2 SFN»T!LGİAİ_ HALK FİLOZOFU .; '25“ıı>ı'ııvıı! Kapitülâsyon Artığı Tremvaylarda yine bazık para sıkımtısı hüküm sürüyor. 8 kuruşluk bir bilet almak için 10 kuruş veriyorsunuz, Biletçi: «Bozuk paranız yok mu?e diye sorayor. 10 kuruştan dabıa ufak para «düur mu? Çak zaman iki kuruş biletçide kahyo. Üstünü ılıııı .ya siz unutuyorsunuz, 'a biletçi. Yahut da iramvay- ıııııı izdiham buna meydsa vermiyor. Tramvay idaresi, ta şirket zamanından kalma bir kapitü- Tüsyoclar imliyazımı hâlâ mu- halara ediyor: İdare-para bozmuya moebur tutulamaz. Bu karar Allah yapısı değil, RESAT FEYZİ de müşterislme böyle birtakım mecburiyetler tahmil eden bir başka ticari mücssese görülme- miştir, İdarenin bu meselede haklı silâhi, makul mucip se- bebi yoktur. Ne söylerse hepsi mugalâtadır, ADİSELER SAT SBONTELEGRAF HAKİKATLERİ GÖRELİM! Mühterem bayşmuharrizlerden Asın Üs: #«Hakikatleri olduğu gi- bi görelim.. serlevhası allında bir maküle yazmış,. Fakat, gördük ki, sayın başnıt- harrir verdiği nasibatı bimzat kea- disi tutmuyor, Neden acaba? MÜELLİFİN ADI NE? Meğer Profesör Ziyaettin Fah- riniz hukuk astılahları üzerine yazdığı makalelerde adı geçen «Islahatı adliye- eserinin müellifi Nusret Hij değil, Nazaret Hil- mi adıtda bir Ermeni vatandaş> Duş.. Sayın ve değerli profesöre bu hatasını düzelimesini tavsiye ede- riz, MUHARRİRLERE SEYAHAT Radyomuzun yeni splkeri ve sevimli muharrir Hakmet Münir yazdığı bir fıkrada, muharrirle- rin de sessamlar gibi memleket içinde delaştırılarak muavenete mazhar kıltınmalarını - değru bir fikir olurak müdafaa ediyor. İyi amma, hepimiz Hikmet Mü- nir gibi hayırlı bir Ankara seya- hatini neteden bulalım? KÂĞIT ÇUVALLAR Rivayete nazaran, Avrupadan yeni gelen kâğıttan mamul çuval- lar 15 gün suda bırakıldığı halde yine hiç bozulmuyormuş. Alâka- darlar ve çuvalcılar bu hâdiseye şaşıyorlar, Yahu bunda şaşacak bir şey yok, Eğer rivayet doğru ise, de- mek ki çuvallar kâğıt değilmiş! AHMET RAUF — mae — ee Mevsimin ülk erik ve kirazı Bu mevsimin turfanda ilk erik Ve kirazı şehrimize getirilerek sa- öa başlanmıştır. Erikler pe. kende kilosu 70 kuruşlan satıl- maktadır, Kirazlar ise miktarı az olduğundan tanesi 2,5 kuruşa sa. tılmıştır. | 'İNHİSARLAR | 7 s. U. Müd Ankıraya taşınma işi yine geri ni kalıyor? Şehrmizde bulunmakta olan r ummum müdürlüğünün a Ankaraya — naklolun. Tası takarrür etmişti. Fakat bu naklin yine geri kal Tas) çok Mühtemeldir. Çünkü; Ankarada inhisarlar umum mü- edürlüğü için inşa ettirilmiş olan yeni binaya iaşe umum müdürlüğü| hün yerleştirdleceği kyvvetle söy. ienmektedir. FAŞ Temizlik kamyonları Şehrimizin — temizlik işlerinde kullanılan 12 adet çöp kamyonu. | nun lâstikleri eskidiğinden bele- diye garaj müdürlüğü tarafından beledive riyesetinden lüstik talep dunmuztur. — İstenlen Mistikler temin edilmediği takdirde çehrin Çöp nakliyatı müşkülâta uğrıya. cağından bunlara hemen - lâstik verilmesi kararlaştırılmşıtır. TiRalEEl Kümes hayvanlarının yem İ ihtiyaçları TTevuk besliyenler