e K HAZİRAN 940 2MN ÖNE BeDpELi Ecrel 1 vene &Ay 3 Ay 2900 Kr. wo * mw 1Ay sw » am posta Mühadna #İmiyan memleketler için bedel müddet sırasiyle 8, 3,5 liradır. Abone be- İndir, Adres değiştirmek iştur. Cevap için mekap- İ0 kuruşluk pul iâvesi Jâzımdır, ka İNİN ekteplerde : iye İmtihanı esi İki gün intişar eden ihanlardan bâhis yazı k bir alâka uyandırdı. gelen, bize telefon tup yazan bir çok tale- talebe velileri, bu nok- ehemmiyetle durul. İslemektedirler: m da yazdığımız. gibi, iplerin eleme imtihan. gönderilen riyaziyeye suallerinden bazıları, altından kalkamıya- derecede zordur. Hattâ © rdur ki, ismi bizde mah. an bir m nh 40 seçme talebeden, İki tanesi > muvaffak ola. Maarif Vekilimiz İs- N bulunmaktadır. Alâka. takdirde, sorulan im. lerinin, talebelerin bil. leriyle mütenasip bu- ğını görmekte güçlük ektir. Kendisinden, bir belerin mağdur olmaları. İyet veren bu İe yapılmış imtihan ne- hükümsüz saymasını (e hakkımız, ve vazife. o Hâdisesi Maslakta vuku bulan kunç kazanın tafsi Muşsunuzdur. Vâksâ, bü *banlarının sarhoş olduk- lan bu kazadan dolayı, | el hdaşlardan başkalarında laf ümiya ve bulmıya imkân p Yalnız, bu kazanın bize mühim bir ihtar var. Yaz 6, ve Maslak bermutat, #ahne olmıya başlamak. düşen iş, bu kazaları azal. k her tedbiri almaktır. irlerden en mühimini de, taki seyrüseferi çok sıkı ole tâbi tutmaktır. Me. | Iki günkü kazaya uğ- j tâ Büyükdere. anın vuku bulduğu yere 8 kadar, kimbilir ne müt. süratle uçarken, hiç bir m geçmemiştir. kontrole uğrasaydı, me. * şoförün sarhoş olduğunu * ve lâzım gelen tedbiri ki, oradaki otomobillerin süratlerini bilâyasıta #tmek lüzumu aşikârdır: ,*Sdbirin zahmeti, alınacak *e nisbeten hiç mesabe- Lİ, ih kir de Kim? , Ne tarihli gazetemirde Eyfip. mede halkım bir akşam ek. İdığından bahsetmiş, saat Sonra ekmek bulunamadığma Çünkü! *ken, yahut ta gelirken, | | İçerek bu hususta bize İrahat zatın sözlerini neşretmiştik, | Mae Eyüpte Akarçeşmede r imzasiyle Gulatadan pos. SİMİS bir mektup aldık. Tasx 45, Dilmediğimiz ba meçbul ker ki: denir ne garetenirin ve ne İ © Gazetenin muhbir ve muhar. Hiç bir suretle sit 0. | İF neşriyatı teksibini talep | İk tuban gönderitmesindeki mâ. “YİN tekzip edildiğini anlıya, d biz, ne Bekirin fırmın. #alısından bahsettik, Yarı, | Mevam, akşam Akarçeşme #kmeksiz kaldığını alâkadar. Dük ve tedbir alınmasını di. olmuştur, Bu Yazı, İtalyanın Bugünkü Hava Kuvvetlerinin Ne Vaziyette Olduğu Hakkında Okuyucularımıza Bir Fikir Vermiye Yarayacaktır talyanın Bugünkü Hava Kuvvetlerine Bir Bakış Şe harbe girme- si ihtimalinden bah- solundukça onun hava kuv- veti bakımından çok ilerle- memiş olduğuda söyleni- yor. Habeş harbi sırasında, Ak- denizde başgösteren gerginlik üzerine, İngiltere hükümeti İ. talyanın hava kuvvetlerini he. saplıyarak, İngiliz harp gemi- lerini Maltadan İskenderiyeye göndermişti. Bu suretle İngiliz aarhl:larının daha emin bir va. #yette kalmasını temin etmiş, ve Maltanın müdafaasını da ka- ra ve hava kuvvetlerine bırak- miştir. Sinyor Mussolini, iktidar mev kline geldiği günden başlıyarak İtalyanm hava kuvvetini birin. ci dereceye vardırmak için ça. lıştı ve bunun için tayyare kul- lanmayı da öğrenerek hava kuv vetlerine ait her işi doğrudan doğruya kontrol etmek İstedi. Sinyor Mussolini, ağır bombar. dıman tayyarelerinde pilotluk edebilmektedir. Kendisile bir. likte bir defa uçtuğum için bu husustaki hünerini yakından bi- liyorum. 