4 —SON TELGRAF— 21 MaYIsısiz —a mmammaem HALK FİLOZOFU EKMEK KARNESİ BDazan, çek saçmasapan ka- rarlar veriyoruz. Elmek kar- Desini kaybedenlere, mezereti 'ne ulursa olsun, bir daha karne verilemiyeceği yolundaki ka- zarımız da bu nevidendir. Bu kararı kâm vermiştir, e dea vermiştir, nassl verebiğmiy tir, bilmiyorum. Fakat, saçaralı- ih üzerinden rkıyor. Gayet dü- rüst, reşru mazeretler dolayr sile bir vatandaş ekmek kar- nesini kaybedebilir. Bu vatan- daşa yeni bir ekmek karnesi vermemek demek, onu, ikinci ayın sönime — kodar aç bizak- anak demektir, Bırna, hiçbir şekilde hakkı- mız yoktur. Üç gür evvel, köm» şularımdan bizi ekimek karne- Sini kaybetti, gitti, yesisini aldı. REŞAT FEYZİ Eğer, verilen karar doğru ve mutlak ise, yatandaşları zurla kötü yola teşvik ediyoruz, de- | moktir, Şüphe elmezsiniz ki, kimse, bir iki ay müddatle aç kalamaz, Ne yapıp yapacak, ekmek tedarik edecektir. Birtakım meşru, haklı maze- | retler vardır, İssan ekmek kar- | nesini kaybedebilir. Mesele, iyi tahlik edebilmektedir. İyi tah: kök etmekten aciz duyuyorsak, böyle saçma bir karar verme- | mize hak kasanamayız. Ben, gayet meşru bir maze- Tet dolayısile, ekmek karnemi kaybedeyim, ve bana, yenisini vermesinler!, Böyle bir adamın ahaıtı ka- rışlarım! FIRINCININ bbptası Sayısız suç İşlediği İçin, ken- dilerine artık un verilmiyen h- rıntılardan biriz — Biz masumuz, bizim kaba- | batimiz yok.. diyor. | Bekki doğru, belki yanlıştır. Pa- | kat, acaba, inaamak doğru mu- dur, yanlış mıdir, bu nokta üze- rimde tereddüde düşüyerum, ÇAY VE KAHVE Meğer, kahveye — kirdmey totu karıştırılıyor, çaya da ot katıyor- harmış. Ve bir, yarısı ot olan çayı, kilosu 18 jJiradan satın alıyormu. ( şuz. Bunu, Mecliste İnhisarlar Ve- kili söyledi.. © halde, yapılacak bir iş var: Yarından itibanea, çayın kilesunu 9 Hiraya indirmeli! İ MUSİKİ ! ANKETİ İkdam — relikimizde, muharrir arkadaşımız Netiman Hikmet bir önket açtı: «İlezi Türk musikisi nasıl o malıdir? .. Bu süale enbabi ilsir- Sas cevap veriyorlar, Fakat, her- kes, dinliyegeldiğimiz gazino mu- sikisini biz kalemde inkâr ediyor. Halbuki, daha kadirşinas ve kıye (: met bilir olmamız icap gümez mi?. BELEDİYE CEZALARI Selâmi İztet Sedes dastıınız bir fıkrasında şöyle diyordu: «İclediye cezalarını aritırmak Tâzamdır.» - Bu tememniye iştrak etmemek münküs değil.. çünkü, biltün — vatandaşlar, Belediyeye yevi gelir kaynakdarı ararken, bi- zim, bilhassa Şebir Meclisi üza- karının süküt etmesi doğru mu- l dur?. AHMET RAUF EDEBİ TEFRİKA — Bugün sönin göğründe dinlenece. Bim, Sabulyan öğleye Hadar küret gektim... Yüzdüm... İslanbulua dGe- rSzi Mavi atlsstan ble beşik gibi İnsanı serin şerin sellyor... Ne güzel denizi Ne güzel haval, Böşi kolumda, ince güzel —vücudü Gzleçimden sidire doğru uzanınış, de. nizde yüzerken mavl suların içindey. zf Khi halit hati ssllariyordu. E- Hlralş ona bir yeyler töylüyor ve yak vatıyordum., Göderin; kapamıştı... Bir | uyku kadar sakin dü: r.mı | ÜBİZBİZEİ | vve Belediye Reisimiz, Kadıküyündekâ Çıngıraklı Yılan Yazan: NEZİHE MUHİTTİN İarım yalvararak ellerim okuyarak u- run ve keriz saatler geçi. kişmir ve mevrun