ve kümes hay- vanları, yumurta tcareti yapan- ların tavuk, horoz, piliç gibi hay vanların yem ihtiyaçlarının bol bir şekilde temin olunması ofise bildirilmiştir. aa a üaü Asfalt cadde ve meydanların unması Havaların iyileşemsi üzerine as. falt cadde ve meydanların gün. açırı sulanmaları belediye reisli. Bince temizlik işleri müdürlüğüne . tebliğ olunmuştur. .. .. ürlüğü Geciken telgrafiar Bu sötunlarda telgrafların çok geç | ertğint biz İi defa kaydelmiştik. Ye. vi micaller vevekm: Sadahleyie — aaal Kan eltiğiniz telgraf, akşam sasi 18 ge bölâ Ankaradaki sahibkila eline geç- Pitr telgraflar böyle gecikmekle de- vam edecekme, idüre, bir ilâm vermeli Üdümnüesinler. BURHAN CEVAT | d, Edebi Roman: 104 Seni Unutmadım REŞAT FEYZiİ ——— — Ne var, o* itiyormmuz?. — Dün ükşam polia vasılaniyle da. vet öxuigeksla, gekilm edencilen... Muamale aamuru masasının Üzerim. düki evrik armandan bir poy arar gibi | yaparcık sordu: — Acaba seni nodon çağınmışız oğ. kan? Adın ne? — Cafer oğlu Süavi... — Yedek vubaysniz değil mit — Bot Azkert memur — kapının yatındaki KÜÇÜK masada olunan yözici ere ses. deml. — Baksarm İtrahim... Cafer olfu Süavi sdında bir yedele subayı davet otmlşiz... Nedân acaba? Yuzıcı er öcündeki köğet tomarlırı. ni karıştadı. Ha aktan bir evrak çek- & çıkanca Sünviye dündü. — Ckter oğlu Sünvi 1227 İmmir... Sindniz değiğ mit, Geng adam rıyW cevap vendi; —Ert.. Yazitı er önündeki evrakı aklı. Ye. Tinden kalkarak musmele memufunun yamına girti: — Binbaşım, dödü Askönlik Dairesi. min mriyle bu yedek subüyı sevkedi. yoruz. Babacan tavırlı memur kaşını kal- dardı, gülerek Süavinin yüzüne baktı: — Haydi oğlum, kumetin çıktı, bun Bün hemen hazırlanıusın, yürn yola şikarın. Yazıcı ere döndü; — Btyin tayin ilmühaberini, har. çei köğidini bemda yaz, Süavide oğsrodilir bir şaşkınlık var- di. Adeta kokeliyerek sondu: — Yarın hümen bareket elnek lâ. zan mif, — Tabil, tabii... Haküâ bir kaç gün BİZ geciklaniz bile... — Hayır ban gecilimedim, polle dün #kgem tebliget yaplı, bu sabah şube. ye geldin. — O hakle tebligat işi gecikeniştir, enda İsankulda bir poslahaneye — tes- | Ders pragramları fazla yıııll mü? Çocuk Haftası münasebetiyle, bamı gocuklunda görülen azabi hâller haka kanda kaymeli bir makale yazan mü. tehassis bir bekim, bu yazımında gnicii gocakların — vasiyetlaj tetck - elülken aonra, bu hak #i sebebe irca - ediyor. Tevards yolu ile kazanılmış olan ka- Tülelerler için, dahil sebep, cemiyetin teciri ile kazanılmış olan karaklerlere do harici sebepler diyor. Harşel sebep dediği cemiyet ve mu> bit tesirleri içinde ana ve babanim ter- | biye tazı menlep, arkadaş, sinema, TaCGyO, kitap vesatrenin mevcut olduğu yoslümdür. İşte bu tesirler uitırda ço. Cuk yerine ve şartlara güre sinicli olâ- bilmektedir. Makale zahibi harici te. girler arasında saydiğı moktebi ele alırken, dâkale değer yeyler züyle anektedir. Bu mevzu üzerinde — çalışan mütehasiıs doktorların iddtasina göre mekdeplörde dörcs programiarı çocuk- darı