı da Türke. TP SA SA ğ A O OA V Krerin İhtiva — ettiği — etödlerden üçü Türk Hemıyatımı datr olup AL man, Macar ve Türk — profesörler tarafından — yazılmıştır. — Bunların mevruları «Türklerin Acemlere ver Bikleri adlar: Tat ve Tajik>, «<Orhot yansına dalr> ve #Azerbaycan leh- gesine mensup birkaç kolime hak kında> dır. Sekir etâd 'Türk tarihine aittir. Muhtelif cenebi ve Türk Alim- deri tarafından vücude getirflmiştir. Nihayet sön Iki etüd İslâm kültürü- ü alükadar etmektedir. Eserin muhtevi olduğu on döri etödden yalnız ikisi İtalyanca olup diğerlerinin bepsi Almanea kaleme almmıştır. Üç Türk âlüminie sAr. mağan> A 1 , Türk Nim dünya- t t y İ ; j ) i ı j | ü e F 1 için İftihara değer. Bu Alimler, Üniversitemizin. genç — unsulurından Hakikat kaçakçılığı Peyami SAFA dilemiyen türlü çeşitleri vardır. Muhakkak olan şudür ki, dün- yanım hiçbir yasağı, hakika'in, yazandan okuyana seyyale ha- linde intikal etmesine mâni ola- mamış, bilâkis onun tesirlerini Arturmıştır. Bunları ne münasebetle dü- şündüm ve yazdım? Onu da - Ergun, hakikat kaçakçılarının başı, piri, üstadı Namık Kema- Tn sürlerini, İnkılâp Kitapevi- nin bastığı büyücek bir ciltte toplamız Sultan Hamit devrin- de, bu kitabt dolduran vatan manrumeleri neşredilmemiş ol- duğu halde, namuslu mün verlerin hepsi bunları ezber bi- Hyordu; çünkü masralar ve be- yitler, tütün paketlerinin arka- sından, bizer kaçak mâna kafi- Jesi balinde, gizli gizli hâhıza- Tasa atlıyordu. Meşrutiyet ve Cümhuriyet, “Namak Kemali hakikat kan kurtardı. güsi Bugün enun fikirleri bol bol güneş gö- rüyor, Demek hakikati yasak etmek, içkiyi yasak etmekten daha zor; çünkü inman, ki has kikat sarhoşudur, doğruyu el alundan tedarik etmek için, kölcuların bilmedikleri ve vez: medikleri ne vasıtalara sahip- virl Edebi Toman: 6 de unutmazdı. Sanırını 4 bu bardak dolusu şa- tü eder ve dayak Böyle zamanlarda madam E- liza bir münasebetini — getirerek ayanıma gelirdi. Beç D ada beni rezi eğiyor. bugünleri görecek kadın mi tan> veşmdilnis- - Ziyaeddin Fahri Tefi bahislerinden müteşektildir. (1 |. zah edeyim: Sadettin Nüzhet | ETRAFIMIZDAKİ dettin tarafından: 3 Yi manbosdaki ameli |kelime Sonolojisine dair, Ragıb Hu- “lüsi tarafından. Almanca yazılmış olun bu üç etild, esasen mevzua — ve alâkalı — olduğu Dyahsiyet — bakımından bizi alâkadar Şeden <Armağan> a huzüsl bir kış- mat vermekliğimizi icap ettirmekte- dir. v.. Eserin sonundaki bir listeye göre Dr. Glese'nin umümlyetle Türkolo- İjiye ve İslkmiyata alt tetkikleri otu- çmektedir. Bunların bir kısmı son edebi hâdiselerimize meselâ şair ’ Mehmet Eminle romancı Hüseyin Rahminla ererlerine taallük etmek - tedir. Bu arada Ük Osmanlı. tarihi vesikaları, Alman müsteşeiktimin hu- Büsi alâkasmı celbelmiştir. — Genç Türkiyatçımız Bay Sadettinin «Ar- | Mmağuns daki tetkiki, bu bakımdan Müsteşrikin