tollariyle boynuma KAPUTAJ BAYRAMI Münakalât - Vekâleti | hazırlıklara başlanıl- masını bildirdi Bu seneki kabotaj bayramının Çok parlak kutlanması için Mü- nakalât Vekületi ş.radiden darlara hazırlıklara başlamalar- ma bikdörmiştir. Liman reisliğinde, Deniz yolla- -| ri, Limanlar işletmesi umum mü- dürlükleri ile Şırketihayriye ve armatörlerin — mümessillerinden ürekkep olarak kurulacak bir komisyon bugünlerde çalışmalara - | başlıyacaktır. Bütçe emanetine alınacak bBorçlar 1041 mali yılı içinde #haakkuk etmiş olan ve bu ayın 31 inci gü- nü akşamıma kadar — ödenmesi | mümkün olmıyan borçların büt- çe emanetine alınarak haziran a- yı zarfında tediye olunması Ma- liye Vekülstince — Defterdarlığar tebliğ olurumuştur. SA İcra dairelerinde mali yılbaşı hazırlığı - 1941 mali yyılıinın bitmesi mü- masebetile icra deireleri muha- sebelerinde emanot bakiyeleri ve gair mali muamlelerin devir işi yapılacağından bu ayın 25 inden itibaren 1 hazirana kadar pek mMühim ve müstacel işler müs- tesna olmak üzere muhasebeleri alâkadar eden iera işlerine ba- kılmayacaktır. EBozuk mikrefon 19 Mayıs meraskni Gölüyisiyle, Vali Fenerbahce Stadında — mul ceteti. Milgrofonun Bboruk yükyle, nukunu söyliyamedi. Biz, bu hüdise karşısında hayret ediyoruz. Bükrofon, nasıl, neden bözuk — olur?, Bü içe bakan adam kimdir?. Neden musyent stmemlştir?. Bu hidise, bize ge harin geklli Fenerbahçe Stadında srten, e tibat ta iyl Glinmasıng, İnti- | bakımdan mültalen ederlerdi. Za temin olunamamıştı. Bu İşleri iyi vezellmi BÜRHAN CEVAT 18 İ f Finiyör. Fukat beklediğim müjdeyi ver. | anükç içia güzleri açılmıyözdü... Dudak- | Birdenbire ? G, Kapıdan çıkıp kaybolunca hare. sarılarak başımı yukarı kuldırdı ve dü- | daldarımız çılgın. ble htirasla birleşti. Biraz sönte Jeylaklar arasında dola. şan bir bahar nağmesi rubumda ge- | zlamiye başladı: Beyza içitiie — işlili. | ga. Bana vadeltiği şarkıyı söy. | Kiyordu... Bu mebdiye karışan sözle. | Ti Balyamıyordum, fakat bu sesi tam- | muştm. Bu ses, günlerce evvel, bir Ai betçede sebepsiz bir heyecanla | lertebahar telâkhisi | Bizlm Ooman Cemal — Kayyılı, Yeşil sabaya, geniş ve havudar ürüzi Pek Güşküddür, Geçen gün kebil — Kır mevelini geldi mit, Diye sordum.. — Haaği dur mevsimnini sorupusun. der, ve süke gelyor. Kizanlar dallarda | sedkmaştır. Leylâklar, küme küme bah Çeeri kokuya garkekmetir. Hakiki Ba- har burtür, Fakat, iMharın Jerzi hakili tadını — bilmiyonler, dö Haziran sonunu, haklâ. Tememuau bek- Ilyortar. Ben dâdeal şöyorum, yoni ye- | gde Üküsüar zevkl x , İf nedir, kiraz ritdir yeşlilik şey ifade etmiyor #adoce denize girmek midir?,. Tinde bir suzl oisa gerek... Bob zdaj Bn T netlciye varık Tabilir; dümküscete bugünküler arasın- 'da en mühim İark, mideye ait moseles lerdir. der, daha çok mldelerine düşkün insanlardı. Mewsimleri de, bu Halbu &i, gimdi; üyle mit. Meselâ, bogün, göniş bir çayırlımla, sereserpe Oturup kuzu dolmam yemek kimin izin Beki de bu, Kim me der- telikklye göre Bahar beğka şeydi ve bugünkünden çok daha Büzeldi.. Hey gidi günler beşi... SABİT | Adii tebligat Yeni ücret tarifesini yazıyoruz İera Vekilleri Heyeti P. 