sinisli yapıcak kadar fazla - yük. düdür. “Tobil hâdise çalışkan ve her Büzkü vazlfes.ni yapmağa gayret eden w:ıııııı bakımindan — mütalca — Gille Köğlaya göre veriyet şudur: Dünya- man Her tarafında son 30 — 40 söne- denberi mekteplerde dem programları giltisçe daha yüklü bir hale gekmakle- dir. Buna mükabil ledrisal yapılmı. yan tatil ayları ve seve içindeki tatil günleri giltliçe Tazlalaşmakladır. Her günkü derderi ve — vazifeleri isikiyle yapımağa ve hazmelmiye kücar venmiş bir pocuk bunun allndan Kkalkamaz. Yahut ta böyle bir çocuk akşamları Gekleplda gelir gelmez bören — çülış- | mağa başlamalı ve gece yarısına ka- Gar uğraşmalıdır. Bu gar altında da- | Kİ yapılmadık bir takân vazifeler kas dabdlir. Halbu ki terbiyocier bir taraf. 'tan da gocukları günlük mesal yapma- #a teşvik etmeltodirler. Buzdakl prog- ramlara naziran ke böyle bir şeya mraddeten irikân yoktur. Bu tarsda çalışan çocuk yorgun ve Giniri olur, Cocuk — sağlığı İle uğraşan — hekime Yerin mütalensi bu tardadır. Terbiya. ellerin buna kançılık nokslal nazariare nedir, bilmiyorum. R. SABİT Beynelmılel 12 nci İzmir Fuarı İzmir 26 (Teledonla)— 20 ağız. tosta açılacak olan 12 inci bey- nelmilel İzmir fuarına memleke. timizin muhtelif mıttakalarından gelmeyi arzu eden ziyaretçilerle ekspozanlar hakkında tatbik e- dilecek tenzilâ'lı tzen tarifelerinin tesbiti ve şimdiden — alâkadarlara biklirilmek üzere belediye riya- setine tebliği vilâvet ve belediye Tuakmları tarafından —Münaka. lt Vekilliğinden — riça olunmuş- tur. İktısat Vekilliği de, saneyicile Timizin bu yıl İzmir fuarma ge. | ziş ölçüde iştiraklerini temin için ı ticaret ve sanayi odalarına hita. ben bir tebliğ Bu sene fuarım imiz en geniş hazırlamak: On ikinet fuarımıza vak; olacak genebi işlimikler için hariciye Ve. kâletimiz icap eden teşebbüzleri yapacaktır, Şimdilik Bulgaristan ve Macarislanın fuarımıza — işti- rakleri tahakkuk eylemiştir. Fi. histin, İtalya, Almanya ve İngil tere ile İranın da iştirak edecek- leri kuvvetle tahmin olunmakta. ikametgilmiz çabuk bulunamamıştır. Çüzkü bakin tümen askenlik dairesi- nin emri epteye ceki.. Müzmele memüru gözlerimi evrak üzerinden kaldırdı, balifçe gikerek Süavinin yüzüne bakdı: — Ne var, yarına kadar hevirlana. mar misınız?. Pek kukân göremiyorum, çünkü yapılacak bir takım mühim İşlerim var, — Mesleğiniz nedir?, — Avukalım... — Ne yaparsın oğlum, adkerlik bu... Benir emirdir. Eğer sent derhal sev- közmemlük mes'ul Çok siki... hetdanda Kati eenirler van.. Musenele memuru bir. Tâhaa düşü. Hür gibi yaptı, socra ilkve etti: — İslemen bir kere rels beyi gör... Kaç gün müsadde istiyordun?. — Parar sabahına kadar. — Yani dört gün öyle mit. — Bvet — Hiç ümit etmem, Reis kat'iyyen müsazde Edemez — Maamafih — jslersen bir kere git gör... Süavi odadan çıktı. - Relin yanına girdi. Sert yüzlü bir yarbay olan rela, Süsvi içeri girer ginmen, sordu; — Ne vart. Uzak Doğu Cenubi Pasifik'de Yeni Gine w dasile Avustralya otralında yak mız kaşılaklı hava