1914 — 1918 harbinde İtal. yanların bir çok pilotları şöhret kazandılar. Nitekim İtalyanlar tâ başlangıçtan tayyareciliğe e« hemmiyet vermişler, 1911 ve 1912 de yapılan beynelmilel tayyare müsabakalarında mü- him muvaffakiyetler kazanmış. lar, İtalyan fen adamlarıda tayyareelliğin tekâmülüne hiz. met etmişlerdi. eçen Büyük Harpten sön- ra faşist rejimin tecessüs etmesi üzerine İtalyan hava kuvveti bilhassa, Mareşal Bal TAN Yazan: Charles Grey (İngiliz Hava İşleri Muharriri) İtalyan hava kuvvetlerine mensup tayyarelerden bir grup bonun himmetile çok geniş te. rakki adımları attı. Mareşal Balbo, Savola deniz tayyarele- rile İtalyadan hareket ederek, Fransa ve İngiltere yoluyla A. merikaya uçmuş, daha sonra yi. ne Savoia tayyarelerinden mü teşekkil bir filo ile Garbi Afri. ka sahillerine giderek oradan da Cenubi Amerikaya uşmuş- tu. Balbo, Şimali Amerikaya yaptığı seyahattan dönüşünde donanmasını Azores yoluyla çe- virmiş, fakat Cenubi Amerika- dan dönüşünde, tayyarelerini satmış ve deniz yoluyla gelmiş. ti. İtalyan pilotları içinde rekor- lar kıranlar vardır. İtalyan de- niz tayyareleri, senelerce sürat rekorunu muhafaza etmiş, daha başka İtalyan tayyareleri de u. zun mesafelere yük taşımak re- korunu kırmışlardır. Üç motörlü Obombardıman tayyaresi olan Savoja - Ma. chetti, dünyanın en iyi bombar- dıman tayyareleri arasındadır. Duçenin oğlu Bruno, bu tayya. relerin birile Garbi Afrika sa. hiline ve oradan Brezilyaya uç- tu. Bu tayyareler, İspanya da. hili harbi sırasında Majorka. dan hareket ederek Barselona, Valensiyayu ve cümhuriyetçi- ierin elindeki limanları bombar. dıman etmişlerdi. talyanın, cephede kulla. nacağı tayyarelerin iki bin kadar olduğu, fakat bunla- rın baştanbaşa modern bombar. dımancılar ve avcılarla müceh- hez olmadıkları söyleniyor. Fa- kat bu söz, herhangi hava kuv- veti hakkında söylenebilir. Çün. kü her devletin harbe sevkettiği tayyareler hiç olmazsa iki sene liktir. Bazan beş altı senelik tay yarelerin de harbe sevkedildiği göze çarpıyor. Almanların Nor. veşte asker taşımak için kullan. dıkları tayyarelerle bombardı- mân tayyarelerinin mühim bir kısmı on seneli! Modern bir hale getirilen Savola Marchetti bombardıman (tayyareleri üç motörlü olmakla beraber en modern tayyarelerden geri de- gildir, hattâ Alman bombardı. man tayyarelerinden daha iyi- dir. İtalyanların en yeni tayyare. leri olan Breda, Caproni, Mac chi tayyareleri en İyi tayyare- ler arasında sayılıyor. İtalyanın iptidai madde bula. mâmak yüzünden tayyare istih- salini azalttığı doğrudur. İtalya, ç mayıs günü denize