'T. T. dairesi eliyle şahir içinde veya şe- hir dışında tebliğ edilccek adit Üvraklari Peşin Olarak ahrücak ücret tarifesini değiştirmiştir. Bu değişikliğe göre; tabliğ edilecek evrael her yirm! gram ve kesi- rinden 7,5 kuruş adi posta üereti, tobliğ başma taahhüt maktu res- mi 74 kuruş, Teveli ilmühaheri- | Üsküdar Halkevinde nin (mazbatanın) iade üereti 7,5 kuruş, tevdi ilmühaberinin taah- Hüt maktu resmi 7,5 kurüş, tebliğ başına maktu munzam ücret 10 kuruş adli müzaheret görenler bu ücretlerin üçte birini ödiye- ceklardir. Yalnız münzem Ücre- tin aslı beş kuruş olacaktır. Vasıfalı ve vastıtasız vergiler için iki umam müdürlük teşkil clanuyor olan va haziri Yük Millet Meclis cak olan yeni ekilliği varidat umum müdür- lüğü vasıtah ve vasıtasız vengi- ler umum müdürlükleri diye iki ye ayrılmaktadır. Aymes tahsilât müdürlüğü kadrosu da (ki umum müdürlüğe mütenazır olarak ge nişlemekte, milif emlâk müdü: Yöğü kadroları da arttırılmakta- & büşülü bir yılan göbi kıvrılanek fırla. | ketsiz kaklım... Bu tatlı ve vahgi irti- abim bir kaç dakika devam eti Zevk | tea ve hüzdan ölecek gibiydim... Fa- | Kat o sekihar mebudenin beyaz tüller, parkk bir gerdanlık, bileriider, ve ha. lilür içinde oyvak bir raks halinde içe. Ti girdiğini görünce yerlmdea fırlıya, | rsk ona doğru yörüdüm... Beni bir işa. | zelle durdurdu. Ve sonca tapan gözle. | rimin önünde rakseimiye buşladı. Bir | di Şimdiğe kadar hiç nefksini gönmemişilen. Bey. ılan, kıvranan ince tül ah | tndaki çırıl çıplak vücedü, Tuhuna delan aşkın ve çıkın itirasının cane | laaraış bir Hadesiydi... Oynadı, kiv- ranıdı. Uçtu, yerlere yattı... Öymadı... Urun uzun kiç yorulmadan belki bir Ssuk oyal n hareketleri yapar. ken dayanamadım. Yanma koşlum ve onun emsnksiz çıplak 1 bir titr Bibİ yerden küldırdım, göğküme basa- Tak sedire döğrü keşarken küpının ha. bu badar | tcıtığıni tarihimizden akdığı mi- Kerç’de Rus kayıbı ve Har- kof meydan muharebesinin yeni b azan: I. £. Esl k Doğu cephesinde: ayanın — isti üzerine a askeri mahfilleri, J: las 6, Çin ve i. ndis- sine taarruza geçe- inda tahminlerde bu- lunmaktadır. Biz daha önceki ya- | zılarımızda Japonların doğrudan doğruya — Çine yükleneceklerini, böylelikle Asya topraklarında iş- gel etmiş oldukları geniş memle- ketler arasında müntazam - bir muvasala şebekesi kuracaklarını belirtmiştük, Bu maksatla Japoa- lar şönslde Sarı nyehir, doğuda Çokyang, cenupta Hindiçint ve Si ve gerple Binmanya isti- inden Çung-Kit met metkezise doğru - ilerliyebi. Brler. Japonlar Çin meselesini hal- ıu n yolunu kesmiye teşebbüs | etmeleri kuvvetle muhtemeldir. Doğu cephesinde; Almanlara göre, Kerç Yarıma- dasında söt Rus mukavemeti k- rılmıştır. Almanlar 150 bine ya- kın esir aldıklarını ve 3 Sovyet ordusnunu yok ettiklerini bildiri- yorlar, Genişliği 25 - 30 ve uzun- Tuğu 100 ksilometre kadar alan bir | arazi parçasına Rusların bu ka- | dar çok kuvveti muharebe mak- sadile nasıl soğdırabildiklerine akıl erdiremedik, Sovyetler bu kayıp listesini yalanlamışlardır. Dünkü yazımızda, Harkof cep- hesinde Rus taarruzunu cenah- lardan önlemek için Almanların bir manevra yaptıklarını, belzi de zemanı ve dürümü elverişlt bulmadıklarını belinmiştik. Bu- gün anlıyoruz ki Almemdar Har« Kof'un 130 kitometre cenup doğu- sunda Timoçenko taarruz ordü- sunun — cetip cenahina mukabil fanrruca geçmişlerdir. Almanlar- dan daha bir ma- nevra bekhmmıd ölvı.'