meşimal olduğu bir saha- ya Sİt olması itibarile ayni metak- Üain bir devamı sayılabilir. | Bu cArmağan> : tertip ve neşre- den Alman Türkiyatçılarından Prof, C. İasehke 'nin tanzim eylediği Ha tede, mühterem müsteşrikin saktile Türkiyede neşrettiği iki tetkikin ia- mİ mevcat değildir. Relki de ref. Jasehke, Bu tetkikleri pek mühim Bulmadığı için listeye ithal eyleme. Dmiştir. Bununla beraber zikredelim: 1 — Töürk llsan ve tarihine dalr bazı şeni Alman neşriyatı, Edebiyat | Fakültesi Mocmaam, 1916, sayı 2, | s. 286. 2 — Turfan befriyalı ve bu haf riyafım Türk tarih ve meleniyetine müteallik netaylel, Edebiyat Pakül- desi Mecmuus, 1910, sayı 5, 8. 537 Bunlardan evvelkisi —bir kitabt. yaklır. Dr. Gite bu kitabiyatında , Rang'ın, — Marguart'ın — Türkolojiye Bit üç etüdünü tahlil ediyor. İkinel- |tine gelince, O zamanın — Türkiyesl için yeni ufuklar açan bu makalesi- ni Dr. Giese şöyle bitiriyordu: «Ber- linde bulunduğum aaman, ziyaretile mübah olduğum Osmanlı dostlarımı Ülmi akvam) müzesine — götürerek, bu Asârı göztermek itiyadında idim. malümat için izam edilen ve gerek kendi hesapla- mma tahsil veya ziyaret makasdile Berline #iden — Osmanlılara mezkürenin (yâni Turfan — hafriya- tndan çıkan Türk eserlerinin) ziya- ret ve temaşasmı — tavsiye ederim. Türk kavmi necibinin en kadiım ba- kayası medeniyetini — öğrenmek — ve bilmek her Osmanlı için bir vazifel mükaddese olmahdır. Bu keşfiyat ve tetkikatın Türkler arasında İntl- Şarı — sayesinde, — Türklüğün — maszil medeniyetini gösteren bu kabil âcâ. rın teikik ve tahsil merakının Türk erbabi şibabi. arasında gitükçe te zayüt ve tevsasü edeceğini ümit ede- vim.> Dr. Giese'nin memleketimizle alh- Vikanı yalkiz mazart ve Ümi snkada değildir. Bazı müsteşrikler — vardır ki, Türklüğe ait hiçbir mintaka gör — Dİ Festaebrift P. Gicne, ans aa Vina des süsdeneigeten — Göbürtetage, ü Ow? Sürpagop definesinin heyecanı Anadoluya kadar sirayet etti Kariler tabakatlilarz mütehassısının adresini istiyorlar , Geçen cumartesidenberi define me- Taklılarını Bir kat daha — heyecana döşüren Sürpegoptaki bir milyoa İl. ralık define araştırman şu dakikaya kadar müsbet bir netice verememlş- tir. Bu vaziyet karşıunda -bir hayli Pisct paramı ödiyen Vartahi vekili Os. mahin sen bir ümide, Rus tabaka- |tülarz mütekassssı Prena Yuri Leo- nidess ile arkadafı Ahmed Hidaye- tin güsterecekleri yerlerde bugün de |kazıya devam edecek ve yine bir şiy elde dilemezse, hafriyatı tatil ede - | cektir. Haber aldığımıza göre Sarparop mezarlığının kemen hemen ayni yer- lerinde, bundan on bir sune evvol de | bafriyat yapılmış ve neticeye varı- iamamıştır. Bu defaki hafriyatın — hosusiyeti se; işe tabakatülare mütehasıısları- mm karışmış olmasıdır. Bu sebepledir ki; Anadolunun bazı yerlerinde define balacaki |ncdenler, bu mütehassısların 28 tür- Kü âlât