akınları olmak- tadır, Fakat müttefikler havada şimdiki halde daha çok faaliyet göstermektedirler, Filipinlerde Panay adasında Ja- pon istilâ hareketi seva ermiş gi- bidir. Japonlar adanın merkezin- de dağlık ve onmanlık arasiye çekilen müttefik kat'aları esir et- mişlerdir, Artık Amerikalılar bu adayı kaybetmişlerdir. Manilla körfezinde Corregidor kalesi sıkı bir abluka ortasında, hava ve de- nizden yapılan şiddetli bombardı manlara rağımen mukavemet ei mektedir. Birmaayada sou durum şudür: Üç koldan ilerliyen Japonlar, tank, topçu ve tayyare ile deslek- Tedikleri —üstün — taarruzlarında 2 kafalı, 6 ayaklı bir inek! Adana (Hususi)-- Vilâyetimi. | ze sibi «Kadırli» kazasının «Ki- remitli. köyünden İsmall ismin- | debirisinin ineği 2 katalı, 6 ayaklı bir yavru doğurmuştur. Bu hilkat gazibesi yavru henüz sağdır. Açık iş ve memuriyetler Devlet hava yolları idaresi im- | tihanla 2 tesviyeci ve 3 atölye igçisi efocaktır. Ankarada çalıştı. rılacak olan bu tesviyecilerin be. berine ayda 80 - 120 llra, işçilere de 40 ar lira ücret verilecektir. Talip olarların 40 yaşını toca. vüz etmemiş olmaları reyu | pozantesi gününe kadar birer is, tida ile meskür Klareye müracaat etmeleri icap eylemektedir. Gümrük ve İrhisarlar umum mü dürlüğünün taşma teşkilâtina or. ta mektep ve 'ise mezunlarından imtihanla müleaddit memurlar alınacaktır. S geeti İzmirde perakende arpa satışları İzmir 26 (Telefonla)— Vilâye, timiz emrine verilen on sekiz ton &rpa perakende olarak kilosu on sekiz buçuk kuruştan dünden iti- baren satığa çıkarılmıştır. Satış. lar kartlar mukabilinde yapılmak tadır. —— Sabun imali hakkında bir nizamname hazırlandı Sabun imeli hakkında Iktısat Vehületi tarafından yeni bir ni zamname hazırlanılmıştır. Dahil- de imal olunacak veya hariçten getirilerek satıyı çıkarılacak sa. bun ve nümuneleri bu nizamna. mede gösterilen evsafı haiz ola- caktır. Almanya Çekoslovakya ve Ma. caristandan memleketimize gön. derilen kâğıtlan — imal olunmuş mühim miktarda çuval ve kanavi- çenin ilk partisi şehrimize gelmiş. tir. Genç adam âdota ürkmüştü. Reizin yanına girdiğine bİr an Pişman oldu. Söze nereden başlıyacağını şaşırmışfı. Yavaş ve ütrek bir sesle #& evvel içe. TİKİ odada söylediklerini tekrar çtti. Rels masaamın üzerindek! büzı kâ. Bidarı kmrslumaya devam ediyor, bar di hiç kakiınmadan susuyordu. Süavi #özünü bilirmee, gene başını hiç kal, Genç adam, sanki olduğu yerde do- nakalmaştı. Zannediyondu ki reiş daha bazi geyler söyliytcek.... Yakat onun, odeda başka kğmse yokmuş gibi özün. deki işlerine devam ettiğini — görünce artık diğarı çıkmak Yüzen gekdiğini an- ladı. Pa: Kapısında (Ş: Tİ) yazılı oduya gir- #iği vekâ, genç adanun yüzünde belii bir Üzümlü gören muwmnele memuru sondu: — Olmadı değü mi? — Hayır,.. — Sana söyledik oğlum, olmaz de. dik. Sen şizadi bemen evrakını alır gi- dersin, Kâğıtlar hazır. Bir relk — imen edecek, o kadar... Buradan doğru mal müdürlüğüne gideceksin, oradan har. cırahimi alınsın. Yarın sabah — atlansın ireme, yer elini Uzunküprü,.. (Devamı Var Birmanyada Japon muvaffa- kıiyeti ve Müttefik ric'ati Eski Bükreş Ateşemiliteri muvaflak olmuşlar, müttefik kıt- aları şimale atmışlardır. - Japon- lar Mandalay'ın 120 kilemetre ce- nup şarkında bulunan Ho-Pong gehrini işgal etmişlerdir. Burası, n—ıı_nı. Japonların şimale ea çok ilerledikleri nokta olarak gös- . Mültefik kuvvet- ler kumandanı General Stilhweli, müttefik kuvvetlerin cephe bo- yunda 100 kilemetre kadar geri çekilmelerini tir. — Yâni umumi bir ric'at bareketi yapık mıştır. Bundan sonra Japonlar Manda- lay'a yürüyeceklerdir. 120 kile- ametre mesafe kaklığına ve daha şarkta Salucn vadisinden de sür- atle ilerlediklerine güre bu şehre varmaları uzun — sürmiyecekdir. Zalen tahmin ettiğiniz veçhile, Japonlar Çinklerin sol cenahını kuşatmıya — çahşıyorlar. — Birkaç gün sonra Mandalay şehrinin âr kabeti anlaşılacaktır. Mandulay gehrine Japon hava bhücumlarr tekrar urtmıştır, Mübttefikler, henüz takviye e- dilemediklerinden Maudalay mey- dan mubürebesini kazanacaklarır 'a ve Japonları şekrar cenuba ala- caklarına ihtimal verilemez. Bun- dan sonra müttefiklerin tutacağı cephe, Çin ve Hindistan hudut- darını kapatmak üzere belki de cenup doğuya doğru mütevcecih bir cephe olacaktır. Üstün Japon faarruzları karşısında Çirlilerin şimale, ve İngilizlerin şimal batı- ya değru çekilmeleri, birbirinden ayrılmalarını — intaç edeceğinden Japonların işini kolaylaştırabilir. Mareşal Çang-Kay-Şek — Çüng- King islikametini örtmek üzere Çin bududunu takviye etmesi muhtemeldir. Zaten Japonlar için Birmanyada iki sevkulceyşi he- def vardır, Birisi Çung-King'e ilere lemek ve buraya uzanan yardım yolunu kesmek, diğeri Hindistan hududuna yayılmaktır. Bugünlerde Madagaskar adası, Japonlar, yeni Fransız hükümeti- nin- müsaadesi halinde bu adaya yerleşirlerse, Cenubi Afrika yolu da tehdit altma girecektir. Bu- Sun için müttefikler, her ihtima- le karşı bu büyük adayı İşgal et- meyi, bu suretle emin bir muva- gala yolunu muhafaza etmeyi dü- şünüyorlar, Japonlarm bu uzak adaya kadar sarkmaları şimdilik beklenemez; fakat bu hatp sür- prizlerle doludur. Hatır ve hayala gelmiyen bareketler olmaktadır. Günün birinde, bu da yapılabilir. KOVUK PALASIN ESRARI| | ——— Yazacı: Osman Cemal KAYGILI —— se çoktan bundnaş, kümürlükle mür- düm eriği ve aşurenin — içinde öndek yumurlası arıyacak hale gökmişti. A. Hazıda ÖRECÜ, sbkumın bir gimir hasta hâcesine kaldırılması, sütninemin turp salakaana gül suyu ektcek kadar bu- memesi yüzünden, —ben, kodesken - Çı> kar çıkmaz bayasm yaçyakını kakmış. tan. On beş yık bapite yalmak, cunra da Oradan çıkar çıklınaz hayatla yapyal niz kalmak... Bunua ne demek - oldu- ğunu, başına gölmlyen bilemez. Şimdi hayatla — yapyakım, ve — içsiz, güçsüedüm amıma, berekci ki metelik- Biz değldim. — Annemden Epeyos — para Hle, babamın — zamantedaki iraar hep Bana kakraştı. Köpoğu — dalkavuklar, e çabık ta kokuyu #lyorlar, ne Çüe bük t İasanın otrafımı sarıyorar, Ön