ı;ı:ımlır bu Ali Süavi ihtifali Bilen aĞi Kiran B Hümünün 65 inci yıkdönümü mü- nasubetile dün akşam Ückükler Halkevinde mezkür Ev reisi a- vukat Reşat Kaynar tarafından bir konferane venilmiştir. Reşat Kaynar könderansında bu ateşin Türk inkeâpçısının ha- yat ve şahsiyetini tebarüz edtir- diklen sonra: e— Ah Süavi, enilliyetçi, lâyik irkdâpçı, Türkçü ve halkçı ola- Tak Cumhuriyot Halk Partisinin bir numaral şehidi sıfstile mazi- den gelen ve İstikbale — atlıyan kabraman hir Türktür. damiş ve müteakiben Türk milletinin yara- rle göstererek inkılân tarihi- miz! zirvesinde Atatürk ve İnönü, heşbetli bir manzara toşkil ettik- leri büvük bir ihrama benretmiş ve bu ihramın basamakları üre- rinde ideal uğruna carılarını ves renler'n mukaddes hayallerini te- barüz eltirerek giddetle alkışlan- mastır. odanın artasına bir Kraliçe azametiyle dizüdi: — Ne gtiyormunuz? Diye seslendi. fhtlrazda açılan kapının arasında 0- nön mahrem hizmetçisi göründü: — Afteders'niz Prensesi — Niçin bent rahatsız ediyorsunuz?. - Af buyurunuz elendan... Mecbur lekdum! Beyi arıyortar... larar gtüiler... Galiba?... Prenses Beyza hizinciçkine genretki; — Yelişiri.. Hianetçi çekikdi., Pron. 605 bara döndü: - Bu niçin?. Diye sordu; Güzlerinden yine o öldürücü yeşil zetir ukiyondu. | —H Diye kekeledin. Belk.. Belci ölnriştür H Öznurları mülönmini bir lllnihı)iı oynadı: | — Ne olur sanidıtt... Dedi. Heni affetmesi için Syaklarına u.’ panmak İstiyordum, Ne yapmak isle. | Giğöeni avladı galiba... Bir adım girl çekitdi: letmeden Hindistana doğru bü- | Staline üzerinden de taarruza istilâ geçm er, Fakat mevci "’ Ka & DD büdüt — boyu 'dür. Bu safhası ükreş Âteşemiliteri mukabâl taarruzdan hentiz bir netice slamanışlardır. Bu İitibarla, M 1 Timoçen- konun Ha umüumi istikame- ünde duniurulduğuna hükmet- mek için orlada önemli bir emare yoktuz. Zaten Berlinden gelen bir habenle göyle denilmektedir: «— Alman ordusunun müdafaa tübiyesi, tasrruzun ilk hızını ön- Temek için cephede bir açık kapı bwakınak ve sonra da yanlandan sarkarak bu kapıyı kapstmaktır. İşte Harkof muharebes; şimdi bu safhada bulunmaktadır.» Hafkof —meydan müharcbesi | büyümüş ve şiddetlenmiştir. Eğer Mareşal Timocenko cenup cena- tamazsa bu muha- ebilir, Tmaamadih ediğimiz veçhdle tamamile tay e ve tank müharebesidir. Rus İar Almarların en kuvvetli mü- dulga cephesini — zoral Bu yüzden enuharebenin — bütün yayıkması çok Almanlar; Radlâh Harkot ce- nubunda çember içine almak için kendi isteklerile bir miktar gar- be çekildiklerini ve çemberi mey- dana getirmek için cenuptan mu- klerini zatmetmi- yoruz; böyle olsaydı, Harisof ke- simninde zuflı birlikleri muhare- beye sürerek iki büyükçe tank savaşı yapmağa Jüzum görmez- lerdi. Mareşal Tünoçenlen ordusu ağır basmış ve Almanları ilk hat lardan zörla geri atmış ve ilerle- miye devam etmiştir. Rus tuar- rTUZUNU cevheden durduramıyan