bina nisbet bahçeye asıyorsunuz. de- Mahkermelerde Saldırmaya Sarılınca Yedi Yerinden Yaralamış! Kadının hiddeti iki erkeği çileden il Emine ile Mehmet Topkapıda bahçeleri müş- bir evde oturuyorlarmış. Mehmedin karı- asker çamaşırı yıkıyarak geçiniyormuş. Dün bir miktar çamaşır yıkamış ve bahçeye ser- Emine evvelce Yakup adlı bir çöpçü ile ni m Son zamanlarda ayrılmış ve Ha- n ninde birisile evlenme kararını vermiş, karardan sonra da beraber yaşamıya başla- », Fakat kadın Yakuba nedense kızgın- Mehmedin karısının bahçeye serdiği ça- ırdan altısınım Yakuba ait olduğunu in etmiş ve eline bir ustura alarak hemen ye fırlamış, bağırmıya başlamış: —— Vay... demek, siz benim düşme- bın hÂlA çamaşırlarını yıkıyor ve Ve İlyme llyme parçalamış. Bu- da hımemi alamamış, parçala- Ii Çamaşırları toplıyarak ocağa at- ve cayır cayir yakmıştır. Meh- İn karısı, kazanacağı beş on ku- — Ben öğleden a hiç cevap vermeye lüzüm n saldırmasını çekmiş ve Üç İki Kilo Şarapla Sandal Safasına Polis dün Meşhut Suçlar Müddeiumumiliğine İnebolulu Ahmet, Şerafettin, arabacı Bekir isminde üç suçlu verdi. Kadir isminde ” | bir de şikâyetçi vardı. Kadir davasını şöyle izah ettir Unkapanı — Tekirdağı karaya gektim. İstirahat edecektim. "ran ar Polise Rüşvet Vermek İstemiş Til N , Yeşiltulumbada 25 numaralı: evde oturan : kasap Mustafa, on kilo kaçak et satarken ş W yakalanmıştır. İddiaya göre, polis bu kaçak- $ çılık hakkında tahkikat yaparken suçlunun kardeşi Mehmet bekçi Şükrü vasıtasile Hay- dar karakolunda polis Remziye beş lira rüş- 5 vet vermek istemiş, Remzi kabul etmedi, 4 için cürmü meşhut halinde yakalanmıştır. Po- N lis bu suçtan dolayı da tahkikat yaparak za- V Bit titmüş ve suçluları Müddelumumiliğe vermiştir. ARA TD Nİ $ Ahbap Çavuş Çıkmışlar sonra sandalımı iskelesinde Yangın Çıkarmıya yil İİ yakl paklar yari #“ingi cesa mahkemesine verdi. Hâ- kararını bugün bildirecektir, “Otomobiller w çarpıştılar ağ Evvelki gün gece Cümhuriyet cad- Mlesinde bir otomobil kazası olmuş E 23 numaralı şoför Fethullehm ettiği 4430 numaralı otomobil- İNE Bay Suldin idare ettiği 2206 nu- | lr otomobil çarpışmışlar. Fet- GWMillnhin arabasında bulunan müşte. i den eczacı Ahmet Nurinin refi- iiiğasi Behiye ile teyzezadesi Naciye, Möirilan camlardan yaralanmışlardir. örler suçlu olarak adliyeye veril- dir, Dün meşhut suçlar müddei- si suçluları Sultanahmet sulh Sandal sahibi değilim. Kiracısıyım. Saat oh dörtte mal sahibi geldi: — Kadir, sandalı çalmışlar! deği Gittim, iskeleye baktım. Hakikaten sandal koytu. Hemen karakola müra- caat ettim. Bizim sandalı Kasımpa- şa açıklarında olduğunu söylediler. Bir polisle gittik, orada bunları ya- Kaladık, Biraz daha geç kalsaymışız, sandalı aşıracaklarmız, Suçlu Ahmet kendisini müdfaa et- ti: — Hayır Bay müddelumumi, Biz İ sandalı çalmadık. Bugün pazar. iki i kiloluk şarap aldık. Şöyle bir deniz #kfası yapalım, dedik. Esasen Kadir yabaheımız değil. Biz de Tnebölülü- yuz. Giderken de sandalet Cemale ha, ber bıraktık. Şerefettin de Ahmet gibi söylüyor- du. Arabacı Bekir ise: — Beni misafir olarak aldılar, San. dalin kime ait olduğunu bilmiyo- rum, diyordu. Davacı, Suçluları katiyen tan- madığında ısrar ettiği için