beş yıllık bir. bapishane ve bir çok yeytere perliz hayalından sonra sayın düküvuklar bizi — yakılayınca huydi yine cuppadek Beyoğuna! Ne olundu, o zaman biri çıkıp ta de. Be idi ki: — Be adam on beş yil hapiste yat- tan, yaşın kırka gekli. Artık akdini ba- n topla da birüz adam ol, kendine bir iş, güç bul, bir ev, bark edin de bundan sonra rahötça yaşamana baki Faktt bunu kien diysctisi. — Bizlen dayın dalkavuklar, hç böyle ağılara kayık yanaştmmyor, onlar boyuna: — Yahu, dört duvar arasından hö- nÜz çıkdırı, tum ön böş yıl hapishanede mnan ağfladı. Şlendi gez, toz, eğlen ın o dört duvar arasında paslanmıya tukoruş olan gözdlün açıkım, yüreğin l— Tablasın! Diyor ve ber akşam beni çehrin mubitelif içidi, eğlence yedlerine sürük- tüyorlardı. Yan) bizlm eski ve mahuli gençük bayatı, hapisten çılıtıklan ve kakına girdiklen sonra — tekrar buylar mnıştı. Fakcat cekilerin, büyüklerin kın. kından sonra azan teneşinde durulur.. muş! Sözü ne doöğru bir #öemüş... MAHKEMELER: Burnunu kes ye de kasaba minnet cime! — Ah körolası paytapı! Ben dururum dururüm d — Tumayi göründen vurursun, de. ğil mi? — Yok canım! Bir kızanttın, alim. allah özüme geçilemez. Hani, yumu- dak huylü atın çiftesi — pek olutmuş yal. Benim de üyledir, elim öyle bir gekar, öylebir. sakardar ki., Ü, yine Gcuz kunlerdı yakasını ehemden... Arar — Senleki de fazla be biraderi Bu kadar sencifk arkadaşsınız. İnsan bu kadar kıyasıya yürür mü hiç? Arka, düş arasında — Kavga da olur, niza da ammıa, yine, ne de olsa arkadaştır. Hep-| si, gelir, geçer. Yok anına, birader, bu kadar yüzsüzüne, ulanmazına — ramilamadam görkliye kadar... “Tâ çocukluklanberi suladaşız, Ne zaman başi sdkildi da gediyec, boş çevirmedim. Bende yok- 4, bulup buluşturun, Dorç harç edip bacetri savdun, İnsao hak bu... Ben de sakigtmn. Kahwtde bunu — gördüm. Parası okluğunu da Dilzyorum, — Aman kardeşim, dedim; — darda kaldım. Bana bir beş Jita veriver de, Ay buş'na veridimi dödim. Vermesin? Zararı yok! Amma, insan Bdi söydescin. Meselâ, — Perom yok kardeşim... Filün de- #İn... Ben, bile bile, yularım, sezimd ça karmam. Değil ni Amma? Soninki we yapsa beğenlesin? — Kapikli prafa oynayıp paralarını bitireceğine, Udola puranı da, milüma. Ben kör besleyici miyim? Demesin mi? Kahvede, o kadar kişi. nin içinde... Dilen var, bilmiyen yar... Teniyaa var, tanimıyan var... Dost var, düşman var... Bu kifi işitince, beynim döndü. Göz. lerim Xarardı. Hminle Vöysel de, ota- da, eüüm yanbaşında tavla oynuyon. lar. Bura bir taae çaktım. Haydi tav. lanın üstüne... Bir tane daha... Bir tane dahal, Bereket, Eminle Veysel benl tuttu. lar da kurlukdu.. Yoksa... — Barıflaralam sizi,.. Dünyada börişmemi Haal, Id deceklerimi, başamı kestosklerini bal- aem, yöne naflle.. Bu uralık, mübaşir mahkeme kapı. sına çakıp sesleedi. — Bunu anlalanla diğer bir genç mebkemeye - girdiler. Davacı genç, dövükdüğünü söyledi. Bu da, inkâr eknedi. Mahkömeuğn kapılı önünde antaslıklarını, içenide de, oldu- Bu gibi tekrarladı. Beş