indi- rildiğinin ikinci senei dev- riyesinde İngiliz zırhlısı Afridi Norveçe levazım ve asker taşıyan gemileri bombuliyan Alman tay. yarelerine rastgeliyor. Tabii he. ten etrala ateş saçmağa başlı- yör. Gemide, üç kişi müstesna, herkes silâh başında.. Bunlardan Ikişi üst güvertede oturmuşlar, ellerinde bıçaklar, önlerinde ek- mek, dövüşenlere sandviç ha. zırlıyorlarmış. Aşağı salondaki üçüncü bir nefer ise büfedeki li- kürleri biribirine karıştırarak o günün içkileini temin ediyormuş. Bu üçünün bu işlerle uğraşması. na sebep bu hücumun çay vakti olan saat dörde tesadül etmiş ol. masıdır, Malüm a İngiliz ananesi... A- teş altındayken bile saat dört ça- yından vazgeçemiyorlar. Derken İ gemiye bir bomba isabet etmiş. Sandviç yapanlardan bir tanösi derhal ölmüş; diğeri de boynun. dan yaralanmış. Bir kaç dakika sonra batan Afridi mürettebatı- nın bazılarının deniz içinde san. Yugoslavyadan teyyareler için lâzım olan magnesite'i ve İs- panyadan demiri alabilir. Fa. kat bunların bedelini ödemek lazımdır. İtalyan makinistleri dünya- mn en iyi makinistleri arasm- dadır ve İtalyanın tayyare fab. rikaları çok İyi teçhiz edilmiş. tir, İtalyan hava kuvvetini kur. mak şerefi Mareşal Balboya alt olmakla beraber daha sonrh Ge. neral Guidoni bu işi ileri götür- müş ve kendisi bir paraşütün a- çılmaması yüzünden düşüp öl- müştür. İtalyan hava meydan- larından biri onun adını taşıyor. Mareşal Balbonun Trablus- garp valiliğine tayini üzerine, General Valle, İtalyan hava kuv vetlerinin başına getirilmiştir. Gereral Valle daha sonra Arna. vutlukta maden arama işlerine memur edildiği için İtalyan ha- va kuvvetlerinin başına Gene- ral Pricole tayin olunmuştur. Amerikanın Avrupa Harbi Karşısında Vaziyeti Nedir? “Amerikanın Avrtpa harbi karşısındaki vaziyeti ne- dir? U. P. Ajansınm bir muhabiri bir ay Amerika içinde dolaşarak uzun uza. dıya tetkikat yapmış ve müşahedesini aşağıdaki ra. raporda hulâsa elmiştir, P, P. Ajansı bu raporu Istan- bulda munhasıran gazete. miz tarafından neşredil. mek üzere bize göndermiş tir.» . merikada dahili me- seleleri | halletmek yolunda umumi nikbinlik hüküm sürdüğü halde Av- rupa meseleleri derin bir endişe ile karşılanmaktadır. Amerikada iki ay süren bir #eyahat neticesinde edindiğim kanaat bu merkezdedir. Avru. padaki muharebe haberleri gün geçtikçe Amerikalıları daha faz. lsalâkadar ediyor ve İnfirat .siyaseti taraftarlığını günden güne zaafa uğratıyor. Bu yüz- den silâhl günden gül ve herkes deniz ve hava'kuv- vetlerinin arttırılmasın İste. mektedir. Nevyorkta çikan Daily Nevs gazetesi; “Programımız şuok makdır: Her zırhlıya karşı de. nizüstü, odenizalk iki arhh yapmak.” demekle efkârı vw. mumiyenin hissiyatını ifade et- A verem alâkadar eden en belli başlı meseleler. den biri Holanda Şarki Hint a- dalarının mukadderatıdır. Ba- Cümhurrelsliğine üçüncü defa olarak namzetliğini koyacağı zannedilen Mister Roosevelt zi müşahitlere göre şayet Japon ya buralarını işgale kalkarsa, Amerika, Jâponyaya karşı gel. mek ve harbe girmek mecburi. yetinde kalır, Fakat Japonyanın böyle bir harekete teşebbüs et- miyeceği anlaşılıyor. Amerikada umumi alâka w yandıran bir mesele de Cümhur relsliği intihabatıdır, Bugünkü vaziyete göre, cüm. huriyetçilerin İleri sürecekleri en kuvvetli namzet Thomas Devey'dir. Onun kuvvet bulma- &nin iki âmili vardır. 