müddelu- Teşebbüs Etmiş Dün, meşhut suçlar müddelumu- miliğine bir kundakçıhk suçlusu go- tirildi, Bu, Kumkapıda Tülbentçi © datarında 375 numarada oturun Veli oğlu Müstafa adlı bir delikanlı idi, Davacısı da ayni mahallede oturan i Çankırılı İbrahimin kım Hacerdir. Kadın, şikâyetini şöyle anlattı: “. Mustafanm kız kardeşi kendi evine gelmiyormuş. Beni onu âyart- uğıma zahip olmuş ve kızmış. Hınci- nı almak için de odamın penceresine gazlı paçavra atarak tutuşturmak istemiştir. Müddelumumi Hikmet Sonel, bu iddianın ağır cezayı istilzam eder suç lardan olduğunu nazârı itibara ala- rak umumi hükümler dahilinde mu- amele yapılmak üzere dosyayı poli se iade etli, —————ğ— mumi Cemalin çağırılmasma karar verdi, Suçlular bugün hâkim huzuru- na gıkarılacaklardır. TAN 9 Yer kaldı 30 Temmuz Loyid OVâporile Venediğe Londra Paris Berlin Bükreş Ayrıca Playmuttan Hamburgu 2 günlük Transatlantik seyahati Kayid olmağa acele ediniz Sonbaharda PARIS SERGİSİ Hareket 10 Eylül Cuma sabahı vapurla Venediğe, ayrıca Venedik - Pra; Şehirlerinde Otel ve yemek Müracaat Beyoğlu NATTA Telefon 44014 gay EA m EA Sa VEFAT Tüccardan Duhani İbrahim Naci kerimesi ve Döyçe Oryentbank Dres- dnerbank (şubesi o memurlarından Mehmet Naci Duhaninin hemşiresi Bayan Şermin Gülhane hastanesinde uzun süren bir rahatsızlıkla miücade- ls edemeyip vefat etmiştir. Bugün Saat İl de cenazesi Gülhane hasti nesinden kaldırılarak Usküdarda ai- 16 metfenine defnedilecektir. Allah rahmet eylesin. “Askerlik işleri Tütün İkramiyeleri Veriliyor Kadıköy Askerlik Şubesinden; Harp malülleri ile şehit yetimleri. nin tütün ikramiyeleri gelmiştir. 6 Tem 937 den itibaren K. Köy ilçebay- lık binasında evlenme salonunda sa. bahları 8. 9 dan 12 ye kadar tevzi e- dilecektir. Sah ve Cuma günleri şehit yetimlerine, Çarşamba günleri de harp malüllerine dağıtılacağı için Pa. zartesi ve Perşembe günleri No. al- mak üzere şubeye müracnat edilecek. tir, Müracastta resmi senet İle nüfuz ve mâaş clizdanları ve üçer fotoğraf beraber getirilecekti Beşiktaş Askerlik Şubesinden: 1 — Malül subayların tütün ikra. miyelerinin tevziatma 6—7—037 ta. rihinde ve sanat (0) da başlanacaktır. 2 — Malül eratm tütün Ikramiye- sine 13 —7—937 tarihinde saat (9) da tevzinta başlanacaktır, 3 — Şehit ailelerinin 20—7—037 tarihinde ve saat 9 du tevzinta bügla- nacâktır. Alâkadarlarm senedi resmi ve ma- aş cüzdanile ve hüviyet cüzdanları ve üçer fotoğrafla 4 kuruşluk pul ile mü- raosat etmeleri. 4 — Tevzinat saat 9 dan 12 ye kadar devam edecektir. 5 — Tevzint müddeti dört aydır. edil. Bu müddet zarfında müracaat mesi İlân olunur. Hkâmatta kaç Amir varsa (o hepsinin. Son. “ra gelde polislik et. Size doğrusunu söy- Miyeyim mi Erden Efendi! İsterbeni vicdan Biz telâkki et ister mazur gör, ben biraz çetin dav. Tanmasaydın, doğrusu ben $eni iyite hırpalıyacak- tım. Ne yapayım? Allahaşkına söyleyin. Evde kaç Kişiyiz bilir misin? Dinim rabbena hakkiçin sekiz. Balkan muharebesinde, bir mihacir olduk. Trabzona geldik, oradan bir mühacirlik daha, haydi Konyaya, oradan buraya.. İşin asıl fena ciheti, bazıları fenalı- ği bilmiyerek yapar, mazurdur. Halbuki biz bütün fenalıkları bile bile, fenalık ve vicdansızlık