altı şahit gönlenikli, Şahitler de, davt edklendn söylediklerini teyik et- tilec, Mahkome, icabinı düşündü. Maznu u, Ai dövmek suçundan bir ay hap- »e mehiküm etti Ancâk, davacnın söy- lediği sözler ağır tahrik — mâhiyetinde görükdüğünden —bu cezanın üçte biri indir'lerek 20 gün hapse maniküm ©- dildi. Davacı, mahkemaden çıkımca, ötra- fına bile bakınmadan, âdela, bir. yöy. den korkuyor, keçiyonmuş gibi, —uçar Tak, koşarık. gitti. Mahküm, korüdenda, beraber Ahesle aheste yürürken, — Bundan zonru mi? Diyordu. Bun. dan soara, kimceye minmet edersem, mücnerdim. Ne derler?. Bumaraı kes ye | Ge, kasaba minnet gime!, HÜSEYİN BEHÇET Edebi Roman: TÜ Hapbeler. çıktığımın beşinci yılı ge- | muna kadar, bu yeni #lcmilörde hai hiç | te biT sikarlı çokinöden yaşadık, gti Çürkü sanemden kalan paralarla her Ay İralardan elmne geçen para ile pek Üyle Hlu, Orta, ve Kıyamıya hür vurup barman savurmuyor, yalnaz — Göymseya | eğleniyor ve fazlasına gümiyor, yani sarhoşlıkda, hovardalıkla filin —kda- dimeden geçerek onlalığa svuç avuç pa- TA serpeniyondum. Gece de en çok har. cadığım para on böy, yizmi lirayı geç- mediği gİDİ çok geceler İşi düzk beş Mra ilç de kupetabilyordum. Vöksü ön- celeri, yani hapislen çıkar çıkmaz bi zim sayın ve pmolesyonel dalkavuklar, beni Dayti sızdımışlar, — yulmuşlardı. Fakat, aoncaları ben, işi birez hesepçı- lığa vurunca bu küpağlu küpekler, bi- rer bicer berden uzaklaşıp kendilerine büşka avlar arsenıya çılmnaşlardı. Ah o rakı, şarap, konyak, üpstat, wiski filim üDi İçkilere Gününelerle laş çıkarak yerin lam yedikat dibine ba- tası beyaz ve sarımlırak, yeçilimtirak tozlür... Ah onlar, vah önlar... Onlarü ki ben hapirbanede bile — alişamamış. tam. Fakat bapishaneden — çıktağımın beşinci yalı sonunda bir yezik oğlu yön zidin kızı, bir kahbenin eniği, bir şey. tanm üt kardeşi, bir allahin belâsı karı, n€ yaplı, ne yaptı, bir gece Ka diküy taratlarımda bir evde beni bu beliların belâlilarna de alıştındı. Si. nir hastahanesledeki — abiamin — ölür münden bir kaç gece sonra idi, - Çok Bazil, kederti, meyus bir hakde o kah. beniz eniği karı ile Kodıköyünde bir eve gümiştik. Oradaki — içkeş arasında ablanın Ükknürmen bahsederek ağlar. ken o itoğki İt karı, tuğtu: — Ne ağlıyorsun, ağlama! Ölenle ö. Tünmet. Bir ablan ÖNlÜ İst, işte öleki ablacı da benim... Fakak ben — senden küçük aldırtum için, ablân değik, kü- | Çük kandeyinim, sen de benim ağobe. yrasin, hüydi bakalım, öyüe hazin ha #ADevamı war) E-bezl LA kd ya ve Japonlar. Yazanı Ali Kemal SUNMAP Ortalıkta merak edilen ve bir çok da tahmin yürütülen dünya Tharbi meselelerini bir sımya koy. mak Kezım gelirse bunlardan bi- rinci olanlar xrasına — şunu da koymak İâzım gelecek: Japonlar acaba Rusların üzerine bir taar. n-ıiı bulunacaklar mı?. Japonya için asıl gaye Asya kıt'asına hâ. kim olmaktır diye — ötedenberi Avrupalıdırla Amerikalılar söy. lerler, Asyuda böyle bir hâkimi- yet kurabilmek için ise oradaki yakiplerin kuvvetlerini — ellerin. den