ve edevalıma İacinatla müzber neticelere varabileceklerini ümit et- | tiklerinden Sürpagoptaki hafriyatın sanunu / sabırsızlıkla - beklemektedir - ler. | Bu arada Amasyada bulunan ka- İrilerimizden dokter Ali Haydar Br- yıldırım, bize gönderdiği bir mek - tupla, İstanbuldaki hafriyat, define |wi meydana çıkardığı takdirde, ayni V aekilde (tariht bir şehir olmakla top. bağmm altı da hayli zengin bulu nan) Amasyada ilmi usullerle kazı- larda bulunmak üzere bu tabakatül- arz mütehasmslarile temasa gelmek istemektedir. memişlerdir. Woselü vaktile birkaç dersini Berlinde dinlemiş — olduğum Tabtevaffa Prof. Bazg'n bu zümre den olduğunu zannediyorum. Kalbu- İki Prof, Gicse, 1915 üniversite wsla- pbatında Edebiyat Pakültesi Ural LAltay — Hisanları profesörü — olaral | Türkiyede bulunmuştur. — Ankarnda toplanan Türk İisan kongresinde de Almanya mümessili olanak — bulun- | duğunu biliyoruz. Türkçenin iHisakı |eillerden olup —olmadığı — hakkındı. cereyan ödat gön | münakdşülarda; gramereilerimizin — Dr. — Giesa'nin kongreye vermiş olduğa — rapordan İstifade ettikleri anlaşılmaktadır. vv Dr. P. Giese'nin Türkiyede birkaç Türk talebesi vardır. Almanyada TTürkoloji tahsil edenler, daima kıy- metli zağsteşrikin — himayesine — ve Üteşvikine mazhar olmuşlarlır. Hat- tâ 1916 da Osmanlı devletinin Man- rif Nezareti onu, İstanbul üniveral. tesi Ural - Altay lisanları profesör- lüğüne tayin ettiği zaman mavuf 11- | saniyatçılarımızdan olup Amerikada | ve Almanyada «Türkische Sannene- | prachtheorie> denen nazariye hak-| kında çok orijinal ve ilmf telif ve tetkiklerile tanmmış — Bay N. DİL. men, kendişine birkaç zene doçent- Wk bile yapmıştır. —Almanyadaki Türkoloji mahfillerinde — Türkiyatçı Dr. Gicaa şerefine meraslm yapılır- ken, Türkiye Türklyatçılarının bu ineraslmin ve Deşriyatın mevmuu ©- dan âlime, önün Türk kültür tarihi- | ai aydınlatmak maksadile sarfettiği j Ozün Ömürler ve muvaffakiyerl) ça. hşmalar temenni ettiğimiz De. Öle- | *e'nin, 1916 üniversite wlahatı sana- sında Türkiyedeki İkmmetima, profe. Sörlük hayatına, derslerine ve e- söline ait hütıra sakibi olanların bize anlatacakları çok şeyler bnlun- duğunu zanmediyoruz. Bu gibk hâtıralar bir tataftan AL | manyada / müzteşrikin fisini Ptetkik edenlere faydalı olacağı xibi diğer taraftan da Ön'versitemtedeki islmhat hareketleri — ve neticelerinin 28 tür. |Bi kesif bir #ivrisinek akımı da bap | Mavuna inşa atı için yeni İnşaat atölyeleri kuruldu Limanlar Umum Müdürlüğü Haliçte büyük romorkörler inşasına da başladı Limanlar Umum Müdürlüğü mav- Bâ ihtiyacımızın tamamen dahilden temin edilmesi için mevcut mavna inşaat tezgüblarile etölyelerini tevsi e etmektedir. Bu eülmleden olmak üzere İzmirde büyük gayret- Vetle yeni inşant atölye vo tezgühla- rı karulmuş ve geniş mikyasta mav- —H — | na İnşaata başlanmıştır. Umum