olduğunu göre göre yaparız. Muavinin gözleri dolu dolu oldu. Çavuş Erdene İşnret ederek ikisi müştereken teselli ettiler. Biraz sonra Erden gitmiye davrandı. Muavin: — Olmaz, dedi, Aci buluştuk tatir ayrılalım. Ben #imdi o herife gider, karar mucibince komediyayı oynar gelirim, Burada birer nar şerbeti içelim. Ol- maz mı beyim? — Hay hay! Fena bir vesile ile, iyi bir dost kazan- miş oldum. Muavin memnun ve müsterih, kadınm yanma çik- ©. Kahveyi ısmarlayıp dönen kâtibe: © — Kuzum, dedi. Bl-e üç tane de nar şerbeti söyle- yiver. Haydi gözünü seveyim. bir tane de sen iç. A- ma Şiikrü ustadan. O iyi yapıyor. Jandarma çavuşile Erden odada yalnız kaldılar, Çavuş: — Erden Bey, dedi. beni tanıyabildiniz mi? — Hayır; ihtimal görmüşüm. — Birkaç defa Tuürkocağında görüştük. Son defa- © sında idare heyetine seçilmiştiniz. Genç jandarma # ocakları namma sizi tebrike gelmiştim. — Evet, hatırlıyorum. Evet, eset. Fakat isminizi? — Kizti. —Müstear mı? Bir kızı Kaçırdılar Kızılcahamam, (TAN) — Çamlıde İre nahiyesinden Yanik İsmailin kızı Zeynep mahalle arasından geçerken Ördek Mehmet, kardeşi Hüseyin ve analığı Gülsüm tarafından zorla ka- çırılmıştır. Zeynebin annesi Hatice bunu haber almea Gülalmün evine koşmuş, aralarında dil kavgası baş- lamıştır, Bu esnada Hüseyin birden- / bire ölmüştür. Yıldırımla Ölüm Kızılcahamam, (TAN) — Çamlıde İre nahiyesine bağlı kürt köyünden Mustafa oğlu Hüseyinin evine düşen yıldırım karısı Kâmileyi öldürmüş. tür, Konya Civarında Köylü Sigarası Konya, (TAN) — İnhisar idaresi; Ermenâk ile Hadım, Karapınar, Boz kır kazalarında köylü sigarası salıl. masını temin etmiştir. Diğer kaza larda ve mülhakatta da satılması için incelemelerde bulunulmaktadır. Merkezde bile köylü sigarası satıl mas düşünülmektedir. YENİ NEŞRİYAT Cümhuriyet Yasaları Kılavuzu — T. B. Millet Meclisinin kuruluş tari. hinden bugüne kadar kabul etmiş ol- duğu kanunların bulunebilecekleri me nabli ve her kanunun tadi) ve ilâve- sini ve Cümhuriyetten evvelki devre âi kanun, nizamname ve talimatname lerin de yerleri İle Cümhuriyet dev« rinde bunlara Yapılan ilâve ve tadil. leri gösteren bir eser neşredilmiştir. Dahiliye Vekâleti vilâyetler idaresi ikinei şube müdürü A. Şükrü Alpte- kin ile Kütahya müddelumumi mua» vini M. Hüsnü Özerdem tarafından hazırlanan ve “Cümhuriyet Yasaları Kılavuzu,, ismini taşıyan bu eserde B. Millet Meclisinin kararları, tefsir. leri, kararname, nizamname ve tali- matnameler, Şürayı Devlet ve temyiz tevhidi içtihat kararları ile bunlara ilgili olan tamimlere dair de malümat, 'Malüller Çağırılıyor Uskildar askerlik şubesinden: Usküdar askerlik şubesinde kayıta Ir harp malülü subay ve erat İle $6- hit yetimlerine 937 Yılı bey”iye ikrü miyesi tevziatına 12 temmuz 937 pü- zarteni gününden İtbaren aşağıda yazılı şekilde ve şubede tevziata baş» lanacaktır. İzdiham ve karışıklığı mu “ip olmamak üzere gününde müra- taat etmeleri ve İlçer adet vesika £o- toğrafı, maaş resmi senetlerinin ve nüfus hüviyet cüzdunlarını da birlik- te getirmeleri ilân olunur. (Müracaat günleri: 12 temmüz pazartesi subay- lara; 14 temmuz çarşamba erat, 16 cuma, 19 pazartesi, 21 çarşamba gün leri şehit yetimlerine), 5-7.037 mp ida di ai EM 1230 P'âkla mi 1250 Havadis, 13 Mei bil neşriyatı, 14 Son. Akşam neşriyat, Saat 18,30 Kon- ferana, kızılay cemiyeti namına Dr. Şükrü Hâzım. 