1— Efkâr umumiye De. Mi yapanlarla mü. ca bir adam ğ kanli olduğuna 2 — Efkâr umumiye Devey- in kuvvetli seviyesine itimat etmekte ve onun fırka liderle. rinin emrilç hareket eetmiyece- ğine inanmaktadır, Devey'nin gençliği ve canlılı. ğı da Beyaz Saraya girecek şah- siyet içim lüzumlu meziyetler sayılıyor. Demokrat Partisinin namzet göstermesi ise Mister Roosevelt in arzusuna bağlıdır. Mister Ro. oscvelt henüz bir şey söyleme- diği için onun üçüncü defa cümhurrelsliğine o namzetliğini koyması muhtemeldir, rai halkmın büyük ekseriyeti; Amerikanın harp harici kalması lehindedir. Fakat Amerikalılar müttefikle. rin harbi kazanmalarını mütte- #iklere teyyare, otomobil ve ip. tidai madde gibi lâzım olan her şeyin verilmesini istiyorlar. Müttefiklere karşı beslenen düşünceler, fertlere göre değiş. mektedir; Bir çokları Almanya- nin, bilkassa demokrat millet. leri ortadan kaldırarak müteca.. viz bir siyaset tuttuğuna, Hit. ler Almanyasınm demokrasi müesseselerini yıkmaktan başka bir şey düşünmediğine, İngilte. Te ile Fransanın gelibiyoti tak. dirinde ne yapacakları malüm olduğu halde Almanyanın ne yapacağının meçhul olduğuna kanidirler, Almanyaya karşı sempati gösteren bir ekalliyet te var- dır. Bu ekalliyete göre, Alman. yanın yeryüzünde daha büyül bir mevkil olmak gerektir. Fa- kat bunlarda Almanyanın trki ve dini sebepler yüzünden in- sanları tazyik etmesinden hoş. nu değildirler. Amerikanın Avrupa ile mü. Masebetlerinin mahiyeti hakkın- da hüküm süren kanaat bu mü. nasebetlerin iktısadi esaslara dayanması lüzumudur. Fakat, herkes harbin sonunu bekliye. rek herhangi bir taahhüde gir- mek istemiyor. MACA Bugünkü Bulmacamız 109 04, 9 7 v0 SOLDAN SAĞA: 1 — Cefonın nddi « Bir zamir - Bir uzvumuz."8 — Lâkin - Alılgen. $ — Beyaz peynir değil - Bir hart - Bir zamir. 4 — Müsaade - Ütüleme &leti 3 — Bir hafife ismi « vilâyetimiz. 7 — Tecess denizde bir ada - Bir nota, 9 — Sa- nat « Anne, YUKARDAN AŞAĞI: 1 — Rakı dağıtan - Üzüm verir. 2 — Amerikada bir nehir » Hayâ, 3 — Faşizme menrup. 4 — Hatırlamak — Uzaklık bildirir. $ — Ulanma - Bir millet. 6 — Çayırda bulunur. - Ka- radeniz sahilinde bir yer, 7 — Mensup « Sanat. 8 — Eklenir - Şan, şöhret - Bir islim. 9 — Bir zamir - Bir kuş ismi, . DÜNKÜ BULMACANIN HALLEDİLMİŞ ŞEKLİ SOLDAN SAĞA: 1 — Calais - O. 2 — Asil - Vr. 3 — Naz - Ati: 4 — Bülbül $ — Hata - Le. 6 — Rinyet, 7 — Ramazan, 8 — Adama - Asi, 9 — Sel - Talim, —— ASKERLİK İŞLERİ : Beşikta; Askerlik Şubesinden: 1 — Sit ÜN 535 doğumla ruhsatlı ve ihtiyat erattan yoklamalarını yap. tırmamış olanların bir an evvel yok. tamalarını yaptırmaları, 2 — 316 il 335 doğumlulardan ma, vazzallık hizmetlerini yapmamış ba, lunarların