Mü- dürlük Haliçteki atölyeleri de takvi- ye etmektedir. Burada Türk işçi ve yerli malzeme İle yeniden büyük üç Tomorkör inşaatına başlanmıştır. Bu ramorkörler İstanbul ve İskenderan. daki İlman kizmetlerinde kullanıla - cektir. Floryada Büyük Plâj muvakkaten kapatıldı Buna sebep plâjın bir lâğmın patlamış | Floryada «Büyük Plâj> ı tam ar. ta kıamından geçen lüğını patlarm$ ve denizin sahiline doğru yayılmıya | başlamıştar. Pislikler; denize girenler için bü- | yük bir whhi mahzar tevlit ettiği g- damıştır. Relediye; derhal bu düğımın kapa, Deniz müessesele- ! rinde beden terbiyesi mükellefiyetine tabi olanlar Beden terbiyesi kanunu hükümle. İrine göre deniz mücaseselerinde ça- Tışan kadın ve erkek memurlarla İş- gilerin beden terbiyesi — faaliyetleri için Münakalât Vekâleti tarafından ayrılan tahsisat kabul olunduğundan faaliyete yakında geçilecektir. Limanlar Umum Müdürlüğü mü- | eseetelerinde çalışan memur ve İşçi- lerin fasliyet gün ve santlerini ten- bit etmek Özere dün Limanlar Umum Müdürlüğünde mü e yapılmıştır. İçtimada U | Raufi Manyas ile limanlar idaresine | bağlı mütsseselerin müdür ve şefleri | ve idarenin eper- mütehaansları -ha- | zır. bulunmuşlardır. | İçtimada açık havada — ve kapalı Simnastikhanede yapılacak faaliyetle deniz sporlurı sahalar kasbit e- dilmiştir. Liman Umam Müdüclüğü memurları Daçık Bava sporları için | Sarayburnunun — arkasındaki — geniş | kadan istifnde edeceklerdir. Kana. 1 jimmastikler de Tlman yıhtımında müsait görülen bir binada yapıla « taktır. İktısat haberlerl: Yerli bezden çuval imaline başlandı Fiyat Murakate Kömisyonu dün Mıntaka Ticaret Müdürlüğünde top- lanarak Ofis hestbına imal edilecek 100 bin kepek çovalının maliyet fi- yatlarımı tetkik etmiştir. Adunu ve Malatya — fabrfkalarında — dokunan yerli bezlerle imal edilccek olan bu çuvallar gayet dayamıklı olmakta ve 70 kita kadar kepek almaktadır. Bu Ymalâtla piyaaadaki çoval miktarı da | daha ziyade bollaşmız olacaktır. Bu bozlerin daha dayanıklı elun diğer bir nev'i e Vaşka İşlerde kullanıla- enk evsafta çuvallar da imal edile. bilecektir ! KISA HABERLER E e TANTA PARÇASİLE YARA- LANDI — Bebekte Boğa sokağınıla aturan 17 yaşlarında Ahmet, Manol. | ya sokağındaki mm bahçesinde illeğinde yıkılmakta o amdan düşen Yahta parçasila başıadan yaralanmış- | tır. e VALİNİN TETKİKLERİ — Lütfi Kırdar dün Beşiktaşa gi- müsmir olup olmadığı hakkmılr. bizi aydınlatacaktır. 1351 Bevtin, af. 1-178, Kemal Bilbaşar lik vermiye çalışan Hintli köle- lerim bile bu heriften daha iyi idiler. Diye casına yaptıklarını mazur a: termiye çalışırken bol bol Iırıı-[ disinden bahsetmek imkânını ba- hardu, Benden memnundu. —Çünkü sanatkârdım. Müzikle uğraşıyor- düm. Bu, pansiyonunu övmesine bir sebep teşkil ettiği gibi: — Ah Ferdi bey, Avrupada 'ne konserler dinlemişimdir.. di- | " Ziyaeddin Pahri ye yeni bikâyeler fırsat da verirdi. P © gece odama geç vakit dön- | düğüm için mutad akşam — ko- medyasını azaktan uszağır dinli- İyem_ı.