1080 Afrika av hat raları: S, Salâhattin Cihan oğlu ta- rafından, 20, Rifat ve arkadaşları tarafından Türk müsikisi ve balk Şarkilari 20,30 Ömer Rıza tarafm- m arapça söylev, 20,45 Safiye ve arkadaşları tarafından Türk musi- si ve halk şârkıları (Saat ayarı) 21, 15 Orkestra, 22.15, Ajans ve borsa haberleri ve ertesi günün programı, 22,30 Plâkla sololar, opera ve operet parçaları, 23, Son, SENFONİLER 16.10 Roma kısa dalgası: Senfö- nik konser. 18 Varşova: Filharmo- nik konser (Novoviejekii Verdi ia 22 Varşova: Fitelberg'in ida» > delili 22 Milâno, Flo- ak Senfonik konser (Wagner, Beethoven, Ravel, Male). HAFİF KONSERLER 7,10 Berlin kisa dalgası: Plâk. 730: Orkestra. 9,20: Paris kısa dalgası: Plâk. 9,45: Plâk. 10.30: Ke za. 11.50: Keza 11 Paris kısa dal- gası: Plâk, 13 Paris kısa dalgası: Plâk. 13.10 Bükreş: Plâk konseri. 14,15 Paris kısa dalgası: Sille'den konser hakli, 15 Paris kısa dalgası: Grenoble'dan konser nakli. 15.05 Holanda kısa dalgası : Konser, 16, 20 Paris kisa dalgası: Plâk. 16.30: Hafif musiki (Şarkılı). 18,40: Ro ma kısa dalgası: Orkestra, şarkı, 19 Peşte: Çigan musikisi, 20.05: Prag: Askeri bando. 21 Paris kısa : Konser. 21 Varşova: Sa- lon orkestrası. 21.40 Prag kısa dal e Konser (Berlioz, Ducas). 21 : Peşte: Opera orkestrası (Şar kılı). 22 Kolonya: Çocuk konseri, a Prag kım dalgası: Koro, 22 : Büyük radyo orkes- veli 28 Stokholm: Askeri bando. 23,05 Prag kısa dalgası: Hafif mu- siki konseri, 23,20 Viyana: Radyo orkestrası. 23.30 Milâno, Florans; Konser, 24.06: Peşte: Çigan musi- OPERALAR, OPERETİAR 18 Moskova: Bir operet piyesi. nin nakli. 20.30 Lâypzig: Mozart. m “Die Hochzeit des Figaro” ope- Ne 20,30 Viyana, Graz: Rossini- rm esorlernu e in ventağlls” ie isli kö Gecme ob VSrUShetst ' 21.25 Bükreş: Triyo oda musiki. si (Beethoven). 2210 Ostrova, Prag: Okket konseri. 22,25 Prag kısa dalgası: Smetananm son eser İerinden kuartet konseri. 2240: Vi yana, Grez: Yayli kuarlet (Besi öven). RESİTALLER 15.30 Roma kısa dalgası: Piyano refakatile keman konseri. 20 Lâvp sig: Tirol şarkıları. 22.10 Bükreş: Arsx Lavaglan tarafından gari lar (Sehubert, Mozüri, Puccini, R. Strauss), DANS MUSİKİSİ 5 ai Kai; Bros'av, Ham- ur, ig. MÜHTELİR 16.10: Paris Kısa dalgası: Kadı. na mahsus program. 1940 Rona kıs : Arapça ye runsca mu sikii neşriyat, —No.54— — Hayır, peder merhüm Karaisalu yörüklerinden miş. Adanada çok bulunmuş. Orman dairesinde me- murdu. Teksüt olunca, nasılsa ayağı kaydı, Istanbu- la düştü. Onun da ismi (Sartca) idi, Garip tesadüf! Sakalı, saçları da #arıya çalardı. Birçokları ismini bundan kinaye zannederlerdi. Fakut o da nüfusta #y- nen bu isimle kayıtlıdır. — Nasıl oldu da siz de zabıta mesleğine düştünüz? — Ah, onu sormüyin. Bir küçük izzelinetis mese lesi, Askeri idadisi son sınıfında idim. Bizde dahiliye zabitleri var, bilirsiniz. — Evet. — Bunlar mektebin terbiyesi, inzibatı, ahlâkile &- lâkadardır, Muallimlerden ziyade hissiyat ve ahlâkm mürebbileri olan bunlar, askeri mektepler için O 28- manlar, bir afetti. Izzeti nefis, haysiyet, ahvali