askeri muameleleri teticik edilmek Üzere nüfus cüzdanlırile bir. likte yoklama günleri olan perartesi, çarşamba ve cuma günleri saat sekir. den on ikiye kadar şubeye müracaat etmeleri, 3 — İstanbul haricinde bulumanle, rm bulundukları As, $, si vasrtasile sarih adreslerini bildirmeleri ilân o. lamtir, dviçlerini yemekte devam etifk- lerini bu hâdiseyi anlatanlar 1s- rarla söylüyorlar, Açıkgöz Garson Imanların Beşinci Kolonu İngilterede ne kadar faa. liyetteyse gözü açılan İngilizler de bugünlerde o kadar canla baş. la vatanlarını bu belâdan kur- tarmak İçin çalışıyorlar. Her va. tandaş küçük büyük, yaşlı ihti. yar, bunu üzerine Vazife edin- miştir, İşte bu bapta size bir fikir ve. recek olan Tereza Dönald'ın hi- kâyesi: Tereza, Southampton € varındaki askeri mentakaya ya. kın Hamble mıntakasında bir ga. İzinoda garsondur. Bir gün saat dört sularında, gazinonun gayet tenha olduğu bir zamanda içeri- ye bir yabanci girmiş. Bir ma. saya oturarak kendisinden cc. nebi şivesile, bir bardak bira, bir de küğit kalem istemiştir. Tere- za bu talepten şüphelenmişse de istenilen şeyleri kendisine | ver- miştir. Bir yandan da müşterisi. ni göz hapsine alan Tereza, onun kâğıdın üzerine bir takım acaip resimler yaptığını, çocuk oyun- Ateş Altında Kahvaltı - Açıkgöz Garson - Heyecanlı Bir Karşılaşma Al . Yazan: Sevim SERTEL Şüphesi büsbtün artan T. hemen kendisile dereden tepedan konuşmıya, o gün kasabada ya pılacak olan güreşlerden bir haf tadanberi bütün civar hı ağzında dolaşan dedikod bahsetmiye başlamıştır. O larda oturduğunu iddia eden bül müşterinin nedense bunlardan) hiç haberi yoktur. | Tereza bir aralık kendisine birl şişe daha bira getirmek üzere radan ayrılıyor. Döndüğü zaman) polislerle beraberdir. Bu ya cıyı şüphe üzerine tevkif memurlar, onu sıkıştırmca üze) rinde hüviyetini isbat edecek hiçl bir vesika bulamıyorlar, Fakat| elbiseleri, başındaki şapkası hep) si Alman malıdır, Biraz daha kikat yapılınca bir musikişle olduğunu iddla eden bu şahsı gayet mühim bir Alman olduğu meydana çıkıyor, * Heyecanlı Bir Karşılaş elçika ordusunun, B emri üzerine ansızın h meydanından çekilmesi İn ve Fransiz sskerlerini geri kilmiye mecbur etmi: Muv fakıyetle ricat eden müttefik duları İngiltereye naklolunuya lar.Orada trenle muhtelif yere dü ğrtılıyorlar. Bu sırada İngiltere bir tren istasyonunda şöyle b hâdise olmuştur: i Burada tesadüfen iki tren Ki şılaşmıştır. Birinin içerisinde heden dönen askerler, diğe de İngilterenin cenup sahi den daha salim yerlere gö! mek üzere toplanan çocuklar dır. Birinci trenin yolcuları rap ve perişan bir halde, yo! argın ve bedbindir. İkinci yolculârı ise onlar için yep; bir şey olan bu seyahatten mem nun, şen ve şakraktır. Bir ati pencereden dışarı bakan küçül bir çocuk, öteki trenden dışgi bakan bir askerle göz göze geli Ona elindeki çikolatadan bir ça uzatır, Sakalı büyümüş, leri yorgun bakan bu askere cuk daha dikkatle bakınca birde bire şöyle bağırır: — A, babam, babama bal İBen babamın