ıam. Fekat madam- Eli- za henüz yatmamıştı. İrşi Nü Fetdk bay, geç gelece. | anlatmasına #inizi dememiştiniz. Çok merak ettim sizi... dedi. Sonza yine ko- casından bahsetmiye başladı. Üstelik bu akşam, üslü Çömür içinde gelmişti. Her zaman dinlediğim ve hiç bir zaman usanç duymüad kun İgarip hikâyelerine yeniden baş- ladı. Fakat bu akşam bu kadını dinliyecek sabır bende yoktu. İçimde garip bir huzursuzluk. başı ve kendimi dinle- |hayüsızca s#oyunmakta oldüğünü yakışıklı bir delikanlı i 'aratma san- | düşündüm. Sonra atölyede mek ihtiyacı vardı. Y: derek DpARA CaMİİDİN açılmazı kin yapılım kasırlıkları tatkik et « miştir, bitindeydim. Doğacak şeyin we olduğunu bilmiyordum. — Fakat bende bir şey vardı. Madam Ehizayı savdım ve oda. ma kapandım. | Bu saatlerde ekseriya pence- İkoyi açar.. b 'yatali. — Gdüsinü teşhir eden genç metresin mah- semiyetnie. sokulurdum. Fılhaki- ka o da yeni gelmişti. Odasında aşık yanıyordü. ve pencereleri açıktı. Fakat bu gece, kendi kan- dime (niçin?) diye — sormadan perdeleri kapattım ve - piyano- şina olur dum. Yalnız piyenonun anipullerini yaktım ve karanlığa — haykıran bergem — üzerinde parmaklarım | gezindi. Karşıdaki evde şimdi kadının tasj | - Plija girllip yıkanmam muvakka- | içinde “zündeki <i ortasından geçen olmasıdır tılması için âzımgelen tedbirleri al- mş ve Belediye Heyeti Fenmiyesin- den ayrılan bir heyet de dün plâja günderilmiştir. ten menedilmiş ve sahibi cezaya çarp torılmıştır. Fen Heyetinin rapora göre, Jüzimgelen tedbirler a. İmacaktır. —e Kadıköyde raporlu hastalar francala alamıyor mu? Kadıköyde raporlu hasta- İara francala veren Kars pas- tahanesi kendine göre bir sa- at tayin ederek 6 dan B e ka- dar francala dağıtmakta 8 den sonra müracaat edenlere (Francala kalmadı) cevabı- ni vermektedir. Raporlulara #anrala veren firınlar un verildiğinden bu (yoktur) cevabınım mânası nedir? , .Her gün ellerinde rağorları olduğu halde (rancalasır ka- Tan hastatar namına alâka » bu işe müdahale et melerini rica ediyoruz. Karaköypalaslta Aram İn- şaat şirketi memurlarından Hasan Adliyedes Denizde boğuldu Dün sabah Yemişte sebae hâlinin önünde 36 yaşlarında bir erkek ce- sedi ştur. Yapılan tahkikat sonunda bunun Barsalı Zeki adında birisine ait ol-| duğu ve kazaen denize düşerek bo- Kuklüğü anlaşılmıştır. bir genç öldü Samatyada tramvay enddesinde 5 mumaralı evde oturan Şerif oğl yaşında Ali Yeşilirmak dün yanlış hkla ilâş yerine tuz rabu içmiştir. Bancilar içinde Cerrahpaşa kasta. nesine Kalıfırılan genç, çok yaşama- | Mmiş, Diraz sonya Glmüştür. Vakaya | adliye el koymuş, Alinin cesedi adli- ye dökteru Hikmet Tümer tarafın - dan muayene edilecek defnine vub - zat verilmiştir. Kadıköy