Akmanlar 'bu sefer, alışlıkları u- sule müracaat ederek bir cenah mükabil taarruzuna girişmişler. dür. Böylelikle Rus taarruzunu tamamile kırmağa gayret ediyor- lar. Bizce durum budur, Marqnl Timoçenko, kış devre- açmış olduğu cebi büyüt- vınıe bâylelikle Alman cephesi- ni Harkaf ve Dinyeperpetroveka yarmağa çalışıyor. Muvaf- fak olum olmıyacağı şimdiden kes- AVRUPA HARBİNİN ZL AAA LAET Dört vasıta ile birden.. Yazan: Ali Kemal Sunman | Büyük hazp gemileri ne işe yarar, hava uvvetleri bunların e- hemmiyetini hiçe indtremedi mi? diye düşünüldüğü de çok olmuş- tur, Bu harbin başında daha A- manlarla İngilizler arasında öy- le cidii muharebeler - olmadığı aylarda hep istikbalin sakladığı ihtâmallere dair hatıra gelenler söyleniyordu. Dünya matbuatm- a göhret kazanmaş belli başlı as- kerf münekkidlerin ittifak ede- medikleri noktalar da o nisbetle dbğalıyondu. — Bir şemiı büyük hamp gemilerinin birinci derece ehemmiyetinden bahsederken di- ğerleri de bombardıman tavyare- sinin dretnotu gölgede Drrah ipnı ileri sürmüşlerdir. Her ikisin de “ayrı aymı doğru - caihetler bulunan bu karşılıklı mütaleanın eksik tarafirı gitgide anlaşılmak- tadır. Fakat yine kat'i bir hüküm venmek acele etmek olacak. Cün- kü zaman ve zemin ile mullak 6- larak döğru olan bir fikir başka bir vaksitte ve başka bir yende o ti muhafaza edemiyor. O- n askerlik i: rebilerek Tebuk yeçi '? neticeyi alabileceğine getirmiş, o suretle çalış- mış ve meydana çıkmış olanlar |. MAHKEMELER: '|Alsırtına birmav zer, dağa çık! Adliye korklorunda, öğe iilinile, | yan yana, Kacapelerden bicinde Gurur yezlardı. Biri, pok bedbiadi. p, — Villsi, diyondu, şeytas diyor ki, keralayı bir kunçnda tepele... Ondan | won ra da dağa çık.. AĞ Birtima bi İ mavzer. Ağıt Hft zamanlar olsa... | — — 4 münüsebori Büyle deli saçma. Va mu olur? Bti saman da oima, öyle de yapsan, yinc istmdint edemin, yav- ) vem, Sana bak bir hikâye anlatayımıi | — Birak AZah aşkına! Şindi hikâ- | yenin'tirası ni? Benim beyalinde ka- zan kuynıyor. — Bu öyle uydurma hikâye değil Sen dağa çıkımaktan bamsotika de, ak- lama gekli. Ben, bundan yiril girril boş söne evvel Gerzedeydini. Orada, Kırbacın Ali diye bir delikantı varvlı. Bir beyia yanında hlametkrlık eder. di. Bunun amcası da, hirmet ettiği be- yin ortağı, yazıcısı İdi. Günün birizde, Kırtbacin - Alizin bir miairi — gekyor. Müsafirln bir de hapvanı var, A, gi dip Amcasından mlsafira hayvanı için Bir sepot suman İstiyor. Amrası, — Defol, oradan! Diye kovuyor bu- ©u. Ali içerliyor. —Gidip beyden <Avâ Çıkacağıma!» döye mavzeri İstiyor, Mav- zeri kapınck 60 Kapıyı çalıyor Amacası, kapımın başında dürüyor. umcasının evine gi- Kapı açılıyor. bir kumunda smcsanı deviriyor. Mav. Zörİ sittina vürüp değa - çıkıyor. İşle | Saden sonra, Kırbücin AK, aldı, yük ÖĞÜ Naca, — oralatda dillere decjan oldu. Jandamnalar takiböne çıltılar. Bir türlü ele geçiremediler, Hatt, bir kaç Kere sıkıştırmışlar, — Üzerine — yüzlerle kumun boşalmışlar, Bir şey olmamış. ©O vakit, — Karkdara karışmış dediler, Kırbacın Ali aşağı, Kirbacın AK gü- | tarı, bu is, aytarla, yıllarla sürdü. Nİ Bayel, tir gün, Gölnler