yanına gidece; Küçük yavruyu bin müşkül la teskin edebilirler. Öbür vago daki asker de bilkin bir h dani cağı gibi iğri büğrü çizgiler çizdi. Sinirliliğin en meşhur alâmet- Torinden biri uykusuzluk, daha doğrusu uyuyamamak korku- sudur. Bu korkunun tesiri altında, si. nirlilerin bir çoğu herkesin uyu» yacağı saatle yataklarına girdik. leri vakit uyuyamazlar, Sağa dö- nerler, sola dönerler ve uyuya. madikça daha ziyade sinirlenir- ler. Arka üzeri uyuyamadan yatmak (a insanın zihnini daima daha zi e işletir. Sinirli olmi. yanlar bu vaziyetten istifade e- drek, uyuyamadıkları vekit tat. hı tatlı şeyler düşünürler. Kimisi de uyku saatinde yat. tığı vakit uyur, fakat bir kaç sa- at sonra yahut sabaha karşı uya. Bır ve hir daha uyuyamaz. Sinirlilerin gene bir çoğu da, pek âlâ uyurlar. Fakat uykuları dalma kuvvetli rüyalarla geçti. Zinden uyumadıklarını zanne- derler. Sabahleyin Okalkmıya mecbur oldukları zaman, kara. cİğer yorgunluğunun tesirile ge. len halsizliği uykusuzluğuna hamlederek daha ziyade sinirle. nirler.. Sinirlinin © uykusuzluğu da başka korkuları gibi, herkeste tabii olan bir halin ifrata götü. rülmesinden ibarettir. Sinirli ol. mıyanların da bir defa, bir kaç defa bir düşünce tesiriyle uyku. su kaçabilir; fakat buna ehem. miyet vermez. Sinirli olan bir defa uykusu kaçınca işi büyü tür, uykusuzluktan korkar ve ondan sonru uykusuzluk büsbü. tün yerleşir... Hele ötekinden, işittikleri uyku ilâç. larını kendi kendilerine kullan. muıya başlıyan sinirliler artık bir daha ilâçsız uyuyamaz olurla; Uyku, vâkıâ, herkesin İstediği şeyderi, Eski zamanda bir şairin yerine yıkılır. AMELİ Ğİ İİ E.T İRAN) Sinirlinin Uykusuzluğu dediği gibi, oturmak ayakt durmaktan, yatmak oturmaktan uyumak tn sadece yatmı fikirlere göre, ku insanın hayatına lüzumlu yılır. Fakat uykusunun m geldiği, neden lüzumlu hâlâ ispat edilememiştir. Haya tan hiç olmazsa üçte biri uyku geçmelidir, derler. Fakat o dar. Niçin, kimse bilmez, | Bundan başka, insanın günlerce uyksuz kaldığı haldı bunun ayrıca bir fena tesiri, madığı ateşli hastalıklarda dana çıkar. Grip hastalığına tü tulmuş bir kimsenin günler uykusuz kalması hastalığı geçmesine mâni olmaz. Mi rebelerde de günlerce ve larca uyuyamıyan askerlere ty kusuzluktan dolayı bir hastal geldiği işitilmemiştir. Onun için uyku herkesin #x3 ettiği bir şey olmakla beraberyi kendi kendine gelmediği t de merak etmiye, uyumak ilâç kullanmıya ciddi bir bulunmaz. Uykusuzluk vü, bir tarafında istiraptan ileri gi lirse, o vakit o Istırabı teski dilir, Fakat belli başlı bir sel olmadan gelen uykusuzluğu & $ı ilâç kullanmak hiç uyumg maktan daha fenadır. İlâcla yumuya alsan bir daha ilüçse uyuyamaz. Uyku ilâçlarının he si az veya çok zehirli maddeli demektir. j Benim fikrimce, vücudün hi tarafında bir hastalık bulun dan, yalnız sinirlilikten geli uykusuzluğa karşı en iyi ilâç güzetede yahut hir meemusi keyifli bir hikâye okumaktır, san öyle bir hikâye okudukça, tesirli sayılan ilâçların vere uykudan daha tatlı uyku