cinayetinin muhskemesi Bir möddet evvel, Kadıkâyünde | Güzhr, Ş ve bu yüzden kav Çodunlardan — Yopuk gaya tutuşa Mehmet, eline geçirdiği kalın Bir sopa Üle Şabanı başına Vure vura öle dürmüştü. Kepuk Mehmedin dön İkinci Ağırcerada başlanmıştir. | Katil, Şebana sopa ile vurmadığını | muhakemesine | Medihanın çıplak ziyamı gözü- mün önündemn geçti. Onun ma- sum hicabını, takdim sahnesini, hmisafir salonundakt? konuşmanı- ja, kirmiz düğmeletini " tekrar hatırladun. Parmaklarım — tuşlar üzetinde dalgin geziniyordu. Ne- den sonma farkıma — vardım ki «Valse davet> i çalmaktayım, Ve ben ©o gece «Ölümden kurtuluyorum> isimli bir romans yazdım. a 3 Onları sik sık ziyaret ediyor- düm, Evleri hiçbir zaman misafirsiz kalmıyordu. Fakat gelerler mu- ayyen kimselerdi. Bunlardan ilk | nazarı katimi çeken — gair Muzafferdi. Zarif giyiniş. esmer, | (his meselesi gibi müdalaa İnce yoktu. Her edebiyat mesleğini Bir tavuk yüzünden büyük limanı Odesa da büyük bir . hücumuna uğramıştır. Al- kavvetleri Sovyetler Birliği cinayet ni üçüncü büyük şehri ve Ukray- Suçlunun muhak e- (fin önüne gelmişlerdir. Şimdi AL mesine dün başlandı :" Geçen —pazartesi kemşusu Kudsiyi bir tavuk yüzün den bıçaklıyarak öldüren Velinin mu hakamesine dün de İkinel Ağırcesa- dü devam edilmiş, katilin gösterdiği gahitleri dinleniimiştir. hepsi de vaka sırasında orada olma: dıklarını, hâdiseyi işittiklerini, faka Velinin iddin edildiği git Kudsinin yolunu beklememiş olduğunu söyle - müşlerdir. Bandan sonra, müdafaa şakidi olarak dinlenilen Velinin kız kardeşi Şaziye İse gu noklayı ifşa etmiştir. Bu genç kur demiştir ki: — Ağabeyim ila Kodsi, Perihan adında bir kaz yüzünden kavgalıydı. lar, Kım ikisi birden seviyor ve biri- birlerimi atlatmak İatiyorlardı. Vaka gecesi Kudsi, ağabeyimin Hem ağabeyimin elindeki yara da |sine evveles yoktu, kuvra srasında ol -İmişti. muşter, Bu da Kodsinin kendisine bıçakla taarruz ettiğini gösterir. Şahitlerden bir tanesi gelmemişti. (tesir yapmışlır. Mabkeme bunun çağırılmasına ka -|Nazırı Eden bu devletin Tar vererek düruşmayı talik etmiş- Hr. Belediyeder Çalgılı gazinolar hoparlör kullanamıyacaklar |( Bilhasaa sekak aralarında bulunan bazı çalgılı ve içkili lokantaların bo- =r|0' kullanmaları yasak edilmiş Bu gibi gariolardan, tanınmış muganniye ve incasaz heyetleri ge- tirtenlerden bir beyet, düm Beledi -| letin yeye Mmüracaat ederek gazinolarına | İtalyaya karşı olan bağlılığı ve it- gelen müşterilerin bu yözden biçbir | tifakı devam ettiğini teyit etmiş- şey düyamyacaklarımı, hele arka $e | tir, ralarının hiç dolmyacağını, böylece çok tarar edereklerini ileri sürmüş- ler ve Bu kararın Kaldirilmasını ti- " lalasmme b alşlşişkeln Polistei Bir tatlıcı dükkânın-| dan yangın çıktı Yedikulede —tramvay — enddesinde Müzlümenin 5000 Hraya sigortalı e tatberik Devlet Liman