yaylasında, sevdiği kız, dizinde Aliyi “uyuttuktan sonra ballayla kafasına vurumas iriye bükdü... Öldürdü. Hatlâ, Kıtbacıa A | Ünim şarkılırı da vardı ki, hâlâ ora» darda böylenir. Meseti, bici guduür: Atinia baylığı Güncü başlığı Yüksek konuklardan ge Kuzusu koynusda yârüm ağlasın Zortia bağlırından atlıyamadırm Ceyhanem deküldü toplıyamadım Rön hasmmlarımı haklıytmadım | Azmem siflamacın kimler ağlasın, Zeytin bağlarındım yot bulamedım. Yanık yüreğime kâr koyamadım Kızılbaş Oamünı hakkyamadım. Ya aririm! İşte Kırbacın Ali — böyle Hir Kırbacın Ağ iken dükbett ne oldu? Sen dağa çıkman, Tef günde açlıklar 5- dürgün, yahıst, bör jondarma — kurşanu Be tahtelköyü borlarsın. Öldü o de. virler gömdi! — Cımım... Ben de yıpacağımdan doği yal Canimm #öcrtenmdan, çapı “ ÜRÜSEYİN BERCET mukabil mibver tarafının Japon- Yası &z zaman içinde Büyük Ok- Yanusta ve Ucak Şarkta elde et olduğu muvaffakiyetleri kuv- * İle muhafaza e ye kodar harp talarında görülen bamı teki- müller pek sür'atli olmuştur. Bu | arada tankı unutmak kabil de- Toekerlek olmasaydı medes et de olmtyacalı diyenlerin Tmesihür sözürü karada giden harp | vasıtalarıma tatbik edince anlaşı Tiyor: 916 da İngilizlerce muvaf- | fekiyetle tocrübe odilmiş olan tank sonra Almanların elinde bu. harpte en kuvvetli silih olmuş- tur. Karada tank, havada layya- re, denizin altında da tahtelba- hir, Bu üç vasıtanın geçintiği te- kâmül safhaları çabuk olmuştur. 983 terberi Almman tarafmın bu fç mühiüm vasstaryı ileri götürerek Tafistakbel harbi burlarla kazan- mak gayesine göre çalıştığını sn- lamak Mezımdı; diyorlar. O zamandan bu zamana kadar Beçen on senenin içindeki teerü- be hiç unutulmaş gibi değdildir. GCerek Almanlar için, gerek bu- günkü harpte karşılarındak! güiş. manları için. Tayyare, tark ve Genizaltı bu seferki dünee hare hinin - >rfer âmili gibi görünür. ken dördümcüdlen pek bahsedil- diği olmuvomku, Havada ucandan, karada yürüyenden — ve denizin altında yüzenden o kadar — çok konusulürken — denirin yüründe heybetle duran büyük hap ge- mileri sanki unutulmuş gibi geli- yordu. Halbuki bu harbi kazana- cak olan bu dört vasıtanın birleş- mesi olacaktır. Hiç birinin öbü- Birleşik Amer:& ve horp Yazan: Ahmet Şükrü E: Amerikanın — gittikçe hu makta olan harp gayretleri | kındaki haberler gazete $ütu nada her gün daha çok yer | etmiye başlamaştır. Amorika rın, bu haberleri kendilerine ) sus bir veriş tarzları vardır. çen seve Amerika her iki ga Dir tayyare imal ederken, bu ne sekiz buçuk dakikarla bir yare imal etmektedir. Her | ret vapurunun inçası için edilen müdlet, çu kadar gün saltılmışlır. Saatle bir tank kikarla bir tap... Amerikalı m leketinin harp gayretleri hat daki malümatı, höyle derhal fasına dank diyecek, şekilde mayı tereih eder. Onun içindi dünyaya da ayni şekilde ver Birkeşik Amerika halkı için bin hiç beklenmedik bir vi teşkil ettiğine şüphe yok merka devlet ve polilika ları, memleketlerinin bu ha Kangşacaklarını besaba katma idiler. Fakat Amerika halkı, Kuvvetli olan — memlcketler karşı hiç bir devletiri harp açt cesaret edeceğine ihtimal veri mişti. Pearl! Harbour baskınt merikalıların