ru- hiye, neraket nedir bilmezlerdi, Olabilir gençlik bu, bir kabahat mi etmişim, bir Suçum mu görülmüş, elân farkında değilim. Öküz bümem kim diye, bir dahiliye yüzbaşımız vardı. Be- ni çağırdı. Yekten: — Seni hayvan oğlu hayvan! Demesin mi? Biraz fazla asabiyim kendim! zep- tettim: — Rica ederim, böyle söz söylemeyiniz yilzbası bey dedim, Ve dememe kalmadı: (Kahbenin doğur- duğu hergeleye bak!) diye yüzümde biribiri arkasm- dan iki tokat şakladı. Ondan sonrasını bilmiyorum. Galiba bir sakatlık çıkmış. Kaza mi çıkardım ne oL du? Üç ay hapisanede yattım. Doksan sekizinci gü- nü neferlikle alaya defettiler, Divanı harbe lâf an- latamadım. Harbiye Nezaretine belki yüz İstida verdim, nihayet bir gün cevap çıktı zannederken, tecavüzü merciden dolayı on beş gün hapis cezasına uğramıyayım mı? Nihayet bir gür, bir tarafını buldum, jandarma küçük zabit mektebine girmiye muvaffak oldum. Sınıf arkadaşlarım geçen ay yüzbaşı oldular. Genç jandarmu çavuşu derin derin içini çekerek daldı. Erden iki Üç perisan cümle ile ci hayat hikâyesinin uğultularını göj rak süsuyordu. Beş on dükika bile sürmiyen bir ko- nuşma, iki delikanlı Üzerinde beş oni senelik hakiki ve samimi bir dostluk tesiri yapmıştı, Fikirlerin birliği, gönüllerin birliği demektir. (Kızıl) acı, fa. kat tevekküllü bir dille geçmişini söylerken, bazı sa- rarıyor, bazi kızarıyordu. Masanın köşesinden ayrıl mıyan gözlerinin bu gerip ve hazin istikrarmda en ülkücü bir istikbalin çöküp harap olduğuna ait sos- siz bir mersiye titriyordu. Şimdi #igarasmı usun nefeslerle çekiyor ve kahvesini yudum yudum İçi- yorken, Erdenin yüzüne baktı: — Galiba sizi müteessir ettim. Tablt, fakat bunlar öyle tesirler ki şikâyet değil, bilâkis arzu edilir. Frken, müteessir ve mahzun ol- muştu. Söz değiştirmek için: — Komiser efendi geç kaldı. Dedi, (Kınl) hafif bir gülüşle: — 8iz yukardâkini bilir misiniz? Dünyada bunun kadar gevöğe görmedim. — Siz komiserie dost musunuz? Kızıl, birden bire mânasını anlıyamadığı bu sua. le cevap vermekte tereddüt etti; ani, hususi görlişecek kadar bir ahbaplığınız var mı? demek istedim. — O kadar bir şey var, Biraz düşündü, sonra: Aklımdan birşey geçiyor. Bilmem muvafık olur mu? Yahut bâna muavenet edebilir misiniz? — Elimden gelen bir şeyse, pilin A3 grit, b ANAYOL, Pek mustarip ve perişan bir aile reisi... Siz ümit ederim ki benim hislerimden eminsiniz. — Hay hay, ona ştiphe mi var? — Şuna birâz muavenet etimek istiyorum. Karmca kararınca. Fakat bunü izzeti nefsini incitmemek su- retiyle yapmak lâzım. Bunun için kendisini şöyle bir iskandil eder misiniz? — Ne gibi bir muavenet? — Tertiine filin karışamam, elimden gelmez. Böyle birşey onun için yeni bir felâkettir. O bir ter. fi doğll, maazallah yıkım olur, Kimbilir nereye atar. lar. Nakdi muavenet te biraz çirkin meselâ “şöyle böyle, Ramazan ihtiyacına yardımı olâcak erzak, zahire gibi dostça bir yardım. Çavuş hayret ve tapkı ile Erdene baktr. Erden, bu civanmertliğin verdiği bir utançla kızardı: — Birşey değil, küçük bir yardım. — Sormıya hacet yok. — Aklima birşey gelmesin? — Imkânı yok, ben işi yoluyla yaparım. Bilir mi. siniz Erden Bey? Koca bir aileyi sefaletten kurta» racaksımız. (Arkası var)