İşletmeleri — Umumn Müdürlüğü memurin — nizamnamesi Münakalât Vekkleti tarufından sıvlanarak dün şehrimizdeki alâka - darlara gönderilmmiştir. Yeni mizamname ile Limanlar U - mum Müdürlüğü emrinde çalışan memurların teyin ve arzilleri, nakli- leri ve mezumiyetlerini içap eitiren tenbit edilmiş ve bundan Başka memarin vazife ve hizmetle- rile “deniz hantanezinden istifade e- debilecekler nim tatkikına derhal sü iylece bir do- | kunuverdiğini, bilühare de kendisile barıştığım. ve Şabanm evinde ecelile öldüğünü —iddia etmiştir. — Neticede mühakeme, şabitlerin çağırıkp din - Tenilmesi için bağka bir göne bırakıl- miştir, Tath konuşuyordu. Fakat ben- den biraz daha fazla ukala idi, Her mevzu üzerinde - tereddüt etmeksizin münakaşaya girebili- yor, ve iltizam ettiği fikirleri, :- edi- yordu. O Medihaya ne kadar iyi davranıyorsa, Moe! nin ekseri ya ona karşı o nisbette — sini hattâ dürüşt hareket ettiğini gö- rüyordum. Haddi zatında, kısa - bir za- man Sorbün — üniversitesine de- vam etmesine rağmoen sik sık: — Ben Avrupada iken... Diya söze — ba; yaşa- makta olan edebiyat östadların: dan istihfafla, herhangi bir « kudaşmdan bahseder gibi anma- « beni de sinirlendiriyordu. Belli başh bir telâkkisi de kenarkı altı nsözlükprenksiz yü- ncelifir sarttırıyordu. yordu. muvafık buluyor veya reddedi- Dareen Sepi F ağabeyim Almanyaya karşı harbe girmesi, gülabe Te İ yeni dlleyama felâket ve harabi. ya Hm miktar yiyecek silâh Tunduğunu söylemiştir. H cağını ihtar ! Mihverden — ayrılacağı Anglo Sakson son günlerde beliren möre gelmiştir. dürlüğü derha Hçe başlamıştır. Köp- Yesnir bütün teferraat | rülerin tamirinden sonra bu mevki. da gösterilmiştir. Yeni mizamihame- İer kramnda yine seyriseflere eskinl buşlanacaktır. :ım Başlanacaktır. Harp ve İspanya bidir. Yarımaz otlar, nebatatları boğar, mahvelerler. Fena huylar, Aynİ şeyi, Peciyeler üzerinde ya parlar. Yaramaz otlar diği zaman, onların başını psulamak, hiçkir fayda vermes., Çünkü o tahribatını için için ya- par, ABcak onu kökünden süküp Çıkarmakla onun şerrindon — kut- tulmak mümkündür. m okşiyarak dindlemek, — yakut bunların yüzlerine bağırarak bir lâhan için sosturmak fayda ver- mez. Onların da kökünü kırmak gereklir. Yoksa onlur da yarı- maz otun mebata yaplığını, geei yemia Üzerinde yapar, seciyomi- xi gürütür ve ÖÜldürüzler. ve Japonya çalışmakla General Franko, Amerikanın sebep olacağını dâ ihtar et- 'a devletinin bu siyaseli ve Amerikada İiş iktısadi siya- karşı takip ettiği müdafaa yollu —2—,-— "_bm' ÜrEl Devlet Şefine ciddi bulunarak bundan yardım eimişlir. Fakat İngilterenin daha Japonyadandır. Hariciye Nazırı bu dev Misakile Almanya ve İt oei seyrine HF Bu resmi beyanat, Japonyanın hakkında ümitleri su- | | Köprülerin tamiri için Nafla mü- 'Yaramaz otlar, fena huylar gi- tr- Pona huylar da özledir. Bunla.