yüzlerine indtrik bir tokat oldu. Bu tokadın a altında, Amerika halkı, hüki ten, denhal, Japonyaya karşı Brruza geçilmesini md.. Pe Harbour baskını intikamınm, cak Japon donanmasının yok dilmesi ve Japon adalarının kılmasile ahnabileceği — söyle ve yazıldı. Hükümet ve ger kurmay halkın isteğine tâbi « cak değikti. Fakat bu arzuya n kavemet etmek de kolay olm Çörürü Amerika halkı faal ve Tişken ruh'u insanlardır. Mük faada kalmak onlar için bir işk cedir. Geenral Mac Arthur, vustralyaya gelip de teşebbüs | lnde bulunan hava kuvvetle nin başına geçinciye kadar Arr Tikalıların rublarındaki bu sıkı devam etti, Aradan geçen aylar zarfın Amerikahlar yavaş yavaç hart stratejisini daha iyi — anlamr başlamışlardır ve anladıkça da harp içinde kendilerine — diüş vazifeyi daha büyük dikkat itima İle yapmıya koyulmuşları Bes ay gibi kısa bir zaman için Ssulh vaziyetinden harp vaziye ne geçmeleri, Amerikalların, h iş gibi kendilerine yükletilen | harp işini de ciddi olarak ele al başarmak #tediklerin! anlatma tadır. Amerika bir taraftan ke disi silöhlanırken ve müyonlar vatandaşını harp için hazırlarkı diğer taraftan kiralama ve ödü! verme kanunile muhtelif devle lere yardımıda devam etmektec Reis Rumvelt bir kaç gün evve gazetecilere bu meçhur kanunt (Devamı 3 üncü Sahifede ' adi Bırımı_ımüîn—- Ecpinızın Di Yol yapacağı yerde bozan bir müteahhit ! Beşiktaşta Valdeçeşmesin- de Talimhane sokağında otur ranlar namına mezkür tokak- ta 2 numarada mukim Ana- lu Sigocta Şirketi memur- larından  Atıkmandan ah dıiğımız bir mektupta denili- yor ki: <— Maçkadaki Şeyhler me- zarlığının bir kısmının yola kalbedilmesi işini üzerine a- lan mütcabtil —buradan çe kardığı toprakları sokağımız- dan geçirerek civandaki bir yere dökmektedir. Fakat bu nakil çok dikkatsız, gelişi gü- vel bir şekilde ypatkdığından yolumuz — toz, toprak içinde kalmıştır. Kışın ise çamundan geçemiyorduk. Alâkadarların nazarı dikkatini - eçlbederek toz ve çamurdan kurtarılma- mozu Tica ederim.> Son Telgraf— Bizim #imiz; mütealihit yol yapma- ğa memurdür, — yoksa böyle yöl bozmağa değil muşak, ilde siyab gaç üreğlem İ Z a n c parlan. Üüt ea de. vüraln | Sali aa aa aa aaara EE aA İ a a a Ü a c Dodi N uryomumaz. | Yuklarına varamamışlardır. — | vüzden tlsik olmatansı zi çe garan beyaz, parlak kumaşın yasından bena dünyarım en mest edi. | rırma arasında baygın gibi yatın vü- | Sü'nine masatlarındaki naslı şehracde. Alman tarafı östün bir deniz | liyor. Hepsi tam :—hmü BA5 zarı dikkatini celb kayıyordu. Uykuda bu oli €© muzikisini dinleter Sevgill göğrünü | çut birdenbire çelik bir yay gibi fır. | Jer gibİ arkantada dolüşiyorlar., Haydi kuvveline, büyük hamp gemiler- | bi birile terkip ederek bir hale hale bir nihayet venmesini gerin bir hda dayan tath biz rüya gbx | göğrümlün üstüne bastırmak istedim, | Iryorak kaydı. Kanapenin üwtündeki rzan yanma gidiniz! ne malik olamadığına _Hıph ne | getirmek, ondan sonra harekete Kapıldarında, aralık dudaklarında ge- | Yite kollarımın arasındaa | ock biz şalı omuzlarına alıp sarınazak (Devami Var) * kadar hayılansa yeridir. Buna İ geçirmek Tetıza etircek, Kai — b ğ