almak Vâzam gelecektir. Öte. denberi Uzak şark işlerini iyi tetkik eder diye şühret kazanmış Avrupalıların, Amerikalıların »- rar ettikleri asıl nokta da bu ol. muştur: Japonlar ergeç bir harbi göze aldıkları zaman bunu Asya. ya hâkim olmak davası uğrunda yapacaklardır. Geçen umumi harpten sonra yürütülmüş olan büyük mikyastaki tahminler - resında Japonyunın — ergeç bir barbi göze alacağı sözü pek de kendini bekletmemiştir. Japonya böyle bir harbi nihayet göze aldı. Yirmi sene evvel Vaşing'ona gi, derek diğer büyük denizci devlet. lerle müzakereye girişen Jepon” lar kendi deniz kuvvetlerinin de öbürlerininki ile beraber azaltık masına razı olmamış değillerdi. Ne çare ki çok geçmeden Ja. potya buna gönül hoşluğu ile katlarmmuyacağını dünyaya an- latmaş oldu, Daha sonraki sene. lerde görüldü ki Japonlar kendi deniz kuvvetlerinin herhangi bir anlaşma ile azalmasına katlana. mıyacaklardır. Bu bir haleti ru- hiye meselesi olmuş. Japon bunu kendinin en mah. yem işlerine haricin — füzuli bir müdahalesi gibi — karşılamşatır. Japon ne çeşit gemi yaptığını ve kaç gemisi olduğumu ileme söyle. Herhalde bu gibi müzakerelerden 'Tokyoya murahhaslar ne kadar inoe muvaffakiyetler gösltererek gelmiş olutse osunlar vatandaş- ları tarafından pek de alkışlana. mamışlardır. O halde en kestirme yöl deniz kuvvetinin — azalması bahsine bir nihayet vererek bu yoldaki muahedeleri de bir tara. fa bırakmak ve mümkün olduğu kadar harp gemisi yapabilmektir. Bir kere buna karir vendikten sonra Japon geniş bir nefes elımış ve çalışmağa koyulmuştur. Bu çalışmak onun kendine olan iti- madim arttırmış ve nihayet bir denbire yapılacak cesur, fedakâr ve çevik hereketlerle düşman ta. rafmın şaşırtılarak elde edilecek Ök fırsatlarla bityük bir hara kavamlabileceği kanasti gel- Taiştir, Lâkin bu itimat deha kuvvet. Jemmiş olmakla beraber hem harp bitmemiştir, ibaret değikdir. Asya kıt'asında İr de Rüsye var. , Japon; Uzak birer su- retle alikası olan büyük, küçük devletler arasında bu harbin ari. desinde şu veziyette kalmış bu. Junuyordu: Ruslar eskiden Japon Jara mağlün olunduğunu —unut- mamışlardı. Şimdi de Japona kar şı Emniyet duyamıyordu, Ameri. kalılar düha ne yaparak Çinde masıl ilerliyecek diye — Japonun 'her hareketini takip ediyorlardı. İngiltere ise Japonya ile olan es. ki ittifakı bir dahe taselememizsii, Çin ise ber vakit için Japondan çekiniyordu. Hindiçinide Fransır zın, Cavada Holandalının Japona katt emin olabilmesi de müş küldü. Demek ki her teraftan Ja. pon böyle şüpheli bakışlar altın- da görülen bır koruşu vaziyetin. de kahmıştı. Bu harp yukarıda Hsimleri geçen komşulardan ço Funun nihayet bugün ne halde alduklarını göstermiştir. Fakat Japonyanm Rusyaya karşı taar” Tuz ettiği görülmedi. Japonlar Anglo . Sakson tara- fa hurp açlıktan sonra Rusya ile de kavgaya tutuşacaklar diye dâ» ha ilk haftalarda yürütülmüş tah minler asılsız çıktı, Fskat o sual yine öyle duruyor: x— Acaba Japonlarla Ruslar ne vakit kavgaya tutuşacaklar?,